Modern Sanat & : Genel https://modernsanat.org/rss/category/genel Modern Sanat & : Genel tr 2022 Designed and Developed by <a href="https://istanbulwebtasarim.pro" title="İstanbul Web Tasarım Ajansı" style="color: lightgrey" >İstanbul Web Tasarım</a> Diyetisyen Burcu Üstad 2022'nin en iyi diyetisyeni seçildi! https://modernsanat.org/diyetisyen-burcu-ustad-2022nin-en-iyi-diyetisyeni-secildi https://modernsanat.org/diyetisyen-burcu-ustad-2022nin-en-iyi-diyetisyeni-secildi Her sene Medica Derma şirketi tarafından verilen, yılın en iyi diyetisyeni ve yılın en iyi bölgesel zayıflama uzmanı olarak ayrı ayrı 2 farklı ödülün sahibi belli oldu! Diyetisyen Burcu Üstad, 2022 yılında danışanlarına gösterdiği ilgi, özen ve efordan ötürü iki ayrı ödüle ayrı ayrı layık görüldü.

Maltepe Diyetisyen Burcu Üstad ödül aldı

9 Ocak 2023 tarihinde ölçümü yapılan istatistiklere göre, danışanlarından en çok olumlu bildirim ve pozitif yorum alan Diyetisyen ve bölgesel zayıflama uzmanı belirlendi. 2 ödülün sahibi olan Dyt Burcu Üstad'a ayrı ayrı 2 plaket şeklinde ödülleri takdim edildi. Hem Maltepe ilçesinde, hem de Kartal ilçesinde danışanlarına bakan, 2 ayrı klinikte 2 ayrı bölümde ödül kazanan Burcu Üstad, ödüllerini Maltepe'de aldı.

Medica Derma Ödülleri kimlere veriliyor? 

Medica Derma şirketinin ödüllleri, kendi diyetisyenleri arasında yaptıkları bir istatistiksel ölçüme dayalı olarak veriliyor. Bu ölçümlere göre danışanlarından en çok pozitif geri bildirim alan, en iyi hizmeti veren ve danışanların en memnun kaldığı diyetisyenler belirleniyor. Bu ölçümler yılın her ayı yapılarak, o ayın en iyi diyetisyeni ve bölgesel zayıflama uzmanı seçiliyor. Bir yılın sonunda en çok olumlu geri dönüş alan çalışanlar, plaket ile ödüllendiriliyor.

Medica Derma, bünyesinde cilt bakımı, lazer epilasyon, derma shine, doktor işlemleri, bölgesel zayıflama ve diyetisyenlik hizmeti gibi bir çok hizmeti bulunduruyor. 20 yılı aşkın süredir 16 şube ile hizmet veren Medica Derma şirketi, İstanbul'un en gözde bakım şirketlerinden birisi. Bünyesinde yüzlerce çalışanı olan bu şirkette ayrı ayrı bölümlere ödüller veriliyor. Verilen bu ödüller o bölümde yılın en iyi performansını gösteren kişilere özel olarak takdim ediliyor.

Bu sene yapılan raporlamalarda yılın en iyi diyetisyeni ve yılın en iyi bölgesel zayıflama uzmanı seçilen Dyt. Burcu Üstad, aynı anda 2 ödülü kazanan ilk diyetisyen.

Diyetisyen Burcu Üstad kimdir?

Diyetisyen Burcu Üstad, 2019 yılında İstanbul Medipol Üniversite'sinden mezun oldu. Çift anadal programı ile hem Beslenme ve Diyetetik bölümünü, hep Psikolojik Danışmanlık bölümünü ayrı ayrı onur derecesi ile bitirdi. Bölümünde en iyi performansı gösterdiği için onur derecesi ile mezun olan Burcu Üstad, şuan Maltepe Kardelen Tıp merkezinde ve Kartal MDR Polikliniğinde danışanlarını görüyor. 2 yıldan fazladır ayakta danışan kabul eden, bölgesel zayıflama, kilo verme ve ergen & çocuk beslenmesi konusunda uzmanlaşmış diyetisyen, tüm danışanlarına özenle hizmet veriyor.

Diyetisyenlik ve Psiklojik Danışmanlığın birbirinden ayrılmaması gereken şeyler olduğunun özellikle altını çizen Uzman Diyetisyen, danışanlarına bakarken mutlaka onların psikolojik durumlarını da değerlendirdiğini ve buna göre diyet listesi yazdığını söylüyor. "İnsanların psikolojik durumlarını anlamadan, onlara ezbere diyet listesi yazmıyorum. Herkesi anlayarak, psikolojik destek vererek sağlıklı listeler hazırlıyorum. Bu sayede danışanlarım kilo vereceğim diye strese girmiyor, diyet yaparken demoralize olmuyorlar." diye özellikle belirtiyor.

Maltepe Diyetisyen ve Kartal Diyetisyen hizmetine ihtiyacı olan kişiler, Uzman Diyetisyen Burcu Üstad'ın sitesine giderek buradan randevu alabilirler.

]]>
Wed, 11 Jan 2023 22:18:27 +0300 Modern Sanat
MDOB Madama Butterfly operasını sahneleyecek https://modernsanat.org/mdob-madama-butterfly-operasini-sahneleyecek https://modernsanat.org/mdob-madama-butterfly-operasini-sahneleyecek Mersin Devlet Opera ve Balesi (MDOB), Giacomo Puccini’nin Uzakdoğu motifleri ile süslediği dünyaca ünlü ’Madama Butterfly’ operasını, ’kukla opera’ versiyonu ile yeniden sahneye taşıyor.


MDOB’tan yapılan açıklamaya göre, önceki gösterimlerinde büyük ses getiren ve izleyici tarafından oldukça beğenilen ’Madama Butterfly’, 3 Kasım 2022 Perşembe günü saat 20:00’de opera sahnesinde izleyiciler ile yeniden buluşacak. Japonya’nın Nagasaki kentinde yaşayan genç bir geyşanın hayatını konu alan eser, 2 perde olara sahnelenecek.


Eserde yer alacak karakter ve koronun kullanacağı 40 adet kuklanın projesi aynı zamanda rejisörü olan Melih Öztürk’e ait. Koreografisi ise Berna Turhan İleri’nin. Orkestra Şefi Tulio Gagliardo Varas, Koro Şefi ise Anıl Aydın’nın olacağı eserin anlatıcılığını Yusuf Ziya Büyükaslan yapacak.


Oynatıcının vücudunun ön tarafına monte edilen, oynatıcı ile birlikte hareket eden büyük boy kuklalar ile gerçekleştirilecek olan kukla opera, Türkiye ve dünyada bu tip kukla tekniği ve tüm karakter ve koronun kukla olması ile bir ilk.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:50:02 +0300 Modern Sanat
Vali Gül, Şehitkamildeki proje yatırımlarını inceledi https://modernsanat.org/vali-gul-sehitkamildeki-proje-yatirimlarini-inceledi https://modernsanat.org/vali-gul-sehitkamildeki-proje-yatirimlarini-inceledi Gaziantep Valisi Davut Gül, Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu nezaretinde ilçedeki proje yatırımlarını yerinde inceledi. Projelerin detaylarına ilişkin Vali Gül’ü bilgilendiren Başkan Fadıloğlu, projelerin en kısa sürede tamamlanması için yoğun bir şekilde çalıştıklarını vurguladı.


İhtiyaç ve talep doğrultusunda yapılan planlamalarla proje yatırımları gerçekleştiren Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, Gaziantep’i, ‘yaşanabilir kentler’ sıralamasında üst sıralara taşıyacak çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Yapımı devam eden projeleri Gaziantep Valisi Davut Gül ile birlikte yerinde inceleyen Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, projelerin detaylarıyla ilgili bilgi paylaşımında bulundu. Proje inceleme programına, Şehitkamil Belediye Başkan Yardımcıları Murat Özgüler ile Serkan Özatıcı katıldı.


15 Temmuz otopark ve ticari ünite kompleksi


İlk inceleme, Gaziantep Üniversitesi Çocuk Hastanesi karşısında yapımı devam eden 15 Temmuz Otopark ve Ticari Ünite Kompleksi’ne yapıldı. Kompleksin toplam 11 bin 200 metrekare arsa üzerine 2 katlı inşa edildiğini belirten Başkan Fadıloğlu, 15 Temmuz Otopark ve Ticari Ünite Kompleksi’nin, 19 bin metrekare kapalı alana sahip olacağını söyledi. Başkan Fadıloğlu, kompleks içerisinde; 27 adet dükkan, 920 araçlık kapalı otopark, elektrikli araç şarj istasyonu ve engelli otopark alanları bulunacağı bilgisini paylaştı.


Agro park


İkinci inceleme ise toplam 31 bin 700 metrekare alan üzerine yapılan AGRO PARK’ta yapıldı. Yapım çalışmalarının devam ettiği AGRO Park ile çocuklara; bölgeye ve Gaziantep’e özgü tarımsal ürünlerin nasıl yetiştiğini öğreterek daha bilinçli ve üretici bir toplum oluşturmayı hedeflediklerini kaydeden Başkan Rıdvan Fadıloğlu, bir tarım ürünleri konusunda farkındalık oluşturmayı amaçladıklarının altını çizdi. AGRO Park’ın kendi ekipleri tarafından planlandığını dile getiren Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, park içerisinde; su değirmeni, yel değirmeni, su tulumbası, geçmiş dönemde kullanılan tarım aletlerinin de bulunacağını, iklim ve mevsim şartlarına uygun ürünler üretileceğinin bilgisini verdi. Başkan Rıdvan Fadıloğlu, 830 metrekarelik yenilebilir bitkilerle bostan alanları ve 12 bin 500 metrekare meyve bahçesi oluşturacaklarını söyledi.


Kuzeyşehir Ünite Merkezi


Son olarak yapım aşamasının sürdüğü Kuzeyşehir Ünite Merkezi incelendi. Önümüzdeki günlerde tamamlayarak vatandaşın kullanımına açmayı planladıklarını ifade eden Başkan Fadıloğlu, Kuzeyşehir Ünite Merkezi’nde vatandaşın birçok ihtiyacına tek merkezden cevap verileceğini anlattı. Kuzeyşehir Ünite Merkezi’nin toplam 5 bin 500 metrekare alana üzerine 2 katlı olarak yapıldığını söyleyen Başkan Rıdvan Fadıloğlu, ünite merkezi içerisinde pazar yeri, kütüphane, bay-bayan taziye evi, kurs merkezi, ticari dükkanlar ve 80 araçlık açık otopark bulunduğu bilgisini aktardı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:50:02 +0300 Modern Sanat
Üniversite öğrencileri Gümrük Müdürlüğüne ziyaret https://modernsanat.org/universite-ogrencileri-gumruk-mudurlugune-ziyaret https://modernsanat.org/universite-ogrencileri-gumruk-mudurlugune-ziyaret Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) İslahiye Meslek Yüksekokulu Lojistik Bölümü öğrencileri tarafından İslahiye Gümrük Müdürlüğü ziyaret edildi.


İslahiye Meslek Yüksekokulu Yönetim ve Organizasyon Bölümü Lojistik Programı Öğr. Gör. Bilal Erdoğan koordinesinde düzenlenen ziyarette, öğrenciler İslahiye Gümrük Müdür Vekili Levent Ünal ve Müdür Yardımcısı Celal Altıntaş tarafından karşılandı. Gümrük sahasını gezen öğrencileri gümrük iş ve işlemleri hakkında bilgilendiren Müdür Yardımcısı Celal Altıntaş, gümrük hizmetlerinin ihracat ve ithalat yönünden ülke ekonomisine büyük katkı sağladığını belirterek, öğrencilerin sorularını yanıtladı. İslahiye Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Filiz Çopuroğlu, Lojistik Programı öğrencilerinin gümrük mevzuatının uygulamalarını yerinde görmeleri, gümrük sahasını tanımaları ve örnek gümrük olaylarının analizi ile ilgili yorumların incelenmesi açısından ziyaretin çok önemli olduğunu belirtti.


Dr. Öğr. Üyesi Çopuroğlu, ziyarette öğrencilere yardımcı olan Gümrük Müdür Vekili Levent Ünal, Müdür Yardımcısı Celal Altıntaş ve Öğr. Gör. Bilal Erdoğan’a teşekkür etti.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:50:02 +0300 Modern Sanat
İnşaat kazısında bulunan gizemli lahit açıldı https://modernsanat.org/insaat-kazisinda-bulunan-gizemli-lahit-acildi https://modernsanat.org/insaat-kazisinda-bulunan-gizemli-lahit-acildi Bolu’da bir inşaatın kazı çalışmasında bulunan ve Roma dönemine ait olduğu değerlendirilen lahit, geniş güvenlik önlemi altında açıldı. Lahitten, aynı aileden oldukları değerlendirilen iki kişinin iskeletleri ve eşyaları çıktı.


Tepecik Mahallesi’nde 29 Ekim’de bahçe duvarının temeli için iş makinesiyle çalışma başlatıldı. Yaklaşık 2 metre kazılan alanda iş makinesinin sert bir maddeye çarpması üzerine çalışma durduruldu. Sert kayanın çevresini kazan operatör, iş makinesinin çarptığı sert maddenin lahit olduğunu fark etti.


Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine Müze Müdürlüğü ekipleri geldi. Ekiplerin incelemesinde lahidin Roma dönemine ait olduğu belirlendi. Vinç yardımıyla bulunduğu yerden çıkarılan lahit, incelenmek üzere Müze Müdürlüğü bahçesine götürüldü.


Lahdin mühürlü olan kapağının açılması için alınan izinle birlikte sabah saatlerinde Müze Müdürlüğü ekipleri çalışma başlattı. İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin de hazır bulunduğu müze bahçesinde, lahdin mühürleri kesildi. Vinç yardımıyla kapağı kaldırılan lahdin içindeki su, görevliler tarafından kontrollü şekilde boşaltıldı. Suyun boşaltılmasının ardından lahdin içine giren ekipler, aynı aileye ait olduğu değerlendirilen iki iskeletle karşılaştı. Kalan parçalar lahitten çıkarılarak, incelenmek üzere koruma altına alındı. Lahdin içerisinde incelemelerin devam edeceği öğrenildi.


Öte yandan, lahdin açılması çalışmaları sırasında çevredeki vatandaşlar meraklı gözlerle izledi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:50:01 +0300 Modern Sanat
Meserretçioğlu: Kültürel sanat mirasımızı dünyaya taşıyabiliriz https://modernsanat.org/meserretcioglu-kulturel-sanat-mirasimizi-dunyaya-tasiyabiliriz https://modernsanat.org/meserretcioglu-kulturel-sanat-mirasimizi-dunyaya-tasiyabiliriz Bu yıl 26’ıncısı düzenlenen İstanbul Tiyatro Festivali’ne katılan Meserretçioğlu Yatırım Grubu Yönetim Kurulu Başkanlığı Murathan Meserretçioğlu, "Binlerce yıllık kültürel mirasımızı birleştirebilirsek sahip olduğumuz o güçlü sanat kültürünü dünyaya taşıyabiliriz” dedi.


Yaklaşık bir ay boyunca sürecek olan 26. İstanbul Tiyatro Festivali açılış oyunu sanatseverlerin ve İstanbulluların ilgisiyle karşılandı.


Maximum UNIQ Hall’da sahnelenen Kibarlık Budalası Remix oyunuyla başladı. Kapalı gişe oynayan oyuna sanatseverlerin ilgisi büyüktü. Cemiyetin ünlü simalarının da bulunduğu açılış oyunu prömiyerinde Koç Ailesi ile akraba olan Meserretçioğlu Ailesi üyelerinden isimler de yer aldı.


Yönetmenler M.Caner Alper ve Mehmet Binay’ın ilk tiyatro oyunu olarak sergilenen Kibarlık Budalası Remix, izleyenler tarafından büyük ölçüde olumlu not aldı.


Oyun çıkışında soruları cevaplayan İşadamı Murathan Meserretçioğlu, bu yılki sanat organizasyonlarının önemine dikkat çekerek, “İstanbul’un dünyanın önde gelen sanat merkezlerinden biri olması yolunda önemli çalışmalara ve girişimlere tanıklık ediyoruz. Bu yıl 26.sı düzenlenen İstanbul Tiyatro Festivali’nde bu hissiyatı alıyorsunuz. İlgi çok güzel ve aldığım duyumlar devamının da bu şekilde olacağı yönünde. Eğer bu destek bu şekilde devam eder ve İstanbulluların sanata olan bakış açısını ve yakınlığını ortaya çıkartabilir ve binlerce yıllık kültürel mirasımızı da bununla birleştirebilirsek sahip olduğumuz o güçlü sanat kültürünü dünyaya taşıyabiliriz” dedi.


Oyuna ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Burcu Meserretçioğlu ise “Günümüze uyarlanmış çok güzel bir oyun izledik. Oyunda içeriğe ve verilmek istenen mesaja yönelik her geçen dakika anlam seviyesi yükseldi ve keyifli hale geldi. Finalde herkes mesajı aldı. Emeği geçenleri tebrik ediyorum.” ifadelerine yer verdi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:50:01 +0300 Modern Sanat
Geleceğin tiyatrocuları için başvurular başladı https://modernsanat.org/gelecegin-tiyatroculari-icin-basvurular-basladi https://modernsanat.org/gelecegin-tiyatroculari-icin-basvurular-basladi İzmit Belediyesi Sanat Akademisi Tiyatro Bölümü 2022-2023 sezonu için başvurular başladı.


Geleceğin dansçılarını, tiyatrocularını, müzisyenlerini yetiştirmeye devam eden İzmit Belediyesi Sanat Akademisi, 2022-2023 sezonuna başlıyor. Sanat Akademisi Tiyatro Bölümü için başvurular başlarken adaylar başvurularını 18 Kasım tarihine kadar Mehmet Ali Paşa Mahallesi Yalınkaya Sokakta bulunan Sanat Akademisi’ne vesikalık fotoğraf ve kimlik fotoğraflarını teslim ederek yapabilecek. Başvuru sonrası adaylara eğitmenler tarafından belirlenen tiyatro eserlerinden monologlar verilerek sahnelemeleri istenecek. Tiyatro bölümü için seçmeler ise 27 Kasım tarihinde Sanat Akademisi Eğitim Sahnesinde gerçekleşecek. İzmit Belediyesi Sanat Akademisi, tüm tiyatro severleri Sanat Akademisi ailesine davet ediyor.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:50:00 +0300 Modern Sanat
Çanakkale Savaşları Mobil Müzesi Vanda https://modernsanat.org/canakkale-savaslari-mobil-muzesi-vanda https://modernsanat.org/canakkale-savaslari-mobil-muzesi-vanda Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığınca yürütülen proje çerçevesinde Türkiye turuna çıkan "Çanakkale Savaşları Mobil Müze Tırı" Van’da ziyaretçileriyle buluştu.


"Al sancağın dalgalandığı her yerdir Çanakkale" temasıyla Türkiye’yi dolaşan mobil müze, Van Devlet Tiyatrosu bahçesinde konuşlandırıldı. Çanakkale Savaşları’ndan kalan objeler ile resim ve fotoğrafların bulunduğu, videoların gösterildiği ekranların yer aldığı müze, ziyaretçilerden ilgi gördü.


Müzeyi gezerek sergilenen obje ve resimleri inceleyen öğrencilere, görevliler tarafından bilgiler verildi.


Konuyla ilgili açıklamada bulunan Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Mobil Müzesi Teknik Sorumlusu İsmail Aydın, Van’a üçüncü gelişleri olduğunu ifade ederek, “1 ve 2 Kasım tarihlerinde Van Devlet Tiyatrosu’nda 3, 4 ve 5 Kasım tarihlerinde ise Erciş’te görev alacağız. Bu üçüncü gelişimizde de yine çocuklarımız bizi coşkuyla karşıladılar. Baya ziyaretçimiz oldu ve hala gelenler de var. Müzemiz 7 vitrinden oluşuyor. Savaşın başlangıcından bitişine kadar olan süreci işliyoruz. Elbiseler, silahlar, havada çarpışan mermiler, kanlı üniforma ve kanlı mendilimiz var. Çocuklar çok güzel bir şekilde içeriyi gezip, çıkıyorlar” dedi.


Öğrenciler ise içeride çok heyecanlandıklarını ifade ederek, böyle bir imkanı sundukları için yetkililere teşekkür ettiler.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:59 +0300 Modern Sanat
Büyükşehir Kültür Tırı hizmet için yollarda https://modernsanat.org/buyuksehir-kultur-tiri-hizmet-icin-yollarda https://modernsanat.org/buyuksehir-kultur-tiri-hizmet-icin-yollarda Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin Kültür Hizmet Tırı etkinlik, konser ve festivalleri vatandaşların ayağına götürmeye devam ediyor.


2016 yılında Muğla yollarına çıkan Büyükşehir Belediyesi Kültür Hizmet Tırı mobil sahnesi ile farklı etkinlikleri Muğlalılarla buluşturuyor. Araç konser, etkinlik, festivaller için sahne kurulumuna gerek kalmadan mobil sahneye dönüşüyor. Birçok farklı etkinlik için kullanılabilen tırın 72 metrekare kullanım alanı bulunuyor.


2016 yılında katılan Kültür Hizmet Tırı ile etkinlikleri vatandaşların ayağına götüren Büyükşehir Belediyesi Kültür Hizmet Tırı en son Kötekli’de Üniversiteye Hoş geldin Manuş Baba konseri, 22. Uluslararası Hava Oyunları Festivali’nde sahne olarak kullanıldı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:59 +0300 Modern Sanat
Çocuk olmak, büyükler tarafından küçümseniyor https://modernsanat.org/cocuk-olmak-buyukler-tarafindan-kucumseniyor https://modernsanat.org/cocuk-olmak-buyukler-tarafindan-kucumseniyor Çayırova Belediyesi’nin düzenlediği 3. Kitap günlerinde yazarlar Said Ercan ile Şermin Yaşar, okurlarıyla söyleşi ve imza gününde buluştu. Yoğun katılımın olduğu söyleşide ’Çocukluk ve Dijital medya okuryazarlığı neden önemli’ temalı konulara değinildi.


Çayırova Kitap günleri tüm hızıyla devam ediyor. Ziyaretçi akınına uğrayan kitap günlerinde Yazarlar Said Ercan ve Şermin Yaşar okurlarıyla buluştu. Çayırova Belediyesi 3. Kitap Günleri’nde yazar Şermin Yaşar söyleşi ve imza günü gerçekleştirdi. ’Çocukluk’ temalı söyleşisinde çocuk olmayı farklı bir gözle ele alan yazar, çocuk olmaya sıra dışı bir yorum getirdi. Çocukluğun insanın hayatına yön veren en berrak sokak olduğunu belirten yazar, çocuk olmanın büyükler tarafından küçümsenerek, "Bırak çocukluğu, çocuk olma, büyü artık" gibi laflarla zedelendiğini belirtti. Çocuk olmanın, hayal kurmanın ve çocuk kalabilmenin değerine vurgu yapan Şermin Yaşar, başarılı isimlerin yaptıkları güzel işler sonunda "Bu benim çocukluk hayalimdi" cümlesini masaya yatırdı. Salonu ağırlıklı olarak anne ve çocukların doldurduğu söyleşide yazarın konuşmaları büyük alkış topladı. Söyleşi sonrası yazar Şermin Yaşar katılımcıların sorularını cevaplayarak kitaplarını imzaladı.



Said Ercan: Kontrol insanda olmalı


Hızla devam eden kitap günlerinde Yazar Said Ercan "Dijital medya okuryazarlığı neden önemli" konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. Teknolojinin önemine değinen Ercan, doğru kullanım dışında yol açabileceği zararları ve bağımlılık konusuna değindi. Sosyal medya platformlarını görünen yönü dışında da ele alan Ercan, kontrolün insanda olması gerektiğinin altını çizdi. Hayatımıza teknoloji ile giren araçların uyku düzenimiz, hayal dünyamız, düşüncemiz ve kültürümüz üzerinde olumsuz etkiler bırakmaması yönünde tavsiyelerde bulunan Ercan, söyleşisini katılımcılardan gelen sorular ile tamamladı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:58 +0300 Modern Sanat
El&Cezeri ve Hz. Nuh Peygamberin türbesinin bulunduğu külliye restore edilecek https://modernsanat.org/el-cezeri-ve-hz-nuh-peygamberin-turbesinin-bulundugu-kulliye-restore-edilecek https://modernsanat.org/el-cezeri-ve-hz-nuh-peygamberin-turbesinin-bulundugu-kulliye-restore-edilecek Şırnak’ın Cizre ilçesinde bulunan Hz. Nuh Peygamberin türbesi ve camisi ile sibernetik bilimin kurucusu İsmail Ebul-İz El Cezeri’nin türbesinin bulunduğu külliyenin restorasyonunu iş adamı Veysel Ürüm üstlendi.


Cizreli iş adamı Veysel Ürüm, Şırnak Valisi Osman Bilgin’in önerisi ile ilçede bulunan Hz. Nuh Peygamberin türbesi ve camisi ile sibernetik bilimin kurucusu İsmail Ebul-İz El Cezeri’nin türbesinin bulunduğu külliyenin restorasyonunu üstlendi. Vali Bilgin, beraberindeki daire müdürleri ve iş adamı Veysel Ürüm ile birlikte restorasyonun yapılacağı külliyeyi gezdi. Külliye içindeki ve çevresindeki yapılarla ilgili yetkililerden bilgi alan Bilgin, restorasyonun yapılacağı alanı yerinde inceledikten sonra çalışmaların en kısa sürede başlaması için restorasyonu yapacak olan mimar ile bilgi alışverişinde bulundu.


Cizre’nin inanç turizmi ve tarihi açısından en önemli olan noktalarından biri olan Hz. Nuh’un ve sibernetik bilimin kurucusu İsmail Ebul-İz El Cezeri’nin makamının bulunduğu külliye alanında olduklarını ifade eden Vali Bilgin, ”Buraya dışarıdan gelecek insanların ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak bir alanda bulunuyoruz. Bu ne Hz. Nuh’un manevi huzuruna ne de tarihimizde, bilim dünyasında önemli eserleri bulunan El Cezeri’nin makamına ve aynı zamanda bizim için çok önemli olan burada bulunan camide ibadet eden insanların ibadet mantalitesi açısından yakışmayan yer burası. İnşallah burayı en güzel şekilde burayı restore edeceğiz” dedi.


Restorasyon işlerinden önce buranın rölöve, restorasyon hem de projelendirmesini yapacaklarını belirten Bilgin, ”Özellikle bu projelendirmeyi yaparken Cizre’mizin, yerelde burayla ilgilenen derneklere, ailelere, tarihi açıdan çalışması yapan arkadaşlarımızla birlikte çalışıp buranın geçmişine uygun, hem geçmişini hem de geleceğini yansıtabilecek mimari de bir alan oluşturacağız. Öncelikle bu yapacağımız çalışmaların tamamını aslen Cizreli olan ancak Van’da ikamet eden iş adamımız Veysel Ürüm, tüm bu çalışmaların finansmanını üstleniyor. Hatta ve hatta projelendirilmesinden yıkımına, yenilenmesine her türlü çalışmayı yapacak ve sürece de şimdi başlıyoruz” diye konuştu.


Veysel Ürüm ise Cizre’de böyle bir eseri restore edecekleri için çok mutlu olduklarını, yapıyı tarihi dokusu ile kazandıracaklarını ifade etti.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:58 +0300 Modern Sanat
Körfez Belediye Başkanı Söğüt, BBP ilçe başkanı ile görüş alışverişinde bulundu https://modernsanat.org/korfez-belediye-baskani-sogut-bbp-ilce-baskani-ile-gorus-alisverisinde-bulundu https://modernsanat.org/korfez-belediye-baskani-sogut-bbp-ilce-baskani-ile-gorus-alisverisinde-bulundu BBP İlçe Başkanı Bayram Kurtaran ve yönetimiyle bir araya gelen Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt, karşılıklı görüş alışverişinde bulunarak, "Her gün gelişen ve güzelleşen bir ilçeyiz. İlçedeki ulaşım aksını her gün genişletirken, sosyal yaşam alanlarını da Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile birlikte çoğaltıyoruz" dedi.


Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt, Büyük Birlik Partisi İlçe Başkanı Bayram Kurtaran ve yönetimini ziyaret etti. Başkan yardımcısı İbrahim Çırpan’ın da katıldığı ziyaret dolayısıyla teşekkür eden ilçe başkanı Bayram Kurtaran, "Başkanımıza ve ekibine teşekkür ediyorum. Bizler de görüyoruz ki Körfez için gerçekten 7/24 görevinin başında. Bizim ilettiğimiz konulara da hassasiyetle yaklaşıyor. Bu da Cumhur ittifakının ruhunun ne kadar sağlam olduğunun göstergesi" dedi.



Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt de Cumhur İttifakının birlikteliğine vurgu yaparak, "Körfez’de de Türkiye genelinde yakalanan uyumunun en güzel örneklerinden birini görebiliyoruz. Bu anlamda ittifak ortaklarımıza ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Biz de bu güçle Körfezimize en iyi şekilde hizmet etmek adına gecemizi gündüzümüze katarak ekibimizle birlikte çalışıyoruz. Amacımız Körfez’de her vatandaşımızın mutlu bir şekilde yaşayabileceği, güzel bir ilçe oluşturmak. Her gün gelişen ve güzelleşen bir ilçeyiz. Kent kuzeye doğru büyürken, bu doğrultuda da adımlar atıyoruz. İlçedeki ulaşım aksını her gün genişletirken, sosyal yaşam alanlarını da Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile birlikte çoğaltıyoruz" dedi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:57 +0300 Modern Sanat
Doktor Cahit Yılmaz: Kütahya Çinili Çeşmesinin üzerindeki çiniler, gerçek orijinal çiniler değil https://modernsanat.org/doktor-cahit-yilmaz-kutahya-cinili-cesmesinin-uzerindeki-ciniler-gercek-orijinal-ciniler-degil https://modernsanat.org/doktor-cahit-yilmaz-kutahya-cinili-cesmesinin-uzerindeki-ciniler-gercek-orijinal-ciniler-degil Kartpostallara konu olmuş, Kütahya’nın simgesi haline gelmiş birkaç eserinden biri konumunda olan Kütahya Çinili Çeşmesi hakkında bir araştırma yapan Dr. Cahit Yılmaz, ”Kütahya Çinili Çeşme’nin üzerinde bulunan çiniler gerçek orijinal çiniler değildir” dedi.


Kütahya SSK Hastanesi’nin uzun yıllar başhekimlik yapan Dr. Cahit Yılmaz, Kütahya çini sanatı üzerine yaptığı araştırmalara ara vermeden devam ediyor. Yaptığı araştırmalarla Kütahya çinisinin bilinmeyenlerini gün ışığına çıkartan bu defa Kütahya Çinili çeşme üzerine bir araştırma yaptı. Çinili Çeşme’nin kesin olmamakla birlikte 2.Abdülhamid döneminde yapıldığını, Tapu Kadastro kayıtlarına göre çeşmenin ilk olarak Yıldız Sineması sokağı civarında konuşlandığını söyleyen Dr. Yılmaz, ”Çinili Çeşme, Yıldız Sineması sokağı civarından sonra belediye arka yan tarafına iki büyük kavak ağacı arasına taşınmıştır. Ardından Dönenler Cami karşısı, 30 Ağustos İlk Okulu yan köşesine taşınmıştır. Çeşmenin ilk orijinal çinileri, ilk taşınma esnasında kırıldığı veya kaybolduğu bilgileri vardır. Yapım yılına ve desenlerine göre çinilerin Hacı Hafız Mehmet Emin Efendi tarafından yapıldığı kesindir" ifadelerini kullandı.



"Desenler, Emin Efendi’nin desenleri"


Çeşmeye ait 1932 yılına ait bir fotoğraf bulunduğunu söyleyen Yılmaz:”Bu fotoğrafa göre çeşme ön yüzeyinde üç adet pano göze çarpar. Her panonun desen ve renkleri aynıdır. Tüm panoların alt kısımda bir vazodan çıkan çiçek ve motifler görülür. Vazo her panoda yer alır. Her pano bordür ile çevrilidir. Emin Efendi’ye ait bu motifleri tahmin etmek zor değildir. Yapılış dönemi ve Emin Efendi dönemi ile örtüşmektedir. Bu nedenle ilk çeşme Çinileri, Emin Efendi’ye ait olma ihtimali çok yüksektir. Orijinal çeşmedeki çinilerde altta Vazo, üstte, Rumi, karanfil, yaprak, penç, şakayık, lale ve kıvrık dal motifleri görülür. Çeşme üst üçgen alınlığı altında, izlerinden anlaşılacağı üzere çini ve kitabe bulunduğu anlaşılmaktadır” diye konuştu.



"Onarımda çiniler değişmiş"


Çeşmenin 125 yıllık tarihi bir geçmişinin bilindiğini ve 1952 yılında ciddi bir onarım geçirdiğini söyleyen Yılmaz:”Aslında bu onarım veya restorasyon değil tamamen çinilerin desen ve renklerinin değişmesidir. Yenilenen çiniler Öz Çini atölyesinde Hamza Üstünkaya’nın babası Mehmet Üstünkaya tarafından yapılmıştır. Aslında yenileme değil, orijinali ile ilgisi olmayan son çini motiflerinin orijinal motifleri ile benzerliği olmayan, yepyeni, farklı kendine has motiflerle bezeli bir çinili çeşmedir. Mehmet Emin Efendi çinili çeşmesi değil, Mehmet Üstünkaya çinili çeşmesidir. Mermer işçiliğinde değişim yoktur. Mermerler orijinaldir. Çiniler değişmiştir, Çiniler orijinal değildir. Renk ve motif tamamen farklıdır" şeklinde konuştu.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:56 +0300 Modern Sanat
Toprak Işık çocukların söyleşi konuğu oldu https://modernsanat.org/toprak-isik-cocuklarin-soylesi-konugu-oldu https://modernsanat.org/toprak-isik-cocuklarin-soylesi-konugu-oldu Nilüfer’de öğrencilerle bir araya gelen yazar Toprak Işık, okuma alışkanlığının nasıl kazanılacağını anlattı.


Nilüfer Belediyesi’nin “Çocuklara Kitap Söyleşileri” etkinliği çocuklarla yazarları buluşturmaya devam ediyor. Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün organize ettiği etkinliğe bu kez yazar Toprak Işık konuk oldu.


Ortaokul öğrencilerinin katıldığı etkinlikte, kendilerine önceden dağıtılmış olan “Acaba Ne Olsam?” serisinden “Bilim Adamı” ve “Mühendis” kitaplarını okuyarak gelen öğrenciler, kitabın yazarı ile buluşarak merak ettikleri sorulara yanıt aradılar.


Toprak Işık, Nilüfer Belediyesi Uğur Mumcu Sahnesi’nde gerçekleşen etkinlikte öğrencilere okuma alışkanlığının önemini ve nasıl kazanılacağını anlattı.


Fethiye Ortaokulu, Akçalar Fahriye Sayarel Ortaokulu, Hasanağa Şehit Piyade Er Kadir Çavuşuoğlu Ortaokulu, Meral Muammer Ağım Ortaokulu öğrencilerinin katıldığı söyleşiye, Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de konuk oldu.


Yazar ve aynı zamanda mühendis olan Toprak Işık kendi hayatından da örnekler verdiği söyleşide “Birçok milletten insanlarla karşılaştım. Teknoloji alanında ve genel gelişmişlik düzeyi bizden daha yüksek olan her millette fark ettiğim şey okuma oranlarının yüksek olması. Biz hep onlardan öğrenmeye çalışıyoruz. Kitap okumak aslında bağımlılıktır belki de dünyadaki tek yararlı bağımlılıktır. Okuma alışkanlığı genel olarak yetişkinlerden öğrenilir. Anne babası kitap okuyan çocukların okuma alışkanlığı kazanması daha kolaydır. Okuma alışkanlığı kazanmak için okumak istediğiniz kitapların listesini yapın. Kendinize bir okuma alanı ayırın. Bir okuma vakti belirleyin. Her yerde ve her zaman kitap okuyabilirsiniz. Otobüs beklerken, serviste giderken ayakta bile kitap okuyabilirsiniz, isterseniz bu alışkanlığı kazanabilirsiniz” dedi.


Söyleşi sonunda katılımından dolayı Toprak Işık’a teşekkür eden Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de, çocukları okumaya teşvik etmek için kütüphanenin aynı adla organize ettiği yarışmaya atıfta bulunarak, her çocuğun bir yıl içinde, boyu kadar kitap okuması gerektiğini söyledi.


Çocukların meslek seçimine dair sorularını da yanıtlayan Toprak Işık, söyleşinin ardından kitaplarını imzaladı. Toprak Işık, etkinliğin ardından gezici kütüphaneyle beraber harekete geçerek, Doğanköy Ortaoku’nda yapılan bir başka söyleşide daha öğrencilerle buluştu.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:56 +0300 Modern Sanat
Ankaralı gençler bilgilerini yarıştıracak https://modernsanat.org/ankarali-gencler-bilgilerini-yaristiracak https://modernsanat.org/ankarali-gencler-bilgilerini-yaristiracak Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Ankaralı gençler arasında ödüllü bilgi yarışması düzenleyecek.


Ankara Büyükşehir Belediyesi, Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı, Aile Yaşam Merkezleri ve Gençlik Merkezlerine üye gençleri, arasında ödüllü bilgi yarışması düzenleyecek. 2 gün sürecek yarışma kapsamında genel kültür, Türkçe, matematik, mantık ve zekâ oyunları kategorilerinde sorular sorulacak. 6, 7, ve 8. sınıf öğrencileri mücadele edeceği. Yarışmaya katılım gösteren her öğrenciye katılım belgesi verilirken, birinci olan takım akıllı saat ile ödüllendirilecek.


12 Kasım 2022 Cumartesi gününde, belirlenen 6 merkezde düzenlenecek olan yarışmanın final mücadelesi 13 Kasım Pazar günü gerçekleştirilecek.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:55 +0300 Modern Sanat
Başkan Eroğludan birliktelik vurgusu https://modernsanat.org/baskan-erogludan-birliktelik-vurgusu https://modernsanat.org/baskan-erogludan-birliktelik-vurgusu Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, ülkemizde yaşayan farklı kültürlerin bir mozaiği oluşturduğunu ifade ederek, “Biz ortak değerlerle birbirine sıkı sıkıya bağlı bir milletiz" dedi.



Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, Turhal Belediye Başkanı İlker Bekler ile birlikte Turhal Yavşan Cem Evi’ni ziyaret etti. Samimi bir havada geçen ziyarette vatandaşlarla sohbet eden Başkan Eroğlu, birlik beraberlik vurgusu yaptı. Atalarımızın bu topraklarda yüzyıllardır pek çok cendereyle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Başkan Eroğlu, “Güzel olanın başı beladan kurtulmaz derler ya; o yüzden bu aziz topraklar pek çok mücadeleler vermişiz. Tokat şehrimiz de bu güzel vatan içerisinde birçok güzelliğin membaıdır. Arşivlerde adı ‘Darunnasır’ yani yardım edenler diyarı olarak da geçer. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde ifade ettiği garip dostu bir şehirdir. Hacı Bektaşi Veli’nin ifadesi ile de bu toprak bir alimler, fazıllar yurdudur. Tokat, yardımsever insanların yaşadığı zor durumda kalan insanları karşılayan onlara kucak açan bir şehirdir. Bu sebeple çok farklı bakış açıları ve kültürlerin bir arada yaşadığı bir şehirdir. Her farklı bakış açısını, görüşü, kültürü Tokat’ımızın bir motifi olarak görüyoruz. Güzel bir halının motifleri gibi. Bu motifler bir araya gelerek o güzel desenlerle bezenmiş güzel Tokat’ı oluşturuyor" diye konuştu.



"Biz ortak değerlerle birbirine sıkı sıkıya bağlı bir milletiz"



Başkan Eroğlu, ülkemizde yaşayan farklı kültürlerin bir mozaiği oluşturduğunu ifade ederek, “Ülkemiz de aynen Tokat’ımız gibi farklı desenlerle güzelliği oluşan bir ülke. Biz ortak değerlerle birbirine sıkı sıkıya bağlı bir milletiz. Rabbimiz bir, peygamberimiz birdir. Hazreti Ali Efendimiz, Hazreti Hasan ve Hüseyin Efendilerimiz, Hacı Bektaşi Veli’den tutun Yunus Emre’ye, Pir Sultan Abdal’a, Hubyar’a kadar hepsi bizim ortak değerlerimiz, büyüklerimizdir. Bayrağımız birdir. Şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış bayrağımızdaki hilalimiz; bağımsızlığın sembolüdür ki, ortak değerimizdir. Tarih boyunca milletimiz hiçbir kuvvetin egemenliği altına girmemiştir. Hep bağımsız olmuştur. Bayrağımızdaki yıldızımız da bu ülkenin insanlarıdır, hepimiziz. Bir ayrılık görmüyoruz. Ben Ak Partili bir belediye başkanıyım fakat milletimize hizmet götürürken partisine bakmaksızın herhangi bir ayrım yapmadan hizmeti götürmeye gayret ediyoruz. Cumhurbaşkanımız da bu bakış açısıyla milletimiz üzerinde bir ayrım yapmadan bu hizmetleri götürme noktasında örnek aldığımız büyüğümüzdür. Cem Evlerinin statülerinin geliştirilmesi için çalışmalar yapılmış ve kaynaklar aktarılmıştır. Bizler de yerel yönetimler olarak bu noktada elimizden geleni şimdiye kadar yaptığımız gibi bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Bizleri burada güzel gönüllerinizle misafir ettiniz, sizlerle burada bu güzel sohbetleri yapmamıza vesile oldunuz. Misafirperverliğiniz için çok teşekkür eder, kapımızın sizlere daima açık olduğunu ifade etmek isterim” şeklinde konuştu.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:55 +0300 Modern Sanat
Tekirdağda Yeşilçam Sergisi https://modernsanat.org/tekirdagda-yesilcam-sergisi https://modernsanat.org/tekirdagda-yesilcam-sergisi Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde açılan Yeşilçam Sergisi ilgi odağı oldu.


Tekirdağ Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ev sahipliğine Yeşilçam Sergisi açıldı. Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezinde açılan sergide, Yeşilçam Dönemine damga vuran Hulusi Kentmen, Kadir İnanır, Fatma Girik, Türkan Şoray, Kemal Sunal, Tarık Akan gibi isimlerin heykel ve resimleri sergilendi. Serginin açılış kurdelesinin kesilmesi ile vatandaşlar heykel ve tuvalleri ilgiyle izledi.


Tekirdağ Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Hacıoğlu sergi ile ilgili yaptığı açıklamada, “Bugün belki de Tekirdağ’da bir ilke imza atacağız. Bizim yaşıtlarımız belki de daha iyi bilir. Yeşilçam’ın mükemmel şahsiyetlerinin heykel hocalarımız tarafından heykelleri, resim hocamız tarafından ise resimleri tuvallere aktarıldı. Bu arkadaşlarımız aynı zamanda karı kocadır. Böyle bir sanatsal ve kültürel faaliyete imza attılar. Biz de buna ev sahipliği yapıyoruz. Ölenlere rahmet okuyacağız, Allah’tan uzun ömürler dileyeceğiz” dedi.


Yeşilçam sergisi 9 Kasım 2022 tarihine kadar açık kalacak.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:55 +0300 Modern Sanat
Şahinbeyde Kasım ayı meclis toplantısı yapıldı https://modernsanat.org/sahinbeyde-kasim-ayi-meclis-toplantisi-yapildi https://modernsanat.org/sahinbeyde-kasim-ayi-meclis-toplantisi-yapildi Şahinbey Belediyesi Kasım ayı olağan meclis toplantısının 1.oturumu, Şahinbey Belediye Meclis Başkanı Mehmet Tahmazoğlu başkanlığında yapıldı.


Şahinbey Belediye Meclisi Kasım ayı ilk oturumu, yapılan yoklamanın ardından bir önceki birleşime dair meclis tutanak özetlerinin oylanmasıyla devam etti. Gündeme alınan 8 maddenin 6’sı İmar ve Bayındırlık Komisyonu’na, 1’i Plan Bütçe Komisyonu’na, 1’i de Teklif Karar olarak oylamaya sunuldu. Gündeme alınan tüm maddeler oy birliği ile komisyonlara havale edildi.


Şahinbey Belediye Meclisi Kasım ayı 2. oturum toplantısını 04 Kasım 2022 Cuma günü saat 15.00’te yapılmak üzere birinci oturuma son verildi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:54 +0300 Modern Sanat
Yener Karadeniz’in, Tüm yönleriyle Osmaniye kitabını yayınlandı https://modernsanat.org/yener-karadenizin-tum-yonleriyle-osmaniye-kitabini-yayinlandi https://modernsanat.org/yener-karadenizin-tum-yonleriyle-osmaniye-kitabini-yayinlandi Osmaniye İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Şube Müdür vekili olarak görev yapan Yener Karadeniz, “Adım Adım Osmaniye” isimli araştırma kitabı yayınladı.

Kars ili doğumlu olan Yener Karadeniz, aynı zamanda çeşitli radyo, Tv ve gazetelerde de  muhabirlik yaptı, yayınlanmış 4 kitabı bulunuyor.

Osmaniye iline atanması ile birlikte, kentin geçmişten günümüze sosyo-kültürel durumu, ekonomisi ve tarihini konu alan eser yayınlamak için çalışmalara başladı.

“Adım Adım Osmaniye” ismi ile  560 sayfa olarak yayınlanan kitap 13 bölümden oluşuyor.

İlgili kurumlardan alınan resmi bilgilerle hazırlanan kitap, ayrıntıları ile Osmaniye’nin her yönünü ele alarak kalıcı bir eser haline getirilmiş olarak dikkat çekiyor.

Osmaniye ili ile ilgili merak edilen, öğrenilmesi gereken bilgilerin sayfaları süslediği “Adım Adım Osmaniye” kitabı İstanbul’da Çıra yayınları arasında okurları ile buluşturuldu.

Osmaniye Ozanlar, Şairler ve Yazarlar Derneği’ni ziyaret eden Yener Karadeniz, Dernek Başkanı Mustafa Bardak’a imzalı kitabını hediye etti.

Bardak; “Böylesine inceliklerle araştırılıp hazırlanmış eserin emekçisi Yener Karadeniz’i kutluyor, başarılarının devamını diliyorum”dedi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:53 +0300 Modern Sanat
Balıkesirde durak ve otobüslerde beklemek boş zaman olmaktan çıkıyor https://modernsanat.org/balikesirde-durak-ve-otobuslerde-beklemek-bos-zaman-olmaktan-cikiyor https://modernsanat.org/balikesirde-durak-ve-otobuslerde-beklemek-bos-zaman-olmaktan-cikiyor Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, otobüslerde ve duraklarda “Beni Oku Balıkesir” uygulaması başlattı. Karekod okutularak açılan uygulamada birçok içeriğe ulaşabilen vatandaşlar, karşılarına çıkan soruları doğru cevapladıkça da çeşitli sürpriz hediyeler kazanıyor.


Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, ulaşımda vatandaşlara güvenli bir yolculuk hizmeti sunmasının yanı sıra; hayata geçirdiği yeni uygulamalarla da hizmet kalitesini giderek artırıyor. “Beni Oku Balıkesir” uygulamasıyla durakta beklenen veya otobüste geçirilen süreyi boş zaman olmaktan çıkaran Büyükşehir, karekod okutularak açılan uygulamada birçok içeriği vatandaşlarla buluşturuyor. Toplu taşıma hizmetlerini her geçen gün daha nitelikli bir hale getirmek için birçok yenilik ve projeyi hayata geçiren Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, vatandaşlara sadece can güvenliği değil, konforlu bir yolculuk hizmeti de sunmaya devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi Ulaşım, Planlama ve Raylı Sistemler Dairesi Başkanlığı tarafından uygulamaya alınan “Beni Oku Balıkesir” projesiyle; durakta beklenen veya otobüste geçirilen süre boş zaman olmaktan çıkıyor. Merkez Karesi ve Altıeylül ilçelerinde bulunan duraklar, Büyükşehir Belediye Otobüsleri, minibüsler ve taksi dolmuşların tamamında “Beni Oku Balıkesir” karekod uygulamasını faaliyete geçiren Büyükşehir Belediyesi, ilçeler arası otobüsler içinde çalışmalarını sürdürüyor.


Cep telefonu kamerasından karekod okutularak açılan “Beni Oku Balıkesir” uygulamasından https://benioku.balikesir.bel.tr/ programa giriş yapılıp, açılan ekran panelinden sisteme Kayıt Ol-Üye Girişi-Kayıt Olmadan Devam Et) giriş sağlanıyor ve kategori listeleri açılıyor. Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından sürekli olarak içeriği güncellenen ve zenginleştirilen uygulamada kategorilerdeki içeriklerde metinler ve sorular bulunuyor. Üye girişiyle sisteme giriş yapan vatandaşlar, metinleri okuduktan sonra soruları cevaplıyor, soruları doğru cevaplayan vatandaşlara ise; Büyükşehir Belediyesi tarafından çeşitli sürpriz hediyeler veriliyor.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:53 +0300 Modern Sanat
Uluslararası Yunus Emre Günleri başladı https://modernsanat.org/uluslararasi-yunus-emre-gunleri-basladi https://modernsanat.org/uluslararasi-yunus-emre-gunleri-basladi Yunusemre Belediyesi’nin, ünlü Türk Düşünürü Yunus Emre’nin öğretilerini gelecek nesillere aktarmak amacıyla bu yıl 8.sini düzenlediği Uluslararası Yunus Emre Günleri, Geleneksel Türk İslam El Sanatları Sergisi açılışıyla başladı.


8. Uluslararası Yunus Emre Günleri çerçevesinde Geleneksel Türk İslam El Sanatları Sergisi açılışı gerçekleştirildi. Yunus Emre Kültür Parkı Geleneksel Sanatlar Merkezi’nde kursiyerler tarafından hayata geçirilen birbirinden güzel eserler Yunus Emre Millet Çarşısı Fuaye Alanı’nda görücüye çıktı. Serginin açılışına Yunusemre Belediye Başkanvekili Arif Alkan, Belediye Başkan Yardımcıları, MHP İl Başkan Yardımcısı Muammer Babuş, AK Parti Yunusemre Kadın Kolları Başkanı Ebru Kaplan, Daire Müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katıldı.


Hanım Lokalleri ve Meslek Edindirme Kursları bünyesinde eğitim gören kursiyerlerin ilmek ilmek işlediği eserler görücüye çıktı. 8. Uluslararası Yunusemre Günleri çerçevesinde Üreten Eller Mağazası’nın açılışı gerçekleştirildi. Düzenlenen açılışta konuşan Yunusemre Belediye Başkanvekili Arif Alkan, üreten eller mağazasının hayırlı olmasını diledi. Mağazayı gezen davetliler ürünler hakkında bilgi aldı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:52 +0300 Modern Sanat
Keçiörende “Türk Halk Müziği Korosu Konseri” düzenlendi https://modernsanat.org/keciorende-turk-halk-muzigi-korosu-konseri-duzenlendi https://modernsanat.org/keciorende-turk-halk-muzigi-korosu-konseri-duzenlendi Ankara’nı Keçiören ilçesinde Keçiören Belediyesi Konservatuvarı tarafından “Türk Halk Müziği Korosu Konseri” düzenlendi.


Keçiören Belediyesi Konservatuvarı tarafından ilçedeki Yunus Emre Kültür Merkezi’nde TRT Yurttan Sesler Korosu Şefi Ömer Hayri Uzun’un şefliğinde “Türk Halk Müziği Korosu Konseri” düzenlendi. Konserde konuk sanatçı olarak Nilgün Kızılcı da sahne aldı. Birbirinden güzel ezgilerin icra edildiği gecede salonu dolduran vatandaşlar keyifli anlara tanıklık etti. Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok’un da katıldığı konserde, konservatuvar korosu klasikleşmiş Türk Halk Müziği eserlerini solo ve koro performanslar sergiledi.


Başkan Turgut Altınok konserde sanatseverlere hitaben yaptığı konuşmada “Keçiören Belediyemizin konservatuvarı profesyoneldir. Laf olsun diye kurulmadı. Müzik ruhun gıdasıdır. Yaşamın güzelliklerini, mutluluğumuzu, sevincimizi, acılarımızı, tarihimizi, destanlarımızı anlatır türkülerimiz. Aynı zamanda bizim hafıza kartımızdır türküler. Elden ele, dilden dile, tezeneden tezeneye yaşanmışlıkların hikâyesidir. Kendi kültürümüze sahip çıkacağız. Atatürk, ‘Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir’ diyor. Paslanmış yürekleri cilalamak için önemli eserleri dinlemenin mutluluğunu yaşıyoruz bugün. Değerli sanatçılarımıza, konservatuvarımızın değerli üyelerine ve saz ekibine teşekkür ediyorum” dedi.


“Keçiörenli ne diyorsa onu yapacağız. Biz vekiliz, patron halktır”


Bu tür maliyeti yüksek konserlerin n Keçiören’de düzenlenmesini istediklerini belirten vatandaşlara seslenen Altınok, “Milyonlarca TL’ye konser düzenliyorlar sonra da para yok diyorlar. Yardımları kestik, yardımları artık ilçe belediyeleri verecek diyorlar. Milyarlarca bütçeleri var, para var. Bizim davet etiklerimiz TRT sanatçıları, gerçek sanatçı. Sanatın zirvesini icra ediyorlar. Biz makul olanı yapıyoruz. Açılışlar yapıyor, temeller atıyoruz. Küçük bütçelerle büyük eserler yapıyoruz. Saltanat, rüşvet, israf ve kötü yönetim varsa bereket olmaz. ‘Parayı nerden buluyorsunuz’ diyorlar. Aynı yerden geliyor diyorum ben de. Sağlık, spor, eğitim konularına da destek veriyoruz. Ben burada anketi yaptım. Keçiörenli ne diyorsa onu yapacağız. Biz vekiliz, patron halktır. Size hizmetkâr olmaktan şeref ve bahtiyarlık duyuyoruz” diye konuştu.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:52 +0300 Modern Sanat
Selçuklu çocuklar ayakta alkışlandı https://modernsanat.org/selcuklu-cocuklar-ayakta-alkislandi https://modernsanat.org/selcuklu-cocuklar-ayakta-alkislandi Selçuk Belediyesi Çocuk Tiyatro Grubu, "Okul Günlükleri" adlı oyunu başarıyla sahnelerken, Selçuklu çocukların performansı ayakta alkışlandı.


Selçuk Belediyesi Çocuk Tiyatro Grubu, "Okul Günlükleri" adlı oyunu Selçuk Belediyesi Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı Salonunda sahneledi. 39 çocuğun sahne aldığı, yönetmenliği Gülhan Ayhan tarafından yapılan oyunda; öğrencilerin, öğretmenlerin ve velilerin eğitim hayatına ilişkin yaşadıkları durumlar mizahi bir dille anlatıldı. Okul Günlükleri adlı oyun, kalabalık seyirci grubu tarafından ilgiyle izlendi. Çocukların performansı alkış aldı.


Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, oyunun sonunda sahneye çıkarak, "İlham veren kentin ilham veren çocuklarını ayakta alkışlıyoruz. Efes Selçuk Belediyesi bünyesinde hem yetişkinler hem de çocuklara yönelik bir tiyatro kursunun açılması için çok emek sarf ettik. Çocuklarımız bu tiyatro kursu sayesinde tiyatronun sahnesine adım atmanın yanı sıra bir sanat dalı ile ilgilenmenin, topluluk önünde kendilerini ifade etmenin özgüvenini de yaşayacaklar” dedi.


Başkan Ceritoğlu Sengel, konuşmasının ardından oyunda rol alan tüm çocuklara teşekkür sertifikası verdi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:51 +0300 Modern Sanat
Millet kütüphanesi kapılarını açtı https://modernsanat.org/millet-kutuphanesi-kapilarini-acti https://modernsanat.org/millet-kutuphanesi-kapilarini-acti Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün üzerinde titizlikle durduğu Eski Kaymakamlık Lojmanının Millet Kütüphanesi’ne dönüştürülmesi projesi tamamlandı. Başkan Özlü bugün kütüphanenin kapılarını açtı.


Düzce Belediyesi eliyle yenilenen eski Kaymakamlık Lojmanının Millet Kütüphanesi’ne dönüştürülmesi çalışması tamamlandı. İç donanımları, bahçesi ve yeşillikler içinde yer alan yapının kapılarını, bugün düzenlenen davet ile Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü açtı. Vali Cevdet Altay ve il protokolünün de katıldığı davette ev sahibi Başkan Özlü, 300 metrekare kapalı alanı, 67 kişi kapalı alan oturum kapasitesiyle hizmet verecek Millet Kütüphanesi hakkında bilgi verdi.


Davette konuklara kısa bir açıklama yapan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü talep doğrultusunda 24 saat açık şekilde hizmet vereceğini belirterek şunları söyledi: “Bugün aslında açılış töreni yapmıyoruz, burayı hizmete alıyoruz. Biliyorsunuz okullar açıldı. Öğrencilerimiz burada 16 saat ders çalışabilecekler. İhtiyaca göre burası 24 saat açık bir kütüphane olarak faaliyet gösterecek. Bizim de ders çalışan öğrencilerimize yeme içme konusunda bir takım ikramlarımız olacak. Burası nezih bir mekan oldu. Bu mekanın hayata geçmesinde emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.”



“El birliği ile hayata geçen bir merkez”


Düzce’nin daha modern, yaşanabilir bir şehir haline gelmesi için yapılan her çalışmada el birliği ile hareket edildiğine değinen Başkan Özlü, kütüphane yapımına destek verenleri de unutmayarak şunları söyledi: “Başta Kelebek mobilya olmak üzere diğer katkı sunan firmalarımıza çok teşekkür ediyoruz. Düzce’ye güzel bir eser kazandırdığımıza inanıyorum. Buranın hizmete alındığının bilinmesi için bugün bu programı tertip ettik.”



“Resmi açılış ileri bir tarihte olacak”


Millet Kütüphanesi düzenlenen davetin ardından 1 Kasım itibariyle ziyaretçilerini ağırlayacak. Resmi açılış töreninin ileri bir tarihte olacağını söyleyen Özlü: “Bundan sonra burada sürekli bizim personelimiz olacak, kütüphane görevlileri olacak, BELTUR şirketimizin görevlileri olacak. Burası öğrencilerimizin hizmetinde, inşallah ileride resmi bir açılış töreni de gerçekleştireceğiz” dedi.



“Seçme Eserlerin Yer Alacağı Bir Kütüphane”


Kısa süre içinde kütüphane raflarının seçme eserlerle doldurulacağını belirten Başkan Dr. Faruk Özlü şöyle konuştu: “Buraya her kitabı almayacağız, buraya koyacağımız kitaplar seçkin kitaplar olacak. Kitap seçme aşaması biraz zaman alacak ama resmi açılış yaptığımız tarihte tüm kitap raflarımız da dolu olacak.”

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:51 +0300 Modern Sanat
El Sanatları Kurs Merkezinde ilk kurs verildi https://modernsanat.org/el-sanatlari-kurs-merkezinde-ilk-kurs-verildi https://modernsanat.org/el-sanatlari-kurs-merkezinde-ilk-kurs-verildi Alanya Belediyesi Güllerpınarı Mahallesi El Sanatları Merkezi Kurslarında ilk kurs verildi.


Alanya Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’ne bağlı merkezde bu yıl ilk defa eğitim veriliyor. İpek Kozası, Yağlı Boya Resim, Ahşap Boyama, Dikiş Kursu, Örgü, Geleneksel El Nakışı, İğne Oyası ve Kumaş Çiçek Yapımından oluşan kurslara ev hanımları da yoğun ilgi gösteriyor. Atölyenin diğer bölümlerinde ise önümüzdeki günlerde Mefruşat ve Hüsn-i Hat kursları da açılacak. Yeni açılan kurs merkezinde her atölyeye ayrı ayrı Akdeniz Bölgesi’nde varlığını sürdüren ve Alanya’da yetişen çiçek isimleri verildi.


Kurs merkezilerinde el sanatlarının yanı sıra Alanya Belediyesi tarafından ücretsiz diyetisyen, psikolojik, fizyoterapi ve odyolojik destek hizmetleri de veriliyor. İlki bugün gerçekleşen söyleşilerde Psikolog Esra Yemez tarafından üretmek, iyilik yapmak, şükretmek, vazgeçmemek gibi konularda, Beslenme ve Diyet Uzmanı Şule Demir tarafından sağlıklı beslenmenin, su içmenin ve hazır gıdalardan uzak durmanın önemi konuları ele alındı. Odyoloji Uzmanı Ayşenur Şanlı da işitme sağlığı ve işitmenin korunması hususunda bilgiler paylaştı. Son olarak da kursiyerler Fizyoterapist Ayşegül Özcan ile omurga sağlığına yönelik egzersiz yaptı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:50 +0300 Modern Sanat
Moğolistanın başkenti Ulan Baturda Türkiye esintileri https://modernsanat.org/mogolistanin-baskenti-ulan-baturda-turkiye-esintileri https://modernsanat.org/mogolistanin-baskenti-ulan-baturda-turkiye-esintileri Moğolistan’ın başkenti Ulan Batur’da Türkiye Cumhuriyeti tarafından gerçekleştirilen birçok eser ziyaretçilerini karşılıyor.


Ülkenin en büyük şehri ve Moğolca’da “Kızıl Bahadır” anlamına gelen Moğolistan’ın başkenti Ulan Batur, Türk eserleri ile dikkat çekiyor. Özellikle Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından şehirde ülkenin ilgili kurumları ile ortaklaşa gerçekleştirilen eserler iki ülke arasındaki bağları daha da güçlendiriyor. Başkent Ulan Batur’un en işlek noktalarından olan “Ankara Caddesi” 2013 yılında TİKA ve Ankara Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile çevre düzenlemesi ve asfaltlama çalışmaları yapılarak Moğolistan halkının kullanımına sunuldu. Cadde üzerinde yer alan ve avlusunda bir Atatürk büstü bulunan Atatürk Okulu da Türkiye’den getirilen taşlar ile yenilenerek minik öğrencilerin hizmetine sunuldu. Burada okuyan öğrenciler, Türkiye Cumhuriyeti ve Mustafa Kemal Atatürk hakkında da yakından bilgiler edinirken, iki ülke arasındaki dostluğun gelecek nesillere de aktarılması amaçlanıyor.



Orta Kuzey Moğolistan’da bulunan Ulan Batur, ülkenin bürokrasi, kültür, ekonomi, eğitim ve sanayi gibi hayati değerlerini de içinde barındırıyor. Şehrin merkezinde bulunan Sukhbataar Meydanı göz alıcı yapısı ile ziyaretçilerin uğrak noktaları arasında yer alıyor. Cengiz Han’ın devasa heykelinin yer aldığı parlamento binasını da içinde barındıran meydan Ulan Batur’daki tüm yollar için kesişim noktası özelliği taşıyor.



Moğolistan, sınırları içerisinde Bilge Tonyukuk yazıtlarını da barındırmaktadır.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:50 +0300 Modern Sanat
Bafra ile Ferizaj kardeş şehir oldu https://modernsanat.org/bafra-ile-ferizaj-kardes-sehir-oldu https://modernsanat.org/bafra-ile-ferizaj-kardes-sehir-oldu Samsun’un Bafra Belediyesi ile Kosova’nın Ferizaj belediyeleri ’kardeş şehir’ ilan edilirken Bafra Kosovalılar Derneği’nden ’teşekkür’ açıklaması yapıldı.



Bafra ilçesinde Belediye Meclisi’nin son toplantısında alınan karar gereği Kosova’nın Ferizaj Belediyesi ’kardeş şehir’ ilan edildi. Konuyla ilgili bir açıklamada bulunan Bafra Kosovalılar Derneği Başkanı Avukat Yunus Gün, "Kararın alınmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz" dedi.



Bafralı Kosova göçmenleri memnun


Kosova’nın önemli bir şehri olan Ferizaj’ın ’kardeş şehir’ ilan edilmesinin Bafra’da yaşayan 20 bin Kosova göçmenini son derece mutlu ettiğini söyleyen Yunus Gün, "Bu yönde ilk adımı Kosova ziyaretimizde OBE-TURKOS Derneği ile aramızda imzalanan ekonomik, kültürel, eğitimsel ve sportif faaliyetleri içeren iş birliği anlaşması imzasıyla atmıştık" diye konuştu. Protokolün imzalanmasının ardından Kosova Ferizaj Belediyesi ve aynı zamanda Kosova Belediyeler Birliği Başkanı olan Agim Aliu’yu Bafra’ya davet ettiklerini hatırlatan Yunus Gün, "Sayın Aliu ilçemize gelmekle kalmamış, Samsun Büyükşehir Belediyesi’ni ve Samsun Ticaret ve Sanayi Odası’nı da ziyaret etmiştir. Birbirinden önemli toplantılar, görüşmeler sonrasında her 2 ülkenin bu 2 güzide şehri arasında ticari, ekonomik, kültürel bağların daha çok geliştirilmesi kararı alındı. Bugün geldiğimiz nokta çabalarımızın sonuç vermesi açısından da hayli önemlidir. Mektup içeriğinde her 2 belediye arasında dostane ilişkileri arttırmak, birçok alanda iş birliği yapmak talebi iletilmiştir. Belediye Başkanımız Hamit Kılıç bunun üzerine harekete geçerek her 2 kentin ’kardeş şehir’ ilan edilmesi talebini meclisin onayına sunmuştur. 1 Kasım tarihinde toplanan Bafra Belediye Meclisi de bu kararı onamıştır" şeklinde konuştu.



Yunus Gün son olarak, "Oy birliği ile alınmış bu karar Bafra’mızda yaşayan 20 bin Kosova göçmenini ziyadesiyle mutlu etmiştir. Bizler de 20 bin Kosova göçmeni adına Bafra Belediye Başkanımız Hamit Kılıç’a, Bafra Belediyesi’nin birbirinden değerli meclis üyelerine ve bu süreçte desteğini esirgemeyen herkese canı gönülden teşekkür ederiz" ifadelerini kullandı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:49 +0300 Modern Sanat
Canik Belediyesinden öğrencilere tatil hediyesi https://modernsanat.org/canik-belediyesinden-ogrencilere-tatil-hediyesi https://modernsanat.org/canik-belediyesinden-ogrencilere-tatil-hediyesi Canik Belediyesi, düzenlediği çekilişle öğrencileri sinema ile buluşturuyor.


Canik Belediyesi 2022-2023 Eğitim Öğretim Yılı birinci ara tatil döneminde düzenleyeceği çekiliş programıyla çocukları öğrencileri sinema ile buluşturacak. Canik Belediyesi’nin sosyal medya hesapları üzerinden ‘Filmi Seçmek Sizden Sinema Bileti Bizden’ başlığı altında düzenlediği ankete katılan öğrencilerin belirlediği ‘Aslan Hürkuş Görevimiz Gökbey’ filmi sinemada ücretsiz olarak izlenecek.



“Çocuklarımız filmi kendileri belirledi”


Öğrencilerin filmi kendilerinin seçtiğini ifade eden Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, “İlimizdeki ilkokul ve ortaokul öğrencilerine yönelik ara tatil döneminde düzenleyeceğimiz çekilişle onları sinemayla buluşturuyoruz. Canik Belediyemizin sosyal medya hesapları üzerinden gerçekleştirdiğimiz anketle çocuklarımız gitmek istedikleri filmi kendileri belirledi. Onların seçmiş olduğu ‘Aslan Hürkuş Görevimiz Gökbey’ filmini sinemada hep birlikte izleyerek ara tatil döneminde güzel bir anı bırakmış olacağız” dedi.



“Halkımızı etkinliklerle buluşturmaya devam edeceğiz”


İlçede çocuklara ve gençlere yönelik kültür ve sanat etkinlikleri düzenlemeye devam edeceklerini belirten Başkan İbrahim Sandıkçı, “İlçemizde çocuklarımıza ve gençlerimize yönelik kültür ve sanat etkinlikleri düzenlemeye devam ediyoruz. Milli bilinç, değerler eğitimi ve sosyal sorumluluk konuları başta olmak üzere tiyatro, söyleşi, sinema ve daha birçok anlamlı etkinliklerle onları bir araya getiriyoruz. Çocuklarımız ve gençlerimiz başta olmak üzere ilçemizdeki tüm halkımızı anlamlı, kendilerine hitap eden etkinliklerle buluşturmaya devam edeceğiz” diye konuştu.


Belediye tarafından düzenlenen çekilişle 200 öğrenci ücretsiz bir şekilde sinemada ‘Aslan Hürkuş Görevimiz Gökbey’ filmini izleyecek. Başvuruların Canik Belediyesi sosyal medya hesapları üzerinden yapıldığı çekilişin son katılım tarihi 11 Kasım 2022 olduğu belirtildi. Çekiliş sonuçlarının, etkinlik yer ve tarihinin 14 Kasım 2022 tarihinde belediyenin sosyal medya hesapları üzerinden ilan edileceği bildirildi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:48 +0300 Modern Sanat
Türk ve dünya tarihi minyatürleri göz boyuyor https://modernsanat.org/turk-ve-dunya-tarihi-minyaturleri-goz-boyuyor https://modernsanat.org/turk-ve-dunya-tarihi-minyaturleri-goz-boyuyor SAMSUN (İHA) – Samsun’da sergilenen Türk ve dünya tarihi minyatürleri yoğun ilgi ile karşılandı.



Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi sergi salonunda açılışı gerçekleştirilen minyatür ve diorama sergisi yoğun ilgi ile karşılandı. Prof. Dr. Bektaş Murat Yalçın tarafından hazırlanan sergi, kısa süreli açılış konuşması ve sergi salonuna giriş ile birlikte devam ederken, sergiye gelen vatandaşlar uzun süreli incelemelerde bulundu. Minyatür ve diorama merakına 42 yıl önce hobi ile başladığını ifade eden Prof. Dr. Bektaş Murat Yalçın, “40 yıldan fazla süredir maket yapmaktayım. Burada şuana kadar ki yaptığım maketlerin bir kısmını sergilemekten çok memnun oldum. Maketçilik aldığınız herhangi bir nesneyi minyatürize hale getirme sanatıdır. Bunu tarihe uygun bir şekilde eğer bir ortama koyuyorsanız bu duruma diorama oluşturmak deniyor. Bu bağlanma çeşitli teknikler vardır. Biz belirli bir kiti alıyoruz. Üç boyutlu düşünmeniz kitlerden oluşuyorlar. İlk olarak bu kiti boyayarak, monte ederek başlıyoruz. Bu şekilde orijinal nesnelere benzer haline getiriyoruz. İstenilen nesneler kullanılarak yapılabilir şeyler bunlar. Ben kendi tarihimizde ve dünya tarihinde kullanılmış olan alanları, askerleri, tankları, uçakları ve buna benzer materyalleri tercih ediyorum. Bir makete baktığınızda aslında altında çok ciddi bir alt yapı yatıyor. Kullanılmış üretimiz malzemeler görüyorsunuz. Bu bağlamda aslında çok derin bir hobidir. En büyük arzumda bunu bir müze haline getirmek ve Samsun’a kazandırmaktır” dedi.



Atakum Belediyesi Başkanı Cemil Deveci sergiyi ziyaret ederken, vatandaşlar ile birlikte uzun incelemelerde bulundu. Sergi 1-4 Kasım tarihleri arasında halka açık bir şekilde sunulmaya devam edecek.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 18:49:47 +0300 Modern Sanat
2019’un En Çok İzlenenleri Belli Oldu https://modernsanat.org/2019un-en-cok-izlenenleri-belli-oldu https://modernsanat.org/2019un-en-cok-izlenenleri-belli-oldu

 

Birçoğumuz için vazgeçilemeyecek boyuta gelen dizilerle ilgili NG Araştırma şirketi bir araştırma yaptı. Online kamuoyu araştırma platformu olan www.benderimki.com üzerinde yapılan araştırma 11-14 Şubat tarihleri arasında Türkiye genelinde, 15 yaş üzeri 1914 kişinin katılımı ile gerçekleşti. Ülkemizin unutulmayan dizileri, en sevilen dizi oyuncuları ve daha birçok konuyla ilgili halkımızın tercihleri belli oldu.

 

Televizyon Hala Vazgeçilmezler Arasında

 

Bilindiği üzere internet dünyasının son yıllardaki hızlı gelişimi dizi ve film sektörüne de yansımış durumda. Yakın bir geçmişe kadar dizileri sadece televizyondan izleyebilirken, günümüzde internet üzerinden takip edebileceğimiz birçok dizi platformu bulunuyor. Bu çeşitliliğin artması, yaşam tarzımıza da yansımaya başlamış durumda.

 

Araştırma sonuçlarına göre dizilerin izlenmesinde ilk tercihin halen televizyon olduğunu görüyoruz. Her 10 kişiden 6’sı dizileri en çok televizyondan takip ettiğini belirtirken, 2’si ise son dönemlerde oldukça popüler olan Netflix platformunu tercih ediyor.

 

 

En Çok İzlenen TV Kanalı

 

TV kanalları arasındaki reyting rekabeti her geçen gün artıyor. Araştırmaya katılanların %32’si favori TV kanalının Fox TV olduğunu belirtirken, %13’lük oranıyla 2. sırada TV8 geliyor. Katılımcılar arasında popüler olan diğer kanallar sırasıyla: ATV (%12), Show TV (%10), Kanal D ve Star (%8), TRT 1 (%7).

 

En Beğenilen Türk Dizisi

 

Dizi sürelerinin uzun olması sebebiyle, dizilerin reytingi doğrudan kanalların reyting seviyesini de etkiliyor. Dizi çeşitliliği açısından zenginlik yaşadığımız bu dönemde, en beğenilen dizilerin listesi ilgi çekici.

 

 

Katılımcılar tarafından en büyük ilgiyi gören dizi, oldukça büyük bir oy farkıyla, Mucize Doktor. Fox TV’de yayınlanan dizi, seyirciden aldığı büyük beğeniyle yayınlandığı kanalı da zirveye çıkarmış görünüyor. Katılımcıların %25’i en beğendiği dizinin Mucize Doktor olduğunu belirtirken, %7’lik oy oranıyla Show TV’nin sevilen dizisi Çukur 2. sırada geliyor. Babil, Hekimoğlu, Seksenler, Bir Zamanlar Çukurova ve Kadın aldıkları yaklaşık %5’lik oy oranlarıyla 3. sırayı paylaşan diziler.

 

Özlediğimiz Diziler

 

Ülkemizde şu an yayınlanan dizi sayısı fazla olsa da daha önce bitmiş bazı dizilerin seyircilerin gönlündeki yeri her zaman ayrı. Son 10 yıla damgasını vurmuş diziler arasında büyük bir farkla öne çıkan birinin olmaması, her dizinin farklı kitleler tarafından daha çok beğenildiğini gösteriyor.

 

Katılımcılar tarafından en çok özlenen Türk dizisi, aldığı %11’lik oy oranıyla Avrupa Yakası. %10’luk oy oranıyla Diriliş Ertuğrul 2. sırayı alırken, %9’luk oy oranıyla Aşk-ı Memnu 3. sırada. Katılımcılar arasında popüler olan diğer diziler sırasıyla; Leyla ile Mecnun (%7), Kurtlar Vadisi, Muhteşem Yüzyıl ve Öyle Bir Geçer Zaman Ki (%6), Ezel (%5).

 

En Sevilen Oyuncular

 

Ülkemizde dizilerin bu kadar popüler olmasının ve hafızalarda yer etmesinin önemli nedenlerinden biri oyuncular. Öyle ki bazen sadece bir oyuncuyu sevdiğimiz için bile oynadığı diziyi takip edebiliyoruz. Bu nedenle günümüzde, bir dizi hazırlanırken, dizinin senaryosu kadar, oyuncu seçimleri de önemli rol oynuyor.

 

Araştırma sonuçlarına göre, katılımcıların en sevdiği erkek oyuncu %13’lük oy oranıyla, bu yıl Uluslararası Emmy Ödülünü de kazan, tecrübeli oyuncu Haluk Bilginer oldu. Son dönemde yaptığı dizi ve filmlerle özellikle gençlerin takdirini kazanan Aras Bulut İynemli %12’lik oranıyla 2. sırada yer alırken, Kenan İmirzalıoğlu ve Halit Ergenç %9’luk oranlarıyla 3. sırayı paylaştılar.

 

En beğenilen kadın oyuncu sorusunda ise %13’lük oranıyla Demet Evgar 1. sırada. Fox TV’de yayınlanan Kadın filmi ile büyük beğeni toplayan Özge Özpirinçci %11’lik oranla 2. sırayı alırken, Beren Saat %9’luk oranıyla 3. sırada.

 

En Sevilen Dizi Türü

 

Ülkemizde her izleyicinin kendine daha yakın bulduğu bir dizi türü var. Peki en çok hangi dizi türünü izlemeyi tercih ediyoruz?

 

 

Çıkan sonuçlar oldukça ilginç. Türkiye’de yapılan dram dizileri oldukça çok olmasına rağmen katılımcıların %49’u en çok komedi dizilerini izlediğini belirtti. Komedi dizilerinin sayısı, dram dizilerinin sayısıyla karşılaştırıldığında aradaki fark oldukça fazla. Belki de seyirci artık drama iyice doydu ve komedi türünde yeteri kadar dizi bulamıyor. Katılımcıların %41’i ise macera türündeki dizileri kendine daha yakın buluyor. %39’luk tercih oranıyla Aşk/Romantik, Polisiye ve Bilim Kurgu türleri de katılımcılar tarafından tercih edilenler arasında. Dram ise %20 ile oldukça gerilerde yer alıyor.

 

Unutulmayan Yabancı Diziler

 

İnternetin günlük yaşamımıza getirdiği değişikliklerden biri de dünya genelinde yapılan dizi ve filmlere kolayca ulaşabilme imkanını sağlaması oldu. Araştırmaya katılan her 10 kişiden 6’sı yabancı dizileri takip ettiğini belirtti.

 

 

Bazı yabancı diziler, sadece yayınlandıkları ülkede değil, kısa zaman içerisinde tüm dünyada etkisini gösteriyor. Katılımcılara son 10 yıl içerisinde yayınlanan en beğendikleri yabancı dizinin hangisi olduğu sorulduğunda %25’lik oranla Game Of Thrones ilk sırada çıktı. %22’lik oy oranıyla La Casa De Papel 2. sırada. Sherlock ve Prison Break dizileri de %14’lük oranlarıyla 3. sırayı paylaşıyor.

 

Kaynak: NG Araştırma

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:06 +0300 Modern Sanat
Berna Laçin: O Oyunu Samsun’da Oynayacağım https://modernsanat.org/berna-lacin-o-oyunu-samsunda-oynayacagim https://modernsanat.org/berna-lacin-o-oyunu-samsunda-oynayacagim

 

Laçin’in ‘Hayal Satıcı’ isimli oyunu, 9 Mart’ta Atakum ilçesindeki Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi’nde sahnelenecekti. Ancak belediye salonu vermekten vazgeçti. Bunun üzerine oyunun Doğa Koleji’nde sahneleneceği belirtildi. Ancak okulda da Laçin’e sahne verilmekten vazgeçildi.

 

 

Cumhuriyet’ten Öznur Oğraş Çolak’a konuşan Laçin, Samsun’da Gerçek Taraf adlı yerel gazetenin sürekli kendisi hakkında olumsuz haber yaptığını, belediye ve okulun haberlerden sonra kendisine sahne vermediğini söyledi.

 

Oyuncu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu arada benim oyunum kadın sorunu üzerine bir nevi sosyal sorumluluk projesi. Bir Cumhuriyet kadınının sahnelediği, kadına şiddetle ilgili oyunu sansürlüyorlar. Üstelik bunu, Atatürk’ün ayak bastığı ve tüm kadınlara haklarını verdiği bir şehirde; Samsun’da yapıyorlar. Tüm biletler satıldı. Buradan sesleniyorum… Ben o oyunu Samsun’da oynayacağım. ‘Sanat illaki sahnede olacak’ diye bir kural yok. Meydanlar, parklar var. Hiç olmadı evde oynarım ama yine oynarım. Tüm seyircilerle Samsun’da aynı tarihte buluşacağız.”

 

Laçin, bu oyunu 33’üncü yılı için yaptığının belirterek “Oyun çok yeni ama çok dikkat çekti. Başarı sağladı. Ülkemizde bu kadar çok kadın cinayetleri olurken, güldürüyoruz ama ciddi mesajlar veriyoruz. Tiyatro özgürdür. İptal etmiyorum” ifadelerini kullandı.

 

Laçin hakkında Elazığ’da 24 Ocak’ta meydana gelen depremin ardından Twitter hesabından yaptığı paylaşımlar nedeniyle soruşturma açılmıştı.

 

NHKM: Laçin'in Kararlı Tutumunu Selamlıyoruz

 

Nâzım Hikmet Kültür Merkezi de konuyla ilgili 'Berna Laçin’in Kararlı Tutumunu Selamlıyoruz' başlığıyla bir açıklama yayımladı:

 

''Berna Laçin’in, 9 Mart’ta Samsun Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi’nde sahneleneceği duyurulan “Hayal Satıcısı” adlı oyunu, AKP’li Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından engellendi. Ardından Doğa Koleji’nde sahneleneceği açıklanan oyun, okul yönetiminin salon tahsisi konusunda geri adım atması üzerine ikinci kez engellenmiş oldu.

 

Tarih boyu toplumsal mücadelenin en önemli unsurlarından biri olan sanat, gücünü toplumla olan bağından, ileri ve geri arasındaki konumlanışından ve direngenliğinden aldı. Nâzım Hikmet Kültür Merkezi olarak,  'Ben o oyunu Samsun’da oynayacağım. ‘Sanat illaki sahnede olacak’ diye bir kural yok. Meydanlar, parklar var. Hiç olmadı evde oynarım ama yine oynarım. Tüm seyircilerle Samsun’da aynı tarihte buluşacağız' diyen Berna Laçin’i bu kararlı ve onurlu tutumu için selamlıyor ve yanında olduğumuzu ilan ediyoruz. Samsun’un aydınlık insanlarını, yüreği eşitlik, özgürlük için çarpan insanlarını, bilime ve sanata sahip çıkan insanlarını, bu onurlu tutuma sahip çıkmaya çağırıyoruz.''

 

Atakum Semtevi'nden Berna Laçin'e Çağrı

 

Samsun’da oyunu büyükşehir belediyesi ve Doğa Koleji tarafından iptal edilen Berna Laçin’e çağrı geldi. Atakum Semtevi, Laçin'in oyununu kentte sergileme kararlığını selamlayarak 'Atakum Semtevi aydınlanma ve dayanışmadan aldığı güçle Laçin’i ağırlamaya hazırdır. Semtevi dostları, Samsun’un ilerici insanları, Samsun’un sokaklarını, meydanlarını, parklarını sanatla buluşturmak, aydınlatmak için elinden geleni yapacaktır' açıklaması yaptı.

 

Samsun'da sergilemeyi planladığı 'Hayal Satıcısı' adlı oyunu önce Samsun Büyükşehir Belediyesi, ardından da Doğa Koleji tarafından iptal edilen Berna Laçin’e Atakum Semtevi bir çağrıda bulundu.

 

Laçin'in Samsun'da oyunu sergileme kararlılığını selamlayan Atakum Semtevi "aydınlanma ve dayanışmadan aldığı güçle Laçin’i ağırlamaya hazır" olduğunu açıkladı.

 

Atakum Semtevi'nden yapılan açıklamada şöyle denildi:

 

"Berna Laçin'e çağrı!

 

Aydın duruşuyla bilinen Berna Laçin’in Samsun’da sahne alması beklenen oyunu, ev sahipliği yapacak Samsun Büyükşehir Belediyesi ve ardından Doğa Koleji tarafından iptal edildi. İki kurumun da sicili kamuoyu tarafından biliniyor. Öte yandan Samsun’da özellikle iktidarın uzantısı, gerici yerel basının provokasyonlarıyla etkinlik iptal ettirilmesi bir alışkanlığa dönüştü. Geçtiğimiz hafta Karadeniz kitap fuarına gelen ve Atakum Belediyesi’nin salonunda okurlarıyla buluşacak İlyas Salman hedef gösterilmişti, şimdi de Berna Laçin’e benzer yöntemlerle 'Samsun’da size yer yok' deniyor. Mahalle baskısıyla Samsun’un ilerici ve aydınlık yüzünü kişiliksizleştirmeye çalışıyorlar.

 

Atakum Semtevi olarak ilan ediyoruz, buna izin vermeyeceğiz! Samsun’da oyununu sergileme kararlılığı gösteren Berna Laçin’i selamlıyoruz. 'Bir Cumhuriyet kadınının sahnelediği kadına şiddet ile ilgili oyunu sansürlüyorlar. Üstelik bunu Atatürk’ün ayak bastığı ve tüm kadınlara haklarını verdiği bir şehirde Samsun’da yapıyorlar...  Ben o oyunu Samsun’da oynayacağım. Sanat illaki sahnede olacak diye bir kural yok. Meydanlar, parklar var. ... Tüm seyircilerle Samsun’da aynı tarihte buluşacağız' diyen Laçin’e çağrımızdır: Atakum Semtevi, aydınlanma ve dayanışmadan aldığı güçle Laçin’i ağırlamaya hazırdır. Semtevi dostları, Samsun’un ilerici insanları, Samsun’un sokaklarını, meydanlarını, parklarını sanatla buluşturmak, aydınlatmak için elinden geleni yapacaktır."

 

Kaynak: https://haber.sol.org.tr ve http://www.diken.com.tr

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:05 +0300 Modern Sanat
Derin Devlet Yeniçağ’da https://modernsanat.org/derin-devlet-yenicagda https://modernsanat.org/derin-devlet-yenicagda

 

Yeniçağ gazetesi internet sitesi genel yayın yönetmeni Batuhan Çolak'ın görevine son verildi.

 

İşine son verilmesini Twitter hesabından duyuran Çolak, şunları yazdı:

 

"Yeniçağ'daki genel yayın yönetmenliği ve yazarlık görevlerime hiçbir mazeret gösterilmeksizin, son derece yakışıksız bir yöntemle son verildi. Bu haksız ve saygısız eylemi izah edebilecek bir kelime bulamıyorum. Operasyonun bir ayağı da içerideymiş, göremedik!

 

Yeniçağ uzantılı kişisel mail hesabımın (çıkış evrakı tarafıma tebliğ edilmeden) şifresi değiştirilmiş ve içine girilmiş. Tazminatımı da asgari ücret üzerinden vermeye kalkıyorlar. Bunlar suçtur! Milliyetçilik adı altında kul hakkı yiyenler, o hak elbet ayağınıza dolanacak!"

 

Ne Olmuştu?

 

Yeniçağ Genel Yayın Yönetmeni Batuhan Çolak, 22 Şubat'ta Twitter hesabından bir subayın Hafter güçlerinin Trablus Limanı'na düzenlediği saldırıda hayatını kaybettiğini, cenazesinin memleketi Aydın'a gönderildiğini ve 'sessiz sedasız, törensiz' bir şekilde defnedildiğini öne sürmüştü.

 

Çolak'ın paylaşımı sonrası yaşandığı iddia edilen olayı haberleştiren Yeniçağ gazetesi, daha sonrasında haberi kaldırmıştı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:04 +0300 Modern Sanat
Çevre Film Festivali Ertelendi https://modernsanat.org/cevre-film-festivali-ertelendi https://modernsanat.org/cevre-film-festivali-ertelendi

18. Uluslararası Çevre Kısa Film Festivali coronavirüs yüzünden ertelenmesi nedeni ile festival yönetmeni Vural Çavuşoğlu bir basın bildirisi yayınladı. Bildiri aşağıda;

 

“Basın Bildirisi

 

ÇOCUKLARA ÖZEL GÖSTERİM

 

18. Uluslararası Çevre Kısa Film Festivali kapsamında; çocuklara yönelik film gösterimleri www.cevrefilm.org adresinde izleyicilere açılmıştır.

 

2006 yılında yapılan, Çevre Proje Ödülü kazanan, Fırtına Çocuklar-Limbo adlı çevre temalı eğitici ve eğlendirici filmler 5 bölüm olarak yapılmıştı.

Yayınlandığı yıllarda VCD ve DVD si satış rekorları kıran filmler yakın zamanda çocuk kitabı olarak da yayınlanacak.

 

ULUSAL YARIŞMA FİLMLERİ GÖSTERİMLERİ

 

18. Uluslararası Çevre Kısa Film Festivali kapsamında gerçekleştirilen Ulusal Çevre Kısa Film yarışması filmleri de Youtube'da BASAD TV kanalında izleyicilere açıldı.

 

Uluslararası gösterimde yer alan filmler yakın zamanda yayına alınacak.

 

Ayrıca; Festival Film Kataloğu da dijital olarak www.cevrefilm.org adresinde sinemaseverlerin kullanımına sunulmuştur.

 

FESTİVAL ERTELENDİ

 

Bu yıl Festival; Bakırköy Belediyesi, BASAD-Bakırköylü Sanatçılar Derneği, Çevre Film ve İstanbul Kültür üniversitesi Meslek Yüksek Okulu işbirliği ile yapılan, Türkiye’nin ilk ve tek çevre temalı kısa film etkinliği olan “18. Uluslararası Çevre Kısa Film Festivali’ dünyada ve ülkemizde son gelişen durum ve olağan koşullara geçilme süresinin belirsizliğini koruması nedeniyle ileri bir tarihe ertelenmiştir.

 

FESTİVAL ETKİNLİKLERİ

 

Festival etkinlikleri ve film gösterimleri internet üzerinde uygun zamanlarda gerçekleştirilecek olup yayın zamanları www.cevrefilm.org adresinden aralıklarla duyurulacaktır.

 

ULUSAL YARIŞMA

 

Seçici Kurul üyeliklerinin ; Öğ. Gör. Tayfun Belet (İKÜ RTV), Engin Çağlar (Oyuncu), Vural Çavuşoğlu (Yapımcı-Yönetmen), Doç. Dr. Burcu Kurtiş (Nişantaşı Üni. Sin. Tv Bölüm Bşk.), Prof Dr. Oğuz Makal (Beykent Üni. GSF Dekanı), Prof. Dr. Selahattin Yıldız (Maltepe Üni. GSF Dekanı), Can Ulkay (Yönetmen) ve Galip Uyar (Yazar)'dan oluştuğu ve Son başvurunun geçtiğimiz ay sona erdiği Ulusal Çevre Kısa Film Yarışması'nın değerlendirmeleri sürmektedir.

 

                                                Vural Çavuşoğlu                                                             

                                               Festival Yönetmeni                                                        

 

 

İLETİŞİM VE BİLGİ İÇİN:

Çevre Film

0532 254 80 32

www.cevrefilm.org    -     info@cevrefilm.org”

 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:03 +0300 Modern Sanat
Türkiye’de Basın Özgür Değil https://modernsanat.org/turkiyede-basin-ozgur-degil https://modernsanat.org/turkiyede-basin-ozgur-degil

 

 

Türkiye, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün yayımladığı Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde bu yıl 154’üncü sırada yer aldı. 180 ülkenin yer aldığı listede Covid-19 salgını süresince sansürsü ve baskıcı tavır sergilemekle suçlanan ülkelerin son sıralarda yer alması dikkat çekti.

 

2018 ve 2019’da 157’nci sırada yer alan Türkiye’nin karnesindeki, basın özgürlüğüne dair ihlaller değerlendirilerek verilen puan ‘68.3’. Her yıl olduğu gibi ilk sıralarda yer alan İskandinavya ülkeleri Norveç, Finlandiya, Danimarka, İsveç ile Hollanda’nın ihlal puanı ‘0’. Bu ülkeler ilk beşte yer alıyor. Listenin son sırasında ise dünyaya kapalı ülke Kuzey Kore var. Sıralama bu ihlal puanlarının yanı sıra başka birkaç puanlama da göz önüne alınarak belirleniyor.

 

Salgını Sansürlemeye Çalışanlar Alt Sıralarda

 

Covid-19 salgını sürecinde verileri gizlemekle, baskıcı bir tutum sergilemekle suçlanan Çin 177’nci, İran ise 173’üncü sırada yer alırken. Hükümetin resmi salgın verilerini sorguladığı bir haber yayımlayan haber ajansı Reuters’ın ülkedeki ofisinin lisansını üç ay süreyle iptal ettiği Irak ise geçen yıla oranla altı sıra aşağı düşerek 162’nciliğe geriledi. Salgın olmasa da son sıralara demir atan bu ülkelerden İran da üç sıra geriye düştü.

 

Avrupa’da, ‘salgınla mücadele’yi gerekçe göstererek kanun hükmünde karaname yetkisi alan Başbakan Victor Orban’ın ülkesi Macaristan 89’uncu sırada. Bu ülke iki sıra geriledi.

 

RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire, otoriter yönetimlerin salgını fırsat bildiğini, liderlerinin, ‘normal zamanda imkansız olan uygulamalara imza attıklarını’ söyledi.

Listede, Britanya 35, İtalya 41, ABD ise 45’inci sırada yer alıyor. Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun virüsü hafife alarak tepki çektiği Brezilya 107, Hindistan 142’nci, Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görev süresini uzatmak için anayasa değişikliği planladığı Rusya 149’uncu, Suriye 174’üncü sırada.

 

Afrika’da Tehdit Altında, Ortadoğu’da Kara Bulutlar

 

RSF’nin bölgelere göre değerlendirmesinde çoğu alt sıralarda yer alan Afrika ülkelerinde gazeteciliğin ‘her taraftan tehdit altında’ olduğuna, kendisini basın özgürlüğünün şampiyonu olarak nitelendiren ABD’de biraz düzelme olsa da üzücü gelişmelerin yaşandığına dikkat çekildi.

 

Latin Amerika’da, gazetecilere yönelik ‘düşmanlık güdülen bir iklim’ olduğu, ‘hassas konularda’ haber yapanların şiddet ve yıldırma kampanyasıyla karşı karşıya kaldığı belirtildi.

 

Asya Pasifik’te özgür basın konusunda düşüş yaşandığı, anti-demokrat, totaliter uygulamaların gazetecilere nefret pompalanmasına neden olduğu vurgulanırken Doğu ve Orta Avrupa’da ‘rahatsız edici’ müdahaleler yaşandığının, Ortadoğu’daki gazetecilerin üzerinde ise hala kara bulutlar dolaştığının altı çizildi.

 

Kaynak: diken.com.tr

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:02 +0300 Modern Sanat
İsrail Propaganda Aygıtı Uçan Süpürge’ye Sponsor https://modernsanat.org/israil-propaganda-aygiti-ucan-supurgeye-sponsor https://modernsanat.org/israil-propaganda-aygiti-ucan-supurgeye-sponsor

 

 

Ankara’da faaliyetlerini sürdüren Uçan Süpürge Vakfı tarafından bu yıl 23. Kez düzenlenen Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin sponsorları arasında Siyonist İsrail’in uluslararası propaganda aygıtlarından ARTISRAEL ‘in de bulunması protesto ediliyor.

 

ARTISREL’in İsrail’in Filistin halkının topraklarında işgalci bir güç olduğunu, Filistin halkına yönelik ayrımcı uygulamaların ve sıklıkla tekrarlanan katliamların faili olduğu gerçeğini, kültür ve sanat etkinliklerinin destekçisi rolünü oynayarak örtmek için sözde İsrail Devleti tarafından oluşturulan ve finansmanı sağlanan bir oluşum olduğu biliniyor.

 

işgalci İsrail’in finanse ettiği bu oluşuma ve İsrail Devleti’nden para alan eser ve etkinliklere karşı bir boykot faaliyeti yürütüyor. Bu hareketin ilhamını da, Apartheid Güney Afrikasına karşı verilen kültürel boykot faaliyetlerinden alıyorlar. Ken Loach, Naomi Klein, Judith Butler, Angela Davis, Roger Waters gibi isimler, bu çağrıya kulak veren çok sayıda isimden sadece bir kaçı.

 

ARTISREL ile beraber Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının devamı olduklarını söyleyen Birgün ve Evrensel ile Tele 1 Televizyonunun sponsorlar arasında bulunması skandal olarak niteleniyor.

 

Emperyalizme ve Siyonizme Karşı Filistin Dostları adlı oluşum, Filistin kültürü ve sanatı üzerinde yıkıcı etkiye sahip İşgalci İsrail ile bu işbirliğini derhal sonlandırmaya çağırdı ve Uçan Süpürge Vakfı’na  yolladıkları mektubu kamuoyu ile paylaştı.

 

Mektubu aşağıda yayınlıyoruz;

 

“23. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali düzenleyicilerine çağrı,

 

Filistinli kadınların katili Siyonist İsrail Devleti ile sponsorluk ilişkinizi sonlandırın!

 

Siyonist oluşumun kültürel faaliyetlere sponsorluk yoluyla kendisini aklamasına, normal göstermesine alet olmayın!

 

Siyonist İsrail, Filistin halkının topraklarını işgal altında bulunduran ve her gün yeni toprakları Filistinlilerden gaspeden, Gazze’ye hapsettiği 2 milyon Filistinli’ye acımasız bir boykotu 14 yıldır sürdüren, Filistinlilere yönelik ayrımcı politikalarıyla Apartheid Güney Afrikası’nın günümüzdeki kopyası, gayrimeşru bir oluşumdur.

 

Bu oluşum, 1967’den bugüne 17.000 Filistinli kadını tutsak etti. Sadece geçtiğimiz 2019 yılında 40 Filistinli kadın Siyonist işgalci tarafından esir alındı. Bu tutsaklar, İsrail hapishanelerinde mahremiyet ve eğitim gibi temel insan ihtiyaçlarından yoksun durumda tutuluyor.

 

Bunlardan biri, 29 Ağustos 2019’da Siyonist askerler tarafından esir alınan gazetecilik bölümü öğrencisi Meys Ebu Goş (22). Goş, Maskubiyeh sorgu merkezinde 30 günden fazla bir süreyle sistematik işkence ve kötü muameleye maruz bırakıldı.

 

Siyonistler, Goş ve başka iki kadın Filistinli tutsağın daha aileleri ile görüşme haklarını keyfî bir şekilde 28 Nisan 2020’de ellerinden aldı. Bu tutsaklardan birisi 31 Ekim günü tutukladıkları ve henüz mahkemeye dahi çıkarmadıkları Filistinli siyasetçi Halide Jerrar.

 

Siyonist İsrail’’in askerleri, Gazze’nin kuzeyinde iki yıldır gerçekleşen Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü adlı eylemlere katılan sivil göstericilere keskin nişancı tüfekleri ile hedef alıyor. Katlettikleri sivillerin bir bölümü de bu gösterilere katılan kadınlar.

 

2003 yılında üzerinden iş makinesi ile geçerek katlettikleri Amerikalı kadın eylemci Rachel Corrie’nin veya 2018 Haziran’ında Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü sırasında gerçek mermi ile göğsünden vurularak katlettikleri hemşire Rezan El Neccar’ın görüntüleri eminiz ki sizlerin de hafızasındadır. Buna Gazze’ye yönelik bombardımanlarında ya da Batı Şeria’daki kontrol noktalarında katlettikleri kadınları da eklememiz gerekir kuşkusuz.

 

Festivalin sayın düzenleyicileri,

 

Emin olunuz ki bu liste sandığınızdan da, sandığımızdan da daha uzun ve sponsorlarınız arasında yer alan ARTISRAEL, tüm bunların açık faili İsrail’i dünya çapında muassır bir özgürlükler cenneti, bir demokrasi beşiği olarak pazarlamak üzere kurulmuş, bu devletin doğrudan finanse ettiği bir oluşumdur. Bu oluşuma karşı BDS Hareketi başta olmak üzere pek çok Filistinli kurum dünyanın dört bir yanında mücadele yürütmektedir.

 

Sizi, işgalcilere değil, onlara karşı mücadele eden Filistinlilere destek olmaya çağırıyoruz.

 

Sizi, vakfınızın internet sitesinde yayınlamış olduğunuz değerlerinize sahip çıkmaya çağırıyoruz. Orada bahsettiğiniz şekliyle, İnsan haklarına inanan, her ortam ve durumda şiddetsizliği savunan bir kadın örgütü iseniz, her türlü toplumsal, siyasi ayrımcılığa karşı çıkıyorsanız ve tüm insanların din, dil, ırk, sınıf, cinsel yönelim fark etmeksizin eşit olduğu fikrini savunuyorsanız, bugün yapmanız gereken, Filistin halkının ve bilhassa Filistinli kadınların çağrısına uymak, İsrail’in suçlarını aklamak için kurulmuş ARTISRAEL ile olan sponsorluk ilişkinizi sonlandırmak ve bunu kamuoyuna duyurmaktır.

 

Emperyalizme ve Siyonizme Karşı Filistin Dostları”

 

Biz de aynahaber.org olarak Birgün, Evrensel Gazeteleri ve Tele 1 Televizyonunu, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının daha fazla kemiklerini sızlatmadan festival sponsorluklarından çekilmeye davet ediyoruz.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:01 +0300 Modern Sanat
İbrahim Gökçek Yaşamını Yitirdi https://modernsanat.org/ibrahim-gokcek-yasamini-yitirdi https://modernsanat.org/ibrahim-gokcek-yasamini-yitirdi

 

Konser yasaklarının kaldırılması, çalışmalarını yürüttükleri İdil Kültür Merkezi'ne yönelik baskınların son bulması talebiyle 323 gün ölüm orucunda olan ve 2 gün önce eylemini sonlandıran Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek vefat etti.

 

Grup Yorum'un gitaristi İbrahim Gökçek, 323 gün süren ölüm orucunun ardından, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.

 

Grup Yorum'un Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Az önce İbrahim Gökçek'in kaldırıldığı hastanede şehit düştüğü haberini aldık. Bütün halkımızın, gönlü bizimle atan tüm insanlığın başı sağ olsun" denildi.

 

Gökçek'in cenaze töreninin yarın Gazi Cemevi'nde yapılacağı ardından Kayseri'de defnedileceği açıklandı. 40 yaşındaki Gökçek, ölüm orucunda 40 kiloya düşmüştü.

 

Grup Yorum üyeleri Helin Bölek ile İbrahim Gökçek, konser yasaklarının kaldırılması, kırmızı bültenle aranan üyelerinin listelerden çıkartılması ve çalışmalarını yürüttükleri İdil Kültür Merkezi’ne yönelik baskınların son bulması gibi taleplerle ölüm orucuna başlamıştı.

 

Bölek 3 Nisan'da, eyleminin 288. gününde yaşamını yitirmişti. Gökçek de 323 gündür sürdürdüğü ölüm orucunu 5 Mayıs'ta sonlandırarak hastaneye kaldırılmıştı.

 

Grup Yorum dün Gökçek'in sağlık durumuna ilişkin yaptığı açıklamada, "Vücudunda kan kalmamış. Dün 3 litre kan takviyesi yapıldı. Bugün de kan verilmeye devam edecek. Beslenmeyi şu an için damar yoluyla yapıyorlar. 24 saatin sonunda mideden mama verilecek. Yoğun bakım süreci bir ay sürecek" ifadesine yer vermişti.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:01 +0300 Modern Sanat
Gazetecilik Utancı https://modernsanat.org/gazetecilik-utanci https://modernsanat.org/gazetecilik-utanci

 

Habertürk TV'de yayınlanan 'Türkiye'nin Nabzı' parogramında HDP'nin 'Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü' tartışıldı. Tartışma sırasından yıllardır HDP'ye TV'lerde yer verilmediğini ve HDP'ye kendini ifade etme fırsatı verilmediğini söyleyen Salim Şen'e, sunucu Didem Arslan Yılmaz, "Salim bey burası bir kamu kuruluşu değil" dedi.

 

Yaptığı açıklamanın savunma değil durum tespiti olduğunu belirten Arslan, bu sorunun kendilerine de sık sık geldiğini belirterek, "Sonuçta biz kamu kuruluşu değiliz, özel bir sektörüz. Bu bir tercihtir. Bu tercihin nedenleri öyle veya böyle farklıdır. Ama zaman zaman bu ekranlarda da HDP'liler zamanında olmuştur" diye konuştu.

 

Beni Kovarlar Korkusu

 

Görüntüleri sosyal medya hesabından paylaşan HDP Ekonomiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, sunucuya tepki gösterdi. Paylan, "Şunu demek istiyor: HDP’lileri çıkarırsak; patron fırça yer, ihale alamaz, işleri bozulur, beni de kovarlar" ifadeleri ile paylaştı. Paylan, "Gazetecilik tercih değil hakikat arayışıdır" dedi.

 

Her Gece HDP’ye Hakaret Ediliyor

 

6 milyondan fazla seçmeni bulunan ve Türkiye’nin 3. Büyük partisi olan HDP’ye başta Habertürk ve CNNTürk olmak üzere tüm yandaş kanallarda hakaret edilirken, tek bir HDP linin bile tv ye çağırılıp bu suçlamalara cevap vermesine izin verilmemesi tepki topluyor.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:05:00 +0300 Modern Sanat
CNN Ekmekten Bahset https://modernsanat.org/cnn-ekmekten-bahset https://modernsanat.org/cnn-ekmekten-bahset

 

Demirören Holdinge bağlı yandaş Tv haber kanalı olan CNN Türk ekranlarında her akşam tartışma programlarında halkın gündemi ile ilgisi olmayan konuların konuşulması tepki  topluyor.

 

CNN Türk Gündemi Halktan Kopuk

 

Bilhassa pandemi sürecinde halkın ana sorunu ekonomi olmasına rağmen CNN Ekranlarında tartışılan son haftalarda konular şunlar;

 

İBB Tarihe Sahip Mi Çıktı?

 

Ayasofya Ne Zaman Açılacak?

 

Fetö’de Kim Masum Kim Değil?

 

CHP Kurultayı Ertelenecek mi?

 

Halkın Gündemi Başka

 

Oysa ki halkın gündemi şunlar;

 

Hayat Pahalılığı,

İşsizlik

Geçim Sorunu,

Çocuklarının Eğitimi

Sağlık Sistemine Ulaşım

İşini kaybetme korkusu

Kıdem tazminatı mücadelesi

 

Halkın sorunlarından uzak konular açmayı seçen CNN Türk bunun karşılığını reyting kayıpları ile yaşıyor.

 

Vatandaş Artık Tartışma Programı İzlemiyor

Televizyonlarda kendi gerçek sorunlarının konuşulmadığını gören izleyiciler tartışma programı izlemeyi bırakıp, yarışma programları, akıllı kutulardan film veya dizi izlemeye yöneldi.

 

Benzer programlar yapan Habertürk ve NTV nin de izlenme oranlarının düştüğü belirtiliyor.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:59 +0300 Modern Sanat
Netflix Türkiye kapanıyor iddiası! https://modernsanat.org/netflix-turkiye-kapaniyor-iddiasi https://modernsanat.org/netflix-turkiye-kapaniyor-iddiasi

 

Netflix’in AKP ile yaptığı ‘eşcinsellik’ sansürüyle ilgili pazarlığın restleşmeyle sonuçlandığını ve Türkiye’deki dizi çikimlerinin durdurulduğu öne sürüldü. Peki Netflix Türkiye kapanıyor iddiası gerçeği yansıtıyor mu? İşte Netflix Türkiye son dakika gelişmeleri...

 

Fatih Altaylı: "Kayıp Büyük!"

 

Habertürk Yazarı Fatih Altaylı, Netflix'in Türkiye'den çekiliyor mu iddiasına yönelik önemli bir yazı kaleme aldı ve detayları paylaştı. İşte yazıdaki Netflix Türkiye detayları;

 

"Netflix’in çok ünlü ve en başarılı Türk dizilerinde imzası olan bir Türk senaristin yazdığı bir öyküyü beğenip, bunu çekmeye karar vermesiyle başlıyor her şey.

 

Netflix, diziyi çekmek üzere bir Türk yapım şirketi ile taşeron olarak anlaşıyor.

 

Türk oyunculardan oluşan bir cast hazırlanıyor.

 

Ancak yasa gereği, Türkiye’de gerçekleştirilecek yabancı prodüksiyonlar için Kültür Bakanlığı’ndan izin alınması gerektiği için ilk bölüm senaryo bakanlığa yollanıyor.

 

Gerekli izin veriliyor ancak araya pandemi süreci girdiği için çekimlere başlanamıyor.

 

Ardından hayat yeni normale dönünce çekim için yeniden Bakanlıktan izin isteniyor.

 

Bakanlık bir bölümün daha senaryosunu istiyor.

 

İkinci bölümde diziye dahil olan bir gay karakter var ama bazılarının iddia ettiği gibi bir gay sevişme sahnesi falan yok dizide.

 

Ardından Bakanlık görüşmek için Netflix yöneticilerini davet ediyor.

 

Netflix başkan yardımcıları özel uçakla gelip Bakanlığa gidiyorlar.

 

Bakanlıkta fazla bir sorun çıkmıyor.

 

Ancak RTÜK “Bizimle de görüşmeniz gerek” diyor.

 

Oysa RTÜK, kuruluş yasası itibarıyla bir ön denetim kuruluşu değil, böyle bir yetkisi yok. Sansür Kurulu değil.

 

Buna rağmen Netflix yetkilileri RTÜK’le de görüşüyorlar.

 

RTÜK çok net konuşuyor.

 

“Gay karakteri diziden çıkarın.”

 

Yasaya ya da yasanın verdiği bir yetkiye dayanmayan ama yaptırım gücüne dayanan bir talep.

 

Netflix oyuncularla ve senaristlerle görüşerek RTÜK’ün “emrini” iletiyor ve “çıkarıp çıkarmama” üzerine fikirlerini alıyor.

 

Uzun tartışmalar sonunda “Çıkaralım” fikri oluşuyor.

 

Çünkü ayların emeği, onlarca kişinin umudu, geliri buna bağlı.

 

Ve çekimlere başlanması kararı alınıyor.

 

Ancak çekimlerin başlayacağı gün, herkes sabahın köründe sette toplanmış, makyajlar yapılmış, replikler ezberlenmiş, set kurulmuşken Netflix’ten talimat geliyor.

 

“Diziyi iptal ettik.”

 

Yine de oyuncuların ve ekip çalışanlarının birkaç bölümlük ücretlerini ödeyeceğini de duyuruyor Netflix.

 

Sadece bu diziden Türkiye’nin kaybı bölüm başı 3,5 milyon TL.

 

10 bölüm olsa 35 milyon TL civarı bir döviz girdisi uçup gidiyor.

 

Türk dizilerine ve Türk yapımlarına bundan sonra giderek azalacak ilgiyi ve bu şirketlerin Türkiye’de artık yaptırmayacakları işleri de göz önüne alırsanız kayıp büyük."

 

Cüneyt Özdemir'den Netflix Çekiliyor İddiası

 

Gazeteci Cüneyt Özdemir'in iddiasına göre Netflix, 'eşcinsellik' sansürü için AKP ile restleşti ve Türkiye'deki çekimlerini durdurma kararı aldı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:58 +0300 Modern Sanat
Fatih Portakal Neden Ayrıldı? https://modernsanat.org/fatih-portakal-neden-ayrildi https://modernsanat.org/fatih-portakal-neden-ayrildi

 

Fatih Portakal, 10 yıldır haber bültenlerini sunduğu Fox TV ile yollarını ayırma kararı aldı. Mesleğe muhabir olarak başlayan Fatih Portakal'ın yazdığı iki kitap bulunuyor. Fatih Portakal FOX TV'den ayrılma kararını "Toprağın sakin ritminde yaşayıp ruhumu ve bedenimi dengeleyeceğim" şeklinde açıklasa da bu sözler pek inandırıcı bulunmadı.

 

Fatih Portakal hakkında bir süredir iddia edilen “ayrılık” dedikoduları hakkında FOX TV ve Fatih Portakal açıklama yaparak, konuşulanları doğruladı. Kanal yönetiminden yapılan ‘son dakika’ duyurusuna göre; “Fatih Portakal, görevi bırakma kararı aldı ve emekli olmak istediğini” bildirdi. Fatih Portakal ise ilk açıklamasında, “ayrılma kararının kendi tercihi olduğunu” belirterek, “Başta sağlık, dinginlik, huzur ve aile ise insanın yaşam nedeni. Kararı bu kadar net verdim” ifadelerini kullandı.

 

Fatih Portakal’ın Açıklaması

 

FOX TV'nin açıklamasının ardından twitter hesabından bir paylaşım yapan Fatih Portakal, şu ifadeleri kullandı: Siz veda ederken, çalıştığınız kurumun hakkınızda bu cümleleri kurması her çalışana nasip olmaz. Teşekkür ediyorum.

 

Fatih Portakal, Twitter hesabından yaptığı açıklamaya şöyle devam etti:

 

* 10 yıldır gurur duyarak çalışıp, birlikte keyifle yol aldığım foxhaber’den kendi tercihimle ayrılmaya karar verdim. Sadece,“Ne yapmak istiyorum?”sorusunun cevabını aradım. İçsel devrime ihtiyacım vardı. Kariyer, tanınmışlık, kazanç vazgeçilebilecek şeylerdi.

 

 

* Başta sağlık, dinginlik, huzur ve aile ise insanın yaşam nedeni. Kararı bu kadar net verdim. Bu yıl ve belki sonrasında toprağın sakin ritminde yaşayıp ruhumu ve bedenimi dengeleyeceğim. Tabiatla olabildiğince bütünleşip kıymetini bilerek yaşam süreceğim. Kalın sağlıkla.

 

 

FOX Tv Açıklaması

 

* 2010 yılından beri kanalımızda FOX Ana Haber bülteni sunuculuğu görevini büyük bir başarıyla yürüten ve FOX ekranlarından milyonlara ulaşarak Türk Televizyon tarihine geçen rekor başarılarda önemli katkıları olan değerli ekip arkadaşımız Fatih Portakal, görevini bırakma kararı aldığını ve emekli olma isteğini kanal yönetimimize bildirmiştir.

 

 

* Fatih Portakal görevi süresince FOX'un en önemli değerlerinden biri olmuştur. Aldığı karara saygı duymakla birlikte, çok sevdiğimiz bir çalışma arkadaşımıza veda ediyor olmaktan dolayı üzgün olduğumuzu belirtmek isteriz. İzleyicimize objektif ve doğru haber sunma politikası doğrultusunda; samimiyet, açık sözlülük ve cesaretle sunduğu haberlerler takdirle izlenmiştir. Bugüne kadarki tüm katkıları için kendisine teşekkür ederiz.

 

Söylentiler

 

Tüm bu açıklamalar izleyiciler tarafından inandırıcı bulunmazken, üç seçenek ortaya çıktı;

 

* Kanal veya Fatih Portakal iktidar tarafından tehdit edildi;

 

Muhalif söylemi ile tanınan Fatih Portakalın kanaldan ayrılması için Fox tv yönetimine AKP iktidarınca baskı yapıldığı veya Portakal’ın tehdit edildiği konuşuluyor. Ailesini düşünen Fatih Portakal’ın uzun süredir bu kararı düşündüğü de söylenenler arasında.

 

* Fatih Portakal siyasete girecek;

 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da okul arkadaşı olan Fatih Portakalın CHP den siyasete girmek için kanaldan ayrıldığı da konuşulanlar arasında.

 

* Fatih Portakal İktidar kanallarından birine çok yüksek bir ücretle transfer olacak;

 

En az ihtimal verilse de komplo teorisi peşinde koşanlar bu şıkka da prim veriyor. Daha önce Nedim Şener, Hacısalihoğlu gibi sıkı muhaliflerin nasıl iktidar yanlısı olduğunu örnek gösterenler televizyonun Show dünyası olduğunu ve Portakal’ın birkaç düzine milyon dolara yandaş kanallardan birine geçebileceğine de açık kapı bırakıyorlar.

 

 

 

 

Fatih Portakal Kimdir?

 

2 Şubat 1967, Nazilli (Aydın) doğumlu Fatih Portakal, ilk öğrenimini doğduğu ilçede tamamladı, İzmir Atatürk Lisesi’ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden mezun olan Fatih Portakal, 1994 yılında yüksek lisans ve yabancı dil eğitimi için Avustralya’ya gitti. 1997’de Türkiye’ye dönen Portakal, 2005 yılına kadar Star TV’de muhabirlik yaptı. Daha sonra Kanal D’de görev alan Portakal, 2010’da Fox TV’ye geçti. 2010-2013 arasında Çalar Saat programını sunan Portakal, 2013’ten bu yana kanalın ana haber sunuculuğunu yaptı.

 

Armağan Toper ile evli olan Portakal’ın “Ses’siz” ve “Aklımla Dalga Geçme” adlı kitapları da bulunuyor.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:57 +0300 Modern Sanat
Türkiye, En Fazla Gazeteci Hapseden 2. Ülke https://modernsanat.org/turkiye-en-fazla-gazeteci-hapseden-2-ulke https://modernsanat.org/turkiye-en-fazla-gazeteci-hapseden-2-ulke

 

Gazetecileri Koruma Komitesi (Committee to Protect Journalists / CPJ) 2020 raporu "Dünya çapında rekor sayıda gazeteci hapiste" başlığıyla yayınladı. Raporda Türkiye, Çin’den sonra mesleki faaliyetleri yüzünden cezaevine atılan gazeteci sayısında ikinci sırada gösterildi.

 

Elena Beiser’in hazırladığı raporda 1 Aralık 2020 itibariyle dünya çapında mesleki faaliyetleri yüzünden hapiste olan gazeteci sayısı 274 olarak verildi. Rapora göre, 2016 yılındaki 272 rakamı da aşılmış oldu. CPJ bunun nedeni olarak, devletlerin Covid-19 haberlerine karşı düşmanca tutumunu ve siyasi karışıklıklara dair haber yapılmasını engelleme çabalarını gösterdi.

 

Rapora göre bu yıl, baskıcı devletler yüzünden 250'den çok gazetecinin hapiste olduğu üst üste beşinci yıl.

 

Yine raporda salgın esnasında devletlerin davaları ve ziyaretçileri engellediği ve cezaevlerinde artan sağlık risklerinin de göz ardı edildiği belirtildi. Bu nedenle en az 2 gazetecinin gözetim altındayken hastalık bulaşması sonucu öldüğünü aktardı.

 

Gazeteci hapsetmede Türkiye’yi herhangi bir suçtan dolayı hüküm giymemiş gazetecileri hapiste tutan Mısır ile Suudi Arabistan takip etti. Hapisteki gazetecilerin sayısının önemli ölçüde arttığı ülkeler arasında uzun dönem başkanlık yapan liderlerinin şüpheli biçimde yeniden seçilmesine karşı ayaklanan Belarus ve siyasi karışıklıkların silahlı çatışmaya dönüştüğü Etiyopya da bulunuyor.

 

Raporun Türkiye kısmında ise CPJ, hapisteki gazetecilerin tamamının devlete karşı işlenen suçlar kategorisine dahil olduğunu yazdı. Türkiye’de hapistekilerin sayısının 2016’daki darbe girişiminin ardından ilk kez düşüşe geçtiğini aktardı.

 

CPJ bu yıl Türkiye hapishanelerinde 37 gazeteci olduğunu tespit etti. Buna rağmen gazetecileri ve avukatlarınının tutuklamaya devam ettiğini ifade etti.

 

Covid-19 nedeniyle mahkemelerin faaliyetleri üç aylığına ertelendi hatılatan CPJ bu durumun hapiste olanlar için daha uzun süre tutukluluk ve tutuksuz yargılanmayı bekleyenler için daha çok kaygı sebebi olduğunu aktardı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:56 +0300 Modern Sanat
Kıvılcımlı Külliyatını Yayınlıyoruz https://modernsanat.org/kivilcimli-kulliyatini-yayinliyoruz https://modernsanat.org/kivilcimli-kulliyatini-yayinliyoruz

Dr. Hikmet Kıvılcımlı üzerine çalışmaları ile bilinen araştırmacı ve yazar Ahmet kale sitemizde Kıvılcımlı'nın eserlerini tanıtmaya başlıyor. Ahmet Kale,  2014 yılında Bilim ve Gelecek Yayınlarından çıkmış KIVILCIMLI KÜLLİYATI "Ayrıntılı Bibliyografya" kitabından alarak her hafta bir olmak üzere kitap tanıtımları yapacak.

 

Ahmet Kale, bu tanıtımları kendisinin köşesinde yapacak. İlk olarak yazdığı Giriş bölümünden bir bölümü aşağıya alıyoruz.

 

"Kitapta çeviri ve telif olarak yayınlanmış toplam 68 kitabın kısa veya uzun tanıtımları yapıldı. Hemen belirtelim ki bu tanıtımlardaki ana amacım “işte size kitapları özetleyip tanıttım, gerisini okumaya gerek yoktur” değil, aksine, metinlerin önemini vurgulayarak kitapların daha çok okunmasına, tartışılmasına ve yaygınlaşmasına katkıda bulunmaktır.

 

Bu 68 kitaptan telif olanların 3 adedi Kıvılcımlı imzasıyla yayınlanmamıştır.  Bunlardan SOSYETE VE TEKNİK eseri zaten Fatma Nudiye Yalçı’nın kendi eseridir. Bu konudaki tartışmalar son bulmalıdır. Diğer iki kitap olan İSPANYA’DA NELER OLUYOR ve SOVYETLERDE STAHANOF HAREKETİ ise Hasan Ali imzasıyla çıkmıştır. O kitaplar hakkındaki görüşlerimi tanıtımları sırasında yazdım.

 

Çeviri eserlerin ise 5 adedi (Kapital Fasikülleri dahil)bizzat Kıvılcımlı tarafından çevrilmiş. İkisi Fatma Nudiye Yalçı, biri de Cabbar Moser tarafından çevrilmiş. Bu çeviriler hakkında da kısa tanıtımlar yapıldı kitapta.

 

Yöntem olarak dönemler halinde inceledim kitapları. Başlıca 4 bölüm halinde toplandı. Bölümlemeler kitapların yazılış tarihine göre değil, yayınlanış tarihine göre yapıldı. Örneğin 1936 yılında yazılmış olan fakat yayınlanışı ancak 2008’de başarılan Bergsonizm eseri, 1971 sonrası yayınlanmış olan eserler arasında tanıtıldı.

 

Başlıca 4 bölüm şöyle ayrıldı:

 

  1. 1935-38 arası yayınlanan eserler
  2. 1953-62 arası yayınlanan eserler
  3. 1965-71 arası yayınlanan eserler
  4. 1971 sonrası, Kıvılcımlı’nın ölümünden sonra yayınlanan eserler.
  5.  

Ayrıca, artık herkes tarafından bilinen broşürleri de ayrı bir başlık altında toplayıp tanıtıldı. Broşür haline getirilmiş ancak diğerleri kadar yayılmamış metinlerden de kısaca söz edildi."

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:55 +0300 Modern Sanat
Göbeklitepe’ye 2020 yapımı Göktürk Yazıtı Diktiler https://modernsanat.org/gobeklitepeye-2020-yapimi-gokturk-yaziti-diktiler https://modernsanat.org/gobeklitepeye-2020-yapimi-gokturk-yaziti-diktiler

 

Urfa'da 12 bin yıllık geçmişiyle ‘tarihin sıfır noktası’ olarak nitelendirilen Göbeklitepe'nin bulunduğu Örencik Mahallesi yakınlarındaki bir tarlada, sabah saatlerinde 3 metre uzunluğunda 45 santim genişliğinde metal blok bulundu.

 

Araziye dikilen metal bloğu gören mahalleli, durumu jandarmaya bildirdi. İhbar üzerine bölgeye gelen jandarma ekipleri çevrede önlem alırken, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ekipleri de blokta inceleme yaptı.

 

Metal blokun üzerinde Göktürk alfabesiyle 'Ayı görmek istiyorsan gökyüzüne bak' yazıldığı belirlendi.

 

Güvenlik güçleri, daha önce ABD ve Romanya'da bulunan monolitlere benzerliği ile dikkat çeken metal bloğun kimler tarafından ne amaçla araziye dikildiğinin belirlenmesine yönelik çalışma başlattı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:54 +0300 Modern Sanat
Gazeteci Emin Karaca Hayatını Kaybetti https://modernsanat.org/gazeteci-emin-karaca-hayatini-kaybetti https://modernsanat.org/gazeteci-emin-karaca-hayatini-kaybetti

 

Nazım Hikmet e Dr. Hikmet Kıvılcımlı’nın davaları üzerine çalışmaları ile bilinen gazeteci-yazar Emin Karaca, 72 yaşında covit-19 nedeni ile hayatını kaybetti. Karaca’nın vefatını duyuran Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, "Değerli meslektaşımız Emin Karaca’yı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Mesleğimize uzun yıllar başarıyla hizmet veren Karaca’nın ailesinin, dostlarının ve meslektaşlarının acısını paylaşıyor, sabırlar diliyoruz” ifadelerini kullandı.

 

 

 

Emin Karaca

 

 

1949 yılında Denizli’de doğdu. Aydın Lisesi’ni bitirdi. Mesleğe 1968 yılında Hüraydın Gazetesi’nde başladı. Gelişim Yayınları, Milliyet, Güneş, Halk Gerçeği, Para Dergisi, Özgür Gündem ve Radikal gazetelerinde düzeltmen, muhabir, servis yöneticisi ve köşe yazarı olarak çalıştı.

 

Nazım Hikmet Şiiri’nde Gizli Tarih, Eski Tüfeklerin Sonbahar’ı, Cumhuriyet Olayı yayınlanmış kitaplarından bazıları. Basın Meslek Kuruluşlarının Başarı Ödülü yarışmalarında köşe yazısı, röportaj ve inceleme dalında birçok ödül sahibi olan Emin Karaca Sürekli Basın Kartı taşıyordu.

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:54 +0300 Modern Sanat
Rasim Öztekin’i Uğurluyoruz https://modernsanat.org/rasim-oztekini-ugurluyoruz https://modernsanat.org/rasim-oztekini-ugurluyoruz

 

Kalp rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede 62 yaşında hayata veda eden Öztekin için öğle vakti Teşvikiye Camii’nde cenaze namazı kılınacak.

 

Dün akşam saatlerinde kaldırıldığı Beykoz Devlet Hastanesinde tedavisine başlanan sanatçı, ardından İstanbul Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilmişti.

 

Kalp krizi geçiren tiyatro ve sinema oyuncusu Rasim Öztekin'in sağlık durumuyla ilgili tedavi gördüğü İstanbul Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Cevdet Uğur açıklama yapmıştı.

 

Prof. Dr. Koçoğulları " Ekmo cihazı eşliğinde hastayı koronel anjiyografi ünitemize aldık. Koronel anjiyografi ünitesinde tıkanmış olan damarına da stent uygulaması yapıldı. Hasta bu haliyle yoğun bakıma alındı. Yoğun bakımda şu an ekmo cihazı, intraortik balon desteğiyle entübe olarak takip edilmekte. Hastanın hayati tehlikesi bulunmakta ve durumu ciddiyetini korumaktadır" demişti.

 

Biyografisi

 

Rasim Öztekin, 14 Ocak 1959'da İstanbul'da doğdu.

 

İstanbul'daki Galatasaray Lisesinin ardından İstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulundan mezun olan sanatçı, sahne yaşamında ilk deneyimlerini İstanbul Akademik Sanatçılar Topluluğu ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi ve Nöbetçi Tiyatro’da amatör çalışmalarla edindi.

 

Ferhan Şensoy'un Ortaoyuncular topluluğunda profesyonel tiyatro sanatçılığına başladı.

 

2016 yılında Kel Hasan Efendi'nin kavuğu, Ferhan Şensoy tarafından kendisine devredildi. 20 Eylül 2020 tarihinde ise kavuğu Şevket Çoruh'a devretti.

 

1992-1995 yılları arasında televizyonlarda şov programları yaptı. 1994 yılında Gani Müjde ve Yılmaz Erdoğan’ın yazdığı “2071’de Türkiye” adlı müzikali sahneye koyup oynadı. Tiyatronun yanı sıra, sinema ve dizi filmlerde de rol aldı.

 

Ödülleri

 

1988, Altan Erbulak Ödülleri, En İyi Oyuncu

1995, İsmail Dümbüllü Ödülleri, Yılın En Başarılı Oyuncusu

2003, Afife Tiyatro Ödülleri, Komedi ve müzikal dalında En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu

2010, KALDER (Kalite Derneği) En Kaliteli Sanatçı ödülü

2010, Ayaklı Gazete "Yılın En İyi Yardımcı Erkek Oyuncusu"

2011, Yılın Nasrettin Hocası

 

Oynadığı tiyatro oyunları

 

Şahları da Vururlar (1980-85)

Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı (1981-83)

Anna’nın 7 Ana Günahı (1983-84)

Fırıncı Şükrü, Deli Vahap ve Ötekiler (1984-85)

Hayrola Karyola (1985-86)

Eşek Arıları (1985-86)

Muzır Müzikal (1986-87)

İçinden Tramvay Geçen Şarkı (1986-87)

İstanbul’u Satıyorum (1986-87)

Don Juan İle Madonna (1988-89)

Soyut Padişah (1989-90)

Yorgun Matador (1990-91)

Aşkımızın Gemisi Fındık Kabuğu (1991-92)

Güle Güle Godot (1992-93)

Aptallara Güzel Gelen Televizyon Dizileri (1996-97)

Haldun Taner Kabare (1997-98)

Çok Tuhaf Soruşturma (1998-99)

Parasız Yaşamak Pahalı (1999-2000)

Fişne Pahçesu (2000-01)

Kökü Bitti Zıkkım Zulada (2001-02)

Sahibinden Satılık Birinci El Ortaoyunu (2001-02)

Biri Bizi Dikizliyor (2003-04)

Uzun Donlu Kişot (2004-05)

Kiralık Oyun (2005-06)

Boşgezen ve Kalfası (2008)

 

Müzikaller:

 

Muzır Müzikal (1986)

2071'de Türkiye (1994)

Yıldızların Altında (2005)

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:53 +0300 Modern Sanat
Son Yaz Son Bölümü ile İzleyiciyi Ağlattı https://modernsanat.org/son-yaz-son-bolumu-ile-izleyiciyi-aglatti https://modernsanat.org/son-yaz-son-bolumu-ile-izleyiciyi-aglatti

Fox Tv’nin sevilen dizisi son yaz 17. Bölüm son 5 dakikası, Gökhan Şen Karakterine hayat veren Olgun Toker’in başarılı oyunculuğu ile 24 saat geçmeden kült oldu.

 

Çekimleri İzmir'in Çeşme, Karaburun ve Urla ilçelerinde gerçekleştirilen dizinin son bölümünde izleyicinin Selçuk Taşkın’ın ağabeyi Gökhan’ın beyninde tümör olduğunu öğrendiği sahne çok konuşulacak gibi.

 

 Son Yaz Dizisinin Konusu

 

İdealist Cumhuriyet Savcısı Selim Kara (Ali Atay), 8 yıl önce hapse yolladığı organize suç lideri Selçuk Taşkın’dan (Arif Pişkin) reddedemeyeceği bir teklif alır. Selçuk Taşkın, Savcı Selim Kara’nın bütün suç örgütünü çökertecek davasında, tanıklık yapmayı istemektedir. Ancak bunun için tek bir şartı vardır; oğlu Akgün Gökalp Taşkın’ı (Alperen Duymaz) Selim Kara’nın bizzat koruması.

 

Suç dünyası içinde büyümüş, tehlikeli ve sorunlu görünümünün ardında duygusal bir genç olan Akgün için bu kabul edilmesi güç bir durumdur.

 

Hayat beklemediği bir yerden daha sınar Selim’i; İzmir’de çocukları ile yaşayan eşi Canan (Funda Eryiğit) boşanmak istemektedir.

 

Ailesi ile işi arasında kalan Savcı Kara, baş belası olarak gördüğü Akgün’ü ailesinin yanına İzmir Çeşme’de bulunan Adalet Sitesi’ne götürmek zorunda kalır.

 

Selim’in beklenmeyen misafiri Akgün’ün gelişi site sakinlerinin tüm dengelerini altüst edecek; Ege’de başlayan bu rüzgâr, herkesin hayatını değiştirecek büyük bir fırtınaya dönüşecektir.

 

Yönetmen: Burak Arlıel

 

Senaristler: Deniz Dargı Cenk Boğatur Cem Görgeç

 

Oyuncular:

 

Alperen Duymaz - Akgün Gökalp Taşkın

Ali Atay - Selim Kara

Funda Eryiğit - Canan Kara

Hafsanur Sancaktutan - Yağmur Kara

Halil Babür - Soner Sancaktar

Olgun Toker- Gökhan Şen

Yasemin Yazıcı - Naz Yaman

Emre Karayel - Fatih Doğanay

Sinan Tuzcu - Metin Yaman

Şebnem Dönmez - Serap Gök

Arif Pişkin - Selçuk Taşkın

Sezer Koç - Emel Yaman

Yasemin Yazıcı - Naz Yaman

Erdem Şanlı - Kaan Gök

Sarp İkiler - Arda Ateş

Ata Nedim Arman - Altay Kara

Yunus Narin - Eray Duraner

Cengiz Okuyucu - Ahmet Tunalı

 

Dizi her Cuma akşamı 20.00’dan itibaren Fox Tv’de

 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:52 +0300 Modern Sanat
Şapka Devrimi Sergisi https://modernsanat.org/sapka-devrimi-sergisi https://modernsanat.org/sapka-devrimi-sergisi

 

 

 

Beyoğlu Gama Gallery, çağdaş Türk resminin genç kuşak temsilcilerinden Orhan Çelik’in  ‘’Şapka Devrimi’ isimli ilk kişisel sergisine 16 Nisan – 15 Mayıs 2021 tarihleri arasında ev sahipliği yapıyor.

 

q3RQf.jpg

 

Sanatçının sergide son iki yılda üretmiş olduğu eserleri izleyici ile buluşacak.

 

q3VEH.jpg

 

Orhan Çelik’in resimlerinde en önemli tema: figür, renk ve estetik bulduğu bir nesne olan şapkadır.

 

q3uMw.jpg

 

Ressam, izleyicinin karşısına Atatürk’ün ‘Şapka Devrimi’nden esinlenerek oluşturduğu eserleriyle çıkıyor.

 

q3BSk.jpg

 

Sanatçı, resimlerinde farklı elemanları kullanarak espas oluşturmaya çalışırken, robotik yaşama da kendine has figürleriyle gönderme yaparak günümüz çağdaşları arasında yer alıyor.

 

Galeri Salı ve Cuma arası saat 13:00 -  17:00 arası virüs tedbirleri alınarak Beyoğlu, Gama Gallery’de ziyarete açık.

 

Adres: Gama Gallery, Kuloğlu, Turnacıbaşı Cd. No:21, Beyoğlu-İstanbul

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:51 +0300 Modern Sanat
Demokrasi Güçleri Ana Sınıfında Din Dayatmasına Karşı Birleşti https://modernsanat.org/demokrasi-gucleri-ana-sinifinda-din-dayatmasina-karsi-birlesti https://modernsanat.org/demokrasi-gucleri-ana-sinifinda-din-dayatmasina-karsi-birlesti

Demokrasi Konferansı Bileşeni olan Aleviler öncülüğünde demokrasi güçleri, ana sınıfına kadar zorunlu din dersinin dayatılmasına karşı imza kampanyası başlattı. Geniş katılımlı kampanyada, din dersinin ana sınıfında bir facia olacağı belirtilirken, ortaöğretimde de zorunlu olmaktan çıkarılarak; laik, bilimsel, akılcı; tekçi, ırkçı, cinsiyetçi olmayan, parasız bir eğitim sistemi talep ediliyor. İmza kampanyası 3 Mart 2022’ye kadar devam edecek.

 

Demokrasi Konferansı Bileşeni olan Aleviler öncülüğünde demokrasi güçleri, ana sınıfına kadar indirilmek istenen zorunlu din dersine karşı “Eşit yurttaşlık temelinde özgür bir toplum için laik ve bilimsel bir eğitim istiyoruz” başlığıyla bir imza kampanyası başlattı.

 

Başta Türkiye’de olmak üzere Avrupa’da ve Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Alevi çatı örgütleri ve şubeleri, Alevi yurttaşlar, aydınlar, sanatçılar, şairler, gazeteciler, demokratik kitle örgütlerinin, bazı siyasi partilerin büyük destek verdiği kampanya bugün kamuoyuyla paylaşıldı.

 

Bugüne kadar sadece Alevilerin gündeme getirdiği ve protesto ettiği zorunlu din dersine karşı başlatılan bu kampanya, şu ana kadar ki en geniş katılımlı kampanya oldu.

 

Kampanya kapsamında kaleme alınan ve imzaya açılan metinde, Millî Eğitim Şura toplantısında 1-3 Aralık 2021’de okul öncesi eğitim dönemindeki çocuklara (4-6 yaş) zorunlu din eğitimini tavsiye eden kararlar alınmasına sert tepki gösterildi.

 

Açıklamada, zorunlu din dersinin ana okullarına kadar indirilmesinin “Çocuğun Üstün Yararı” ilkesine aykırı olduğu ve sağlıklı gelişimine ket vuracağına dikkat çekildi.

Belli bir din anlayışının kavram ve ritüellerinin çocuklara dayatılmasının kabul edilemeyeceği belirtilen açıklamada; iktidarın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarını ve altına imza atılmış olunan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerini hiçe sayarak müfredata yeni din dersleri eklemesinin, birçok okulu imam hatip okullarına çevirmesinin hukuka aykırı olduğu vurgulandı.

 

Mevcut din derslerinin Sünniliğin empoze edilmesinden başka bir şey olmadığının altı çizilen açıklamada, “Her seviyedeki zorunlu din dersleri, sözde seçmeli olanlar dâhil kaldırılmalı, din derslerini ana sınıfına kadar indiren tavsiye karar iptal edilmeli, gündeme bile getirilmemelidir” denildi.

 

KAMPANYAYA GENİŞ KATILIM

 

Alevilerin öncülüğünde demokratik kitle örgütlerinin, çeşitli siyasi partilerin, sendikaların, aydınların, hukukçuların büyük destek verdiği kampanya çağrı metni şöyle:

 

 “Millî Eğitim Bakanlığı’nın en yüksek danışma kurulu olan Millî Eğitim Şurası, 1-3 Aralık 2021’de Ankara’da ‘Eğitimde Fırsat Eşitliği’ temasıyla toplandı. Şura eğitimin kangrenleşen problemlerine çözümler aramak yerine, okul öncesi eğitim dönemindeki çocuklara (4-6 yaş) zorunlu din eğitimini tavsiye eden kararlar aldı.

 

“Zorunlu Din Dersi Eğitimi” ile “Eğitimde Fırsat Eşitliği” kavramları birbiriyle çelişen kavramlardır ve ‘ Eğitimde Fırsat Eşitliği’ teması, bizzat siyasal iktidar eliyle yaratılan tüm eşitsizliklere kılıf niteliğindedir.

 

Burada din eğitiminden kastedilen, ebeveynlerin inancına bakmadan belli bir din anlayışının kavram ve ritüellerinin çocuklarımıza dayatılmasıdır. Alınan bu karar, ‘’Çocuğun Üstün Yararı” ilkesine aykırı olduğu gibi, başta Aleviler olmak üzere farklı inançtakilerin ve  inancı olmayanların asimilasyonunu hedefleyen,  aynı zamanda pedagojik anlamda da çocuğun sağlıklı gelişimine ket vuran bir karardır. 

 

Yıllardır zorunlu din derslerinin kaldırılması talebiyle sürdürülen mücadelelere rağmen siyasi iktidarın, AİHM kararlarını ve altına imza atılmış olunan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerini hiçe sayarak müfredata yeni din dersleri eklemesi, birçok okulu imam hatip okullarına çevirip çocuklarımızı zoraki olarak bu okullara yerleştirmesi başlı başına birer hukuksuzluk örnekleridir. Alınan son şura kararları ise hukukun, din, vicdan inanç veya inanmama özgürlükleri ile evrensel hukuk ve ahlak değerlerinin külliyen inkârı anlamına gelmektedir.

 

“DİNCİLİK ÖRGÜTLENİYOR”

 

Mevcut din dersleri Sünniliğin endoktrinasyonundan başka bir şey değildir. Bu durum, laiklik ve eşitlik ilkesini ihlal etmenin yanı sıra kamu eğitimi adı altında İslam dinciliğinin (Şeriatçılığın) devlet eliyle örgütlenmesidir. Bu dersler toplumda inanç eksenli ayrımcılıkları yeniden üretirken mevcut medeni hukukun ve ceza hukukunun da altını oymaktadır. Bu durum, toplumsal çoğulculuğa aykırı olduğu gibi, halkların ve inançların bir arada barış içerisinde yaşamasını güçleştirmektedir. Devletin görevi her türlü inanca, inananlar ve inanmayanlara karşı aynı mesafede durmak;  çok dilli, çok inançlı ve çok kültürlü olan coğrafyamızda, her toplumun ihtiyacına yönelik eğitimi ulaşılabilir hale getirmektir. Bu bağlamda eğitimin amacı tüm eşitsizlikleri ortadan kaldırarak inanç ve vicdan özgürlüğünü güvence altına almaktır.

 

Sonuç olarak;

 

Her seviyedeki zorunlu din dersleri, sözde seçmeli olanlar dâhil kaldırılmalı, din derslerini ana sınıfına kadar indiren tavsiye karar iptal edilmeli, gündeme bile getirilmemelidir. Ayrıca, altına imza atılan AİHS’nin maddelerine uyulmalı, AİHM’in Alevi çocukların zorunlu din derslerinden muafiyetiyle ilgili kararları bir an önce uygulanmalıdır. Eğitim sisteminin vakıflar üzerinden düzenlenmesine, vergilerimizin gerici, dinci vakıflara aktarılmasına son verilmelidir. Daha da önemlisi, eğitim programları ve müfredatı bilimsel normlara göre yeniden düzenlenmelidir. Eğitimin ticarileştirilmesine son verilmelidir. Yoksul öğrenciler, tarikat yapılanmalarının içinde kültürel ve inançsal olarak eritilmeye çalışıldığından, barınma sorunu acil olarak çözüme kavuşturulmalıdır. Milli Eğitim Şuraları demokratik ve bağımsız bir danışma kuruluna dönüştürülmeli, bu kurullarda toplumun her kesimi temsil edilmelidir. Eğitim ile ilgili kararlar, bilim insanları ve pedagogların öncülüğünde, toplumun sosyolojik yapısı da dikkate alınarak oluşturulan bağımsız kurullarca alınmalıdır.

 

Sevgi Dolu, Barış İçinde Bir Arada Yaşamı Esas Alan Bir Toplum İçin; Akılcı, Laik ve Bilimsel Bir Eğitim İstiyoruz!

Tekçi, Cinsiyetçi, Ötekileştirici, Laik Olmayan, Bilimden Uzak ve Asimilasyoncu Eğitime HAYIR !..”

 

METNİ İMZALAYANLAR

 

ALEVİ ÇATI KURUMLARI: Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Alevi Kültür Dernekleri, Alevi Vakıfları Federasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Amerika Alevi Kurumları (Pir Sultan Abdal Culturel Association Washington D.C. Winwest Alevi Cultural Center, -Pir Sultan Abdal Cultural Associates, USA), Avusturalya Alevi Bektaşi Federasyonu, Hünkar Hacı Bektaş Veli Vakfı, Karadeniz Alevi Bektaşi Federasyonu.

 

DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİ, SİYASİ PARTİLER ve SENDİKALAR: Adam -Der, Anadolu Kadın Hareketi, Antikapitalist Müslümanlar, Çekmeköy Dayanışma Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği, Demokrasi Konferansı Bileşenleri, Demokrasi İçin Birlik, Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF), Divriği Kültür Derneği, EMEK Partisi, Eşitsiz -Eşitlik İnceleme Kadın Platformu, İnsan Hakları Derneği (İHD), İstanbul Barosu Çağdaş Avukatlar Grubu (ÇAG), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Halkevleri, İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi, Jineps Gazetesi, Kadın Partisi, Kırmızı Biber Derneği, Mersin 68’liler Derneği, Nor Zatronk, Ortak Yaşamı Geliştirme Vakfı, Silivri Demokrasi Platformu, Sol Parti Borçka, SYKP( Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi), Veli-Der, KESK, EĞİTİM SEN.

 

SİYASETÇİLER: Adnan SOYLU (Sol Parti Bartın İL Başkanı), Ahmet ŞIK (TİP İstanbul Milletvekili), Ali KENANOĞLU (HDP istanbul Milletvekili), Ali İbrahim TUTU (19. Dönem Milletvekili), Ali Şeker (CHP İstanbul Milletvekili), Barış ATAY (TİP Hatay Milletvekili), Feleknaz UCA (HDP Batman Milletvekili), Hüseyin AYGÜN (24.Dönem CHP Tunceli Milletvekili)

Hüseyin ÇAMAK (25., 26. Dönem CHP Mersin Milletvekili), Kemal BÜLBÜL (HDP Antalya Milletvekili), Mehmet TÜM (25. , 26. Dönem CHP Balıkesir Milletvekili), Müslüm SARI (24. Dönem CHP İstanbul Milletvekili), Nesimi ADAY (HDP Halklar ve İnançlar Kom. Sözcüsü), Orhan SARIBAL(CHP Bursa Milletvekili), Oya ERSOY (HDP İstanbul Milletvekili)

Özgür Karabat (CHP İstanbul Milletvekili), Rıdvan TURAN (HDP Mersin Milletvekili), Serpil KEMALBAY (HDP İzmir Milletvekili), Süleyman Solmaz, (CHP Beyoğlu Meclis üyesi)

Tur Yıldız BİÇER (25., 26. Dönem CHP Manisa Milletvekili), Turabi KAYAN (CHP Kırklareli Milletvekili), Zeynel ÖZEN (HDP İstanbul Milletvekili), Zeynep ALTIOK (25., 26. Dönem CHP İzmir Milletvekili)

 

SANATÇILAR: Ali ÇAĞAN (Halk Ozanı), Ali Ekber EREN (Müzisyen), Arif SAĞ(Sanatçı), Ayfer DÜZDAŞ (Müzisyen), Belkıs AKKALE (Sanatçı), Burhan ŞEŞEN (Sanatçı), Erdal ERZİNCAN (Sanatçı), Esra ÖZTÜRK (Sanatçı, Akademisyen), Gani PEKŞEN (Sanatçı, Akademisyen), Gülşen ALTUN (Sanatçı), Hakan TOSUN (Belgesel Yönetmeni), Haluk ÜNAL (Film Yönetmeni-Yazar), Hasan Ali (Sanatçı), Hüseyin AYDIN (Müzisyen, Senarist, Yönetmen), Hüseyin TURAN (Sanatçı), Hilal NESİN (Sanatçı), İbrahim KARACA (Şair), Kemal KAHRAMAN (Sanatçı), Kutsal EVCİMEN(Sanatçı), Mazlum ÇETİNKAYA (Şair), Mehmet GÜMÜŞ (Sanatçı), Mercan ERZİNCAN ( Sanatçı), Metin KARATAŞ (Sanatçı), Metin KAHRAMAN (Sanatçı), Muharrem TEMİZ (Sanatçı), Murat MUSLU (Oyuncu), Mustafa IŞIK (Şair, Yazar, Ressam), Mustafa ÖZARSLAN (Sanatçı), Mustafa KORKMAZ (Şair, Yazar), Nilgün KIVIRCIK (Mimar), Nurşen URAL (Şair, Yazar), Onur AKIN (Sanatçı), Önder Birol BIYIK (Şair, Yazar), Pınar AYDINLAR (Sanatçı), Ruhi KARADAĞ (Film Yönetmeni), Samiye DEMİR (Sanatçı), Sedat AKIN (Reklamcı), Serap YAĞIZ (Sanatçı), Sinan GÜNGÖR (Sanatçı), Şenol AKDAĞ (Sanatçı), Şevda Çelebi ÇİÇEK (Halk Ozanı), Turan ALICI (SANATÇI), Turan KARATEPE (Yazar, Şair, Senarist), Tolga SAĞ (Sanatçı), Yılmaz ÇELİK (Sanatçı), Zeki GÜMÜŞ (Şair), Zeynel DEMİR (Sanatçı)

 

AKADEMİSYENLER: Abdullah KÖKTÜRK (Akademisyen), Ahmet Kerim GÜLTEKİN (Akademisyen), Ayça ALEMDAROĞLU (Akademisyen), Ayfer KARAKAYA (Akademisyen, Bedriye POYRAZ (Akademisyen), Erol KÖROĞLU (Akademisyen), Hülya DOĞAN( Akademisyen), Kağan İŞMEN (Öğretim Üyesi), Mustafa ŞENER (Akademisyen), Mustafa DURMUŞ (Prof. Dr.), Musa Kazım ENGİN (Araştırmacı-Yazar), Necla KURUL (Prof. Dr.), Neşe ÖZGEN (Akademisyen), Osman AKKAN (Yazar), Ümit ÇETİN(Akademisyen), Dr. Semiha Özalp Günal(Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Genel Yönetim Kurulu Üyesi ), Selim sırrı KURU (Akademisyen), Zehra F. KABASAKAL ARAT (Prof. Dr.), Yılmaz KAHRAMAN (Akademisyen), Zeliha ALTUNTAŞ (Akademisyen, Yazar)

 

GAZETECİ VE YAZARLAR: Abbas TAN (Yazar), Ali Rıza Şimşek (Yayıncı), Ahmet AYDIN (Yazar), Abbas KARAKAYA (Yazar), Ahmet KOÇAK (Yazar), Ali BALKIZ (Yazar), Ali YILDIRIM (İlahiyatçı, Yazar), Ayşegül DEVECİOĞLU (Yazar), Alaattin TOPÇU (Yayıncı-Yazar), Azat SAĞNIÇ (Yazar), Aziz Tunç (Yazar), Dilek ODABAŞ BAKIR (Gazeteci), Diren KESER (Gazeteci, Yönetmen), Erdal YILDIRIM (Yazar), Erdoğan AYDIN (Yazar), Esat KORKMAZ (Yazar), Ferhat AKTAŞ (Araştırmacı Yazar), Fuat ATEŞ Gazeteci), Hatice ÇEVİK (Gazeteci, Editör), Hasan HARMANCI (Yazar), Hayko BAĞDAT (Gazeteci), Hüseyin DEMİR (Yazar), İbrahim VARLI (Gazeteci), İlhami ALGÖR (Yazar), İsmet ALICI (Yazar), İsmail Cem ÖZKAN (Gazeteci), Kelime ATA (Gazeteci), Kemal DERİN (Yazar), Kazım GÜNDOĞAN (Yazar), Mehmet Ali DEMİR (Gazeteci-Medya.Com), Mehmet KABADAYI (Yazar), Mehmet TANLI (Gazeteci), Metehan AKBULUT (Yazar), Murtaza DEMİR (Yazar), Mustafa Kemal ERDEMOL (Gazeteci, Yazar), Nadir SAYIN (Yazar), Necdet SARAÇ (Gazeteci-Yazar), Nilgün METE (Gazeteci), Nihat ZİYALAN (Şair, Yazar), Nurcan GÖKDEMİR (Gazeteci), Piri ER (Yazar), Ragıp D. KONFER (Yazar, Tasarımcı), Ragıp ZARAKOLU (Yazar), Recai AKSU(Gazeteci), Recep MEMİŞOĞLU (Yazar), Rıza AYDIN (Yazar), Salih Zeki TOMBAK (Siyasetçi, Yazar), Sevim ALAGÖZ (Yazar), Şehriban TEYHANİ (Araştırmacı, Yazar), Şükrü YILDIZ (Gazeteci), Turabi SALTIK (Yazar), Tevfik USLUOĞLU (Araştırmacı, Yazar), Zafer İŞÇİ (Yazar), Zafer YILMAZ (Yayıncı), Zeynep KURAY (Gazeteci), Zeynep TOZDUMAN (Araştırmacı Yazar), Zeynel GÜL (Gazeteci)

 

ALEVİ KURUMLARI: Aalen AKM, AABF Kuzey Bölge Kadınlar Birliği, AABF Baden Württemberg Bölge Temsilciliği, Alevi Düşünce Ocağı, Alevi Kadınlar Birliği, Alevi Gazetesi, Al-i Aba İlim Eğitim Araştırma Kültür Ve Sosyal Dayanışma Vakfı, Antalya Konyaaltı Alevi Bektaşi Kültürü Derneği Cemevi, Antalya Abdal Musa Kültür Ve Tanıtma Derneği, Avusturya Alevi Kadınlar Birliği, Avrupa Alevi Kadınlar Birliği, Aziz Baba Cem Evi, Bahçeşehir Hakikat Cemevi, Balıkesir Alevi Güçbirliği, Cem Vakfı Kavakpınar Cemevi, Cem Vakfı Sülüntepe Esenler Cemevi, Cenevre AKM, Enfield Alevi Kültür Merkezi, Cralsheim AKM, Çağdaş Alevi Birliği Platformu, Çorum Alevi Kültür Merkezi, Çipüil Köyü Derneği, Danimarka Alevi Kadınlar Birliği, DAD İzmir Şubesi, DAD Kadın Meclisi, Esslingen AKM, Fransa Alevi Kadınlar Birliği, Freiderickhafen AKM, Freudenstadt AKM, Filderstadt AKM, Güvenç Abdal Ocağı, Hazreti İmam Ali Vakfı Cemevi, HAKEN Aydınlı Cemevi, Hacı Bektaş Veli Derneği Lüleburgaz Şubesi, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Sancaktepe Şube Emek Cemevi, HBVAKV Sancaktepe Şube Emek Cemevi, HAKEN Aydinli Cemevi, HBVAKV Aydın Şube, Heilbronn AKM, Heidenheim AKM, Hubyar Sultan Cemevi, Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği, Hubyar Kadın Meclisi, İngiltere Alevi Kültür Merkezi ve Cemevi, İsveç Alevi Kadınlar Birliği, İsviçre Alevi Kadınlar Birliği, İzmir Alevi Kültür Derneği Yamanlar Cemevi, Kahramanmaraş Erenler Kültür Derneği Cemevi, Karlsruhe AKM, Kartal Cemevi, Kalander Çelebi Derneği,  Kayseri Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği, Kehl AKM, Konyaaltı Alevi Bektaşi Kültür Derneği Cemevi, Lauda AKM, Ludwisburg AKM, Mannheim AKM, Masource (Fransa Alevi İşverenler Birliği) Mersin Alevi Çalışma Grubu, Metz AKM, Midwest Alevi Cultural Center, Mosbach AKM, Mühlacker AKM, Nagold Altsteig AKM, Nantes AKM, Narlıdere Cemevi, Neufen AKM, Norveç Alevi Kadınlar Birliği, Ortadağ Erenler Cemevi Kültür ve Dayanışma Derneği, Pforzheim AKM, PSAKD Yol Erkan Kurulu, PSAKD Kadın Meclisi, Piri Baba Kültür Ve Dayanşma Derneği, Pişmeden Pişirilmez Alevi Çalışma Grubu, Rawensburg AKM, Remscheid Alevi Toplumu, Reınfelden AKM, Sarıgazi Cemevi, Sarısaltık Cemevi, Seyit Süleyman Aziz Baba Cemevi, Stuttgart AKM, Sultanbeyli Kulhimmet Cemevi, Taşdelen Cemevi, Topçu Baba Cemevi, Tübıngen AKM, Ümraniye Cemevi, Winnenden AKM, Wieloch AKM, Villingen Schwennıngen AKM, Yol Erenleri, Zeki Kaya Adalar Cemevi, Zeynep DEMİRDÖĞEN(Metz AKM Başkanı), 2 Temmuz Vakfı.

 

MESLEK GRUPLARI, AKTİVİSTLER, VELİLER: Adnan TİRYAKİ ( Pforzheim Akm ), Ahmet DEĞER(Aktivist), Ahmet TATAR (Dede), Ali ARSLAN (Neufen Akm), Ali GÖKOĞLU (Aktivist), Ali KOÇAK (Dede), Ali SOLAK (Crailsheim AKM), Ali PALA, Alișer ASLAN (Eski Heidenheim AKM Bşk), Ali Kemal FIRAT( Aktivist), Ali SÖNMEZ(Aktivist), Arif Tilki (Aktivist), Aydın T. KÜÇÜK (Doktor), Aysel KILAVUZ(Alevi Aktivist), Arif BELGİN (Emekli Bankacı), Bahar ALTUN (Aktivist), Behzat NERGİZ (Cenevre AKM Bşk.), Bereket KAR (Artı tv), Bilal KILIÇ (Yol, Erkan Hizmetlisi), Birol Aydın ( Pforzheim AKM), Binali İPEK( Aalen AKM), Cansel BİÇER (Karlsruhe AKM), Cemal ŞAHİN (Yol Hizmetlisi), Cuma ERÇE (Eğitimci, PSAKD Tarsus Şb. Bşk), Deniz KAPLAN(Aktivist), Doğan ESER, Dursun ZEYREK ( Neufen AKM), Ecevit UĞURLU (Bremen Alevi kültür Merkezi), Efe ENGİN(Yol Hizmetlisi), Emel UZMAN, Ercan KARA, Erdal KILIÇKAYA (AABK Genel Sekreteri), Ergül ŞANLI (Dede), Erol TAŞDELEN (Ekonomist), Faik HARMANCI(Aktivist), Fevzî ÇELİK ( Stuttgart AKM), Feriha MAVİGÖZ (Stuttgart AKM), Filiz KOÇ (İngiltere AKM Ve Cemevi Eşit Bşk.), Gökmen KIRKGÖZE ( Lauda AKM), Gülşen Türk(Aktivist), Gülten UZUNOVA (Rheinfelden KM), Gönül TAŞYÜREK (Aktivist), Gözde ÖZDİKMENLİ (Psikolog), Hakan YILDIRIM(Aktivist), Hali, POLAT (Mühlacker AKM), Halil İbrahim ÖZCAN (PEN 2. Bşk.), Hamza TAHMAZ (Dede), Hasan ÇAKMAK (Böblingen AKM), Haydar BUGA (Dede), Hasan DOĞAN(Yol Hizmetlisi), Hüseyin ÇAMAN (Dede), Hüseyin ELMAS (Dede), Hüseyin ÇETİN (ED -BEL Genel Müdürü), Hüseyin DEMİRDİZEN (Hekim), Hasan KAPIKIRAN (Mersin68liler), Hasan KOZLUDERE, İbrahim HAS (İngilter, AKM Ve Cemevi Eşit Bşk.), İbrahim SİNEMİLLİOĞULLARI (Avukat), İlyas ÇAĞLA(Eski AABF BW BÖLGE TEMSİLCİLİĞİ BȘK), İrfan TAŞKIN (WinnendenAKM), Kamil İÇÖZ ( Dede), Kasım KAPLAN (Avukat), Kazım AÇIKTEPE (Dede), Kenan TAŞKESEN ( AABF KSK Eski Bşk), Fatoş ALGUR( Hak-Der Hollanda Alevi Federasyonu), Fatma POLAT, Nurhan DEMİRHAN (Tıp Doktoru, Avukat), Mahir ARDUÇ (Avukat), Mahir DURMAZ ( Kehl AKM), Metin ARSLANOĞLU (Remscheid AKM), Mehmet AKTAŞ (Avukat), Mehmet BOZGEYİK (KESK Eş Genel Bşk.), Mehmet DOLU, Mustafa ATEŞ (Eğitimci, CHP Önceki Dönem İst. Yön.Kur. Üyesi), Mehmet TURAN (Dede), Mehmet Ali ÖKMEN(Aktivist), Mehmet ŞAHİN (Ludwigsburg AKM), Mehmet Zeki DEMİR(Av.Aktivist), Memet KILIÇ (Avukat), Mustafa CAN (Alevi Aktivist, ABF Eski Yöneticisi), Muharrem AKTAŞ (Avukat, Eski ABF MYK Üyesi), Muharrem ERKAN (Dede), Mustafa Aksan (Nantes AKM Başkanı) Münir KORKMAZ (Eğitimci), Narin GÜLÇİÇEK (Ana), Nazlı AKGÜÇ (Ana), Dr.Nazmi Algan(İTO Denetleme Kurulu Üyesi),Nedim YILDIZ (Weil am Rhein AKM), Nuran KILIÇKAYA(Aktivist), Öner ÖNDER (StuttgartAKM)), Önder Cömert(Mulhouse AKM Başkanı), Özlem ALTUNOK (Sosyolog), Övge AKBULUT (Karlsruhe AKM), Pakize GÜRHAN (Emekli), Sami DOĞAN (Sosyal Demokrat Derneği Genel Başkanı ), Sabit Kemal BAYILDIRAN (şiirsever), Sedat BİCAN (LaudaAKM), Sadık ERENLER ( Laichingen AKM), Selma GÜRKAN (EMEP Genel Bşk. Yrd.), Serap DALKILIÇ (Kuşadası Kent Konseyi Yöneticisi), Seyit SÖNMEZ (Avukat), Sertap ÇOLAK (Aalen AKM), Sevim SAVUNMAZ (Eski AKD Manisa Şube Başkanı), Şakir YYALÇINKAYA ( Mosbach AKM), Şerife Ceren UYSAL (Dünya İnsan Hakları ve Demokrasi İçin Avrupa Av. Birliği Eş Genel Sekreteri), Şükran KABLAN (KESK Eş Genel Bşk.), Taner BOYRAZ (Kehl AKM), Tunç KOÇ (Doktor), Turgut ÖKER (AABK Onursal Başkanı), Turan ESER, Vakıf ÇAĞIN (Psikolog, Psikanalist, Filolog), Varol AZİRET ( Aalen AKM), Vedat TEKDEN (Yol Hizmetlisi), Veli AY (Esslingen AKM), Veli Güneş (Aktivist), Yağmur KAVAK (Avukat), Yılmaz ATEŞ (Esslingen AKM), Zabit KARACAOĞLAN (WisslochAKM), Zeynep ERDOĞAN.

 

(İmza Kampanyası 3 Mart 2022 Tarihine Kadar egitimdefirsatesitligi13@gmail.com adresinden devam edecek)

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:50 +0300 Modern Sanat
Militarizmden Arındırılmış Bir Dünya Ütopyası Karikatür Yarışması https://modernsanat.org/militarizmden-arindirilmis-bir-dunya-utopyasi-karikatur-yarismasi https://modernsanat.org/militarizmden-arindirilmis-bir-dunya-utopyasi-karikatur-yarismasi

Diktatörlüğe, darbelere ve militarizme karşı demokrasiyi ve insan haklarını savunmak ve bu alanda kamusal bilincin gelişmesine katkıda bulunmayı kuruluş amaçları arasında sayan, Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği, ikincisi gerçekleşecek olan Militarizmden Arındırılmış Bir Dünya Ütopyası başlıklı karikatür yarışmasının 2022 temasını, Militarizm ve Milliyetçilik olarak belirledi.

 

ADAM-DER, bu yılki karikatür yarışması dolayısıyla, militarizmle kopmaz bir bağlılıkla ve el ele yürüyen ideoloji olarak milliyetçiliğe dikkat çekiyor.

 

porno izle free porn milf porn amateur porn blonde porn latin porn stories porn group porn asian porn hidden cam porn ebony porn interracial porn hardcore porn anal porn blowjob porn bdsm porn big boobs porn

Son katılım tarihi 3 Mart 2022 olarak belirlenen ADAM-DER’in Karikatür yarışması duyurusu aşağıdaki şekilde devam ediyor;

 

“Milliyetçilik, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilkelerinden biri olarak sayıldı ve tüm ulus devletlerde olduğu gibi ulusal sınırlar içinde yer alan tüm yurttaşların ulusu ve onun devletini sahiplenmesinin bir aracı oldu. Geçtiğimiz yüzyıl için toplumların gelişiminde önemi olan ulusal sınırlar, günümüzde üretim, ulaşım ve iletişimdeki gelişmeler ile birlikte anlamını yitirmektedir. Bu sınırlar, tekellerin mal ve sermaye hareketleri ile varlıklı insanlar için bir şey ifade etmezken, yoksulların hareketlerini sınırlayan, emek piyasalarını düzenleyen bir işlev görmektedir. Son yirmi yıl içerisinde gelişen göç hareketleri de insanların sınırlarla belirlenmiş kaderlerine razı olamayacaklarını göstermekte.

 

İnsanlık, kapitalizm büyük ve sürekli krizinin içinde yaşarken, yeni bir düzene, yeni bir ütopyaya duyulan ihtiyaç da her gün biraz daha fazla hissediliyor.

 

Yüzyıllar boyunca değişik uygarlıklara ev sahipliği yapan ülkemizde sayısız devlet kuruldu. Değişik etnik kökenlere ve inançlara sahip sayısız topluluk bu topraklarda var olabilmek için göç etti, savaşlar verdi, yaşamlar kurdu.  Halklar ve kültürler coğrafyası olan ülkemizde, bu bütün içinde yer alan tüm unsurların bir arada yaşama arzusu ile insanlığın yeni bir gelecek kurma arayışı birbirinden ayrı değildir.

 

Kapitalizm ve ulus devletlerin gelişimi içinde kavramlaşan militarizm, içinde bulunduğumuz yüzyılda da dünyayı saran şiddet ve savaş sarmalında insanlık için büyük bir tehdit oluşturmakta.

 

Ülkemizde ve dünyada barışın sağlanması, düşmanlıkların son bulması için militarist politikalara son verilmesi gerekiyor, Kışkırtılan milliyetçilikle birlikte içte ve dışta düşmanlıklar yaratılmakta, bunun sonucunda militarizm güç kazanmaktadır.

 

Militarizmden Arındırılmış Bir Dünya Ütopyası Karikatür Yarışması dolayısıyla karikatür sanatçılarının bu tehlikenin daha fazla görünür olmasına katkı sağlayacağını umuyoruz.”

 

 

Yarışmaya katılmak isteyenler, detaylı bilgilere, http://adamder.org.tr adresinden ulaşabiliyorlar.

 

 

Yarışma Şartnamesi ve Koşulları aşağıda;

 

II. MİLİTARİZMDEN ARINDIRILMIŞ BİR DÜNYA ÜTOPYASI KARİKATÜR YARIŞMASI

 

DÜZENLEYİCİ KURUM : ADAM-DER/Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği

 

TEMA: Militarizm ve Milliyetçilik

 

 SERGİ VE YARIŞMA KOŞULLARI:

 

1. Yarışma, tüm amatör ve profesyonel karikatüristlere açıktır.

 

2. Her katılımcı yarışmaya en fazla 5 eserle katılabilir. Eserler tek bir e-posta ile gönderilecektir.

 

3. Yarışmaya gönderilen karikatürler daha önce yayınlanmış olabilir. Ancak başka bir yarışmada ödül almamış olmalıdır. Aksi durumda yarışma dışı bırakılacak ve sonradan anlaşıldığında ödülün geri verilmesi söz konusu olacaktır.

 

4. Teknik serbesttir. Eserler orijinal ya da baskıya uygun 300 dpi çözünürlükte ve jpg formatında olmak üzere e-posta ile kabul edilecektir. Farklı formatlarda gönderilen; açılmayan ve açılamayan dosyalardan kurumumuz sorumlu değildir.

 

5. Gönderilecek karikatürlerin boyutu en fazla 30×40 cm. olmalıdır.

 

6. Katılımcılar, adının, soyadının, adresinin, e-postasının, fotoğrafının, telefon numarasının ve kısa bir özgeçmişinin yer aldığı Word dosyasını iletisim@adamder.org.tr adresine karikatürlerle birlikte göndermelidir.

 

7. Karikatürler, en geç 3 Mart 2022 saat 23.59’a kadar iletisim@adamder.org.tr adresine gönderilmiş olmalıdır.

 

8. Yarışma sonuçları 8 Mart 2022 tarihinde www.adamder.org.tr ’de açıklanacaktır.

 

9. Yarışmaya gönderilen karikatürler geri gönderilmeyecektir. Ödül alan veya alamayan karikatürler kullanılabilir, yayınlanabilir. Bu kullanımlar için seçilen eserlere ayrıca ücret ödenmez. Yarışmaya katılanlar bu şartları kabul etmiş sayılırlar. Eserler ADAM-DER arşivinde saklanacaktır.

 

10. Yarışmaya katılan eserlerin tümünün sergilenmesine, dijital veya basılı albüm yapılmasına tümüyle ADAM-DER karar verir.

 

11. Jüri tarafından seçilen eserler sergilenecektir. Sergi açılışı 12 Mart 2022 tarihinde yapılacak olup, yer ve saati daha sonra açıklanacaktır.

 

12. Ödül töreni 12 Mart 2022 tarihinde yapılacak olup yer ve saati ayrıca bildirilecektir. Pandemi koşullarına göre online canlı bağlantıyla yapılma zorunluluğu doğduğu takdirde, tarih, saat ve teknik bilgiler 12 Mart 2022 tarihinden önce açıklanacaktır.

 

13. Yarışma ile ilgili açıklamalara, yarışma şartnamesine, daha ileride yapılacak değişiklikler vb. konulara www.adamder.org.tr web sitesinden ulaşılabilir.

 

14. Çalışmalarını yarışmaya gönderen tüm katılımcılar yukarıdaki koşulları kabul etmiş sayılırlar.

 

SEÇİCİ KURUL:

 

1. Doc. Dr. Cem Güzeloğlu – Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi, Karikatürist

 

2. Çetin Ali Nergis – ADAM-DER YK Bşk. Tiyatro Oyuncusu (İstanbul Düş Sahnesi)

 

3. Erhan Candan – Karikatürist (Leman Dergisi)

 

4. Gülay Batur – Karikatürist (Bayan Yanı Dergisi)

 

5. Suzan Acun – Tiyatro oyuncusu ve seslendirme sanatçısı (Tiyatro Gaia)

 

6. Tuncay Akgün – Karikatürist (Leman Dergisi)

 

ÖDÜLLER:

 

Birincilik Ödülü : 7.000 TL

 

İkincilik Ödülü : 4.000 TL

 

Üçüncülük Ödülü : 2.000 TL

 

Mansiyon Ödülü (2 Adet): 1.000 TL

 

Seçici Kurul Özel Ödülü: Yarışmacı adına düzenlenmiş Seçici Kurul Özel Ödülü belgesi (Seçici Kurulun uygun gördüğü sayıda)

 

Tüm yarışmacılara, mail ile katılım belgesi yollanacaktır

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:04:49 +0300 Modern Sanat
Neşet Ertaş Türkülerine Mehter yorumu... https://modernsanat.org/neset-ertas-turkulerine-mehter-yorumu https://modernsanat.org/neset-ertas-turkulerine-mehter-yorumu Kırşehir Belediyesi Mehter Takımı, halk ozanı Neşet Ertaş'ın sevilen türkülerini yorumladı. 

Cacabey Meydanı'nda, Ertaş'ın ölümünün 7. yılı etkinlikleri kapsamında sahne alan 35 kişilik mehter takımı, "Yalan Dünya", "Gönül Dağı", "Neredesin Sen", "Bir Anadan Dünyaya Gelen Yolcu" ve "Şirin Kırşehir" türkülerini seslendirdi.

Mehter takımının performansı, yağışlı havaya rağmen meydanı dolduran türküseverlerin beğenisini kazandı.

Mehterbaşı Ali Aktaş, etkinlik sonunda gazetecilere yaptığı açıklamada, bu yıl ilk defa kahramanlık marşlarının dışında Neşet Ertaş türkülerini çalıştıklarını söyledi.

Yaklaşık bir aylık çalışmalarının emeğini burada aldıklarını vurgulayan Aktaş, "Vatandaşlarımızın ilgisinden memnunuz. Mehter yorumuyla seslendirilen türküleri çok beğendiler. Bize bu imkanı sağlayan büyüklerimize teşekkür ediyoruz." dedi.

Abdal Topluluğu'nun konseriyle devam eden etkinliğe, Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu ve çok sayıda kişi katıldı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:30 +0300 Modern Sanat
ASMMMO 30. Kuruluş Yıldönümüne muhteşem konser https://modernsanat.org/asmmmo-30-kurulus-yildonumune-muhtesem-konser https://modernsanat.org/asmmmo-30-kurulus-yildonumune-muhtesem-konser Ankara Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası 30.kuruluş Yıldönümü etkinlikleri dolayısıyla Grup Abdal konseri düzenlendi. 14 bin üyesiyle Türkiye'nin ikinci büyük STK'sı olan ASMMMO üyeleri 30.yıl gururunu Grup Abdal konseriyle kutladı.

ASMMMO Başkanı Ali Şahin Konser öncesi yaptığı konuşmada 30 yılı devirmenin haklı gururunu yaşadıklarını ifade ederken yeni uygulamaların zaten zorluk içerisinde yürüttükleri mesleklerini biraz daha zorlaştırdığını kaydetti. Şahin bunun üstesinden geleceklerini sözlerine ekledi.

Etkinliğe CHP Ankara Milletvekilleri Ali Haydar Hakverdi ve Nihat Yeşil'de katıldı.

Nazım Hikmet Kültür merkezinde düzenlenen Grup Abdal konserini binlerce kişi izledi. 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:29 +0300 Modern Sanat
Yunus Ensari resim yarışması ödülleri sahiplerini buldu… https://modernsanat.org/yunus-ensari-resim-yarismasi-odulleri-sahiplerini-buldu https://modernsanat.org/yunus-ensari-resim-yarismasi-odulleri-sahiplerini-buldu 101 yaşında yaşayan çınar olarak bilinen ve çalışma azmini ilerleyen yaşına rağmen kaybetmemiş olan Yunus Ensari adına düzenlen Resim yarışmasının ödül töreni sanatseverlerin ve Yunus Ensari’nin dostlarının katılımıyla muhteşem bir törenle yapıldı.

Törende konuşan Yunus Ensari duygu dolu anlar yaşarken daha önce Bitlis’in Ahlat ilçesinde başlattıkları resim yarışmasının Ankara’da 5.sini gerçekleştirdiklerini dile getirirken amaçlarının bu resim yarışmasıyla insanlara sanatı sevdirmek ve insanların içlerinde ki sanatçılığın dışarıya vurmasını sağlamak istediklerini kaydetti.

BAŞARI ÖDÜLLERİ

Yunus Ensari Resim yarışmasına 580 eser katıldı. İlk elemeyi geçen 69 eser arasında jüri üyeleri Bünyamin Balamir, Hüseyin Yıldırım, Mahir Güven, Tansel Türkdoğan ve Yalçın Gökçebağ’ın yaptığı değerlendirmeler sonucunda birincilik ödülüne İstanbul’dan Samed Arda Selim, ikincilik ödülüne yine İstanbul’dan Cansu Kahraman üçüncülük ödülüne ise Muğla’dan Uysal Tuğba Yeşil layık görüldü. Yarışmaya Eskişehir’den katılan Bernan İnan ve Nevşehir’den katılan Soner Zağıl’ın resimleri ise Mansiyon ödülüne layık görüldü.

SERGİLENMEYE DEĞER GÖRÜLEN ÖDÜLLER

Balıkesirden Altay Aldoğan, İzmir’den Ayşe Gürpınar, Antalya’dan Baki Bodur, Ankara’dan Banu Taşkent, Mizgin Müjde Görücü,  İstanbul’dan Batuhan Daşdemir, Gamze Soykan, Bursa’dan Buse Deveci, Eskişehir’den Emrah Akkayüz, Gülnihan Kaynar, İrfan Dönmez, Mevlüt Akar, Yasin Canlı, Aslıhan Uruş,  Çanakkale’den Elif Havuz,  Soner Civrizoğlu’nun eserleri ise sergilenmeye değer görüldü.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:28 +0300 Modern Sanat
Çingene Kızına 340 bin ziyaretçi... https://modernsanat.org/cingene-kizina-340-bin-ziyaretci https://modernsanat.org/cingene-kizina-340-bin-ziyaretci Dünyanın en büyük mozaik müzelerinden olan, "Çingene Kızı" eseriyle ünlü Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi'ni 2019'da 340 bin 569 kişi ziyaret etti. Son yıllarda ziyaretçi grafiğinde ciddi artış olan Zeugma Mozaik Müzesi, 2016'da 108 bin 835, 2017'de 169 bin 773, 2018'de 267 bin 552 kişiye kapılarını araladı

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:28 +0300 Modern Sanat
40 kadın 40 Başlık sergisi bugün açılıyor... https://modernsanat.org/40-kadin-40-baslik-sergisi-bugun-aciliyor https://modernsanat.org/40-kadin-40-baslik-sergisi-bugun-aciliyor Anadolu Kültür ve Sanat Değerlerini Anlama Derneğinin 8 Mart Dünya Kadınlar günü için derlediği “40 kadın 40 Başlık” isimli fotoğraf sergisi “ANATOLİUM AVM”  de açılıyor.

Bugün  Anatolium AVM de sanat severler ile buluşacak olan sergi 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde Galasını yapacak.

Anadolu’da kadınların baş bağlama  biçimlerinin konu edildiği bir TÜRKMEN Köyünde çekilen  fotoğraflar Anadolu Kültür ve Sanat Değerlerini Anlama Derneğinin katkılarıyla sanat severlerle buluşuyor.

8 Mart dünya kadınlar günü vesilesiyle 4 mart Çarşamba günü itibariyle Anatolium AVM sergilenecek olan fotoğraflar  somut olamayan kültürel değerlerimizin en renkli hikayelerinden oluşuyor.

8 Mart Dünya Kadınlar Gününde  yine Anatolium AVM’’de galası yapılacak olan sergi için  günün duygusuna hitap eden özel gösteriler sahnelenecek. 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:27 +0300 Modern Sanat
KADINLAR VE ERKEKLER TOPLUMU BİRLİKTE İNŞA ETMELİ https://modernsanat.org/kadinlar-ve-erkekler-toplumu-birlikte-insa-etmeli https://modernsanat.org/kadinlar-ve-erkekler-toplumu-birlikte-insa-etmeli Yabanlı Türkmen Oymağı Derneği Başkanı Elmas Yağmur; 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlarken, toplumun vazgeçilmez unsurlarından olan kadınların hayatın her alanında hak ettiği değeri görmesi gerektiğini söyledi . Kadınların, toplumların yarınlarının inşasında en önemli unsur olduğunun altını çizen Elmas Yağmur; hem eğitimci kökenli bir yönetici, hem de bir anne olarak gelecek nesillerin fiziken ve ruhen sağlıklı yetişmesinde kadınlarımızın varlığı oldukça önemlidir dedi. 

Türkiye'nin yasal olarak kadın hakları ve pozitif ayrımcılık noktasında oldukça mesafeler kat etmesine, hatta pek çok ülkeye rol model olmasına rağmen; kadınların toplumda hem psikolojik, hem de fiziksel şiddete maruz kalmasının önüne geçilememesinin sebebini eğitim eksikliğine bağlayan Yabanlı Türkmen Oymağı Derneği Başkanı Elmas Yağmur, devletin tüm kurumlarının ve Sivil Toplum Kuruluşlarının da 'Toplumsal Cinsiyet Ayrımcılığının' önüne geçilmesi için işbirliklerinin artırılması gerektiğini belirtti.  

Kadınların problemleri aynı zamanda toplumların da problemleridir savıyla, kadınların eğitimlerinin ve haklarının artmasıyla daha gelişmiş bir toplum inşa edebileceğimizi vurgulayan Elmas Yağmur; 8 Mart Dünya Kadınlar Gününün kadınlara yönelik farkındalıkların artmasında özel bir yeri olmasını temenni ettiğini ifade etti. 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:26 +0300 Modern Sanat
Kültür Sanat muhabirleri Antalya’da buluşuyor https://modernsanat.org/kultur-sanat-muhabirleri-antalyada-bulusuyor https://modernsanat.org/kultur-sanat-muhabirleri-antalyada-bulusuyor Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Katkılarıyla Kültür Sanat Muhabirleri derneği tarafından organize edilen ve ilki 12 Mart tarihinde Ankara’da Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz’un katılımıyla gerçekleştirilen “Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları” etkinliğinin ikincisi 24-25-26 Haziran Tarihlerinde Antalya’da gerçekleştirilecek.

Anadolu’nun çeşitli illerinden Antalya’ya gelecek gazeteciler 3 gün boyunca Koronavirüs salgın hastalığı sebebiyle alınan tedbirlerden sonra Haziran ayında başlatılan yeni normalleşme sürecinde nasıl tatil yapılır? Sorusunun cevabını bulacak.

Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir Medya, Kültür Sanat ve Turizm buluşmaları projesinin Antalya etkinliği hakkında yaptığı açıklamada Korona virüs salgın hastalığı sebebiyle sekteye uğrayan turizmin yeni normalleşme süreciyle hareketlilik kazanabilmesi için Antalya etkinliklerinin büyük önem arz ettiğine dikkat çekti.

Anadolu’dan gelen gazetecilere yeni normalleşme sürecinde Antalya’da alınan önlemlerin anlatılacağını ifade eden Gökdemir “Kültür sanat muhabirlerinin Antalya’da ki izlenimlerini okuyucuları ve izleyicileriyle paylaşması, haber, makale ve yazı dizisi halinde yayınlanacak haberlerle Anadolu insanının ‘Pandemi döneminde tatil yapılır mı?’ sorusunun cevabını bulacağına inanmaktayız. Şu anda tatile çıkmakta kararsız kalan vatandaşlarımız için etkinliğimizi oldukça önemli görmekteyiz” dedi.

Gökdemir, etkinlik süresince Kültür sanat muhabirlerinin Antalya’nın tarihi bölgeleri Kale içi, Perge ve Aspendos’ta incelemeler yapacağına da dikkat çekti.

Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları projesi Antalya’nın ardından 9-10-11 Temmuz tarihinde İstanbul’da devam edecek ve 17-18-19 Temmuz tarihinde Erzurum’da son bulacak.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:25 +0300 Modern Sanat
40 kadın 40 başlık konulu fotoğraf sergisinin galası yapıldı https://modernsanat.org/40-kadin-40-baslik-konulu-fotograf-sergisinin-galasi-yapildi https://modernsanat.org/40-kadin-40-baslik-konulu-fotograf-sergisinin-galasi-yapildi 4 Mart Çarşamba günü  Anatolium AVM’ nin ev sahipliğinde sanat severlerle buluşan fotoğraflar, sergilendikleri süre boyunca yoğun ilgi gördü. 8 Mart Pazar günü Kültür Bakanlığı yetkilileri ve sivil toplum kuruluşlarından temsilcilerin katılımıyla halka açık olarak gerçekleştirilen galada  sahnelenen dans gösterisi büyük bir ilgi ve merakla izlendi.

Anadolu’da kadınların baş bağlama  biçimlerinin konu edildiği bir  TÜRKMEN Köyünde çekilen  fotoğraflar Anadolu Kültür  ve Sanat Değerlerini Anlama Derneğinin katkıları ve Anatolium AVM’nin ev sahipliğinde sanat severlerle buluştu.

 Anadolu’nun ikilimine, doğasına göre renklenen insan coğrafyansının çoşkusunu, hüznünü, mutlululuğunu, derin acılarını ve hatta medeni halini hikayeleştiren “BAŞ BAĞLAMA”  biçimlerinin  fotoğraflandığı sergi yoğun  ilgi gördü.

Gala etkinliğinde kısa bir konuşma yapan Anadolu Kültür ve Sanat Değerlerini Anlama Derneği Başkanı Serap ERKOÇ  “8 mart dünya emekçi kadınlar günün bizde anladığımız dilen sanatın iyileştirici ve birleştirici diliyle kutluyoruz. Bu harika çalışmada çok emek var  emeği geçen herkese de çok teşekkür ederek sözlerine başladı.  

Konuşmasında serginin hayat bulma aşaması ile ilgili bilgiler veren ERKOÇ;

Bu fotoğrafları derlemek için yaklaşık 2 senedir çalışıyoruz,  dernek bünyesinde fedakarlıkla bu çalışmaların halka buluşmasına katkı sunan   heykeltraş ve fotograf sanatçısı Cenk ÇEPEL ve  Müzisyen Gürol Sezgin, Tasarımcı Güner Tokgöz ve Dans gösterisi için haftalardır çalışan Hacettepe bale bölümü öğrencileri İREM VE TÜLİNE  Ayıca moda tasarımcımız Sinem Soydan  hepsine çok teşekkür ediyorum”dedi

Dernek olarak Yıllardır Anadolu kültürüne ait çeşitli konularda araştırmalar ve çalışmalar yürüttükleri söyleyen Erkoç “ ANATOLİUM AVM”

Yöneticlerinin  yaptıkarı her çalışmada kendilerini desteklemelerinden büyük mutluk ve onur duyduğunu ve bundan sonra da her çalışmalarında ev sahibi olarak ANATOLİUM AVM yanlarında görmek istediklerini söyleyerek sözlerini tamamladı.

 

 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:25 +0300 Modern Sanat
Antalya turistlerini bekliyor https://modernsanat.org/antalya-turistlerini-bekliyor https://modernsanat.org/antalya-turistlerini-bekliyor Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Kültür Sanat Muhabirleri Derneği tarafından ilki Ankara­’da gerçekleştirilen, “Medya, Kültür, Sanat ve Turizm Buluşmaları” etkinliğinin ikincisi Antalya’da yapıldı. Anadolu’nun çeşitli illerinden 30 gazetecinin katılımıyla gerçekleştirilen programda, üç gün boyunca Antalya’nın tarihi ve turistik yerleri ve otelleri ziyaret edilerek korona virüse karşı Antalya ilinin aldığı tedbirler gözlemlendi.

Anadolu’nun dört bir yanından gazeteci katıldı

 Programın açılışı Konyaaltı Öğretmen Evi’nde gerçekleştirildi. Programa Antalya İl Kültür Turizm Müdürü İbrahim Acar, Antalyalı iş insanı İbrahim İşlek, Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir ve çok sayıda gazeteci katıldı.

Amaç; Turizmi 7 bölgeye yaymak

Programın açılış konuşmasını yapan Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir, amaçlarının Türkiye turizmini yedi bölgeye yaymak olduğunu kaydetti. Gökdemir, “Programı Antalya’da yapma amacımız; Antalya’nın deniz, kum ve güneşten ibaret olmadığını, çok değerli tarihi ve kültürel değerlere ev sahipliği yaptığını herkese göstermek. Bunun yanı sıra pandemi sürecinde alınan tedbirlerle Antalya’da nasıl tatil yapılır? sorusunun cevabını Anadolu’dan gelen meslektaşlarımız vasıtasıyla Anadolu insanına anlatmak” dedi.

İç turizmi canlandıracak

Bu buluşmaların bu yüzden öneminin büyük olduğunu söyleyen Gökdemir, “Antalya programımızdan sonra bu yıl içinde İstanbul ve Erzurum’da da bu etkinliklerimizi devam ettireceğiz. Yapacağımız etkinliklerin ülkemizin iç turizmini canlandıracağını ve iç turizme büyük katkı sağlayacağına inancımız tamdır” dedi.

4T ile çalışıyor

Programda konuşan Antalya İl Kültür Turizm Müdürü İbrahim Acar ise pandemi sürecinde Antalya ilinde alınan önlemleri, Antalya’nın tarihi ve turistik önemi ve İl Kültür Turizm Müdürlüğünün çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Antalya’nın sadece turizm kenti olmadığını hatırlatarak başlayan Acar, “Antalya son dönemlerde 4T ile çalışıyor ve 4T’nin üzerinde duruyor. Birincisi turizm, ikincisi tarım, üçüncüsü ticaret ve dördüncüsü ise teknolojidir. Ülkeleri ve şehirleri kalkındıran bu 4T, Antalya’da yoğun bir şekilde yaşanıyor. Antalya bu yüzden çok özel öneme sahip bir şehirdir” diye konuştu.

Birçok ülkeyi ve şehri geride bırakıyor

Konuşmasının devamında Antalya’yı Antalya yapan değerleri istatistiki bilgilerle anlatan Acar, şehrin birçok alanda dünya ülkelerini ve kentlerini geride bıraktığını belirtti. Şehre gelen misafirleri titiz bir şekilde ağırladıklarını söyleyen Acar, kentin önünün açık olduğunu, bu gelişimine katkı sağlayacak tüm etkinlikleri destekleyeceklerini söyledi.

Aspendos, Perge, Kaleiçi

Üç gün süren programın ikinci ayağında ise Aspendos Antik Tiyatrosu, Perge Antik Kenti ve tarihi Kaleiçi’ne rehber eşliğinde geziler düzenlendi. Gezide katılımcılar bölgelerin tarihi ve önemi hakkında bilgilendirildi. Programın üçüncü ayağında ise Venezia Palace Deluxe Resort Hotel ziyaret edilerek, korona virüsüne karşı Antalya işletmelerinin ne gibi önlemler aldığı gözlemlenerek, pandemi sürecinde güvenli tatil yapılır mı? sorusunun cevabı arandı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:24 +0300 Modern Sanat
Yahnici: 1290&1354 yıllarında Ankara tek başına bir devletti… https://modernsanat.org/yahnici-1290-1354-yillarinda-ankara-tek-basina-bir-devletti https://modernsanat.org/yahnici-1290-1354-yillarinda-ankara-tek-basina-bir-devletti 64 yıl Ankara’yı Ahiler yönetti

Başkent Ankara Meclisi tarafından Kültür ve Turizm Bakanlığı katkılarıyla, Ankara Ticaret Odası, Ankara Sanayi Odası, Ankara Kent Konseyi ve Ankara Kulübü Derneği destekleriyle yürütülen “Bir Zamanlar Ankara-Sözlü Tarih Çalışması” Projesinin çekimlerine Ankara sevdalısı 21. Dönem Ankara Milletvekili Şevket Bülent Yahnici ile başladı.

ANKARA OSMANLI DEVLETİNE KENDİLİĞİNDEN BAĞLANMIŞTIR

Yahnici tarafından Ankara’nın dünü ve bugünü kameralar önünde dile getirildi. Ankara’nın Ahi şehri olduğuna vurgu yapan Yahnici 1290-1354 yılları arasında Ankara’nın hiçbir devletin yönetiminde olmadan meslek locaları tarafından seçilen Ahi Reisleri tarafından yönetildiğini dile getirdi. Yahnici “Ahi Hüsameddin Efendi, Ahi Şerafettin Efendi ve Ahi Hüseyin Efendi 64 yıl boyunca Ankara’yı hiçbir yere bağlı olmadan yönetmişlerdir. 1354 yılında Ankara Osmanlı Devletine kendiliğinden bağlanmıştır. Bu dönem her ne kadar adı konulmamış olsa da demokratik bir cumhuriyet yönetimidir” dedi.

Başkentimiz Ankara’nın bu özelliğinin pek çok kişi tarafından bilinmediğine dikkat çeken Yahnici “Batı toplumlarında bu şekilde bir yönetim o dönemde olsaydı defalarca kitaplar yazılıp ilk demokrasi ilk cumhuriyet diye her türlü reklamı yapılırdı. Bu durumun gençlere anlatılması ve araştırmacılar tarafından araştırılması gerekmektedir” dedi.

SANEM ARIKAN: YAHNİCİNİN SÖZLERİ HEPİMİZİ ETKİLEDİ

“Bir Zamanlar Ankara-Sözlü Tarih Çalışması” Projesi koordinatörü Sanem Arıkan Şevket Bülent Yahnici’nin verdiği bilgilerin kendilerini çok etkilediğini belirtirken, Ankara tarihinin derinliklerine yeniden ışık tutulması gerektiğini kaydetti. Yahnici’nin  projeleri için yaptığı açıklamaların tamamının kayıt altına alındığına dikkat çeken Arıkan 64 yıl boyunca Ahiler tarafından yönetilen ve hiçbir devletin himayesinde olmayan Ankara’nın bu özelliğinin mutlak surette bir belgesel haline getirilerek Dünya kamuoyuna anlatılması gerektiğini ifade etti.

Arıkan “Bir Zamanlar Ankara-Sözlü Tarih Çalışması” Projesi kapsamında yapacakları belgesellerin Ankara’nın tarihine çok önemli kazanımlar sağlayacağına inandığını da sözlerine ekledi.

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:23 +0300 Modern Sanat
Kültür Sanat Muhabirleri Ayasofya’da tarihe tanıklık ettiler https://modernsanat.org/kultur-sanat-muhabirleri-ayasofyada-tarihe-taniklik-ettiler https://modernsanat.org/kultur-sanat-muhabirleri-ayasofyada-tarihe-taniklik-ettiler Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Kültür Sanat muhabirleri derneği tarafından düzenlenen “Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları” etkinliğinin üçüncü durağı İstanbul oldu. Kültür Sanat muhabirleri İstanbul’da iken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanan “Ayasofya’nın camii olarak tekrar açılması” kararı üzerine Anadolu’nun çeşitli illerinden gelen gazeteciler Ayasofya’nın bu tarihi anına tanıklık etti.

Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları etkinliğinin üçüncü bölümünde açılış programı İstanbul’un ilim ve irfan kenti Üsküdar’da Üsküdar Belediyesinin ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Kültür ve Turizm Bakan yardımcısı Özgül Özkan Yavuz açılış programına videokonferans yoluyla Ankara’dan katıldı. Medya, Kültür Sanat ve Turizm buluşmalarının Ülkemizin kültürel değerlerini tanıtmak adına önemli bir proje olduğunu dile getiren Yavuz, Kültür Sanat Muhabirleri Derneğini başarılı çalışmalarından dolayı tebrik etti.

KAMYON ARKASI TİYATRO SAHNESİ 57 İLÇEYİ GEZECEK

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın çalışmaları hakkında da bilgi veren Bakan Yardımcısı Yavuz şunları söyledi “Ülkemizde hızla alınan tedbirler sayesinde koronavirüsle mücadelede önemli başarılara hep birlikte imza attık. Bu çerçevede Sağlık Bakanlığımız bünyesinde oluşturulan Bilim Kurulunun önerileriyle yapılan değerlendirme sonucunda normalleşme yolunda da artık bazı güzel atılımları yapıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak ara verdiğimiz kültür sanat etkinliklerine 1 Temmuz itibariyle pek çok açık hava mekanında kurduğumuz sahnelerimizde başladık. Bugünlerde gerçekleştirmekte olduğumuz benim çok sevdiğim bir projemiz var. Bir kamyonun arkasını tiyatro sahnesi haline getirdik, Ankara'dan uğurladık. 50 gün boyunca Doğu ve Güney Doğu bölgemizde 57 ilçeye gidecekler. Hiç tiyatro salonu olmayan ilçelerde ve kasabalarda çocuklarımızla buluşuyorlar. Pandemi nedeniyle evlerinden çıkamayan çocuklarımıza bakanlık olarak böyle bir hediye gönderdik. Elbette tüm etkinliklerimizi de maske, mesafe ve temizlik kurallarına uyarak, gereken tüm tedbirleri alarak düzenliyoruz"

ANADOLU GAZETECİLERİ GÖZÜYLE İSTANBUL

Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir ise buluşmaların temel amacının Türkiye'nin tarihi ve kültürel değerlerini kültür sanat muhabirleri vasıtasıyla gün yüzüne çıkarmak olduğunu aktararak, "Bu vesileyle iç turizmde bir hareketlilik sağlamak istiyoruz. Bu buluşmaların ilkini Ankara'da yaptık. Daha sonra koronavirüs sebebiyle ara verdiğimiz Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları etkinliğinin ikincisi Antalya'da gerçekleştirdik. Şimdi de Anadolu illerinden gelen kültür sanat gazetecileriyle İstanbul'un tarihine tanıklık eden değerlerini keşfe çıkarak İstanbul'u Anadolu gazeteciliği gözüyle kaleme almak üzere incelemelerde bulunacağız." ifadelerini kullandı

Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmalarının ikinci gününde  Anadolu’dan gelen Kültür Sanat muhabirleri İstanbul’u Üsküdar Belediyesine ait Valide Sultan gemisiyle boğazdan gezerek tarihi ve kültürel değerlerini inceledi. Ayrıca Cam Mozaik sanatçısı Meyçem Ezengin’in ve Ebru sanatının üstadı Hikmet Barutçugil’in atölyelerini ziyaret ederek ebru ve cam mozaik sanatlarının incelikleri hakkında bilgiler aldılar.

AYASOFYA’DA TARİHE TANIKLIK ETTİLER

Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları etkinliği dolayısıyla İstanbul’un tarihi mekanlarını keşfe çıkan Kültür Sanat muhabirleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ayasofya’nın tekrar müzeden cami olarak tekrar ibadete açılma” kararından sonra yönünü Avrupa yakasında ki Ayasofya’ya çevirdi. MuğlaTürk ve Redaktör TV Ayasofya önünden canlı yayına geçerken, Kültür Sanat muhabirleri bu tarihi ana tanıklık etmenin mutluluğunu canlı yayınlarda yorumladılar.

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:23 +0300 Modern Sanat
CSO 29 Ekim'de yeni binasında sanatseverlere merhaba diyecek https://modernsanat.org/cso-29-ekimde-yeni-binasinda-sanatseverlere-merhaba-diyecek https://modernsanat.org/cso-29-ekimde-yeni-binasinda-sanatseverlere-merhaba-diyecek Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) coşkulu bir ‘Gala Konseri’ ile yeni evinde müzikseverlere buluşmaya hazırlanıyor.

Uzunca bir bekleyişin ardından dünya standartlarının üzerinde bir yapıya kavuşturulan CSO, yeni yüzü ve yenilenmiş logosuyla 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda sanatseverlere merhaba diyecek.

Yeni yüzünde, senfonik müziği tanımlayan 4 parçalı katmanı ön plana çıkaran Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının yeni logosunda da bu yaklaşımın izleri var.

CSO’nun sanatçılarla yüzyüze gerçekleştirilen toplantı ve görüşmelerde varılan ortak fikirlerden hareketle üretilen yeni kurumsal kimlik çalışmasını grafik ve fotoğraf sanatçısı Çağrı Öner tasarladı.

Hareket, Uyum, Beceri ve Disiplin

Türkiye’nin Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı en köklü sanat kurumlarından Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının yeni logosunda yetmişli yılların esintilerine yer verildi.

O yıllarda tasarlanarak günümüze ulaşan eski CSO logosunun çağrışımına bir saygı duruşu amacı taşıyan yeni form arayışı, somut bir enstrümanın şekilsel varlığından ziyade bütüncül bir dizini ifade etme yöntemini öne çıkardı.

Yaylı, telli, üflemeli ve vurmalı çalgılardan oluşan orkestra yapısının hareket, uyum, beceri ve disiplin kavramlarıyla ilişkilendirilmesi ile ortaya çıkan yeni logo tasarımı, orkestranın tarihsel misyonuyla gelecek vizyonunu bağdaştırmak amacıyla güçlü bir renk paleti ve yazı tipiyle zenginleştirildi.

Dünya müziğine Anadolu'dan miras bırakılmış yegane enstrüman olan timpaninin gövdesini saran bakır/bronz sarısı ve keskin yardımcı renklerle tasarlanan logo, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının Ankara'ya taşındığı yıllarda yaratılmış olan Futura yazı karakteriyle bütünleştirilerek çağdaşlık çizgisine atıfta bulunuldu.

"İnsan ve duygu" kavramları üzerine kurulu yeni iletişim stratejisi ve sloganlarıyla, pandemi sürecinde toplumsal sorumluluğunu da içine alan bir kampanya planlayan CSO’nun, yeni sezon programının çalışmaları ise son hızla devam ediyor.

 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:22 +0300 Modern Sanat
Bin 700 yıllık yazılar bulundu... https://modernsanat.org/bin-700-yillik-yazilar-bulundu https://modernsanat.org/bin-700-yillik-yazilar-bulundu Turkuaz renginden "Göksu" diye adlandırılan Antik Kalykadnos Nehri'nin oluşturduğu derin vadi ve dik yamaçta yeşillikler içindeki Göz Mağarası'nın girişinde büyükçe bir boşluk yer alıyor. 

Sürünerek dar bir geçitten girilen mağaranın içinde, sarkıtlar, dikitler ve bir su birikintisi mevcut. 

Herhangi bir ışıklandırması olmayan ve ziyarete kapalı olan mağaranın özellikleri hakkında AA muhabirine bilgi veren Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Alkan, Göz Mağarası'nın doğal oluşum bir mağara olduğunu, girişinin ve çıkışının Göksu Nehri'ne baktığını söyledi.

Girişinden çıkışına kadar olan mesafesinin yaklaşık 500 metre olduğunu ifade eden Alkan, mağaranın tam anlamıyla keşfedilmemiş olduğunu kaydetti. 

Alkan, doğal bir değer olan mağarayı kültürel anlamda önemli kılan unsurun duvarlarına yazılmış olan "hatıra yazıları" olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

"Araştırmalarımıza göre Göz Mağarası, milattan sonra 4. yüzyıl ortalarında yaklaşık 1700 yıl önce, Tanrıça Athena'ya tapınan paganlar ile Hıristiyanlardan oluşan kalabalık bir grup tarafından ziyaret edilmiş. Ancak bu ziyaretin niçin ve hangi olay üzerine yapıldığı sırrını korumakta. Mağaranın, İmparator II. Constantius zamanında gerçekleşen bir olay üzerine ziyaret yeri olduğu, duvarlarına hatıra yazıtları ve dualar yazıldığı sanılıyor. 

Eski Yunan alfabeleriyle yazılan bu yazılar Doğu Akdeniz ülkelerinde ortaya çıkmış bir gelenek. Hatıra yazıları genellikle tapınak, sinagog gibi yerlerin duvarlarına işlenmiş yazılardır. 'Gelen ziyaretçilerin ismi, mesleği ve gelişiyle ilgili yazdıkları yazılar' diyebiliriz bunlara. Yazıtların özelliği kök boya ile bir de stilus dediğimiz kalemlerle kazıma yoluyla kazılmış olması. Yazıların yazım karakteri bize şunu gösteriyor; çok uzun süre burada yazı yazılmamış. Kısa bir zaman aralığında ziyaretçiler yazmışlar ve çıkmışlar."

- "Anadolu'da bu özellikteki ilk mağara diyebiliriz"

"Toroslarda ve Anadolu'da Athena için adanmış mağaralar olduğunu ama buradan başka hatıra yazısı taşıyan mağara olmadığını" belirten Alkan, şöyle devam etti: 

"Bu durumda Anadolu'daki ilk mağaranın bu olduğunu söyleyebiliriz. Bu mağaranın bir benzeri İsrail'in kuzeyinde Hayfa kentinin batısında bulunuyor. Bir adı da İlyas mağarasıdır. İlyas peygambere adandığına inanılıyor. İlyas mağarası hem paganlar hem Hristiyanlar ve hem de Yahudiler, sonrasında da Müslümanlarca ziyaret edilmiş bir mağara. Orada da 100'den fazla hatıra yazısı var.

Kültürel olarak bu mağaranın bir benzeri İlyas mağarası diyebiliriz. Suriye'nin Almira şehrindeki tapınağa, sinagoglara, kiliselere yazılmış hatıra örnekleri var ama mağaraya yazılmış hatıra yazısı şu anda dünyada 2 yerde keşfedilmiş durumda. Anadolu'da bu özellikteki ilk mağara diyebiliriz. Yazıtlardan biri, hatiplik yapan kişiye ait. kendisini 'adaletin direği, bilgeliğin mahiri' diye tanıtan Mandoberas isminde bir şahıs. Yazının biri kendini 'haydut avcısı' diye tanımlayan kişi tarafından yazılmış. Yazılar genelde Tanrıça Athena'ya adanmış. Okuyabildiğimiz 30 yazı var. Tamamen okuyamadıklarımız var."

Alkan, mağarada yaptıkları çalışmayı Hıristiyanlık dünyasında yedi uyurlar, Müslümanlar arasında da Ashab-ı Kehf olarak bilinen kıssayla bir bağlantısının olup olmadığı sorusunu sorarak tamamladıklarını ifade etti. 

- Çalışma kitap haline getirildi

Ekip olarak mağarada inceleme yaparken yazıları tesadüfen fark ettiklerini ve 1 yıl gibi uzun bir çalışma sonucu bu yazıları kitaplaştırdıklarının anlatan Alkan, "Bu yazılar çok önemli, bölgenin gizemli tarihine ışık tutacak buluntular. Mağara, hatıra yazıları ile dünyada ikinci, Türkiye'de ilk mağara. Bölgenin sarp ve kayalık olması, mağaranın fazla bilinmemesi yazıların günümüze kadar gelmesini sağlamış. Mağaranın turizme ve bilim dünyasına açılması, tanınması için KMÜ'nün destekleriyle bu çalışmamızı 'Isauria bölgesinde Kutsal Bir Alan Göz Mağarası' ismiyle KMÜ İnşaat Mühendisliği Bölümünden Doç. Dr. Sadık Alper Yıldızel, yine Arkeoloji Bölümünden Dr. Öğretim Üyesi Ercan Aşkın ve İnşaat Mühendisliği Bölümünden Araştırma Görevlisi Dr. Kemal Armağan'ın çalışmalarıyla kitaplaştırdık." diye konuştu.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:22 +0300 Modern Sanat
SİNEMA SEKTÖRÜNE 14,2 MİLYON LİRALIK YENİ DESTEK https://modernsanat.org/sinema-sektorune-142-milyon-liralik-yeni-destek https://modernsanat.org/sinema-sektorune-142-milyon-liralik-yeni-destek Yeni sinema kanununun ardından destek miktarını arttırmayı sürdüren Bakanlık, 2020 yılında toplam 47 uzun metrajlı sinema filmi projesine 37 milyon 425 bin lira aktardı. Bakanlığın yıl içerisinde sektöre verdiği destek miktarı yeni bir rekor oldu. 

Sinema sektör temsilcilerinden oluşan 8 kişilik Değerlendirme Kurulu son toplantısında  “İlk Uzun Metrajlı Kurgu Film Yapım" ile "Uzun Metrajlı Sinema Film Yapım"  ve "Ortak Yapım" türünde 150 projeyideğerlendirdi.

Kurulun yeni destek kararı ile 8 ilk uzun metrajlı kurgu film yapım projesi 5 milyon 700 bin lira, 7 uzun metrajlı sinema film yapım projesi 7 milyon 450 bin lira, 2 ortak yapım projesi de 1 milyon 100 bin lira destek aldı.

Bakanlık ilk filmini gerçekleştirecek yönetmen desteği ile bu yıl yine genç ve umut vadeden yönetmenlere olanak sağlanacak.

Usta Yönetmenlere Destek

Bakanlığın sinema sektörüne verdiği yeni desteklerde, Türk sinemasını başarıyla temsil edenyönetmen Yeşim Ustaoğlu’nun “Artakalan”, Mehmet Eryılmaz’ın “Zeynep ve Musa”, Faruk Hacıhafızoğlu’nun “Kirpinin Boya Kalemleri” ile Vuslat Saraçoğlu’nun “Bildiğin Gibi Değil” filmleri var.

Son yıllarda uzun metrajlı animasyon film desteklemesi ise vizyona giren yerli animasyon sinema filmi sayısında belirgin bir artış yaşanmasını sağladı. 

Yerli animasyon filmler özellikle geçtiğimiz yıl büyük başarılara imza atarken, çocuklar tarafından ilgiyle takip edilen “Akıllı Tavşan Momo Büyük Takip” yılın son toplantısında desteklenen animasyonprojesi oldu.

Farklı ülkelerden sinemacıları bir araya getirmesi, bilgi ve teknoloji aktarımı ile potansiyel pazarlar oluşturulması gibi sebeplerle sinema sektörü açısından önemli hale gelen ortak yapım desteği türünde deTürkiye-Fransa- Romanya ortak yapımı "Körgörü/Blindsight" ve Türkiye-Hollanda-Almanya ortak yapımı “Şahmerdan-MNK” projeleri destek almaya hak kazandı.

Bakanlık Destekli Filmler Dünyayı Dolaşıyor

Son dönemde ürettiği başarılı yapımlarla tüm dünyada adından söz ettiren ve birçok önemli festivalden ödüllerle dönen Türk Sineması 2020 yılına da önemli film festivallerinde yerini aldı.

Yönetmen Erdem Tepegöz’ün “Gölgeler İçinde” filmi 41’inci Moskova Uluslararası Film Yarışması’nda “Ana Yarışma” bölümüne seçilerek “Jüri Özel Ödülü”nün sahibi oldu.

Yönetmen Ercan Kesal’ın ilk uzun metrajlı kurgu film desteği ile hayata geçirdiği filmi “Nasipse Adayız” 49’uncu Rotterdam Uluslararası Film Festivali’nde, Yönetmen Cihan Sağlam’ın “Uzun Zaman Önce” filmi Silk Road Uluslararası Film Festivali’nde dünya prömiyerini gerçekleştirdi. 

Yönetmen Derviş Zaim’in “Flaşbellek” filmi 42’nci CINEMED Montpellier Akdeniz Filmleri Festivali’nde, Yönetmen Cem Özay'ın “AF” filmi de 33’üncü Tokyo Uluslararası Film Festivali’nde dünya prömiyerlerini gerçekleştirecek. Yönetmen Eylem Kaftan’ın “Kovan” filmi ise 16. Zürih Film Festivali’nde ödül için yarıştı.

Bakanlığın 2021 yılı destekleme başvuru ve toplantı tarihleri Sinema Genel Müdürlüğünün www.sinema.ktb.gov.tr adresinden duyurulacak.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:21 +0300 Modern Sanat
Sinema destekleri için başvuru ve değerlendirme tarihleri açıklandı https://modernsanat.org/sinema-destekleri-icin-basvuru-ve-degerlendirme-tarihleri-aciklandi https://modernsanat.org/sinema-destekleri-icin-basvuru-ve-degerlendirme-tarihleri-aciklandi Kültür ve Turizm Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması ile Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamında gelecek yıl verilecek farklı destek türleri için başvuran yapımlar, sinema sektör temsilcilerinden oluşan 8 kişilik Destekleme Kurulunca incelenecek.

Proje geliştirme desteği, animasyon film yapım desteği, kısa film yapım desteği, senaryo ve diyalog yazımı desteği için 9 Kasım 2020'ye kadar yapılacak başvurular Ocak 2021'de değerlendirilecek.

Yerli film gösterim desteği için 7 Aralık 2020'ye kadar alınacak başvurular da Ocak 2021'de görüşülecek.

Uzun metraj ve ortak yapım destekleri iki dönemde alınacak

İlk uzun metrajlı kurgu film yapım desteği, uzun metrajlı sinema film yapım desteği, dağıtım ve tanıtım desteği, ortak yapım desteği ve çekim sonrası destekleri için başvurular 2021'de iki dönemde ele alınacak.

Buna göre, 7 Aralık 2020'ye kadar alınacak başvurular Mart 2021'de; 8 Aralık 2020 - 30 Haziran 2021'deki başvurular ise Eylül 2021'de görüşülecek.

Belgesel film yapım desteği için 28 Aralık 2020'ye kadar yapılacak başvurular, Nisan 2021'de ele alınacak.

Bu yıl 234 projeye 46 milyon 428 bin lira destek sağlandı

Bakanlık bu yıl animasyon film yapım, belgesel film yapım, dağıtım ve tanıtım, ilk uzun metrajlı kurgu film yapım, kısa film yapım, ortak yapım, proje geliştirme, senaryo ve diyalog yazım, uzun metrajlı sinema film yapım, yerli film gösterim türlerinde 234 projeye toplam 46 milyon 428 bin lira destek sağladı.

Geçen yılla karşılaştırıldığında sektöre verilen destek yüzde 22 oranında arttırılarak bugüne kadar verilmiş en yüksek destek tutarına ulaştı.

Türkiye'nin yurt dışındaki varlığını güçlendiren ve en etkili kültürel diplomasi araçlarından birisi haline gelen Bakanlık destekli sinema filmleri, 2020'de Rotterdam, Tokyo, Varşova, Moskova, Saraybosna ile Cinemed Montpellier Film Festivali gibi dünyanın önemli uluslararası film festivallerinde yer alarak Türk sinemasının ve ülkenin tanıtımına katkı sağladı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:20 +0300 Modern Sanat
Anadolu'dan kaçırılan 412 tarihi eser Türkiye'ye getirildi https://modernsanat.org/anadoludan-kacirilan-412-tarihi-eser-turkiyeye-getirildi https://modernsanat.org/anadoludan-kacirilan-412-tarihi-eser-turkiyeye-getirildi Bakanlığın sosyal medya hesabından 412 eserin Türkiye'ye getirildiği ana ilişkin video paylaşıldı.

Paylaşımda, "Anadolu'nun tarihi miraslarını Dışişleri Bakanlığımızdan teslim aldık ve sergileme çalışmalarına başladık. Bu toprakların eserlerini birer birer ülkemize kavuşturmamıza destek olan Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu ve tüm emniyet teşkilatımıza teşekkür ediyoruz." ifadeleri kullanıldı.

Videoda, tarihi eser kaçakçılığıyla mücadele çalışmaları kapsamında Macaristan gümrüğünde ele geçirilen eserlerin Esenboğa Havalimanı'ndan polis ekiplerince mühürlü kutular içerisinde alınarak, Anadolu Medeniyetleri Müzesi'ne ulaştırılmasına ilişkin görüntüler yer alıyor.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:19 +0300 Modern Sanat
KÜLTÜR VE SANATIN NABZI BAŞKENT’TE ATACAK https://modernsanat.org/kultur-ve-sanatin-nabzi-baskentte-atacak https://modernsanat.org/kultur-ve-sanatin-nabzi-baskentte-atacak Kent yönetiminde sivil toplum kuruluşları ile kamu kurum ve kuruluşlarıyla iş birliği sürecini başlatan ve Ankara’nın kültür sanat faaliyetlerini tanıtan projelere imza atan Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Kent Konseyi (AKK), Başkent’te sanat ve sanatçının yanında olmaya devam ediyor.

Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Kent Konseyi, pandemi sonrasında da Ankara'nın “Kültür ve Sanatın da Başkenti” olması için çalışmalara ağırlık vermeye hazırlanırken, Ankara Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Kemal Çokakoğlu, AKK Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yılmaz ve Ankara İl Kültür Turizm Müdürü Ali Ayvazoğlu, çağdaş Türk resim sanatının önde gelen isimlerinden Mustafa Ayaz'ın kendi ismiyle kurduğu müzeyi ziyaret etti.

PANDEMİ SONRASI SANATIN GELECEĞİ

    Ankara’yı kültür ve sanatla iç içe yaşatmak için çalışmalarını sürdüren Ankara Kent Konseyi, ziyarette pandemi nedeniyle sekteye uğrayan kültür sanat faaliyetlerinin tekrar canlandırılmasına yönelik projeleri gündeme getirdi.

    İmkanlar ölçüsünde pandemi sonrasında da kültür ve sanatsal faaliyetlere destek vermeye devam edeceklerini söyleyen Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Kemal Çokakoğlu, şöyle konuştu:

“1950'li yıllarda kentleşme üzerine yayımlanan kitaplarda Ankara için 'üst düzey sanatsal faaliyetlerin yürütüldüğü çok nezih bir balkan kentidir' değerlendirilmesi yapılmaktadır. Bu çok önemli bir Ankara tarifidir. Özellikle Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş'ın göreve geldiği tarihten itibaren Ankara Kent Konseyi’nin hem yapılaşması hem de faaliyetleri çerçevesinde Büyükşehir Belediyesi olarak Ankara'nın bu nezih ayrıcalığını devam ettirmesini istiyoruz.”

    Müzeyi ziyaret ederek eserler hakkında bilgi alan İl Kültür Turizm Müdürü Ali Ayvazoğlu ise pandemi nedeniyle 2020 yılının kayıp bir yıl olarak geçtiğini vurgulayarak, “Başkent Ankara hem kültürün hem sanatın da merkezi olma durumundadır. Sahip olduğu sanatıyla, sanatçısıyla ve sanatseveriyle beraber buna da hazır bir şehirdir. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İl Kültür Turizm Müdürlüğü olarak pandemi biter bitmez kültürel ve sanatsal faaliyetlerimizi sanatçılarımızla birlikte sanatseverlerimizin, Ankara'mızın ve ülkemizin hizmetine sunacağız” değerlendirmesinde bulundu.

  

SANATI ÖZLEYEN KENT: BAŞKENT

    Sanatın Başkent’e çok yakıştığını ifade eden AKK Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yılmaz da, "Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş, sanatsal çalışmalar konusunda bize büyük destek sağlıyor. Pandemi sonrasında da Ankara'nın çok değerli etkinliklere ev sahipliği yapacağına inanıyoruz. Başkentliler bunu sabırsızlıkla bekliyor. Ankara Kent Konseyi olarak pandemi sona erdiği an kültür ve sanatın Başkenti Ankara'yı dünyaya ilan etmeye hazırız” dedi.

   Pandemi sürecinde sanatın dijital ortama kaydığına dikkat çeken AKK Kültür ve Sanat Çalışma Grubu Sözcüsü Bülent Durmaz, “Sanatsal faaliyetler hiç durmasın diye gerek dijital ortamlarda gerekse de gücümüzün yettiğince sosyal ortamlarda sanata ve sanatçıya destek olmak için her türlü çabayı gösterdik. AKK ve Ankara Büyükşehir Belediyesi elinden geldiği kadar bir toplum bilinci oluşturarak imkanlarını seferber etti” diye konuştu. 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:19 +0300 Modern Sanat
Yazar Manolya Gürocak: Sayfalarını koparıp fiilen yemek istediğim eserler olmuştur https://modernsanat.org/yazar-manolya-gurocak-sayfalarini-koparip-fiilen-yemek-istedigim-eserler-olmustur https://modernsanat.org/yazar-manolya-gurocak-sayfalarini-koparip-fiilen-yemek-istedigim-eserler-olmustur Röportaj: Ayşe Hicret Karakaya

Redaktör Haber’de sizlerle kitaplara, filmlere ve yaşama dair buluşmalarımız, yazarlarla gerçekleştireceğimiz röportajlar ile devam edecek. Edebiyat ve sanata verdikleri destek için Redaktör Haber ailesine teşekkür etmek isterim.

2019 yılında İz Yayıncılık’tan yayımlanan ilk romanı Sağanak ile düşünce kalıplarımızın sınırlarını zorlayan Manolya Gürocak ile ütopyalara, hakikate, insanın ruhunu arayışına, okumaya, edebiyata ve sanata dair kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirdik.

-Türü ne olursa olsun bir metin ortaya çıkarmak çok büyük bir çaba ve öz disiplin istiyor kuşkusuz. Bunu sağlayabilmek adına siz neler yapıyorsunuz?

Güne; bugün, şu saatte uyanıp, yüz sayfa okuyup, yirmi sayfa yazacağım diye başladığım zamanlar olur. Gerçi böyle başladığım günler genelde aksilikler çıkar. Ben de her şeyi kontrol edemeyince hiçbir şeyi kontrol etmek istemem ve bir müddet koyuveririm her şeyi akışına. Ama bunu da hakkını vererek yaparım, kendimi suçlu hissetmem.  O gün iki saat fazla uyuduysam “demek ihtiyacım varmış” derim, o iki saat fazladan uykuyla bir hastalık savdığıma inanırım. Planladığım yazıyı yazamadıysam “Farz-ı kifaye değil nasılsa” diye kendimi avuturum. Elli sayfa okuyabilecekken arkadaşlarımla bir saat çene çalmak bana azap vermez, çünkü öğrenmenin kitap okumakla sınırlı bir deneyim olmadığını düşünürüm. Rüyalarda bile süregiden bir serüven, öğrenmek, der, avunurum. Sonra zıvanadan çıktığım er geç ortaya çıkar, alarmlar da iş görmüyordur. Sigorta işleviyle annemi ve kız kardeşimi devreye sokarım: “Beni şu saatte uyandırın, şu saatte yürüyüşe gönderin.” Onlardan biri bazen söylenerek bazen de memnuniyetle zebella gibi odamda belirip sorumluluklarımı hatırlatırlar. Uykumu düzene koymaya ant içer ve başarırım, çalışma saatlerim ritme oturur. İşe yaramama kaygısı üzerimden kalkar. Özgüven ve özsaygı ibrem fırlar, yakıt fullenir; o gazla planladığım işleri bir çırpıda tamamlarım. Ama bir şey başarmanın bir an süren sarhoşluğundan bile hemen yararlanıp rehavet kanıma yeniden giriverir. Sonra atalet tedbirleri kapsamında kendime yeni bir plan yaparım. Böyle takıl tokmak devam eden bir üretim sürecindeyim. Kendimi asla yeterince üretken bulmuyorum. Bu durum bazan ben de memnuniyetsizlik yaratıyor. Benden çok genç yaşlarda başyapıtlarını ortaya çıkarmış, sayısız eser vermiş kimi yazarları düşünüp, imrenirim, yetersizlik hissine kapılırım. Sonra kendime daha fazla kıyamam, her şeyin vakti zamanı vardır, senin de patır patır çiçekleneceğin bir mevsim gelecek, bak peygambere kırk yaşından sonra nice işler başardı derim. Az sayıda eserle büyük etkiler uyandırmış yazarları düşünürüm.

Bir de bir his var içimde; pek hevesli olmasam da uzun yaşayacakmışım gibi geliyor. Üstelik genç de hissediyorum. Heyecan, heves, ateş hepsi ciğerimde sıcak, tavında.

İşin gerçeği, soruyu ilk işittiğimde hiçbir şey yapmıyor gibi hissettim, utandım, sıkıldım. Ama bir metin ortaya çıkarmak için hiçbir şey yapmıyor değilim ki hatta çok şey yapıyorum:

Okuyorum, düşünüyorum, hayata karışıyor, insanlarla konuşuyorum, ilişkiler kuruyorum. Bunları şuursuzca da yapmıyorum. Ancak doğal bir akışta, öyle kendiliğinden gerçekleşiyor ki yorulmuyorum, bu yüzden bir şey yapıyormuşum gibi gelmiyor. Bilhassa düşünmek, varlığımda öyle içkin bir şekilde gerçekleşiyor ki, nefes almak ne kadar yorabilir…

-Romanda Efsun’un söylediği “Duvardaki şu salyangozlar gibi, ağaçlar gibi hayatta ne işe yaradığımı bulana kadar düşünmek istiyorum.” cümlesi en çok paylaşılan cümle olmuş sosyal medyada. Meryem karakteri ise bu tarz düşünceleri gülünç ve ütopik buluyor. Anlam arayışımızla ilgili benim de altını çizdiğim, notlar aldığım bölümler var romanda. Hakikati nasıl ve nerede aramalı sizce?

Hakikat insanın içindeki mikro âlem ve dışındaki makro âlemde eş zamanlı olarak aranmalı. İç görüye eşlik eden bir dış görü olmadıkça insan içine hapsolur, yalnızlaşır ve hezeyanlar içinde kaybolur, er geç kendini meleklik sanrılarına kaptırır ve karanlığın oyuncağı olup çıkar. Aksine dış görüye eşlik eden bir iç görü yoksa o zaman da dünyevileşerek insanlıktan uzaklaşır. Peki, bu iki âlemde nasıl arayacak onu? Bence insanın arayışı, bulunmaya hazır hâle gelmek için olmalı. İnsanın onu aradığından daha büyük bir şevkle konaklayıp yerleşeceği bir kalp arayan bir aydınlıktan bahsediyoruz. İnsan o aydınlık hüzmesinin kabı olmaya bakmalı. Onun karşısında erimeyecek kadar dayanıklı metanetli, o ışığı örtmeyip yansıtacak denli şeffaf ve iletken, saf, parlak bir cevhere sahip olmalı. Böyle bir cevher elde etmek için kalbin nasıl tezkiye edileceğini anlatan pek çok eser kaleme alınmış âlimler tarafından. Ben kendi adıma Gazzali ve Mevlana hazretlerinin eserlerinden istifa etmeye çalışıyorum.

Elbette bu gayreti göstermek için heves duymak da bir nasip. İçinde öyle bir heves duymayanlar ise en azından heves etmeye heves edebilirler. O ilk hareketi başlatacak enerjiyi ise insan dua ile yaratabilir. Ben en azından böyle deneyimledim.

-“Fikirlerimi sonu 'izm' ile biten bir kelimeye sığdırmaya korkuyorum.” Ben de her konuda fanatiklikten uzak durmaya çalışan biri olarak, romanın ana fikrini iliklerime kadar hissettim. Modernizm, kapitalizm gibi hepimizin eleştirdiği dünya düzenine edebiyat ve sanatla ne kadar karşı koyabiliriz sizce?

Edebiyat ve sanatın diğer dalları, eleştirdiğimiz “izm”lere hizmet de edebilir, onlara karşı da koyabilir. Burada belki ilkin eleştirel bir düşünme tarzı benimsenmeli. Bunun için cari eğitim sisteminin, toplumsal, kültürel dayatmaların; saf aklın işletilmesinde yarattığı tahribatlar tespit edilmeli. Öte yandan bu bir paradoks içeriyor. Çünkü bu handikaplar eleştirel düşünmenin önündeki en büyük engeller ve eleştirel bir bakış olmadan aşılamaz. Sanat eserleri de sanırım bu kilidi açmak için var. Kendi başımıza, kendi aklımızla aşamayacağımız engelleri, hasbelkader aşmış yazarların, sanatçıların yardımıyla aşabiliriz. Elbette izmlere hizmet eden sanat eserlerinin zindanına da hapsolabiliriz. Bu tehlikeye karşı insan her şeyi karşıtıyla öğrenmeli. Bağnaz olmamalı. Evren, diyalektik yasayla işler. Böyle bir evrende başlayan öğrenme sürecinin ilk aşaması iki kutbu tanımaya yönelik olmalı (teslim olmaya değil). İkinci aşamada bir tavır, bir duruş benimsemeli. Böylece şuurunun dışındaki alan ışıklanmaya başlar. Şuurun sınırları genişledikçe yönü de belirir, o artık fikir sahibidir ve eyleme geçebilir. Ve kendi geleceğine, kaderine ipotek koymaya kalkışan, anti-dirimsel her izme, sonuna dek karşı koyabilir. Onları yıkıp, yenilerini kurabilir.

-Okumak, yazmak ve yayımlamaktan daha kolay bir edim gibi görülüyor genele bakarsak. Sizin nitelikli okuma ile ilgili görüşleriniz nelerdir? Ve yayımlamanın da zorluğu aşikâr. Siz nasıl bir yolculuktan geçtiniz eserleriniz yayımlanırken?

Güdümsüz bir niyetle esere yanaşmak çok mühim. Nice nitelikli eserden hiç istifade edememiş insanlar gördüm. Skor yapmak için okumam, ben yavaş bir okurum. Nitelikli bir eserden maksimum verimi elde etmeyi arzularım. Koparıp sayfalarını fiilen yemek istediğim eserler olmuştur.

Yayımlama konusuna gelirsek, bu konuda ilk etapta sıkıntılar yaşamadım, hatta çok kolay da oldu. Camianın içine girdikten sonra ise aynı şeyi söyleyemem. İyi ve kötü deneyimlere aynı anda sahibim. Bu konuların aşılamaz engeller olduğunu düşünmüyorum, hatta iyi yanından bakarsak bu sorunları çözerken sanatçının kazandığı beceriler kazanıma da dönüşebilir. Kendi adıma öyle oldu. Ancak sırf bu sorunları çözmede beceriksiz kaldığı için nice yetenekli sanatçının tarihin sularına gömüldüğünü tahmin ediyorum. Şansı olan bin yıl da geçse sular çekilince ortaya çıkıyor. Onu gömenler, adları anılmamacasına toprak altında kalabiliyor. Ama kendi adıma böyle hazin bir tecrit ve yıpratılışa maruz kalmak istemem. Hazmedebildiğim müddetçe hak ettiğim takdiri, desteği görmek isterim. Elbette kemalimi aşacak bir şöhreti de istemem. Çoğu insan sarsılmaz bir özgüvene sahip değil, görmezden gelindiğinde yok sayıldığında kendinden, yeteneklerinden şüphe duyabilir, en kötü eleştiri bile bundan daha az şiddet içerir. Özgüvenin yaralandığı böyle durumlarda sanatçının dışarıdan gelen bir destekle üretmeye devam etmesi çok mümkün. Elbette öz değer sadece dışarıdaki o seslerle de inşa edilemez. Ancak etkisi yadsınmamalı. Değerimizi her şeyden evvel Allah bilsin elbette, ama kulun inkâr etmesi de kolay bir sınav değil, böyle şeylerle de sınamasın.

Öte yandan tam aksi bir durumun başıma gelmesinden de korkarım, hak etmediğim bir ilgi ve takdire boğulup, sahte bir “oldum” sanrısına kapılıp gelişimimin durmasını, öğütülüp tüketilmeyi de hiç arzu etmem.

 

-Donarak ölen bir kuğunun yanına insanların çiçek bırakmasıyla ilgili bir tweetiniz vardı geçtiğimiz günlerde. Büyük bir hüzün hissettim o fotoğrafta. İncelikli yaşamanın zorlukları var tabii. Ama aynı zamanda bunun bir lütuf olduğunu da düşünüyorum. Yazmak için, sanat için hayatı duyumsayabilmenin sizin için anlamı nedir?

Evet, o manzara bana sahiden dokundu. Bir lütuf mu eziyet mi bu? Eğer yaşamda nükte barındıran öbür incelikleri duymasaydım eziyet olurdu. Neyse ki aynı zamanda neşeli bir insanım, mizah bu zorlukları sağaltıyor hayatımda.  

-Kullanılan eski kelimeler, bana kelimelerin her birinin ruhu olduğunu ve aynı anlamda olsa dahi aynı ruhu yansıtmadığını düşündürdü bir kez daha. Örneğin tebellür etmek. Kelimelerin ve Türkçe’nin nasıl ruhu var sizin zihninizde?

 

Bu düşüncenize yürekten katılıyorum. Sözlükte aynı anlama sahip iki sözcükten bazen sadece bir tanesi gözde ve kulakta aynı çağrışımla, benzer ahenkle titreşiyor. Sözlükte anlamdaş olmaları, zihinde aynı etkiyi yaratacakları manasına gelmiyor. “Tebellür etmek” de böyle bir ruha sahip; belirmek ve billurlaşmak kelimelerini kendi gövdesinde mezceden nefis bir kelime. Benim için eski veya yeni olmasından daha mühim bir kriter var ki bu tarz bir anlam bütünlüğü taşıması ve ağız yapıma uygun olması. Söylemekte zorlandığım kelimelerle bağ kurmam zorlaşıyor. Öte yandan dilde öyle güzellikler var ki doğadaki canlı cansız varlıklardan yansımayla türeyen sesleri o kelimenin içinde işitmek hoşuma gidiyor. Ab, kelimesini işittiğimde bir damlanın yere düştüğünde çıkardığı ses geliyor kulağıma, su kelimesini işittiğimde kesintisiz akan bir kaynağı duyuyorum. Mesela p, ç, t, k sesleri bana çıtır çıtır yanan odunlardan gelen sesleri çağrıştırır. U, v, rüzgârı… S, ş akan suyu veya havayı…

Çince mesela, bu çağrışımları görsel biçimde yaymayı öncelemiş, yazı karakterlerinin biçimsel çağrışımları öncelikli ve güçlü. Türkçe’de işitsel bir öncelik var sanki.

Yazarken de sözcük seçimlerimde çoğunlukla bilinçsizce, sezgisel diye tanımladığım bir tutumla, bu hisler beni yönetiyor. Nadiren ise kelimelere karşı bu tarz bir uyanıklık geliştirerek yazıyorum.

-Sağanak’ta birçok olgu derinlemesine işlenmiş. Yüzeysel olarak değinilmiş hissiyatı uyandırmıyor okurda. Aslında çoğu zaman konuşmaktan kaçındığımız olgular bunlar. Efsun ve Yaman karakterlerinin sohbetleri bu durumun açık bir örneği. Okur için besleyici, ufuk açıcı sohbetler bunlar. Kadın meseleleri, İslamiyet, mikro âlem, hakikat… Siz yazarken nelerden beslendiniz?

Her yazarı besleyen şeyler beni de besledi: Filmler, klasikler, felsefe metinleri, müzikler, öz yaşam deneyimleri, gözlemler, çocukluk… Belki benden önceki kuşaklardan farklı olarak sosyal medyayı ekleyebiliriz bu listeye. Ekşisözlük, Twitter, YouTube ve diğer sosyal mecralar insanı filtrelenmesi güç, niteliksiz bilgi yığını içinde boğabileceği gibi onun, hayata dair oturduğu yerden erişmesi güç nitelikli bilgilere ulaşmasına da katkı sağlayabiliyor. İlerleyen yaşımda artık bu platformlardan minimum girdiyle maksimum faydayı elde etmeyi de öğrendiğimi düşünüyorum; keza kendi kuşağımda yadsınamaz etkileri olduğunu da...

-Son dönemde çok konuşulan kadının toplumdaki yerini Sağanak’ta dini, sosyolojik ve felsefi açılardan ele almışsınız. Aile içi şiddet ve kadın cinayeti de var ki bu bölümü gözlerim dolarak okudum. Bu noktada romanda geçen “Kadının dağılan benliğini onarmasını, var olma sebebini hatırlamasını istiyorum çünkü bence barış ve huzur böyle gelecek.” cümlesine değinmek isterim. Tüm bu değiniler bağlamında Sağanak ile Efsun’un “kadının ve dolaylı olarak erkeklerin de insanlık tarihindeki mağduriyetlerinin bitmesi için elinden geleni yapmak” idealine katkıda mı bulunmak istediniz?

Bunu inkâr edemem. Efsun’a acımasız, acınası bir gözle bakıp, hırpalamak istediğim her defasında elimden kurtuldu. İster inanın ister inanmayın bir yerden sonra benim müdahale edebileceğim bir şey olmaktan çıktı bu. Çünkü Efsun baskın, güçlü bir karakter, yazarından da yaman. Romanda onun kadar güçlü bir karakter daha yaratamamış olmak sonlara doğru gücüme gittiği için Faize’yi devreye soktum. Ama o da anti-propagandayı temsil etmediği için Efsun’un dişil gerçekçi propagandası çok gür işitildi. Belki bugün feministlerin sesi zaten çok gür çıktığı için buna göz yumdum. Umarım yarın dengeler değiştiğinde romanın yarı güdümlü bu hâli anlayış görür.

-Romanda Mesnevi, Kimya-yı Saadet, Bostan, Şark İslam Klasikleri, Fususu’l Hikem gibi birçok önemli esere değinmişsiniz. Ve “Mevlana’dan önce Osho’yu okumuş olmam, burnumun dibindeki hazinelerden mahrum kalmak salt benim suçum olamaz.” cümlesi ile çok önemli bir konuya değinmişsiniz. Burada Efsun’un asıl şikâyeti nedir?Aslında burada popülarite değil Efsun’un şikâyeti, o kendi çıktığı yumurtayı kötüleyip duran Batı hayranı zihniyeti eleştiriyor. Diyeceksiniz ki Osho uzak doğu kökenli. Öyle olduğu hâlde o da Batı’nın meşhur ettiği, Batı’nın parlatıp pazarladığı mistik bir uzak doğu figürüdür. Batıda kabul gördüğü için Efsun tarafından kabul görebilmiştir.

-Sağanak’ta yer verdiğiniz konuların her biri başlı başına bir roman konusu olabilir. Queer teori, mikro âlem, üçüncü dalga feminizm, aile içi şiddet, ataerkil ve anaerkil toplumlara sosyolojik bakış, kapitalizm… Kurgu ve anlatıdaki tiplerle bütün bu konuları harmanlamışsınız ve okuru da araştırmaya teşvik etmişsiniz bir bakıma. Bilinçli bir tercih olduğu aşikâr, riskli bulduğunuz yönleri de var mıydı bu tercihinizin?

Her biri başlı başına bir roman konusu olabilir mi bilmiyorum ama akademik çalışma konusu olabilir. Örneğin romanda Queer teoriye yönelik bir takım eleştiriler var ki bunlar bizzat kendi düşünsel verimimin mahsulü olup akademinin faydalanıp geliştirebileceği niteliktedir. Kesinlikle risk aldım ve tespit ettiğiniz gibi bilinçli bir tercihti. Açıkçası Efsun’u yarı ideolog bir karakter olarak kurgulamak bu uğurda bana müthiş bir alan açtı. Ben de dilediğim gibi at oynattım. Bu tekniği Karamazov Kardeşler’de Zosima dede karakteri ve Alyoşa ile sayfalarca Hristiyanlık propagandası yapan Dostoyevski’nin de kullanmış olması bana cüret verdi. Esef ki ben Ivan gibi bir anti-tez yaratamadım, Büyük Engizisyoncu gibi bir anti-bölüm yazamadım. Nefesim yetmedi.  Yaman da Çağıl da zayıf kaldılar. Bir başyapıt ortaya çıkarma ihtimalimi bu yüzden yok etmiş olabilirim. Yine de önemli bir yapıt ortaya koyduğumu düşünüyorum.

-Geçtiğimiz ay George Orwell’in 1984 çeviriniz yayımlandı. Romancılığınıza katkısı olduğunu düşünüyor musunuz?Kesinlikle evet. Başka yazarın aklında olanı Türkçede en özlü ve uygun şekilde ifade etmek uğraşı, dili kullanırken başka türlü bir farkındalığı tetikledi bende. Kendi zihnimde olanı ifade etmekte bu tecrübeden ileriki zamanlarda istifade edeceğimi düşünüyorum.

-Son olarak sinemaya çok uygun olduğu izlenimi uyandırdı bende roman. Efsun karakteri ile sinemaya göz kırpar mı Sağanak, ne dersiniz?

Gayet mümkün, hatta sizinle aynı fikirde olan bir okur dostum bu konuda beni epey yüreklendirdi. Senaryo daha önce denemediğim bir tür olduğu için tereddütler yaşadım. Ancak ilk bölümü yazmayı başardım, kısa zamanda bitirmeyi umuyorum.

Bu güzel sohbet için çok teşekkür ederim.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:18 +0300 Modern Sanat
Kırşehir'de "Ahi Evran Yılı "için çalışmalara başlandı https://modernsanat.org/kirsehirde-ahi-evran-yili-icin-calismalara-baslandi https://modernsanat.org/kirsehirde-ahi-evran-yili-icin-calismalara-baslandi Kırşehir TSO'dan yapılan açıklamada, Ahi Kültürünü Araştırma ve Eğitim Vakfı Başkan Yardımcıları Duran Demirbaş, Süleyman Demir ve Ahi Kültürünü Araştırma ve Eğitim Vakfı İdari İşler Müdürü Gürhan Koç'un, 2021 yılının Ahi Evran Yılı olması nedeniyle Kırşehir TSO Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yılmaz ile görüştüğü belirtildi.

Açıklamada, ziyarette 2021 yılının Ahi Evran Yılı olması münasebetiyle, etkinlikler ve yapılması planlanan kutlamalar hakkında karşılıklı görüş alışverişinde bulunulduğu kaydedildi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:17 +0300 Modern Sanat
Ödev konusuydu Liderliğin kitabını yazdı… https://modernsanat.org/odev-konusuydu-liderligin-kitabini-yazdi https://modernsanat.org/odev-konusuydu-liderligin-kitabini-yazdi İstanbul’da yaşayan Fatma Zehra Yılmaz Üniversite döneminde ödev konusu olan Liderlik konusunu kaleme aldı. Yazdıkça yazdı. Ödev konusu bir anda sayfalarca oldu. Yılmaz ödevini yerine getirmekle yetinmedi, bilgilerden başkaları da faydalansın diye yazılarını “Liderlik rehberi” başlığı altında toplayarak kitap haline getirdi.

1984 İstanbul doğumlu Fatma Zehra Yılmaz, Newport Üniversitesi İnsan Davranışı Sanatı mezunu araştırmacı bir girişimci. Hayatımızın her alanında yer alan Liderlik üzerine yazdığı kitabıyla sorularımızı yanıtladı.

-Sizi tanıyabilirmiyiz?

1984 yılının Aralık ayında İstanbul-Fatih’te dünyaya geldim. Dört kardeşiz.Annem ev hanımı, babam gazeteci-yazar. İlkokulu Zeytinburnu 100.Yıl ilkokulu ‘nda bitirdim. Ortaokul ve liseyi Zeytinburnu İmam Hatip Lisesi’nde okudum. Newport Üniversitesi İnsan Davranışı Sanatı mezunuyum. Asıl mesleklerim tele-satış uzmanı ve takı tasarımcılığı. Bir de bu mesleklere yazarlık eklendi. Bu ilk kitabım ve üniversite ödevimi kitap haline dönüştürerek bir çalışma gerçekleştirdim. Faydalı olacağıma inanıyor ve Liderlik Rehberi’ne gerçekten güveniyorum.

-Liderliği nasıl anlatıyorsunuz kitabınızda?

Liderlik insanlık tarihinin başlangıcından günümüze kadar devam etmektedir. Hayatımızın her anında liderliği hissederiz. Ya bir lider olacağız ya da bir liderin takımında yer alacağız.
Hem akademik hem de yalın bir dille kaleme alınan bu kitapta; lider olmanın ince ayrıntılarını göreceksiniz.
Sadece iş dünyasının seçkin insanları ve akademik kariyer yapanları değil, anne ve babaları da ilgilendiren bilgileri kültür hazinenize katacaksınız.
Bir liderin çocukluk yaştan, eğitimine ve iş yaşamına kadar olan süreci ayrıntılarıyla bulacaksınız.
-Kitap çıkarmak fikri nasıl oluştu?
Neden bu kitabı yazmaya ihtiyacım olduğuna gelince, üniversite mezuniyetimden beri, zaten sürekli bir şeyler yazmakla meşguldüm. Ama bunu hiç yazarlığa yormamıştım. Psikolog olmak ya da müzikle ilgili bir şeyler yapmak istiyordum. Ama bir türlü bu ikisi de olmadı. Bir anda karar verdim, bir ilanla ve bu ilan hayatımı değiştirdi. Üniversitedeki ödevimin konusuydu Liderlik ve yazdıkça yazmak geldi içimden bu konuda. Kendimin böyle bir bilgiye ihtiyacı olduğunu düşündüm sonra ve kitabı bitirdim. Başkalarına da ufak da olsa faydam olmuştur umarım.
 

Bir yönetici mi?
Siyasetçi mi?
Aile bireylerinden biri mi?
Bir spor kulübünün teknik direktörü mü?
Bir eğitimci mi?
İnsanlara özgüven aşılayan ve her an insanların arkasında olan biri mi?
Bunların hiçbiri veya hepsi mi?

Liderlik Rehberi kafanızdaki bu soru işaretlerini tam bu noktada ortadan kaldırıyor. Nasıl mı? Kitabın tamamını okuyarak bu bilgiye sahip olabilirsiniz.

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:17 +0300 Modern Sanat
Minik okurlar arkeoloji ile tanışıyor https://modernsanat.org/minik-okurlar-arkeoloji-ile-tanisiyor https://modernsanat.org/minik-okurlar-arkeoloji-ile-tanisiyor ANKARA (İGFA) - “Biri Arkeolog mu dedi?” adlı resimli hikâye kitabını hazırlayan Kültür ve Turizm Bakanlığı, arkeolojiye meraklı bir kız çocuğunun yaşadığı maceraları minik okurlara anlatıyor. 

Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Kaçakçılık Dairesi Başkanlığı'nca hazırlanan hikâyenin kahramanı Defne, şahit olduğu bir kaçak kazı olayı sonrasında arkadaşlarıyla birlikte kültür varlıklarını korumanın önemini keşfediyor. Sefa Ceran Öztürk’ün kaleme aldığı, Bengi Gençer’in resimlendirdiği hikâye kitabında kültür varlıkları, kazı, keyifli sohbetler, kültür varlığı kaçakçıları, jandarma, müze bu heyecanlı öykünün parçalarını oluşturuyor.

Müzelerde gerçekleştirilen eğitim faaliyetlerinde kullanılacak olan kitabın elektronik versiyonuna tüm çocukların kolaylıkla ulaşabileceğini duyuran bakanlık, kitaba Bakanlığın “e-kitabım” mobil uygulaması ile Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün internet sitesinde de ulaşılabileceğini bildirdi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:16 +0300 Modern Sanat
CRR’nin Çevrimiçi Konserleri Nisan Ayında da Devam Ediyor https://modernsanat.org/crrnin-cevrimici-konserleri-nisan-ayinda-da-devam-ediyor https://modernsanat.org/crrnin-cevrimici-konserleri-nisan-ayinda-da-devam-ediyor Cemal Reşit Rey(CRR) Konser Salonu Nisan ayında da CRR YouTube kanalından dopdolu bir programla dinleyicilerine müzik ziyafeti yaşatacak.

2 Nisan Cuma, saat 20.00

ÇİZGİDEKİ SESLER/ Hezarfen San’at Topluluğu

Hezarfen San’at Topluluğu, ”Çizgideki Sesler” konserinde, bir vücuttan meydana gelmiş görsel ve işitsel sanatları buluşturuyor. Genel Sanat Yönetmenliğini Salih Bilgin’in gerçekleştirdiği projede, müzisyenler eserleri icra ederken Hattat Efdaluddin Kılıç tarafından da aynı anda yazılacak ve bu görüntü barkovizyon ile dinleyicilere aktarılacak.

Genel Sanat Yönetmeni ve Ney: Salih Bilgin
Tanbur: Birol Yayla
Kanun: Taner Sayacıoğlu
Klasik Kemençe: Kadir Serhat Sural
Perküsyon: Turgut Yiğit Dalar
Kudüm: Hüseyin Özkılıç
Solistler: Taner Yalçın, Muhammed Taha Aras, Sait Berker Seymenoğlu, Murat Avşar

Hattat: Efdaluddin Kılıç

6 Nisan Salı, saat 20.00

İPEK YOLU ’’Masal’’

Buhara’dan Hotan’a, Merv’den Bakü’ye, Şian’dan İstanbul’a bu kadim yolun mistik şehirlerinden derlenen hikâyelerin ve ezgilerin terennüm edildiği bir İpek yolu masalı…

Sanat Yönetmenliğini kanun sanatçısı Seda Tüfekçiğolu, metin kurgu ve sunumunu Mehmed Emin Avanaş’ın gerçekleştirdiği İpek Yolu ”Masal” projesinin müzik düzenlemeleri basgitarda yer alan Erkan Adlin’e ait.

Seda TÜFEKÇİOĞLU sanat yönetmeni / kanun
Mehmed Emin AVANAŞ metin kurgu / sunum
Erkan ADLİN müzik düzenlemeleri / bas gitar
Melis TÜFEKÇİOĞLU proje koordinatörü / vokal
Aziz HARDAL gazelhan
Mehmet Metin ÖZDEN cümbüş / ud / vokal
Merve UTANDI KALKAN vokal
Merve Kıvılcımer vokal
Hüseyin SERT vokal
Baran AŞIK- Mey balaban
Alper ASUTAY keman
Emrah AKAR gitar
Ozan SARIBOĞA tuşlu çalgılar
Adnan GÜLLÜ ritim / perküsyon
Buğra Murat KARA davul

8 Nisan Perşembe, saat:20.00

DÖRT TELDE DÜNYA TURU

Dört Telde Dünya Turu, Türkiye’de ve yurt dışındaki çellistleri bir araya getiriyor. Çellist Melih Kara, Murat Berk, Köklü Yiğit Tan, İbrahim Aydoğdu, Yaz Irmak, Doğuş Ergin, Yusuf Çelik ve Hakan Hürkan Şahin bu zorlu günlerde çellonun hem naif hem duygusal hem de enerjik sesleri ile müzikseverleri dünya turuna çıkarıyor...

9 Nisan Cuma-10 Nisan Cumartesi, saat:20.00

”50. ÖLÜM YIL DÖNÜMÜNDE IGOR STRAVINSKI: ASKERİN ÖYKÜSÜ” ANLATICI: ERKAN KOLÇAK KÖSTENDİL/ Avrasya Oda Orkestrası

Ünlü oyuncu Erkan Kolçak Köstendil, tüm zamanların en fenomen bestecilerinden Stravinski’nin müziklendirdiği oyun ”Askerin Öyküsü” ile sizleri baştan sona diri tutacak bu zamansız Faust hikayesine hayat verirken, ressam Pınar Birim eşzamanlı gerçekleştireceği canlı performansla hikayeyi tuvale aktarıyor.

İsviçreli yazar Ferdinand Ramuz tarafından, 1.Dünya Savaşı sonrasında Fransızca olarak kaleme alınan hikaye, bir Rus halk masalına dayanır.

Sanat tarihinin en sansasyonel fenomenlerinden biri olan Igor Stravinski’nin, okunması, oynanması ve dans edilmesi amacıyla bestelediği bu başyapıt, kasvetli bir Faustian fabl olup, bir prenses, firari bir asker ve önünde sonunda onun ruhuna sahip olacak Şeytan’ın anlatıldığı bir hikâyedir.

Ferdinand Ramuz yazan
Selin Tekman çeviri
Erkan Kolçak Köstendil anlatıcı
Pınar Birim ressam
İlkim Temur & Elif Gürlük dansçılar

Orçun Orçunsel şef

Oleksandr Samoylenko keman
Deniz Yurdakul kontrabas
Evrim Güvemli klarnet
Berke Hitay fagot
Timuçin Abacı trompet
Tolga Akkaya trombon
Kerem Öktem vurmalı çalgılar

16 Nisan Cuma, saat 20.00

LUDUS ENSEMBLE

Kemanda Banu Selin Aşan ve Eylül Umay Taş, viyolada Göknil Özkök Sezener, viyolonselde Gözde Yaşar ve konuk sanatçı Mehmet Gökhan Bağcı’nın yer aldığı Ludus Ensemble, CRR Konser Salonu konserinde Schubert’in eserlerini seslendirecek.

Schubert’in en son oda müziği eseri, yaylı çalgılar için tek beşlisi 1828’de, ölümünden birkaç ay önce yazılmıştır. Ancak 1850’de bulunarak seslendirilen eser, melodi zenginliği, formu, anlatımındaki ruhsal güçlülük, orkestra sesini veren tını dengesi ve olgunluğuyla Viyana ekolünün en seçkin örneklerinden biridir.

20 Nisan Salı , saat:20.00

TRIO LIKYA

Kemanda Nilgün Yüksel, viyolonselde Poyraz Baltacıgil ve piyanoda
Barış Büyükyıldırım’dan oluşan
Trio Likya, CRR Konser Salonu için hazırladıkları programda, Maurice Ravel’in La Minör Piyanolu Üçlüsü ve Alfred Schnittke’nin Piyano’lu Üçlüsü’nü seslendirecekler.

Temelleri 2017 yılının yaz aylarında atılan Trio Likya; hem Türkiye’de, hem de yurtdışında Barok dönemden günümüze ilgi çekici konser programları ve tınılarla dinleyicilere keyifli dakikalar yaşatıyor.


21 Nisan Çarşamba, saat:20.00

MODAL JAZZ QUARTET & STRING QINTET

Bu proje Caz standartlarının armonik yapıları üzerine yazılan yeni standartların form yapılarına gore birbirleriyle ilişkilendirilerek çalındığı ve aynı armonik yapı içinde birbirinden oldukça farklı melodilerin de anlam bulacağını işaret eden bir Yavuzoğlu projesi.

Bebop müzisyenlerinin ustaca kullandıkları bu yöntem, orjinal adıyla ” Conterfact” aynı zamanda projenin başlığı. Eğitimciliği, kitapları ve aranjörlüğü ile de bilinen aynı zamanda CRR Caz Orkestrasının şefi olan Yavuzoğlu enstrümanlarında birer virtuöz olan Şenova Ülker, Önder Focan ve Fırtına Kıral’la ve Hem klasik hemde caz orkestralarının aranan yaylı saz icracıları; Bahar Büyükgönenç, Yonca Sülün, Ömür Gören, Burak Kayan, Mert Gürel’le aynı sahneyi paylaşacaklar.

28 Nisan Çarşamba, saat 20.00

GIOVANNI BOTTESINI: KONTRBASIN KRALI 200 YAŞINDA / CRR Oda Orkestrası

CRR Oda Orkestrası, Şef Can Okan yönetiminde kontrbasın ustası olarak bilinen İtalyan besteci ve orkestra şefi Giovanni Bottesini’nin 200.doğum gününü özel bir konser ile kutluyor.

Can Okan şef
Onur Özkaya kontrbas
Cihat Aşkın keman
Çağ Erçağ
viyolonsel

30 Nisan Cuma, saat 20.00

SUİTE STANPOLITES


Besteci, caz piyanisti Evrim Demirel’in 3 yıldır içinde yer aldığı ”Stanpolites Project” bir trio olarak hayata geçti. Kontrabasta Andreas Metzler ve davulda Riccardo Marenghi’nin yer aldığı bu üçlü genel olarak Demirel’e ait kompozisyonları icra ederek çok sayıda konser gerçekleştirdi.

”Çağdaş caz” olarak tanımlanabilecek bu müzik, yazılı kompozisyonların belirlediği yol haritası içinde kolektif doğaçlamalarla ilerliyor ve her performansta yeni bir söyleme ulaşıyor. Suite Stanpolites ise bu projedeki bazı kompozisyonları soyutlayan daha büyük bir tasarım olarak karşımıza çıkmaktadır.

Yaklaşık 1 saati bulan bu kompozisyon caz müziği dilinde yazılmış ve caz müzisyenleri tarafından icra edilen çağdaş bir eser olarak algılanabilir. Çağdaş müzikle cazın ortasında duran bu müzik bir yandan cazın önemli özelliklerinden biri olan kolektif doğaçlama unsurunu barındırırken, bir yandan da çağdaş müziğin normlarını kapsamaktadır.

Evrim Demirel piyano
Andreas Metzler kontrbas
Riccardo Marenghi davul
Şenova Ülker, Barış Yazıcı trompet
Çağdaş Oruç, Batu Şallıel saksofon
Burak Dursun, Altay Acar trombon


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:16 +0300 Modern Sanat
Diyarbakır sanata duyarsız kalmadı https://modernsanat.org/diyarbakir-sanata-duyarsiz-kalmadi https://modernsanat.org/diyarbakir-sanata-duyarsiz-kalmadi DİYARBAKIR (İGFA) - Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı’nın “Sanata Kayıtsız Kalma” sloganıyla ücretsiz açtığı kurslar, Sezai Karakoç Kültür ve Kongre Merkezi'nde devam ediyor.

Kent Konservatuarı sanatçıları tarafından piyano, keman, gitar, kabak kemane, kaval, çello, klarnet, ney, yan flüt ve resim branşlarında derslerinin verildiği kurslardan 500 kişi faydalanıyor. Pandemi nedeniyle sınırlı sayıda öğrenciyle gerçekleştirilen kurslar 15 Haziran’a kadar devam edecek.

Yeni kursiyer alımlarının ise haziran ayında başlaması planlanıyor.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:15 +0300 Modern Sanat
Usta sanatçıdan Ezgi Mola’ya tepki! https://modernsanat.org/usta-sanatcidan-ezgi-molaya-tepki https://modernsanat.org/usta-sanatcidan-ezgi-molaya-tepki Usta sanatçı Ayşe Mine, ünlü oyuncu Ezgi Mola’yı ve Türkiye’deki dizi senaristlerini sert sözlerle eleştirdi.

Dün gece İbo Show’da Işın Karaca’nın konuk olduğu bölüm ekranlarda yayınlanırken, usta sanatçı Ayşe Mine de ünlü sanatçı Onur Akay’la Instagram adresinden canlı yayın gerçekleştirdi. ”Bazı seslere tahammülüm yok” diyerek taklit yapmaya başlayan Mine, kimin taklidini yaptığını söylemedi ama Akay, ”Ayşe abla bu Işın Karaca’ya benziyor sanki” ifadelerini kullandı. Canlı yayını izleyen takipçileri tarafından da Işın Karaca yorumları yapılırken taklit etmeye devam eden Ayşe Mine, ”Dinleyemiyorum o sesleri. O yorum mu oluyor bazılarına göre? Bu millet neye gidiyor, neyi alkışlıyor, neyi dinliyor, neredeyiz? Ne yapıyoruz? Müzik, müzik, müzik…” diye bağırarak müziğe seslendi ve ”Nerdesin yavrum nerdesin?” diye müziğin yok olduğuna isyan etti.

”GİDİYOR APTALLAR”

Daha sonra müzikseverlerin şarkı söyleyenlerin sesine hiç dikkat etmediğini de sözlerine ekleyen Ayşe Mine, ”Ses mesela ses! Sese kimsenin takıldığı yok. Ses güzelmiş, çirkinmiş hiç önemli değil. İki yerde çıksın yer yerinden oynadı. Üçüncü de yer yerinden oynuyor gidiyor aptallar biliyor musun? Yer yerinden oynuyormuş biz de gidelim. Çok gülüyorum ben bunlara. Bu nedir? Biz nerde ne yaşıyoruz, nerdeyiz, hangi zamandayız, ne yapıyoruz, ne yapıyorlar? Anlatsana yavrum bana birazcık” diye Onur Akay’a sordu ve Akay, ”Kimse farkında değil o şarkıların nasıl okunduğunun. Stüdyoda bir okuma kayıtlarını görseler. Ben birçok kişinin stüdyoda miks öncesi kayıtlarını gördüm. İnanamazsınız Ayşe ablacığım. Onlar hep aletlerle düzeltiliyor.” dedi. Mine de tesadüfen stüdyoda bir sanatçının detoneleri düzeltilirken şahit olduğunu sözlerine ekledi.

EZGİ MOLA’YI VE SENARİSTLERİ ELEŞTİRDİ!

Masumlar Apartmanı isimli diziyi izlediğini söyleyerek, dizinin başrol oyuncusu Ezgi Mola’nın bir reklam filminde oynamasını eleştiren Ayşe Mine, Mola’yı dizi de başka reklam da başka görünce diziden koptuğunu ifade etti. Ayrıca Türkiye’de dizi senaristlerini de ”Bu kadar kötü nasıl düşünüp yazabiliyorlar? Bir kötülük aşılıyorlar. Olamaz diyorum. Bu kadar kötü nasıl düşündü, nasıl yazdı, ne oldu?” diye yüklenen usta sanatçı, senaristlerin psikolog ve psikiyatriden yardım almasını önerdi.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:14 +0300 Modern Sanat
Gülben Ergen “Unutmayın ki Bana Hiçbir Şey Olmaz” Sözünü Satışa Sundu! https://modernsanat.org/gulben-ergen-unutmayin-ki-bana-hicbir-sey-olmaz-sozunu-satisa-sundu https://modernsanat.org/gulben-ergen-unutmayin-ki-bana-hicbir-sey-olmaz-sozunu-satisa-sundu Gülben Ergen, kendisiyle özdeşleşen ve sosyal medyada ”meme” haline gelen ”Bana unutmayın ki hiçbir şey olmaz” sözünü NFT’ye dönüştürerek açık artırmaya çıkardı.

Gülben Ergen’in yıllar önce söylediği ”Bana unutmayın ki hiçbir şey olmaz” sözü NFT ile açık artırmaya çıkarılıyor. Ünlü şarkıcı, ”Bana unutmayın ki hiçbir şey olmaz” sözünü söylediği anı Rarible üzerinden satışa sundu.

Son dönemde NFT’ye dönüştürülüp satılan sanat eserlerinde artış yaşandı. JPEG resimlerden şarkılara kadar birçok eser, dijital ortamda satışa sunulmaya başlamıştı. NFT trendine uyan kişilerden biri de Gülben Ergen oldu. Gülben Ergen, ikonik sözü ”Bana unutmayın ki hiçbir şey olmaz”ın NFT’ye dönüştürüldüğünü ve açık artırmaya sunulduğunu açıkladı. Ergen, Twitter hesabından şu açıklamayı yaptı:

”Magazin dünyasından çıkıp internette klasikleşen ‘Bana, unutmayın ki hiç bir şey olmaz’ dijital dünyada yaşamına devam etmek için #NFT’ye dönüşüyor. NFT serimizin ilk versiyonu Rarible üzerinden açık arttırmaya sunuldu.”

GELİRİNİ BAĞIŞLAYACAK

Gülben Ergen, elde edeceği geliri ise kurucusu olduğu Çocuklar Gülsün Diye Derneği’ne bağışlayacak. Dernek, şu sıralar 41. anaokulunu açmaya hazırlanıyor.

NFT NEDİR?

NFT, gerçek dünyada koleksiyon değeri taşıyan herhangi bir şeyin dijital dünyadaki halidir. Açılımı, ”non-fungible token”dır. Takas edilemeyen kripto varlık anlamına gelmektedir.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:13 +0300 Modern Sanat
Kültür Envanter Çalıştayı düzenlendi https://modernsanat.org/kultur-envanter-calistayi-duzenlendi https://modernsanat.org/kultur-envanter-calistayi-duzenlendi Lüleburgaz Belediyesi’nin çalışmalarına başladığı kültür envanteri kapsamındaki ”Kültür Envanter Çalıştayı” çevrim içi olarak düzenlendi. Aralarında Prof. Dr. Mehmet Özdoğan olmak üzere önceki dönem belediye başkanları, çevre belde başkanları, tarihçiler ve kent paydaşlarının bulunduğ çalıştaydan çıkan sonuçlar Lüleburgaz’ın kültür envanteri çalışmalarına ışık tutacak. Çalıştayın açılışında konuşan Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli, ”Bilimin gösterdiği yolla, Lüleburgaz’daki değerlerimizin de katkılarıyla Lüleburgaz’ın kültür envanterini çıkaracağız” dedi.

Lüleburgaz Belediyesi’nin Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGÜ) ile iş birliği içerisinde gerçekleştirdiği kültür envanteri çalışmaları kapsamında ”Lüleburgaz Kent Kültür Envanter Çalıştayı” düzenlendi. Çalıştayın açılış konuşmalarını Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli, önceki dönem Lüleburgaz Belediye Başkanları Emin Halebak, Ahmet Sezal Özbek, Özcan Değirmencioğlu, akademisyenler Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, Doç. Dr. Rıfat Akbulut ve Lüleburgazlı tarihçi Ali Arslan yaptı.

”Geçmişi kurum kültürüyle geleceğe taşıyoruz”

Çalıştayın açılışında konuşma yapan Başkan Gerenli, Lüleburgaz Belediyesi’nin geçmişini bir kurum kültürüyle geleceğe taşıyan belediyecilik anlayışında olduklarını belirterek, ”Vizyonumuz her şeyin sevgiyle başladığı, ekonomik ve sosyal beklentilerin karşılandığı, bireylerin kendilerini geliştirebildikleri, havası, doğası ve temizliğiyle yaşamaktan mutlu olacakları, hayallerinin hayat bulacağı, çağdaş cumhuriyet kenti Lüleburgaz. Bu vizyonla yola çıktık. Bu vizyonla yola çıkarken kurum kültürüyle yola devam ediyoruz. Bu kurum kültürüyle hareket ederken, Emin Halebak döneminde başlayan stratejik planla çalışma sistemini asla bozmadık. Büyük bir titizlikle 2020-2024 stratejik planımızı hazırladık. Stratejik planımızdaki konulardan en önemlilerinden birisi de Lüleburgaz’ın kültür envanterinin oluşturulmasıydı. Lüleburgaz, bilim ve sanatın rehberliğinde, çağdaş Cumhuriyet değerlerine sımsıkı sarılan, aydınlanma kültürüyle geleceğe yürümek isteyen bir kent” ifadelerini kullandı.

”Lüleburgaz’ın kültür envanterini çıkaracağız”

Kültür envanteri çalışmaları kapsamında Lüleburgaz’ın taşınır-taşınmaz, doğal kültürel varlıkları ile somut olmayan kültürel değerlerinin geleceğe taşınacağını vurgulayan Başkan Gerenli, ”Bu nedenle Kasım ayı içerisinde MSGÜ’den değerli bilim insanlarıyla yola çıktık. Arkasından ön çalışma raporları yayınlandı. Belirlenen yol haritasına göre yolumuza devam ediyoruz. Bundan umuyoruz ki çok güzel şeyler çıkacak. Bilimin gösterdiği yolla, Lüleburgaz’daki değerlerimizin de katkılarıyla Lüleburgaz’ın kültür envanterini çıkaracağız” dedi.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:12 +0300 Modern Sanat
İzmit’in 2021 Kültür Hikayesi herkesi büyüledi! https://modernsanat.org/izmitin-2021-kultur-hikayesi-herkesi-buyuledi https://modernsanat.org/izmitin-2021-kultur-hikayesi-herkesi-buyuledi İzmit kültürel ve sosyal yaşamı büyütmek için adımlarını geçen gün daha da hızlandıran İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, İzmitlileri çok mutlu eden ve heyecanlandıran kültür sanat projelerini görkemli bir açılış ile kamuoyuna aktardı.

Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleşen lansmanda ’Kültür ve Sanat Kenti İzmit’ sloganıyla yola çıkan İzmit Belediyesi’nin 2021 yılında planladığı projeler ve etkinlikler tanıtıldı.

İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet önderliğinde gerçekleşen lansmanın önde gelen tiyatrocu sevinç Erbulak üstlenirken sanat dünyasından değerli isim, İzmit’in önde gelen kişileri ve STK adlı üye katıldı. Ayrıca pandemi kurallarına uygun program İzmit Belediyesinin sosyal medya hesaplarından canlı olarak yayınlandı.

Lansmanda İzmit Belediyesi Kütüphanesi, Atatürk Evi, Hulusi Kentmen Evi, Leyla Hanım Filmi, İzmit Somut Olmayan Kültürel Miras Envanteri Projesi ve Tarihi İzmit Evleri gibi dek yapılmış projelerin ön gösterimiyle birlikte İzmit’in 2021 yılında gerçekleştireceği değerli kültür sanat aktiviteleri anlatıldı.

Gösterişli sahne performansları eşliği tanıtımı yapılan projeler, İzmitlilerle canlı olarak yansıtılırken, yayın boyunca pandeminin sanata engel olmadığının altı çizildi.

İzmit’i Evrensel Bir Boyuta Taşımak İstiyoruz!

Geliştirdiği uygulamalar ve sanata olan duyarlılığı ile bilinen İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, İzmit Belediyesini istediğini belirtken, bu alandaki vizyonlarını şu kelimelerle açıkladı; ”Kentimizin simgesi olan Fethiye Cadde’mizin kültür odağı haline getireceğiz. Tarihi İzmit evlerine yeniden hayat vereceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hatıralarını İzmit’te dünyanın en zengin Atatürk Müzesi’nde yaşatacağız. Hepimizin ton dedesi Hulusi Kentmen’i restorasyon ederek yaşatacağız. Daha da ilerisi tarihi 1710 artık 126 kilometrelik Hoşgörü yoluyla İzmit Belediyesini evrensel bir boyuta indirmek istiyoruz. ” dedi.

İzmit’imizin Adını Duyurmak İstiyoruz!

Başkan Fatma Kaplan Hürriyet, ”Düzenleyeceğimiz İzmit Moda Haftasıyla, İzmit’in kıyafetlerini geleceğin imajlarıyla harmanlayacağız. Gastro İzmit Festivaliyle ise mancarlı pidemizi, simit ve pişmaniyemizi ile dünya mutfaklarında görmek istiyoruz. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün kadınlara tanıdığı seçme ve seçilme hakkının yerel yönetimlerdeki sembolü gelen gelen Türkiye’nin serbest seçimle ilk kadın belediye başkanımız Leyla Atakan’ın hayatını bildiğiniz gibi film haline getirmeye başladık. Ve sonrasında çok arzu ettiğimiz Leyla Atakan film festivali ile en prestijli ödüller arasına adımızı izlemek ve bunu gerçek hale getirmek istiyoruz. ” dedi.

Lansmandaki Etkinlikler Nefes Kesti!

Başkan Hürriyet’in konuşmasının ardından Adem ile Havva dans gösterisi gerçekleştirildi. Devamında Feshane tadında Ramazan izleyicilerle buluşurken Sahne İzmit grubu tarafından geleneksel oyunlar ve modern müzik ile dans gösterileri sergilendi. Ayrıca sine vizyon gösterimiyle birlikte 2021 yılı projeleri görsel olarak tanıtıldı. Finalde ise keman virtüözü Cihat Aşkın’ın ünlü nefes kesti. Program boyunca gerçekleşen gösteriler programa katılan ve ekranları başındaki seyircileri adeta büyüledi.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:12 +0300 Modern Sanat
Şevval Şahin: “Miss Turkey final gününde bayıldım” https://modernsanat.org/sevval-sahin-miss-turkey-final-gununde-bayildim https://modernsanat.org/sevval-sahin-miss-turkey-final-gununde-bayildim Trendyol’un Instagram hesabı üzerinden canlı gerçekleşen ”Mert Vidinli’yle Sıkıştıran Sorular” programının bu haftaki konuğu Şevval Şahin oldu. Vidinli’nin sorularını yanıtlayan Türkiye güzeli, yarışmanın final gününde bayıldığını ancak kendini motive ederek yine de sahneye çıktığını söyledi.

Her Perşembe Trendyol Instagram hesabı üzerinden ünlü isimlerin konuk olduğu ”Mert Vidinli’yle Sıkıştıran Sorular” canlı yayın programının bu haftaki konuğu Şevval Şahin oldu. 3 aydır Bali’de tatilde olan Şevval Şahin, ”Bali, en iyi tatilimdi ancak bu sürede Türkiye’yi çok özledim. En az bir ay Türkiye’de olacağım” dedi.

6 yaşından itibaren Londra’da yaşadığını belirten Türkiye güzeli, ”Miss Turkey’den sonra Türkiye’ye daha sık gelmeye ve daha uzun kalmaya başladım. Son iki yılda Türkçem gelişti. İngilizce düşündüğüm için araya maalesef İngilizce kelimeler giriyor” diyerek konuşmasıyla ilgili yorumlara yanıt verdi.

Miss Turkey’e deneyim edinmek ve eğlenmek amaçlı katıldığını söyleyen Şahin, ”Hiçbir zaman yarışma modunda değildim, çok keyifli zaman geçirdim. Ama çılgın bir anım var ve bir tek benim başıma geldi sanırım. Final gecesinin sabahında hasta olarak uyandım, hatta bayıldım. İlaçlarla ayağa kalktım, kendimi motive ettim ve çıktım sahneye” diye konuştu.

Bugüne kadar yaptığı en çılgınca şeyin ise ilkokul zamanında tüm okulun önünde şarkı söylemek olduğunu açıklayan Şahin, ”Her perşembe bütün okulun olduğu etkinlikler yapardık. Ben de korodaydım ve müzik öğretmenim sesimi beğeniyordu. Ben de o cesaretle bütün okulun önünde Titanic şarkısını söyledim. Şimdi olsa yapamam” dedi.

Gisele Bündchen izleyerek modelliğe aşık olduğunu ifade eden güzel model, stil konusunda Hailey Bieber’ı ve Rihanna’yı beğendiğini ifade etti. Şahin, ilk parasını ise 13 yaşında Londra’da ufak bir defilede yürüyerek kazandığını söyledi.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:11 +0300 Modern Sanat
Mutlak bir çıkmaz yol https://modernsanat.org/mutlak-bir-cikmaz-yol https://modernsanat.org/mutlak-bir-cikmaz-yol RÖPORTAJ: AYŞE HİCRET KARAKAYA

İlk öykü kitabı Mutlak Bir Çıkmaz Yol ile bekleyenlerini sevindiren Abdullah Kasay’la edebiyat, fotoğraf, sinema ve sanat yoluyla yaşamla kurduğumuz bağa dair kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirdik.

Mutlak Bir Çıkmaz Yol ilk öykü kitabınız. Öyküyle ilgili farklı yollar denemekten de çekinmediğiniz görülüyor. Örneğin küçürek öykülere yer vermişsiniz. Genel olarak Mutlak Bir Çıkmaz Yolun yazım ve yayımlanma sürecinden bahseder misiniz?

Mutlak Bir Çıkmaz Yol’da esasen bugüne değin dergilerde yayımlanan tüm öykülerimi topladım. Uzun öykülerin yanında küçürek öykülere yer verişim de aslında kurmacanın imkânlarını denemek. Uzun, kısa ya da çok kısa öykülerle de bir anlam kotarabilir miyim düşüncesinin denemeleri. Ve her ikisinde de çocuk öznelerin yer alışı, çocukların o kısacık cümlelerinin de koca birer hayret ifadesine dönüşebileceğinin bendeki izdüşümü. Ve kurgu gibi gözükse de (ya da zaten değil) tüm bu diyaloglar gündelik hayatta o kadar sık yaşanmakta ki. Çoğu zaman geçiştirdiğimiz bu diyaloglar bizler için aslında çocukların o kocaman dünyasına daha çok kulak kesilmemiz gerektiğini gösteriyor. Zira onların saf, duru bakışlarında çok büyük anlamlar saklı. Bu iki öyküde de belki de uzunca aktarılacak bu “hikmetli bakışı” yansıtmaya çalıştım. Yaklaşık yedi yıldır biriken (çok aralıklı öykü yazma imkânı bulabildim zira) öykülerin toplamı oldu kitap. Bir de çok aralıklı yazıldığı için bütüncül bir dosya olabilecek mi endişesi vardı bende. Fakat baktığımız zaman aslında geride bırakılan tüm bu izler birbirinden alakasız gibi dursa da koca bir bütüncül anlatı. Sanırım bu her yazar ya da her sanatçı için aynıyla geçerli. Elbette yazarın bir araya getirişi kadar okurun zihninde nelerin bir araya geldiği de mühim. Fakat yazar bunun künhüne sanırım asla varamayacak. Zira her bir okur için anlam, bütünsellik değişecek. Ya da her an değişmekte. Bu kitabı on yıl sonra yeniden değerlendirme imkânı bulduğumuzda benim için de çok şey yer değiştirmiş olacak. Yine de o parçalar da bir çerçevenin içini doldurmaya devam edecek.

Kitabınızın editörlüğünü Abdullah Harmancı üstlenmiş. Abdullah Harmancı ismini seneler evvel ilk kez babamın notları arasında görmüştüm. Bir yazarın başka bir yazar hakkındaki düşüncelerini kaleme almasını gelecek nesiller için bırakılmış mektuplar olarak görüyorum. Abdullah Harmancı ile tanışıklığınızı; hayata dair, edebiyata dair size katkılarını anlatır mısınız?

Abdullah Harmancı ile tanışmam bir dergi çıkarma macerasıyla başladı. Van’dan döndükten sonra Ömer ile (Korkmaz) tanıştık. Çok sık bir araya geliyorduk, heyecanlıydık. Yaşadığımız şehirde, bir araya gelebileceğimiz insanları aramak için düştük yola. Endülüs Kitap Kafe vardı o zamanlar Konya’da. Bu buluşmalarımız bir dergi adına da olmalıydı diye düşündüğümüz bir zamanda arka masadan tam da duymak istediklerimizi konuşan birilerine denk geldik. Bu isimler sonrasında bizim, tabiri caizse kader arkadaşlarımız olacaktı. Sadece edebî manada değil, her manada. Dostluklarımızda, arkadaşlıklarımızda, düğünlerimizde, cenazelerimizde… O gün Ulvi Kubilay Dündar ve Abdullah Harmancı Mahalle Mektebi’nin 7/8. sayısını konuşuyorlardı. En az bizim kadar heyecanlılardı. Sanki bir derginin ilk sayısının heyecanı vardı üzerlerinde. Ki zaten bu heyecan her sayı aynı oranda sürdü. Abdullah Harmancı’ya, Ulvi Kubilay Dündar’a niyetimizden bahsettik; tuttular bizi kolumuzdan Alaaddin İş Hanı’na götürdüler. İşte dediler dergi, bu da bürosu... Bizi o gün o yoldan döndürüp, -iyi ki de döndürüp- beraberliğimizi sürdüreceğimiz uzun bir yola çıkardılar. Önce nasıl okumam gerektiğini öğrendim sanırım ben Mahalle Mektebi’nde. Dergi iddiasıyla yola çıkan bizlerin, en başta iyi bir okuyucu olmamız gerektiğini anlamıştım bu süreçte. Harmancı’nın bu manada üzerimizde emeği çoktur, benim ve yaşıtım edebiyatçı arkadaşlar üzerinde. Ki o emek hâlen başka gençler üzerinde de sürmekte. Bir okuma seyri bulduktan sonra, yazmaya daha bir güvenli adım atıyor insan. Öncesinde isimlerini duyduğumuz birçok yazar ya da şairle beraber çay içmek duygusu… Bu inanılmaz bir nimetti o zamanlar ki hâlâ da öyle. Bütün bunlar da sadece edebî dünyama değil, insan olarak bana çok şey katıyor. Bu manada Harmancı’yı sadece edebî kimliğiyle değil insanî birçok yönüyle de tanıyorum. Kitabın arkasına yazılmış yazı ise bunların sadece bir cüzü.

Fotoğraflarınızdan bahsetmek isterim. Susan Sontag Başkalarının Acısına Bakmak kitabında der ki: Fotoğraf gerçeği işaret eder ama tamamını göstermez.” Ben de kurguda aradığımız hakikati fotoğraflarda yakalayabildiğimize inanıyorum ve bu yüzden fotoğraf çekmesem de ilgi alanım. Bazen bir fotoğrafa film izler gibi uzun süre baktığım, incelediğim oluyor. Çeken kişinin günlüğünü okuduğumuz kanaati uyandırıyor bende. Fotoğrafın sizin için anlamı nedir?

NTV’de Oğuz Haksever’in sunduğu Ve İnsan programında, fotoğraf karelerinin yorumlandığı bir an vardı: O An. O anlar, fotoğraf sanatının muazzamlığına dair TV ekranlarında kaydedilmiş, en güçlü yorumların dile geldiği bir zamandı. Bu zamanlarda fotoğraflar üzerine sık sık düşünme fırsatı bulmuştum. En başta denilebilir ki hayatın kocamanlığının, insana dair olanların tamamı en yalın hâli ile fotoğraf sanatında vücuda geliyor. Fakat günümüzde görselle harmanlanmış bu akışkan zaman diliminde, görselin de sözün önüne geçişiyle, fotoğraflar bağlamını yitiriyor. Fakat bunu dile getirmeden önce başa dönersek, fotoğraf sadece bir sanat, bir belge ya da vesika ve bunların da ötesinde hayatın tanıklığından ziyade hangi işlevleri üstlenmişti? Bu temel soru aslında edebiyat, müzik için de kurulabilecekken fotoğraf bu bağlamda biraz daha ayrışmakta. Bu ayrışma, fotoğrafın hem doğrudan “tekniğe” dayalı oluşu ile ilintili hem de “yorum” içermesi. Bu yorumun alıcısı bizler de yorumu yeniden yorumlayarak fotoğrafı her seferinde yeniden üreterek farklı bağlamlara teşne bir biçimde bu ilişkiyi sürdürüyoruz. Baktığımız zaman bu durum aynı zamanda sembolik ve ikonik bir etki de ortaya çıkarmakta. Fakat günümüzde bu etkinin oldukça daraldığını da görmekteyiz. En başta bu daralışın dinamiği olan durum fotoğrafın gündelik hayatta oldukça yaygın biçimde yer alışı. Bu yer alıştan dolayı “her şeyin fotoğraflanır” hâle gelişi ile kategorize ve atomize olmuş bir alana aktarıyor fotoğrafı. Dolayısıyla fotoğrafın anlamını yitirişi de bu bakımdan dile gelmesi gereken bir husus. Diyebiliriz ki postmodernitenin etkileri edebiyat, sinema ya da gündelik hayatı bir “yapı bozuma” uğratmıştır. Bu “bozulma”, fotoğrafın bağlamsallığını da okuyacak ve yorumlayacak alanı da oldukça lokal bir alana itmektedir. Bu lokalize oluşla beraber fotoğraf sanatının etki düzeyi de toplumsallığın dışına itilerek bir “hobi” alan yaratmakta. Ve fotoğraf üzerinden sürdürülebilecek bir “okuma” metodolojisi de oldukça grileşmektedir. Başa dönersem, NTV’deki O An programında fotoğrafla beraber sunulan “metin” bize aslında bu “yeniden üretimin” ve yeniden “yorumlamanın” somut bir örneği idi. Umulur ki fotoğraf bu “bağlamına” geri dönerek, hayatın anlamsallığına katkı alanını yeniden çoğaltabilir…

Mutlak Bir Çıkmaz Yolda taşra, köy hayatı temaları öne çıkıyor. Son dönem öykü konularını da düşünürsek modernizmden gelenekselliğe bir kaçış olarak nitelendirmemiz mümkün müdür? Kendi geçmişimize, çocukluğumuza dönüşümüzün edebî hayatımızı da etkilediğini gözlemliyorum. Geçmiş ile yeterince bağ kuruyor muyuz sizce? Ve sanatın bu bağı kurmaya katkısı nedir?

Dünü bile özlüyoruz. İçinde bulunduğumuz durumda bu özlemin daha da arttığı bir gerçek. Ama benim kastettiğim, geçip giden her şeyle bir uzantı hatta uzlaşım kuruyoruz içimizde. Modern olandan geleneksel olana kaçarken bile aslında o modernitenin çemberinde kalarak, bir kaçışa inanıyoruz: Bu mutlak bir çıkmaz yol. Çıkmazları çıkar kılan ise çocukluk ile aramızda kurduğumuz bağ. O bağı sağlamlaştıransa sanat. Cümlelerimizin yetersiz kaldığı yerde sanatla o bağı güçlendirip anlamlandırıyoruz biraz da. Şu an hepimizin inandırıldığı bir şey var: modern insan her şeye vakıftır ve her türlü çıkışın kapısı ona açıktır -maddi gücü de varsa hele ki-. Bu manada her birimiz herhangi bir olay karşısında yani bir yerlerde tökezlediğimizde o hâlin içerisinden çarçabuk kurtulma yolları arıyoruz. Fakat hayat bir yanıyla bir yerlerde kaybetmek de demek. Çıkmaz bir yola girdiğimizde orada durup kalmak, o hâlin bize yaşattığı duyguyu taşımak ve sürdürmek hususunda gittikçe acemileşmiş durumdayız. Dolayısıyla öykü konuları elbette bundan bağımsız değil, bu saydığım hâllerle doğrudan ilintili. Fakat bu bir nostalji özleminin halet-i ruhiyesi ile bilinçli bir biçimde yapılmış bir şey de değil. Bence herkes biraz da okumak istediğini yazıyor. Dolayısıyla bu bağı kurmanın yolu kimi için edebiyat kimi için 80’lerde çalan, kendisine o zamanları anımsatan bir şarkı. Bağ kuruluyorsa bir yerde bağlanma da gerçekleşmeli. Fakat insanımız gün geçtikçe daha şedit, nobran… Sanat bu bağı kurmaya yeterli fakat tek başına anlam ifade etmiyor. Mimariden, yaşam tarzımıza, doğa ile olan bağımızdan, okuma-izleme-dinleme kültürümüze kadar birçok şeyi yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. Belki bu şekilde çocukluğa yeniden bağlanırız.

Mahalle Mektebi Dergisinin yazı işleri müdürüsünüz. Dergiciliğin edebiyata şüphesiz büyük bir katkısı var. Bazı tartışma başlıklarında sizin görüşlerinizi merak ediyorum. İlki kitap tanıtım yazıları, ikincisi dergilerde yayımlanan eserlerin niteliği ve son olarak yeni isimlere yeterince yer açılmaması.

Dergiciliğin edebiyata katkısı tartışılmaz bir gerçek. Kitap tanıtım yazıları ile ilgili eleştirileri evet belki önemsememiz gerekiyor. Fakat dergiler kendisine öyle bir yer açmışsa, belli bir alanda belli bir formatta bu iş sürdürülmekte ise kitap tanıtım yazıları özelinde sürdürülen eleştirilerin “yapısal” olarak bu işin doğasıyla olan uyumuna göreliğini de gözden geçirmek gerekiyor. Ayrıca şu da bir gerçek, bir eserin iyiliğini kötülüğünü tartışma zemini, eserin ortaya çıkışının hemen akabinde ne derece sağlanabilir? Biraz zaman geçmeli “tanıtım” dışına çıkmak için sanki. Yazarın birkaç kitabıyla bir arada değerlendirmelerde bulunulmalı bazen. Yine de bir “konfor” alanında sürmekte bu iş. Onu da elbette belirtmek gerek. Suya sabuna dokunmamak temelli bir hâl de mevcut.

Dergilerde yayınlanan eserlerin niteliği derginin kendi niteliği ile de ilişkili. Dergilerde yayınlanan her eser dergi yazısı olmayabiliyor ya da o hüviyeti sağlayan ne? Derginin geçmişi, yayın kadrosu o nedenle belirleyici unsurlardan. Dergiler rüştünü ispat etmenin tartışmasız en önemli kanalı elbette yine de. Bugün baktığımızda dergi kültüründen gelen isimlerin edebiyat dünyamızdaki yeri tartışılmaz ki zaten edebiyatla ilgilenen hemen herkesin iyi veya kötü bir dergi geçmişi var. Yeni isimlere yer vermek konusunda ise, günümüzde kitapları ile ortaya çıkan yazarların biyografilerinde yazdığı dergi isimlerine bakmak gerekiyor. Hangi derginin ismi çokça zikredilmişse o dergi “yeni isimlere” yeterince yer vermiştir sanırım. Çok düz hesap oldu ama bu böyle.

Birçok edebî türde yazıyorsunuz, editörlük ve yazı işleri müdürlüğü yapıyorsunuz, fotoğraf çekiyorsunuz, sinema konusunda üretiyorsunuz. Biyografinizi okuyunca sanatın farklı görme biçimleri sunmasının olanaklarından sonuna kadar yararlandığınızı düşündüm. Bir öykü okuduktan sonra yazarın biyografisini okuyunca daha iyi çözümleyebiliyorum. Ya da piyano çalışırken bestecisinin hangi dönemde, ne üzerine bestelediğini öğrenince tüm duygum değişiyor. Bu bağlamda sanat ile hakikati nasıl bağdaştırıyorsunuz? Ve sanatla nasıl bir değişim hedeflenebilir sizce?

John Berger’in “Görme Biçimleri” isimli kitabı “Görme konuşmadan önce gelmiştir. Çocuk konuşmaya başlamadan önce bakıp tanımayı öğrenir.” cümlesiyle başlar. Görsel bir çağda yaşıyoruz. Buradaki görsellik görme biçimlerinin hayatımıza evrilmesiyle de ilişkili. İşte tam da burada sanat devreye giriyor ve görme biçiminizi, bakış açınızı değiştirip, size oradan hayale ve yaşamın anlamına yani birbirinden bağımsız iki olguya kapı aralıyor. Sanat bir hayalle başlıyor ancak hakikate kapı açıyor?  “İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar”. Çok sarf edildiği için bazen klişeye dönen bu cümle, çok ama çok mühim bir işaret… İşte hayal ettiğimiz sınırlar içerisinde varlığımızı ortaya koyuyoruz, bu bazen bir tını, bazen bir fırça darbesiyle bazen sözle gerçekleşse de yaşamak anlam buluyor. Fakat farklı mecralarda da dile getirdiğim bir şey var:  Ömer Lekesiz’in, kitabının da adını oluşturan çok değerli bir sorusu vardı: Sanat Bizim Neyimize? Bu soru epeyce benim de zihnimi hem edebî çabalarım hem de sair uğraşlarım için meşgul etmişti. Etmeye de devam ediyor. Zira tüm kimliklerimizin önündeki Müslüman hassasiyet, sanatın ya da tüm uğraşların da bir noktada “estetik” yönüyle daha ilgili. Yani sanat ile kurduğumuz bağın duygusal yönüyle, iç dünyamızı güzelleştiren taraflarıyla… Günümüzde ise bir sanat oburu olmamız an meselesi. Ne şekilde ve ne kadar gıda alacağımız problemi yaşıyoruz. Bunun da ötesinde, bu gıdayı kimlerin elinden aldığımız sorunu ise daha büyük. Bu durum, “… sanatımız da kulluk üzerinde değil, mezkur kabuller üzerinde şekilleniyor ve Tanrı ile bağını kopartmış insanın zihnî kirliliğini aklın sınırlarını keşfe çıkma yanılsamasıyla baş tacı ediyoruz.” diyen sevgili Lekesiz’in meseleye yaklaşımını, her türlü sanatsal çaba için düşünmemiz hususunda önemli hâle getiriyor. Bakıldığı zaman modern düşünce karşısında sanatsal ve bilimsel faaliyetlerimizin, “kutsal ile kuracağı ilişkinin” boyutu bu noktada bizlere bir çıkış sunabilir. Zira temel olarak bu ilişkinin ortaya çıkaracağı sonuçlar, metafizik olanla kurulacak münasebete dayalı olacağı için, “hikmeti” de gerçeğin nihai bilgisine ulaştıracak yönüyle gerek sinema içinde gerek sanatın diğer tüm alanları içinde yeniden belirginleştirebilir. En azından karşımızda bunu sağlayabilmiş az da olsa örnekler mevcut. Bunları çoğalttığımız zaman kültürel sermayeyi, biriktirilmesi gereken yönünden kurtararak tüm insanlığın paylaşımına doğru çevirebiliriz. Hem sinemada hem de edebiyatta ya da sanatın her alanında… Zira anlamın yitirildiği, yerine her türlü bilginin koyularak, temelde mananın da düşünce yoluyla kazanıldığı ve böylece tümden varoluş ve gerçekliğin “kavranabilir bir düzeye indirgendiği” bu dünya imajının karşısında çıkarabilecek hakikat parçalarımız ziyadesiyle mevcut.

Öğretmensiniz. Sık sık öğrencilerle söyleşiler gerçekleştiriyorsunuz. Gözlemlerinizi paylaşır mısınız? Öğretmen olmanın; farklı kültürlere, farklı duygulara sahip bireylerle iletişim içinde olmanın edebî hayatınıza katkısı hakkında neler söylersiniz?

Öğrencilere temas ettikçe daha çok yapmak istediklerim, ortaya koymaya çalıştıklarım hız kazanıyor. Görselle yoğrulan bir nesil var önümüzde. Ne okuyacağız sorusundan ziyade çocukların ya da biz yetişkinlerin “ne izleyeceğiz” problemi var artık. Hangi yaş grubundan olursak olalım seçimlerimizde zorlanıyoruz. Bu durum çocuklar ya da gençler içinse daha güç... Dolayısıyla bu alanda yoğunlaşan bazı çalışmalar devam ediyor bir kısmı da yakında kitaplaşmış olacak. Öğretmenlik ikliminin dinamikleri bir edebiyatçı için elbette çok daha itici bir güç. Fakat bu tetikleyicilik; metnin kendisini beslediği, içinde insanın kalmadığı bir sanatın peşinden koşmak adına bizi diri tutan bir yere tekabül etmemeli. Yani öncelikle hayatıma kattıklarını önemsiyorum sonrasında olması gerekeni, olan kadarlarla sürdürürken, olmasını beklediğimizden çok daha fazlasını sunuyor bana tüm bu hayatıma katışlar. Dolayısıyla söyleşilerden ya da farklı kültür farklı duygulardan insanlarla, çocuklarla gençlerle bir araya gelmenin “hayret” duygumu pekiştirmesini önceliyorum daimen.

Mutlak Bir Çıkmaz Yola dönersek, öykülerinizde psikolojik ögelere, doğanın bin bir türlü hâline ve insan ilişkilerine dair çok güzel cümleler var. Öyküleriniz için nelerden ve hangi kaynaklardan besleniyorsunuz?

Birçok ismin yoğunlaştığı tek bir alanla anıldığını biliyoruz. Yani bir kişiyi o öykücüdür ya da şairdir diyerek kategorize ediyoruz zihnimizde doğal olarak. Fakat insanî birçok yanımız bunlarla gölgeleniyor bir bakıma. Edebî kimliklerimiz bazen çoğu şeyi görmeye, hissetmeye adı konulmamış bir kural gibi engel oluyor. Benim için edebiyat hayatımın herhangi bir cüzü, tamamı değil. Bu nedenle üretebileceğim, kendimi iyi hissettiğim alanlarla ilgilenmeye devam ediyorum. Bütün bunlar da birbirini besliyor. Bunları birbirinden ayırmak, zaten hayatın doğal akışına da ters. Onun için sadece bir şeyle anılmak gibi bir düşüncem asla olmadı. Her şeyden önce insanız… Bunu sürdürebildiğimiz her ne varsa hayatta, peşinden yürümek gerek.

Editörlüğünü üstlendiğiniz Perdenin Ötesine Bakmak-Yazarın Sineması isimli kitabın arka kapak yazısından alıntılamak isterim: Görselin sözün önüne geçtiği dünyada yazar’ın, yani hâlen söz söyleme eylemini sürdürenlerin gözünde görüntünün neye karşılık geldiği oldukça önemli.” Özellikle günümüz kültür iklimi ile ilişkilendirerek sözün önemine dair neler söylersiniz?

Yukarıda da değindik görmenin konuşmadan önce var olduğuna. Göze çalan ne varsa hep öndeydi aslında. Söz sonra söylendi. Hayatta da böyle değil midir, önce görür sonra söyleriz, söyleme ihtiyacı hasıl olur. Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle söz söylemek eskiye nazaran daha kolay ve daha çok kitleye ulaşılabilir kılıyor düşüncelerimizi. Hal böyle olunca herkesin de söyleyecek bir sözü var elbet. Haliyle söze dair bir yozlaşmadan söz edebiliriz bu durumda ne yazık ki. Kitab-ı Mukaddes “Başlangıçta söz vardı. Söz Tanrıyla bileydi, söz Tanrıydı.” ifadesiyle başlar. Kutsal kitabımız ise “Oku” emriyle, yani sözü dile getirmekle. Herkesin bir şeyler söyleyerek var olma çabasına büründüğü bir çağda belki de en güzeli az ama özü, öze söylemek olsa gerek. Kültür iklimimizi yeşertecek olan da bu özde gizlidir belki. Sözümüzü bizim Yunus’un dediği gibi söylersek eğer, sözümüz ilahi bir kelama dönüşecek; agulu aşı yağ ile bal edecek.

Son olarak tabii ki sormak isterim, “Şiir gibi filmdi,” dediğiniz, sizi besleyen, yüreğinize dokunan film tavsiyeleriniz olur mu okurlarımız için?

Abbas Kiyarüstemi en sevdiğim yönetmenlerden. Ve yine çocukluk ülkesine dair filmi geliyor aklıma ilk elden: Arkadaşımın Evi Nerede? Bunun haricinde sayacağım tüm filmlerse bu çocukluğa şerh düşmek gibi. Cast Away, Tabutta Rövaşata, Sonsuzluk ve Bir Gün, Bal, Véronique’in İkili Yaşamı, Özgürlük Yolu, Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak, Bir Zamanlar Anadolu’da… Her bir filmdeki tüm karakterler, bana bir zamanlar onların da çocuk olduğunu hatırlatıyor. Sahi o ülkenin sınır kapısı nerede?

Çok teşekkür ederim.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:10 +0300 Modern Sanat
Göreme'den gittiler! https://modernsanat.org/goremeden-gittiler https://modernsanat.org/goremeden-gittiler Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın destekleriyle Kültür  Sanat Muhabirleri Derneği tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen “Medya, Kültür, Sanat ve Turizm Buluşmaları” etkinliği 1985 yılından beri UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan eşsiz doğanın adresi Kapadokya’nın merkezi Nevşehir’de gerçekleştirdi. Göreme Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen programa Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen çok sayıda gazeteci katıldı. Göreme isminin beldeyi gezmeye bir kaç günün yetersiz olacağından Göremeden gidildiğinden geldiğini söyleyen Belediye Başkanı Ömer Eren beldeyi gezenlere "Göreme'den gittiler" diyerek espiri yaptıklarını da dile getirdi. 

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, etkinliğe video konferans yoluyla katılarak çevrimiçi bir konuşma yaptı. Yavuz, ‘Turizmi 81 vilayete yayma’ ve ‘Ülkemizin eşsiz kültürel mirasını milletimize hakkıyla tanıtma’ hedefiyle hazırlanan “Medya, Kültür, Sanat ve Turizm Buluşmaları” projesine ve benzer projelere Bakanlık olarak destek olmaktan bir hayli mutlu olduklarını belirtti.
“2020’Yİ YÜZDE 69 DARALMA İLE KAPATTIK DÜNYA İSE YÜZDE 88’LE KAPATTI”

Türkiye’nin turizmde 2023 yılı hedeflerine ulaşmak için kültür, sanat ve turizm alanlarında yoğun çalışmalar yürütüldüğünü aktaran Yavuz, “Güzel ülkemizin her köşesinde önemli projeleri birer birer hayata geçiriyoruz. Sorumlu olduğumuz kültür, sanat ve turizm sektörlerinin gelişmesi için birçok esere imza atıyoruz ve sektör temsilcilerinin çok çeşitli projelerine destek veriyoruz” dedi.

Pandemiden önceki ve sonraki turizm verileriyle ilgili bilgi veren Yavuz şunları kaydetti:  “2019’da turizm gelirinde tüm zamanların rekorunu kırmış; ülke olarak 51,7 milyon ziyaretçi ile 34,5 milyar dolar turizm gelirine ulaşmıştık. 2020’de ortaya çıkan Kovid-19 sebebiyle turizm ve seyahat sektöründe gerçekleşen küresel daralmadan ülke olarak biz de etkilendik. Küresel turizm gelirleri geçen yıl yüzde 88 daraldı. İspanya, Yunanistan gibi rakip ülkeler geçen yılı yüzde 80’lik bir daralma ile kapatırken biz yüzde 69 daralma sonucunda geçen yılı yaklaşık 16 milyon ziyaretçi ve 12,1 milyar dolar gelirle kapatmayı başardık.”

BU YIL HEDEF 30 MİLYON
2021 yılındaki turist hedeflerini açıklayan Yavuz, “İnşallah bu yıl Sağlık Bakanlığı’mızca gerçekleştirilen aşılama çalışmaları ve Güvenli Turizm Sertifikası Programımız ile daha iyi rakamlara ulaşacağımıza inanıyoruz. Bu sene 30 milyon yabancı turist hedefine ulaşmak için Bakanlık olarak ilgili kurum ve kuruluşlarımız ve sektörle çalışmalarımıza devam ediyoruz” diye konuştu.

GÖREME’NİN 100 YILLIK SORUNU ÇÖZÜLÜYOR
Göreme Belediye Başkanı Ömer Eren, Anadolu’nun çeşitli illerinden gelen basın mensuplarına ev sahipliği yapmaktan büyük memnuniyet duyduğunu kaydetti. Eren, yerel yönetim olarak Göreme’de tarihi ve kültürel değerleri korumak için yapılan çalışmalarla ilgili gazetecilere bilgi verdi. Göreme’nin altyapı sorunlarıyla ilgili büyük bir proje başlattıklarını açıklayan Eren, dünyaca ünlü turistik merkezdeki 100 yıllık altyapı sorununu kısa sürede çözeceklerini söyledi.
DİZİ,FİLM, BELGESELCİLERİN VE REKLAMCILARIN DA TERCİHİ HALİNE GELDİ
Nevşehir İl Kültür ve Turizm Müdürü Cengiz Ekici, Türkiye’nin turizm cenneti Nevşehir’in tarihi ve kültürel değerleriyle ilgili bir sunum yaptı. Ekici, Nevşehir’de dört mevsim turizmin yapılabildiğini, özellikle kültür turizminin yanı sıra inanç, termal turizmi ve çeşitli doğa sporlarıyla bölgenin ilgi odağı haline geldiğini söyledi. Ekici, bölgedeki tarihi noktaları turizme kazandırmak için yoğun şekilde çalıştıklarının bilgisini verdi. Kapadokya’nın aynı zamanda doğal bir film platosu olduğunu, bölgede çekilen yerli ve yabancı sinema filmi ile dizilerin turizme büyük katkı sunduğunu ifade eden Ekici, son 5 yılda bölgede 764 adet çekim yapıldığını kaydetti.    
2,5 MİLYON TURİST ZİYARET EDİYOR
Kapadokya’ya dünyanın 215 ülkesinden her yıl ziyaretçi geldiği bilgisini veren Ekici şöyle devam etti: “Her yıl ortalama 2,5 milyonun üzerinde turist bölgemizi ziyaret etmekte, turizmin en iyi olduğu dönem diyebileceğimiz 2019 yılında 4 milyon bir ziyaretçi aldık. Maalesef dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecinde 2020’de 1 milyona yakın bir ziyaretçi aldık. Bu senede ilk üç ayda 200 bin civarında turist bölgemizi ziyaret etti.” 


BİRDEN ÇOK ETKİNLİK YAPILABİLİYOR
Kültür ve Turizm Bakanlığı Daire Başkanı, aynı zamanda Başkent Ankara Meclisi Başkan Yardımcısı Sanem Arıkan, Kapadokya’ya sürekli geldiğini ve her gelişinde farklı bir şey keşfettiğini kaydetti. Arıkan, güzel atların ülkesi olarak anılan,  peribacaları ve yer altı yerleşim yeri başta olmak üzere pek çok değeri içinde barındıran Kapadokya’da balon turu başta olmak üzere çeşitli etkinliklerin aynı anda yapılabildiğini vurguladı.


MEDYA, KÜLTÜR SANAT VE TURİZM BULUŞMALARI YOLUNA DEVAM EDİYOR...
Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir ise bu yıl ikincisi yapılan “Medya, Kültür, Sanat ve Turizm Buluşmaları”nı Türkiye’nin turizm cenneti Kapadokya’dan başlatmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Gökdemir, yurdun çeşitli noktalarından gelen gazetecilerin Kapadokya’da tarihi ve kültürel değerleri yerinde inceleme fırsatı yakaladıklarını kaydetti. Gökdemir, projeye destek olan Kültür ve Turizm Bakanlığına, etkinliğe ev sahipliği yapan Göreme Belediyesi’ne ve ulaşım sponsoru olan Pursaklar Belediyesi’ne teşekkür etti. Gökdemir, Ramazan ayının ardından etkinliğin Aydın, Diyarbakır, Hatay ve Trabzon illerinde devam edeceğini dile getirdi.

 

 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:09 +0300 Modern Sanat
Türkçe matematiksel yapısı ile bilim dilidir, sanat dilidir https://modernsanat.org/turkce-matematiksel-yapisi-ile-bilim-dilidir-sanat-dilidir https://modernsanat.org/turkce-matematiksel-yapisi-ile-bilim-dilidir-sanat-dilidir  

 

Türkçenin diğer dillerle olan etkileşimini felsefe metotlarıyla inceleyen Akdeniz Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Fatih Doğrucan yaklaşık 20 yıl süren çalışmaları sonrasında elde ettiği verileri 'Medeniyet Dili Olarak Türkçe' kitabında topladı.

 

CUMHURBAŞKANININ SÖZLERİ ARAŞTIRMALARINI FELSEFE USULÜNE YÖNLENDİRDİ

Felsefeci Doç. Dr. Fatih Doğrucan, yaptığı araştırmada “Arı ve Duru Türkçe mümkün mü? Türkçe bir medeniyet dilimidir?” sorularına cevap aradı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkçe’nin bilim ve felsefe dili olması ile ilgili başlattığı tartışmaların ardından Türkçeyi felsefe usulü ile inceleyen Doğrucan yaptığı çalışmalarını 'Medeniyet Dili Olarak Türkçe' isimli kitabında yayımladı.

KELİMELERİN İZİNİ KLASİK METİNLERDE SÜRDÜK

Orta Asya Türk dilleri uzmanlarının da destek verdiği çalışmalar hakkında bilgi veren Doç. Dr. Fatih Doğrucan 'Araştırmalarımıza devam ederken Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkçenin felsefe ve bilim dili olması ile ilgili sözleri çalışmalarımıza yeni bir boyut kazandırdı. Merceğimizi farklı noktalara çevirmemizi ve dil çalışmasından daha fazla olarak medeniyet tartışması yapmamızı zaruri kıldı. Böylece Bazen Batıcı bazen de Doğucu tasallut altında kalan Türkçemizin gerçek tespitiyle ilgili çalışmamızı tamamlamamız için motivasyon sağladı. Çalışmalarımızın odağında tamamen felsefeyi hem bir muhakeme hem de yöntem alt yapısı olarak koyduk.  Türkçeye sosyolojik, antropolojik ve felsefi açıdan yaklaştık. Tabi Türkçenin dil yapısını inceledik, kelimelerin izini klasik metinlerde sürdük” dedi.

“TÜRKÇE DIŞARIDAN KELİME ALMAKLA BOZULMUYOR , KENDİNİ GELİŞTİRİYOR”

Yaptıkları araştırmalarda, kesin olarak Türkçe olduğuna inandıkları bazı kelimelerin bile yüz yıllar önce farklı dillerden alındığını gördüklerini ya da bunun tam tersi olarak Türkçe olmadığı düşünülen kelimelerin aslında diğer dillere Türkçeden geçip ondan sonra bizlere geri gelmiş olduğunu gördüklerini ifade eden Doç. Dr. Doğrucan “Yaptığımız araştırmalarda gördük ki; arı ve duru bir Türkçe, göç sosyolojisi gereğince mümkün değildir. Zaten Fatih toplumlarda kendini korumak için arı-duru herhangi bir vasfa ihtiyaç duyulmaz. Zaten kültürel örgütlenme baskındır, güçlüdür. Bunun nedeni ise Türk Milletinin göçer sosyolojiye ait bir toplum olması ve binlerce yıldır çok farklı medeniyetler, milletler ve diller ile temas ederek farklı kelimeler alması ve farklı kelimeler vermesi. Böylece her dil Türkçe ile illiyet kurabiliyorken, Türkler de diğer diller ile birlikte bir havzaya girebiliyor. Türkler göç sosyolojisine sahip olduğu için dilleri de göçe uygun olarak şekillenmiş. Diğer dilleri de göç etkinliğince şekillendirmiştir. Nasıl göç sırasında temas edilen toplumlardan alınan yenilikler, teknolojiler ile uygar bir toplum oldu ise, temas edilen toplumlardan alınan kelimeler ile dilini de geliştirmiştir” diye konuştu.

TÜRKÇE KENDİNİ KORUYOR MU?

Farklı dillerden alınan kelimelerin Türkçeyi zenginleştirdiğini savunan Doç. Dr. Fatih Doğrucan “ Türkçe mükemmel bir dil yapısına sahip. Farklı dillerden ne kadar kelime alırsa alsın kendini koruyor , bozmuyor. Aldığı kelimeler Türkçeyi zenginleştiriyor. Peki Türkçe kendini nasıl koruyor. Bunu fiiller yolu ile yapıyor. Çünkü Türkçe hiçbir durumda fiil almıyor. Bu nedenle de bozulmuyor. Doğu Avrupa dillerinden etkilenen Gagavuzlar ile dilleri Ön Asya dillerinden etkilenen Türkler bin yıldır farklı coğrafyalarda yaşamalarına rağmen birbirleri ile tercümana ihtiyaç duymadan anlaşabiliyorlar. Hangi dilden etkilenirse etkilensin Türkçe’nin fiil almaması nedeni ile fiiller üzerinden birbirlerini anlayabiliyorlar” dedi.

Türkçe’nin dünyadaki en önemli felsefe dillerinden biri olduğunu belirten Doç. Dr. Doğrucan “ Türkçe matematiksel bir yapıya sahip. Yani mantık temelli bir dil. Felsefe ise mantık üzerine kuruldu. Matametiksel bir dil olan Türkçenin dünyadaki en önemli felsefe dillerinden biri olduğunu inkar etmek mümkün değildir. Türkçe matematiksel yapısı ile aynı zamanda bilim dilidir, sanat dilidir. Kitabımız detaylı açıklıyor” şeklinde konuştu.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:09 +0300 Modern Sanat
Feride Bahar Şahin:” İnsanoğlu’nun fıtratında hep ileri gitmek var” https://modernsanat.org/feride-bahar-sahin-insanoglunun-fitratinda-hep-ileri-gitmek-var https://modernsanat.org/feride-bahar-sahin-insanoglunun-fitratinda-hep-ileri-gitmek-var Başkent Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Pazarlama Profesörü Feride Bahar Işın, koronavirüs salgını değişen alışkanlıkları ve işletmelerin yeni normale uyum sağlama stratejilerini ”Gelecek Geldi kitabında yer verdi.

”Salgın ile birlikte üreticiler ve satıcılar değişmek ya da yok olmak ikileminde kaldı”

” Yeni normale uyarlanmış ve katma değeri yüksek hizmetler sunmayı başaran işletmeler kurdeleyi kucaklayanlar olacaktır”

Başkent Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Pazarlama Profesörü Feride Bahar Işın, ”Gelecek Geldi” kitabının hazırlık sürecini ve koronavirüs salgını ile işletmelerin stratejilerinde neler değiştiğini MAG okurları için anlattı.

Yeni normalde uyum sağlamak ve yeni normalde kazanan olmak isteyen işletmelere tavsiyelerde bulunan Bahar, ” Artık sürümden kazanmak mümkün değildir. Uyarlanmış ve katma değeri yüksek hizmetler sunmayı başaran markalar kurdeleyi kucaklayan olacaktır” diye konuştu. İnsanoğlu’nun bu salgın sınavını da ileriye giderek bitireceğine inandığını belirten Bahar, ”Koşamıyorsak yürüyeceğiz, yürüyemiyorsak emekleyeceğiz, olmadı elimizi uzatacağız ama hep ileri gideceğiz. İnsanoğlu’nun fıtratında hep ileri gitmek var” diye konuştu.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:08 +0300 Modern Sanat
23 Nisanda çocuklara gülümseme hediye etmek ister misiniz. https://modernsanat.org/23-nisanda-cocuklara-gulumseme-hediye-etmek-ister-misiniz https://modernsanat.org/23-nisanda-cocuklara-gulumseme-hediye-etmek-ister-misiniz SosyalBen Vakfı, Türkiye’nin ve dünyanın salgınla savaşmaya devam ettiği bu zorlu dönemde dijitalleşme sürecine ayak uydurarak faaliyetlerine devam ediyor. Bugüne kadar 11 ülkede 45 bini aşkın çocuğun hayatına dokunan ve her geçen gün daha fazla çocuğun yüzünü güldürmeyi hedefleyen vakıf, dezavantajlı bölgelerde yaşamını sürdüren 7 ile 13 yaş aralığındaki çocukların yeteneklerini keşfederek, kendilerini geliştirmelerine imkân sağlıyor. Hayata geçirilen kapsayıcı faaliyetlerle toplumsal fayda yaratmayı ve bu faydayı sürdürebilir hale getirmeyi amaçlayan SosyalBen Vakfı, çalışmalarına bütçe oluşturmak amacıyla kurduğu SosyalBen Store üzerinden gerçekleştirilen satışlarla daha çok çocuğun yeteneklerini keşfetmeleri yolunda destek oluyor.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı çocukların kendilerini en mutlu hissettikleri günlerden biri. Bu yıl pandemi dolayısıyla sosyal ve akademik boyutta pek çok güçlük çeken çocukların kendilerini özel hissetmeleri açısından daha da fazla öneme sahip.

23 Nisan’da çocukları mutlu etmek isteyenler SosyalBen Store’dan yapacakları alışveriş ile bir değil birçok çocuğu mutlu edebilir. SosyalBen Store’da yer alan, tamamı gönüllüler ve destekçiler tarafından tasarlanan birbirinden renkli ve eğlenceli tasarıma sahip ürünler arasında çeşitli defterlerden bez çantalara, maske aksesuarlarından şemsiyelere, parfümlü çoraplardan hoodie’lere kadar birçok farklı alternatif bulunuyor. SosyalBen Store ürünleri arasında ünlü destekçi isimlerin imzalı ürünlerini bulmak da mümkün.

SosyalBen Vakfı Kurucusu Ece Çiftçi, çocukların dünyamızın geleceği olduğu bilinciyle faaliyetlerine devam ettiklerini vurgulayarak ”SosyalBen benim için sonu olmayan bir yolculuk. Küçük yaşımda cebime sadece birkaç çocuk gülümsemesini koyarak çıktığım bu yolda arkamda bıraktığım izler her geçen gün beni daha da mutlu ediyor. Vakıf bünyesinde yarattığımız sosyal faydanın bu kadar büyük olmasında SosyalBen Store’un sağladığı sürdürülebilir fon kaynağının çok büyük rolü var. SosyalBen Vakfı olarak amacımız daha fazla çocuğa dokunarak hayallerine ulaşmaları için onları cesaretlendirmek. Amacımıza doğru emin adımlarla ilerlediğimiz bu güzel süreçte yanımızda olarak, 23 Nisan’da sevdiklerine bir çocuk gülümsemesi hediye etmek isteyenleri iyiliğe açılan mağazamıza bekliyoruz. SosyalBen Store’da yapacağınız alışveriş ile SosyalBen Çocukları’nın yeteneklerinin keşfedilmesi, geliştirilmesi ve yönlendirilmesine destek olabilirsiniz.”, dedi.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:07 +0300 Modern Sanat
Yazarlığın mayasında sabır var… https://modernsanat.org/yazarligin-mayasinda-sabir-var https://modernsanat.org/yazarligin-mayasinda-sabir-var RÖPORTAJ: AYŞE HİCRET KARAKAYA

Toplumsal gerçeklik çizgisinden ayrılmadan, toplumun dertleriyle dertlenerek eserler üreten bir yazar olabilmeyi isterim.

Ali Bektaş tam bir edebiyat tutkunu. Çeşitli dergilerde yayımlanan öykü, deneme ve inceleme yazıları ile birlikte romanoku.org sitesini yönetiyor. Sosyal medyada edebiyata dair aktif bir şekilde üretiyor, yazarlarla söyleşiler düzenliyor. İlk romanı Gün Yüzü ile edebiyat yolculuğuna devam eden Ali Bektaş ile iyiliğin, aşkın, umudun penceresinden baktığımızda gün yüzüne çıkanları konuştuk.

Gün Yüzü’nün giriş cümlesine atıfta bulunarak başlamak isterim. “Başlarken her şarkı güzel her şiir anlamlı her yol kutsal” Romana dair hazırlık sürecinizden, hangi yollardan geçtiğinizden bahseder misiniz?

Bir bebek ağlayarak dünyaya gözlerini açtığı anda bile hepimiz onu tebessüm içinde izliyor, bir nevi bu mucizevi başlangıcı kutsuyoruz. Başlangıçlar güç veriyor insana, yaşama tutunmanın yeni bir yolunu açıyor. O bebeğin doğduktan sonra nasıl bir yolu olacağını, hangi zorluklarla karşılaşacağını, başına hangi olmaz işlerin gelebileceğini düşünmüyoruz; çünkü bu düşünce insanı tüketir, yolun kutsallığına gölge düşürür. Altını çizdiğiniz ilk cümlede olduğu gibi başladım ben de roman yazma yolculuğuna. Başlarken her şey çok güzeldi, şanslıyım ki bugün de öyle... Benden çıkıp okurların gönül bahçesinde filizlenen Gün Yüzü ile ilgili zaman zaman beni mahcup eden güzel dönüşler alıyorum. Yüreğine dokunduğum her okur ile yeniden başlıyor ve ilk cümleye dönüyorum. Başlangıçları güzellikle taçlandıran bu süreç hiç kolay olmadı. Romanın zihnimde olgunlaşması ile oturup yazmaya başladığım an arasında en az iki yıl vardır. Yazma ve yayımlanma süreçleri de üç yıla yakın sürdü diyebilirim. Şimdi size söylerken bir kez daha fark ettim ki bu işin mayasında sabır var. Bunca süre kitabın bitip bitmeyeceğini, yayımlanıp yayımlanmayacağını, sevilip sevilmeyeceğini bilmeden oturup sadece yazmak ciddi bir sabır gerektiriyor. Bu sabrı içinizde taşıdığınız sürece geçtiğiniz yollar da, yaptığınız yolculuk da keyifli bir hâl alıyor. Ve şimdi yolculukta yalnız değilim; birbirinden güzel okurlarla, dostlarla birlikte edebiyat serüvenim çok daha anlamlı bir yolda kendi hâlinde ilerliyor diyebilirim.

 

Gün Yüzü’nde aşka dair şöyle bir cümle var: “Aşk belki de hayatın can sıkıcı gerçeklerinin üzerine serdiğimiz tozpembe bir örtü. Örtüyü kaldırıp ucundan baktığımızda, çırılçıplak insanlığımızı görüp, gerçeklerden hızla kaçmayı tercih ediyoruz.” Romanınızda başkarakterlerden biri olan Umut’un dilinden yazdığınız aşkı biraz daha geniş anlamda düşünürsek, yaşama hevesimizi söndürmemek için o örtüyü kaldırmak mı gerekiyor sizce, yoksa görmezden gelmek mi? Bireysellik nereye kadar, sessizlik mi, gürültü mü?

İnsanın yaradılışından bugüne dek çözülemeyen bir mesele aşk. Hastalıklara çare bulmuş, aşılmaz yolları aşmış, sayısız uygarlık kurmuş olan insan belki de bu meseleyi çözmeyi değil yaşamayı istiyor. Hayatında bir kez bile âşık olma şansına erişmiş her insan kendini hayatın can sıkıcı gerçeklerinden kopmuş hâlde bulur. İşsizlik, gelecek kaygısı, açlık, huzursuzluk, komşunun evindeki hüzün, hatta ölüm bile ertelenmiştir onun için. Bazen düşünüyorum, aşk acaba gerçeklikten kopuş mudur diye. Umut romanda, “Aşkın gözü kördür, aklı da kıt” diye veryansın ediyor. Körlüğü hepimiz kabul ediyoruz aslında ama aşkın aklının kıtlığını da tartışmaya açabiliriz artık. Belki sizinle söyleşimizin böyle bir güzelliği de olur, ne dersiniz? Tam bu noktada sorunuza dönecek olursak, tozpembe aşk örtüsünü kaldırdığımızda aslında yaşama hevesimizi örselemiş oluruz. Yüzümüzdeki anlamsız tebessüm, içimizdeki çocuksu sevinç, kanımızdaki deli çığlık birdenbire durursa müthiş bir bocalama yaşarız. Peki, bu duruma düşmemek için çevremizde olup bitenleri görmezden mi gelelim? Romanın ana meselelerinden biri de bu aslında. Sadece bireysel mutluluklarımıza, sadece bizi iyi hissettiren güzel duyguların rüzgârına kapılıp gitmeyelim; etrafımızda olup bitenleri de görelim, başkalarının acılarına omuz verelim, yaşamı anlamlı kılalım diye haykırıyor bazen Umut, bazen Handan; hatta o her şeye boş vermiş görünümünün altından Erdinç ve tabii ki Gizem... Sessizlik mi gürültü mü derseniz, sessizliğin anlamını kavrayanlar için sessizlik en güzel şarkıdır derim. Yeter ki farkında olalım.

Hangi dergilerde yazdığınızdan da konuşmak isterim. Google’da arama yaptığımızda çıkan soru gibi Ali Bektaş kimdir, edebiyat tutkusuna dair çalışmaları nasıl ve ne zaman başlamıştır?

Google belki bizi bizden daha iyi tanıyor, bizim unuttuğumuz birçok şeyi o asla unutmuyor ama biz yine de çok güvenmeyelim derim. Gazi Üniversitesi Maliye Bölümü mezunuyum. Aynı okulda bitirmeyi başaramadığım Siyaset ve Sosyal Bilimler bölümünde yüksek lisansımı tamamlamak için “af” beklemekteyim :) Üniversite yıllarımda elime kâğıdı kalemi alıp kantinde masa masa gezerek kuracağım “Kültür ve Şiir Kulübü” için üye topluyordum. Dekanımız önce izin vermemişti kulübü kurmamıza, “Gidin Maliye Araştırma Topluluğu çatısı altında yapın faaliyetlerinizi,” demişti ama bağımsız bir kulüp olarak kurulmayı kabul ettirmeyi başardık. Çünkü şiire, öyküye, romana âşıktık. Bu aşkla kısa sürede okulun en aktif kulübü olduk. Hâlâ genç olsak da o dönemde sosyal medyanın olmadığını da belirtmek isterim. İlk yazılarım ve şiirlerim okulun bir köşesine kurdurmayı başardığımız kulübümüzün panosunda yayımlanmış oldu böylece. Bu nostalji kokulu anı parantezini kapatarak sorunuza dönecek olursam, romanım yolu yarılamak üzereyken durdum ve kendime şunu söyledim: “Ali, tamam yazıyorsun güzel ama bunları senden başka okuyan yok, belki de boşa kürek çekiyorsun, kitap bitmeden bir görücüye çıksan fena olmaz.” Bu düşünceyle ilk öykümü basılı mecrada Mikrop Dergisi’ne gönderdim ve “Mikrop Okur”  köşesinde yayımlandı. Sonra derginin davetiyle her sayıda yazmaya başladım ve hiç tanımadığım okurların beni mutlu eden dönüşleriyle yolculuğuma daha güçlü adımlarla devam ettim. Son dönemde Buluntu Kutusu Dergisi’nde yazmaya başladım ve tabii günümüzün olmazsa olması dijital mecralarda da yazmaya devam ediyorum. Daha detaylı konuşuruz belki ama sohbetimize başlarken belirttiğiniz gibi romanoku.org isimli sitemizin kuruluşu ve devam eden çalışmaları Ali Bektaş kimdir sorunuzun belki de en özel yanıtlarından biri olarak burada yer almalı.

 

Ankara’nın sizin için özel olduğu Gün Yüzü’nde okurunuzu bir gezintiye çıkarmanızdan anlaşılıyor. En güzel yerlerini romanınızda anmışsınız. Ankara’nın benim için de böyle bir anlamı var. Seyahati sevsek de Ankara’ya dönüş yolunu hep sevmişimdir. Bu bir alışkanlık mı yoksa edebiyatla bağdaştırdığınız için mi?

Altındağ sırtlarında kocaman bahçesi, kiraz kayısı ağaçları, kuşları, kedisi, köpeğiyle şirin bir gecekonduda doğdum ve lise yıllarıma kadar orada yaşadım. Yakın çevreme hep söylediğim bir şey var, gecekondunun o zor şartlarında, çamurlu sokaklarında büyümemiş olsaydım bugün Gün Yüzü’nü yazmış olamazdım. Bu açıdan kendimi şanslı hissediyorum. Bazen canın sıkılır ve çekip gitmek istersin;  yeni bir şehirde yeni bir yaşam kurmanın daha iyi olacağını düşünürsün. Birçok arkadaşımla benzer isyanları büyütüyoruz ama bunu gerçekleştirenimiz çok az. Fırtınalı bir aşk belki de bu şehirle aramızdaki. Bazen kavga ettiğimiz ama onsuz da yapamadığımız bir aşk. Hatta geçmişi sağlam temellere dayanan çocukluk aşkı. Gün Yüzü’ndeki Ankara çok sevildi gerçekten de. Bu şehirde yaşayanlar, bir şekilde yolu düşmüş olanlar, özlem duyanlar hatta ön yargılı yaklaşanlar bile fazlasıyla sevdi. Bu güzel bir sonuç. Çünkü romandaki Ankara sadece şehrin güzel köşelerinden, tutkulu aşkları sarıp sarmalayışından bahsetmiyor; betona teslim oluşundan, farklı renklere karşı direnç gösterişinden de söz ediyor. Gerçekçi çizgiden kopmamış olmak okuru da bu samimiyetin içinde romanla bütünleştiriyor diye tahmin ediyorum. Romandaki Ankara bir alışkanlığın sonucu mudur bilemiyorum ancak çok iyi bildiğim, sevdiğim ve onu güzelleştirmek için kendimce mücadele ettiğim bu şehrin edebiyatımıza çok yakıştığından eminim.

 

romanoku.org tamamen edebî ve kültürel içeriğe sahip bir internet sitesi. Büyük bir emeğin ürünü. Yazarlarınızı da kendi adıma çok beğeniyorum. Tutku ve azim, kendine hayran bırakan olgular zaten. Takipçilerinizin gerçek anlamda okuyan, sorgulayan insanlar olduğunu biliyorum. Bunun nedeninin güzel işler yapmanızın yanında samimiyetiniz olduğunu da düşünüyorum. Roman Oku’nun kuruluş sürecinden, fikirlerinizden, ideallerinizden ve sonraki süreçlerde okurları bekleyen yeniliklerden bahseder misiniz?

Romanoku 2017 yılında önce instagramda, daha sonra diğer sosyal medya hesaplarında okuduğum kitaplarla ilgili yorumları paylaşacağım bir mecra olarak ortaya çıktı. Aklımın bir köşesinde “romanoku” isminin çok farklı alanları kapsayan, geniş yelpazeli bir proje olarak dallanıp budaklanması vardı. Bunun ilk adımı olarak kurduğum romanoku.org isimli edebiyat, kültür, sanat sitesi 2019 yılının Ocak ayında yayın hayatına başladı ve hem sitemizde yazan kıymetli dostların hem de bizi hiç yalnız bırakmayan kitaplara sevdalı dostlarımızın sayesinde bugün daha güçlü olarak yayın hayatına devam ediyor. “Okudukça Güzelleşeceğiz” sloganıyla yola çıkmıştık ve güzellikleri çoğaltmak için imkânlar dâhilinde yolculuğumuza devam ediyoruz. Aslında salgın sürecinden çok önce başlayan instagram canlı yayınlarımız, evlere kapanmamızla birlikte boyut değiştirdi. Son on sekiz ayda birçok yazarla canlı yayın sohbetlerinde buluştuk ve fuarlara, söyleşi salonlarına, sohbetlere hasret kaldığımız günlerin hüznünü bir nebze olsun gidermeye çalıştık. Salgın döneminde evde sıkılan herkes bir şeyler denedi ve güzel de oldu ama biz salgınla birlikte ortaya çıkmadığımız için salgından sonra da aynı aşkla çalışmalarımıza devam edeceğiz. Henüz somutlaşmamış bazı fikirlerimizin hayata geçebilmesi için de “zaman” ve “imkân” gibi iki sağlam sütuna ihtiyacımız var. Yolda olmak her durumda güzel.

 

Gün Yüzü’ne dönersek; romanın ismini çok beğendiğimi ifade ederek devam etmek isterim. Günebakan çiçeklerini anımsattı. Romanda sosyolojik ögelere sıklıkla yer veriyorsunuz. Deprem kuşağında olan ülkemize, para kazanma hırsının insanlara yaptırdığı kötülüklere, yoksulluğa, haksızlıklara, terör saldırılarına, vasıfsız iş gücüne dokunuyorsunuz. Gün Yüzü’nü okuduğumda söylemek istediklerimiz için edebiyatın ne kadar muhteşem bir yol olduğunu bir kez daha deneyimlemiş oldum. Siz neler söylemek istersiniz bu konuda, yazma sürecinizin bir parçası da bu diyebiliriz sanırım rahatlıkla?

Ne güzel özetlediniz, teşekkür ediyorum. Romanın ismi aslında yazım sürecinde farklıydı, son düzenlemeleri yaparken ismi Gün Yüzü oldu. Roman boyunca dilimin ucunda olan ama bir türlü “İşte buldum,” diyemediğim, son anda beni sarıp sarmalayan bir isim Gün Yüzü. Okurların da aynı şekilde seveceğini tahmin ediyordum ama beklentimden çok daha fazla sevdiler, sahiplendiler bu ismi. İşte siz de şimdi günebakan çiçeklerine benzeterek beni yeniden gülümsettiniz. İsim kadar beni çok mutlu eden bir diğer nokta da üzerinde durduğunuz sosyolojik ögeler olgusu. Yazdıklarınız kitaplaşıp sizden çıktıktan sonra, ben şunu anlatmak istemiştim demenizin hiçbir faydası olmuyor. Kitap çıktığında ilk dönüşü beklerken hem heyecanlı hem de tedirgindim. Acaba Gün Yüzü’nü okuyanlar onu yalnızca aşk, ilişkiler, ayrılıklar, anlaşmazlıklar boyutunda mı değerlendirir diye temeli olmayan düşünceler içine düştüğümü itiraf edebilirim. İlk okur dönüşünden bugüne dek endişelerimin yersiz olduğunu gördüm ve kuş gibi hafifledim. Bazen imrenilen bazen isyan ettiren aşk hikâyesi kadar, romanın toplumsal zemin üzerinde yükselen meseleleri de Gün Yüzü okurlarının dikkatinden kaçmadı. Sizin de belirttiğiniz gibi, söylemek istediklerimiz için edebiyat bu anlamda gerçekten muhteşem bir yol. Bir de o yolun okurun gönlünde sağlam bir köprü olduğunu gördüğünüzde değmeyin keyfinize. Bu anlamda bahsettiğiniz konular ve daha fazlasıyla ilgili dokunduğumuz noktalarda okurların da dertli olduğunu görmek güzel. Franz Kafka’nın, “İnsanı ısıran ve sokan kitaplar okumalıyız, okuduğumuz kitap bir yumruk indirerek bizi uyandırmıyorsa ne işe yarar.” diyerek özetlediği durumun tam karşılığıdır Gün Yüzü. Bunu okur dostlarımdan aldığım sayısız yoruma dayanarak söyleme haddini buluyorum kendimde.

 

Gün Yüzü’nü okurken karakterlerin oluşum sürecini merak ettim. Oluşturduğunuz kişilik yapıları hikâyeye tam olarak oturmuş ve katkı sağlamış. Özellikle Umut’un duygu yoğunluğu, şairane ifadelerinden ve günlüklerinden anlaşılıyor. ‘Umut Güncesi’ olarak isimlendirilen ve roman boyunca devam eden bölümler ile farklı bir okuma süreci sunmuşsunuz. Karakterlerin oluşum süreci ve belirlediğiniz yöntemlerle ilgili neler söylersiniz?

Umut, Yıldız ve Handan, hikâyeyi kafamda genel hatlarıyla canlandırıp roman yazmak için karar verdiğim ilk anda birdenbire yanımda belirdiler. Ne olduğunu anlamaya çalışırken koluma girdikleri gibi beni masanın başına sürüklediler. Cümleler paragraflarla, paragraflar bölümlerle birleştikçe biz de çoğalmaya başladık. Gizem, Erdinç, Hasan, Rıza, Gülsüm, Kadir Bey, Tarık ve Nergis derken diyardan diyara, bugünden geçmişe, geçmişten düşe, düşten gerçeğe dolaşmaya başladık. Küçük bir ordu olduk âdeta. Bazen onlar komutan oldu ben düştüm peşlerine, bazen ben komutan oldum onlar düştü peşime. Ama kimseye savaş açmadık, savaşımız kendimizleydi. Anlatacaklarımın genel hatları, varacağımız yer, oturduğumuz zemin en baştan belliydi ama takdir edersiniz ki yol da yolculuklar da sürprizlerle dolu oluyor. Evdeki hesabın çarşıya uymadığı anlar da oldu, yazarken değişen karakterler, olaylar da. Yazı masama oturduğum an eğer odaklanmışsam karakterin ruh hâline bürünüp onunla birlikte yaşayarak ilerliyorum genelde. Umarım bu durum yazacağım diğer kitaplar için de geçerli olur, çünkü bu yöntem beni mutlu ediyor.

 

Rasim Özdenören’in Gül Yetiştiren Adam isimli eserinde bir sözü var; “Bol bol okuyun ve okumayı terk etmeyin. Derdi olan insan okur derdi olmayan da okuyarak dert sahibi olur. Asıl mesele bir derdimizin olmasıdır.” Yaptığınız tüm çalışmalar için bol bol okuduğunuz aşikâr. Dert sahibi olmayı ise insan olmanın gereklerinden olarak görüyoruz. Edebiyat dünyasında sürekli bir devinim hâli var şüphesiz. Bu bağlamda okuma sürecinizi nasıl yönetiyorsunuz?

Bizler de dertlerimize okuyarak yeni dertler ekleyenlerdeniz sanırım.  Pir Sultan Abdal’ın “Derdim çoktur hangisine yanayım, yine tazelendi yürek yarası” sözleri geldi benim de aklıma. Bakın yine dertlendim. İnsanın dertsizi makbul müdür ya da dertsiz insan var mıdır, sorusu bir köşede dursun, biz edebiyata bakalım. Yazarın çizgisiyle, tercihiyle, yöntemiyle alakalı farklılıklar elbette olacaktır ama bence yazılan metnin bir derdinin olması gerekir. En azından ben böylesini tercih ederek ilk romanımı okurla buluşturmuş oldum. Toplumsal gerçeklik çizgisinden ayrılmadan, toplumun dertleriyle dertlenerek eserler üreten bir yazar olabilmeyi isterim. Okuma sürecimi yönetme konusunda ise hayatımdaki birçok konu gibi çok düzenli olduğum söylenemez. Bir programa sıkışırsam, hemen ona itiraz edip çizginin dışına çıkma hissine kapılıyorum. Dağınık bir okur olduğumu söyleyebilirim bu anlamda. Okuduğum bir metni mümkün olduğunca yan okumalarla desteklemeye, özellikle son dönemlerde eleştirel okuma gözlüğümü pek çıkarmamaya özen gösteriyorum. Bu sorunuzu cevaplarken zihnimde okunmayı bekleyen kitaplar ordusu gövde gösterisi yaptı, size de çok selam söylediler. Bana Gün Yüzü hakkında konuşma ve kendimi ifade etme imkânı sunduğunuz için size ve Redaktör Haber ailesine çok teşekkür ediyorum. Özenle hazırlamış olduğunuz soruları cevaplamak yeni bir kitaba başlamak kadar keyifliydi.

 

Redaktör Haber ailesi olarak çok teşekkür ederiz.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:06 +0300 Modern Sanat
23 Nisan’da Sanatla Büyüyen Ağacım https://modernsanat.org/23-nisanda-sanatla-buyuyen-agacim https://modernsanat.org/23-nisanda-sanatla-buyuyen-agacim İstanbul Modern, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda müzenin koleksiyon sergisinde doğayı işaret eden yapıtlardan ilham alarak, çocukları, doğayı düşünmeye ve sanat yoluyla renkli hayaller kurmaya davet ediyor.

Sanatçıların işbirliğinde yürütülen ”Sanatla Büyüyen Ağacım” projesi 25 Nisan 2021 tarihine kadar devam edecek. İstanbul Modern çocukların doğayla kurdukları bağı sanat yoluyla güçlendirmeleri için, sanatçıların resim, heykel, yerleştirme, fotoğraf, performans gibi üretim alanlarından yaratıcı fikirlerini paylaşıyor.

Sanatçılardan çocuklara ağaç imgeleri

”Sanatla Büyüyen Ağacım” projesinde yer alan Alper Aydın, Barbara – Zafer Baran, Bedri Baykam, Ergin Çavuşoğlu, Kamil Fırat, Fatma Tülin, :mentalKLINIK tarih boyunca sanatta doğanın en güçlü temsillerinden biri olan ağaç imgesini çocuklar için yorumluyor .

Sanatçılar ağacı gövdesindeki dokuyla, rüzgârla dans eden gölgesiyle, toprağın derinlerine uzanan kökleriyle, birbirinden farklı görünen yaprak ve dallarıyla ele alıyor; resim, heykel, yerleştirme, fotoğraf ya da performansla anlatıyor.

Çocukların üretimleri sergileniyor

İstanbul Modern, sanatçıların çocuklar için gerçekleştirdiği yaratıcı üretimleri web sayfasında ve sosyal medyada 23 Nisan haftası boyunca paylaşıyor.

Proje süresince sanatçıların üretimlerinden yola çıkarak kendi ağaçlarını tasarlayan çocuklar çalışmalarının fotoğraflarını İstanbul Modern’in web sitesinde projeye özel hazırlanan resim galerisine yüklüyor. Çocukların sanat çalışmalarının fotoğrafları istanbulmodern adresinde 16 Mayıs 2021 tarihine kadar sergilenecek.

İstinyePark’tan çevrimçi atölyeler

İstinyePark ise 23-24-25 Nisan tarihlerinde ”Sanatla Büyüyen Ağacım” programını İstanbul Modern Eğitim ve Sosyal Projeler Bölümü yönetiminde çocuklara çevrimiçi ve ücretsiz olarak sunacak.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:06 +0300 Modern Sanat
TÜRK TARİH MÜZESİ VE PARKI https://modernsanat.org/turk-tarih-muzesi-ve-parki https://modernsanat.org/turk-tarih-muzesi-ve-parki Türk Tarih Müzesi ve Parkı'nda; Türk tarihindeki dönüm noktaları, şanlı Türk tarihine damga vurmuş devlet adamları, komutanlar, tarihçiler, edebiyatçılar heykel, rölyef, anıt, bilgi panoları ve vesikalarla bir platformda yer alıyor.

Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nda İskit/Saka döneminden başlayarak, Göktürk kağan ve hatunlarını, 16 Türk devleti kurucularını, Selçuklu sultanlarını, Osmanlı padişahlarını, Kurtuluş Savaşı komutanlarını, büyük Türk-İslam düşünürlerini, Türk Cumhuriyetleri’ni temsil eden yazar ve düşünürleri ve Cumhuriyet dönemi bilim insanı, şair ve yazarlarını temsil eden heykellerin yanı sıra Ergenekon Destanı, Kürşat ve 40 çerisi, İstanbul’un fethi, Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşı kompozisyonları yer almaktadır. Ayrıca 5 farklı Atatürk heykeli müzeyi onurlandırmaktadır.


Türk Tarih Müzesi ve Parkı'nda, ünlü ressam Yaşar Zeynalov’un Ergenekon Destanı, 1071 Malazgirt Zaferi, 1453 İstanbul’un fethi ve Kurtuluş Savaşı temalı yaklaşık 750 metrekare dev panoramik resimleri yer almaktadır. Müzede ayrıca 45000 kitaplık kütüphane, 650 kişilik konferans salonu ve çok amaçlı sergi salonu, sergi salonu, hediyelik eşya satış yeri, Türk boylarının ifade edildiği hayat ağacı, tüm Türk tarihinin yansıtıldığı Türk Tarih Cetveli, Türk dilinin 5 bin yıllık gelişimini anlatan Türk Dili Panosu, Göktürk dönemine ait Kül Tigin ve Tonyukuk, Uygur dönemine ait Moyun Çor, Terkin ve Dolodoy anıtlarının replikaları ve kafeterya bulunmaktadır.

 

60 bin metrekare alanda yer alan Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nda Göktürk dönemine ait Kül Tigin ve Tonyukuk, Uygur dönemine ait Moyun Çor, Terkin ve Dolodoy yazıtları yer alıyor. Orjinali ile birebir olan yazıtların Türkçe ve İngilizce açıklamaları da bulunuyor.
      

PRESTİJ PROJE

Ergenekon'dan, Cumhuriyet'e ve günümüze kadar Türk tarihi tüm yönleriyle Türk Tarih Parkı ve Müzesi'nde sergileniyor. Tarihçi akademisyenlerden oluşan Akademik Çalışma Kurulu'nun görüş ve önerileri doğrultusunda tarihi bilgi ve belgelere dayalı olarak tamamlanan Türk tarih Müzesi ve Parkı yalnız Etimesgut'un değil Ankara'nın en prestijli projeler arasında gösteriliyor.

 

Türk dünyasında ilk olma özelliği taşıyan böylesine önemli bir projeyi detayıyla anlatalım.

İşte detaylar;

Ankara’nın Etimesgut ilçesi Bağlıca Mahallesi’nde yer alan Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nın fikirsel alt yapısı bundan beş yıl önce Etimesgut Belediyesi Başkanı Enver Demirel tarafından ortaya atılmış olup, müzede sergilenen tüm heykeller üç yıl süresince Etimesgut Belediyesi Heykel ve Seramik Atölyesi’nde Türk ve yabancı sanatçılar tarafından yapılmıştır. Cumhuriyet tarihinin en büyük sanat projelerinden biri olan Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nın yapımı için sanatçılar, akademisyenler, araştırmacılar ve siyasetçiler Enver Demirel tarafından bir araya getirilmiş; bu ekipten etkin, disiplinli, bilimsel ve sürdürülebilir bir çalışma ortamı oluşturulmuştur.

‘Yüz ölçümü ve sergileme alanı bakımından ülkemizin en büyük sanat müzesi’ etiketini taşıyan Türk Tarih Müzesi ve Parkı, ilk taşın konulmasından son heykelin yerleştirilmesine kadar tüm süreçlerde büyük bir siyasi vizyonun, öngörünün ve iradenin ortaya konmasına tanıklık etmiştir. Örnek bir devlet adamı kimliği ile büyük sorumluluk alan Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, ‘doğru bilgi, doğru proje, doğru yatırım’ prensibi ile, kurmuş olduğu ekibi sürekli bir biçimde yönlendirmiş, projenin ‘bilimsel ve çağdaş müze’ konseptine ulaşmasına öncülük etmiştir. Enver Demirel’in uygulamış olduğu bu model, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Türk çocuğu atalarını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendine kuvvet bulacaktır.” sözünün somut karşılığı olacak şekilde gerçeğe dönüşmüştür.

Türk tarihinin ülkemize ve dünyaya sanat eserleri aracılığıyla anlatılması misyonunu üstlenen Türk Tarih Müzesi ve Parkı, Ankara’nın ve ülkemizin tanıtılmasını da kendine amaç edinmiştir. Müzenin var oluşundaki temel neden gençlerin eğitilmesi, gelecek kuşaklara milli değerlerimizin öğretilmesi, sağlıklı, huzurlu, mutlu, erdemli bir kuşağın önünün açılmasıdır. Her sürecin doğru bilgi ve bilimsel yöntemlerle yönetildiği Türk Tarih Müzesi ve Parkı projesi, hem Ankara’da yaşamakta olan hem de Ankara dışından müzeyi ziyaret edecek olan Türk çocuğunun ve Türk gencinin, tarihini dizilerden ya da gerçek olmayan kaynaklardan değil de doğru kaynaktan, görerek, dokunarak, hissederek bilinçli bir şekilde öğrenmesini amaçlamaktadır. Ülkemizin aydınlık geleceğini yaratacak çocuklarımızın ve gençlerimizin sanat eserleri ile iletişim kurması, aynı zamanda tarihte yaşamış kahramanlarımız ile üç boyutlu mekanda bağ kurmalarına olanak vermektedir.

Dünyada tek olarak kendi koleksiyonunu yerli ve yabancı heykeltraşlar ve sanatçılar ile kendi ortaya koyan Türk Tarih Müzesi ve Parkı; 206 heykeli, 7 kompozisyonu, 8 Türk yazıtı replikası, 4 dev panoramik resmi, 3 Frig kabartması/ortostatı, Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu ve Atatürk Araştırma Merkezi gibi kurumlardan elde edilen kitaplarla kurulmuş 45000 kitaplık kütüphanesi, 650 kişilik konferans/tiyatro salonu, çok amaçlı sergi/eğitim salonu, restoran/kafesi, 1500 kişilik amfi tiyatrosu, 120 metrekarelik otağı, Ankara Mimarisi Maketi, Türk Havacılık Panosu, Türk Denizcilik Panosu, Türk Mimarlık Panosu, Türk Arkeoloji Panosu, Türkologlar Panosu, Türk Bilim Tarihi Panosu ve interaktif öğrenme donanımı ile yalnızca bir heykel müzesi olarak değil, aynı zamanda bir eğitim yuvası, bir kültür kompleksi olarak da Türk milletine hizmet vermektedir.

Tema olarak bakıldığında ise Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nda İskit/Saka döneminden başlayarak, Göktürk kağan ve hatunlarını, 17 Türk devleti kurucularını, Selçuklu sultanlarını, Osmanlı padişahlarını, Kurtuluş Savaşı komutanlarını, büyük Türk düşünürlerini, Türk Cumhuriyetleri kurucularını, Türk Cumhuriyetleri’ni temsil eden fikir adamlarını ve Cumhuriyet dönemi bilim insanı, şair, yazar ve sanatçılarını temsil eden heykellerin yanı sıra Ergenekon Destanı, Kürşat ve 40 Çerisi, Göktürk Okçuları, Kurtuluş Savaşı Koşan Atlıları, İstanbul’un Fethi, Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşı kompozisyonları yer almaktadır. Ayrıca 5 farklı Mustafa Kemal Atatürk heykeli müzeyi onurlandırmaktadır.

Bunun yanı sıra Ergenekon Destanı, 1071 Malazgirt Zaferi, 1453 İstanbul’un Fethi ve Kurtuluş Savaşı temalı dev panoramik resimler, Türkiye’de ilk kez olmak üzere Göktürk dönemine ait Kül Tigin ve Tonyukuk, Uygur dönemine ait Moyun Çor, Terkin ve Dolodoy anıtlarının replikaları, tüm Türk tarihinin yansıtıldığı 17 tablodan ve Türk tarihi kronolojisinden oluşan Türk Tarih Cetveli, Türk dilinin 5 bin yıllık gelişimini kaya resimleriyle, tamgalarıyla, alfabeleriyle, tamgalarıyla, replika kitaplarıyla ve Türk Dil Haritası ile anlatan Türk Dili Panosu ve geçmişinden günümüze tüm Ankara tarihini anlatan Ankara Tarihi Köşesi müzede yer almaktadır. Göktürk ve Uygur yazıtları, toprağa dikilişlerinden 1300 yıl sonra ilk kez Türk Tarih Müzesi’nde sergilenmektedir. Dünyanın farklı yerlerine dağılmış ve Türk kültürü açısından son derece büyük öneme sahip eserler, tek ve ortak bir mekanda Türk milletinin ilgisine sunulmuş olmaktadır.

Türk Tarih Müzesi ve Parkı’na girişte ziyaretçiyi müzenin en büyük eserleri olan Bilge Kağan ve eşi İl-İtmiş Bilge Hatun heykelleri karşılamaktadır. Müze girişinde, kağan ve hatunun Türk mitolojisinin ikiz atlarına biner şekilde tasarlandığı bu iki dev yapıtın sergilenmesinin esas amacı, Türklerin çağlar boyunca kadına verdikleri önemi göstermektir. Türk tarihinde kadın her zaman erkek ile eşit sayılmış, hatunlar kağanlar kadar devlet yönetiminde söz sahibi olmuşlardır. Bu nedenle, müzede İl-İtmiş Bilge Hatun dışında Tomris Hatun, Asena Hatun, Bedriye Tahir Gökmen ve Zübeyde Hanım başta olmak üzere çok sayıda kadın heykeli yer almaktadır.

Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nda tarihsel kronolojiye dikkat edilmiş, modern heykel sergileme yöntemleri ile heykeller konumlandırılmıştır. Heykeller dönemlerine ve temalarına göre yerleştirilmiş, böylelikle ziyaretçinin Türk tarihini daha bütünsel olarak algılamasında kolaylık sağlanmıştır. İskit dönemine ait Alp Er Tunga ile tarihsel yolculuk başlamış, günümüzde yaşayan Nobel ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar ile kronoloji son bulmuştur. Müzede 360 derece kronoloji konumlandırma yöntemi kullanılmış, örneğin Çanakkale Savaşı kompozisyonunun arkasından müzeye bakan ziyaretçi aynı anda Göktürk okçuları kompozisyonunu da derinlikte görebilme imkanı bulmuştur. Böylelikle tüm Türk tarihi belirli bir çerçeveden algılanabilir olmaktadır. Bu anlamda Türk Tarih Müzesi ve Parkı yapısal peyzaj kurgusuyla çok özel bir yere sahip olmaktadır.

Müzede yer alan tüm heykellerin bilgi panosu bulunmakta olup, ziyaretçi bu panolardan heykeli yapılan kişi ve olay hakkında doğru bilgiyi elde edebilmektedir. Bunun yanında, bilgi panolarına yerleştirilmiş QR kodlar yardımıyla profesyonel seslendirme sanatçılarının aktardığı bilgiler de sesli olarak dinlenebilmektedir.

Türk Tarih Müzesi ve Parkı, fiziki yapısıyla Ankara’nın ve Türkiye’nin dikkat çeken mimari projelerinden biri olma özelliğine sahiptir. 128 metre uzunluğu, monoblok tavan yapısı, 33 metre iz açıklığı ve amfi tiyatro ile bütünleştirilmiş ön cephesi ile sanatsal bir görünüme sahip olan müze binası, modern mimarinin sembolü olacak kadar önemli bir yapı durumundadır. Ayrıca, açık alanda yer alan hilal şeklinde bir havuz ve Türklerin su kültünün bir yansıması olacak şekilde dizayn edilmiş ‘Orhun Şelalesi’ adı verilen yapay çağlayan kurgusuyla müze modern mimari dokuları bünyesinde barındırmaktadır. Müze mimarisi, engelli vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına uygun biçimde yapılmış olup, engelli vatandaşlarımız müzenin her noktasına kendileri için belirlenen rotalardan kolaylıkla ulaşabilmektedir. Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nın bu modern görünüme ulaşmasını Etimesgut Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü üstlenmiş olup, bu konudaki tüm inşa çalışmaları Etimesgut Belediyesi Başkan yardımcısı Tahsin Polat gözetiminde sürdürülmüştür. Türk Tarih Müzesi ve Parkı Müze Müdürlüğü görevini ise Ahmet Yıldırım yürütmektedir.

Türk Tarih Müzesi ve Parkı, sadece heykellerin ve resimlerin yer aldığı bir sanat müzesi değil, aynı zamanda bir eğitim yuvası olma özelliğine sahiptir. Konferans salonu, kütüphane ve sergi/eğitim salonu çocuklara ve gençlere plastik sanatlar, resim, heykel, yazarlık ve yabancı dil gibi eğitimler verilebilecek şekilde tasarlanmıştır. Bu eğitimler akademik formasyon desteği ile gerçekleştirilmekte olup, konularında uzman akademisyenlerimizin öneri ve onayları doğrultusunda yürütülmektedir. Müze, çocuklarımıza ve gençlerimize yalnızca eğitim vermekle kalmayıp, onlara burs desteği de sağlamaktadır.

Türk Tarih Müzesi ve Parkı, akademik etkinlikler için son derece uygun bir çalışma ortamı sunmaktadır. Müzede konferanslar, kongreler, paneller, kitap fuarları, sanat fuarları, sergiler ve konserler düzenlenebilmekte, üniversitelerin lisans ve yüksek lisans dersleri işlenebilmektedir. Türk Tarih Müzesi ve Parkı, durgun değil gelişmekte olan bir müze olduğundan, her geçen zaman etkinliklerin teması ve içeriği güncellenip yıllık aktivite planı dahiline alınmaktadır.  

Türk Tarih Müzesi ve Parkı heykelleri tarihsel ve arkeolojik veriler referans alınarak ortaya konmuştur. Her heykel, yansıttığı karakterin yaşadığı döneme ait veriler kullanılarak ifade edilmiştir. Örneğin Timur heykeli yapılırken, Timur’un antropolojik çalışmalar sonucu ortaya konmuş gerçek yüzü kullanılmıştır. Bunun gibi örneğin Alp Er Tunga heykeli yapılırken İskit dönemine ait silahlar ve semboller kullanılmıştır. Fiziksel özellikler, kıyafetler, silahlar, ekipmanlar ve semboller rastgele seçilmemiş, aslına uygun olacak şekilde heykellerde birebir kullanılmıştır.

Referans alınan tüm veriler Türk Tarih Müzesi ve Parkı bilim danışmanlarının öneri ve onayıyla kullanılmıştır. Türk Tarih Müzesi ve Parkı projesinin tüm aşamasında altı farklı üniversitede görev yapmakta olan akademisyenlerden destek alınmıştır. Yeditepe Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Prof. Dr. Ahmet Taşağıl, Ankara DTCF Tarih Bölümü’nden Prof. Dr. Abdullah Gündoğdu, Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Tarih Bölümü’nden Prof. Dr. Yunus Koç, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Prof. Dr. Konuralp Ercilasun, İnönü Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden Prof. Dr. Erhan Aydın ve Prof. Dr. Aziz Sancar’ın, kendi heykelinde yer alan DNA modelinin tasarlanması adına yaptığı şahsi yönlendirme ile Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyofizik Bölümü’nden Prof. Dr. Nuhan Puralı tüm süreçlerde projeye değerli katkı sağlamıştır. Bu çok yönlü ve yoğun akademik desteğin, Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nın BİLİMSEL MÜZE olmasında önemli etkisi olmuştur.

Türk Tarih Müzesi sanat eserlerinin ortaya konmasında Türk ve yabancı sanatçılar görev almıştır. Müze binası içinde yer alan 4 dev panoramik resim ressam Yaşar Zeynalov tarafından resmedilmiştir. Müze mimarisi ve sanat eserlerini Alper Çınar icra etmiş olup, projenin atölye yönetim süreçlerini Özgür Barış Etli ile birlikte sürdürmüşlerdir. Bunun yanında Zafer Dağdeviren, Ali Yaldır ve Derya Ersoy heykellerin yapım süreçlerinde atölyeye destek vermişlerdir.  

Türk Tarih Müzesi ve Parkı, ziyaret eden kişilerden tam not alan, Ankara’nın ve ülkemizin turizm potansiyelini ciddi ölçüde artırma özelliğine sahip kült bir yapıdır. Bu kült yapının meydana getirilmesinde baş etken Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel’in vizyoner ve yenilikçi bakış açısıdır. Proje için sanatçılar, akademisyenler, araştırmacılar ve siyasilerden oluşturduğu çalışma grubu özverili çalışmasıyla Cumhuriyet tarihinin en büyük projelerinden biri olan Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nı ortaya çıkarmıştır. Özlenen bir proje özlenen bir siyasi figürün yönlendirmesiyle ve sonsuz desteğiyle Türk milleti ile buluşabilmiştir. Türk Tarih Müzesi ve Parkı, büyük Türk tarihini sanat eserleri aracılığıyla öğrenmek isteyen herkesi ilgiyle ve heyecanla beklemektedir.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:05 +0300 Modern Sanat
Polatlı Gordion'dan Kütahya’ya uzanan Frig turizmi önerisi https://modernsanat.org/polatli-gordiondan-kutahyaya-uzanan-frig-turizmi-onerisi https://modernsanat.org/polatli-gordiondan-kutahyaya-uzanan-frig-turizmi-onerisi Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Polatlı’daki UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne girmeye hazırlanan Gordion (Yassıhöyük) Antik Kenti’nde birtakım incelemelerde bulundu. Yavuz, 300 metrelik çapında, 53 metre yüksekliğindeki Anadolu’nun en büyük ikinci tümülüsü olan Frig Kralı Midas’ın mezarının bulunduğu tümülüsü gezdi. Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan, Ankara İl Kültür ve Turizm Müdürü Ali Ayvazoğlu ve Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir de geziye eşlik etti.

KÜLTÜR ROTASI ÖNERİSİ

Friglerin başkentinin Gordion olduğunu hatırlatan Yavuz, Gordion’dan başlayarak Friglerin hüküm sürdüğü Ankara, Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kütahya illeri arasında bir kültür ve doğa rotası oluşturulmasının bölge turizmine canlılık getireceğini söyledi ve bu konuda bir an önce çalışma yapılması talimatını verdi.

URARTULARI ÇÖZDÜYSEK FRİGLERİ DE ÇÖZERİZ!

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Yavuz, ardından Midas Tümülüsü’nün hemen karşısında yer alan, binlerce yıllık eserleri içinde barındıran Gordion Müzesi’ni gezerek müze müdüründen bilgi aldı. Yavuz, müzedeki eski Tunç Çağı, Orta ve Geç Tunç Çağı olmak üzere Frigler, Lidya ve Roma dönemine ait eserleri inceledi. Müze gezisi sırasında Frig alfabesinin tam anlamıyla çözülemediği bilgisi verilmesinin ardından Yavuz, “Urartuların alfabesini çözdük, bu niye çözemiyoruz? Bu işe birkaç tane gencin baş koyması lazım. Çalışılırsa çıkar” diyerek bu konuda çalışma yapılmasını istedi.

MİDAS’IN KULAKLARI OPERASI BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ

Yavuz, daha sonra Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB) tarafından Gordion Müzesi alanı içerisinde sergilenen "Midas'ın Kulakları" adlı satirik operasını izledi. Türk opera tarihinin kilometre taşlarından sayılan "Midas'ın Kulakları" eser Polatlı’daki Gordion Antik kentinde kurulan açık hava sahnesinde sergilendi. Eserin gösterimine çok sayıda davetli ve sanatsever katıldı. Ferit Tüzün'ün 1960'ların sonunda bestelediği satirik operanın rejisörlüğünü Zeynep Çelen Tamer, koreografisini Deniz Alp'in üstlendiği, dekorları Talat Ayhan, kostümleri Gazal Erten, ışık tasarımı Fuat Gök'e ait olan eserde, Eralp Kıyıcı, Durukan Ordu, Mehmet Yılmaz, Veysel Barış Yanç, Esra Çetiner, Can Kocaay başlıca rolleri paylaştı.

FRİGYA’NIN BAŞKENTİ GORDİON

Polatlı ilçesinde bulunan Sakarya nehri yakınındaki Gordion olarak bilinen Yasıhöyük köyü, irili ufaklı onlarca tümülüse ev sahipliği yapıyor. Gordion’da eşek kulaklı olarak anılan Kral Midas’ın tümülüsü de yer alıyor. Friglerin efsanevi kralı Midas’ın tümülüsü Gordion Müzesi’nin tam karşısında bulunuyor. Gordion, Frigya’nın başkenti olarak biliniyor. Frigya, günümüzde Afyonkarahisar, Ankara ve Eskişehir illerinin tamamı; Kütahya ilinin büyük bir bölümü ile Konya, Isparta ve Burdur illerinin kuzeyinde kalan coğrafyanın antik dönemdeki adıdır.

 

 

 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:04 +0300 Modern Sanat
Enver Demirel: Türk Tarihi Eşsiz bir esere Kavuştu https://modernsanat.org/enver-demirel-turk-tarihi-essiz-bir-esere-kavustu https://modernsanat.org/enver-demirel-turk-tarihi-essiz-bir-esere-kavustu Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, Türk Tarih Müzesi ve Parkı ile ilgili olarak detayları açıkladı.

Çalışmanın çok dikkat gerektiren detaylı bir proje olduğunu vurgulayan Demirel, "Türk Tarih Parkı ve Müzesi'nde şanlı tarihimize ait birçok unsuru bulmak mümkün. Ergenekon'dan başlayarak Cumhuriyet dönemine kadar tarihimizdeki dönüm noktalarını oluşturduğumuz alanlarla, heykel, rölyef, anıt ve tarihi vesikalarla anlatıyoruz. Göktürk Devleti alanımız, 1453 Fetih Alanımız, 17 Büyük Türk Devletleri Alanımız, Büyük Türk Düşünürleri Alanımız, İslamiyet Dönemi Önemli Türk Büyükleri Alanımız, Türk Cumhuriyetlerini temsil eden 7 Türk Büyükleri Alanlarımız ve Kurtuluş Savaşı Alanımız ve Çanakkale Savaşı Alanımız yer alıyor. Göktürk, Selçuklu, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu, Yaşar Zeynalov gibi dünyaca ünlü ressamların panoramik resimlerle anlatılıyor. Projede 7 bin metre karelik kapalı müzemiz ve içerisinde de 650 kişilik konferans salonu, çok amaçlı sanatsal sergi salonu, 45 bin kitaplık bir kütüphane ve birçok donatı hizmet veriyor. Türk Tarih Müzemiz, ilkokul çağındaki bir çocuğu da, lise ve üniversite eğitimi gören gencimize de tarihi araştırma yapan akademisyenlerimize 7'den 77'ye herkese kaynaklık edecek çok kapsamlı bir çalışmadır. Ankara’yı ziyarete gelenlerin artık gezi rotalarına eklenecek bir müze burası. Görmeden dönmeyecekler. Böyle örnek bir projeyi ilçemize, Ankara’mıza, Türk dünyamıza kazandırmanın heyecanını yaşıyorum. Türk tarihi eşsiz bir esere kavuştu " diye konuştu.


 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:04 +0300 Modern Sanat
ŞAİR MEHMET TEPE İLE SON KİTABI BURADAN BAKINCA ÜZERİNE https://modernsanat.org/sair-mehmet-tepe-ile-son-kitabi-buradan-bakinca-uzerine https://modernsanat.org/sair-mehmet-tepe-ile-son-kitabi-buradan-bakinca-uzerine RÖPORTAJ: AYŞE HİCRET AYDOĞAN

Yazmak, bir varoluş sıkıntısıdır. Çünkü insan yürüyen bir sıkıntı, oradan oraya kendini teskin edecek eczanın peşindedir.

Kasım 2020 tarihinde Muhit Kitap’tan çıkan Buradan Bakınca ikinci şiir kitabınız. İlk kitabınız Toprak Saha’dan başlayarak şiir yolculuğunuzu, kitaplarınızın yayımlanma sürecini anlatır mısınız?

Şiir yolculuğum lise yıllarına kadar gider. Hatta bizim köydeki dengbejlerin o tınısına kadar da götürebiliriz. Lise yıllarımda kendimi bir anda Orhan Veli, Cahit Sıtkı ve Faruk Nafiz gibi şairlerin dünyasında buldum. Gariptir, hiçbir yönlendirme falan olmadan şiirin ruh dünyama etki ettiğini gördüm. İlk şiirimin Dergâh’ta yayınlanmasından on bir yıl sonra Toprak Saha kitabım Yedi İklim yayınları arasında çıktı. Toprak Saha; Dergâh, İtibar ve Yedi İklim dergisinde çıkan şiirlerin toplamı bir kitap oldu. İlk kitabımın akranlarıma göre biraz geç çıktığını düşünüyorum. Bunda şiirin sürekli devingen, bitmeyen, ilerleyen, genişleyen bir şey olduğuna inanmamın etkisi oldu. Çünkü o zamanlar bir bakıma noktaladığın şiire dokunulmaz, bir kelime eklenemez ya da çıkartılamaz, her şeyiyle tastamam bir şey olduğu inancına sahiptim. Bu duygu Yahya Kemal gibi bir büyük şairi yaşadığı zamanda bir kitabı olmaktan yoksun bırakmıştır. Bu duygu Yahya Kemal ve dönemi için kabul edilebilir bir şey olabilir ama günümüz şiirinde bir şair şiirlerini iki kapak arasında görmek gibi bir isteğe sahip. Bu duyguyla ilk kitabım çıktı. Buradan Bakınca kitabım Muhit yayınları arasından yaklaşık dokuz ay önce çıktı. Kitaptaki şiirler Muhit dergisi başta olmak üzere birçok dergide çıkan şiirlerin bir toplamı olduğunu belirteyim. Kitabın yayınlanma aşamasında Genel Yayın Yönetmenimiz Sayın İbrahim Tenekeci ve editör Şair Yunus Karadağ ile Tuba Kaplan’ın çabalarına buradan teşekkür etmeden geçmek haksızlık diye düşünüyorum. Bir kitabın ilk sözcüğünden son sözcüğüne kadar nasıl bir dikkat ve rikkat çabasıyla ortaya çıktığını çok iyi anladım.

 

Cahit Zarifoğlu’nun İns kitabını okuyorum şu anda. Şöyle bir ifade var: “Yazmaya başlamadan birkaç gün önce karışık, sinir bozucu sesler işitmeye başlıyorum. Orkestranın konserden önce günlerce süren bir akort faslını düşünün. Yazmaya başlayınca müzik belirir.” Sizin yazma süreciniz sancılı mıdır?

Cahit Zarifoğlu çok güzel ifade etmiş. Bir şiirin gelişi ayak seslerinden belli oluyor sanki. Eğer şiir güçlü ve sağlam geliyorsa siz bunu ruhsal anlamda hissediyorsunuz. Aslında Zarifoğlu, yazma serüvenini öyle bir yerden yakalıyor ki… Bu sanki gökten gelen bir işaretin ilk nüvesi. Bu çok iddialı ve bir o kadar da gerçek bir durum. Açıkçası bende de bu tür hisler bazen ortaya çıkıyor. Siz bunu hissediyorsunuz ama işte tanımlayamıyorsunuz. Bu tür bir itki ile gelen şiir açıkçası sağlam şiir oluyor. Şiir ertelenemeyen yegâne sanatlardandır. Mısraı yakalama şansınız çok azdır. Bazen gelen mısraı yakalama fırsatını kaçırdınız mı bu durum belki de iyi bir şiirin elden kaçmasına sebep olacak. Bu ruh hâlinden uzak çok güzel şiirler yazan şairler de mutlaka vardır. Ama kendi adıma söyleyeyim, bu histen uzak şiirler yazdığımda ruhumda çok da bir karşılık bulmuyor. Bir keresinde bu ruh dağdağasından uzak böyle bir şiir yazmış ve bir dergiye göndermiştim. Dergi şiiri yayımladı ve fakat o şiir içime asla sinmedi. En sonunda zaten o şiiri kitaba almadım.

“Kaçalım çarşılardan içime sığmayan bir telaşla“ Şiirlerinizin çoğunda modern yaşamdan kaçma arzusu göze çarpıyor. Eleştirel gözle bakabilen, toplumsal gerçekleri şiirine lirik bir dille yansıtan bir şairsiniz. “eteğine değmesin diye telaşı bu dünyanın” dizenize atıfla sormak isterim, dünya telaşının şiirinize etkileri nelerdir?

İsmet Özel’in ‘ben dünyaya doğru yürümekle meşhurum’ mısraını pek severim. Özel, dünyada kendisini bu dünyadan korumaya çalışacak mücehhez bazı donatılara sahip bir şair. Peki, biz öyle miyiz? Hayır. Dünyada yürümeye başladığımız andan itibaren her bastığımız yerde bir mayın varmış edasıyla yürümek gerektiğini düşünüyorum. Bu duygu, insanı dünya temaşası ve telaşından kurtarabilir. Çünkü bu bahsettiğim durum devamlı ayık olma hâlini içinde barındırır. Fakat bu profan ve modern dünya düzleminde ayak bastığımız her yerden mayınlar patlamasına rağmen umurumuzda olmadan yürümeye devam ediyoruz. Aslında bu durum çok korkunç bir şey. Modern bir dünyada yaşıyoruz ve bu dünyanın eleştirisini yapıyoruz. Modern dünyada yaşayan birinin bu dünyayı eleştirme hakkı yok mu? Meseleye bu sorudan başlayıp dünya ile aramızdaki mesafeyi tartmaya çalışmak lazım. Çünkü dünyada hayret edeceğimiz çok az şeyimiz kaldı. İnsanız ve olup biten her şeyden olumlu ya da olumsuz etkileniyoruz. İnsan kalabilmek adına dünyadan kaçmak lazım diye düşünüyorum. Belki bu, maddi varlık bağlamında imkânsızdır ama manevi anlamda dünyadan uzak yaşanabilir, diye düşünüyorum.

 

Esin konusunda düşünceleriniz nedir? Yaşamın tümüne sanat gözüyle bakmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Şiir birdenbire mi ortaya çıkar, şairlere hediye edilmiş kelimeler midir? Aradığımız bir şey var, yazmaya iten. Sizin aradığınız nedir?

Necip Fazıl, şiir yazmayı kendi içinde bir bahaneye bağlamıştı. Yıllar önce Rasim Özdenören bir gazetedeki köşe yazısında ‘Bahanesiz de Olabilir’ diyerek ve Faulkner’den de bahsederek sanat yapmak için bunu illa ki bir sebebe bağlamamak lazım gerektiği üzerinde durmuştu. Şiir yazmanın birçok bahanesi olabilir. Ama ‘yazmasam, çıldıracaktım’ diyen Sait Faik kadar da meseleyi çılgınlık aşamasında değerlendirmiyorum. Dünyada yaşadığınız her andan bir etki ortaya çıkıyor. Müzik dinliyorsunuz, kitaplar okuyor, enstrüman çalıyorsunuz, film izliyor, seyahatte bulunuyorsunuz. Çevrenizde sevdikleriniz ölüyor, ayrılıklar, acılar, sizi yaralayan anılar…  Tüm bunlar yaradılıştan gelen az buçuk yetenekle birleştiğinde ve dünya çekilmez bir hâl aldığında kaleme sarılmaktan başka bir yolunuz olmuyor. Esin konusunda Valery gibi düşünüyorum: “İlk dize tanrıdan.” Allah ilk dizeyi verir yani içinize ilham peyda eder. Şiir, birdenbire gelebilir ama hemen gitmez, gitmemeli… Şiir üzerinde kafa yormak, çalışmak şiiri belli bir disiplin içinde yönetmek de kanaatimce şairin önemli görevlerindendir. Kullanım zamanını ve alanını bilirsek tüm kelimeler şairlere hediye de edilebilir hibe de… Nasıl ki bir ressam malzemesi olan tüm renklere taliptir ve onları kendi bağlamında kullanmakla yeteneğini ortaya çıkarmakla mükelleftir; şairin de malzemesi kelimelerdir ve onlarla kendi dünyasında sağlam bir alan oluşturabilir. Yazmak, bir varoluş sıkıntısıdır. Mesele yerine sıkıntıyı bilerek kullandım. Çünkü insan, yürüyen bir sıkıntı, oradan oraya kendini teskin edecek eczanın peşindedir. Şairin dünyaya gelişi sırasında bünyesinde içkin olan o yarayla veya sıkıntıyla baş edebilmek için yazar. Yazdıkları nispetinde ağırlıklarından kurtulmuş olur. Ama bu ağırlıklardan kurtulma hâli de geçici bir şeydir. Bundan dolayı devamlı yazma edimi sayesinde bir çıkar yol arama telaşı taşır.

Arjantinli şair, yazar Jorge Luis Borges, Indiana Üniversitesi’nde gerçekleştirilen söyleşisinde şöyle diyor: “Her şair kendi müziğini ve neredeyse kendi dilini geliştirir. Bir dilden büyük bir şair geçtiyse o dil artık aynı dil değildir.” Sizin ‘büyük’ şairlerinizi öğrenmek isterim.

Aslında bu soru hem kolay hem zor bir soru. ‘Büyük’ sıfatını haiz şairlerde aradığımız nedir? Dile yeni bir anlam yükleme ya da dili kendine ait kılma durumu olarak mı değerlendireceğiz? Mesela büyük şair dediğimiz zaman o şairin hem dil hem de şiir geleneği içindeki yerini tam olarak tespit edebilir miyiz? Benim büyük şairlerimden çok, birkaç cins şairim var. Bunlar benim şiir dünyama doğrudan etki etmiş şairlerdir. İlk şiir serüvenimde etkilendiğim, aynı havayı teneffüs ettiğime inandığım şairler. Yabancı şairlerden özellikle Rilke, Eliot, Ezra Pound, G. Trakl, Neruda benim sevdiğim şairler. Türk edebiyatında ise Necip Fazıl, İsmet Özel, Sezai Karakoç, Cahit Zarifoğlu, Turgut Uyar, İlhan Berk, Hüseyin Atlansoy, Ergin Günçe, İlhami Çiçek, İbrahim Tenekeci, Ahmet Murat gibi cins şairlerim vardır. Benimle aynı kuşaktan olan birkaç şair daha var ama biliyorsunuz bizim camiada alınganlıklar had safhada olduğu için o şairlerin adlarını zikretmek istemiyorum.

 

Şiir çözümlemesi her zaman meşakkatli gelmiştir bana. Şiiri anlayabilmek kişisel bir deneyim. Okurun bilgi ve birikimi ile çok ilgisi olduğunu düşünüyorum. Eğitimci gözüyle de yanıtlamanızı isterim; şiiri anlayabilmek için okur kendini nasıl geliştirebilir?

Bu soruya haddimi aşarak cevap vermek zorunda kalacağım. Zaten siz de değinmişsiniz. Okurun bilgi, kültür, yaşadığı çevre ve şartlar, o anki psikolojik durumu, hazır bulunuşluluğu gibi birçok faktör şiiri anlama veya daha doğrusu hissetme eylemi için gerekli olan şeylerdir. Az önce ‘hissetme’ duygusuna vurgu yaptım. Çünkü bence şiir anlaşılmaktan çok hissedilmeye matuf bir sanattır. Açıkçası bu konudaki tutumum Ahmet Haşim’in tutumuyla aynı. “Şiir, anlaşılmaktan çok duyulmaya yakın ortalama bir dildir.” demişti. Modern bir hayatta yaşıyoruz, insanların artık durup ince şeyleri düşünmeye zamanları yok. Şiir her devirde az ama seçkin bir zümreye hitap ederdi ve fakat şiir hiç bu dönem kadar uzaktan takip edilen bir sanat olmamıştı. Sosyal medya hesaplarındaki şiir paylaşımlarına bakmayın. O paylaşımları yapanların çok büyük bir kısmı bir şiir kitabı alma zahmetinde bile bulunmamıştır. Böyle olunca işimiz daha da zorlaşmaktadır. Mesela belli başlı edebiyat dergilerini takip etmek, kendi rüştünü ispat etmiş şairlerin meclislerinde bulunmak, günümüz şairlerini takip etmenin yanında geleneğimizde şiirleriyle edebiyatımıza nüfuz etmiş şairlerin şiirlerini bilmek de şiirden estetik bir haz almayı sağlamamıza yardımı olur, diye düşünüyorum.

 

Cahit Zarifoğlu “Anahtarı yalnız bende bulunan bir odaya girer gibi okurum şiirimi.” diyor Yaşamak kitabında. Şiirlerinizde kullandığınız imgeler yaşama biçiminizin, duygularınızın bir resmi midir? Yazar, kullandığı imgelerle sonunda kendini nakşeder ve fakat her okur kendi dünyasında yeni bir şekil ekler diye düşünüyorum.

Şimdi burada olaya nereden bakmalıyız? Cahit Zarifoğlu veçhesinden bakarsak durum tam da yukarıdaki ifadeleri gibi ayan beyandır. Çünkü Zarifoğlu’nun şiir dünyasının çok zengin katmanları olduğuna inanıyorum. Kendisi cins bir şairdir. Onun şiiri kendi ifadesiyle ‘buzdağı’ gibidir. Görünenin dışında görünmeyen ama hissedilen geniş bir anlam katmanı vardır. İmgeleri de sarsıcı ve şerh edilmeye muhtaç zengin ifadelerdir. Onun işaret ettiği ile bizim gördüklerimiz çok defa farklı şeyler oluyor. Ondan dolayı şiiri çok defa ‘zor anlaşılıyor’ itirazına maruz kalır. Şair dış dünyada gördüğü gerçekliği kendi zihninde yeniden yorumlayarak ona yeni bir elbise giydirip bize sunar. Buradan yola çıkarsak kısaca şunu söyleyebilirim: Şair yaşadığı, etkilenip, etkilendiği dünyanın muhatabıdır. Bundan dolayı kullandığımız imgeler de yaşadığımız hayatın karelerinden izler taşır. Çünkü içinde yaşadığımız dünyanın kelimelerle fotoğrafı çekilmiş hâlidir imgeler. Bundan dolayı onlara bir şahsilik izafe edebiliriz. Çünkü imgeler bir şairin üslubunu ele verir, diyebiliriz. Yaşadığım coğrafyada mesela ‘tütün’ yetişiyor. Tütünün bir imge olarak şiirime girmesi kadar doğal bir şey olamaz. Fakat ben tütün yerine hayatımla doğrudan bir ilgisi olmayan fındığa devamlı bir temasta bulunamam. Çünkü şiir gerçeği olmasa da gerçekliği sever.

 

Son olarak bir şair çocuğu olarak sormak isterim; babam Kâmil Aydoğan’a bir söyleşisinde “Çocuklarınızın şair olmasını ister miydiniz?” diye soruluyor ve bu duygu yoğunluğunu, yalnızlığı taşımamızı istemediğinden dem vuruyor. Aynı soruyu size yöneltsem cevabınız ne olur?

Öncelikle kıymetli babanıza rahmet diliyorum. Ben de açıkçası babanız gibi düşünüyorum. Çocuklarımın şair olmalarından çok onların bir şair duyarlığıyla, dünyaya anlam katmaları taraftarıyım. Şiir okusunlar, iyi şiirlerden anlasınlar, kitaplar alıp kendilerine güzel mütevazı kitaplıklar kursunlar, en az bir enstrüman çalabilsinler, fotoğraf çeksinler, dünyadan haberdar olsunlar, yolculuk yapıp yeni yerler keşfetsinler, bilinçli tarih felsefesi okumalarını yapsınlar isterim. Çünkü şairlik ve şiir mutlu bir insanın pek de ilgi alanına giren şeyler değil açıkçası. Kaldı ki şiir sizden bedel ister. İsmet Özel’in ‘şiir senden neredeyse hayatını ister,’ ifadesine denk gelen bir durum söz konusu. Yine de nasip deyip geçmek en güzeli sanki…

 

Redaktör Haber ailesi adına çok teşekkür ederim.

Ben de bu güzel söyleşi için size ve Redaktör Haber ailesine çok teşekkür ederim.

 

 

 

 

 

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:03:03 +0300 Modern Sanat
Tuncay Yalın, Cennetimdeki Yasak eserinin klibini Çamlıdere'de çekti https://modernsanat.org/tuncay-yalin-cennetimdeki-yasak-eserinin-klibini-camliderede-cekti https://modernsanat.org/tuncay-yalin-cennetimdeki-yasak-eserinin-klibini-camliderede-cekti Eczacı Bestekar olarak bilinen sanatçı Tuncay Yalın son klibini Çamlıdere'nin doğal güzellikleri içerisinde çekti. Sözleri Bolat Ünsal'a ait "Cennetimdeki Yasak" isimli eseri besteleyen ve seslendiren ünlü sanatçı Tuncay Yalın'ın klibi Ray Prodüksyon tarafından çekildi. Klip, NETD ve tüm dijital platformlarda yer almaya başlayarak müzikseverlerle buluştu. 

Ankara'nın tarihi ve kültürel değerleriyle doğal güzelliklerinin birarada bulunduğu Çamlıdere'nin tanıtımı için önemli bir çalışma olan klip için Çamlıdere Belediye Başkanı H. Caner Can'da memnuniyetini dile getirdi. 

TUNCAY YALIN KİMDİR?

 06 Nisan 1949 tarihinde Kamile hanımla, Mülki İdari Amirlerinden merhum Reşit Bey”in üç çocuğunun en küçüğü olarak Van”da dünyaya geldi. İki ablası bulunan Yalın, Ankara Namık Kemal İlkokulunda öğrenime başladı. Ortaokulu Kastamonu Abdurrahman Paşa Lisesinde, Lise tahsilini Ankara Atatürk Lisesinde tamamladı. Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden 1974 yılında mezun olan, aynı yıl Balıkesir” 9 ncu Ana jet Komutanlığı Revir Eczanesinde yedek subaylık hizmetine başlayan, terhis olunca Sağlık Bakanlığı Refik Saydam enstitüsü İlaç Kontrol Şubesinde çalışma hayatına merhaba diyen Tuncay Yalın, bir dönem Sağlık Bakanı Mehmet Aydın”ın Danışmanlığını yaptı.

Müzikle ilgisi ilkokul üçüncü sınıfta bağlama çalarak başlayan, 1981 yılında Ankara Radyosunun açmış olduğu “Ön Dinleme Sınavı”nı kazanan Tuncay Yalın, Metin Everes ve Ahmet Hatipoğlu”nun öğrencileri arasında yeraldı. 1986 yılında, Kültür Bakanlığı Ankara Devlet Klâsik Türk Müziği Korosu”nun sınavını kazanan Yalın, halen bu kadrodaki ses sanatçılığı görevini sürdürüyor.

Uzun yıllar kürek sporuyla da uğraşan, lise yıllarında karikatür çalışmalarıyla da tanınan, bu alanda ödülleri bulunan, “Sanatçı Eczacılar” gecelerinde ses sanatçısı olarak yarışmalara katılan Tuncay Yalın, bu alanda da değişik ödüller aldı.

Tanbur çalan, Tuncay Yalın 1997–2006 yılları arasında “Kanal-A Televizyonu”nda ve 2007 yılından itibarende “Başkent Televizyonun”da, “Dilden Gönüle” adlı TSM programını, ayrıca Türkiye Polis Radyosunda her Cuma 15.00”de canlı olarak programı hazırlayıp sundu.
Yönetmen Özdemir Birsel”in Elvan Filmcilik adına çektiği 7 bölümlük “Dede Efendi” dizisinde “Şakir Ağa” rolünü üstlenen, kasetleri bulunan, kendisi gibi Eczacı olan Melek hanımla evli, Aylin (1993) isimli bir kız babası olan TRT Repertuarında 32 ayrı bestesi bulunan Tuncay Yalın”ın (söz yazarlarıyla) eserlerinden bazılarının isimleri: Kader mahkûmuyum (Yalçın Benlican), Yüzyılın aşkı (İlknur Sevim), Aklın varsa unutursun (Münire Aksaray) , Sen bilmiyorsun (Cemal Safi), Beni ara (Asuman Erdemli), Bir daha düşün (Sadık Atay), Senin farkın olmalı (Aşkın Tuna), Unuttum seni (Süleyman Saylan), İstanbul”a küskünüm (Ayşe Ebru Uzel-Nedim Saatçioğlu)

 

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:02:58 +0300 Modern Sanat
Ankara'nın en büyük Devlet tiyatroları sahnesi pursaklar'da açıldı https://modernsanat.org/ankaranin-en-buyuk-devlet-tiyatrolari-sahnesi-pursaklarda-acildi https://modernsanat.org/ankaranin-en-buyuk-devlet-tiyatrolari-sahnesi-pursaklarda-acildi Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde çalışmaları tamamlanan Pursaklar Devlet Tiyatroları Sahnesi, "Bizim Yunus" eseriyle perdelerini açtı.

Yunus Emre'nin vefatının 700'üncü yılı dolayısıyla gerçekleştirilen "Yunus Emre Yılı" etkinlikleri kapsamında Pursaklar Devlet Tiyatroları Sahnesi'nde "Bizim Yunus" oyununun ilk temsili sahnelendi. Oyunu Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da izledi.

Ersoy, oyunun ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Pursaklar Belediyesinin, Selçuklu Kültür ve Kongre Merkezini Devlet Tiyatrolarına tahsis ettiğini, iş birliği yaparak salonu elden geçirdiklerini belirtti.

Buranın 679 seyirci kapasiteli salonu ve 200 metrekarelik geniş sahnesiyle Devlet Tiyatrolarının en büyük salonlarından biri olduğunu dile getiren Ersoy, "Pandemi koşullarında en uygun havalandırma sistemleri, ses sistemleri, sahne dizaynı, iç yapısıyla her şey baştan sona elden geçirildi. Çok modern bir Devlet Tiyatroları sahnesine sahip oldu Ankaramız. Artık bize düşen burayı düzenli olarak oyunlarla desteklemek." diye konuştu.

Ersoy, Devlet Tiyatrolarının normalleşme süreciyle oyunlarını yoğun şekilde sergilemeye başladığını ifade etti.

Salgın sürecinden en çok kültür ve sanat etkinliklerinin etkilendiğini belirten Ersoy, "Kültür ve sanatta da hızlı şekilde pandemi öncesine dönmemiz gerekiyor. Bu tarz etkinlikler de normalleşme açısından en güzel etkinlikler. Devlet olarak öncü olmamız lazım, özel sektörün kültür sanatla ilgili faaliyetleri açısından." dedi.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:02:58 +0300 Modern Sanat
Kars Ardahan ve Iğdır tanıtım günleri Ankara'da başladı https://modernsanat.org/kars-ardahan-ve-igdir-tanitim-gunleri-ankarada-basladi https://modernsanat.org/kars-ardahan-ve-igdir-tanitim-gunleri-ankarada-basladi Ankara'da  Kars, Ardahan ve Iğdır'ın yöresel lezzetleri ve kültürel değerlerinin sergilendiği tanıtım günleri başladı.

Anfa-Altınpark'ta başlayan ve 24 Ekim'e kadar sürecek tanıtım günlerinin açılışı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Ertuğrul Soysal, eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Ahmet Arslan'ın katılımıyla yapıldı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tanıtım günlerinde gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Bremen Mızıkacıları" benzetmesine tepki göstererek, "Vallahi ben Bremen Mızıkacıları'ndan anlamam, aşıklardan anlarım, ben sazdan anlarım. Ben davulun başkasının, tokmağın başkasının sırtında olan bir ülkeden anlamam. Davulun da tokmağın da bizden olduğu bir ülkeden anlarım." dedi.

Dün ve önceki gün Diyarbakır'ı ziyaret ettiğini, Diyarbakır ziyaretinin ardından İran'a gittiğini belirten Soylu, şöyle konuştu:

"Hafta sonu Tunceli'deydim. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu vizyon, güç, kuvvet ve Türkiye'ye yön çizdiği anlayışıyla birlikte bölgelerimiz terörden arındırıldı. Gecenin saat 3'üne, 4'üne kadar Diyarbakır sokaklarındaydık. 24 saat açık dükkanlarıyla beraber, ışıl ışıl. Bundan bir süre önce Hakkari'deydik. Esnafı gezdik. Esnafı gezdiğimde bazen kapıyı kapatır ve onlarla konuşurum, 'Durumunuz nedir, bana söyleyeceğiniz ne var?' diye sorarım. Bir öğrencimizi gördüm. Üniversitede tıp fakültesini kazanmış. Gururlandık. Valimize sordum, geçen yıl kaç kişi kazandı, 4 kişi. Ondan önceki yıl, sıfır. Ondan önceki yıl, sıfır. Ondan önceki yıl, sıfır. Ya bu yıl kaç kişi kazandı, 19 kişi kazandı. Bir sonraki gün Batman'daydım. Geçen yıl 90 kişi, ondan önceki yıl 10'lu, 20'li rakamlardı. Bu yıl 230'un üzerinde evladımız tıp fakültesini kazanmış."

"5,3 milyar lira tutarında kamu ve piyasa borcu ödendi"

Kayyum öncesi belediye yönetimlerinin demokrasiyi istismar ettiğine ve halkın paralarını terör örgütlerine aktardığına dikkati çeken Soylu, şunları kaydetti:

"Bu belediyelere yaptığımız görevlendirmelerin hemen ardından şunlar oldu. Kamu ve piyasaya toplam 6,8 milyar lira borç devraldık. Şu ana kadar 5,3 milyar lira tutarında kamu ve piyasa borcu ödendi. Yani üzerlerindeki büyük bir yük ve sorumluluk kalktı. Ödenmemiş olsaydı yollar, içme suları, imar, gençlerimize ve kadınlarımıza dokunan merkezleri yapabilmemiz mümkün değildir. Elbette bu ödenenlerde, özellikle piyasa borçlarında hem eski borçlar var hem de yeni yaptığımız işlere ait ödemeler var."

Halihazırda tamamlanan ve devam eden proje sayısının 1577 olduğu bilgisini paylaşan Soylu, şöyle devam etti:

"1135 kilometre sıcak asfalt, 1230 kilometre sathi kaplama, 6 bin 90 kilometre stabilize, 265 kilometre de beton yol yaptık. 6 milyon metrekare parke döşedik. 1515 kilometre içme suyu şebeke hattı, 759 kilometre kanalizasyon, 271 kilometre içme suyu isale hattı yaptık. 130 tane içme suyu kuyusu, 36 tane yeni taziye evi, 44 tane gençlik merkezi, 50 tane kadın kültür merkezi, 625 tane de park, çocuk parkı, aile çay bahçesi yaptık. Kadın kültür merkezlerinden yararlanan kadın sayısı 168 bin 246'dır. Gençlik merkezlerinde 798 tane kurs açtık ve bu merkezlerden 217 bin gencimiz istifade etti. Bu arada 833 bin adet de fidan diktik. Listenin detayları uzun. Burada büyük hizmetler gerçekleştiriyoruz."

Kars Ardahan Iğdır tanıtım günlerine katılan siyasetçi ve bürokratlar görüşlerini aktardı. 

Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi MHP Grup Başkanvekili ve Gölbaşı Belediye Başkan Yardımcısı Murat Ilıkan ise etkinlikten dolayı çok mutlu olduğunu ifade ederek, "Kars, Ardahan, Iğdır bizim serhat illerimiz, kahramanlıklarla dolu bir mazisi var. Tüm halkımız buraya gelsinler Anadolu'nun gidemedikleri yörelerindeki lezzetleri tatsınlar, oradaki tanımadıkları folklorunu da burada tanısınlar." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan Yıldırım KAI Dernekler Federasyonu Genel Başkanı

Kars, Ardahan, Iğdır Dernekler Federasyonu (KAI) Genel Başkanı Erdoğan Yıldırım da amaçlarının bu üç şehrin özelliklerini ve güzelliklerini en iyi şekilde anlatmak olduğunu dile getirerek, "Çeşitli sürprizlerimiz olacak, mevlidimiz olacak tüm şehitlerimiz için Ebul Hasan Harakani Hazretleri için bir program yaptık. Böyle yerler aktarma merkezleridir. Bizden sonra gelecek nesillere göreneklerimiz ve geleneklerimizi en iyi şekilde aktarmak, insanların bir arada hasbihal etmesi için bu tanıtım günlerini çok önemsiyoruz." şeklinde konuştu.

Etkinlikte üç şehrin yöresel lezzetlerinin yanı sıra stantlarda çeçil ve kaşar peyniri, tereyağı ile karakovan balı ve Kars kazı ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.

Ayrıca yöresel sanatçı ve aşıklar ile Kafkas halk oyunları grupları gösterilerini sergilediği etkinlikte, Ardahan Üniversitesi ve Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonunun birlikte düzenlediği fotoğraf yarışmasında dereceye giren ve üç şehrin kültür ve güzelliklerini aktaran fotoğraflar da yer aldı.

]]>
Tue, 01 Nov 2022 12:02:57 +0300 Modern Sanat
Kuruluş Osman 71. Bölüm| Neler oluyor? https://modernsanat.org/kurulus-osman-71-bolum-neler-oluyor https://modernsanat.org/kurulus-osman-71-bolum-neler-oluyor ATV'nin rekortmen dizisi Kuruluş Osman'ın 70. bölüm 2. fragmanı yayınlandı. Fragmanaa, Osman Bey'in büyük yara alması ve Orhan'ın tehlikede olması damga vurdu. İşte Kuruluş Osman 70. bölüm 2. fragmanı

Yönetmenliğini Ahmet Yılmaz ve Erkan Nurhan'ın üstlendiği Bozdağ Film imzalı ATV'nin sevilen dizisi Kuruluş Osman, yeni sezonuyla da heyecanı arşa çıkarmayı başarıyor.

Başrolünde Burak Özçivit, Özge Törer, Yıldız Çağrı Atiksoy gibi başarılı isimlerin yer aldığı ve çarşamba akşamlarının vazgeçilmezi olan Kuruluş Osman dizisi, 17 Kasım Çarşamba akşamı 71. bölümüyle ekranlara gelmeye hazırlanıyor.

O, kömür karası gözleriyle, gaza ve hürriyet ateşini tutuşturacaktı. Adı, Ertuğrul Gazi oğlu Osman'dı… Karanlığın içinde ona yol gösteren "aşk" oldu… Kan ve gözyaşıyla sulanan topraklarda, gök ekini gibi biçilen; yedi göğü, yedi yeri, dağları, denizleri aşacak bir milletin rüyasını "aşkla" gördü. Gücünü kılıcından değil, "aşktan" aldı… Zorbalığa adaletle; köleliğe hürriyetle direnen, tarihin gördüğü en büyük imparatorluğa adını "aşkla" verdi. 72 milleti kıran bozuk düzene karşı başkaldırı, mazlumların sessiz çığlığına umut, Kuruluş'un adı oldu… Kuruluş Osman… 400 çadırlık bir obadan, "ilahi aşkla" kurulan bir cihan imparatorluğuna yürüyüşün hikayesi.

Yapım : Bozdağ Film

Yapımcı : Mehmet Bozdağ

Genel Yönetmen: Metin Günay

Yönetmen : Ahmet Yılmaz – Fethi Bayram

Senaryo : Mehmet Bozdağ, İsa Yıldız, Mehmet İlker Altınay, Aslı Zeynep Peker Bozdağ, Mert Özel, Fatmanur Güldalı, Ali Ozan Salkım, Abdulkadir İlter

Oyuncular : Burak Özçivit, Didem Balçın, Yıldız Çağrı Atiksoy, Serhat Kılıç, Erkan Avcı, Seda Yıldız, Yıldıray Şahinler, Özge Törer, Emre Basalak, Rüzgar Aksoy, Burak Çelik, Çağrı Şensoy, Yiğit Uçan, Ahmet Yenilmez, Emin Gürsoy, Buse Arslan, Emel Dede, Şeyma Korkmaz, Açelya Özcan, Fatih Ayhan, Ömer Ağan, Ahmet Kaynak, Serdar Kayaokay, Oğuzhan Karbi, Serhat Parıl, Melis Gürhan, Can Bartu Aslan, Burak Alp Yenilmez, Gizem Kala, Recep Çavdar, Rıdvan Uludaşdemir, Serdar Akülker

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:56 +0300 Modern Sanat
    Kırşehirliler bu gecede buluşacak https://modernsanat.org/kirsehirliler-bu-gecede-bulusacak https://modernsanat.org/kirsehirliler-bu-gecede-bulusacak  

    18 Aralık Cumartesi günü Ankara'da düzenlenecek olan ''Kırşehir Sanat ve Kültür Gecesi'' için hazırlıklar sürüyor.

    Redaktör Haber Dergisi İmtiyaz Sahibi İbrahim Gökdemir Kırşehirliler  Vakfı Başkanı Sevilay Aslan'ı ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı.

    Uzun yıllar özlemle beklenen kimsenin öncülük etmediği buluşma geceleri için Vakıf Başkanı Sevilay Aslan kolları sıvadı. Yaklaşık 9 yıldır düzenlenmeyen organizasyona öncülük eden Vakıf Başkanı Sevilay Aslan, çalışmaların sürdüğünü ifade etti.

    Müzede ilk etkinlik

    Eski Türk Ocağı Genel Merkezi, şimdiki Resim Heykel müzesinde gerçekleşecek olan etkinlik ilk defa bir STK tarafından kullanılmış olacak. 

    Konu ile ilgili bilgi veren Başkan  Aslan, Kırşehir'i tanıtmak, birlik ve beraberliği sağlamak için çaba gösterdiklerini söyledi.

    Aslan, "Ankara'da Kırşehir kültürünü en iyi şekilde anlatıp ve tanıtacağımız ''Kırşehir Sanat ve Kültür Gecesi'nde yıllar sonra bir ilki de yaşamış olacağız. Ankara'da yaşayan yüz binlerce Kırşehirlinin birbirine olan özlemini bir nebzede gidermiş olacağız. Bütün siyasetçilerimiz, bürokratlarımız, iş insanlarımız  ve Ankara'da yaşayan bütün hemşehrilemizle bir araya gelerek tek yumruk olacağız"dedi.


    Redaktör Haber Dergisi İmtiyaz Sahibi Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir ise,Hemşehri derneklerinin kendi memleketlerindeki kültürlerini yaşatmak için Ankara'da gösterilen çabanın takdire şayan olduğunu ve bu tür organizasyonların sürdürülebilir hale gelmesini desteklediklerini aktardı.

    18 Aralık Cumartesi günü gerçekleştirilecek olan Nazlı Öksüz ve İsmail Altunsaray'ın sahne alacağı ayrıca birçok sürpriz etkinliklerin gerçekleşeceği program, Yeşil Kaman TV, Redaktör Haber ve birçok yerel kanaldan canlı yayınlanacak.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:55 +0300 Modern Sanat
    Bahar Korçan kimdir, kaç yaşında ve nereli? Bahar Korçan neden öldü? https://modernsanat.org/bahar-korcan-kimdir-kac-yasinda-ve-nereli-bahar-korcan-neden-oldu https://modernsanat.org/bahar-korcan-kimdir-kac-yasinda-ve-nereli-bahar-korcan-neden-oldu 1992’de İTKİB tarafından düzenlenen yarışmayı kazanarak adını duyuran Bahar Korcan, Vakko’da 7 yıl çalışmıştı. 1993’te Türkiye’de ilk moda tasarım ofisini açan Bahar Korçan, uzun süredir kanser tedavisi görüyordu.

    BAHAR KORÇAN KİMDİR?

    1992 yılında İstanbul Tekstil ve İhracatçıları Birlikleri'nin (İTKİB) gerçekleştirdiği yarışmayı kazanarak adını duyurmayı başaran Bahar Korçan, yarışmadan önce 7 yıl boyunca Vakko’da çalıştı. 1993'te Türkiye’nin ilk moda tasarım ofisini açan Bahar Korçan, 1999'da İstanbul Moda Günleri’nde En İyi Tasarımcı ödülüne layık görültü.

    O dönemde Modern Dans Topluluğu ve Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin dışında Sezen Aksu, Tarkan, Demet Akbağ ve Yonca Evcimik gibi isimleri giydiren Bahar Korçan, Moda Tasarımcıları Derneği’nin başkanlığını üstlendi.

    Bahar Korçan kimdir, kaç yaşında ve nereli? Bahar Korçan neden öldü?

    Bahar Korçan, 2018 yılında Nişantaşı'nda konsept mağaza Bahar Korçan Stories’i açtı.

    BAHAR KORÇAN NEDEN ÖLDÜ?

    Ünlü modacı Bahar Korçan, 11 Kasım 2021'de İstanbul'da kanser tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

    Yıllık rutin kontrollerinde sorunla karşılaşmayan ancak kontrolün 3 ay sonrasında rahatsızlanarak doktora giden Bahar Korçan’a 2017 yılında yumurtalık Kanseri teşhisi konulmuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:55 +0300 Modern Sanat
    ERDAL TOSUN KİMDİR https://modernsanat.org/erdal-tosun-kimdir https://modernsanat.org/erdal-tosun-kimdir Erdal Tosun, 9 Nisan 1963 tarihinde İstanbul'da doğmuştur. Aslen Balıkesir Burhaniyelidir. Annesi Sevim Tosun, babası eski oyunculardan Necdet Tosun'dur. Kardeşi Gürdal Tosun da oyuncu idi. 1975 yılında henüz 12 yaşında iken babası vefat etti. Liseyi Beyoğlu Fındıklı Lisesi'nde 1980 yılında bitirdi. Ardından da Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda okuyarak mezun oldu.

    1981 yılında Atıf Yılmaz'ın teklifi ile "Mine" filminde oynayarak sinema hayatına başladı.
    1985 yılında İstanbul Devlet Tiyatrosunda oynadı. Konservatuvardan mezun olduktan sonra Uğur Yücel, Suat Sungur, Tilbe Saran ve Özdemir Çiftçioğlu'nun da aralarında bulunduğu 25-30 kilişik kalabalık bir grupla 'Özel Tiyatro'yu kurdu. 1988 yılında Woody Allen'ın "Tanrı" oyununu oynadılar. Sonra daha dar bir kadroyla bir iki oyun daha oynadıktan sonra dağıldılar.

    Daha sonra Antalya Devlet Tiyatrosunda görev aldı. Murathan Mungan'ın Mezopotamya Üçlemesi; Mahmud ile Yezida, Taziye, Geyikler Lanetler adlı oyununda oynadı ve Devlet Tiyatroları'ndaki görevinden ayrılıp Yılmaz Erdoğan'ın BKM Oyuncuları arasına katıldı. Çeşitli filmlerde ve dizilerde rol aldı. "Bir Demet Tiyatro" oyununda "Eyvah Necdet" karakterini canlandırdı.

    BKM'de "Bir Demet Tiyatro" ve "Ölümsüz Aşk" dizilerinde rol aldı. "Vizontele", "Vizontele Tuuba" ve "Gönül Yarası" rol aldığı önemli filmleri arasındadır.

    2002 yılında "Yarım Elma" adlı dizide Janset, Günay Karacaoğlu, Selma Ergeç birlikte oynarken "Medeni Karpuz" karakterini canlandırdı ve söylediği "kıroyum ama para bende" repliği hala akıllardadır.

    2003 yılında senaristi Cem Yılmaz, yapımcısı Necati Akpınar, yönetmeni Ömer Faruk Sorak olan "G.O.R.A" adlı sinema filminde Cem Yılmaz, Rasim Öztekin, Özkan Uğur, Cezmi Baskın, Şafak Sezer, Özge Özberk, Ozan Güven, Engin Günaydın ile birlikte oynadı.

    2011 yılında "Çalgı Çengi" adlı sinema filminde Murat Cemcir, Ahmet Kural, Hazal Kaya ile beraber oynadılar.

    Erdal Tosun, 2014 yılında "Şipşak Anadolu" sinema filminde Cengiz Küçükayvaz, Ceyda Ersoy, Esra Ersoy, Levent İnanır ile beraber oynadılar.

    Erdal Tosun, 1995 yılından beri İlknur Tosun ile evlidir. Zeynep Kiraz (d.1996) adında bir kızı vardır.

    2015 yılında yönetmenliğini İlker Ayrık'ın yaptığı "Yapışık Kardeşler" sinema filminde İlker Ayrık, Hakan Bulut, Suzan Kardeş, Suat Sungur, Erdal Tosun, Ayberk Atilla, Fırat Tanış ve İvana Sert ile beraber oynadı.

    Tiyatro Oyunları :
    2000 - Sen Hiç Ateşböceği Gördün mü : Yılmaz Erdoğan - BKM -
    1993 - Mezopotamya Üçlemesi; Mahmud ile Yezida, Taziye, Geyikler Lanetler : Murathan Mungan - Antalya Devlet Tiyatrosu -
    1992 - Lozan (oyun) : Memet Baydur - Antalya Devlet Tiyatrosu -
    1988 - Tanrı (oyun) : Woody Allen : Özel Tiyatro -
    1985 - Lokomopüf : Wolker LudvigRainer Hachfeld - İstanbul Devlet Tiyatrosu -

    Filmleri ve Dizileri :
    2015 - Yapışık Kardeşler (Kasap Haydar) (Sinema Filmi)
    2014 - Şipşak Anadolu (Sinema Filmi)
    2014 - Arkadaşım Hoşgeldin (Kendisi)(Tv Programı)
    2014 - Analı Oğullu (Abdürrahim Derikfan) (TV Dizisi)
    2013 - Koğuş Akademisi (Sinema Filmi)
    2013 - Bir Yastıkta (Hüseyin Şevki Bey) (TV Dizisi)
    2012 - İbreti Ailem
    2011 - Üsküdar'a Giderken (Yavuz) (TV Dizisi)
    2011 - Çalgı Çengi (Nihat) (Sinema Filmi)
    2010 - Çakallarla Dans (Bestami Muço) (Sinema Filmi)
    2010 - Vay Arkadaş (Halit) (Sinema Filmi)
    2010 - Pak Panter (Ahmedov) (Sinema Filmi)
    2010 - Küstüm Çiçeği (Doktor) (TV Dizisi)
    2010 - Rina (Memo) (Sinema Filmi)
    2009 - Türkler Çıldırmış Olmalı - Afrika (Abdul Hasbi Aden) (Sinema Filmi)
    2009 - Sonsuz (Bekçi Haydar) (Sinema Filmi)
    2009 - Ramazan Güzeldir (Selim) (TV Dizisi)
    2009 - Neşeli Hayat (Sırrı) (Sinema Filmi)
    2008 - Süper Ajan K9 (Namı Kemal) (Sinema Filmi)
    2008 - Maskeli Beşler: Kıbrıs (Bestuh) (Sinema Filmi)
    2008 - Kurbanlık (Çoban) (Sinema Filmi)
    2008 - Düğün Şarkıcısı (Suphi) (TV Dizisi)
    2008 - 2009 - Benim Annem Bir Melek (TV Dizisi)
    2008 - Komedi Dükkanı 2. Sezon (Konuk Oyuncu) (TV Dizisi)
    2008 - Avanak Kuzenler (Süleyman) (Sinema Filmi)
    2007 - Kutsal Damacana (Ganyancı) (Sinema Filmi)
    2007 - Gönül Salıncağı (Efkar) (TV Dizisi)
    2007 - Fesupanallah (Klinik Timur) (TV Dizisi)
    2006 - İlk Aşk (Fatih) (Sinema Filmi)
    2006 - Maskeli Beşler: Irak (Peşto) (Sinema Filmi)
    2006 - Felek Ne Demek? (Macit) (TV Dizisi)
    2006 - Eve Dönüş (İşkenceci Polis) (Sinema Filmi)
    2006 - Bir Demet Tiyatro (Eyvah Necdet) (TV Dizisi)
    2006 - Arabalar (Türkçe Seslendirme) (Sinema Filmi)
    2005 - Organize İşler (Üzeyir Kavak) (Sinema Filmi)
    2005 - Naciye'yi Kim Sevmez (Yılmaz Kahraman) (TV Dizisi)
    2005 - Babam ve Oğlum (Gazeteci Mustafa) (Sinema Filmi)
    2004 - Gönül Yarası (Haşmet) (Sinema Filmi)
    2004 - En İyi Arkadaşım (TV Dizisi)
    2003 - Ömerçip (Aşçı İbrahim) (Sinema Filmi)
    2003 - Ölümsüz Aşk (Şeyhmuz) (TV Dizisi) (11 Bölüm)
    2003 - Vizontele Tuuba (Manav Şehmuz) (Sinema Filmi)
    2003 - G.O.R.A (Rendroy) (Sinema Filmi)
    2003 - Esir Şehrin İnsanları (Faytoncu Osman) (TV Dizisi)
    2002 - Yarım Elma (Medeni Karpuz) (TV Dizisi)
    2002 - Havada Bulut (Pavyoncu Yunus) (TV Dizisi)
    2002 - Azad (Deli Behram) (TV Dizisi)
    2000 - Vizontele (Şeyhmuz) (Sinema Filmi)
    2000 - Mazlum (Kenan) (TV Dizisi)
    2000 - Güneş Yanıkları (Macit) (TV Dizisi)
    1999 - Yılan Hikayesi (Lokantacı) (TV Dizisi)
    1999 - 5 Maymun Çetesi (Sirkci) (TV Dizisi)
    1995 - Sokaktaki Adam (Sinema Filmi)
    1995 - Bir Demet Tiyatro (Eyvah Necdet/Spartaküs Vedat/İri Hikmet) (TV Dizisi)
    1994 - Doktora Bak Doktora (Hasan) (TV Filmi)
    1993 - İnce Hasan (TV Filmi)
    1991 - İşte Onlar Show (Konuk Oyuncu) (Sinema Filmi)
    1990 - Hanımın Çiftliği (Seslendirme) (TV Dizisi)
    1989 - Zehir Hafiye (Hakkı Kıvanç Seslendirmesi) (Sinema Filmi)
    1989 - Kınalı Hanzo (Sinema Filmi)
    1989 - Fosforlu (Sinema Filmi)
    1988 - Bombacı (Yıldırım Gencer Seslendirmesi) (Sinema Filmi)
    1987 - Yuvasızlar (Hüsnü) (Sinema Filmi)
    1987 - Yasemin (Kadın Satıcısı) (Sinema Filmi)
    1987 - Vahşiler (Niyazi Gökdere Seslendirmesi) (Sinema Filmi)
    1987 - Temas (Erol) (Sinema Filmi)
    1987 - Seyyar Kamil (Sinema Filmi)
    1987 - Sarışınım / Yaşamak Haram Oldu (Yakup) (Sinema Filmi)
    1987 - Kadının Adı Yok (Teoman) (Sinema Filmi)
    1987 - Alışırım (Nuri) (Sinema Filmi)
    1987 - Alnımdaki Bıçak Yarası (Remzi) (Sinema Filmi)
    1986 - Sıcak Yatak (Necati Bilgiç Seslendirmesi) (Sinema Filmi)
    1986 - Müfreze (Türkçe Seslendirme) (Sinema Filmi)
    1986 - Güzelim (Sinema Filmi)
    1984 - Karanfilli Naciye (Sinema Filmi)
    1983 - Seni Seviyorum (Otel Görevlisi) (Sinema Filmi)
    1982 - Kaçak (Sinema Filmi)
    1981 - Kara Gurbet (Fırıncı) (Sinema Filmi)
    1981 - Mine (Bahri) (Sinema Filmi)

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:54 +0300 Modern Sanat
    İÇ ANADOLUNUN PLAJI: SAVCILI https://modernsanat.org/ic-anadolunun-plaji-savcili https://modernsanat.org/ic-anadolunun-plaji-savcili Ankara'ya bir buçuk saat uzaklıkta yer alan "İç Anadolu'nun plajı" olarak bilinen Kırşehir Kaman'daki Savcılı Plajı, yaz aylarında vatandaşlar tarafından yoğun ilgi görüyor. 3 kilometre sahile sahip plajda, kartpostallık görüntüler ortaya çıkıyor. İç Anadolu bölgesinin plajı olarak bilinen Kırşehir'in Kaman ilçesindeki 'Savcılı Plajı', bunaltıcı yaz sıcaklarında yüzmek isteyen vatandaşlar tarafından yoğun ilgi görüyor. Plaj, bayramda şehir içi ve şehir dışından gelen vatandaşlarca doluyor. 

    Kırşehir'in Kaman ilçesindeki Hirfanlı Baraj Gölü kıyısında yer alan Savcılı Plajı'nda yüzenler, bunaltıcı sıcak havalarda bir nebze olsun serinliyor. Savcılı Plajı, özellikle yaz dönemlerinde hafta sonları beklenenin üzerinde ilgi görüyor. Başkent Ankara’ya 140 KM, Kırıkkale’ye 75 KM, Nevşehir’e 130 Km uzaklıkta bulunan Kapadokya’nın giriş kapısı olan Savcılı Plajı, sadece sahili ve piknik alanlarının yanı sıra gün batımı manzarası ile de ziyaretçilerini ağırlıyor.

    Doğa fotoğrafçılarının en çok tercihi haline gelen Plaj, gelin ve damatların da uğrak noktası haine geldi.

    İç Anadolu'nun plajı olarak bilinen Savcılı'da güneşin batımında kartpostallık görüntüler oluşuyor. Plaj gün batımında fotoğraflar çekmek isteyenler tarafından bile dolup taşıyor. Plaja şehir içinden ve şehir dışından binlerce kişi geliyor. 

    YILLIK 150 BİN ZİYARETÇİ

    Yılda yerli ve yabancı yaklaşık 150 bin kişi tarafından ziyaret edilen plaj bölge halkının yanı sıra çevre il ve ilçelerden yoğun ilgi görüyor. 3 kilometre sahili ile de Akdeniz’i aratmayan görsel bir güzelliğe sahip olan alan da çevre düzenlemeleri yapılırken göl kıyısına gelenler çektikleri fotoğraflarla kartpostallık manzaralar oluşumuna neden oluyor.


     

    KARTPOSTALLIK GÖRÜNTÜLER OLUŞUYOR

     Hirfanlı Baraj Gölü kenarındaki Savcılı Plajı, yaz mevsiminde gün doğumu ve gün batımı, ilkbaharda açan çiçek tomurcukları, sonbaharda dökülen yaprakların oluşturduğu güzellikle de tercih ediliyor. Öte yandan Savcılı Plajı bu yıl ilk defa flamingoları ağırlarken buna tanıklık eden doğa fotoğrafçıları ise flamingoların oluşturduğu her anı kare kare fotoğraflayarak ölümsüzleştirdi.

    TATİL CENNETİ OLACAK

    İl Özel İdaresi ile Ahiler Kalkınma Ajansı arasında Savcılı Plajı Düzenlemesi Projesi'ne destek protokolü imzalanması bölge halkında heyecana ve istihdama yönelik umut oluşturdu. Plaja, Ahiler Kalkınma Ajansı (AHİKA) tarafından 2 milyon 170 bin lira destek karşılığında, bölgede hazırlanacak proje ile mesire alanı, çocuk oyun parkları, kafe ve restoranlar, mescit, kamelyalar, yürüyüş yolu ve otopark gibi bölümler yer alacak.

    Bölgede gençlerin beklediği ise yatırımla birlikte istihdam kapısının açılıyor olması. Köyde gençlere istihdam oluşturması beklenen projenin büyük bir imkân olduğunu bölgede bulunan esnafında yapılacak projeden faydalanabilecek.


    YANIBAŞINDA DEVASA JAPON BAHÇESİ

    Savcılı plajının yanı başında bulunan merkeze 7 kilometre uzaklıkta ve Japonya Dış İşleri Bakanlığı tarafından desteklenen ’Kalehöyük Arkeoloji Müzesi’ de ziyaretçilerini ağırlıyor.

    Tarihi İpekyolu üzerinde bulunan Japon Arkeologların destekleri ile yapılan müze, Kırşehir’in Kaman İlçesi için ayrı bir tarihi zenginlik oluştururken Kırşehir turizmi açısından da büyük değerler arasında yer alıyor.


    Japon Bahçesi ve Arkeoloji Enstitüsünün’de yer aldığı Kalehöyük’de; Japon Hükümeti tarafından 1986 yılından bu yana çalışmalar sürdürülüyor. Japon turistler kendi devletleri tarafından yaptırılan müzeye ilgi duyarken yerli turistler açısından da bölge cazibe merkezi haline geldi.

    Demir Çağı, Hitit ve Asur Ticaret Kolonileri, Eski, Orta ve Geç Tunç Çağları ile Osmanlı dönemlerine ait eserlerin bulunduğu müzedeTürkiye’de ilk defa 3 boyutlu canlandırmalar ile Hitit dönemini ve Demir Çağı’nı 3 boyutlu animasyon ile müzede bulunan mühürler de 3 boyutlu olarak ekranda incelenebiliyor.

    'EN İYİ YEŞİL TASARIM' ÖDÜLÜ

    1993 yılında Mikasa’nın anısına yapılan Japon Bahçesi ise Avrupa Center Mimarlık ve Kentsel Tasarım Sanat Çalışmaları ile Chicago Kütüphanesi tarafından "En İyi Yeşil Tasarım" ödülüne layık görüldü. Japonya sınırları dışında bulunan en büyük botanik bahçelerinden biri olma özelliğini taşıyan bahçede yapay bir şelale, iki gölet ve Japonya’dan getirilen renkli sazan balıkları yer alıyor.

    Sonbaharda farklı renklere bürünen yapraklar, Anadolu'da, Hititlerden günümüze kadar uzanan kültür zenginliğine doğanın görselliğiyle katkı sağlıyor. Nisan sonunda açan Sakura ağacı çiçekleri de bulunuyor.

    Kalehöyük’teki kazılar, Altes Prens Takahito Mikasa öncülüğünde 1978 yılında Tokyo’da kurulan Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü (JIAA, Japanese Institute of Anatolian Archeology) tarafından 1985’te başlatıldı. 280 metre çapında, 16 metre yüksekliğinde tipik Anadolu höyüğünde sürdürülen kazılar, 40 yılı aşkın süredir Türkiye’de yaşayan Dr. Sachihiro Omura başkanlığında yürütülüyor. 5 bin yıllık geçmişe sahip Kalehöyük’te bugüne kadar tarihi M.Ö. 2300’e kadar giden, Osmanlılardan Eski Tunç Çağı’na uzanan 4 ayrı kültür katmanına ait 2 binin üzerinde eser gün yüzüne çıkarıldı. Kazılardan çıkan eserler, Kalehöyük’teki Japon Bahçesi içinde yer alan Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:53 +0300 Modern Sanat
    Oğuz Atay kimdir? https://modernsanat.org/oguz-atay-kimdir https://modernsanat.org/oguz-atay-kimdir 'Tutunamayanlar', 'Tehlikeli Oyunlar' ve 'Korkuyu Beklerken' gibi kült kitapların yazarı Oğuz Atay ölümünün 40. yıl dönümünde anılıyor. Türk Edebiyatı'nın yetiştirdiği en büyük isimlerden biri olan OĞuza Atay kimdir? Yayınlanmış eserleri ve aldığı ödüller nelerdir? İşte büyük ustanın biyografisi hakkında merak edilenler...

    Oğuz Atay kimdir? Türk Edebiyatının en büyük isimlerinden Oğuz Atay ölümünün 40. yıl dönümünde…

    Yazdığı kitaplarla Türk Edebiyatı’nda büyük izler bırakan Oğuz Atay kimdir? Yazdığı birbirinden değerli roman, eleştiri, kitap ve makalelerle yeri doldurulamaz bir yazar olan Oğuz Atay ve eserlerine dair ayrıntılar haberimizde.

    oguzatay880

    OĞUZ ATAY KİMDİR?

    Oğuz Atay 12 Ekim 1934’te İnebolu Kastamonu’da doğdu. Babası, VI., VII dönem Sinop, VIII. Dönem Kastamonu Milletvekilliği yapan Cemil Atay'dır. 1951′de bugünkü adı Ankara Koleji olan Ankara Maarif Koleji‘ni, 1957′de de İTÜ İnşaat Fakültesi'ni bitirdi. Üç yıl sonra İDMMA İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (şimdiki Yıldız Teknik Üniversitesi) İnşaat Bölümü'nde öğretim üyesi oldu. 1975′te doçent olan Atay, Topografya adlı bir de mesleki kitap yazdı. Çeşitli dergi ve gazetelerde makale ve söyleşileri yayınlandı. Oğuz Atay, Tutunamayanlar‘ın 1971-72′de yayınlanmasından sonra, önemli bir tartışmanın odak noktası oldu. Bu romanıyla 1970 TRT Roman Ödülü‘nü kazandı.

    Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar, eleştirmen Berna Moran tarafından, “hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı” olarak nitelendirilmiştir. Moran'a göre Tutunamayanlar'daki edebi yetkinlik, Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır.

    oğuz atay sözcü ile ilgili görsel sonucu

    Atay'ın büyük etki yaratan eseri Tutunamayanlar'ı 1973′te yayınladığı Tehlikeli Oyunlar adlı ikinci romanı izlemiştir. Hikâyelerini Korkuyu Beklerken başlığı altında toplayan Atay, 1911-1967 yılları arasında yaşamış Prof. Mustafa İnan'ın hayatı konu eden Bir Bilim Adamının Romanı‘nı 1975 yılında yayımlamıştır. 1973 yılında yayımlanan Oyunlarla Yaşayanlar adlı oyunu Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenmiştir. Atay, beyninde çıkan bir tümör nedeniyle büyük projesi “Türkiye'nin Ruhu“nu yazamadan 13 Aralık 1977′de, İstanbul'da hayatını kaybetmiştir. Edirnekapı Sakızağacı Mezarlığı'na defnedildi.

    Öldükten sonra 1987′de Günlük, 1998′de ise Eylembilim adlı kitapları yayımlanmıştır. Sağlığında hiçbir kitabı ikinci baskı bile yapamayan Atay'ın kitapları ölümünden sonra büyük ilgi gördü ve defalarca basıldı. Yıldız Ecevit'in hazırladığı Oğuz Atay biyografisi Ben Buradayım… 2005 yılında yayınlandı. Türk edebiyatında yazdığı Tutunamayanlar ile post-modern tarzda eser veren ilk yazar Oğuz Atay'dır.

    Oğuz Atay, özellikle Tutunamayanlar romanında, modern şehir yaşamı içinde bireyin yaşadığı yalnızlığı, toplumdan kopuşları ve toplumsal ahlaka,kalıplaşmış düşüncelere yabancılaşan, tutunamayan bireylerin iç dünyasını anlatır. Yapıtları eleştiri, mizah ve ironi barındırır. Kastamonu Valiliği kendisi adına 2007 yılından beri Oğuz Atay Edebiyat ödülleri vermektedir.

    YAYINLANMIŞ ESERLERİ

    Tutunamayanlar (1972)
    Tehlikeli Oyunlar (1973)
    Bir Bilim Adamının Romanı (1975)
    Korkuyu Beklerken (1975)
    Oyunlarla Yaşayanlar (1975)
    Günlük (1987)
    Eylembilim (1998)

    HAKKINDAKİ ELEŞTİRİ VE MAKALELER 

    Türk Romanında Postmodernist Açılımlar, Yıldız Ecevit, İletişim Yayınları, 2001, İstanbul.

    “Ben Buradayım” – Oğuz Atay’ın Biyografik ve Kurmaca Dünyası, Yıldız Ecevit, İletişim Yayınları, 2005, İstanbul.

    Oğuz Atay’a Armağan – Türk Edebiyatının “Oyun/Bozan”ı, yayına hazırlayan: Handan İnci, İletişim Yayınları, İstanbul 2007.

    oguzatay3

    Nabokov'dan Oğuz Atay'a ‘Tutunamayanlar'da ‘Solgun Ateş' İzleri, Ramazan Gülendam–Bahadır Sürelli, Varlık, 1151, 31-37 (2003).

    “Yapıtları ve Yaşamıyla Oğuz Atay”, Hasan Uygun, Mavi Melek, sayı:44, 05/02/2010.

    “Korkuyu Beklerken Gelenler”: Oğuz Atay Öyküleri Üzerine Yazılar, derleyen: Hilmi Tezgör.

    Oğuz Atay: Romandaki düşünce, Feridun Andaç, edebiyathaber.net, 1 Aralık 2015.

    Oğuz Atay’ın Dünyası, Tatjana Seyppel, İletişim Yayınları, 1989, İstanbul.

    Oğuz Atay İçin Bir Sempozyum, Handan İnci-Elif Türker, İletişim Yayınları, 2009, İstanbul. (13-14 Aralık 2007 tarihlerindeki sempozyumun genişletilmiş basımı.)

    HAKKINDA AZ BİLİNENLER

    – Babası 11 sene CHP’den milletvekilliği yaptı.

    oguzatay2
    Ailsi ile 1940’ların başı…

    – Gençlk yıllarında karikatürle ilgilendi

    – En sevdiği yazarlar Dostoyevski ve Kafka’ydı.

    – İlk romanı Tutunamayanlar’ı ilk okuyan Vüs’at O. Bener’di.

    – Tutunamayan kitabındaki karakterler aslında kendi hayatından arkadaşlarıydı.

    – En büyük hayranlarından biri Orhan Pamuk’tu.

    – Kısa film yönetmenliği de yaptı. Ancak çektiği film kayboldu.

    – Kaybolan Günlüğü Marmara Üniversitesi’nden bir öğrencinin çantasından çıktı.

    – Son sözleri “Sevinmeyin, daha ölmedim” oldu.

    Ölüm onu Mecidiyeköy’deki arkadaşı Altay Gündüz’ün evinde yakalamıştır. Oğuz Atay banyodadır ve uzun süre çıkmaz, bu durumdan endişe duyan ev halkı seslenir ve “Sevinmeyin, daha ölmedim.” cevabının muzipliğiyle gülmeye koyulurlar. Aradan bir süre daha geçer ve Oğuz Atay dışarı çıkmaz. Bunlar yazarın son sözleridir.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:52 +0300 Modern Sanat
    Endemik "Beypazarı geveni"nin fotoğrafları sergileniyor https://modernsanat.org/endemik-beypazari-geveninin-fotograflari-sergileniyor https://modernsanat.org/endemik-beypazari-geveninin-fotograflari-sergileniyor Ankara'nın Beypazarı ilçesinde endemik bir bitki olan "Beypazarı geveni"nin fotoğraflarından oluşan sergi izlenime sunuldu.

    Serginin açılışı, Beypazarı Belediyesi hizmet binasının sergi ve fuaye alanında gerçekleştirildi.

    Beypazarı Belediye Başkanı Tuncer Kaplan, açılışta yaptığı konuşmada, "Ülkemizin her bölgesinin ayrı güzelliğe ve endemik bitki türüne ev sahipliği yaptığı gibi Beypazarı ilçesinde yetişen ve ilçe genelinde 'geven otu' olarak bilinen otun endemik bitki türü olması çok önemli. Bu türü ortaya çıkaran Prof. Dr. Zeki Aytaç hocama da çok teşekkür ediyorum." dedi.

     

    Program, serginin açılışının yapılması ve eserlerin incelenmesiyle sona erdi.

    Açılışa, Beypazarı Kaymakamı Oktay Erdoğan, 9. Bölge Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğünden Şube Müdürü Elif Akyıldız, Doğa Koruma ve Milli Parklar Beypazarı Şefi Ayfer Ölmez, İlçe Orman İşletme Müdürü Kadir Pekal, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Adem Büyükhan katıldı.

    Sergi, hafta sonuna kadar açık kalacak.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:51 +0300 Modern Sanat
    ANKARA’DA KIRŞEHİR RÜZGÂRI https://modernsanat.org/ankarada-kirsehir-ruzgari https://modernsanat.org/ankarada-kirsehir-ruzgari Kırşehirliler Vakfı tarafından Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde

    ‘Kültür ve Sanat Gecesi’ düzenlendi. Gecede sahne alan İsmail Altunsaray, Nazlı Öksüz ve abdallar Neşet Ertaş’ın Türküleriyle dinleyicilerin kulaklarının pasını sildi.

    Başkent merkezli Kırşehirliler Vakfı, Ankara Resim ve Heykel Müzesi Türk Ocağı Salonu’nda “Kültür ve Sanat Gecesi” programı düzenledi.

    NEŞET ERTAŞ’IN TÜRKÜLERİ SESLENDİRİLDİ

    Bozkırın tezenesi merhum Neşet Ertaş’ın Türkülerinin de seslendirildiği programa Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, AK Parti Ankara Milletvekili Hacı Turan, AK Parti Kırşehir Milletvekili Mustafa Kendirli, CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya ve çok sayıda siyasi, bürokrat, STK temsilcisi ile Başkent’te yaşayan Kırşehirli katıldı. 

    KULAKLARIN PASI SİLİNDİ                               

    Program yoğun bir katılımla gerçekleşti. Kırşehir Sanat ve Kültür Gecesi’nde ünlü sanatçı İsmail Altunsaray, Nazlı Öksüz ve Kırşehirli abdallar sahne aldı; söylenen bozlak ve Türküler dinleyicilerin kulaklarının pasını sildi.

    KIRŞEHİR YERYÜZÜ HAZİNESİDİR

    Kırşehirliler Vakfı Başkanı Av. Sevilay Arslan, gecede yaptığı konuşmada, Vakıfla ilgili misafirlere bilgiler verdi. Kırşehir'i tanıtmak, birlik ve beraberliği sağlamak için çaba gösterdiklerini ifade eden Aslan,  şunları söyledi: “Bizim şehrimize görsel zenginlik için değil, diri olan bu ruhu hissetmek için gitmek gerekir. İşte biz bu durumu siyasete, toplum sosyolojisine, entelektüel yapılara ve sermaye gruplarına tek tek anlatacağız. İşte biz, bu ruhu, daha da diriltip ve daha da diri tutacağız.”dedi.

    Aslan, “Bizler, şehir olarak bir temelin üzerinde yürüyoruz. Bilindiği üzere devletler, dernekler ve vakıflar bir felsefe üzerinden yükselir. İşte bizim felsefemiz, bizim topraklarımızda doğan, tarihi yapısını Kök Türklerin tarihinden alan, sosyal düzeni sağlamayı ilke edinen, dayanışmayı hedefleyen, Anadolu’da önemli gelişim göstermiş esnaf, çiftçi ve zanaat gibi çalışma kollarının kısaca hayatımızın yaşamsal ilkelerini belirleyen ve tarihe damga vurmuş Türk Devletlerinin köklerine dayanan Ahilik Felsefesidir. Bugün yaşadığımız toplumun hatta insanlığın temel felsefesi o yıllarda bizim topraklarımızda doğmuştur. Bu doğum gurur verici olduğu gibi, yüklediği sorumluluk açısından bir o kadar da zordur. İşte Vakfımız, felsefesi dünyaya nam salmış bir ilin sorumluluğunu taşımanın bilinciyle; ahlakın, doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısacası bütün güzel meziyetlerin birleştiği sosyo-ekonomik düzenden oluşan kültürel kodların aktarılmasındaki görevinin de farkındadır. Her biri birbirinden kıymetli ilkelerinin arasında haktan yana kapısını açan, kanaat ve rıza gösteren bir felsefenin doğduğu topraklardır, bizim topraklarımız. Memleketimizin toprakları, bir yandan hırs kapısını kapatıp haktan yana kapısını açan Ahilik Felsefesinin kültürel kodlarını yazarken, diğer yandan birlikte yol yürüdüğü kadınını da ötekileştirmemiş, BACIYAN-I RUM felsefesinin de doğumunu sağlamıştır. Dönemi itibariyle köhne bir zihniyeti değiştiren ve bu büyük dünya için Kırşehir’de doğup dünyaya örnek olan bir ilk kadın örgütlenmesidir, BACIYAN-I RUM. Bu vesileyle bir kadın olarak şahsımın bu göreve gelmesinde emeği geçen, yüreği olan, ismini telaffuz edebildiklerimizin yanında isimsiz yüreklere de bir kez daha sonsuz sevgi ve teşekkürlerimi sunuyorum. “ ifadelerini kullandı.

    TÜRKİYE’NİN tezenesi de KIRŞEHİR olduğunu söyleyen Başkan Aslan, Bozkırın tezenesi Neşet Ertaş, İsmail Altunsaray’, Çekiç Ali ve Bahri Altaş olduğunu belirtti.

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:51 +0300 Modern Sanat
    ALTINDAĞLI ÖĞRENCİLERE KİTAP DESTEĞİ https://modernsanat.org/altindagli-ogrencilere-kitap-destegi https://modernsanat.org/altindagli-ogrencilere-kitap-destegi ALTINDAĞLI ÖĞRENCİLERE KİTAP DESTEĞİ

     

    Altındağ Belediyesi tarafından, Altındağ'da bu yıl sınava girecek olan 8'inci sınıf öğrencilerine LGS hazırlık kitabı, üniversite sınavına girecek öğrencilere ise TYT hazırlık kitabı dağıtımına başlandı. 

     

    Altındağ Belediyesi’nden sınava girecek öğrencilere büyük destek… LGS ve TYT hazırlık kitabı dağıtımı, Altındağlı öğrenciler tarafından büyük bir sevinçle karşılandı. Sınav maratonunda ter döken öğrenciler, kendilerini unutmayan Başkan Asım Balcı'ya ve Altındağ Belediyesi'ne teşekkür etti. Bu yıl sınava girecek olan Altındağlı öğrencilere destek olmak için ne gerekiyorsa yaptıklarını söyleyen Başkan Asım Balcı “Altındağlı gençlerimizin sınav stresine bir nebze olsun ilaç olabildiysek ne mutlu bize...” dedi.

     

    KİTAPLAR OKULLARA TESLİM EDİLMEYE BAŞLANDI

     

    Öğrenimine devam eden 8 ve 12’nci sınıf öğrencilerinin sınava hazırlık kitaplarının okullarına dağıtılmaya başlandığını belirten Başkan Asım Balcı “Okullarında öğrenim görmeye devam eden 8 ve 12’nci sınıf yavrularımızın kitaba ulaşmak için herhangi bir yere başvurmasına gerek yok. Biz ayırım gözetmeksizin Altındağ’daki her okulumuza ve her öğrencimize kitabını ulaştıracağız” dedi. Başkan Balcı, mezun olmuş ya da açık öğretim lisesinde okuyan öğrencilerin ise http://basvuru.altindag.bel.tr adresinden başvuru yapması gerektiğini vurguladı. 

     

    “BİZ DAİMA YANLARINDAYIZ…”

     

    Başkan Asım Balcı “Her öğrencimiz aynı imkanlara sahip değil… Öğrencilerimizin kaynaklara rahat ulaşamaması ya da imkanlarının el vermemesi, hayallerine kavuşmasına, başarıya ulaşmasına engel olmasın istiyoruz. Ek ders alamayan, kaynak kitap bulamayan öğrencimizin kalmaması için çalışıyoruz. Dağıttığımız bu kitap, aynı zamanda geçmiş dönem konularının da tekrarı niteliğinde olacak. Öğrencilerimiz yeter ki derslerine çalışsın, hedeflerinden uzaklaşmasın. Biz daima yanlarındayız…” ifadelerini kullandı.


     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:50 +0300 Modern Sanat
    Kırşehirli Yapımcı Erhan Burak Aydın adından söz ettirdi https://modernsanat.org/kirsehirli-yapimci-erhan-burak-aydin-adindan-soz-ettirdi https://modernsanat.org/kirsehirli-yapimci-erhan-burak-aydin-adindan-soz-ettirdi Trabzon'da teröristlerin saldırısı sonucu şehit olan Eren Bülbül ile Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik'in hayatını konu alan 'Kesişme: İyi ki Varsın Eren' filminin Kırşehirli yapımcısı Erhan Burak Aydın adından söz ettirdi.

    Milyonların izlediği Eren Bülbül ve Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’in hayatı, beyaz perdeye taşındı.

    Aydın, Kırşehirliler Vakfı ile birlikte düzenledikleri programla Ankara’da yaşayan Kırşehirlilerin ücretsiz izleme imkânı sağladı.

    Öte yandan Kırşehirliler Vakfı Başkan Yardımcısı olarak görevini sürdüren ve 'Kesişme: İyi ki Varsın Eren' filminin yapımcılığını üstlenen Av. Erhan Burak Aydın filmle ilgili açıklamalarda bulundu.

    Ekstra hiçbir duygusallık acıtasyon yapılmadığını söyleyen Aydın, “Çekimler Eren’in evinde, şehit olduğu yerde her şey gerçek mekânlarda çekildi. Çekimler 14 hafta boyunca Hatay’dan başlayarak Adana, Niğde, Nevşehir, Gümüşhane, Sivas, Ankara, Trabzon, İstanbul, olmak üzere 9 şehirde gerçekleştirildi.” İfadelerini kullandı.

     

    Film sonrasında açıklama yapan Kırşehirliler Vakfı Başkanı Sevilay Aslan ise, "Çoğu zaman ‘Mantığımızla eleştirip merhametimizle izin verdiğimiz’ çocuklarımız ve geleceğimizin sahipleri gençlerimizle birlikte muhteşem bir film izledik. ‘Fazladan izahat lisanen kabahattir,söz kifayetsiz kalacaksa susmalı’ der büyükler. Eren BÜLBÜL ‘ü seyrettik ve SUSTUK.Allahtan tüm şehitlerimize rahmet hayatta olanlarımıza sabır diliyoruz." diye konuştu

    ERHAN BURAK AYDIN KİMDİR?

    Avukat ve Noter ruhsatnamelerine sahip Erhan Burak Aydın, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 2015 yılında mezun olmuş; akabinde Devletler Özel Hukuku Bilim Dalı'nda Milletlerarası Tahkim Yargılamasında Hızlandırılmış Tahkim Usulü konulu tez çalışmasıyla Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden tezli yüksek lisans derecesi elde etmiştir.

    Ankara, İstanbul ve Brüksel'de bulunan ofisleri ile danışmanlık ve raporlama hizmeti veren Aydın Legal'in kurucusu olan Aydın, 2019 Aralık ayında kurucu ortağı olduğu BE Partners Consultancy şirketi üzerinden teknoloji danışmanlığı, AB projeleri hibe ve devlet teşvikleri, kamu politikaları danışmanlığı ve savunma sanayi danışmanlığı faaliyetlerini yürütmektedir.

    Aydın, TOBB Genç Girişimciler Kurulu İcra Kurulu üyeliği, 1905 AGS Derneği üyeliği, Kırşehirliler Vakfı Başkan Yardımcılığı görevlerini yürütmektedir.

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:49 +0300 Modern Sanat
    Gölbaşılılar ‘Kariyer Noktası’ ile geleceğe umutla bakıyor, işsizlik sorunu rafa kalkıyor https://modernsanat.org/golbasililar-kariyer-noktasi-ile-gelecege-umutla-bakiyor-issizlik-sorunu-rafa-kalkiyor https://modernsanat.org/golbasililar-kariyer-noktasi-ile-gelecege-umutla-bakiyor-issizlik-sorunu-rafa-kalkiyor Ülkemizde yaşanan işsizlik sorunu ve gençlerin iş bulamama çağrısı üzerine harekete geçen Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek ”Gölbaşı Kariyer Noktası” nı hayata geçirdi.

    Sosyal belediyecilik anlayışıyla hayata geçirdiği projeler ile Gölbaşılı vatandaşların yanında olan Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, iş bulamayan gençlerin ve vatandaşların sesi olacak. Ülke ve bölge ekonomisine katkı sağlayan iş veren kurumsal firmalar ile gençleri bir araya getirecek olan ”Gölbaşı Kariyer Noktası” hakkında bilgi veren Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek ”Görüyoruz ki vatandaşımız iş bulmada iş verenimiz ise nitelikli personel bulmada zorluk çekiyor. Gölbaşı Kariyer Noktası olarak ilçemizde yaşanan işsizlik sorunu ile mücadele etmeyi kendimize görev bilerek çıktığımız yolda; Gölbaşı ve komşu ilçelerde faaliyet gösteren firmalar ile görüşmeler sağlayarak ilçemizde iş arayan tüm hemşerilerimizi beceri ve yeteneklerine göre yönlendiriyoruz. Bu sayede profesyonel bir platformda istihdam sorununun çözümüne katkı sağlamış oluyoruz” dedi.

    İşveren ile iş arayan bir arada

    Kariyer Noktası sayesinde işveren ve iş arayan Gölbaşılıların buluşturulduğunun altını çizen Başkan Ramazan Şimşek projenin detaylarını şu şekilde aktardı: ”Web sitemizi iş arayan ve işveren tarafların ücretsiz kullanabileceği üyelik altyapısı ile kurduk. İşveren ve iş arayan hemşerilerimizi ihtiyaçları, meslekleri ve kişisel yetenekleri doğrultusunda bir araya getiriyoruz. İş ile işe en uygun çalışanı buluşturma sürecinde; firmaların amaç ve beklentileri doğrultusunda ilerliyor, istihdam sorununun çözümüne katkı sağlamak amacıyla çalışmalarımıza yön veriyoruz.”

    200 kişi iş sahibi oldu

    Kariyer Noktası’nın şimdiden 200 vatandaşı iş sahibi yaptığını söyleyen Başkan Ramazan Şimşek ”Ön elemelerimizden geçirmiş olduğumuz 450 kişi ilgili firmalara yönlendirildi. 200 vatandaşımız ise bu yönlendirmeler sonrasında işe başladı. Kariyer Noktası ile ilçemiz işsizlik sorununa katkı sağlayacak vatandaşlarımızın sofralarına ekmek götürmelerine vesile olacağız. Hem iş verenimizin hem de işsiz vatandaşlarımızın yüzü gülecek.”


    Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:48 +0300 Modern Sanat
    GÖZDE YÜKSEL İLE RESİM, İLLÜSTRASYON VE SANAT ÜZERİNE https://modernsanat.org/gozde-yuksel-ile-resim-illustrasyon-ve-sanat-uzerine https://modernsanat.org/gozde-yuksel-ile-resim-illustrasyon-ve-sanat-uzerine GÖZDE YÜKSEL İLE RESİM, İLLÜSTRASYON VE SANAT ÜZERİNE

    RÖPORTAJ: AYŞE HİCRET AYDOĞAN

     

    Konuşamadığım anlarda üretebilmek gerçek bir özgürlük alanı. Farklı zamanlarda farklı bir yerlerde olabilmek, derin duyguları bambaşka gerçekliklerle dışa vurmak ve cesurca yaratmak iyileştiriyor.”

     

    Gözde Yüksel çalışmalarıyla, kitap kapağı çizimleriyle ve yaşama bakış açısıyla uzun zamandır takip ettiğim bir ressam. İç mimar. Ankarada kendi atölyesinde resim ve illüstrasyon çalışmalarına devam ediyor. Bitmek bilmeyen heyecanı ile üretmekten yorulmuyor. Gözde Yüksel ile çalışmaları, projeleri ve sanata dair konuştuk.

     

    Bir çiziminizin sloganı ile başlamak istiyorum: Bir adım atmam gerek, güneşe doğru.” Gözde Yükseli tanımak isterim; daima sanata yönelen adımlarınızdan bahsederek başlayalım.

    1983, Ankara doğumluyum. Başkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü mezunuyum. Güzel sanatlara hazırlık sürecim ve resim atölyesinde aldığım eğitim beni çok geliştirdi. İşte tam o zamanlar, güneşe doğru adımlarım, ne yapmak istediğim, çizerken ne söylemek istediğim gibi düşünceler kafamda iyice şekillenmeye başladı. Güneşi selamladığımızda hayat kendiliğinden mükemmelleşmez, bir adım atmamız gerek. Okulu bitirdikten sonra projeler ve mimarlığın farklı deneyimleriyle çalışmalarıma devam ettim. Çeşitli sanatçıların atölyelerine katıldım. Onlarla birlikte proje üretme imkânı buldum. 2014 yılı itibarıyla Ankarada kendi atölyemde çalışmalarıma başladım. Bu süreçlerle birlikte farklı disiplinleri birleştirerek sanat ve tasarım sürecime daha da yoğunlaştım.

     

    Çizimlerinizde sıklıkla kullandığınız imgeler var. Kediler, kuşlar, güçlü kadınlar, çocuklar… Tamamında bir öykü okuyoruz aslında. Sanatın farklı türlerinin bir çatı altında buluştuğunu hissettiriyor bana bu örüntü. İmgelerinizle ilgili siz neler söylersiniz?

    Tüm çizimlerimin ayrı bir hikâyesi, ayrı bir özelliği var. Parçadan bütüne, farklı zaman ve mekânları yansıtan figürler. Hepsi ayrı bir karakteri temsil ediyor. Bazen hikâyeler tekrar ediyor bazen de hayallere dalıyor. Geçmiş, gelecek ve şimdiki zaman arasında geziniyor. Kadın portrelerimde ise hem kendimden hem de yakınımdaki tüm kadınların yaşamlarından yola çıkıyorum. Duygularını, direnişlerini, varoluşlarını, umutlarını, suskunluklarını, cesaretlerini anlatan çalışmalar. Konuşamadığım anlarda üretebilmek gerçek bir özgürlük alanı. Farklı zamanlarda farklı bir yerlerde olabilmek, derin duyguları bambaşka gerçekliklerle dışa vurmak, cesurca yaratmak iyileştiriyor. Kimi zaman ifade ettiğim bu dili farklı teknik ve disiplinler arasında izleyiciye ulaştırmayı, farklı gerçeklilerle buluşturmayı deneyimliyorum. Yaşadığım sürece paylaşarak, biriktirerek, hissederek; yer yer kullandığım dokularla, figürlerle ve renklerle güçlenen eserler, bu hikâyeler hep devam edecek.

     

    İmge konusuna girmişken, kelime olarak bilinçte beliren nesne, olay anlamına geliyor. Bu bağlamda imge kullanımı için duygu farkındalığının, kendini iyi tanımanın, doğayla iç içe olmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Siz imge oluşturmada hangi yolları kullanıyorsunuz? Ruhunuzu beslemenin yolları neler?

    Resimli anılar günlüğü tutuyorum. Uzun yola çıktığımda hatırlatıcı, güvende hissettiren kitaplarımı, notlarımı yanıma alıyorum. Hayatımda olup biten, gördüğüm şeylerde içimde neler oluştuysa yollarda yazıyorum, çiziyorum. Duygularımızın arkasında değerler, değerlerin arkasında da inançlar vardır. Bu defterle, içimdeki çocuğa merhaba dediğimde iç yolculuğuma çıkarım. Ruhu beslemenin en güzel yolu bu, kendinle tanışmak. İşte o zaman gelecek yolculukların hayali ve heyecanı anlam kazanıyor.

     

    İllüstrasyon, resimlerinizde kullandığınız teknikler (sulu boya, yağlı boya, eskiz vb.) gibi kavramları en basit hâliyle açıklar mısınız?

    Eserlerimde farklı materyalleri birlikte kullanıyorum. Tuvallerim çoğunlukla akrilik (su bazlı), yağlı boyalar ve vurgulu renk geçişleri izleyici ile buluşuyor. Renkler doğal haline sadık kalmaksızın figürlerin, yoğun ruh halini yansıtarak ön plana çıkıyor. Serbest el eskizlerim ve illüstrasyon çalışmalarımda geleneksel ve dijital boyama tekniklerini bir arada kullanmayı seviyorum. 

     

    Çocuklarla çalışmalarınız mevcut. Tasarım dersleri veriyorsunuz. Bu çalışmaların bir sanatçı olarak size öğrettikleri de vardır mutlaka. Çocukların imge dünyasının sınırsızlığı, belli kurallar dizisine oturmaması biz yetişkinler için çok besleyici oluyor değil mi?

    Yaklaşık 9 yıldır çocuklarla çalışıyorum. Sanat ve tasarım üzerine dersler veriyor, belirli yaş gruplarıyla mimari atölyeler düzenliyorum. Tasarım ve yaratıcılık süreçlerini desteklemek ve sanatsal algılarını geliştirmek adına mimarlık atölyesini yürütüyorum, çocuk ve mimarlık atölyeleri. Onların planları ve ilhamıyla yola çıkıyorum. Çocuklar yaşamda çok güzel bir tat bırakıyor. Attıkları her bir çizginin bir hikâyesi olduğuna inanlardanım. Onlardan çok fazla ilham alıyorum. Çocukların bu ölçeğini gözlemlemek adına bir şehrin içinde kendilerini nerede konumlandırdıklarını merak ediyorum. Bu nedenle çocuk ve mimarlığa farklı içerikler ekleyerek devam edeceğim. Aynı zamanda çocuk kitabı çizeriyim. Kendi çizdiğim kitapların dışında da iyi bir okuyucuyum. Çocuk kitapları almayı, çizimler biriktirmeyi ve onlarla seyahat etmeyi de seviyorum. Bu alanda oluşan yeni fikirler ve deneyimler oldukça heyecanlı benim için.

     

    Alanımla ilgili olduğu için en çok konuşmak istediğim soruyu sormak istiyorum. Kitap çizimleri yapıyorsunuz. Nasıl başladınız? Hangi kitaplara çizimler yaptınız? Yayınevi, yazar ve editör görüşmeleriniz nasıl gerçekleşiyor? Nasıl karar veriyorsunuz?

    İlk çocuk kitabım Elma Kurdu, 2017de Yitik Ülke Yayınevinden çıktı. Şimdiye kadar resimlediğim dört çocuk kitabım var. Kitap resimleme sürecinde daha çok, editörle iletişim içinde oluyoruz. Yazarla da konuştuktan sonra kitabın sayfaları, teknik detayları gibi konular için editör yönlendiriyor. Bilgilendirmenin ardından araştırma eskizlerimi yapıp, renklendirmelerle çizimleri tamamlıyorum. Gerekli görülen yerler üzerinden son düzeltmeler yapılıyor. Baskıya uygun formatta çizimlerimi tamamlayıp yayınevine gönderiyorum.

     

    En basit tanımıyla hobi” olarak görülüyor uğraşılarımız, tutkularımız. Kendi atölyenizi açana kadar çevrenizden destek gördünüz mü, yoksa tamamen hedeflerinin peşinden koşan bir insan mı var karşımızda?

    2016 yılında hayatımın yönünü değiştirip kendi atölyemde çalışmalarıma başladım. Bu yaratım sürecime ve üretim alanıma bir süre sonra sanatseverler eklendi. Dayanışmasını ve desteğini hissettiğim dostlarım hep vardı, iyi ki... Bazı zamanlar vazgeçmeden neden başladığımı hatırlattılar. Atölyem, üretim alanım, sevdiğim şeylerin başladığı yer, emeğim, kendimle buluştuğum yuvam. Ben yaşadığım sürece hikâyelerim devam edecek. Çok şanslıyım çünkü sevdiğim şeyler benim işim. Ve evet hedefim paylaşmak, üretmek, başka hayatlara zamanın gücüyle ortak olmak, sevdiğim anlarda kalmak.

     

    Sergilerde yer alıyor, insan kaynakları zirvelerine katılıyor, workshoplar düzenliyorsunuz. Anlamlı projelerde de yer aldığınızı biliyorum. Kentsel dönüşüm üzerine Kent ve Kimlik” projesi gibi. Önümüzdeki günlerde yer alacağınız projeler var mı? Geleceğe dair planlarınız neler?

    Son bir yıldır Kent ve Kimlik” adıyla Ankarada yıkılan yapılar ile ilgili kişisel bir proje üzerine çalışıyorum. Kentsel dönüşüm projesi kapsamında yıkılan binaları fotoğraflayıp, dijital çizimlerle yapılara müdahale ediyorum. Pandemi sürecine takılan, eskiz ve resimlerimin olduğu kişisel sergim izleyiciyle buluşacak. Bu dönem içinde yine uluslararası sanat etkinlikleri,  birçok proje ve karma sergiye katılma fırsatım oldu. Bir yandan da bireysel tasarım ve projelerime devam ediyorum. İleride kendi yazıp çizdiğim çocuk kitaplarını da hayata geçirmek istiyorum…

     

    Eserlerinizin isimleri de çok güzel ve anlamlı. Veda, Sustum, Kalbimi Karşıla, Büyülü Orman… Soyut ve daha çok çağrışımlara dayalı bir tekniğiniz olduğunu düşünüyorum. Resimden anladığımı iddia etmemekle birlikte edebiyatla bütünleştirerek içsel dünyamda yarattığı titreşimlere dayanarak yorumluyorum. Dış dünyanın taşıdığı kaosu, tüketim çılgınlığını, düşlerimizi, şehirlerden kaçamayanları, dönüştüklerimizi anlatıyor çizgiler ve renkleriniz. Bu bağlamda soyut resim ile ilgili düşüncelerinizi öğrenmek isterim.

    ‘’Bahar gibi sevecen, kocaman çiçeklerle vedalar güzeldir.‘’ Bir Veda adlı eserim bu cümleden yola çıktı. Figürlerin taşıdığı duygu durumu üzerine bir veda bu. Figüratif bir anlayışla ele aldığım diğer eserler de aynı zamanda içsel dünyamda yerini bulur. İzleyiciyi içine çeken renk kullanımları, figürlerin taşıdığı yoğun duygu durumları üzerine şekillenir. Soyut resimlerimde çizgiler ve vurgulu renk geçişleri izleyici ile buluşur. Renkler doğal haline sadık kalmaksızın figürlerin,  ruh halini yansıtarak ön plana çıkar. Ya da mekânların görsel izlenimleri, düşler, doğaya duygusal tepki, dinamik fırça darbeleri ve parlak renkler eserlerimde geniş yüzeylere aktarılır.

     

    Redaktör Haber ailesi adına çok teşekkür ederiz.

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:48 +0300 Modern Sanat
    Kayseri Bilim Merkezi'ni 2021'de 50 bin kişi ziyaret etti https://modernsanat.org/kayseri-bilim-merkezini-2021de-50-bin-kisi-ziyaret-etti https://modernsanat.org/kayseri-bilim-merkezini-2021de-50-bin-kisi-ziyaret-etti Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Kayseri Bilim Merkezi'ni 2021'de 50 bin kişinin ziyaret ettiğini bildirdi.

    Büyükkılıç, yaptığı açıklamada, Kayseri Bilim Merkezi'nin başta çocuk ve gençler olmak üzere tüm yaş guruplarının ilgisini çektiğini belirtti.

    Merkezde, bilime yönelik bilgilendirme faaliyetlerinin yapıldığını aktaran Büyükkılıç, "Eğitim ile bilime ilişkin hizmetlerin sürdürülmesi için de büyük gayret gösteriyoruz. Kayseri Büyükşehir Belediyesi'ne ait merkez 2021'de 50 bin bilimseveri konuk etti. Türkiye'deki 6 TÜBİTAK destekli Bilim Merkezi'nden birisi olan Kayseri Bilim Merkezi, ziyaretçilerine bilimin sırlarına yönelik hizmetler verirken, bilimsel bilgilerin öğretildiği adeta bir okul olarak da görev üstleniyor." ifadesini kullandı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:47 +0300 Modern Sanat
    “Baba Kız” oyunu Başkentlilerle buluştu https://modernsanat.org/baba-kiz-oyunu-baskentlilerle-bulustu https://modernsanat.org/baba-kiz-oyunu-baskentlilerle-bulustu Geleneksel Türk Tiyatrosu’nun üstadı Müjdat Gezen 60’ıncı sanat yılında kızıyla birlikte ’Baba Kız’ adlı tiyatro oyunu ile Yenimahalle’de sahneye çıktı. Yenimahalle Belediyesi Dört Mevsim Tiyatro Salonu’nda sahnelenen oyuna ev sahibi Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ın yanı sıra 10’uncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Başkentli sanatseverler katıldı.

    Uzun zamandır yurtdışında yaşayan kızı Elif Gezen ile ’’Baba Kız” oyununda aynı sahneyi paylaşan Müjdat Gezen, kızının bestelediği şiirleri ve kızıyla olan anılarıyla, Başkentli tiyatro severlere Yenimahalle’de unutulmaz bir akşam yaşattı.

    Kahkaha ve hüzün bir arada

    İki perdelik oyunda; Müjdat Gezen'le Hollanda'da yaşayan kızı Elif’in doğumundan itibaren ki hüzünlü ve komik anıları 2 saat boyunca konukları kah güldürdü kah duygulandırdı. Alkışların bir an olsun susmadığı oyun konuklardan tam not aldı.Oyunun sonunda, Müjdat Gezen’in torunu Osin de sahneye çıkarak bir şarkıda annesine eşlik etti. Gezen ailesini sahnede bir arada bulan konuklar ise anı çektikleri fotoğraflarla ölümsüzleştirdi.

    Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ve 10’uncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer oyunun ardından tüm Ankaralılar adına Gezen ailesine çiçekle teşekkür etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:46 +0300 Modern Sanat
    Kapıkaya Kanyonuna Cam köprü projesi https://modernsanat.org/kapikaya-kanyonuna-cam-kopru-projesi https://modernsanat.org/kapikaya-kanyonuna-cam-kopru-projesi Adana'nın doğan güzelliği ile ünlü Karaisalı ilçesinde bulunan Kapıkaya kanyonuna cam köprü yapılarak turizmi zirveye taşımak hedefleniyor. Proje, Karaisalı Belediye Başkanı Saadettin Aslan'a ait. 

    Başkan Aslan Redaktör Haber mikrofonlarına projeyi anlatırken, Kapıkaya kanyonunda turizmi zirveye çıkarmak için cam köprünün önemli olduğunu belirtti. Devlet destekli yapılmasını ve çeşitli bakanlıklara projelerini sunduklarını belirten Başkan Aslan yap işlet devret modeli üzerinden talipler olduğunu ancak ilçelerine katkı sağlayacak bir model aradıklarını kaydetti. 

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:45 +0300 Modern Sanat
    Bereketin Kapısı: SARIÇAM https://modernsanat.org/bereketin-kapisi-saricam https://modernsanat.org/bereketin-kapisi-saricam Kebap'tan daha fazlası...

    Adana’yı nasıl bilirsiniz? diye sorsalar ilk cevap “Kebap” olur…

    Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla, Kültür Sanat muhabirleri derneğince bu yıl 3. Sü organize edilen “Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları” etkinliğimiz dolaysıyla Adana’daydık.

    İşin doğrusu bizde “Kebap” endeksli Adana’ya hareket ettik.

    Şimdi sizlere anlatacaklarım Kebaptan daha fazlası…

    Bir zamanlar küçük Amerika olarak bilinen İncirlik Hava üssünün hemen yanı başında bir ilçe Sarıçam’dan bahsedeceğim.

    2008 yılında ilçe olmuş. Çukurova’nın en verimli topraklarına sahip. Toprağın kırmızılığını hemen fark edebiliyorsunuz. 1 yılda 3 defa hasat alınabilen bir toprak.

    Bozkırda, toprağı 1 yıl ekersin hasadını topladıktan sonra nadasa bırakır toprağı dinlendirir ve 1 yıl sonra ancak yeniden ekebilirsin.

    Ama Sarıçamda öyle değil. Yılda 3 ürünü yetiştirebiliyor toprak.

    Buğdayı ek biç hemen ardından mısır, patates veya soğan aynı yıl içerisinde ekip toplayabiliyorsun hasatını.

    Girişimci çiftçiler aldıkları tarım destekleriyle daha önce patates soğan tarlalarını serada muz bahçesine çevirmiş. İhracaat yaparak gelirlerini ikiye katlamış.

    Çilek yetiştiriciliği de Adana’da önemli bir hal almış. On binlerce dönüm çilek tarlasından gerek iç pazarımıza gerekse ihracata yönelik üretim yapılıyor.

    Öyle ki tarlaya girip çilek sepetinizi kendiniz doldurup çıkabilirsiniz.

    İlçe’nin verimli toprakları bereket getirmiş. Organize Sanayi Bölgeleri de istihdam açısından önemli. OSB’lerle Sarıçam Belediyesinin ortaklaşa çalışmaları 6 binden fazla gencimize iş imkânı sağlamış.

    Belediye Başkanı Bilal Uludağ ilçede sevilen sayılan bir Başkan. Gerek sanayi yatırımlarında gerekse, bereketli topraklardan daha fazla gelir elde etmek isteyen çiftçilerin her zaman yanında olmuş. Belediye imkanlarını seferber etmiş.

    Bizler Adana’ya gitmeden bir gün önce almış haberini. Kızı amansız bir hastalığa yakalanmış ve yapılacak tek bir şey dua. Bizde kendisini hastane bahçesinde “geçmiş olsun” dileklerimizi iletirken tandık. Hastane bahçesi sevenleriyle, dua edenlerle dolup taşmış.

    Sarıçam Belediyesinin hizmet binası ilçeye ayrı bir hava veriyor. Belediye binasının önünde ki peyzaj görenleri hayran bırakıyor.

    İPLİK FABRİKASININ MÜZEYE DÖNÜŞÜMÜ

    Çukurova’nın verimli toprakları bugüne özel değil tabiki. İlk çağlardan bu yana insanlık bu topraklara yerleşmiş. Yüksek kültürlü medeniyetlere ev sahipliği yapmış Adana. İlk çağlarda, Hititler, orta çağlarda Romalılar, Bizanslılar, Araplar, Selanikliler, Ermeniler, Mısır Türk Memlük Devleti, Ramazanoğulları ve Osmanlının son fethi olarak biliniyor Adana…

    Tarihi geçmişe sahip Adana’da Türkiye’nin en eski 10 müzesi ünvanına sahip Adana Arkeoloji müzesi bulunuyor.

    1907 yılında kurulmuş 62 dönümlük Mensucat fabrikası Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından arkeoloji müzesine çevrilmiş. Adana, Kahramanmaraş, Mersin ve Gaziantep'ten toplanan Hitit, Roma dönemine ait eserler Adana Müzesinde sergilenirken bölgenin tarihine ışık tutuyor. Müzenin genişletilme çalışmalarının Kültür ve Turizm Bakanlığınca devam ettiğini öğreniyoruz.
     

    TAŞ KÖPRÜ, ULU CAMİİ VE SAAT KULESİ

    Osmanlı'nın son Fethi Adana, Seyhan Barajı üzerinde ki tarihi taş köprü, Yağ camii, Ulu Camii ve saat kulesi de Adana' nın görülmesi gereken tarihi değerleri olarak öne çıkıyor.

    JAMES BOND’UN TRENDEN ATLATIĞI VARDA KÖPRÜSÜ

    Ünlü Aktör James Bond'un bir film sahnesine de yansıyan, 1907-1912 yıllarında Osmanlı Hükümdarı 2. Abdülhamit ile Alman İmparatoru Kaiser Wilhem tarafından imzalanan sözleşme ile İstanbul-Bağdat-Hicaz demiryolu hattını tamamlamak üzere yaptırılan Varda köprüsü...

    Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları projemizin Adana etkinliği çerçevesinde Kültür Sanat muhabirlerinin gözlerini kamaştıran Varda köprüsü halk arasında Koca köprü olarak anılıyor.

    Kapıkaya kanyonuyla birbirini tamamlayan tarihi köprü Adana'nın Karaisalı ilçesinde bulunuyor. Kanyon yolu 7 km'den oluşuyor ve eşsiz doğal güzelliği ile yerli yabancı turistleri bekliyor...

    Karaisalı Belediye Başkanı Saadettin Aslan Kapıkaya kanyonuna cam köprü yaptırmak için girişimlerde bulunmuş. Oldukça maliyetli bir proje ancak Başkan Aslan her ne pahasına olursa olsun, bölgesinde turizmi zirveye çıkarmak için cam köprüyü projesini gerçekleştirmek için yılmadan çalışmalarını devam ettireceğini söylüyor.

    UZAY’A GÖNDERİLEN BORU DEĞİL KEBAP

    Her ne kadar Kebaptan daha fazlası var desekte Kaburgacı Yaşar ustanın dahi fikrini yazmadan edemeyeceğiz. Adana’nın  en meşhur kebapçı ustası Yaşar Usta yakın bir tarihte uzaya boru kebabı göndermiş. Kebap’ın gönderildiği balon atmosferin bittiği uzayın derin boşluklarının başladığı noktada patlamış. Kebap denize düşmüş. Uzayı görmüş o kebap denizden çıkarılmış ve tarihe geçmiş.

     

     

     

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:45 +0300 Modern Sanat
    Başkent Kültür Yolu festivali'ne son iki gün... https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivaline-son-iki-gun https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivaline-son-iki-gun Kültür ve Turizm Bakanlığınca  Ankara'da ilk defa gerçekleştirilecek Başkent Kültür Yolu festivali, 5971’i sanatçı, 179’u akademisyen ve araştırmacı 6150 kültür-sanat insanı, 482 etkinlikle 28 Mayıs Cumartesi günü başlıyor.

    Kültür ve Turizm Bakan yardımcısı Özgül Özkan Yavuz Kültür Sanat muhabirleri derneğinin organizasyonunda Kültür Sanat muhabirleriyle biraraya gelerek Başkent Kültür yolu festivali hakkında açıklamalarda bulundu.

    Yavuz "4,7 kilometrelik Başkent Kültür Yolu rotası üzerinde yer alan 70’den fazla durak noktası kültüre ve sanata ev sahipliği yapacak. Sanatseverlerimiz katılacakları etkinliklerde bu rota üzerinde bulunan Cumhuriyet öncesi, Cumhuriyet dönemi ve yeni çağdaş Ankara olmak üzere üç farklı dönemin Ankara’sını görme ve deneyimleme imkânını bulacaklar" dedi. 

    Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz şunları söyledi; 

    ANKARA'NIN DÜNYA ÇAPINDA MARKA DEĞERİ ARTACAK

    Başkent Kültür Yolu Festivalimiz, Anadolu’nun birçok medeniyetine ev sahipliği yapmış, 20’nci yüzyılda Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti olarak bir kez daha öne çıkan başkent Ankara’mızın dünya çapında marka değerini artıracak derecede önemli bir etkinlik. Yapacağımız etkinlikler ile şehrimizin var olan çok katmanlı tarihî dokusunu, kültürel zenginliklerini ve modern yüzünü gözler önüne sereceğiz.

    Modern sanat yapıları, müzeler, sanat galerileri, tarihî yapılar ve anıtların olduğu rotayı oldukça detaylı bir şekilde çalıştık. Ankara’mızın simgelerinden Ankara Kalesi, eşsiz ve paha biçilmez değerde bir koleksiyona sahip yüz yıllık, uluslararası ödüllü Anadolu Medeniyetleri Müzemiz, yüzlerce yıllık geçmişi ile başkentimizin en önemli dini mekanları arasında yer alan Hacı Bayram Veli Camii, Hamamönü tarihî kent bölgesi, Roma medeniyetinin anıtsal yapıları olan Augustus Tapınağı ile Roma Hamamı gibi tarihî eserlerin yanı sıra Bakanlığımız tarafından detaylı ve kapsamlı bir restorasyondan geçirilen Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzemiz, Ankara Etnografya Müzemiz, Özel ve kurum müzeleri olarak; I. Ulusal Mimarlık Dönemi’nin eşsiz eserlerinden Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi, Ziraat Bankası Müzesi, Rahmi M. Koç Müzesi, Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, PTT Pul Müzesi, CSO Ada Ankara ve CerModern rotamızın durak noktalarından ilk aklıma gelip sayabildiklerim. Mimariden edebiyata, resimden müziğe, tasarımdan tiyatroya kadar birbirinden farklı disiplinlerden çok sayıda sanat etkinliğimiz olacak.

    Yavuz, 12 gün boyunca sürecek festival sonunda 2,5 milyon katılımcının festivalde yer almasını tahmin ettiklerini de dile getirdi. "Bu festival Ankara için bir fırsattır. Ankaralıların festivallerini sahiplenmesini bekliyoruz" dedi. 

     

     

     

     

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:44 +0300 Modern Sanat
    Başkent Kültür Yolu Festivalinde hangi etkinlikler var? https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivalinde-hangi-etkinlikler-var https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivalinde-hangi-etkinlikler-var Başkent Kültür Yolu Festivalinin çok geniş bir içerik yelpazesi olacak. 7’den 70’e herkese göre etkinlik var. 5971’i sanatçı, 179’u akademisyen ve araştırmacı 6150 kültür-sanat insanı, 482 etkinlikle binlerce Ankaralı ve Ankara’yı ziyaret eden misafirlerle buluşacak.Başkent Kültür Yolu festivali 28 Mayıs'ta başlayacak 12 Haziran tarihine kadar sürecek...

    Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz bütün ayrıntılarıyla festivali anlattı...

    FESTİVALİN İLK GÜNÜ 28 MAYIS 2022

    Festivalimiz 28 Mayıs günü konser, opera, bale, dans, söyleşi, sergi, çocuk ve açık hava etkinliklerinin de olduğu çok özel etkinliklerle başlayacak. Rotamız üzerinde Hamamarkası olarak bilinen bölgede bulunan Ankara Mevlevihane’sinde Türk Tasavvuf Müziği Konseri ve Sema Mukabelesi gerçekleştirilecek. Festival süresince 10 farklı günde etkinlik tekrar edecek.

     

    • Etnografya Müzemizde Mehteran Gösterisi
    • Hacı Bayram-ı Veli Camii’nde Türk Tasavvuf Müziği Konseri
    • Ankara Kale Kapısı’nda Yüksek Sadakat Konseri
    • Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’nde Liber Trio Konseri
    • Büyük Tiyatro’da AİDA, Millet Bahçesinde ANADOLU ATEŞİ
    • Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Hacı Bayram Veli Camii, Ankara Resim ve Heykel Müzesi, Türk Tarih Kurumu Konferans Salonu ve Küçük Tiyatro’da Ankara’mızı, Ankara’mızın tarihini ve değerlerini, sanata ve sanatçıya dair ilginç bilgilerin anlatıldığı birbirinden ilginç konuları içeren SÖYLEŞİLER.
    • Rota üzerinde yer alan Bakanlığımıza bağlı müzeler ve özel müzelerde; oyun, gösterim ve atölyelerin olduğu ÇOCUK ETKİNLİKLERİ
    • Rota üzerindeki noktalarda ve rota boyunca AÇIK HAVA ETKİNLİKLERİ      (Tea Party, Floransa Dans Topluluğu, Urban Sketchers, VR Gösterimi)
    • Yine aynı gün diğer birçok farklı noktada başka sergilerimiz de açılmış olacak. Gün içerisinde söyleşiler gerçekleştirilecek. Farklı konserler, tiyatro oyunları da sahnede olacak.
     

     

    ÖNEMLİ ETKİNLİKLER

    • Uçan Ressamlar Başkent’te… Dünyaca ünlü Fransız grup Les Passagers, 11 Haziran 2022'de Ulus Meydanı’nda 35 metre yükseklikte renkler, dans ve müzikle heyecan dolu bir performansı Başkentliler ile buluşturacak.
    • 3 Haziran’da Kafkas Halk danslarının dünyadaki en önemli temsilcisi «NALMES» Gençlik Parkı’nda olacak. 4-5 Haziran tarihlerinde ise Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğümüzün hazırlamış olduğu, Halk Dansları Festivali gerçekleştirilecek. (Ücretsiz Etkinlik)
    • Tek perdelik “Midas’ın Kulakları” Operası 8 Haziran’da Büyük Sahnede sergilenecek.
    • Venezuela Ulusal Gençlik ve Çocuk Orkestraları ve Koroları Sistemi altında kurulmuş olan Venezuela El Sistema's Fusion Ensemble 31 Mayıs’ta CSO ADA ANKARA’da olacak.
    • Türkiye'nin Gençlerinin Dilinden Türk Edebiyatının Büyük Ustaları’nın anlatılacağı Türkiye Büyük Edebiyat Meclisi etkinliği de 29-30 Mayıs tarihlerinde II. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonu'nda gerçekleştirilecek.
    • Festival boyunca her gün saat 15:00’te Türk Tarih Kurumumuzun Konferans Salonunda birbirinden kıymetli akademisyenlerin ve araştırmacıların Ankara ve Ankara tarihi üzerine söyleşileri olacak. Bu vesileyle Cumhuriyetin 100. Yılında Ankara Söyleşisi ile İlber Ortaylı Hocamızı da festivalde ağırlamış olacağız.
    • Edebiyatımızda önemli bir yeri olan Ankara Ekspresi’nin 5 Haziran 2022, saat 22.00 İstanbul Halkalı İstasyonu hareketli İstanbul-Ankara seferi "Şiir Hatları Treni" olarak düzenlendi. Etkinlik kapsamında Sirkeci Gar'ında şairlerin ve okurların katılımıyla bir uğurlama etkinliği, Ankara Gar'ında da benzer bir karşılama etkinliği gerçekleştirilecek. Trenin etkinliklere özel olarak düzenlenecek bir vagonunda ise yerli ve yabancı şairlerin katılımıyla şair-okur buluşma etkinlikleri ve atölyeler tertip edilecek.
     

     

    • SİNEMA ETKİNLİKLERİ;
    • CSO ADA ANKARA Mavi Salon sinema sektöründen başarılı oyuncu ve yönetmen ve yapımcıları ağırlayacağı söyleşilerimiz olacak. Hülya Koçyiğit’i 6 Haziran saat 14:00’te “Sinemada Star Olmak” söyleşisi ile Ankaralılarla buluşturuyoruz. Derviş Zaim ve Gülin Üstün 10 Haziran’da “Türk Sinemasının Dünyadaki Yeri”ni sanatseverlere anlatacaklar.
    • “Ankara'dan Parlayan Yıldızlar” söyleşisi 12 Haziran saat 15:00’te CerModern’de olacak.
    • CerModern’de “Kamera Arkası Sergisi” festival süresince açık olacak.
    • ÇOCUK ETKİNLİKLERİ;
    • Festivalimizin odak noktası elbette çocuklarımız. Onların keyifle eğlenebilecekleri, kültürümüze dair birçok unsuru görerek öğrenebilecekleri atölyeleri ve söyleşileri içeren zengin içerikli etkinlikler ve çocuk oyunları planladık. Anne babalara sizin aracılığınızla bir kez daha seslenmek istiyorum. Bu etkinlikleri kesinlikle kaçırmayın!
    • Rota üzerindeki Bakanlığımıza bağlı; Cumhuriyet Müzesi, Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Ankara Resim ve Heykel Müzesi, Ankara Etnografya Müzesi, Roma Hamamı ile
    • Özel müzeler; Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Rahmi Koç Müzesi, Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi, Gökyay Vakfı Satranç Müzesi,
    • CSO ADA ANKARA’da kurulacak Kamyon Tiyatrosu, Pilavoğlu Han, Oda Tiyatrosu bu etkinliklere ev sahipliği yapacak.
    • Bakanlığımızın sanat kurumları, Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğümüz gibi birimleri etkinlikleri yürütürken, festival paydaşlarımızdan KUKSADER, UNİMA Türkiye Karagöz Derneği, özel tiyatrolarımız da etkinliklere katkıda bulunacak.
    • 11-12 Haziran tarihlerinde Ulus Roma Hamamında sahneye koyulacak olan Ankara Devlet Tiyatrolarımızın Midas’ın Altınları isimli Çocuk Oyunu da bu etkinliklerimizden bir tanesi.
    • 29 Mayıs tarihinde Ankara Resim ve Heykel Müzesi salonunda USTA II. ABDÜLHAMİD HAN isimli tiyatro oyunu sahneye konulacak. Biliyorsunuz Sultan II. Abdülhamid Han yıkılmakta olan bir devletin yıkılışını geciktirip yerine kurulacak devletin temellerini atan usta bir devlet adamı olmasının yanı sıra çok iyi bir marangoz. Bugün Yıldız Camii’nin birçok ahşap işlemeleri bizzat Sultan II. Abdülhamid Han’ın ellerinden çıkmış olup döneminin birçok devlet adamına ve gerek Osmanlı-Yunan Savaşı gerekse Çanakkale Savaşı Gazilerine bizzat elleriyle hediyelik baston yapmış. Bu oyun ile seyircilerimize Sultan Abdülhamid Han özellikle sanat alanında ki özellikleri ve bir ‘’İnsan Abdülhamit’’ yönüyle anlatılacak.
    • 28 Mayıs 2022 Cumartesi akşamı saat 20:00’de, Hacı Bayram Veli Camimizde Ankara Klasik Türk Müziği Koromuzun Tasavvuf Müziği Konseri gerçekleştirilecek.
    • Ahilik Ankara tarihi ve kültürü açısından çok önemli kavram. Festivalimiz kapsamında Ahilik kültürünü anlatan sergiler, söyleşiler planladık. Ulucanlar Cezaevi Müzesi, Türk Tarih Kurumu ve Anadolu Medeniyetleri Müzesi bu etkinliklere ev sahipliği yapacak. 2 Haziran 2022 Perşembe günü saat 15:30’da Ahiliğin en önemli ritüellerinden “Şed Kuşanma Töreni” Ulucanlar Cezaevi Müzesinde canlandırılacak.
    • Ankara’nın Manevi Mimarları başlığıyla gerçekleştirilecek bir dizi söyleşimiz de olacak. Kıymetli bilim insanlarımızdan manevi mimarlarımızı dinleyeceğiz.  ("Yunus Emre'yi Yetiştiren Tabduk Emre", "Maneviyattan Edebiyata Tâceddîn Dergâhı", "Hacı Bayrâm-ı Velî ve Maneviyat Dünyamız")
    • Ankara’mızın en önemli manevi mimarı Hacı Bayram-ı Veli Hazretleri, çeşitli yönleriyle, hazırladığımız ayrı bir etkinlik dizisiyle kendi manevi huzurunda Ankaralı hemşerilerimize anlatılacak ve anılacak.
    • Bir de Cenab-ı Ahmet Paşa Camii, Ahi Elvan Camisi gibi önemli tarihi mekânları kapsayan  “İnanç Yapıları Gezisi” başlığıyla bir rehberli gezi etkinliğimiz olacak. Geziler 31 Mayıs-4/7/11 Haziran 2022 tarihlerinde saat 13:00’te Cenab-ı Ahmet Paşa Camii’nden başlayacak.

     

     

     

    • Yine 31 Mayıs-4/7/11 Haziran 2022 tarihlerinde saat 13:00’te Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi önünden başlayacak olan ve “Cumhuriyet Dönemi Yapıları Rotası” kapsayan rehberli geziler düzenlenecek.
    • Ankara'yı konu edinmiş önemli kurgu ve kurgu dışı eserlerin farklı temalar altında sınıflandırılacak ziyaretçilerle buluşturulacağı "Satırbaşı Ankara" başlıklı Ankara kitapları sergisi CSO ADA ANKARA’da gerçekleştirilecek. Ankara'nın kültür tarihine geçmiş yazarlar ve edebi şahsiyetlere ilişkin efemeri ve filateli öğeleri de bu sergide yer alacak.
    • Başkent Kültür Yolu Festivalimiz, sanat birimlerimizin sanatçılarının yanı sıra Türkiye’den ve dünyadan yıldız sanatçıların yer aldığı nitelikli ve renkli programıyla da adından söz ettirecek.
    • Dünyanın en iyi vokalleri arasında gösterilen İspanyol şarkıcı Buika, dünyaca ünlü Bosna Hersekli sanatçı Dino Merlin, Afrika’nın altın sesi Salif Keita, enerjik sahne performanslarıyla çok sevilen keman dehası Ara Malikian, CSO Ada Ankara Ana Salon’da müzikseverlerle buluşacak.
    • Dünyanın en köklü orkestralarından Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestramız da farklı konserle klasik müzikseverler için bir müzik ziyafeti sunacak. Şef Rengim Gökmen yönetimindeki CSO, dünyaca ünlü keman virtüözü Bomsori’ye eşlik edecek. Şef Cem’i Can Deliorman yönetiminde gerçekleşecek CSO konserinde ise, dünyanın en iyi keman virtüözleri arasında gösterilen Maxim Vengerov müzisyen kardeşler piyanist Birsen Ulucan ve kemancı Özcan Ulucan ile aynı sahneyi paylaşacak.
    • 8 Haziran günü CSO Ada Ankara çok özel bir klasik müzik konserine ev sahipliği yapacak. Çok sayıda resitali ve opera kaydıyla dinleyicilerinin gönlünde taht kuran, hem müzikseverleri hem de eleştirmenleri büyüleyen performanslarıyla soprano Anna Prohaska, opera repertuvarının aranılan şefi Giovanni Antonini yönetiminde köklü topluluklardan Deutsches Symphonie-Orchester Berlin ile Mozart, Beethoven ve Haydn’ın bestelerini seslendirecek.
    • Ankara Devlet Opera ve Balemizin Aida, Kuğu Gölü, Midasın Kulakları, Romeo ve Juliet gösterileri Büyük Tiyatro’da izleyici ile buluşacak. Ayrıca, 20 yıldır kapalı gişe oynayan, Ankara Devlet Opera ve Balemizce sahnelenen, bale ile klasik Türk müziğini buluşturan “Harem” festival programında yer alıyor.
    • Cumhuriyetin ve modern Türkiye’nin inşasının şahitliğini yapan paha biçilmez tarihsel bir resim koleksiyonuna sahip Ankara Resim ve Heykel Müzemiz, bir az önce de bahsettiğim üzere festival boyunca 75. Devlet Resim ve Heykel Yarışması ile Bakanlığımızın Türk sanatlarını destelemek amacıyla hayata geçirdiği 21. Devlet Türk Süsleme Sanatları Yarışması ve sergilerine ev sahipliği yapacak.
    • Fotoğrafçılık alanında birçok önemli ödüle sahip olan günümüzün en iyi görsel yapımcılarından biri olan Amerikalı fotoğrafçı Steve McCurry’nin eserlerinin yer alacağı sergisi CerModern'de gerçekleşecek.
    • Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi, Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, Rahmi Koç Müzesi, Ziraat Bankası Müzesi, PTT Pul Müzesi, Gökyay Vakfı Satranç Müzesi festival boyunca özel sergilerle ve etkinliklerle sanatseverlerimizle buluşacak.
    • Başarılı uluslararası sanat danışmanı ve İstanbul Kültürlerarası Sanat Diyalogları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Beste Gürsu’nun küratörlüğünü üstlendiği, dünya sanat sahnesinde ses getirmiş, geçtiğimiz yıl AKM’de sergilenen, yerli ve yabancı sanatçıların eserlerini bir araya getiren “Birlikte Var Olmak” Sergisi ve sanatçının “Kıymetli Hurdalar” sergileri festival boyunca CSO ADA ANKARA’da Başkentli sanatseverler tarafından gezilebilecek. Türkiye, Amerika, Arjantin, Bahreyn, İtalya, İran, Japonya, Katar, Nijerya ve Rusya’dan sanatçılar sergiye katılacak.
    • Açıldığı günden beri modern sanatın yaygınlaştırılması misyonuyla sanatseverleri sayısız kültür-sanat etkinliğiyle buluşturan CerModern, festival kapsamında Ayşe Pınar Akalın’ın küratörlüğünde hayata geçen dokuma sanatları sergisi “Geleneği / Geleceği Dokumak”a ev sahipliği yapacak. Hollanda, Güney Afrika, İtalya, Finlandiya, İspanya, İsveç ve Türkiye’den sanatçıların eserleri sergide yer alacak.
     

     

    Büyükelçiliklerle işbirliği halinde çeşitli etkinliklerimiz de olacak.

    • İtalya Milli Günü kapsamında “Italy Meets Turkey in Jazz” konser projesi dünyaca tanınmış Türk ve İtalyan müzisyenleri 1 Haziran 2022 saat 20:00’de CSO ADA ANKARA’da bir araya getirecek. Türkiye’den ünlü caz piyanisti Kerem Görsev’e kontrbasta Volkan Hürsever, davulda Ferit Odman eşlik edecek. İtalyan caz panoramasının tanınmış isimleri trompet sanatçısı Flavio Boltro ve ünlü saksofon sanatçısı Emanuele Cisi, Kerem Görsev Trio ile birlikte aynı sahneyi paylaşacak.
    • Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestramız ve Bomsori Kim 4 Haziran 2022 Cumartesi günü saat 20:00’de, Kore-Türkiye Diplomatik İlişkilerinin 65. Yıldönümü etkinliğinde sahne alacak.
    • Söyleşi programımız da oldukça yoğun olacak. Tarih, edebiyat ve sanat söyleşilerimiz de festivale damgasını vuracak.
    • Edebiyatın Penceresinden Ankara
    • Türk Dil Kurumu Söyleşileri
    • Türk Tarih Kurumu Söyleşileri
    • Edebiyat Söyleşileri
    • Ankara’dan Parlayan Yıldızlarımız
    • Dünya Sinemasından Genç Sinemacılarımız
    • Sinemada Star Olmak
    • Kyriaki Spanu ile Antik Tiyatro Üzerine Söyleşi
    • Beyazperdeden Dijitale Sinemanın Geleceği
    • Türk Sinemasında Anılar/Anlatılar
    • Ankara’daki Arkeolojik Kazı Çalışmaları ve Konferansları
    • Farklı Disiplinlere Sahip Müzelerimiz
    • Türkiye’deki Sığınaklar

     

    • Tarihi Ankara Kalesi civarında yer alan Osmanlı ve Selçuklu mimarisi örneklerinden, Ankara’nın adını aldığı antik Ankyra kalıntılarına ev sahipliği yapan 1.800 yıllık Roma Hamamı’na, Cumhuriyet Dönemi mimarisinin en görkemli örneklerinin sıralandığı müzeler aksından, daha futuristik bir mimari anlayışın uygulandığı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestramızın yeni evi CSO Ada Ankara’ya uzanan bu Festival rotası kültür-sanat hayatımızın en önemli festivallerinden birisine ev sahipliği yaparak tarihe geçecek.
    • Sanatseverlerimiz tüm etkinliklerin detaylarını; www.baskentkulturyolu.com web sitemiz ile festivalimizin mobil uygulamasından görebilir, Biletinial ve sanatcepte uygulamaları üzerinden biletlerini temin edebilirler.
    • Tüm bunlara ek olarak twitter, instagram ve facebook üzerindeki festival hesaplarımızı takip etmelerini özellikle öneriyorum.
    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:43 +0300 Modern Sanat
    Bin Seymen aynı anda Ankara sokaklarına indi... https://modernsanat.org/bin-seymen-ayni-anda-ankara-sokaklarina-indi https://modernsanat.org/bin-seymen-ayni-anda-ankara-sokaklarina-indi Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Başkent Kültür Yolu festivali kapsamında Ankara'da ilkler yaşanmaya devam ediyor. Bin Seymen biraraya gelerek Ulus'ta gösteri yaptı. İlk defa bu kadar fazla Seymeni birarada gören Ankaralılar renkli ve keyfli anlar yaşadılar. 

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:42 +0300 Modern Sanat
    Başkent Kültür Yolu festivali başladı... https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivali-basladi https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivali-basladi Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, programda yaptığı konuşmada, sanatçının sesinin daha fazla duyulduğu bir dünyada barışın, kardeşliğin ve adaletin sesinin daha fazla çıkacağı değerlendirmesinde bulundu.

    Kovid-19 salgını nedeniyle insanlığın zor günler geçirdiğine işaret eden Ersoy, "Biz dünyayı, resimle, müzikle, sinemayla, romanla, sevgiyle ve şiirle güzelleştireceğiz. Bu nedenle Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak ülkemizde tam anlamıyla bir kültür sanat seferberliği başlatmış durumdayız. Sanatçılarımızın sesinin ülkemizin dört bir yanında duyulması, dünyaya yankılanması adına desteklerimizi artırdık." dedi.

    Başkentin kültür ve sanat hayatına çok önemli katkılar sağlayacak, şehrin farklı noktalarında kültürün ve sanatın etkisini hissettirecek Başkent Kültür Yolu Festivali'ni de başlattıklarını söyleyen Ersoy, festivalin, Ankara'nın, tarihi ve güncel kültür zenginliklerine canlılık katmak ve sahip olduğu kültürel mirası dünya vitrinine taşımak üzere hayata geçirildiğini söyledi.

    Festival kapsamında gerçekleştirilecek etkinliklerle ilgili bilgileri de paylaşan Ersoy, dünyaca ünlü sanatçı ve orkestraların yanı sıra 2 binden fazla etkinliğin başkentlilerle buluşacağını belirtti.

    - Resim ve heykel yarışmasına çok değerli sanatçılar katıldı

    Festival kapsamında 1939'dan beri kesintisiz olarak devam eden Devlet Resim ve Heykel Yarışması ödül töreni için de bir araya geldiklerini anımsatan Ersoy, sanatçıların son eserlerini bir arada sergilemek, sanat ortamına yeni eserler kazandırmak ve buna bağlı olarak da sanatçıların verimini artırmak amacıyla düzenlenen yarışmaya, bu yıl yine çok değerli sanatçıların katıldığını bildirdi.

    Ersoy, 75. Devlet Resim ve Heykel Yarışmasında, heykel, özgün baskı, seramik ve resim alanında başarı elde eden sanatçıları da tebrik etti.

    - "Sanat iklimi ülkenin dört bir yanında hissedilecek"

    İstanbul'la başladıkları kültür yolu festivaline, Ankara ile devam ettiklerini belirten Ersoy, "Bu sanat ikliminin yurdumuzun dört bir yanında hissedilmesi için ekimde Diyarbakır'da da Kültür Yolu Festivali düzenleyeceğiz. Daha sonra İzmir, Konya ve Çanakkale'de de etkinlikleri sürdüreceğiz." diye konuştu.

    Şehirlerin gelişmesine önemli katkılar sağlayacak festivaller sayesinde şehirlerin marka değerine katkı sağlamayı amaçladıklarını aktaran Ersoy, kültür ve turizmi birbirinden ayırmanın artık mümkün olmadığını, bu anlayışla uluslararası standartlarda kültür sanat altyapıları oluşturacaklarını dile getirdi.

    Bakanlık olarak kültür ve sanat hayatına her alanda katkı sağlamaya devam edeceklerini ve şehirlerin dünya kentleriyle rekabetinde yeni avantajlar elde etmesi adına desteklerini artıracaklarını bildiren Ersoy, açılışı gerçekleştirilen etkinliklerin hayırlı olmasını diledi.

    Bakan Ersoy, konuşmasının ardından 75. Devlet Resim ve Heykel Yarışmasında ödül alan sanatçılara hediyelerini takdim etti.

    Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğünce gerçekleştirilen açılış konserinin ardından Ersoy, Devlet Resim ve Heykel Yarışması Sergisi'ni gezdi.

    - "Şehirlerimizin yeni marka yüzlerini oluşturmaya çalışıyoruz"

    Sergi alanında basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Ersoy, turizm ülkesi ve şehri olmak için bu alandaki rakip ülkelerden kültür ve sanatla ayrışılacağını kaydetti.

    Bu anlamda son birkaç yıldır Bakanlığın çok yatırım yaptığını aktaran Ersoy, "Şehirlerimizin yeni marka yüzlerini oluşturmaya çalışıyoruz. Bu şehirlerin kültür ve sanatta da bir marka olduğunu göstermek istiyoruz. Bu da şehirlerimizi yabancılar açısından cazibe noktası haline getiriyor. Kültür, sanat ve turizm birleştiği zaman muazzam sonuçlar elde ediyoruz." ifadelerini kullandı.

    Ersoy, İstanbul'a yapılan yatırımların karşılığını bu yıl gördüklerini, son bir ayda özellikle turizm mevsiminin başlamasıyla kente rekorların kırıldığı 2019'un çok çok üzerinde turist gelmeye başladığını kaydetti.

    Bakan Ersoy, daha sonra restorasyon çalışmaları tamamlanan Etnografya Müzesi'ni gezerek, ziyarete açtı.

    - Başkent Kültür Yolu Festivali

    Kültür ve Turizm Bakanlığının, Ankara'nın tarihi ve kültürel değerlerine uluslararası ölçekte dikkati çekmek amacıyla hayata geçirdiği Başkent Kültür Yolu Festivali, 5 bin 971 sanatçı, 179 akademisyen ve tarihçinin katıldığı 560 etkinliğe ev sahipliği yapacak.

    Türkiye'den ve dünyadan yıldız sanatçıların yer aldığı bir programla 12 Haziran'a kadar sanatseverlerle buluşacak festival, sanatın coşkusunu Ankara ve çevre illere taşıyacak. Festival, Ankara'nın tarihi ve modern yüzünü yansıtan 70'i aşkın durakta hayata geçecek.

    Dünyanın en iyi 50 vokali arasında gösterilen Buika ve "Afrika'nın altın sesi" olarak tanınan Salif Keita, Balkanların sevilen sesi Dino Merlin ve ECHO Klassik ödüllü soprano Anna Prohaska gibi isimler CSO Ada Ankara'da sahne alacak.

    Burak Onur Erdem yönetiminde sahne alan Devlet Çoksesli Korosu da Brahms, Grieg, Barber ve Vaks'ın eserlerinden oluşan zengin bir repertuvarla müzikseverlerle buluşacak.

    Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) ise festival kapsamında kendi sahnesinde dünya devlerine eşlik edecek.

    Gerçekleştireceği ilk konserde dünyanın en iyi keman sanatçıları arasında gösterilen Maxim Vengerov'a eşlik edecek olan CSO, Şef Cemi'i Can Deliorman yönetiminde uluslararası başarılarıyla tanınan viyola sanatçısı Özcan Ulucan ve piyanist Birsen Ulucan'la sahneyi paylaşacak.

    Ayrıca, Şef Rengim Gökmen yönetiminde sahne alacak CSO, dünya klasik müzik camiasının en parlak ve heyecan verici keman virtüözleri arasında gösterdiği Bomsori Kim'e de festivalin en heyecan verici konserlerinden birinde eşlik edecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:42 +0300 Modern Sanat
    Kıymetli hurdalar sergisi herkesi şaşırtacak... https://modernsanat.org/kiymetli-hurdalar-sergisi-herkesi-sasirtacak https://modernsanat.org/kiymetli-hurdalar-sergisi-herkesi-sasirtacak Başkent Kültür Yolu festivali kapsamında CSO Ada Ankara'da Birlikte var olmak ve Kıymetli hurdalar sergisi açıldı. 10 Ülkeden 10 sanatçı festival boyunca hurda metal, ahşap ve kumaştan eserler üretecekler. kullanılmayan dişli, kırılmış metal sandalye, parçalanmış ve eskimiş trafik levhaları, bir kenara atılmış ömrünü yitirmiş kamyon jantı, bisiklet pedal zinciri gibi pekçok metal atığın bulunduğu parçalar sanatçılar tarafından birleştirilerek birer figür haline getirilecek. Sergi kreatifi, Uluslararası Kültür ve Sanat danışmanı Beste Gürsu sanatçıların eserlerini Başkent Kültür Yolu festivalinin bitim tarihi olan 12 Haziran tarihine kadar tamamlayacağını ve eserlerin koleksyon eserler olarak burada kalacağını belirtti. 

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:41 +0300 Modern Sanat
    Kültür ve Turizm Bakanı M. Nuri ERSOY ve Heyeti Roma Hamamını ve Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesini Ziyaret etti https://modernsanat.org/kultur-ve-turizm-bakani-m-nuri-ersoy-ve-heyeti-roma-hamamini-ve-ataturk-mesleki-ve-teknik-anadolu-lisesini-ziyaret-etti https://modernsanat.org/kultur-ve-turizm-bakani-m-nuri-ersoy-ve-heyeti-roma-hamamini-ve-ataturk-mesleki-ve-teknik-anadolu-lisesini-ziyaret-etti Başkent Kültür Yolu Festivali tüm hızıyla devam ediyor.

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz ve beraberindeki bürokratlar Kültür Yolu içerisinde bulunan Roma hamamını gezdi. Roma hamamı içerisinde Festival dolayısıyla açılan Roma'nın Ankayra'sı sergisini de gezen Bakan Ersoy sergi hakkında bilgi aldı. Bakan Ersoy Roma Hamamının konser vs. etkinliklerle de aktif tutulması yönünde talimatlar aktardı. Roma hamamıyla bitişik olan yine tarihi bir geçmişe sahip olan Atatürk Anadolu ve teknik meslek lisesinde açılan Sanat sergisini de gezen Bakan Ersoy sanatçılarla sohbet etti. 

    Lise bahçesinde ki sergide havada asılı kaya görenleri şaşkına çevirdi. İki ağaç arasına halatla gerdirilerek asılan Kaya ile ilgili sanatçı değerlendirmesini Redaktör haber mikrofonlarına yaptı. 

    Lise öğrencileride Bakan Ersoy'la bol bol fotoğraf çektirdi. 

    #Başkentkültüryolu #Tarih #kültürveturizmbakanlığı

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:40 +0300 Modern Sanat
    Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz: Kültür Sanat Cumhuriyet tarihinin zirvesinde https://modernsanat.org/kultur-ve-turizm-bakan-yardimcisi-ozgul-ozkan-yavuz-kultur-sanat-cumhuriyet-tarihinin-zirvesinde https://modernsanat.org/kultur-ve-turizm-bakan-yardimcisi-ozgul-ozkan-yavuz-kultur-sanat-cumhuriyet-tarihinin-zirvesinde Röportaj: İbrahim GÖKDEMİR

    Geniş bir kültür yelpazesine sahip ülkemizin Kültür sanat alanında yakaladığı ivmeyi Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz ile konuştuk. Redaktör Haber dergisinin Haziran sayısı sayfalarına konuk olan Yavuz ile Kültür Endüstrisinin ekonomiye ve istihdama katkısından, Bakanlığın Kültür sanat politikalarına, İstanbul’da ikincisi düzenlenen Başkent Ankara’da ilki başlayan Kültür yolu festivallerine kadar pek çok konuda sohbet ettik.

    Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz 20 yılda Kültür sanat adına Türkiye’nin büyük yol kat ettiğini dile getirirken “Büyük zihniyet değişimi gerçekleştirildi, kültürel faaliyetler Cumhuriyet tarihinin en yüksek oranına ulaştı” dedi.

    İşte o röportaımız;

    -Kültür sanat alanında Türkiye 2023 vizyonu ve hedeflerine ulaşmak üzere hazırlıklarını tamamladı mı? 2023 itibariyle Kültür Sanat alanında ne gibi değişimler bizleri bekliyor?

    İNSAN GÜCÜNÜN KAYNAĞI KÜLTÜRDÜR

    Öncelikle Kültür ve sanatı, toplumsal birlik ve beraberliğimizin ana unsuru olarak benimsiyor, kültür politikalarımızın bu bakış açısıyla şekillendirdiğimizi söylememiz gerekiyor. Bu anlamda biz kültürü toplumsal ve ekonomik kalkınmanın yapıtaşlarından biri olarak da kabul ediyoruz. Kültürün ve kültür endüstrilerinin ülkelerin gelişimine ve kalkınmasındaki etkisi göz ardı edilmemeli. Bildiğiniz gibi kalkınmanın en önemli unsuru olan nitelikli insan gücünün kaynağı da kültürdür. 

    KÜLTÜR ENDÜSTRİLERİ DAHA ÇOK İSTİHDAM YARATIYOR

    Sürdürülebilir bir büyüme için yüksek katma değere sahip olan kültür endüstrilerinin desteklenmesi önceliklerimiz arasında oldu. Çünkü, kültür endüstrilerinin 2018 yılı itibariyle Gayri Safi Milli Hasılamız içindeki payı yüzde 2,88. Bu oran, sağlık-sosyal hizmetler veya bilgi-iletişim gibi son derece önemli sektörlerin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla payının üzerinde. İstihdamdaki payı ise yüzde 4,34. Bu pay ile kültür endüstrilerimiz, gayrimenkul, finans, sigorta, madencilik, bilgi-iletişim, idari hizmetler sektörlerine göre daha çok istihdam yaratıyor. Kültür endüstrilerinin önemli bir büyüme potansiyeli bulunuyor.

    20 YILDA ZİHNİYET DEĞİŞİMİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ

    Kültür-sanat alanlarının gelişimi ve büyümesi için altyapı konusunun halledilmesi gerekiyor ki özellikle altyapı ve imkanlar konusunda son 20 yılda büyük bir yol kat edildi ve büyük bir zihniyet değişimi gerçekleştirildi. Türkiye’de son 20 yıl içerisinde yapılan kültürel altyapı yatırımları sayesinde kültürel faaliyetlere erişim Cumhuriyet tarihinin en yüksek oranına ulaştı. Bu bizim için büyük bir gurur kaynağı.

    Kültürel faaliyetlere erişim artık Bebek ve Çocuk Kütüphaneleri ile 3 yaşındaki çocuklarımızdan başlıyor.

    MÜZE VE ÖRENYERİ ZİYARETÇİLERİNDE REKOR KIRDIK

    2002 yılında Bakanlığımıza bağlı müze sayısı ise 183 iken 2022 Mayıs ayı itibarıyla bu rakam 210’a yükseldi. Son 20 yılda 163 müzemizin onarım, restorasyon ve teşhir-tanzim çalışmaları yapılarak yenilendi. Pandemi öncesi dönemde müze ve örenyeri ziyaretçi sayımız 35 milyonu geçerek rekor kırdı.

    Kültür merkezlerimiz, kütüphanelerimize yenilerini her gün yenilerini ekliyoruz veya mevcut olan mekanları günün koşullarına ve taleplere göre yeniliyoruz.

    Her biri birbirinden önemli kültür-sanat mekanlarını son iki yıl içerisinde hizmete soktuk. Bunlardan en önemlileri; İstanbul Atatürk Kültür Merkezimiz, Ankara Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Binamız. Bu iki eser dünya çapında parmakla gösterilen iki büyük kültür altyapısı yatırımı. Cumhurbaşkanımızın da her zaman vurguladığı eser ve hizmet siyaseti bu. Altyapı yatırımları birer birer tamamlanırken veya ihya edilirken diğer taraftan da bu mekanları içerik ile de besliyoruz. Sanata ve sanatçıya verdiğimiz destekler sayesinde bu kültür alanları her gün çok çeşitli etkinliklere ve sanatseverlere ev sahipliği yapıyor.

    Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yılını kutlayacağımız 2023 yılı, sahip olduğumuz kültürel değerleri Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği ve yol göstericiliği ile büyük ve görkemli etkinliklerle Türk ve dünya kamuoyuyla paylaşma yılı olacak.

     

     

     

    -İstanbul AKM çok konuşuldu, çok tartışıldı. Sonucunda ortaya müthiş bir eser çıktı. Açılalı 1 yıla yaklaşıyor şimdi nasıl karşılanıyor. Size gelen tepkiler nelerdir?

    AKM’DE 700 ETKİNLİK 750 BİN ZİYARETÇİYE ULAŞTIK

    AKM bütün İstanbulluların ve İstanbul’dan, Beyoğlu’ndan, Taksim’den yolu geçmiş herkesin hafızasında ve hatıralarında yeri olan önemli bir mekân. Bazı çevreler tarafından maksatlı bir şekilde yıkılacağı ve başka şekillerde değerlendirileceği dillendirildi. Ancak Cumhurbaşkanımız gayet kararlı bir şekilde Türkiye'nin gururu bir kültür-sanat kurumu olarak yeniden ayağa kaldırılmasını sağladı. Sayın Cumhurbaşkanımızın himayesinde Sayın Bakanımızın yürüttüğü titiz çalışma sayesinde rekor sayılacak bir sürede emsallerinden çok daha uygun bir maliyetle tamamlanarak 29 Ekim 2021 tarihinde hizmete girdi.

    Sanatseverlerimiz ve İstanbullular AKM’yi çok sevdi, beğendi ve tabiri caizse bağrına bastı. AKM’de açıldığı günden bugüne yaklaşık 700 etkinlik düzenlendi ve 750 bin kişi tarafından ziyaret edildi. Bunla gerçekten önemli bir rakamlar. AKM Türkiye’de ve İstanbul’da sanatın kalbi oldu.

    AKM’yi kurgularken amacımız sadece etkinlik, konser yapılan bir mekân değil gün boyu ailelerin çocuklarını getirebileceği, gençlerin gelip sanat üretebileceği, kütüphanesinden faydalanabileceği, vakit geçirebileceği yaşayan bir mekân yaratmaktı. Bunu da başardığımıza inanıyorum.

     

     

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:39 +0300 Modern Sanat
    Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları Muğla’da https://modernsanat.org/medya-kultur-sanat-ve-turizm-bulusmalari-muglada https://modernsanat.org/medya-kultur-sanat-ve-turizm-bulusmalari-muglada Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları Muğla’da

    Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Kültür Sanat muhabirleri derneği tarafından bu yıl 3.sü düzenlenen Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmalarının 2022 yılı üçüncü etkinliği 10-11-12 Mayıs tarihlerinde Muğla’da gerçekleştirilecek.  

    Geleneksel hale getirilen Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmalarında yurdun çeşitli illerinde görev yapan Kültür sanat muhabirleri Muğla’nın Ortaca ilçesine bağlı bir turizm mekanı olan Dalyan’da bir araya gelecek.

    Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir “Projemiz vesilesiyle Anadolu’nun görülmeye değer şehirlerinde keşfedilmeyi bekleyen tarihi ve kültürel değerlerimizin yanı sıra turizm alanında kendini kanıtlamış bölgelerimizi tanıtmaya devam ediyoruz. Muğla ilimiz tarihi ve kültürel değerlerinin yanı sıra Deniz, kum, güneş turizmi açısından ülkemizin en önemli bölgelerinden birisidir. Marmaris, Bodrum, Fethiye her ne kadar ön plana çıkmış olsa da Dalyan’da önemli bir turizm merkezimizdir. Bizlerde böylesine büyük bir doğal güzelliğe sahip Dalyan’ı merkez seçerek Muğla’yı Kültürü, sanatı ve turizm yönüyle yerinde görüp en önemli noktalarını kaleme alacak Kültür sanat muhabirleri ile birlikte 3 gün boyunca incelemelerde bulunacağız.” dedi.

    KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞININ DESTEĞİNİ ÖNEMSİYORUZ

    Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmalarının bu yıl 3.sünün yapılması hakkında da açıklamalarda bulunan Başkan Gökdemir “Burada Kültür ve Turizm Bakanlığının projeyi destekliyor olması ve üçüncüsünü yaptığımız için artık benimsemiş olması bize ayrı bir güç katıyor. Bu manada Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy’a Turizmi 81 vilayete yayma çabalarında gösterdikleri gayretlerinden ve bizim projemiz gibi projelere destek olmalarından dolayı teşekkür ediyoruz” dedi.

    BAŞKANLARA TEŞEKKÜR

    Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmalarının üçüncü etkinliğine ev sahipliği yapacak Muğla Ortaca ilçesi Belediye Başkanı Alim Uzundemir, Djital Medyacılar Derneği Başkanı Serap Özdemir, Dalyan Su ürünleri kooperatif başkanı Arif Yalılı, Dalyan otelciler Birliği Başkanı Ali Mürşit Yağmur ve Ankara’dan katılım sağlayacak gazetecilerin ulaşımında desteğini esirgemeyen Kalecik Belediye Başkanı Duhan Kalkan’a katkılarından dolayı teşekkür eden İbrahim Gökdemir, son buluşmalarını Haziran ayı sonu Temmuz’un ilk haftasında Kastamonu’da yaparak projeyi tamamlayacaklarını dile getirdi.

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:38 +0300 Modern Sanat
    Muğla’da tatil yapmak ayrıcalıktır… https://modernsanat.org/muglada-tatil-yapmak-ayricaliktir https://modernsanat.org/muglada-tatil-yapmak-ayricaliktir Etkinliğin açılış toplantısına AK Parti Muğla Milletvekili Yelda Erol Gökcan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Sanem Arıkan, Ortaca Belediye Başkanı Alim Uzundemir, Dalyan Su Ürünleri Kooperatif Başkanı Arif Yalılı, Dalyan Otelciler Birliği Başkanı Ali Mürşit Yağmur, Dijital Medya ve Yayıncılar Derneği Başkanı Serap Ülkü Özdemir ile ülkemizin değişik illerinden gelen gazeteciler katıldı.

    MUĞLA’DA TATİL YAPMAK AYRICALIKTIR

    AK Parti Muğla Milletvekili Yelda Erol Gökcan, “Muğla ile ne kadar övünsek azdır. Muğla’da bin 140 kilometre kıyı şeridine sahibiz. Yüzde 68’imiz ormanlarla kaplı. Turkuaz rengi denizimizin güzelliklerini ise anlata anlata bitiremiyoruz. 450’ye yakın Mavi Bayraklı denizlerimiz var. Her geçen gün sayıları artmakta. İngilizler tatillerine büyük önem verir bunun için Antalya yerine Fethiye’yi tercih eder. Sözün kısası Muğla’da tatil yapmak ayrıcalıktır. Ortaca bulunduğu yer itibariyle önemli bir lokasyona sahiptir. Sahili ile çok önemli bir yerdir. Hem caretta carettaların ürediği sahili, bakımının yapıldığı bir merkeze sahiptir. Dalyan kefali, havyar ve mavi yengecin lezzeti ile adını duyuran bir yerdir. Tarihi ve doğal güzelliklerine gezi programlarında bire bir şahit olacaksınız. Bu kadar güzelliklere sahip Ortaca’nın turizmden hak ettiği payı almasını istiyoruz. Sizlerin aracılığıyla daha çok kesimlere ulaşacağımıza inanıyorum. Amacımız turizmde sahip olduğumuz yelpazeyi genişletmek. Muğla’nın kalkınması ve turizmin canlanması adına bu tür programlar büyük öneme sahip. Bu anlamda medyaya büyük iş düşüyor. Geldiğiniz için hepinize çok teşekkür ediyorum” dedi. 

     

    DALYAN TURİZM CENNETİ AMA HAK ETTİĞİ PAYI ALMIYOR

    Ortaca Belediye Başkanı Alim Uzundemir, “2,5 yıldır pandemi nedeniyle dünya genelinde büyük bir sıkıntı yaşanıyor. En çok etkilenen sektörler arasında turizm yer almaktadır. İnşallah bunların gerekli kurumlar ve ilgililer tarafından telafi edileceğini düşünüyorum. Dalyan’da deniz, kültür, tarih ve hiçbir yerde olmayan deltamız var. Buradaki güzelliklerin gazeteci arkadaşlarımız tarafından tanıtılması hem bölgemiz hem de turizmimiz açısından büyük önem taşımaktadır. Ortaca Dalyan turizm cenneti ama bu sektörden hak ettiği payı aldığını düşünmüyorum. Tanıtım konusunda bazı eksiklerimiz olduğunu düşünüyorum. Bunları sizin sayenizde aşacağız. Sizlere ev sahipliği yapmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum” diye konuştu.

    ARIKAN, “MUĞLA ÜST SIRALARDA YER ALIYOR”

    Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Sanem Arıkan, “Muğla’nın gelini olduğum için kendimi ev sahibi hissediyorum. Ortaca Dalyan’a gelir gelmez ben de çok etkilendim. Muğla güneş, deniz, kum turizmde her zaman üst sıralarda yer alıyor. Tüm destinasyonların ve Dalyan’ın ön plana çıkması adına hepimize görevler düşüyor. Bakanlık olarak her zaman yatırımcıların ve turizmcilerin yanındayız. Turizm açısından tüm özellikleri barından, muhteşem bir yerdeyiz. İnşallah bunları gazeteci arkadaşlarımızla tüm ülkemize duyuracağız” şeklinde konuştu.

    TURİZMİ 81 VİLAYETE YAYMA HEDEFİNDE BİR NEFERİZ

    Açılış konuşmasını yapan Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir, “Derneğimiz 2013 yılında Ankara merkezli olarak kurulmuştur. Ülkemizin sayısız turizm değerlerini tanıtmak adına Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın destekleriyle birçok etkinliğe imza attık. 2017 yılında yine Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla başlatmış olduğumuz Kültür Sanat Buluşmaları, 2020-2021 yıllarında tanımı daha da genişletilerek; Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları adını almıştır. 2020 yılında Ankara, İstanbul, Erzurum, Antalya; 2021 yılında Nevşehir, Aydın, Hatay, Diyarbakır ve Trabzon illerinde gerçekleştirdiğimiz Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları projemizin üçüncüsünün açılışını Konya’da gerçekleştirdik. Adana ile devam ettik. Bugün de ülkemizin deniz, kum ve güneş turizminin yanı sıra doğal güzellikleriyle göz dolduran Muğla’dayız. Fethiye, Marmaris ve Bodrum gibi önemli turizm merkezlerini bulunduran Muğla’nın, caretta carettaların uğrak yeri olan Ortaca Dalyan’dayız. İki gün boyunca Anadolu’nun çeşitli illerinden gelen gazeteci meslektaşlarımıza Ortaca, Dalyan ve Köyceğiz’in tüm güzelliklerini tanıtacağız. Bu yıl programımızı 1-2-3 Temmuz tarihlerinde Kastamonu’ya düzenleyeceğimiz gezi ile tamamlayacağız. Projemizde amacımız keşfedilmeyi bekleyen tarihi ve kültürel değerlerimizi, kültür sanat muhabirleri vasıtasıyla bizzat yerinde görüp; medya yoluyla ülkemizin dört bir yanına bu güzellikleri duyurmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy ve Bakan Yardımcımız Sayın Özgül Özkan Yavuz projemizi yakından takip etmektedir. Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığımızın da önemle üzerinde durduğu iç turizme katkı sağlamaktadır. İç turizmin 81 ile yayılmasında önemli bir çalışma olarak görülmektedir” dedi.

    ÖZDEMİR, “MEMLEKETİMİ TANITMAK AYRI BİR MUTLULUK”

    Dijital Medya ve Yayıncılar Derneği Başkanı Serap Ülkü Özdemir konuşmasında, “Ülkemizin dört bir yanından gelen meslektaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Burada olmak çok güzel. Birçok ili gezdik ama kendi memleketimi tanıtmak ayrı bir mutluluk. Güzel bir proje. Pandemi sürecinde hepimiz mutsuzduk. Buna rağmen Ortaca Dalyan’da huzur var. Ortaca Belediye Başkanımız Alim Uzundemir her zaman bizim yanımızda. Sayın vekilimiz de bizi yalnız bırakmadı. Gezi programı kapsamında da birçok sürpriz sizleri bekliyor” ifadelerini kullandı.

    Konuşmaların ardından AK Parti Muğla Milletvekili Yelda Erol Gökcan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Sanem Arıkan’a teşekkür plaketi takdim etti.

    GAZETECİLER DALYAN'A HAYRAN KALDI

    Etkinliğin ikinci gününde Anadolu'nun çeşitli illerinden gelen yerel ve yaygın medya mensupları Ortaca Dalyan, iztuzu, köyceğiz sultaniye kaplıcalarını yerinde inceleme fırsatı buldu. gazeteciler Sultaniye kaplıcalarında çamur banyosu deneyimide yaptı. 

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:37 +0300 Modern Sanat
    Disney Plus nedir? Disney Plus nasıl izlenir? Disney Plus içerikleri nelerdir? Disney plus dizileri nelerdir? Disney Plus Türkiye'ye geldi mi? https://modernsanat.org/disney-plus-nedir-disney-plus-nasil-izlenir-disney-plus-icerikleri-nelerdir-disney-plus-dizileri-nelerdir-disney-plus-turkiyeye-geldi-mi https://modernsanat.org/disney-plus-nedir-disney-plus-nasil-izlenir-disney-plus-icerikleri-nelerdir-disney-plus-dizileri-nelerdir-disney-plus-turkiyeye-geldi-mi Disney Plus nedir? Disney Plus nasıl izlenir? Disney Plus içerikleri nelerdir? Disney plus dizileri nelerdir? Disney Plus Türkiye'ye geldi mi? Disney plus fiyatı nedir? işte bütün bu soruların cevapları haberimizde...

    DİSNEY PLUS TÜRKİYE'YE ÜYE OLMAK KAÇ TL

    Disney Plus dünyanın en büyük dizi ve sinema izleme platformlarından biridir. Disney Plus Türkiye'de kullanıma başladı. Dijital içerik platformları içerisinde en büyüğü diyebiliriz Disney Plus için. üyelik fiyatı aylık 34,99 TL, yıllık 349,90 TL olarak belirlendi. Ön kayıt yaptıranlar içinse 8 ay fiyatına 12 ay kampanyası mevcut. Yani 1 yıllık üyelik %16 daha uygun fiyatla 279,90 TL’ye denk geliyor. Ayrıca iOS ve Android uygulamaları üzerinden uygulama içi satın alma özelliği ile de üye olabiliyorsunuz.

    DİSNEY PLUS'TA HANGİ FİLMLER VE DİZİLER VAR?

    Platformdaki seçkin içerikler, daha yüksek kaliteli bir görüntü sunan IMAX teknolojisiyle de izlenebiliyor. Ebeveynlerin kolayca oluşturabilecekleri 'Çocuk Profili' ile belirli yaşlara özel içerikler de sunan Disney+ Plus, Luka gibi Pixar içeriklerini de bünyesinde barındırıyor.

    YERLİ DİZİLER NELERDİR?

    Kaçış (Engin Akyürek)
    Gri (Timuçin Esen)
    Avcı (Pınar Deniz)
    Dünyayla Benim Aramda (Demet Özdemir, Buğra Gülsoy)
    Disney Plus'taki yerli filmler:

    Recep İvedik 7
    Kral Şakir: Geri Dönüşüm
    DİSNEY PLUS'TA ORJİNAL YAPIMLAR NELER?

    Pam & Tommy
    How I Met Your Father
    The Dropout
    The Kardashians
    Disney Plus'ın yayınlayacağı sevilen içerikler:
    The Simpsons
    The Walking Dead
    Lost
    American Horror Story
    Grey’s Anatomy
    How I Met Your Mother
    Desperate Housewifes
    Star Wars’un Disney+ orijinal içerikleri olan “The Book of Boba Fett” ve her iki sezonuyla “The Mandalorian”ın yanı sıra heyecanla beklenen “Obi-Wan Kenobi” dizilerine erişebiliyorlar. Lansmanla birlikte kullanıcılar, Oscar adayı “Shang-Chi ve On Halka Efsanesi”, “Eternals”, “Avengers: Endgame”, “Captain Marvel”, “Black Widow”’u içeren 60'tan fazla Marvel filmi ve “Ms. Marvel”, “Loki”, “WandaVision” ve “Hawkeye” dahil 80’den fazla Marvel serisine erişebiliyorlar. Disney+, “She-Hulk” ve Samuel L. Jackson’ın yer aldığı “Secret Invasion”’ı sırada gelecek orijinal yapımlar arasında duyurdu.

    Yine yapılan duyuruya göre "Oyuncak Hikayesi" serisinin tamamı, iki Oscar ödüllü “Soul”, Oscar Ödülü adayı "Luka" ve son dönemin öne çıkan animasyonlarından “Kırmızı” ve bundan sonra yayınlanacak tüm Disney ve Pixar içerikleri de Disney+’ta olacak. Oscar ödüllü “Enkanto: Sihirli Dünya”, “Karlar Ülkesi” filmleri ve Walt Disney Animation Studios'a ait 100'den fazla yapımının yanı sıra "Raya ve Son Ejderha" ve “Mulan (2020)” gibi Disney filmleri de platformda yerini alan içerikler arasında bulunuyor.

    Ayrıca, Emma Stone’un “Cruella de Vil”i canlandırdığı Oscar ödüllü “Cruella”, Dwayne Johnson ve Emily Blunt ile “Jungle Cruise” ve Tom Hanks ile tekrar hayat bulmaya hazırlanan Disney+ orijinali Pinokyo gibi Disney’in tüm canlı aksiyon filmleri de Disney+’ta yer alıyor. “Mucize: Uğur Böceği ile Kara Kedi”, “Fineas ve Förb” ve “Zatonya” da dahil olmak üzere yüzlerce Disney Channel çizgi dizisi, orijinal filmi ve özel bölümü de yine Disney+ üyelerine sunuluyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:36 +0300 Modern Sanat
    Damdan Düşeni Anlayan Adam, kitabı yayımlandı https://modernsanat.org/damdan-duseni-anlayan-adam-kitabi-yayimlandi https://modernsanat.org/damdan-duseni-anlayan-adam-kitabi-yayimlandi Hataylı iş insanı, HATBORU Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kılıçlar, 44 yıllık iş hayatı boyunca yaşadıklarını, “Damdan Düşeni Anlayan Adam” adıyla kitaplaştırdı.

    O bir sivil toplumcu

    Doğu Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (DASİFED) ile Hatay Sanayici ve İş İnsanları Derneği (HASİAD) Başkanlığı görevlerinde bulunarak iş dünyasına sivil toplum alanında da katkı sunan Mehmet Kılıçlar’ın hayatını konu edinen kitap, ilham ve ibret alınacak pek çok yaşanmışlıkla dolu.

    Editörlüğünü gazeteci / yazar Dursun Erkılıç’ın yaptığı 240 sayfalık “Damdan Düşeni Anlayan Adam” kitabı, fotoğraflarla da zenginleştirilerek basılmış.

    Tanıtım kokteyli…

    14 yaşından 28 yaşına kadar bulunduğu Avusturya’da yaşadıkları ile Türkiye’de atıldığı iş hayatında, sektörün devlerinden HATBORU Yönetim Kurulu Başkanlığına kadar uzanan süreçteki anılarını sade bir dille Anlatan Mehmet Kılıçlar, Başkanlığını yaptığı Hatay Sanayici ve İşadamları Derneği (HASİAD) binasında bir tanıtım bir tanıtım kokteyli düzenledi.

    Davet paylaşımında, “Bir harf ile başlayan hayatımın her anını yazıya döktüğüm ‘Damdan Düşeni Anlayan Adam’ adlı kitabımın tanıtım kokteylinde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyacağım” diyen Mehmet Kılıçlar, davetlileri kitabın içeriği ve yazılması konusunda bilgilendirdi.

    İkinci kitap müjdesi

    Kılıçlar, “Kitabı bitirmeme rağmen keşke şunu da yazsaydım dediğim anlar çok oldu, bu yüzden kitabımın devamı gelecek” sözleriyle ikinci kitabın müjdesini de verdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:34 +0300 Modern Sanat
    Cüneyt Arkın hayatını kaybetti. Cüneyt Arkın kimdir, Cüneyt Arkın'ın gerçek adı nedir? https://modernsanat.org/cuneyt-arkin-hayatini-kaybetti-cuneyt-arkin-kimdir-cuneyt-arkinin-gercek-adi-nedir https://modernsanat.org/cuneyt-arkin-hayatini-kaybetti-cuneyt-arkin-kimdir-cuneyt-arkinin-gercek-adi-nedir Türk sinemasında aldığı Battalgazi, Karamurat, Malkaçoğlu gibi rollerle Türk halkının gönlünü feth etmiş usta sinema oyuncusu Cüneyt Arkın 85 yaşında hayatını kaybetti.  

    Cüneyt Arkın Türk sinemasına damga vuran yüzlerce filmde rol aldı. Özellikle Karamurat, Malkaçoğlu, Battalgazi gibi filmlerde ki sahneleriyle günümüzde dahi bir ekol olan Cüneyt Arkın önceki gece rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmıştı. Eşi Betül Cüreklibatır ve yakınlarıda hastanede uzun süre bekledikten sonra doktorları ünlü oyuncunun hayatını kaybettiği haberini verdi. 

    Gerçek adı Fahrettin Cüreklibatır olan Cüneyt Arkın kimdir?

    Gerçek adı Fahrettin Cüreklibatır olan ünlü oyuncu 1937'de Eskişehir'de doğdu.

    İlk evliliğini 1964'te Güler Mocan ile yapan Cüneyt Arkın'ın bu evliliğinden kızı Filiz doğdu. Evliliği kısa süren Arkın, 1970'te Betül Işıl ile evlendi. Bu evliliğinden de Murat ve Kaan adlı iki oğlu dünyaya geldi.

    Asıl mesleği doktorluğu bırakan Arkın, 1963'te oyunculuğa başladı. Birçok filmde rol alan usta oyuncu, çok sayıda da ödül aldı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:34 +0300 Modern Sanat
    KONYA'DA EROS HEYKELİ BULUNDU! https://modernsanat.org/konyada-eros-heykeli-bulundu https://modernsanat.org/konyada-eros-heykeli-bulundu Konya'da bir iş yerine düzenlenen operasyonda Roma dönemine ait Eros heykeli, 131 sikke ve tarihi eser niteliğinde 12 obje ele geçirildi.

    İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yürütülen çalışmalarda, bir kişinin iş yerinde tarihi eser olduğu bilgisine ulaşıldı.

    Polis ekiplerince tespit edilen adrese düzenlenen operasyonda, Roma dönemine ait Eros heykeli, 131 sikke ile tarihi eser niteliğinde 12 obje ele geçirildi. Olayla ilgili 1 kişi gözaltına alındı.

    Tarihi eser kaçakçılığı yaptığı belirlenen şüpheli hakkında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet suçundan adli işlem yapıldı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:33 +0300 Modern Sanat
    Ankara Yaz konserleri başlıyor... https://modernsanat.org/ankara-yaz-konserleri-basliyor https://modernsanat.org/ankara-yaz-konserleri-basliyor  

        Başkenti sanatın ve kültürün başkenti yapmak için yaz-kış etkinlik programlarını sürdüren Ankara Büyükşehir Belediyesi, Başkentlileri şimdi de ‘Ankara Yaz Şenlikleri ve Yaz Konserleri’ ile buluşturacak. ABB, merkez ve ilçelerdeki açık ve kapalı alanlarda ünlü sanatçı ve müzik gruplarının ekim ayının sonuna kadar yer alacağı ücretsiz konserlerle vatandaşların aileleriyle kültür ve sanat dolu bir yaz geçirmesini amaçlıyor. 22 Temmuz’da başlayacak yaz konserleri serisi kapsamında Musa Eroğlu’ndan Cem Adrian’a, Selda Bağcan’dan Zara’ya, Kubat’tan Fuat Saka’ya kadar birçok ünlü sanatçı Başkentte sevenleriyle bir araya gelecek.

     

        Ankara Büyükşehir Belediyesi, Başkentlileri sanat ve kültürel etkinliklerle buluşturmaya devam ediyor. 

        Yaz boyunca çeşitli konserlere ev sahipliği yapacak olan Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı ‘Ankara Yaz Şenlikleri ve Yaz Konserleri’ ile Başkentlileri buluşturmaya hazırlanıyor.

        

    MUSA EROĞLU’NDAN CEM ADRİAN’A SELDA BAĞCAN’DAN ZARA’YA...

        Musa Eroğlu’ndan Cem Adrian’a, Selda Bağcan’dan Zara’ya, Kubat’tan Fuat Saka’ya kadar birçok ünlü sanatçı ve müzik grubunun sahne alacağı ve panayır havasında geçecek yaz konserleri, ekim ayının sonuna kadar devam edecek.

        Tüm vatandaşlara açık ve ücretsiz düzenlenecek yaz şenlikleri kapsamında konserler serisinin ilki 22 Temmuz 2022 Cuma günü Çubuk Şeyh Şamil Bulvarı’nda Kent Orkestrasının konseriyle başlayacak.

         Başkentliler; 23 Temmuz 2022 Cumartesi günü saat 20.00’de Çubuk Şeyh Şamil Bulvarı’nda Hüseyin Turan’ın, Altınpark’ta ise Gökhan Türkmen’in konseri ile müziğe doyacak.

     

    BAŞKENTTE YAZ AKŞAMLARI MÜZİK DOLU GEÇECEK

        ABB, Başkentlilerin kültür ve sanat dolu bir yaz geçirmesini sağlamak amacıyla kentin dört bir yanında bulunan açık ve kapalı alanlarda düzenleyeceği konser etkinliklerine ev sahipliği yapacak.

       ‘Ankara Yaz Şenlikleri’ ve konser programları aynı zamanda ABB TV, Youtube Kanalı ve Sosyal Medya hesapları üzerinden canlı olarak yayınlayacak. Ankara Büyükşehir Belediyesinin hafta içi ve hafta sonu Başkentlileri buluşturacağı konser takvimi ise şöyle:

    -22 Temmuz 2022 Cuma saat 20.00: Panayır+Kent Orkestrası: Çubuk Şeyh Şamil Bulvarı

    -23 Temmuz Cumartesi saat 20.00: Panayır+Konser (Hüseyin Turan): Çubuk Şeyh Şamil Bulvarı

    -23 Temmuz Cumartesi saat 20.00: Panayır+Konser (Gökhan Türkmen): Altınpark

    -26 Temmuz Salı saat 20.00: Panayır+Kent Orkestrası: Akyurt Salı Pazarı

    -27 Temmuz Çarşamba saat 20.00: Panayır+Konser (Mehmet Demirtaş): Akyurt Salı Pazarı

    -29 Temmuz Cuma saat 20.00: Panayır+Kent Orkestrası: Bala Pazar Yeri

    -30 Temmuz Cumartesi saat 20.00: Panayır+Konser (İbocan): Bala Pazar Yeri

    -30 Temmuz Cumartesi saat 20.00: Panayır+Konser(Fatma Turgut): Gençlik Parkı

    -5 Ağustos Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Kızılcahamam Soğuksu Milli Parkı (Çam Otel Otoparkı)

    -6 Ağustos Cumartesi: Panayır+Konser (Ender Balkır): Kızılcahamam Soğuksu Milli Parkı (Çam Otel Otoparkı)

    -6 Ağustos Cumartesi: Panayır+Konser (Sakiler): GaziPark

    -12 Ağustos Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Beypazarı Atatürk Parkı

    -13 Ağustos Cumartesi Panayır+Konser (Sevcan Orhan): Beypazarı Atatürk Parkı

    -13 Ağustos Cumartesi: Panayır+Konser (Cem Adrian): Batıkent Vedat Dolakay Parkı

    -19 Ağustos Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Ayaş Cumhuriyet Meydanı

    -20 Ağustos Cumartesi: Panayır+ Konser (Veli Erdem Karakülah): Ayaş Cumhuriyet Meydanı

    -20 Ağustos Cumartesi: Panayır+Konser (Musa Eroğlu): MoganPark

    -26 Ağustos Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Güdül Fen Lisesi

    -27 Ağustos Cumartesi: Panayır+Konser (Gülşen Kutlu): Güdül Fen Lisesi

    -27 Ağustos Cumartesi: Panayır+Konser (Koray Avcı): Gazipark

    -2 Eylül Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Polatlı Çamlıca Caddesi ile Bakır Sokağı birleştiği köşesi DedeKorkut Mahalle Konağı önü

    -3 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Kubat): Polatlı Çamlıca Caddesi ile Bakır Sokağı birleştiği köşesi DedeKorkut Mahalle Konağı önü

    -3 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Burak Bulut ve Kurtuluş Kuş): Altınpark

    - 9 Eylül Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Haymana Cimcime Meydanı

    -10 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Zara): Haymana Cimcime Meydanı

    -10 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Fettahcan): Gençlik Parkı

    -16 Eylül Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Çamlıdere Cumhuriyet Caddesi

    -17 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Ankaralı Yasin): Çamlıdere Cumhuriyet Caddesi

    -17 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Selda Bağcan): Mamak 3. Bölge

    -21 Eylül Çarşamba: Panayır+Konser (Madrigal): Anıtpark

    -23 Eylül Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Kalecik Belediyesi Meşran Tesisleri önü Halit Cevri Aslangil Mahallesi 1. Sokak üzeri

    -24 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Nurullah Akçayır): Kalecik Belediyesi Meşran Tesisleri önü Halit Cevri Aslangil Mahallesi 1. Sokak üzeri

    -24 Eylül Cumartesi: Panayır+Konser (Fuat Saka): Batıkent Vedat Dolakay Parkı

    -30 Eylül Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Elmadağ Kültür ve Sanat Merkezi önü

    -1 Ekim Cumartesi: Panayır+Konser (Derya Bedavacı): Elmadağ Kültür ve Sanat Merkezi önü

    -1 Ekim Cumartesi: Panayır+Konser (Yaşar): Ümitköy Arcadium Otoparkı

    -7 Ekim Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Nallıhan Cumhuriyet Meydanı

    -8 Ekim Cumartesi: Panayır+Konser (Oğuz Aksaç): Nallıhan Cumhuriyet Meydanı

    -8 Ekim Cumartesi: Panayır+Konser (Hüseyin Kâğıt): Sincan Harikalar Diyarı
    -14 Ekim Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Kahramankazan Salı Pazar Yeri

    -15 Ekim Cumartesi: Panayır+Konser (Mustafa Özaraslan): Kahramankazan Salı Pazar Yeri

    -15 Ekim Cumartesi: Panayır+Konser ( Grup Yüzyüzeyken Konuşuruz): Anıtpark

    -21 Ekim Cuma: Panayır+Kent Orkestrası: Şereflikoçhisar Cumhuriyet Savcısı Metin Şanal Bulvarı ile Mezarlık Caddesi kesişimindeki boş alan (Ada 1665 parsel 1)

    -22 Ekim Cumartesi: Panayır+Konser (Tuğba Yurt): Şereflikoçhisar Cumhuriyet Savcısı Metin Şanal Bulvarı ile Mezarlık Caddesi kesişimindeki boş alan (Ada 1665 parsel 1)

    -22 Ekim Cumartesi: Panayır+Kent Orkestrası: Evren Pazar Yeri

    -23 Ekim Pazar: Panayır+Konser (Nurdan İpek) Evren Pazar Yeri

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:31 +0300 Modern Sanat
    Ünlü yönetmen Erden Kıral son yolculuğuna uğurlandı https://modernsanat.org/unlu-yonetmen-erden-kiral-son-yolculuguna-ugurlandi https://modernsanat.org/unlu-yonetmen-erden-kiral-son-yolculuguna-ugurlandi Türk sinemasının önemli isimlerinden Erden Kıral'a İstanbul'da son yolculuğuna uğurlandı. Beyin kanaması nedeniyle kaldırıldığı hastanede 80 yaşında hayatını kaybeden yönetmen Erden Kıral için Beyoğlu Atlas Sineması'nda cenaze töreni düzenlendi. 

    Pazar günü Antalya'da kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden yönetmen Erden Kıral'ın cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda defnedilmek üzere İstanbul'a getirildi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:30 +0300 Modern Sanat
    Usta yazar Rasim Özdenören vefat etti https://modernsanat.org/usta-yazar-rasim-ozdenoren-vefat-etti https://modernsanat.org/usta-yazar-rasim-ozdenoren-vefat-etti Usta edebiyatçı, İstanbullu mühendis Hakkı Özdenören ile Kahramanmaraşlı Ayşe Hanım'ın oğlu olarak 1940'ta Maraş’ta dünyaya geldi.

    Şair Alaeddin Özdenören'in ikiz kardeşi olan yazar, ilkokula Kahramanmaraş’ta başladı, babasının görev yeri değişikliği nedeniyle Malatya'da devam etti. İlkokulu 1952'de tamamlayan Özdenören, 1955’te Tunceli Ortaokulundan mezun oldu.

    Rasim Özdenören, Kahramanmaraş Lisesinde, edebiyatla yakından ilgili Erdem Bayazıt, Hasan Seyithanoğlu, Sait ve Cahit Zarifoğlu kardeşlerle arkadaş oldu.

    Öğrencilik yıllarında arkadaşlarıyla Türkiye’nin önde gelen edebiyat dergilerini izleyip, yerel gazetelerde sanat sayfaları düzenlemeye başlarken, birlikte, o dönem yayınına ara verilen Maraş Lisesinin Hamle dergisini yeniden çıkardılar.

    İlk hikayesi Varlık'ta 1957'de yayınlandı
    Usta yazarın ilk hikayesi, "Akarsu", Varlık dergisinde 1 Ocak 1957'de çıktı. Aynı dergide, "Kasap" ve "Bayır Dereden Öyküler" adlı eserleri de yayınlandı. Özdenören'in ilk hikayeleri 1957-1958 arasında Türk Sanatı ve Arayış dergilerinde okuyucuyla buluştu.

    Usta kalem, edebi hayatı için bir dönüm noktası olan lise öğrenimini 1958'de tamamladı.

    Üniversite öğrenimi dolayısıyla ailesiyle İstanbul’a taşınan Özdenören, İstanbul Üniversitesinde, İktisat Fakültesi Gazetecilik Enstitüsünü 1964'te, Hukuk Fakültesini ise 1967'de bitirdi.

    Sezai Karakoç ile 1962'de tanışan yazar, 1964-1965'te Yeni İstiklal gazetesinin sanat sayfasını yönetti, 1950'li yıllarda yazdığı, "Eskiyen", "Oda", "Yolda", "Kan Otları", "Mani Olunmuş Adam", "Ricat", "Çark", "Sabah", "Koridor" ve "Düğüm" adlı hikayelerini aynı sayfada yayımladı.

    Türk hikayesinde yerlilik unsurunu benimseyen Özdenören, 1969'da Nuri Pakdil, Mehmet Akif İnan, Erdem Bayazıt ve Alaeddin Özdenören ile "Edebiyat" dergisinin kurucuları arasında yer aldı.

    1969'da Edebiyat dergisinde yazıları yayınlandı
    Başarılı edebiyatçı, üniversitenin ardından gittiği Ankara'da, Devlet Planlama Teşkilatında (DPT) uzman yardımcısı olarak işe başladı.

    Akif İnan ve Erdem Bayazıt gibi isimlerle 1969'da, Nuri Pakdil'in yayımladığı "Edebiyat" dergisinde yazılar kaleme alan Özdenören, "Kalkınma İktisadı" konulu yüksek lisans çalışması için 1970'te ABD'ye gitti.

    Usta yazar, New Mexico Üniversitesinde tezini tamamlayamadan geri dönerek, Eylül 1971'de Ayşe Çalkaya ile Kahramanmaraş’ta evlendi. İkilinin, Ömer Ümran ile Merve adını verdiği iki çocuğu dünyaya geldi.

    Bursa’da yedek subay personel okulunda 1972'de 6 ay eğitim gören yazar, kışla görevi için Mart 1973’te Şırnak’a gitti. Askerliğini 1974 Şubat’ında tamamladı.

    7 Güzel Adam'dan biriydi
    Rasim Özdenören, 1975'te Kültür Bakanlığına bakanlık müşaviri olarak atandı, 1977-1978'de müfettiş olarak çalıştı.
    Kültür Bakanlığındaki görevinden 1978'de ayrılan yazar, 1980'de DPT'de yeniden çalışmaya başladı. Burada uzman, yayın ve temsil dairesi başkanlığı, genel sekreter yardımcılığı ve müşavirlik gibi çeşitli görevlerde bulunduktan sonra genel sekreter iken 2005 yılında bu kurumdan emekli oldu.

    Cahit Zarifoğlu, Mehmet Akif İnan, Erdem Bayazıt ve Alaeddin Özdenören ile 1976'nın sonunda "Mavera" dergisini kuran yazarın, hikaye ve yazıları Varlık, Türk Sanatı, Arayış, Hamle, Dost, Soyut, Yeni İstiklal, Diriliş, Edebiyat, Mavera, Yeni Devir, Yeni Zemin, Yedi İklim, Kaşgar, Hece, Zaman, Yeni Şafak, Yeni Dönem'de yayımlandı.

    Özdenören, 1967'de ilk kitabı "Hastalar ve Işıklar"ın ardından 1973'te "Çözülme", 1974'te "Çok Sesli Bir Ölüm" adlı kitaplarını okuyucuyla buluşturdu. Prag’da yapılan Uluslararası TV Filmleri Yarışması’nda Jüri Özel Ödülü’nü kazanan Çok Sesli Bir Ölüm 1984'te, Çözülme ise 1973'te, televizyona film olarak uyarlandı.

    Yazarın "Çarpılmışlar" kitabı 1977'de, "Gül Yetiştiren Adam" romanı 1979'da, "Denize Açılan Kapı" eseri 1983'te, Hz. Yusuf kıssasından yola çıkarak kaleme aldığı "Kuyu" 1999'da, "Ansızın Yola Çıkmak" ile "Hışırtı" 2000'de, "Toz" ise 2002'de okuyucuyla buluştu.

    Rasim Özdenören'in, Türk edebiyatına damga vuran Cahit Zarifoğlu, Erdem Bayazıt, Nuri Pakdil, Mehmet Akif İnan, Alaeddin Özdenören ve Ali Kutlay'dan oluşan 7 güzel adam arasında yer aldığı belirtiliyordu.

    Bütün eserleri İz Yayıncılık'tan çıkan usta isim en son aylık yayımlanan Hece dergisinin yayın yönetmenliğini üstlenmişti.

    Özdenören'in ödülleri
    1978’de İki Dünya kitabıyla Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın Fikir Dalında Jüri Özel Ödülü’ne layık bulundu.

    1984’te Denize Açılan Kapı kitabı ile Yazarlar Birliği’nin ‘Yılın Hikâyecisi Ödülü’nü aldı.

    1986'da Ruhun Malzemeleri kitabı ile Türkiye Yazarlar Birliği’nin ‘Deneme Ödülü’ne layık görüldü.

    2008’de Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Dil Kurumu, RTÜK’ün iştirakiyle düzenlenen Karaman Türk Dili Ödülü kapsamında “Türkçeyi Güzel ve Doğru Kullanan Edebiyatçı Ödülü” verildi.

    2009'da TBMM Üstün Hizmet Ödülü’ne layık bulundu.

    2011’de Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi ve 2015’te Sakarya Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı verildi.

    2015'te Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’ne layık bulundu.

    2016'da Star gazetesinin düzenlediği Necip Fazıl Kısakürek Saygı Ödülü’nün sahibi oldu.

    2018’de Bayburt Üniversitesi’nin düzenlediği 2. Dede Korkut Ödülleri kapsamında Özdenören'e “Bilge Adam Ödülü” verildi.

    Eserlerinden bazıları şöyle:
    Hikaye: Hastalar ve Işıklar (1967), Çözülme (1973), Çok Sesli Bir Ölüm (1974), Çarpılmışlar (1977), Denize Açılan Kapı (1983), Kuyu (1999), Hışırtı (2000), Ansızın Yola Çıkmak (2000), Toz (2002)

    Roman: Gül Yetiştiren Adam (1979)

    Deneme: İki Dünya (1977), Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler (1985), Yaşadığımız Günler (1985), Ruhun Malzemeleri (1986), Yeniden İnanmak (1987), Kafa Karıştıran Kelimeler (1987), Çapraz İlişkiler (1987), Yumurtayı Hangi Ucundan Kırmalı? (1987), Müslümanca Yaşamak (1988), Red Yazıları (1988), Yeni Dünya Düzeninin Sefaleti (1996), Ben ve Hayat ve Ölüm (1997), İpin Ucu (1997), Acemi Yolcu (1997), Kent İlişkileri (1998), Yüzler (1999), Köpekçe Düşünceler (1999), Eşikte Duran İnsan (2000), Yazı İmge ve Gerçeklik (2002), Aşkın Diyalektiği (2003), Düşünsel Duruş (2004) Siyasal İstiareler (2009), Açık Mektuplar (2014), Edebiyat ve Hayat (2012), Hadislerin Işığında Hz. Muhammed (2018)

    Çeviri: Hayvan Çiftliği (George Orwell, 1964), İslam’da Devlet Nizamı (Mevdudi, 1967), İslam Devletinde Mali Yapı (Dr. S.A. Sıddıki, 1972)

    Rasim Özdenören yarın toprağa verilecek
    Özdenören, yarın Eyüp Sultan Camii'nde öğle namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından defnedilecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:29 +0300 Modern Sanat
    Türk müziğinin ünlü sesi İlhan İrem hayatını kaybetti https://modernsanat.org/turk-muziginin-unlu-sesi-ilhan-irem-hayatini-kaybetti https://modernsanat.org/turk-muziginin-unlu-sesi-ilhan-irem-hayatini-kaybetti Türk Müziğinin ünlü sesi İlhan İrem 67.yaşında hayatını kaybetti. 

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:29 +0300 Modern Sanat
    Mirror grubunun büyük kazası! https://modernsanat.org/mirror-grubunun-buyuk-kazasi https://modernsanat.org/mirror-grubunun-buyuk-kazasi Hong Kong’da Mirror adlı grubun Hong Kong Coliseum'daki konserinde tahlisiz bir kaza yaşandı. Dev bir ekran sahnedeki dansçılardan ikisinin üzerine düştü. Ekran doğrudan bir dansçıyı ezdikten sonra bir diğerinin üzerine devrildi.

    Dansçıların kaldırıldığı yerel hastane, bir dansçının boynundan yaralandığını ve yoğun bakımda tutulduğunu, diğer dansçının ise stabil durumda olduğunu duyurdu.

    Grubun üyeleri de Hong Kong’da en fazla tanınan ünlülerin başında geliyor.

    2018’de kurulan grubun Asya bölgesinde de geniş bir hayran kitlesi var.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:27 +0300 Modern Sanat
    Ankara Kalesi Bedeninde Devşirme Taşlar... https://modernsanat.org/ankara-kalesi-bedeninde-devsirme-taslar https://modernsanat.org/ankara-kalesi-bedeninde-devsirme-taslar  Kentin tarihi ve kültürel değerlerini gün yüzüne çıkarmayı sürdüren Ankara Büyükşehir Belediyesi, “Ankara Kalesi Bedeninde Devşirme Taşlar” isimli fotoğraf sergisiyle Ankara Kalesi’nin tanıtımına katkıda bulunmaya devam ediyor.

      ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı ve Dr. Cabir Deniz Seyran’ın iş birliğiyle hazırlanan fotoğraf sergisi, Kızılay Metro Sanat Galerisi’nde açıldı.

     

    ÖDEMİŞ: “ANKARA KALESİ ANKARA’NIN BİR AÇIK HAVA MÜZESİ”

       Sergi açılışına katılan Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Bekir Ödemiş, Ankara’da yaşamış kadim uygarlıklara ait tüm tarihi, kültürel ve arkeolojik mirasın restorasyonu için yoğun çalışmalar gerçekleştirdiklerine dikkat çekerek şöyle konuştu:

    “Ankara Kalesi Ankara’nın en önemli değerlerinden birisidir. Kalemizin yapım tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte en az 2 bin 250 yıllık bir yapı olarak tanımlayabiliyoruz. Kale zaman içerisinde yıprandıkça onarımlar geçirmiş, onarımlar esnasında o günün koşullarında bulunabilen en uygun malzemeler değerlendirilmiş. Kale bedeninin onarımında kullanılan malzemeler Ankara’da yaşamış uygarlıkların bırakmış olduğu arkeolojik ve kültürel varlıklar olarak da sergide beliriyor. Bunun için Ankara Kalesi Ankara’nın bir açık hava müzesi. Kale katmanlarına baktığımızda Ankara'da yaşamış olan tüm uygarlıkların izlerini görmemiz mümkün.  Sayın Başkanımız Mansur Yavaş ‘Ankara, Ankaralılar tarafından bilinirse korunabilir anlayışıyla yola çıkalım’ dedi. Biz de bu çerçevede hem Ankara'da kültürel ve arkeolojik varlıkların mimari miraslarını korumaya yönelik çalışmaları hızla gerçekleştiriyoruz. Bir yandan da bu varlıkların farkındalığının bilinirliliğinin oluşması için de bu tür kültürel etkinliklere katkı veriyoruz.” 

     

    SERGİ 12 AĞUSTOS’A KADAR GEZİLEBİLECEK

        Kale onarımında çeşitli medeniyetler tarafından Ankara Kalesi’ne yerleştirilen taşların surlara gömülü vaziyette korunmuş bir şekilde kalmasını, üzerinde yazı ve çeşitli figürlerin bulunduğu taşların kaybolmaması adına büyük bir şans olarak niteleyen Dr. Cabir Deniz Seyran, “Her şey kale girişinde yer alan taşı fark etmemle başladı. Aynı şekilde meydanda bulunan çeşmenin yanındaki taşlarla devam etti. Sonuçta bir derya olarak bu tür taşların iç ve dış kale surlarında gömülmüş vaziyette olduğunu görmemle birlikte bununla ilgili bir proje yapmam gerektiğini düşündüm. 2 yıldan fazla bir sürede Ankara Kalesi’ne giderek bu taşları fotoğrafladım. Romalılar, Bizanslılar, Anadolu Selçukluları ve Osmanlı Dönemi’ne ait çok sayıda taş, kalenin onarımında kullanılmış. Buraya gelen her medeniyet ‘biz de buradayız’ der gibi taşları surların içine yerleştirmiş” dedi.

         60 tane fotoğraftan oluşan “Ankara Kalesi Bedeninde Devşirme Taşlar” sergisi Kızılay Metro Sanat Galerisi’nde 12 Ağustos Cuma gününe kadar gezilebilecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:26 +0300 Modern Sanat
    BİR GELENEK 9 YIL SONRA YENİDEN CANLANDI https://modernsanat.org/bir-gelenek-9-yil-sonra-yeniden-canlandi https://modernsanat.org/bir-gelenek-9-yil-sonra-yeniden-canlandi MALTEPE / İSTANBUL 

    İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 2013 yılına kadar geleneksel olarak düzenlenen ve o tarihten bu yana yapılmayan “Adalar’ın Efsane Sporcuları Programı”nı yeniden başlattı. Maltepe Çınar Mahallesi’ndeki eski atletizm pistinde düzenlenen etkinlikte, sırasıyla Adalı eski milli futbolcu Özkan Şendir, Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. İstanbul'u bir an evvel olimpiyatlarla buluşturmak istediklerini vurgulayan İmamoğlu, “Gerçekten bu şehre yakıştığı kadar, dünyanın başka bir şehrine o olimpiyat daha fazla yakışmaz diye düşünüyorum. Bu işin bir toplumsal mevzu olduğunun farkındayız. Bu sadece tesisli olmuyor, insanla oluyor. Bu bilinçle hareket ediyoruz” diye konuştu. 

     

    “OLİMPİYAT, TOPLUMSAL BİLİNÇ OLUŞMASIYLA KAZANILABİLİR”

    Maltepe’de yakın zamanda uluslararası standartlara uygun atletizm pistini sporcuların ve vatandaşın hizmetine sunduklarını belirten İmamoğlu, “Aynısından bir tane daha, hatta daha kapsamlısının Avrupa yakasında da yapacağız. Temel sporlara eğilen atletizmden, jimnastiğe, yüzmeden diğer bütün branşlara eğilen bir süreci yaşatacağız” ifadelerini kullandı. Olimpiyatların, sporcu ve tesisleşmenin yanı sıra toplumsal bilinç oluşmasıyla kazanılabileceğine vurgu yapan İmamoğlu, “Bugün baktığımızda, özellikle bazı ülkeler artık 400-450 sporcuya kadar çıkacak şekilde katılım gösterirken, ne yazık ki biz, çok daha aşağıda kalıyoruz. Son katılımımız 108 sporcuydu. Nüfusumuza baktığımızda gerçekten ülkemize bu katılım yakışmıyor. Bunu yükseltmek zorundayız” dedi. 

    “AKIL DIŞI TUTUMLARI AKIL ÇEMBERİNE ÇEKTİĞİMİZ TAKTİRDE…”

    Sporun geniş kesimler için de yaygınlaştırılması gerektiğinin altını çizen İmamoğlu, toplumda yaygınlaşan obezite sorununa dikkat çekti. İstanbul’un yüz ölçüm olarak İstanbul’un en küçük ilçesi olmasına rağmen, sporda etkin bir yeri olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, futbol virtüözü Lefter Küçükandonyadis’den boks efsanesi Garbis Zakaryan’a kadar, farklı branşlarda ün yapmış Adalarlı 230 sporcudan bazılarının isimlerini andı. “Adalar’ın Efsane Sporcuları” etkinliğinin en son 2013 yılında düzenlendiğini hatırlatan İmamoğlu, şunları söyledi:

    “Bugün hazırlanan süreci, seneye çok daha iyi bir noktaya taşıyacağız. Ve devamını geleneksel hale getirme noktasında, özenli bir çalışma yapacağız. Bu şehrin ve bu ülkenin butik bir güzelliği, efsane ve bir güzelliği. Bunun korunması, geliştirilmesi, dünya çapında bir mekan haline gelmesi, tanıtılan bir destinasyon pozisyonuna bürünmesi için elimizden gelen bütün fedakarlığı Adalar için yapmaya devam edeceğiz. Bazen önümüze dikilen, hiç beklemediğimiz engeller olabiliyor. Ama bu bir kısım akıl dışı tutumları da inşallah akıl çemberin içine çektiğimiz takdirde, gelecekte çok daha pratik, çok daha güzel işleri hep birlikte başaracağız. Buradan Adalar’ın efsane sporcularını, özellikle hayatını kaybedenleri minnetle anıyorum. Hayatta olanlara güzel bir ömür, sağlıklı bir ömür diliyorum.” 

    GÜL: “FARKLILIKLARI ZENGİNLİK OLARAK GÖRÜYORUZ”

    Adalarlı 230 milli sporcu için yakın zamanda bir sergi açılışı yaptıklarını belirten Belediye Başkanı Gül de “Bu sporcular içinde her dinden, her dilden, her milletten insanlar var. Adalarımızın zaten tarihi, kültürel, coğrafi, zenginliği var. İnsani zenginliğini de anlamış olduk. Yani çok farklılıklarımız var, ama bu farklılıkları zenginlik olarak görüyoruz. Şimdi burada çocuklarımız da aynı şekilde farklı farklı olsalar da dayanışma, kardeşlik, birlik içinde, bir arada spor yapıyorlar. Bunu Adalar’ın en önemli niteliği olarak ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.  

    Konuşmaların ardından Adalarlı 230 milli sporcuya madalyaları takdim edildi. Aralarında Lefter Küçükandonyadis’in de bulunduğu yaşamını yitirmiş sporcuların madalyalarını, aile fertleri teslim aldı. Madalya takdiminin ardından, Adalar’da faaliyet gösteren kulüpler arasında çeşitli müsabakalar gerçekleştirildi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:26 +0300 Modern Sanat
    Tarkan konseri için kurulan platform yıkıldı! https://modernsanat.org/tarkan-konseri-icin-kurulan-platform-yikildi https://modernsanat.org/tarkan-konseri-icin-kurulan-platform-yikildi Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralı ambulans ile Alsancak Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

    Ekipler yıkılan platformun altında başka yaralı olup olmadığını belirlemek için çalışmalarını sürdürüyor. 

    TARKAN: KONSERİN GERÇEKLEŞMESİ İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ

    Sanatçı Tarkan, sahnenin yıkılmasıyla ilgili mesajında "Çok üzüldüm ama can kaybı ve yaralı olmamasına çok sevindim" dedi. Tarkan'ın Twitter'dan yaptığı paylaşım şöyle: "İzmir’e giderken sahnemin yıkıldığı haberini aldım. Çok üzüldüm ama can kaybı ve yaralı olmamasına çok sevindim Emek veren herkesin ve ekip arkadaşlarımın iyi olduğunu bilmek beni çok mutlu etti. Herkese çok geçmiş olsun.  

    Bu arada ben yoldayım. İzmir’e gidiyorum. Bu konserin gerçekleşmesi için elimizden ne gelirse yapacağız."

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:25 +0300 Modern Sanat
    BELMEK’TEN ‘AY BEYAZI DENİZ MAVİSİ’ KARMA SERGİSİ https://modernsanat.org/belmekten-ay-beyazi-deniz-mavisi-karma-sergisi https://modernsanat.org/belmekten-ay-beyazi-deniz-mavisi-karma-sergisi  

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, Beceri ve Meslek Edindirme Kursları (BELMEK) “Ay Beyazı Deniz Mavisi” isimli karma sergiyi Başkentlilerle buluşturdu.

    BELMEK Çankaya Bölgesi usta öğreticileri ve kursiyerleri tarafından geri dönüşüme uygun malzemelerle üretilen el emeği göz ürünlerin yer aldığı sergi, Zafer Çarşısı Sanat Galeri’nde açıldı. Açılışa; Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ali Bozkurt, Gençlik ve Spor Hizmetleri Daire Başkanı Mustafa Artunç, ABB Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın eşi Nursen Yavaş ve vatandaşlar katıldı.

    MAVİ VE BEYAZ RENKLE ATIKTAN SANATA

    Her yıl Başkentli kadınların yoğun ilgi gösterdiği BELMEK’lerde üretilen el emeği ürünler düzenlenen sergilerle de görücüye çıkıyor. BELMEK Çankaya Bölgesi’nde 4 bin 350 kursiyer ile 96 usta öğretici tarafından birçok farklı branşta hazırlanan mavi-beyaz renk kullanarak dönüştürülen mobilyalar, tablolar, takılar, çantalar, kıyafetler, aksesuarlar, pikeler, nevresim takımları, örme çocuk oyuncakları görücüye çıktı.

    Birbirinden nadide eserlerin yer aldığı sergiye tüm Ankaralıları davet eden Kültür Sosyal İşleri Daire Başkanı Ali Bozkurt:

    “ABB Kültür Sosyal İşleri Daire Başkanlığı bünyesinde faaliyetlerini sürdüren BELMEK Kurslarımızın Çankaya Bölgesi usta öğreticiler ve kursiyerlerinin el emeği göz nuru eserlerinden oluşan ‘Ay Beyazı Deniz Mavisi’ başlığıyla sergimizin açılışını gerçekleştirdik. Sergimiz ağırlıklı olarak geri dönüşüm ürünlerinden hazırlanmıştır. Kot ve kullanılmış kumaşlar veya ahşap malzemelerin tekrar kullanıma kazandırılmasıyla oluşan ürünler var. BELMEK Kurslarımız açıldığı günden bugüne diğer yerel yönetimlere model olmuş bir yapı. Bu sene biraz daha ileriye giderek BELMEK’in web sayfası üzerinden online başvuru kabulüne başladık. Aynı sayfa üzerinden ürünlerin satışına da başladık. Amacımız bu ürünlere Ankara’nın ve tüm Türkiye’nin ulaşması.”

    SERGİ 15-22 EYLÜL TARİHLERİ ARASINDA ZİYARET EDİLEBİLECEK

    Sergiye yoğun ilgi gösteren ve el emeği ürünleri dikkatle inceleyen Başkentliler şunları söyledi:

    -Rengin Akgül: “Çok güzel bir sergi. Çok beğendim. Büyükşehirden çok memnunum. İnşallah hep böyle devam eder. Ben de yeniden kayıt yaptırdım.”

    -Kadriye Aydın: “Sergi çok güzel. Yapılan ürünler bu sayede herkese ulaşıyor. İnsanlar bu kurslarda öğrendiklerini evde yapıp vaktini değerlendirebiliyor. Sergiye gelenler yapılan el emeği ürünleri kendi gözleriyle görebiliyorlar.”

    -Halime Atmaca: “Çok beğendim. Her şey çok keyifli görünüyor. Daha önce böyle bir sergiyi gezmemiştim. Emeği geçen herkesin ellerine sağlık… Ben de yapabilmeyi çok isterdim.”

    Yeniden hayat verilen ürünlerin bulunduğu sergi, Zafer Çarşısı Sanat Galerisi’nde 15-22 Eylül tarihleri arasında ziyarete açık olacak.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:24 +0300 Modern Sanat
    Ankara Edebiyat festivali başlıyor…. https://modernsanat.org/ankara-edebiyat-festivali-basliyor https://modernsanat.org/ankara-edebiyat-festivali-basliyor Mamak Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen ‘Ankara Edebiyat Festivali’ 21 Eylül 2022 Çarşamba günü başlıyor. Yoğun programlar içeren ‘Ankara Edebiyat Festivali’ 5 gün sürecek, 25 Eylül 2022 Pazar günü sona erecek.

    Ankara’da ilk kez düzenlenecek festivalin içeriğine ilişkin olarak; Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan ile Mamak Belediye Başkanı Murat Köse birlikte basın toplantısı düzenledi.

    MURAT KÖSE: GENÇ YETENEKLERİ ORTAYA ÇIKARACAĞIZ

    Ankara edebiyat festivali diğer festivallerden daha farklı olacak. Tematik bir festival olacak. Türkiye’nin dört bir yanından şairler, yazarlar Mamak’ta buluşacak. Paneller, konserler olacak. Sedat Anar konserimiz  olacak. Okur yazar ve imza günlerimiz olacak. Genç yazarlar buluşması olacak. Sezai Karakoç’un Ankara günlerine ait özel bir panelimiz olacak.

    Burada önemli olan bunları konuşurken geleceği inşaa etmenin mutluluğunu yaşayacağız. Gençlerimizi özellikle davet ediyoruz. Yetenekleri ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Ankaramızın düşünce ve zihin dünyasına katkı verecek bir festival. Biz yerel yönetimler olarak şehri inşaa ediyoruz ama bunların hepsi inssan için. Yaptığımız çalışmaların tamamını insanımızı yaşatma ve ona verilen değeri en yükseğe çıkarmak içindir.

     

    ARICAN: ANKARA’DA KÖKLÜ BİR GELENEĞİN TEMELLERİNİ ATIYORUZ

    Türkiye’nin Kalbi Başkent Ankara’da köklü bir geleneğin temellerini atıyoruz. Aslında tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. Bir toplumun manevi sürekliliği edebiyat ve sanatla ancak gerçekleştirilebilir. Bir toplum ancak edebiyatı kadar güçlüdür. Bizim devletimizin kalbi Başkentimiz Ankara’dır. Ankara’nın güçlü olması sadece siyasetle değil, bürokrasiyle değil, Edebiyatla, kültürle sanatla gerçekleşmelidir. Bu anlamda tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. Aslında uzun yıllardır Ankara’da gerçekleştirmeyi düşündüğümüz bir hayalimiz vardı. Türkiye Yazarlar birliğinin şeref başkanı Mehmet Doğan abimizin Ankara edebiyat festivali hep gerçekleştirmek istediği önemli edebi bir faaliyetti. Kısmet bugüneymiş.

    İstanbul’da 12 yıldır sürdürdüğümüz Edebiyat festivali için Ankara’da kısmet bugüneymiş. Kültürle iç içe olan, edebiyatla iç içe olan aslında bir edebiyat şehri, kültür şehri olan Başkentimiz ne yazık ki bu yönüyle tanınmadı. Bu festival buna vesile olacak.

    İSTANBUL’DAN SONRAKİ EN BÜYÜK ETKİNLİK OLACAK

    Festival, Türkiye Yazarlar Birliği tarafından İstanbul’da düzenlenen etkinlikten sonra en büyük etkinlik olacak.

    Festival içerisinde edebiyatın farklı boyutları olacak. Paneller olacak, şiir şölenleri olacak, müzikler olacak, okur yazar buluşması olacak. Ankara edebiyatı ve Ankara’da edebiyat başlığı ile Ankara’nın edebiyatla iç içeliğini ortaya koyacak. Gençlerimizin edebiyatla ilişkileri Anakara özelinde masaya yatıracağız. Ankara’da edebiyata, sanata, kültüre ilişkin güzel ilişkin yapılıyor. Ankara çok yoğun bir şehir tabi ki.

    FESTİVALDE NELER VAR?

    21 Eylül Çarşamba günü saat 10.00’da Mamak’ta bulunan Musiki Muallim Mektebi’nde başlayacak Festival Ankara havaları ve Seymen gösterisi ile başlayacak. Saat 14.00’da Ankara Edebiyatı ve Ankara’da edebiyat başlığı altında bir panel gerçekleştirilecek. Aynı gün gençlik ve edebiyat paneli da saat 16.00’da yapılacak.

    22 Eylül tarihinde “Nagehan ol şara vardım” Şehir ve Edebiyat panelinde kadim Ankara anlatılacak. 14.00’da ise Yazar okulunun açılışı ve ilk ders gerçekleştirilecek.

    23 Eylül Cuma günü ise Ankaralı Divan Şairleri ve Divan şiirinde Ankara başlığında bir konferans gerçekleştirilecek ve aynı gün saat 14.00’da Şiir ve Şehir paneli düzenlenecek. 16.00 ‘da ise Edebiyatımızda Roman ve Hikaye konulu panel yer alacak.

    Akşamında ise Şeyhülislam Yahya Efendi şiir şöleni gerçekleştirilecek. 24 Eyül tarihinde ise Okur Yazar Buluşmaları ve Kitap imza günleriyle başlayacak festivalde Edebiyatımızda Deneme konulu panel gerçekleştirilecek. 25 Eyül Pazar günü ise Genç yazarlar buluşması gerçekleştirilecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:22 +0300 Modern Sanat
    Oyuncu Başak Özel hayatını kaybetti https://modernsanat.org/oyuncu-basak-ozel-hayatini-kaybetti https://modernsanat.org/oyuncu-basak-ozel-hayatini-kaybetti  

    "Meslektaşımız Başak Özel hayatını kaybetti. Ailesine ve tüm sevenlerine sabır diliyoruz. Çok üzgünüz. Başımız sağ olsun."

    Başak Özel, daha önce 'Melekler Adası', 'Ihlarmurlar Altında', 'Sinsiran: Yasak Aşk',' Kolpaçino: Bomba' ,'Umutsuz Ev Kadınları', ' Karadayı' ve 'Anne' gibi yapımlarda izleyici karşısına çıkmıştı.
    BAŞAK ÖZEL KİMDİR?

    Başak Özel,22 Mart 1971 senesinde İstanbul'da dünyaya geldi. Ankara Sanat Merkezi'nde tiyatro eğitimleri alan Başak Özel, Ankara Sanat Tiyatrosu ve Ali Hünal Kabare Tiyatrosu'nda oynadığı roller ile oyunculuk deneyimi kazandı.

    Ankara Halk Tiyatrosu ve Ankara Ekin Tiyatrosu'nda görev yapan Başak Özel, ÇASOD üyesidir. Tiyatro dışında sinema ve dizilerde de rol alan Özel; 'Pembe Patikler', 'Kurtlar Vadisi', 'Toprağa Kan Düştü', 'Ihlamurlar Altında' ve 'Kara İnci' gibi yapımlarda rol aldı.

    Başak Özel, 26 Mayıs 2017 tarihinde vizyona gire 'Sinsiran: Yasak Aşk' adlı korku filminde 'Feriha' karakterini oynadı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:21 +0300 Modern Sanat
    Ankara Edebiyatın da başkentidir... https://modernsanat.org/ankara-edebiyatin-da-baskentidir https://modernsanat.org/ankara-edebiyatin-da-baskentidir Türkiye Yazarlar Birliği Ankara Şube Başkanı Mehmet Sait Uluçay ilki gerçekleştirilen Ankara Edebiyat festivalinde Ankara Masası, Redaktör Haber, Medya Ankara ve Kanal 5 ortak canlı yayınına katıldı. Edebiyat festivalini değerlendiren Uluçay, 

    "Kamuoyunda Ankara sadece bürokrasinin merkezi olarak biliniyor. Oysa burada çok önemli edipler, yüzlerce şair yetişmiş, Osmanlı döneminden bu yana. Şeyhülislamlık yapmış insanlar burada şiirlerle uğraşmışlar. Bir Hacı Bayram Veli, bir Şeyhülislam Yahya Efendi… Şiir gecemizi de ona atfettik.  Edebiyat varlığını Ankara’da ortaya koyma gerekliliği biz gördük. Ankara’da sadece siyaset, bürokrasi konuşulmuyor. Şehir ve edebiyat ilişkisini Ankara’da ortaya koymak arasında bir bağ olduğunu vurgulamak istedik. Bu çok önemsiyoruz. Gösterilen ilgi de bunu gösteriyor" dedi.

    Uluçay, festival kapsamında açılan 'Yazarlar Okulu'nun sürekli hale getirileceğini aktardı.

    Bu festivali geleneksel hale getirmek için mutabakat olduğunu belirten  Türkiye Yazarlar Birliği Ankara Şube Başkanı Mehmet Sait Uluçay, festivalde roman, hikaye, denemeler  ve edebiyatın konuşulacağını, şiir şöleni yaşanacağını ifade etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:19 +0300 Modern Sanat
    TYB Kurucu Başkanı Mehmet Doğan: Edebiyatla ilmin bağını yeniden kurmamız lazım https://modernsanat.org/tyb-kurucu-baskani-mehmet-dogan-edebiyatla-ilmin-bagini-yeniden-kurmamiz-lazim https://modernsanat.org/tyb-kurucu-baskani-mehmet-dogan-edebiyatla-ilmin-bagini-yeniden-kurmamiz-lazim Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) tarafından Mamak belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen Ankara'nın ilk Edebiyat Festivalinde Redaktör Haber, Ankara Masası, Medya Ankara ve Kanal 5 ortak canlı yayınına katılan TYB Kurucu ve Şeref Başkanı D.Mehmet Doğan "Edebiyatla ilmin bağını yeniden kurmamız lazım. Edebiyatçılarımız ilim adamlarıyla ilgilenmeli ama ilim adamları edebiyatçılarımızla daha fazla hemhal olmalı." dedi.

    Mamak Belediyesinin  Musiki Muallim Mektebi'nde gerçekleştirilen festivalde  Başkent Medya Platformu ortak canlı yayınına katılan D. Mehmet Doğan Ankara'nın Türk edebiyatında ki yerine ilişkin bilgiler aktardı.  Doğan "Ankara’nın çok zengin tarihi ve kültürü var. Bu kadar zengin kültürü olan bir şehrin edebiyatı da çok zengindir. Ankara geçmiş yıllarda çok şair yetiştirmiştir. Ankara’da başkent olmasından sonra, hem nüfus olarak, hem Türkiye’nin idari merkezi olmasından dolayı çok sayıda eğitim kurumu ortaya çıktı. Dolayısıyla Ankara şairleri yazarları kendisine çekti. Bugün diyebiliriz ki, Ankara’da yaşamış, Ankara’da eser vermiş, şairlerin bir listesini yapalım, bu liste öyle kolay kolay hazırlanacak bir liste olmaz. Yüzlerce binlerce isim var." diye konuştu.  

    DİL KULLANIMINA DİKKAT EDİLMELİ

    "Gerçek bir kültür hareketi, ilimle edebiyatın ortak çalışmasıyla mümkün olabilir. Türkiye’de kültür ile edebiyatın, ilimle edebiyatın bağı kesilmiştir. Üniversiteler ilme ruhu veren, hayayat katan edebiyatı adeta dışlamışlardır." sözleri hatırlatılan Doğan, "Rektörlere, dekanlara, Yükseköğretim Kurumu'na (YÖK) bir çağrınız olur mu?" sorusuna şu yanıtı verdi;

    Dil edebiyatçıların değildir. Edebiyatçılar dili en güzel şekilde kullanırlar, en kudretli seviyesine ulaştırırlar ama aynı zamanda dil bilgiye aktaran, ilmi aktaran niteliktedir. Edebiyatla ilim dili arasında fark açılırsa, ilim adamları edebi eserlerden fazla haberdar değilse, edebiyat dilinin çok üzerine düşmemişlerse,  o zaman ilim kuru ifadeden ibaret olur. Bugün bir çok ilim adamlarının eserlerini okuduğumuz zaman onları birinci ikinci sayfadan sonra okuma şevkini kaybediyoruz. Çünkü dil çok kuru,  dilin zenginliklerine sahip değiller. Dil kullanımda yanlışlar var. Hatta bu yanlışlar gittikçe de artıyor. Genç akademisyenlere doğru indikçe, dil yanlışlarının , ifade yanlışlarının artmaya başladığını görüyoruz. Edebiyatla ilmin bağını yeniden kurmamız lazım. Edebiyatçılarımız ilim adamlarıyla ilgilenmeli ama ilim adamları edebiyatçılarımızla daha fazla hemhal olmalı.

    Doğan, Türk edebiyatının tanıtımında bir sıkıntı olmadığını, geniş kitlelere mal olmada sorun yaşadıklarını aktardı.

    YAZAR OKULU İLK AÇILIŞ DERSİNİ VERDİ

    TYB Kurucu ve Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan Ankara Edebiyat festivalinin ikinci gününde Yazar okulunun açılışını yaparak ilk dersi verdi. Yazarlığa ilişkin önemli detaylar anlatan Mehmet Doğan Yazar okulunun neden açıldığını da anlattı. 

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:18 +0300 Modern Sanat
    Ankara’da Edebiyat Rüzgarı Esiyor https://modernsanat.org/ankarada-edebiyat-ruzgari-esiyor https://modernsanat.org/ankarada-edebiyat-ruzgari-esiyor Türkiye’nin ilk konservatuarı Musiki Muallim Mektebi’nde tarihi atmosferde gerçekleştirilen Ankara Edebiyat Festivali’nde konferanslar, paneller düzenleniyor.

    Ankara Edebiyat Festivali ikinci gününde “Nagehan Ol Şara Vardım Şehir ve Edebiyat Paneli” düzenlendi. 

     

    Moderatörlüğünü Prof. Dr. Mehmet Kurtoğlu’nun yaptığı panelde, Yazar Mustafa Armağan, TYB Kurucu Başkanı Mehmet Doğan, TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu ve TYB Sakarya Şube Başkanı Ekrem Özdemir değerli görüşlerini paylaştı. 

     

    Ankara Edebiyat Festivali, Santur Sanatçısı Sedat Anar konseri ile renklendi.  Usta sanatçıların eserlerini santuru ve kendine has üslubu ile yorumlayan başarılı sanatçı, kendine ait besteleri ile de alkış aldı. Konsere gençler büyük ilgi gösterdi. 

     

    Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, “Ankara Edebiyat Festivali’nde böyle güzel bir konseri dinlemiş olmaktan mutluyuz. Sevilen edebiyatçıların usta sanatçıların eserlerini de dinledik kendisinden. Ben Ankara Edebiyat Festivali’ne katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:17 +0300 Modern Sanat
    Edebiyatçı Prof. Dr. Mustafa Erdoğan: Ankara’nın en çok şair yetiştiren ilçesi AYAŞ https://modernsanat.org/edebiyatci-prof-dr-mustafa-erdogan-ankaranin-en-cok-sair-yetistiren-ilcesi-ayas https://modernsanat.org/edebiyatci-prof-dr-mustafa-erdogan-ankaranin-en-cok-sair-yetistiren-ilcesi-ayas Türkiye Yazarlar Birliğince ilk defa düzenlenen Ankara Edebiyat Festivalinin 3. gününde “Ankaralı Divan Şairleri ve Divan Şiirinde Ankara” konulu konferansta konuşan Edebiyatçı Prof. Dr. Mustafa Erdoğan Ankara’nın 12. Yüzyıldan günümüze kadar Divan Edebiyatında 50’nin üzerinde şair yetiştirdiğini dile getirirken bu şairlerin en çoğunun Ayaş’ta yetiştiğine dikkat çekti.

    ANKARA’DA HER DÖNEMDE ŞAİR YETİŞMİŞTİR

    Mamak Belediyesinin ev sahipliğinde Türkiye Yazarlar Birliği tarafından düzenlenen Ankara Edebiyat Festivali Ankara’nın Edebiyatta ki yerini daha iyi anlamaya adeta ayna tutuyor. Festivalin 3. Gününde yapılan “Ankaralı Divan Şairleri ve Divan Şiirinde Ankara” konferansında Prof. Dr. Mustafa Erdoğan Ankaralı şairlere istinaden önemli bilgiler aktardı. 12. asırdan 20. Asıra kadar Ankara’da her dönemde divan şairi yetiştiğinin görüldüğünü ifade etti.

    DİVAN ŞİİRİNİN YAŞANDIĞI DÖNEMDE ANKARA VARMIYDI DEMEYİN SAKIN

    Prof. Dr. Mustafa Erdoğan konuşmasına “Birisi kalkıp ta divan şiirinin yaşadığı dönemde Ankara diye bir şehir var mıydı? diye soru sorabilir. Öyle olursa bizim konuşmamızda gençlerin tabiriyle toptan güme gider. Olmayan bir şehrin edebiyatı şairi mi olur? Bu maalesef yanlış bir bilgi” diyerek başladı.

    “İnsanımızın büyük bir kısmı Ankara’yı bir cumhuriyet şehri olarak biliyor” şeklinde konuşan Erdoğan “Pek çok kişi Ankara’yı kökü, geçmişi, kültür ve birikimi olmayan milli mücadele ile sahneye çıkan ve sonrasında büyüyen bir şehir zannediyor. Öncesinde bir köy belki de bir kasaba zannediyor. Evvela bu yanılgıyı düzeltmek gerekir.

    Ankara tabi ki o devirde bir Edirne, İstanbul gibi büyükşehir değildi. Ancak tamamen yok sayılması da mümkün olmayan bir devredir. Nitekim birazcık okuyanlar araştıranlar bilir ki Ankara önemli bir yerleşim ve ticaret merkeziydi. Romalılar ve Bizanslılarda olduğu gibi Osmanlı ve Selçuklu devirlerinde de böyledir. Böyle insaflı bakış açısıyla bakıldığında Osmanlı devrinde de bu şehirde bir edebiyatın olduğu şairlerin yetiştiği gerçeği ortaya çıkacaktır” dedi.

    Erdoğan 12. Yüzyıldan günümüze kadar Ankara’da 50’yi aşkın divan edebiyatında şairin yetiştiğine dikkat çekerek “12. asırda 3, 14. Asırda 1, 15. asırda 1, 16. asır da 7, 17. asırda 16, 18. asırda 5 ve 19. Asırda 18 şair yetiştiğini görüyoruz.” Dedi.

    AYAŞ İLÇELER İÇERİSİNDE 8 ŞAİRLE ZİRVEDE.

    Ankara ismi dışında kaynaklarda ismi geçen ilçe isminin Ayaş olduğunu belirten  Mustaafa Erdoğan sadece bir yerde Şereflikoçhisar ve Beypazarı isminin geçtiğine de dikkat çekerek Ayaş isminin geçtiği 8 şairin bulunduğunu kaydetti. Erdoğan şunları söyledi “Klasik dönemlerde en çok Ankara’nın Ayaş ilçesinde şairler yetişmiştir. Kaynaklarda Ankara dışında geçen tek ilçe ismi Ayaş’tır. Sadece bir yerde de Şereflikoçhisar bir yerde de Beypazarı adı geçiyor. Maalesef Diğer ilçelerimizde pek fazla şair yetişmemiş. Anlaşılan klasik dönemde Ayaş kültür sanat edebiyat alanında gelişmiş bir yerdir. Aynı zamanda tarikatların orada çok aktif olduğunu da biliyoruz.

    Erdoğan şair isimlerini sayarken Ayaşlı şair isimlerinin ön plana çıktığı da görüldü. İşte o isimlerden bazıları;

    Ayaşlı Mehmet salih Hayri efendi, Hacı Bayram veli hazretlerinin torunlarından Nuri Baba, Esat Muhlis Paşa, Ayaşlı Şakir, Ayyaşizade Seyyit Mehmet, Ayaşlı Kenzi, Beypazarlı Şakir,  

    14. yy da sadece bir şair ismi geçiyor kaynaklarda yazıcı salih geçiyor. Bayram Bayrami bu tanıdğımız bir isim.  Hacı bayramı veli hazretleri yer alıyor. 

     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:17 +0300 Modern Sanat
    D. Mehmet Doğan: Dil İnkılabı Türkçe’nin cenaze töreni oldu https://modernsanat.org/d-mehmet-dogan-dil-inkilabi-turkcenin-cenaze-toreni-oldu https://modernsanat.org/d-mehmet-dogan-dil-inkilabi-turkcenin-cenaze-toreni-oldu Ankara Edebiyat Festivalinin kapanış konuşmasında değerlendirmelerde bulunan Türkiye Yazarlar Birliği Kurucu ve Şeref Başkanı D.Mehmet Doğan “Dil inkılabını Türkçe’nin cenaze töreni olarak görüyorum” dedi.

    BAŞLANGIÇ OLMASINA RAĞMEN BÜYÜK ALAKA VARDI

    Türkiye Yazarlar Birliği tarafından Mamak Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen Ankara Edebiyat Festivalinin kapanış konuşmalarında değerlendirmelerde bulunan TYB Kurucu ve Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan Ankara edebiyat festivalini bir başlangıç olarak gördüklerini iade ederken, 5 gün boyunca soluksuz ve hiç ara vermeden icra edilen programın başlangıç olmasına rağmen büyük bir alaka ile karşılaştığını kaydetti.

    Doğan bundan sonraki yıllarda belirli prensipleri ortaya çıkmış, erken zamanda duyuruları yapılmış, bir faaliyet düzeni kurarak bu salonları ruhuna uygun haline getireceklerine dikkat çekti.

    DİL İNKILABI TÜRKÇENİN CENAZE TÖRENİ OLDU

    Konuşmasında “Dil inkılabını Türkçenin cenaze töreni olarak olarak görüyorum” diyen D. Mehmet Doğan  “Bütün edebiyat birikimimiz dil devrimiyle adeta nasıl harflerle kitaplarımız müze malzemesine dönüştüyse edebiyat birikimimizde öyle bir sonuçla karşı karşıya kalmıştır” dedi.

    Mehmet Doğan sözlerine şöyle devam etti;

    Osmanlının son nesli, Cumhuriyetin ilk nesli dil devrimine uymamıştır. Yahya Kemaldir, Mehmet Akif’tir, Ahmet Haşim’dir, Necip Fazıl’dır, Sabahattin Ali’dir, Ahmet Hamdi Tanpınar. 20.yüzyılda biz çok büyük yazarlar yetiştirdik. Bunlar gerçekten bir edebiyatı ihya edecek eserler verdiler. Ve şimdi biz bunların eserlerini çocuklarımıza okutmakta güçlük çekiyoruz. Edebiyat dil demektir. Dil değişirse Edebiyat gücünü kaybeder. Biraz önce saydığım isimlere denk isimler Cumhuriyet tarihi boyunca yetiştirilememiştir. Elbette çok değerli arkadaşlarımız kıymetli eserlerini veriyorlar ama benim dikkat çekmek istediğim konu şu Edebiyatçılarımız dilleri üzerinde düşünmüyorlar. Dil işin esasıdır. Dilde ki kayıp Edebiyatı güçsüzleştiriyor. Tabi bizim nesillerimizde bu çok hissedilmedi. Ama bizden sonra ki nesillerde bu daha fazla hissediliyor. Bir müddet sonra o yazılan şeylerin çokta derinlik ifade etmediğini görüyoruz. Hem düşünce hem de edebi derinlikte bir zayıflık hissediliyor.

    Buna rağmen güzel eserler ortaya koyanlar var onlara da şükranlarımızı sunuyoruz. Onlarda gelenekle bağını tam koparmamış olanlardır. Onlar, 20. yüzyılda ki edebiyatımızı takip eden yazarlarımızdır. Bunlardan uzak kalan eserleri ortaya koyanlarda ikinci sınıf yazarlardır. Bugün şunu sormamız lazım niye Tanpınar’ın, Sabahattin alinin diliyle yazamıyoruz. 100 yıl içerisinde bir dilin bu kadar sert değişim geçirdiği başka bir ülke yok.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:16 +0300 Modern Sanat
    Murat Köse: İyiliğe hizmet etmek üzere siyasette yer aldım https://modernsanat.org/murat-kose-iyilige-hizmet-etmek-uzere-siyasette-yer-aldim https://modernsanat.org/murat-kose-iyilige-hizmet-etmek-uzere-siyasette-yer-aldim Türkiye Yazarlar Birliği tarafından organize edilen Ankara Edebiyat Festivaline ev sahipliği yapan Mamak Belediye Başkanı Murat Köse bu organizasyonun kendisi için hayatın anlamlarından birtanesi olduğunu belirtti.

    1990 YILLARIN GARİP YÖNETİMİ BENİ SİYASETE ÇEKTİ

    Ankara Edebiyat Festivalinin kapanış konuşmasında değerlendirmelerde bulunan Mamak Belediye Başkanı Murat Köse siyasete atılmasının bir anlamı olduğunu ifade ederken 1990’lı yıllarda kendisi öğrenciyken Türkiye’de garip bir yönetim şekli oluştuğuna dikkat çekti. Bunun üzerine siyasete atılması gerektiğini düşünerek AK Parti’de siyasete başladığını belirten Köse Kuran-ı Kerim’de ki bir ayetten çok etkilenerek iyiliğe hizmet etmek üzere siyaset kurumunda rol aldığını belirtti.

    Köse şunları söyledi

    Geçen gün Mahir Ünal Mamak’taydı. “Biz kimiz, nerden geliyoruz, ne yapıyoruz?” diye orada şöyle bir şey söyledi. “Bizim işimiz aslında hakikati anlatmak, hakikatin sesi olmak” dedi. Mahir Ünal başkanımız böyle tarif etti yaptığı işi. Benim için çok anlamlıydı. Belediye başkanı olarak burada görev yapıyoruz. Bu görevi neden yaptığımızın hedefi oldukça çok önemli. Biraz geriye gitmem gerekirse, 1996-1997-1998-1999 yıllarında garip bir hal yaşıyoruz Türkiye’de. Karar vermiş karar vericiler, ferman buyurmuşlar, ülkenin yönünü bir şekilde farklı bir yöne dönüştürmeye çalışıyorlar. Post modern darbe yapılmış, işyerlerimizle ilgili teftişler başlamış, memur olanların işten atılmasıyla ilgili işlemler yapılıyor. Siyaseten krizler var ve bizde eğitimimizle uğraşıyoruz. O zamana kadar siyasetin içerisinde de değilim. Ben şöyle söylemiştim, “ne olur ki bu yöneticilere bizim hayatımızın her alanına karışıyorlar. Burada bir yanlışlık var, bir problem var” diye siyasetle ilgilenmeye başladım. Bu esnada AK Parti kuruldu. AK Partinin içerisinde görev yapmaya başladım. Ama baktım zor bir şey siyaset. O zamanlarda Kuran-ı Kerimde bir ayet dikkatimi çekti. Diyor ki, “içinizden bir topluluk çıksın iyiliği emretsin, kötülüğü nehyettsin. İşte kurtuluşa erenler onlardır” diyor. Yani bu siyaseti yaparken de tutunduğumuz bir ayetti, bir sözdü. O söz üzerinden hareket ettik. İşte bende “onlar orada kötü şeylere karar veriyorlar bende iyi şeylere karar vereyim” dedim. Hakkın sesi olabilir miyiz onu yayabilir miyiz onu bir görev olarak gördüm kendime. Aslında Yunus Emre’nin yarenlere hitabı var ya. “Aşk bir güneşe benzer diyor. Aşkı olmayan kişi misali taşa benzer” Bizde bu aşkla yola çıktık.

    ANKARA EDEBİYAT FESTİVALİ HAYATIMIN ANLAMI OLDU

    Bu çerçevede, Ankara edebiyat festivalini yapıyor olmak hayatın anlamlarından bir tanesi benim için.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:15 +0300 Modern Sanat
    Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan: Ankara’da bir Edebiyat müzesi kurulmalı https://modernsanat.org/prof-dr-musa-kazim-arican-ankarada-bir-edebiyat-muzesi-kurulmali https://modernsanat.org/prof-dr-musa-kazim-arican-ankarada-bir-edebiyat-muzesi-kurulmali Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan “Ankara’dan yolu geçen edebiyatçılarımızı anlatan bir müze oluşturulabilir” dedi.

    Mamak Belediyesi ev sahipliğinde Türkiye Yazarlar Birliği tarafından düzenlenen ve 5 gün süren Ankara Edebiyat Festivalinin kapanış konuşmasını yapan TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan “Ankara Edebiyat Festivali bize gösterdi ki Ankara’dan yolu geçen edebiyatçılarımızı anlatan bir Edebiyat müzesi oluşturulmalı” dedi.  

    İMRUÜLKAYS EDEBİYATIN TARİHİNİ YANSITIYOR

    İçerisinde bulunduğumuz coğrafya da köklü bir kültür, sanat ve edebiyat faaliyetlerinin icra edildiğini dile getiren Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan “İnsanlık aslında bu tür kültürel, sanat, edebiyat faaliyetlerini gerçekleştirmiştir. Geriye doğru baktığımızda içinde bulunduğumuz coğrafya da köklü bir kültür, sanat ve edebiyat faaliyetleri icra eden bir coğrafya. Buralarda aslında önemli düşünürler, fikir insanları, sanat erbabı ve edebiyatçılar yetişmiştir. Bu festivalde adı çok anıldı İmruülkays Ankara’da metfun. Arap edebiyatının çok önemli bir ismi. Hz. Peygamberimizden 100 yıl önce yaşamış. Şiirleri Kabe’nin duvarlarına asılmış bir isim. Şunu anlıyoruz demek ki bu tür faaliyetler bin 500 yıl öncede var. İmruülkays bu anlamda çok önemli. İnsanlık hiçbir zaman edebiyattan kopmamış. Bu şiirler, masallar mitolojiler, destanlar şeklinde gelmiş” dedi.

    İHMAL ETTİĞİMİZ BAZI ALANLARA YENİDEN DÖNÜYOR GİBİYİZ

    Musa Kazım Arıcan sözlerine şöyle devam etti;

    Ankara köklü bir geçmişe sahip. Çok katmanlı bir şehir, Frigyalılar, hititler, roma, Bizans, selçuklu, ahiler, ahi sultanların yönetimi, osman. Ankara’da da bu anlamda çok yönlü kültürel faaliyetlerin yapıldığını biliyoruz. Antik tiyatro, roma hamamı kalıntılarından bile ne kadar önemli merkez olduğunu biliyoruz. Bizim kültürümüzde de geleneğimizde de var bu tür festivaller. Dolayısıyla bugün ihmal ettiğimiz bazı alanlara yeniden dönüyor gibiyiz. Bu yüzden önemli bir başlangıç.

    Ankara’nın aslında bir çok yönü var. 5 gün boyunca bunlar dile getirildi. Edebiyat dergiciliği açısından çok önemli dergilerin çıktığı bir şehir. Bunları bu denli konuşacağımız bir etkinlik olması adına önemliydi.

    Rasyonel, makul, tutarlı, eleştirel konuşmaların yapıldığı bir festival oldu. Ankara güzellemesine, edebiyat güzellemesine dönüşmedi.

    CANLI YAYINLARLA BİR İLK DAHA YAŞANDI

    İlk kez Ankara’da bir edebiyat festivali gerçekleştirilirken belki de bu kadar uzun soluklu bir edebiyat faaliyetinin canlı yayınlandığı bir faaliyet oldu. Ankara’da yeni bir oluşum olarak başlangıç yapan Ankara merkezli dört medya grubu bir araya gelerek bu faaliyete başından sonuna kadar canlı yayınladılar. Ankara dışından gelen yazarlarımızla söyleşi yaptılar. Medya’nın sadece siyasi, spor etkinliğini canlı vermekten ibaret olmadığını, edebiyatında, kültüründe kitlelere canlı verilebileceğini gösterdiler. Ankara Masası, Redaktör Haber, Medya Ankara ve Kanal 5’e şükranlarımızı sunuyorum.

    Bu kapsamda ki edebiyat festivalini yılda bir kez bunu iki, üç diye devam ettirerek, gönüllü olan yerel yönetimleri, STK’ları dahil ederek yürüyebiliriz. TYB olarak hep şu düşüncedeyiz. Bu faaliyetleri olabildiğince yaymak istiyoruz. Bu anlamda dahada güçlendirerek devam ettirmek mümkün olabilir.

    BU FESTİVALDEN ÇIKARDIĞIMIZ SONUÇLAR VAR

    Bu festival boyunca Ankara’dan yolu geçen çok önemli edebiyatçılarımızın olduğunu gördük. İlk yılda bizimde çıkardığımız çok önemli dersler var. Bu faaliyetin çeşitlenebilecek yönleri var. Edebiyat dergilerinin gün boyu sergilendiği bir etkinlikte yapabilirdik.  Ankara’dan yolu geçen edebiyatçılarımızı anlatan bir müze de oluşturulabilir.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:14 +0300 Modern Sanat
    Başkent Kültür Yolu festivali 1 Ekim'de başlıyor, detayları Bakan Ersoy anlattı... https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivali-1-ekimde-basliyor-detaylari-bakan-ersoy-anlatti https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivali-1-ekimde-basliyor-detaylari-bakan-ersoy-anlatti Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ankara’da başlayacak olan Başkent Kültür Yolu Festivali öncesi CSO Ada Ankara’da Türkiye Kültür Yolu Festivalleri'nin tanıtımını yaptı. 1-28 Ekim tarihlerinde yapılacak Başkent Kültür Yolu festivalinde 500 etkinlik 5 bin sanatçı yer alacak. 

    Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Türkiye’nin uluslararası marka değerine katkıda bulunmak amacıyla bu yıl beş şehirde çok daha kapsayıcı etkinliklerle düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’ne önümüzdeki sene İzmir ve Adana’nın yanı sıra Gaziantep de dahil edildi. 

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ankara’da düzenlenen basın toplantısında müjdeyi vererek, “Önümüzdeki yıl tarihi Alsancak Tekel Fabrikası’nı kültür sanat kompleksi olarak hizmete açıyor ve İzmir’imizi de festivallerimize dahil ediyoruz. Ayrıca İzmir ve Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nın yanı sıra Gaziantep Gastronomi Festivali’ni de Türkiye Kültür Yolu Festivalleri kapsamına alıyoruz. Festivallerimizi herkese ulaşacak şekilde yaygınlaştırmaya devam edeceğiz.” dedi.

    Kültür ve Turizm Bakanlığının 16 Eylül-23 Ekim tarihleri arasında İstanbul, Ankara, Çanakkale, Diyarbakır ve Konya’da düzenlediği Türkiye Kültür Yolu Festivalleri, sanattan sinemaya, edebiyattan dansa, müzikten dijital sanatlara herkesin kendi beğenisine ve ilgisine uygun 3.000’den fazla etkinlik ve 15.000’e yakın sanatçıyla Türkiye’yi kültür ve sanatla buluşturuyor.

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ankara’da başlayacak olan Başkent Kültür Yolu Festivali öncesi CSO Ada Ankara’da Türkiye Kültür Yolu Festivalleri'nin tanıtımını yaptı. 

    Türkiye’nin dünyada bu kadar geniş çapta kültür ve sanat etkinliği yapan nadir ülkelerden biri olduğunu belirten Bakan Ersoy, şunları söyledi:

    “Festivallerimizi ülkemizin kültür alanında sahip olduğu olağanüstü varlıkları en iyi şekilde tanıtmak ve şehirlerimizi marka yapmak vizyonuyla yaygınlaştırarak sürdürüyoruz. Bu yıl festival kapsamına aldığımız Çanakkale’de Troya Kültür Yolu Festivalimizi başarıyla tamamladık ve etkinliklerimizi yaklaşık 300 binden fazla vatandaşımızla buluşturduk. Konya Mistik Müzik Festivalimiz halkın yoğun ilgisiyle sürüyor. Ankara, İstanbul ve Diyarbakır’da ise festivallere geri sayım başladı. Gelecek yıl mart ayında, İzmir’de bulunan tarihi Alsancak Tekel Fabrikası’nı bir kültür ve sanat kompleksine dönüştürmüş olarak hizmete açıyor ve ardından da nisan ayında festivallerimizin kapsamına İzmir’imizi de ekliyoruz. Ayrıca Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nın yanı sıra Gaziantep Gastronomi Festivali’ni de yine Türkiye Kültür Yolu Festivalleri kapsamına alıyoruz. Ülkemizdeki her vatandaşımızın kültür zenginliklerine erişmesi için çalışıyoruz. Festivallerimizi herkese ulaşacak şekilde yaygınlaştırmayı sürdüreceğiz.”

    Kültürel Mirasımızı Gelecek Kuşaklara Aktarıyoruz

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Kültür Yolu Festivalleri ile benzersiz bir kültür sanat ekosistemi oluşturduklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:

    “Festivallerimizle ülkemizin uluslararası marka değerine katkıda bulunarak, kültür rotaları kapsamında elden geçirdiğimiz tarihi ve kültürel unsurları birer cazibe merkezine dönüştürüyoruz. Oluşturduğumuz kültür sanat ekosistemi sayesinde festivaller sona erse de kültür ve sanat yatırımları devam ediyor. Ülkemizdeki tüm kültür ve sanat üretimlerine sahip çıkmaya, şehirlerimizi markalayarak var olan potansiyellerini öne çıkarmaya devam edeceğiz. Türkiye’mizin somut ve somut olmayan kültürel mirasını gelecek kuşaklara aktarmak hedefiyle ilk günkü heyecan, azim ve inançla çalışmayı sürdüreceğiz.”

    Çanakkale’de Etkinliklerimizi 300 Binden Fazla Kişi İzledi

    Toplantıda festivallerle ilgili detayları da paylaşan Bakan Ersoy, şöyle devam etti:

    “16-25 Eylül tarihleri arasında düzenlediğimiz Troya Kültür Yolu Festivalimizde 42 ayrı mekânda 1000’den fazla sanatçının katılımıyla 112 etkinliği sanatseverlerle buluşturduk. ‘Troyalılar Geldi’ kortej yürüyüşüyle başlayan festivalde, en büyük sahnemiz olan Anadolu Hamidiye Tabyaları’nda gerçekleşen Anadolu Ateşi’nin Troya gösterisini yaklaşık 25 bin kişi izledi. Konserden tiyatroya, film gösteriminden atölyeye her yaş grubundan ve her zevkten kişiye yönelik etkinliklerimiz 300 binden fazla kişiyle buluştu. Kültür sanat etkinliklerimizin yanı sıra bisiklet turu, anı dalışı ve Gelibolu Maratonu’yla da festival ruhunu tüm şehre yaydık. Konya’da 22 Eylül’de başlayan ve 30 Eylül’e kadar sürecek Mistik Müzik Festivali’nde ise İspanya’dan Almanya’ya, Özbekistan’dan Hindistan’a kadar birçok ülkeden gelen sanatçılar, müziğin etkili gücü sayesinde farklı inanış ve kültürleri en çarpıcı yönleriyle sanatseverlerle buluşturuyor. İki büyük şehrimizde düzenlenecek olan Beyoğlu ve Başkent Kültür Yolu Festivallerimiz de eş zamanlı olarak 1 Ekim itibarıyla başlayacak ve 23 Ekim’de sona erecek. Festival coşkusuna 8-16 Ekim tarihleri arasında Diyarbakır da katılacak.”

    Semiha Berksoy Anısına Tosca Operası da Var, Stanley Kubrick Sergisi de

    Bakan Ersoy, İstanbul, Ankara ve Diyarbakır’da düzenlenecek festivallerde önce çıkan etkinliklerine de değinerek, herkesi festivallerin bir parçası olmaya çağırdı. Bakan Ersoy, şunları söyledi:

    “Başkent Kültür Yolu Festivali kapsamında Büyük Tiyatro’da 1 ve 3 Ekim tarihlerinde Tosca Operası sergilenecek. Ankara Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğünün sahneye taşıdığı büyük prodüksiyonlarından biri olan eser, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk opera sanatçısı Semiha Berksoy’un Tosca başrolüyle ilk kez 1941 yılında sahnelenmişti. Ülkemizde Tosca rolüyle bütünleşen Semiha Berksoy anısına, kızı Prof. Dr. Zeliha Berksoy’un rejisörlüğünde hazırlanan eser, kalabalık sanatçı kadrosunun yanı sıra dekor, kostüm ve ışık tasarımıyla da orijinaline en yakın prodüksiyonla sahnelenecek. Beyoğlu Kültür Yolu Festivali’nde ise İstanbul Sinema Müzesi, kült filmlerin yönetmeni Stanley Kubrick’in bugüne kadar gerçekleştirilmiş en kapsamlı sergisine ev sahipliği yapacak. Sur Kültür Yolu Festivali’nde de 2 binden fazla sanatçının katılımıyla, 500’den fazla etkinlik olacak. Tüm halkımızı festivallerin tadını çıkarmaya davet ediyorum.” 
     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:13 +0300 Modern Sanat
    Bakan Ersoy, ASBÜ'de Türkçe Verintiler Sergisi’ni gezdi https://modernsanat.org/bakan-ersoy-asbude-turkce-verintiler-sergisini-gezdi https://modernsanat.org/bakan-ersoy-asbude-turkce-verintiler-sergisini-gezdi T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından organize edilen Başkent Kültür Yolu Festivali kapsamında Türk Dil Kurumu tarafından Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesin de düzenlenen Türkçe Verintiler Sergisi’ni Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ziyaret etti. Bakan Ersoy'a Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz ve ASBÜ Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan'da eşlik etti.

    Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ‘Gelecek Gençlerin: Kültür Endüstrilerine Destek Programı’ kapsamında genç katılımcıların ‘Ankara’ teması ile gerçekleştirdikleri ‘Başkenti Hayallerinle Dijitale Taşı’ NFT sergisini de ziyaret eden Bakan Ersoy ve Bakan Yardımcısı Yavuz, Türk Dil Kurumu tarafından Türkçe üzerinden başka dillere geçmiş kelimelerin gösterildiği ‘Türkçe Verintiler’ sergisini de gezdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:12 +0300 Modern Sanat
    HİSSELİ HARİKALAR KUMPANYASI’YLA GEÇMİŞE YOLCULUK https://modernsanat.org/hisseli-harikalar-kumpanyasiyla-gecmise-yolculuk https://modernsanat.org/hisseli-harikalar-kumpanyasiyla-gecmise-yolculuk Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Başkent Kültür Yolu Festivali dün (2 Ekim 2022, Pazar) akşam Türkiye’nin en çok bilinen, izlenen ve sevilen müzikallerinden biri olan Hisseli Harikalar Kumpanyası’nı ağırladı. Festival kapsamında Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde izleyicileri ile buluşan Hisseli Harikalar Kumpanyası, izleyenleri 1980’lere götürdü. 

    Samsun Devlet Opera ve Balesi sanatçıları tarafından sahnelenen Hisseli Harikalar Kumpanyası’nda Anadolu’da turne yapan bir çadır tiyatrosunun assolisti başka bir gazinoya transfer olunca kumpanyanın yeni assolist arayışına girmesi ve bir köy ağasının yeni assoliste âşık olmasıyla gelişen olaylar konu ediliyor.

    Türk tiyatrosunun büyük ustası Haldun Dormen’in yazdığı, Hababam Sınıfı filmi müziğiyle gönlümüze taht kuran, ünlü besteci Melih Kibar’ın bestelediği ve Çiğdem Talu’nun şarkı sözlerini yazdığı bu ünlü müzikal; ilk defa 1980 yılı mart ayında Egemen Bostancı yapımcılığı ve Haldun Dormen’in rejisiyle seyirci karşısına çıkmış, yalnızca o yıllarda 600’den fazla temsil yaparak tüm Türkiye’yi gezmiş ve Türk halkının büyük beğenisini kazanmıştı. Müzikal, yıllar içerisinde milyonlarca izleyici tarafından tanınan, bilinen ve sevilen bir efsaneye dönüşmüştü. 

    Başkent Kültür Yolu Festivali kapsamında dün akşam Küçük Tiyatro ise Ankara Devlet Tiyatrosu tarafından sahneye koyulan Albert Einstein’ın hayat hikayesinin anlatıldığı ‘İzafiyet” oyununu ağırladı. 

    Başkent Kültür Yolu Festivali hakkında detaylı bilgilere ve tüm programa https://baskent.kulturyolufestivalleri.com/ adresinden ulaşabilirsiniz. 

    Başkent Kültür Yolu Festivali 3 Ekim 2022, Pazartesi Programı

    Konser:

    • Mariza / CSO Ada Ankara Ana Salon – 20.00
    • Yamatolia, Türkiye-Japonya Müzikal Kültür Köprüsü / CSO Ada Ankara Mavi Salon – 20.30

    Opera – bale – dans:

    • Tosca / Büyük Tiyatro – 20.00

    Söyleşi:

    • Ankara Arkeolojik Kazı Çalışmaları Konferansları: Cebirli Kazısı, Prof. Dr. Mehmet Sağır / Anadolu Medeniyetleri Müzesi – 14.00
    • Ankara'nın Kalbi Gölbaşı / CSO Ada Ankara Mavi Salon – 14.00
    • Masal ve Hayat Bilgisi Söyleşisi / Güneş Galerisi – 14.30

    Çocuk etkinlikleri:

    • Çocuk Eğitim ve Deneyim Etkinlikleri / Anadolu Medeniyetleri Müzesi – 10.00-14.00
    • Cumhuriyet Müzesi Eğitim Etkinlikleri "Ebru Çalışması" / Cumhuriyet Müzesi – 10.00-11.00
    • Sinemaya Gitmeyen Çocuk Kalmasın: Afacanlar / Ankamall Cinemaximum – 11.00 

    Açık hava etkinlikleri:

    • Köşebaşı Canlı Tarih / Hamamönü Meydanı – 16.00

    Sergiler:

    • 100’e 1 Kala - Beste Gürsu / Ankara Resim ve Heykel Müzesi
    • Düşlerim Müzede / Ankara Resim ve Heykel Müzesi
    • Art Meydan: Sanat Heryerde Sergisi / Ankara Resim ve Heykel Müzesi
    • Ankara Keçisinin İzinde / Ankara Resim ve Heykel Müzesi

    Başkent Kültür Yolu Festivali 4 Ekim 2022, Salı Programı

    Konser:

    • Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (Türkiye - Japonya Dostluk Konseri) / CSO Ada Ankara Ana Salon – 20:00
    • Yücel Arzen – 71 / CSO Ada Ankara Tarihi Salon – 20:00

    Tiyatro:

    • Ankara DT – İzafiyet / Küçük Tiyatro – 20:00 

    Söyleşi:

    • Ankara Müzeleri Yöneticileri Müze İşlevini ve Kentin Kültür Hayatı İçindeki Önemini Tartışıyor / Cumhuriyet Müzesi – 14:30
    • Türkiye'nin Dünya Miras Alanları Söyleşisi: Aphrodisias Kazı Başkanı Prof. Dr. Bert Smith / Anadolu Medeniyetleri Müzesi – 14:00
    • Türkiye’nin Dünya Miras Alanları Söyleşisi: Ani Arkeolojik Alanı Kazı ve Alan Başkanı: Doç. Dr. Muhammet Arslan / Anadolu Medeniyetleri Müzesi – 15:00
    • Dil ve Edebiyat Söyleşileri: Prof. Dr. M. Fatih Köksal / Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi – 15:00 
    • Ses, Nefes, Anne ve Masal / Güneş Galerisi – 14:30

    Çocuk etkinlikleri:

    • Çocuklar İçin Tiyatro- Drama- Pandomim Atölyesi / Oda Tiyatrosu – 14:00
    • Çocuk Eğitim ve Deneyim Etkinlikleri / Anadolu Medeniyetleri Müzesi – 10:00-14:00
    • Cumhuriyet Müzesi Eğitim Etkinlikleri "Ebru Çalışması" / Cumhuriyet Müzesi – 10:00-11:00
    • Sinemaya Gitmeyen Çocuk Kalmasın: Afacanlar / Ankamall Cinemaximum – 11:00
    • Sandık Sepet Ankara: İnteraktif Edebiyat ve Kültürel Miras Etkinliği / Ankara Kalesi

    Açık hava etkinlikleri: 

    • İnanç Yapıları Festival Rotası / Cumhuriyet Yapıları Festival Rotası / Festival Rotası – 13:00-16:00

    Sergiler:

    • THK Üniversitesi İHAMER - Bulut Altı Avcı İnsansız Hava Aracı Projeleri / Türk Hava Kurumu Müzesi ve Paraşüt Kulesi
    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:12 +0300 Modern Sanat
    Tam Bana göre festivalde gençler Ülkemiz Kültürünü yaşıyor https://modernsanat.org/tam-bana-gore-festivalde-gencler-ulkemiz-kulturunu-yasiyor https://modernsanat.org/tam-bana-gore-festivalde-gencler-ulkemiz-kulturunu-yasiyor Ak Partili Belediyelerin katıldığı “Gençlik” temalı Tam Bana Göre Festival tüm hızıyla sürüyor.
    Turuncu Festivalde gençler yine eğlencenin tadını çıkardı. Söyleşiden konsere aktiviteler binlerce başkentli ile buluştu.

    Türkiye’nin en büyük gençlik festivali Ankara’da devam ediyor.

    Festivalin üçüncü gününde mini konserler ve Capoeira gösterisi gerçekleştirildi.
    Düzce İhtiyar Delikanlılar Grubu ve Gençlik Korosu sahne aldı. 
    Şanlıurfa Haliliye Belediyesi Mehter, Bursa Büyükşehir Belediyesi de Kılıç Kalkan Gösterisi sundu.
    Festival kapsamında, Gökhan Müftüoğlu ile Gençlik Buluşması, Doçent Dr. Muhammed Enes Kala ile söyleşi yapıldı.

    Ankara Masası, Kanal 5, Redaktör Haber ve Medyaankara’dan oluşan Başkent Medya Platformu da gün boyu canlı yayınlarla festivalin coşkusunu izleyicilerle paylaştı.

    Birbirinden önemli isimler Başkent Medya Platformu’nun konuğu oldu.

    Ak Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Ayşe Sula Köseoğlu,  100 bin üzerinde nüfusu olan 152 belediyenin katılımıyla gerçekleştirilen festivalin bir tarafta Karadeniz horonu diğer tarafta Şanlıurfa’nın halayı öte yanda zılgıtın söylendiği bir mozaik olduğuna işaret etti.

    “ Gençlerin koşmaya hazır tarzına zemin hazırlamak gerek”

    İllerin tanıtımını yaptığı, spor yarışmaları, söyleşiler ve konserlerle eğlencenin zirveye çıktığını belirten Köseoğlu, dünyanın en büyükleri arasında yer alan  gençlik organizasyonlarından birisi olan Tam Bana Göre Festival’in geleneksel hale getirileceğini müjdeledi.

    Köseoğlu, Z kuşağı gibi kodlamaların doğru olmadığının altını çizdi.

    “Gençler de kendi yetiştirdiğimiz çocuklar ayrıştırmayı çok doğru bulmuyorum” diyen Köseoğlu,
    gençlikten çok umutlu olduklarını vurguladı.

    Ayşe Sula Köseoğlu, “ Gençlerin koşmaya hazır tarzına zemin hazırlamak gerek. Bu festival de bu zemin ve ortamları hazırlamak için düzenlenen bir festivaldir. Teknofest de aslında gençliğe ufuk açmak için yapılmış festivallerden bir tanesidir. Türkiye çokça bu festivallere tanıklık edecek. Çünkü Avrupa’nın en genç nüfusuna sahip ülkeyiz. Bölgemizin de en genç nüfusu Doğu’daki illerimizde. Dolayısıyla biz o gençlerin beklentilerine, umutlarına, hayallerine eşlik edecek zeminleri hem Doğu’da hem Türkiye’nin her tarafında hazır edecek şekilde zeminleri oluşturuyoruz. Bunun da ona ön ayak olan festivallerden biri olduğunu düşünüyorum.” dedi.

    Köseoğlu gençlerle horon tepti

    Ak Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı olarak Doğu ve  Güneydoğudaki sınır illerinden sorumlu olduğunu belirten Köseoğlu, “Oradaki gençliğe yönelik yatırımların nasıl karşılık bulduğunu biliyorum. Oradaki gençlik sanata, spora, kültürel etkinliklere duyarlı ve teknolojiye adapte olabilecek bir gençlik. Dolayısıyla bu tür organizasyonların sayısının artması çok önemli” şeklinde konuştu.

    Köseoğlu Akçaabat Belediyesi standında gençlerle birlikte horon tepti.

    Ak Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı ve Kocaeli milletvekili Cemil Yaman da,

    “Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde yola çıkarken insanı yaşat ki devlet yaşasın şiarıyla yola çıktık. Türkiye’de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedik. 21 yıldır Allah’a hamdolsun hiçbir şey eskisi gibi değil. Muhteşem işler yapıyoruz. Yerel yönetimler anlamında da çok büyük işler yaptık” değerlendirmesinde bulundu.

    “Türkiye’nin yarınları bugünlerinden çok çok daha iyi olacak”

    Yaman şunları söyledi: “Benim Recep Tayyip Erdoğan belediyeciliği dediğim yerli ve milli yerel yönetimler sistemini bütün belediyelerimiz gerçekten uyguluyorlar. Bizim nihai hedefimiz insanımızın yaşam standardını yükseltmek bu konuda da yerel yönetimler öncülük yapıyorlar. Bu platform bir taraftan da istişare platformudur. Bütün belediyelerimizin yaptığı iş ve işlemleri diğer belediyelerimiz de görüyorlar. Etkileşim oluyor. Birbirlerinden etkileşim oluyorlar ve burada başarılı projeleri her şehirde görebilirsiniz. Dolayısıyla Türkiye her açıdan gelişti, güzelleşti. Teknofest dediğimiz bilişim anlamında, yazılım anlamında bu ülkenin çocuklarının önünü açtığımız zaman, bu ülkenin gençlerine fırsat verdiğimizde neler yapacağımızı gördük. Bugün gezdiğimiz alanlarda öyle stantlar gördük belediyelerimiz destek vermiş çocuklarımız demin mesela otonom gemi gördük. Bir gencimiz yapmış. Hemen yan tarafında bir başka belediyemiz geri dönüşümle drone yapmışlar. Yani muhteşem işler yapmışlar. Belediyelerimiz asli iş ve işlemleri dışında aslında diğer yaptıkları işleri burada tanıtıyorlar. Güzel şeyler yapılıyor. Türkiye’nin yarınları bugünlerinden çok çok daha iyi olacak. Kimsenin endişesi olmasın. Bu milletten talimat alan, yalnız ama yalnız bu milleti dikkate alan bu siyasi hareket sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde daha yıllar bu aziz, bu kahraman millete hizmet etmeye devam edecek.”

    “Biz gençlerimize güveniyoruz gençler de bize güveniyor”
     
    Ak Parti’nin gençlerin önünü açan bir siyasi hareket olduğuna işaret eden Yaman
    savunma sanayisindeki başarıların altında gençlerin imzası bulunduğunu hatırlattı.
    Yaman, iddiaların aksine 15 Temmuzda gençlerin sokağa çıkıp demokrasi mücadelesi vererek apolitik olmadıklarını ortaya koyduğunu da söyledi.

    Yaman, “Gençlerimizle iyi iletişim halindeyiz. Biz gençlerimize güveniyoruz gençler de bize güveniyor” ifadelerini kullandı.


    “Festival tam gençlere göre”
    Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetimler Politikaları Kurulu Başkan Vekili Şükrü Karatepe de, festivalin ismi gibi tam gençlere göre olduğunu altını çizdi.

    Gençlere yönelik, gençlerin sosyalleşebilecekleri aktivitelerin son derece yararlı olduğuna dikkati çeken Karatepe, belediyeler kumaştan halı kilime ve yerel lezzetlere kadar kendi coğrafyasını ve başarılı hizmet uygulamalarını tanıtma fırsatı bulduğunu ifade etti.

    Karatepe, belediyelerin etkileşim içinde bir öğrenme sürecini paylaştıklarını da kaydetti.

    “Belediyelerin birbirinden ders aldığı, öğrendiği bir organizasyon”

    Cumhurbaşkanlığı yerel Yönetim Politikaları Kurulu üyesi Refik Tuzcuoğlu ise, festivali Türkiye’nin her yerinden belediyelerin bir araya geldiği, birbirinden ders aldığı, öğrendiği bir organizasyon olarak niteledi.

    Tuzcuoğlu festivalin Ankara’ya da değer kattığını dile getirdi.

    “Hem gençlere hem sosyal alanda belediyelerin hizmetlerine bir farkındalık oluşturmak istiyoruz” diyen Tuzcuoğlu şöyle devam etti:

    “Gençlere yönelik yerel yönetimlerin bu çalışmasını da takdir ediyoruz”

    “Belediyeler de şunu söylüyorlar Biz geçtiğimiz yıla göre bu sene yaptığımız çalışmaları yani gençlikle ilgili çalışmaları daha da geliştirdik. Vizyonumuz daha da genişledi. Yeni faaliyetler ekledik yeni birimler ekledik. İleriye dönük olarak da gençliğe yönelik bir takım yeni yatırımlar yapacağız diyorlar. Bu gelişimi görmek izlemek bizim açımızdan da son derece mutluluk verici. Çünkü biliyoruz ki gençler yarın bu memleketin geleceğini inşa edecek olan nesiller. Gençlere yönelik yerel yönetimlerin bu çalışmasını da takdir ediyoruz”

    Tuzcuoğlu, festivali geçen yıl 2 milyon kişinin ziyaret ettiğini, bu yıl o rakamın çok üzerine çıkılacağını sözlerine ekledi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:11 +0300 Modern Sanat
    Luz Casal 22 Ekim’de CSO Ada Ankara’da https://modernsanat.org/luz-casal-22-ekimde-cso-ada-ankarada https://modernsanat.org/luz-casal-22-ekimde-cso-ada-ankarada Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Başkent Kültür Yolu Festivali kapsamında İspanya’nın en özel seslerinden Luz Casal 22 Ekim’de CSO Ada Ankara’da başkentlileri unutulmaz bir müzik yolculuğuna çıkaracak. 

    Romantizmin tutkulu sesi olarak bilinen Luz Casal, klasik şarkılara getirdiği yorumlarla tüm Avrupa’da özellikle romantik dinleyicilerin vazgeçemediği sesler arasında yer alıyor. Albümleriyle Türkiye'deki müzik listelerinde de çok satanlar arasında yer alan Luz Casal, Başkent Kültür Yolu Festivali kapsamında ilk kez Ankaralı sanatseverlerle buluşacak.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:10 +0300 Modern Sanat
    22. Uluslararası Beytülmakdis Akademik Sempozyumu 21 Ekim 2022 Cuma günü başlıyor https://modernsanat.org/22-uluslararasi-beytulmakdis-akademik-sempozyumu-21-ekim-2022-cuma-gunu-basliyor https://modernsanat.org/22-uluslararasi-beytulmakdis-akademik-sempozyumu-21-ekim-2022-cuma-gunu-basliyor Dini, kültürel ve tarihsel olarak ifade ettiği sembolik, epistemolojik ve stratejik anlamlar
    bakımından farklı dinler/milletler tarafından kutsiyet atfedilen ayrıcalıklı konumu ile
    Beytülmakdis, politik çatışmaların ve kültürel sömürge hayallerinin de merkezinde yer alan alanlardan biridir. Beytülmakdis’in tarihinin, demografisinin, kültürel hafızasının ve sosyolojik zemininin yeniden inşası üzerinden kurgulanan gelecek tasavvurları, özellikle gerçek ötesi argümanlarla, paradigmalarla ve kavramlarla ortaya çıkan teorilere dayalı kültürel ve zihnî bir işgal anlayışını içermektedir. Bu anlayış bilimsel ve kültürel çalışmalarla desteklenmekte, bazı sözde bilim insanlarınca rasyonalize edilmekte ve meşrulaştırılmaktadır. Söz konusu meşrulaştırmanın yaygın bir etki alanının bulunmasının, bu konuda üretilen kavramların, teorilerin ilmî/bilimsel geçerliliklerinin araştırılmaması ve sorgulanmamasıyla ilgisi olduğu söylenebilir.

    Bu bağlamda Beytülmakdis’in tarihini, kültürel ve dinsel kodlarını, kutsiyetini, coğrafi ve stratejik konumunu emperyal amaçlardan bağımsız inceleyecek ciddi bilimsel çalışmalar hem dünya barışı hem de ilmin onurunu korumak adına bir zaruret haline gelmiştir. Beytülmakdis’te işgalin derinleştirilmesiyle eş-zamanlı yaşanan teorik ve kavramsal hareketlilik, epistemik köleliğe teslim olmamış ve sorgulama yetisini kaybetmemiş bilim insanlarına sorumluluk yüklemektedir. Bu bilinç ve sorumluluk çerçevesinde 21-23 Ekim 2022 tarihleri arasında Ankara’da düzenlenecek “Kudüs’ün Geleceği: Akademik ve Kültürel Çalışmalar” konulu sempozyum önem arz etmektedir.

    İlki 1997 yılında yapılan; 14, 15, 16, 17 ve 18’ncisi İstanbul’da gerçekleştirilen uluslararası akademik sempozyumların 22’ncisi Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesinde gerçekleştirilecek. Yurt içinden ve yurt dışından birçok araştırmacı ve akademisyenin katılacağı sempozyumda “Kudüs'ün Geleceği: Akademik Çalışmalar” başlığı ele alınacak. Sempozyum her ne kadar Türkiye’de gerçekleştirilecek olsa da tüm İslam Alemini ilgilendiren sonuçlar ortaya çıkacaktır.

    MEB Şura salonunda yapılacak açılış programı sonra Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Güvercinlik ve Prof. Dr. Fuat Sezgin salonlarında 21-22 Ekim 2022 Cuma ve Cumartesi günleri eş zamanlı yapılacak oturumlarda

    1. Dünyada ve Türkiye’de Beytülmakdis’e Dair Akademik ve Kültürel Çalışmaların Durumu.
    2. Beytülmakdis’le İlgili Akademik Çalışmalarda;
      • Metodoloji ve Metodolojik Problemler,
      • Kavramlar,
      • Teoriler
    3. Siyonizmin Akademik ve Kültürel Boyutları.
    4. Özgürlüğün Akademik ve Kültürel Boyutları.
    5. Disiplinlerarası Beytülmakdis Çalışmaları.
    6. Disiplinler ve Beytülmakdis Çalışmaları;
      • Tarih, Arkeoloji, Antropoloji, Sosyoloji, Dil Bilimleri vs. disiplinleri ve Beytülmakdis,
      • Din Bilimleri ve Beytülmakdis’in Dini Kimliği,
      • Sosyal Bilimleri ile İşgal ve Özgürlüğün İmkânları.
    7. Uluslararası İşbirliklerinin İmkânı.
    8. Beytülmakdis/Kudüs Çalışmaları Enstitüsü’nün İmkânı.

     

    Başlıkları masaya yatırılacak. Akademisyenler, siyasetçiler, üniversite öğrencileri ve Filistin ve Beyrülmakdis’e ilgi duyan herkesi hedef kitlesi olarak belirleyen Kudüs'ün Geleceği: Akademik Çalışmalar temalı 22. Uluslararası Beytülmakdis Akademik Sempozyumu Dünyanın dört bir yanından akademisyenlerin katılımıyla Türkçe, İngilizce ve Arapça dillerinde gerçekleştirilecektir.

     

     

    DÜZENLEME KURULU

    Prof. Dr. İbrahim ÖZCOŞAR - Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü & Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı

    Prof. Dr. Musa Kazım ARICAN - Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü

    Prof. Dr. Saffet KÖSE - İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü

    Prof. Dr. Hamdullah ÇUVALCI - Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü

    Prof. Dr. Murat YÜLEK - OSTİM Teknik Üniversitesi Rektörü

    Prof. Dr. Alim YILDIZ - Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü

    Prof. Dr. Abd al-Fattah El-AWAISI - Beytülmakdis Çalışmaları Vakfı

     

    BİLİM KURULU

    Prof. Dr. Ahmet UYSAL - İstanbul Üniversitesi

    Prof. Dr. Ali Osman KURT - Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Prof. Dr. Andrew PETERSEN - Wales Trinity Saint David Üniversitesi

    Prof. Dr. Bayram Ali ÇETİNKAYA - İstanbul Üniversitesi

    Prof. Dr. Berdal ARAL - İstanbul Medeniyet Üniversitesi

    Prof. Dr. Beverley-Milton EDWARDS – Belfast Queen Üniversitesi

    Prof. Dr. Beyhan KANTER - Mardin Artuklu Üniversitesi

    Prof. Dr. Bünyamin ERUL - Ankara Üniversitesi

    Prof. Dr. Dursun Ali AYKIT- Marmara Üniversitesi

    Prof. Dr. Ejder OKUMUŞ -Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Prof. Dr. Enver ARPA - Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Prof. Dr. Fathia EL-NABARAWY- Al-Azhar Üniversitesi

    Prof. Dr. Feridun BİLGİN -Mardin Artuklu Üniversitesi

    Prof. Dr. Gamal ABDELSATTAR - Tajdeed Üniversitesi

    Prof. Dr. Hasan AL-SİLWADİ - El-Kudüs Açık Üniversitesi

    Prof. Dr. İbrahim RABAİA - El-Kudüs Açık Üniversitesi

    Prof. Dr. İbrahim KUTLUAY - İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi

    Prof. Dr. İsmail ALTUN - Atatürk Üniversitesi

    Prof. Dr. Kadir ÖZKÖSE - Sivas Cumhuriyet Üniversitesi

    Prof. Dr. Lütfi SUNAR - İstanbul Medeniyet Üniversitesi

    Prof. Dr. M. Ali KARADAĞİ - Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri

    Prof. Dr. Martin O'KANE - Wales Trinity Saint David Üniversitesi

    Prof. Dr. Mehmet Akif KİREÇCİ- Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Prof. Dr. Mehmet Mahfuz SÖYLEMEZ - İstanbul Üniversitesi

    Prof. Dr. Michael DUMPER - Exeter Üniversitesi

    Prof. Dr. Mohd Roslan MOHD NOR - Malaya Üniversitesi

    Prof. Dr. Muhammad AL-MAJALİ - Katar Üniversitesi

    Prof. Dr. Muhittin ATAMAN - Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Prof. Dr. Mustafa GÜLER - Afyon Kocatepe Üniversitesi

    Prof. Dr. Numan JUBRAN - Kuveyt Üniversitesi

    Prof. Dr. Nuh ARSLANTAŞ - T.C. Melbourne Başkonsolosluğu İdari ve Sosyal İşler Ataşesi

    Prof. Dr. Ömer BOZKURT - Mardin Artuklu Üniversitesi

    Prof. Dr. Selçuk ÇOŞKUN - Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Prof. Dr. Serhat HARMAN - Mardin Artuklu Üniversitesi

    Prof. Dr. Şinasi GÜNDÜZ - İstanbul Üniversitesi

    Prof. Dr. Temel ÖZTÜRK - Karadeniz Teknik Üniversitesi

    Prof. Dr. Vasfi ABUZİD - Mısır

    Prof. Dr. Yasemin AVCI - Pamukkale Üniversitesi

    Prof. Dr. Yunus CENGİZ - Mardin Artuklu Üniversitesi

    Prof. Dr. Zekeriya KURŞUN - Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi

    Doç. Dr. Eldar HASANOĞLU - Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi

    Doç. Dr. Halid ÜVEYSİ - Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Doç. Dr. Ziya POLAT  -Mardin Artuklu Üniversitesi

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:09 +0300 Modern Sanat
    KÜLTÜR VE TURİZM HABERCİLİĞİ BÖLGEDE YAYGINLAŞTIRILACAK https://modernsanat.org/kultur-ve-turizm-haberciligi-bolgede-yayginlastirilacak https://modernsanat.org/kultur-ve-turizm-haberciligi-bolgede-yayginlastirilacak İnternet Medya ve Bilişim Federasyonu’nun Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen “ Kültür ve Turizm Haberciliğini Yaygınlaştırma Projesi “ Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi ev sahipliğinde ilk eğitimini gerçekleştirdi. Ankara ve İç Anadolu bölgesinden medya mensuplarının katılım gösterdiği eğitime, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgün Özkan Yavuz, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ramazan Çağlayan, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zakir Avşar da katıldı.

     

                ÜLKEMİZİN DÜNYA’DA BİR BENZERİ YOK

    Açılış konuşmasında katılımcılara hitap eden Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Türkiye’nin Dünya’da bir benzeri olmadığını, bu sebeple kültür ve turizm haberciliğinin yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti. Bakan Yardımcısı Yavuz, katılımcılara ayrıca Kültür Yolu festivali hakkında bilgiler vererek proje için İMEF’e teşekkür etti.

                DR. BASA’DAN YERLİ İÇERİK VURGUSU

    Konuşmasında katılımcılara bilgiler aktaran İMEF Genel Başkanı Dr. Süleyman Basa “ İMEF olarak en çok önemsediğimiz konulardan biri yerli içerik üretilmesi. Yerli içerik üretmeyi teşvik edebilirsek geleceğimizi güvenli hale almış oluruz. Tabi üretilen içeriklerinde kültürel kimliğimizi yansıtması gerekiyor. Bu sebeple ülkemizin 7 bölgesinde kültür ve turizm haberciliği konusunda akademisyenlerle eğitimler düzenleyerek kendimizi geliştirmiş olacağız. Bizlere ev sahipliği yapan AHBV Üniversitesi İletişim Fakültesi’ne ve Dekanı Prof. Dr. Zakir Avşar’a, destekleri için Telif Hakları Genel Müdürlüğü’ne şükranlarımı sunuyorum “ dedi.

     

                PROJE 7 BÖLGEDE GAZETECİLERLE BİRLİKTE UYGULANACAK

    Türkiye’nin 7 bölgesinde uygulanacak proje, Erzurum, Bursa, Şanlıurfa, Gaziantep, Denizli, Samsun eğitimleri ile devam edecek. Proje kapsamında 750 internet haber sitesine kültür ve turizm haberciliği eğitimleri verilmesi hedefleniyor. Proje kapsamında Gazatecilik Etik Kurallar ve Dezenformasyon’u Prof. Dr. Zakir Avşar, Turizm Haberciliğini Dr. Eda Turancı, Kültür Haberciliğini Prof. Dr. Elif Emre Kaya, İnternet Haberciliğinde Etkin Sosyal Medya Kullanımını Dr. Süleyman Basa, Somut Olmayan Kültürel Mirası ise Abdurrahman Aksu veriyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:08 +0300 Modern Sanat
    'Başkent Kültür Yolu Festivaline katılım 2 milyonu aştı' https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivaline-katilim-2-milyonu-asti https://modernsanat.org/baskent-kultur-yolu-festivaline-katilim-2-milyonu-asti
    Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz Ankara Kültür Yolu Festivali'nin başkentte kattıkları kültürel değerlere ilişkin değerlendirmeleri Redaktörhaber'den İbrahim Gökdemir'e değerlendirdi
    Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Başkent Kültür yolu festivali'nin başkente yeni 
    Bakan yardımcısı Yavuz, bu yıl düzenlenen Başkent Kültür Yolu Festivaline bu yıl rekor bir katılım gerçekleştiğinin altını çizdi.

    Yavuz: 'Ankara artık müzeler şehri oldu'
    Başkent Kültür Yolu Festivali dolayısıyla Ankara'nın bilinmeyen tarihi değerlerinin yeniden gün yüzüne çıktığını belirtti. Yavuz konuşmasının devamında Ankara'da 73 müzenin olduğunu ve bu yönüyle Ankara artık bir müzeler şehri oldu dedi. Bakan Yardımcısı  Yavuz, Başkent Kültür Yolu Festivaline rekor sayıda katılım gerçekleştiğini ve sayının 2,2 milyona ulaştığını belirtti.

    'Ankara'yı gri şehir olmaktan çıkarıyoruz'

    Canlı yayında Ankara Kültür Yolu Festivalinin şehrin tanıtımına önemli ölçüde katkı yaptığını belirten Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, bu festival sayesinde Ankara'nın sadece bürokrasi şehri olarak tanınmasını değil, Başkentin tüm kültürel yapı ve  şehrin tarihi güzellikleriyle Ankara'nın tanıtımına önemli ölçüde katkı sağladı. İfadelerini kullandı

    Bakan Yardımcısı Yavuz: Festival sayısı 10'a çıkacak

    Kültür Yolu Festivallerinin birçok ilde gerçekleştirileceğini belirten Yavuz, ilkbahar'da 5 sonbahar'da 5 olmak üzere festival sayısının 10'a çıkacağının altını çizdi
    Kültür Turizm Bakan Yardımcısı Yavuz, İlk festival 7 gün sürdü ikinci festival 23 gün sürecek ifadelerini kullandı.

    Kültürel tanıtımda basının önemli bir yere sahip olduğunu belirten Yavuz, özellikler yerel basına teşekkür etti.

    Başkent Kültür Festivali 23 Ekim tarihinde Yusuf İslam konser ile sona erecek


    pazar günü sona erecek, pazar günü yusuf islam konseri ile festival sona erecek

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:07 +0300 Modern Sanat
    Bakan Yardımcısı Yavuz: Kültür Festivali'nin  kapsamı genişleyecek https://modernsanat.org/bakan-yardimcisi-yavuz-kultur-festivalinin-kapsami-genisleyecek https://modernsanat.org/bakan-yardimcisi-yavuz-kultur-festivalinin-kapsami-genisleyecek  

    Redaktörhaber'den İbrahim Gökdemir'in sorularını yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz,  Başkent Kültür Yolu Festivali etkinliklerin kapsamının genişleyeceğinin altını çizdi
    Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Başkentin tanıtımında Kültür yolu festivalinin büyük bir önemi sahip olduğunu hatırlattı.
    kültür ve turizm haberciliğinin yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti. Bakan Yardımcısı Yavuz, katılımcılara ayrıca Kültür Yolu festivali hakkında bilgiler vererek

    Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz son 1 aydır Kültür Yolu Festivalleri ile ülkemizin her yerinde heyecan yarattıklarını belirterek, “Ankara’da 78 farklı noktada 629 etkinliğe ev sahipliği yapıyoruz. Bizi bu projede yalnız bırakmayan basın mensuplarımıza teşekkür ediyorum. Çünkü konular ve işler ancak onlar etkin bir şekilde kamuoyuna duyurdukları zaman tamamlanıyor. Ben bu projeyi çok değerli buluyorum. Biz bakanlık olarak ülkemizdeki değerlerimizi tanıtmak ve anlatmak için titiz, detaylı, kapsamlı çalışmalar yapıyoruz. Ülkemizi deniz, kum, güneş ile sadece bir tatil ülkesi olarak değil tüm değerlerimizi, eşsiz tarihimizi ve kültürel mirasımızı tüm dünyada tanıtıyoruz. Biz özellikle kültür sanat ve turizm alanlarında uzmanlaşmış basın mensuplarımızın olmasını önemsiyoruz. Bu projenin hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. 
    Kültür Yolu Festivalinin geleneksel olarak 1 Ekim'de başladığını belirten Yavuz, bu kültürel faaliyetlerinin daha yaygınlaşacağının altını çizdi.
    Bakan Yardımcısı Yavuz, festival yapılacak iller olarak; İzmir - Efes'te,  Adana'da Portakal Çiçeği festivali ve Gaziantep Gastronomi günleri kapsamında bu kültürel yelpazenin daha da genişleyeceğini ifade etti.
    Başkent Kültür Yolu Festivali'nin bu yılki son etkinliği 23 Ekim tarihinde gerçekleşecek
     

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:06 +0300 Modern Sanat
    İlber Ortaylı: Türk ailesi parçalanıyor https://modernsanat.org/ilber-ortayli-turk-ailesi-parcalaniyor https://modernsanat.org/ilber-ortayli-turk-ailesi-parcalaniyor
    İlber Ortaylı, Erciyes Kültür Merkezi'nde düzenlenen söyleşide, her yerde aile yapısının önemli olduğundan bahsettiğini aktardı.

    Gençlerin sözlerinin dinlenmemesinden yakındığını anlatan Ortaylı, "Köyün aile içi yapısını düzenleyememişiz. Evin ihtiyarları, gençleri dinlemiyor. Hiçbir şekilde dinlemiyor ve huyları buna müsait değil." dedi.

    "TÜRK AİLESİ PARÇALANIYOR"

    Bu durumun köyde değil, şehirde de aynı olduğunu dile getiren Ortaylı, şöyle konuştu:

    * Çocukların hepsinin şikayeti şu, 'geliyoruz, öğreniyoruz, Avrupa'da okuduk, birtakım tekliflerimiz, önerilerimiz var babamızın müessesesini geliştirmek için bizi dinlemiyor, etrafındaki menajerleri dinliyor.' diyorlar. Yani siz sonunda o ağacın dallarıyla devam etmek zorundasınız.

    * Nesiller arası çatışma yüzünden insanlar köyleri terk ediyorlar. Bu ciddi bir şey. Türk ailesi parçalanıyor. Parçalanmanın nedeni ne? Böyle dar bir gelirle buna nasıl cesaret ediyorsun? 3 neslin yaşadığı bir evde, bir kere çocukların gördüğü terbiye değişik olur. Pişen yemek, yapılanlar farklı olur. Temizlik farklı olur. Buna tahammül edemiyorlar.

    "ÇOK YANLIŞ TEORİLER VAR"

    Her toplumun kendine ait adetleri olduğunu vurgulayan Ortaylı, "Çok yanlış teoriler var. Çekirdek aile. İşte ailenin küçüklüğü, kadının ve gençlerin özgürlüğü, bunlar iyi güzel de yani her zaman da geçerli sloganlar değil. Her toplumun kendi adeti değil. Siz bu toplumda 16 yaşına gelen çocuk için 'hadi artık sana yeterince baktık, git ekmeğini bul' diye bir lafa maruz kalacağını düşünüyor musunuz? Herkes çocuğuna sonuna kadar sahip çıkıyor, büyütüyor." ifadelerini kullandı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:05 +0300 Modern Sanat
    Ünlü Spiker Halit Kıvanç Hayatını Kaybetti https://modernsanat.org/unlu-spiker-halit-kivanc-hayatini-kaybetti https://modernsanat.org/unlu-spiker-halit-kivanc-hayatini-kaybetti Ümit Kıvanç yaptığı açıklamada, "Halit Kıvanç’ı kaybettik. Bizimle birlikte sevenlerinin de başı sağolsun. Cenaze 27’si perşembe, öğle namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı içindeki camiiden kalkacak, aynı mezarlığa defnedilecek." ifadelerini kullandı.

     

    Halit Kıvanç Kimdir?

    Halit Kıvanç, Türk radyo ve televizyon eski maç sunucusu ve gazeteci. Türkiye'nin en ünlü ve en uzun süre çalışmış sunucularındandır. Yazar ve müzisyen Ümit Kıvanç'ın babasıdır. Aynı zamanda Pelé ile ilk röportajı yapan gazetecidir.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 12:02:04 +0300 Modern Sanat
    Talas Festivalinde İnce Saz Rüzgarı https://modernsanat.org/talas-festivalinde-ince-saz-ruzgari https://modernsanat.org/talas-festivalinde-ince-saz-ruzgari Talas Belediyesi tarafından düzenlenen Talas Festivalinde ünlü müzik grubu İnce Saz, vatandaşlara unutulmaz bir akşam yaşattı.


    Talas Belediyesi tarafından kültür ve sanat ağırlıklı düzenlenen Talas Festivali’nde sahne alan İnce Saz Grubu, salonu dolduran Kayserililere unutulmaz bir gece yaşattı. Erciyes Kültür Merkezi’nde düzenlenen konserde salonu dolduran dinleyicilerin karşısına çıkan İnce Saz Grubu, Türk Sanat Müziği başta olmak üzere birçok eser seslendirdi.


    Grubun solisti olan Ezgi Köker’e çiçek takdim eden Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, unutulmaz gece yaşatan gruba ve salonu dolduran vatandaşlara teşekkürlerini iletti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:42 +0300 Modern Sanat
    Mezitlide 99. yılda 99 zeybek gösterisi https://modernsanat.org/mezitlide-99-yilda-99-zeybek-gosterisi https://modernsanat.org/mezitlide-99-yilda-99-zeybek-gosterisi Cumhuriyetin 99. yıldönümü dolayısıyla Mezitli Belediyesi ve Mezitli Kent Konseyi iş birliğinde ’99. yılda 99 zeybek’ gösterisi yapıldı.


    Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan ve eşi Sembol Tarhan’ın yanı sıra, Mezitli Kent Konseyi Başkanı Sibel Gelbul ve kent konseyi üyeleri, Mezitli Belediyesi Gönüllüleri, Sanat Çarşısı esnafı, belediye bünyesinde hizmet veren Bircan Tüfekçioğlu, Mustafa Baysan, Enis-Necip Tüyeni Çocuk Gündüz Bakımevi öğretmenleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden oluşan zeybek ekibi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş sürecini tiyatral gösteriyle halk oyununa uyarladı.


    Sanat Çarşısı bahçesine dikilmiş olan Türk bayrağını bir kişinin sökmeye çalışması ve çevrede bulunanların buna izin vermeyerek bayrağı yerine dikmesiyle başlayan gösteride, 99 oyuncu ’zeybek’ oyununu oynadı. Folklor eğitmenleri Ömer Özsin ve Süleyman Uysal tarafından iki haftalık bir süreçte kurs alarak hünerlerini başarıyla ortaya koyan zeybek ekibi, izleyenler tarafından da alkışlarla ödüllendirildi.


    Cumhuriyet coşkunu her alanda kutlamaya özen gösterdiklerini söyleyen Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, “Çok iyi biliyoruz ki cumhuriyet, yaşam güneşimiz, geleceğimizin güvencesi, bizim yönetim ufkumuz ve aydınlığımızdır. Atatürk bu kutsal armağanı gençlerimize hediye etmiş olsa da cumhuriyeti sonsuza kadar korumak ve yüceltmek hepimizin onur, insanlık ve yurttaşlık görevidir. Türk gençliği onun koşusunu sonsuza değin sürdürecek, Atatürk’ün emanetini yaşatacaktır" dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:42 +0300 Modern Sanat
    Atatürk Kültür Merkezinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusu https://modernsanat.org/ataturk-kultur-merkezinde-29-ekim-cumhuriyet-bayrami-coskusu https://modernsanat.org/ataturk-kultur-merkezinde-29-ekim-cumhuriyet-bayrami-coskusu Atatürk Kültür Merkezi’nde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkuyla kutlandı. Kutlamada AKM binasında önce ışık gösterisi yapıldı ardından şarkıcılar Cakal ve Reckol ile Murat Boz sahne aldı.


    29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında, Beyoğlu’nda bulunan Atatürk Kültür Merkezi’nde gençlik rüzgarı esti. Etkinlik, AKM binasına yansıtılan mapping ve ışık gösterileri ile başladı ardından rap şarkıcıları Cakal ve Reckol’un konseri ile devam etti. Etkinlikte ünlü sanatçı Murat Boz da sahne alarak, gençlere unutulmaz anlar yaşattı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:41 +0300 Modern Sanat
    Ataşehirde Cumhuriyet Bayramı coşkuyla kutlandı https://modernsanat.org/atasehirde-cumhuriyet-bayrami-coskuyla-kutlandi https://modernsanat.org/atasehirde-cumhuriyet-bayrami-coskuyla-kutlandi Ataşehir Belediyesi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 99. yıl dönümünü “Cumhuriyet Geleceğimizdir” diyerek “Haluk Levent ile Kurtalan Ekspres Konseri ve Fener Alayı” yürüyüşü ile kutladı. Coşkulu kutlama dron ile havadan görüntülendi.


    Cumhuriyet’in 99. yıl dönümü Ataşehir’de on binlerin katıldığı fener alayı yürüyüşüyle kutlandı. 7’den 70’e herkes, tek ses tek nefes, “Cumhuriyet Hepimizin”, “Yaşasın Cumhuriyet!” diyerek; Ataşehir Meydanı’nda buluştu. Coşkulu yürüyüşe, her yıl olduğu gibi bu yıl da Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi öncülük etti. Kutlamaya İlgezdi’nin yanı sıra CHP Genel Başkan Yardımcı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, CHP Ataşehir İlçe Başkanı Celal Yalçın, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcıları, birim müdürleri ile binlerce Ataşehirliler katıldı.



    Haluk Levent konser verdi


    29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusunu yansıtan marşlar ilçenin cadde ve sokaklarında ses ve anons araçlarından yükselerek vatandaşlara doyasıya yaşatıldı. Ataşehir meydanında son bulan yürüyüşün ardından kurulan platformda, Kurtalan Ekspres ve Haluk Levent sahne aldı. Levent’in sevenleriyle buluştuğu gecede vatandaşlar da birbirinden farklı şarkılara eşlik ederek, 29 Ekim Cumhuriyet Bayram’ını coşkuyla kutladı.



    "Cumhuriyet’e olan bağlılığımızı bir kez daha gür bir sesle haykırıyoruz"


    Ataşehir’de düzenlenen etkinlikte konuşan Belediye Başkanı Battal İlgezdi, “Bugün burada kimsesizlerin kimsesi olan Cumhuriyet’e olan bağlılığımızı bir kez daha gür bir sesle haykırıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktıktan sonra başlatmış olduğu Kurtuluş Savaşımızın zaferle sonuçlanmasının ardından 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’i ilan etmiştir. Cumhuriyet bizlere bırakılan en büyük mirastır. Yaşadığımız müddetçe ona sahip çıkacağız. Cumhuriyet aydınlanmanın adıdır. Cumhuriyet 99 yıl önce yakılan meşalenin adıdır. Cumhuriyet yüreğinde taşıdığı vatan sevgisiyle cephede canını ortaya koyan en kıymetli emanettir. Gözü yaşlı anaların, bir kuru ekmekle cephede savaşanların bağımsızlık uğruna can verenlerin mirası olan Cumhuriyet hepimizindir. Dayatmalara boyun eğmeyen, egemenliğe sahip çıkan Anadolu halkının umududur Cumhuriyet. Bizler bu toprakların evlatları olarak üzerimize düşen görevi en iyi şekilde yaparak çocuklarımızın aydınlık geleceği için umutsuzluğa kapılmadan mücadele etmeye devam edeceğiz. Bütün baskılara rağmen burada olmaya devam edeceğiz. Bugün bizlere bu gururu yaşatan başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Cumhuriyet’imizin tüm kurucularını sevgi ve saygıyla anıyorum, saygı ve hürmetlerimi iletiyorum” ifadelerini kullandı.


    Kutlamalara gelen Ayşe Aslan isimli vatandaş, "Cumhuriyetimizin 99’uncu yılında kutlama alanına geldik. Ailemizle kutlamak istedik. Atatürk’ün armağanı Cumhuriyet her zaman daim olsun. Kutlamalar çok güzel, çok teşekkür ederiz” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:41 +0300 Modern Sanat
    Bafrada Cumhuriyet Şöleni coşkusu https://modernsanat.org/bafrada-cumhuriyet-soleni-coskusu https://modernsanat.org/bafrada-cumhuriyet-soleni-coskusu Samsun’un Bafra ilçesinde düzenlenen ’Geleneksel Cumhuriyet Bayramı Kutlama Şöleni’ coşkuyla gerçekleştirildi.


    Gazipaşa Mahallesi’nde düzenlenen Geleneksel Cumhuriyet Bayramı Kutlama Şöleni öncesi 99. Yıl Cumhuriyet kutlamaları kapsamında fener alayı düzenlendi. Hükümet konağı önünde toplanan vatandaşlar ellerinde Türk bayrakları ile Hasan Çakın Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bando takımı eşliğinde kaymakam Cevdet Ertürkmen ve Belediye Başkanı Hamit Kılıç’ın da katıldığı kortej Geleneksel Cumhuriyet Bayramı Kutlama Şöleninin yapılacağı Gazipaşa meydanına geldiğinde meydanını dolduran vatandaşlar tarafından büyük alkış aldı. Kaymakam Ertürkmen ve Belediye Başkanı Kılıç, burada vatandaşlarla sohbet ederek bayramlarını kutladı.


    Gazipaşa muhtarlığı ve Balkan Türkleri Kültür Haberleşme ve Dayanışma Derneği tarafından düzenlenen ‘99. yıl geleneksel Cumhuriyet Bayramı Kutlama Şöleni’nde açılış konuşmasını yapan Gazipaşa Mahallesi Muhtarı İrfan Varol, “Cumhuriyetimizin 99. yılını büyük bir coşku ve kutlamanın mutluluğunu hep birlikte yaşamaktayız” dedi. Başkan Hamit Kılıç’da yaptığı konuşmada, “Muhteşem bir akşamda yine Gazipaşa meydanından çok muhteşem bir şekilde Cumhuriyet Bayramımızı hep beraber kutluyoruz. Gazipaşa meydanında Cumhuriyet kutlamaları bir başka olur. Bu akşamda çok güzel bir katılımla hep beraber burada Cumhuriyetimizin 99. yılını kutluyoruz” diye konuştu.


    Kaymakam Cevdet Ertürkmen ise, “21. yüzyılın en büyük siyasi ve askeri lideri olan Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Türk Milletinin karakterine en uygun yönetim şekli Cumhuriyettir’ düsturunu, gazi meclisimiz 29 Ekim 1923’de oylayarak yeni Türk devletinin yönetim şekli olarak belirledi. Bugün, o günün 99. yılını kutlamak ve ilk gün ki heyecan ve övüncü tatmak için bir aradayız” şeklinde konuştu.


    Konuşmaların ardından Gazipaşalılar davul-zurna eşliğinde Rumeli havaları ile halay çekerek gece geç saatlere kadar Cumhuriyet kutlamalarına devam etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:40 +0300 Modern Sanat
    Çekmeköyde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşku ile kutlandı https://modernsanat.org/cekmekoyde-29-ekim-cumhuriyet-bayrami-cosku-ile-kutlandi https://modernsanat.org/cekmekoyde-29-ekim-cumhuriyet-bayrami-cosku-ile-kutlandi Çekmeköy Kaymakamlığı ve Çekmeköy Belediyesinin organize ettiği fener alayına binlerce vatandaş katıldı.


    Kaymakamlığın ve belediyenin organize ettiği fener alayı yürüyüşüne Çekmeköy Kaymakamı Adem Arslan, Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, meclis üyeleri, muhtarlar, siyasi parti temsilcileri ile binlerce vatandaş katıldı. Bando takımı eşliğinde yaklaşık bir saat süren fener alayı yürüyüşünde vatandaşlar doyasıya eğlenip bolca hatıra fotoğrafları çekti. Taşdelen Turgut Özal Caddesi boyunca devam eden yürüyüş sonunda dakikalarca süren bir havai fişek gösterisi yapıldı.


    Başkan Ahmet Poyraz, “Öncelikle cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve bütün silah arkadaşlarına Rabbimden rahmet diliyor, minnetle yad ediyorum. Sonrasında bu ülke için hizmet eden Başbakanlarımıza, Cumhurbaşkanlarımıza Hakk’ın rahmetine kavuşmuş devlet adamlarımıza Rabbimden rahmet diliyorum. 99. yılını kutladığımız bugün Cumhuriyet’in son 20 yılında bu ülkede her noktada emeği geçmiş ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyorum. 2023’de 100. yılını kutlayacağımız cumhuriyetimiz için bir 100. Yıl Marşı hazırlıyoruz. Günlerce beraber etkinlikler yapıp muhteşem bir 100. yılı Çekmeköy hemşehrilerimizle birlikte kutlayacağız” dedi.


    Cumhuriyet Bayramı kutlamasına katılan Zeynep İnal, "Öncelikle Belediye Başkanımız Ahmet Poyraz Bey’e böyle güzel organizasyon sunduğu için bizlere çok teşekkür ediyorum. 99. yılımızı bu kadar güzel kutladığımıza göre 100. yılımızı daha güzel kutlayacağımıza inanıyorum. Var olsun Cumhuriyet, Ne Mutlu Türküm Diyene” dedi.


    Ayhan Koca adlı vatandaş ise, “Güzel bir programdı, yaşadığımız yerde bu tip etkinliklerin olması sevindirici. Türk halkının Cumhuriyet Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum. Cumhuriyetimizin bundan sonrası yıllarda da çok daha güçlenerek devam etmesini ümit ve hayal ediyorum” ifadelerini kullandı.


    Faruk Mert Taşdemir isimli vatandaş da, "Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı. Ülkemizin kuruluşunun 99. yılındayız. Çekmeköylü vatandaşlarımızla belediyemizin organize ettiği bir programda buluştuk. Bayraklarımızla, ışıklarımızla, meşalelerimizle, havai fişeklerimizle Taşdelen’i boydan boya yürüdük. Emeği geçen başta belediye başkanımız olmak üzere kıymetli yöneticilerimize, belediye personellerimize çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:40 +0300 Modern Sanat
    1923 motor tutkununun Cumhuriyet coşkusu görsel şölene dönüştü https://modernsanat.org/1923-motor-tutkununun-cumhuriyet-coskusu-gorsel-solene-donustu https://modernsanat.org/1923-motor-tutkununun-cumhuriyet-coskusu-gorsel-solene-donustu Mersin’in Erdemli ilçesinde Cumhuriyet Bayramı 1923 motor tutkununun katılımıyla düzenlenen konvoyla kutlandı.



    1923 motor tutkunu, Erdemli Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikte ilk olarak ilçe merkezindeki Erdemoğlu Bulvarı’nda bir araya geldi. Ardından da belirlenen güzergahta konvoy düzenlendi. Motosiklet tutkunlarının yanı sıra adeta görsel şölene dönüşen konvoyu izleyenler de Cumhuriyet coşkusunu doyasıya yaşadı. Konvoyu balkonlarından izleyen vatandaşlar alkışlarla konvoya destek verdi.



    Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, “Bugün Cumhuriyet coşkusunu Erdemli’de motorlu guruplarımızla paylaşıyoruz. 1923 tane motorcumuzla Cumhuriyet coşkusunu en güzel şekilde en mükemmel şekilde icra edeceğiz. Ben katılan gençlerimize Cumhuriyeti, aydınlık Türkiye’mizi yarınlara emanet edecek olduğumuz gençlerimizin ciddi bir katılımı, ciddi bir teveccühü var. Bu da gösteriyor ki yüce Türk milletinin geleceği garanti altında. Ben gençlerimizi tebrik ediyorum, Erdemlimizi tebrik ediyorum. Erdemli’mize yaraşan, Erdemli’mize yakışan bir güzelliği inşallah burada en güzel şekilde, en mükemmel şekilde sergileyeceğiz. Herkesin Cumhuriyet Bayramı’nı canı gönülden tebrik ediyorum. Türkiye Cumhuriyeti emin ellerde inşallah” diye konuştu.



    Yediden yetmişe herkes Cumhuriyet coşkusuna katılım sağladı. Korteje ata yadigarı motoruyla geldiği için mutlu olduğunu ifade eden Ömer Bakkal, “Kortejimize ata yadigârı motorumuzla geldim, Cumhuriyet bize atalarımızdan kaldı, daha nice 99 yıllara geçirmek dileğiyle” diye konuştu. Böyle bir organizasyona katıldığı için çok heyecanlı olduğunu ifade eden Hasan Yılmaz ise, “Mutluyuz, elimizden geleni yapacağız, gösterisini, şovunu yapacağız. Belediyemize de teşekkür ederiz bize böyle bir şey sunduğu için” dedi. Mustafa Küçük de gençler için çok güzel bir etkinlik olduğunu belirterek, “1923 motorla Cumhuriyetimizi kutluyoruz” diye konuştu. Cumhuriyetin 99. yılını kutladıkları için gururlu olduğunu anlatan Veli Can da, “Cumhuriyetimizin 99 yılında gururluyuz, mutluyuz” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:39 +0300 Modern Sanat
    Sancaktepede Cumhuriyet coşkusu fener alayı ve Ebru Yaşar konseri ile yaşandı https://modernsanat.org/sancaktepede-cumhuriyet-coskusu-fener-alayi-ve-ebru-yasar-konseri-ile-yasandi https://modernsanat.org/sancaktepede-cumhuriyet-coskusu-fener-alayi-ve-ebru-yasar-konseri-ile-yasandi Sancaktepe’de yediden yetmişe çok sayıda vatandaş, Cumhuriyet’in 99’uncu yılını kutlamak için fener alayında bir araya geldi. Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü’nün de katıldığı fener alayının ardından düzenlenen Ebru Yaşar konseri ile Cumhuriyet coşkusu taçlandı. Sancaktepelilerin bir araya geldiği fener alayı havadan görüntülendi.



    Sancaktepe Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 99’uncu yılını coşkuyla kutladı. Kutlama, Sancaktepe 15 Temmuz Stadyumu’ndan fener alayı ile başladı. Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü ve binlerce Sancaktepeli vatandaş ellerinde fenerlerle marşlar eşliğinde Sancaktepe Belediye binası önüne yürüdü. Düzenlenen yürüyüşe çocuğundan yaşlısına çok sayıda vatandaş ellerinde Türk bayraklarıyla katıldı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusu, marşların cadde ve sokaklarda yükselmesiyle vatandaşlara doyasıya yaşatıldı. Sancaktepe Belediyesi’nin önünde son bulan yürüyüşün ardından Sancaktepe Belediye Binası önüne kurulan platformda Ebru Yaşar sahne aldı. Yaşar’ın sevenleriyle buluştuğu gecede vatandaşlar da birbirinden farklı şarkılara eşlik ederek müziğe doydu.



    “Türkiye’nin ikinci yüzyılında dünyaya anlatacak çok şeyi var”


    Başkan Şeyma Döğücü, “Sancaktepe muhteşem. Sancaktepe’de ve bütün Türkiye’de Cumhuriyetimizin 99’uncu yılını kutluyoruz. Rabbim nice 99 yıllara sağlıkla sıhhatle, bayrağımızın gölgesinde özgür ülkemizde erişmeyi nasip etsin. Çok mutluyuz. Bir dahaki sene 100’üncü yılını kutlayacağız. Türkiye, ikinci yüzyılına giriyor. Ve bu ikinci yüzyılda, Cumhurbaşkanımızın koymuş olduğu vizyonla Türkiye yüzyılı olarak devam edeceğiz, buradaki gençlerimizle sanatçılarımızla, sporcularımızla, bilim adamlarımızla, Türkiye ile inşallah koşacağız. Bütün bu gelişmelerin yanında Türkiye, Türkiye yüzyılında dünyaya çok şey anlatacak. Kardeşliği, merhameti, sevgiyle bir arada yaşamayı anlatacak. Türkiye’nin ikinci yüzyılında dünyaya anlatacak çok şeyi var. Cumhuriyetimizin 99’ncu yılı kutlu olsun” dedi.



    Konsere katılan Sezin Demir, “Cumhuriyetimizin 99’uncu yılından dolayı çok mutlu ve gururluyum. Her zaman daha ileriye giderek bu günü bize yaşatan, yaşatmak için ömrünü veren insanlara layık olmak istiyoruz. Bunun için de çocuklarımızı öyle yetiştirmeye çalışıyoruz” dedi. Sancaktepe’de Cumhuriyet’in ilan edilişinin 99’uncu yıl dönümünü kutlamak için düzenlenen fener alayı dron ile görüntülendi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:39 +0300 Modern Sanat
    Cumhuriyetin 99. yılı Nilüferde coşkuyla kutlandı https://modernsanat.org/cumhuriyetin-99-yili-niluferde-coskuyla-kutlandi https://modernsanat.org/cumhuriyetin-99-yili-niluferde-coskuyla-kutlandi Cumhuriyet’in ilanının 99. yılı, Nilüfer’de on binlerce kişinin katıldığı Cumhuriyet Yürüyüşü ile kutlandı. FSM Bulvarı’nı baştan sona dolduran Cumhuriyet sevdalıları bir kez daha Cumhuriyet’e sahip çıkacaklarını haykırdı. Yürüyüş sonrasında Mor ve Ötesi gurubunun senfonik konseri de bayram sevincini pekiştirdi.



    Nilüfer bu yıl bir kez daha 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı, adına yakışır bir coşku ve yoğun bir katılımla kutladı. Cumhuriyet’in ilanının 99. yıl dönümünde on binlerce kişi bir kez daha Cumhuriyet’i sonsuza dek koruyacaklarının sözünü verdi. Nilüfer Belediyesi’nin gelenekselleşen Cumhuriyet Yürüyüşü, yoğun bir katılımla gerçekleşti. Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’nda Acıbadem Kavşağı’nda başlayan yürüyüşte her yaştan kişi ellerinde bayraklarla yer aldı. Yürüyüşe Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, eşi Zeynep Terzioğlu Erdem, geçmiş dönem Nilüfer Belediye Başkanı ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey, CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.



    Bulvar boyunca marşlar söyleyen ve sloganlar atan vatandaşlar, omuz omuza gerçekleştirdikleri yürüyüşte hep birlikte Cumhuriyet sevincini paylaştı. Coşku içinde geçen yürüyüş hastane alanında tamamlandı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bir konuşma yaparak vatandaşların Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Cumhuriyet’i ikinci yüzyıla taşımanın gururunu paylaştıklarını söyledi. Her 29 Ekim’de geçmişle gurur duyduklarını ifade eden Başkan Erdem, “Kuru kuru bir gururlanma değil bu. Geleceğe ışık tutacak olanın, geçmişte ortaya konan vizyon olduğunu çok iyi biliyoruz. İmkansızı başaran ve tarihin en büyük devrimlerini yapan atalarımızla gurur duyuyoruz. Onlar ki; Anadolu topraklarını kendi aralarında paylaşan emperyalistlerin bu coğrafyadaki hayallerini yıktılar. Cumhuriyet sadece savaş meydanlarında kazanılmış bir zafer değildir. Aynı zamanda hayatın her alanını kapsayan bir zihniyet devrimidir” dedi.



    Aydınlanma zihniyetiyle atılan adımlardan bugün bile rahatsızlık duyanlar olduğunu vurgulayan Başkan Erdem, bunlara aldırmadan akıl ve bilimin ışığında ilerlemeye 2. yüzyıla emin adımlarla yürümeye devam edeceklerini ifade etti. Başkan Erdem, “Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomik bağımsızlığa kavuşmuş, gelişmiş uygar bir toplum olarak geleceğe taşınması Atatürk’ün bize vasiyetidir. Bunu gerçekleştirmek için çok çalışacağız. Atamızın vizyonunu bir adım daha ileri taşıyabilmek için Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını hep birlikte ortak akılla tasarlayacağız. Bu bilinçle biz Nilüfer Belediyesi olarak 2023 yılını ‘İkinci yüzyıl için tasarım yılı’ ilan ettik. Cumhuriyet hepimize çok şey verdi. Sıra bizde. Geleceği kazanabilmek için ilk şart umudu kaybetmemektir. İnanın o zaman umudu başka ülkelerde aramanıza gerek kalmayacak sevgili gençler. Biz güzel günlere inanıyoruz. Güzel günler göreceğimizi biliyoruz. Büyük şairin dediği gibi, bu topraklarda bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşayacağız. Ben 99 yıl sonra bugün hala yol göstericimiz olan Cumhuriyet’i bize kazandıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm şehitlerimizi saygıyla, şükranla anıyorum” diye konuştu.



    Başkan Erdem’in konuşmasının ardından Mor ve Ötesi gurubu sahne aldı. Sevilen grubun senfonik konserine Avrasya Filarmoni Orkestrası ve Nilüfer Çoksesli Korosu eşlik etti. Grubun verdiği muhteşem konser, alanı dolduranlara unutulmaz anlar yaşattı. Mor ve Ötesi grubunun solisti Harun Tekin de Cumhuriyet Bayramı’nda Nilüfer’de ağırlanmaktan çok mutlu olduklarını belirterek “Bayramı Nilüfer’de yaşamak çok güzeldi” diyerek bir başka konserde buluşmak üzere Bursalı hayranlarına veda etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:39 +0300 Modern Sanat
    Burdurda 29 Ekim resepsiyonu ve Ece Mumay konseri https://modernsanat.org/burdurda-29-ekim-resepsiyonu-ve-ece-mumay-konseri https://modernsanat.org/burdurda-29-ekim-resepsiyonu-ve-ece-mumay-konseri Burdur Valisi Ali Arslantaş’ın ev sahipliğinde Cumhuriyetin kuruluşunun 99. yıl dönümü dolayısıyla resepsiyon ve Ece Mumay konseri düzenlendi.


    Lavanta Tepesi Otel’de gerçekleşen resepsiyonda Vali Arslantaş ve eşi konuklarını girişte karşıladılar. Resepsiyonun son bölümünde Vali Arslantaş ve eşi, beraberlerindeki protokolle birlikte Cumhuriyet Bayramı pastasını kestiler. Resepsiyon MAKÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müzik Bölümü Öğretim Üyeleri tarafından hazırlanan müzik dinletisi ile sona erdi.


    Vali Arslantaş resepsiyonda yaptığı konuşmada, “100’üncü kuruluş yıl dönümümüzün arifesinde her zamankinden daha büyük kıvanç ve gönenç içindeyiz. Temennim demokratik ve laik Cumhuriyetimizin nice yüz yıllara muasır medeniyetler seviyesinin yön vericisi olarak ulaşmasıdır" dedi.


    99 yıldır bu zorlu coğrafyada, bu kurtlar sofrasında nice badireye rağmen titanyum mukavemetiyle ayakta kaldıklarını hatırlatan Vali Arslantaş, "Dahili ve harici düşmanların gizli ve aşikâr tüm saldırıları karşısında devlet aklı ve vakarıyla durmayı başardık. Bu sebeple yüz yıla bir kala kökleşmeye başlayan çınar ağacımızla ne kadar iftihar etsek azdır. Toprağın nasıl vatan yapıldığını bir an olsun hatırımızdan çıkarmamalıyız. Emaneti daha iyi şartlarda gelecek nesillere aktarmak boynumuza borçtur. İnsanımızı medeniyetin her alanında eğitip donatmak, eğitimli, kültürlü, bedeni ve ruhi melekeleri sağlam bireyler yetiştirerek Cumhuriyetimizi geleceğin Türklerine emanet etmek mecburiyetindeyiz" diye konuştu


    Programa başta şehit ve gazi aileleri olmak üzere Burdur protokolü, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, iş adamları, hayırseverler ve öğrenciler katıldı. Öte yandan Cumhuriyet Meydanı’nda Burdur halkı Ece Mumay konseri ile doyasıya eğlenerek kutlamaların keyfini çıkardı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:38 +0300 Modern Sanat
    2 bin 500 yıllık Bitlis Kalesinde yeni surlar ve yürüyüş yolları yapılıyor https://modernsanat.org/2-bin-500-yillik-bitlis-kalesinde-yeni-surlar-ve-yuruyus-yollari-yapiliyor https://modernsanat.org/2-bin-500-yillik-bitlis-kalesinde-yeni-surlar-ve-yuruyus-yollari-yapiliyor Bitlis şehir merkezinin tam ortasında yer alan ve 2 bin 500 yıllık tarihe sahip Bitlis Kalesi’nde yeni surlar ve yürüyüş yolları yapılıyor.


    Kültür ve Turizm Bakanlığınca yürütülen çalışmalar çerçevesinde 2 bin 500 yıllık kalenin eksik taşlarının tamamlanması ve 2 seyir terası ile yürüyüş yolunun yapımına başlandı. Kalenin çeşitli kısımlarına ahşaptan yapılacak olan yürüyüş yolları sayesinde kaleyi ve şehir merkezini görmek isteyen vatandaşlar buradan kuş bakışı Bitlis’in tarihini seyredebilecek.


    Bitlis Kalesi’nde yapılan çalışmaları yerinde inceleyen Vali Oktay Çağatay, kuzey surlarındaki restorasyon ile ziyaretçiler için yapımına başlanılan yürüyüş yolu çalışmaları hakkında bilgi aldı. Vali Çağatay, gazetecilere yaptığı açıklamada, şehrin ortasında bulunan 2 bin 500 yıllık bir kalenin eksik taşlarının tamamlanması ve kalede 2 seyir terası ile yürüyüş yolunun yapımına başladıklarını söyledi. Kalede yürütülen arkeolojik kazıların uzun sürdüğünü anlatan Vali Çağatay, "Bu süreçte kalemizin ziyarete açılabilmesi ve vatandaşlarımızın rahatça gezebilmeleri için ahşaptan yürüyüş yolu yapıyoruz. Ahşap yürüyüş yolundan seyir terasına ulaşan vatandaşlarımız, yeni ıslah edilmiş deresini, muhteşem millet bahçemizi, tarihi 1500’lü yıllara uzanan 10 tarihi köprümüzü, yine 1500’lü yıllara uzanan hamamımızı, hanlarımızı ve 700’lü yılların ortalarında yapılmış tarihi Ulu Camimizi de buradan izleme fırsatı bulacak. Bitlis muhteşem bir şehir haline geldi. Muhteşem şehrin kalbinde de Bitlis Kalemiz yer alıyor. Bütün vatandaşlarımızı önümüzdeki ilkbahar aylarından itibaren Türkiye’nin yeni gözdesi ve yeni destinasyonunu görmeye ve bu güzellikleri birlikte yaşamaya davet ediyorum" dedi.


    Kalenin zamanla yıprandığını belirten Çağatay, kalenin ön kısmında yenileme çalışmalarının yapıldığını arka tarafında da tabiat şartlarından dolayı göçme ve eksilme yaşandığını kaydetti. Çağatay, "Elimizdeki rölöve projelerle eksik taşların tamamını yenileyerek burayı bütün bir kale haline getiriyoruz. Önümüzdeki yıl bu restorasyonu tamamlayacağız. Yürüyüş yolu ve seyir teraslarını bu yılın sonuna kadar bitiriyoruz. Vatandaşlarımız kaleyi bu yıl rahat şekilde gezme imkanı bulacaklar" diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:38 +0300 Modern Sanat
    Tarihi Kervansarayda Atatürkün sevdiği şarkılar yankılandı https://modernsanat.org/tarihi-kervansarayda-ataturkun-sevdigi-sarkilar-yankilandi https://modernsanat.org/tarihi-kervansarayda-ataturkun-sevdigi-sarkilar-yankilandi Kuşadası Belediyesi, Kuşadası Altın Güvercin Kültür Sanat ve Tanıtım Vakfı ( KUSAV) ile Kuşadası Genç İş Adamları Derneği (KUGİAD) tarafından Türkiye Cumhuriyeti’nin 99’uncu kuruluş yıldönümü kutlamaları çerçevesinde Tarihi Kervansaray’da Atatürk’ün sevdiği şarkılardan oluşan bir klasik müzik dinletisi düzenlendi.



    Tarihi Kervansaray’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla gerçekleştirilen dinletiye ilgi yoğun oldu. Dinletiye KUSAV Başkanı Levent Köylü, KUGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Atınç ve çok sayıda sanatsever katıldı. Programda Atatürk’ün sevdiği şarkılar ve türküler, KUSAV Oda Topluluğu sanatçıları tarafından ADÜ Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Aleksander Makaev’in Klasik Batı Müziği’ne uyarladığı halleriyle izleyicilerin beğenisine sunuldu. Programın sonunda KUSAV Başkanı Levent Köylü ve KUGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Atınç, KUSAV Oda Topluluğu üyelerine çiçek takdim etti.



    KUSAV Başkanı Levent Köylü sahnede yaptığı konuşmada izleyicilerin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının 99 yıl önce çok zor şartlar içerisinde Türkiye’yi yeniden inşa ettiklerini belirten KUSAV Başkanı Levent Köylü, “Bizler onların ışığından ve yolundan ayrılmadan yürümeye devam ediyoruz. Atatürk, Cumhuriyeti akıl, bilim, sanat ve kültür üzerine inşa etti. Ümit ediyorum ki yüzüncü yılı daha büyük bir coşkuyla kutlayacağız” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:37 +0300 Modern Sanat
    Kaşta Cumhuriyet Bayramı nedeniyle fener alayı ve konser düzenlendi https://modernsanat.org/kasta-cumhuriyet-bayrami-nedeniyle-fener-alayi-ve-konser-duzenlendi https://modernsanat.org/kasta-cumhuriyet-bayrami-nedeniyle-fener-alayi-ve-konser-duzenlendi Antalya’nın Kaş ilçesinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 99. yıl dönümü dolayısıyla fener alayı, kortej yürüyüşü ve konser düzenlendi.


    İlçede 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama etkinlikleri çerçevesinde fener alayı ve kortej yürüyüşü yapıldı. Eski otogar kavşağı yakınında toplanan vatandaşlar, ellerinde meşaleler ve bayraklarla marşlar eşliğinde Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüdü.


    Yürüyüşe, Kaymakam Murat Öztürk, Garnizon Komutanı Binbaşı Hüseyin Sadık, Belediye Başkanı Mutlu Ulutaş, Cumhuriyet Başsavcısı Tufan Çaldıran, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Ali Erol, Emniyet Müdürü Suat Kutbay da katıldı.


    Katılımcıların meydana gelmesinin ardından burada saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu.


    Kaymakam Murat Öztürk, yaptığı konuşmada, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere İstiklal Savaşı’nın tüm kahramanlarını, şehitlerini ve gazilerini yad ettiklerini ifade ederek, “Bugün biz onların sayesinde bu meydanda büyük bir heyecanla coşkuyla Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyoruz. Cumhuriyetin yüzüncü yılında daha büyük bir kalabalıkla daha büyük bir coşkuyla bu meydanda buluşmayı ümit ediyorum” dedi.


    Belediye Başkanı Mutlu Ulutaş da vatandaşların Cumhuriyet Bayramı’nı kutladığını kaydederek, Kaş’ın Cumhuriyet Bayramı kutlaması için Türkiye’nin ve dünyanın birçok noktasından tercih edildiğini, bu birlik ve beraberliğin her zaman devamını arzu ettiğini söyledi.



    Cumhuriyet Bayramı konseri gerçekleştirildi


    İlçede Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri çerçevesibde Zakkum Grubu ve DJ Suat Ateşdağlı konser verdi. Kaş Belediyesince Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen konserde sahne alan sevilen müzik grubu Zakkum, unutulmaz bir konser verdi. Birbirinden güzel parçaları seslendiren grup, müzikseverlerden tam not aldı.


    Zakkum’un ardından DJ Suat Ateşdağlı sahneye çıktı. Çaldığı şarkılarla bol bol alkış alan DJ Ateşdağlı, performansıyla büyük beğeni topladı.


    Etkinlik, havai fişek gösterisiyle sona erdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:37 +0300 Modern Sanat
    Cumhuriyet Bayramı, Kemerde coşkuyla kutlandı https://modernsanat.org/cumhuriyet-bayrami-kemerde-coskuyla-kutlandi https://modernsanat.org/cumhuriyet-bayrami-kemerde-coskuyla-kutlandi Cumhuriyetin kuruluşunun 99’uncu yılı kutlamaları çerçevesinde Kemer’de yüzlerce vatandaşın katılımı ile önce fener alayı ardından da Koray Avcı konseri düzenlendi.


    Cumhuriyet Meydanından başlayan fener alayına, Kemer Kaymakamı Hüseyin Çam, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer Jandarma Komutanı Binbaşı Ramazan Ergel, Kemer Belediye Başkan Yardımcısı Emin Gül, belediye meclis üyeleri, çok sayıda vatandaş katıldı. Fener alayına katılanlar, meşaleler ve Türk bayraklarıyla Cumhuriyeti coşkuyla kutladı. Fener alayı, Atatürk, Liman ve Yalı caddelerinden sonra Ahmet Erkal Spor Tesislerinde sona erdi.


    Kutlamalar çerçevesinde sanatçı Koray Avcı sahne aldı. Sanatçı Avcı, yaklaşık 2 saat sahnede kalırken, sevilen şarkılarıyla konseri izlemeye gelenlere keyifli bir akşam yaşattı. Konsere gelenler cep telefonlarının ışığı ile görsel bir şölen sundu. Konser alanını dolduran kalabalık Koray Avcı’nın seslendirdiği şarkılara eşlik etti. Konseri izlemeye gelenler, ellerindeki Türk bayraklarıyla Cumhuriyeti coşkuyla ve heyecanla kutladı. Öte yandan konser öncesi Kemer tanıtım filmi ve Kemer Belediyesi’nin yaptığı hizmetlerle ilgili video sunumu da yapıldı. Konser sonrası bir konuşma yapan Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, cumhuriyetin kurulmasında çok bedeller ödendiğini söyledi.



    "Atatürk gençlere çok önem veriyordu"


    Belediye Başkanı Topaloğlu, birlik ve beraberlik içerisinde yaşayabilmelerini başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile Mehmetçiğe borçlu olduklarını belirterek, “Sadece Çanakkale’de 250 bin şehit verdik. Arkasından Kurtuluş Savaşı başladı. 1915’de Galatasaray, Konya ve İzmir liseleri mezun vermedi. Hepsi şehit oldu. Mekanları cennet olsun. Atatürk gençlere çok önem veriyordu. Atatürk Cumhuriyeti gençlere emanet etti. Herkesin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun” dedi. Konser alanını dolduran vatandaşlarla birlikte Atatürk’ün gençliğe hitabesini okuyan Başkan Topaloğlu,


    Cumhuriyet bayramı kutlamalarında Kemer’i coşturan Koray Avcı’ya teşekkür ederek, çiçek verdi. Konser, düzenlenen havai fişek gösterisi ile sona erdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:36 +0300 Modern Sanat
    130 yıllık Kandilzade Hasan Sıtkı Bey Konağı restore edildi https://modernsanat.org/130-yillik-kandilzade-hasan-sitki-bey-konagi-restore-edildi https://modernsanat.org/130-yillik-kandilzade-hasan-sitki-bey-konagi-restore-edildi Antalya’nın Elmalı ilçesinde koruma altında bulunan 130 yıllık Kandilzade Hasan Sıtkı Bey Konağı Antalya Valiliği tarafından restore edildi. Kültür Varlıkları Birim Yetkilisi Koruma ve Restorasyon Uzmanı Cemil Karabayram, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yol arkadaşı Gazi Meclisin Milletvekili Kandilli Hasan Sıtkı Bey’in konağının tüm dönem özellikleriyle beraber geleceğe yeniden ışık tutacağını söyledi.



    “Konağın mülkiyeti Antalya Valiliğine ait”


    Kandilzade Hasan Sıtkı Konağının mülkiyetinin Antalya Valiliğine ait olduğunu anlatan Karabayram, “Konak 2015 yılında koruma altına alındı. Antalya Valiliğince 2021 yılında koruma ve restorasyon çalışmaları başlatıldı ve çalışmalar tamamlandı. Hasan Sıtkı Bey Konağı kültürel faaliyetlerde kullanılmak üzere Elmalılılar Kültür Turizm ve Dayanışma Derneğinin kullanımına verildi. Derneğimiz Hasan Sıtkı Beyin geçmişten bugüne olan tüm emanetlerini en iyi şekilde koruyup geleceğe dair her türlü hizmeti yürütmektedirler” diye konuştu.



    “130 yıllık bir yapı”


    Yapının yaklaşık 130 yıllık bir yapı olduğunu ve 2 kattan oluştuğunu kaydeden Karabayram, "Birinci katında 4, ikinci katında ise 6 oda yer almaktadır. Bu odaların her biri taşınmazımızın birebir kendi öz parçalarıdır. Taşınmazda yapılan iyileştirme patina koruma çalışmaları tamamen bilimsel çalışmalar eşliğinde yürütülmüştür. Konağın birinci katında bulunan muhabbet deryası odasında her alanında uzman konservatör ve restoratör arkadaşların sayesinde odadaki tüm malzemeler yeniden tedavi edici yöntemlerle korundu ve geleceğe taşındı. Elmalı’mızın en güzel alanlarından olan İplik Pazarı Mahallemizde bulunan bu yapımız tüm değerleriyle beraber geleceğe taşınıyor. Tarihi yapımızda yer alan tüm malzemeler dönem dokularıyla beraber her yönüyle geleceğe değerleriyle taşınacaktır. Hasan Sıtkı Bey’den bugüne değin gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi arşivlerinden kayıtlara geçen ilk Milletvekilliği beraatnamesinden tutun da tarihten bugüne yer alan tarihi belgeler burada sergilenecek. Tarihi yapımızı Elmalımıza kazandıran Antalya sevdalısı Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’na, Antalya kültürüne aşık Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy beyefendiye Valimiz Ersin Yazıcı beye desteklerinden dolayı şükran borçluyuz. Tarihi Konağımız tarihi değerlerinin içerisinde onunla bir bütün olarak Hasan Sıtkı Bey ismini de en güzel şekilde yaşatacaktır” şeklinde ifade etti.


    Elmalı Kültür Turizm ve Dayanışma Derneği yöneticisi Süleyman Ertuğrul ise, “Konağımız yaklaşık 130 yıllık bir konak. Antalya Valisi Sayın Ersin Yazıcı tarafından bu konakta çok ciddi çalışmalar yaptırıldı. Restorasyon çalışmaları tamamlandı. Konağımızı hizmete açtık. Burası sosyal ve kültürel faaliyetlerde kullanmaya başladık. Buradan elde ettiğimiz gelirler ile 20 öğrencilerimize burs veriyoruz” diye konuştu.



    Kandilzade Hasan Sıtkı Bey


    Kandilzade Hasan Sıtkı Bey, 1859 yılında Antalya merkez ilçesi Barbaros Mahallesi’nde doğdu. Babası Hacı Mehmet Ragıp Bey, annesi Ayşe Hanımdır. Şerife Hanım ile evli olup, Ekrem, Şükrü ve Nazire’nin babasıdır. Antalya senatörlerinden Mehmet Pırıltı ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlarından Hasan Subaşı torunları arasındadır. Hasan Sıtkı Bey sübyan okulundan sonra Arabi, Farisi ve din dersleri aldı. 1880’de Akseki Asar Ağnam başkatipliğine atandı. 1883-1885 tarihleri arasında Akseki Müstantik Muavinliği; 1887-1889 tarihleri arasında Elmalı kazası Adliye Müstantik Muavinliğine, 1889-1895 tarihleri arasında Elmalı Tapu İdaresi ve Kaza Meclisi idaresinde görev yaptı.


    1895-1899 yılları arasında kendi çiftliğinde çalışıp ticaretle uğraştı. 1900-1921 tarihleri arasında dava vekilliği yaptı. Milli Mücadele yıllarında Antalya Müdafaa-i Hukuk Heyetine seçildi ve daha sonra başkanlığa getirildi.


    Cumhuriyet döneminde seçimlere katılarak Antalya Milletvekili seçildi. TBMM 2. ve 3. dönem Milletvekilliği yaptı. (1923-1931) 20.12.1933 tarihinde vefat etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:36 +0300 Modern Sanat
    ‘Yeşilyurt çocuk kitapları festivali başladı https://modernsanat.org/yesilyurt-cocuk-kitaplari-festivali-basladi https://modernsanat.org/yesilyurt-cocuk-kitaplari-festivali-basladi Yeşilyurt Belediyesinin ev sahipliğinde, Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün destekleriyle düzenlenen, 30’dan fazla yayınevi ile çok sayıda yazarın katıldığı ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivali renkli ve coşku dolu geçen açılış töreniyle kapılarını çocuklara açtı. 6 Kasım’a kadar açık kalacak olan festivalde söyleşiler, çocuk tiyatroları, konserler ve animasyon gösterileri de yer alacak.


    Yeşilyurt Belediyesi ile Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına destek vermek amacıyla düzenlenen ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivali için Malatya Park AVM’nin arka kısmında özel bir platform oluşturuldu.


    Türkiye’nin farklı kentlerinden davet edilen 30’dan fazla yayınevi ile çok sayıda yazarın katıldığı, çocuklara yönelik tiyatro gösterileri, konserler, sirk ve animasyon gösterilerinin yer aldığı festivalin açılış programı ise renkli anlara sahne oldu.


    Halk Oyunları ekibinin gösterisi ve çalışan çocuk şarkılarıyla şenlik havasında başlayan festivalde çocuklar için kağıt ve yüz boyama masaları kurulurken, ayak tenisi alanı, dart ve curlıng alanları ise büyük ilgi gördü. Etkinliklerine katılanlara Yeşilyurt Belediyesi ekipleri tarafından kayısı çekirdeği kahvesi ve çay ikram edilirken, çocuklara ise balon ve şeker ikramlarında bulunuldu. Çocuklar güzel bir havada gerçekleşen etkinliklerde doyasıya eğlenip, keyif dolu anlar yaşadılar.


    Yeşilyurt Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü ekipleri tarafından düzenlenen bilgi yarışması ise büyük bir heyecana sahne oldu. Sorulara doğru cevap verenlere kitap çekleri hediye edildi.


    Türk Bayrakları ve balonlarla süslenen Malatya Park AVM’nin arka kısmında ki alanda yoğun ilgi altında düzenlenen ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivalinin açılış törenine, Vali Hulusi Şahin, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, AK Parti Yeşilyurt İlçe Başkanı Muhammed Emin Yalçınkaya, Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürü Cemal Kalay, Battalgazi Belediye Başkan Yardımcısı İsmet Sarıgül, AK Parti Yeşilyurt Gençlik Kolları Başkanı Salih Tav, İl Müftüsü Veysel Işıldar, Belediye Meclis Üyeleri, Sivil Toplum ve Meslek Örgütleri Başkanları, muhtarlar, yayınevi sahipleri, yazarlar, sanatçılar, vatandaşlar ile çok sayıda çocuk katıldı.


    6 Kasım’a kadar sürecek olan ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivalinin paydaşlarından olan Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürü Cemal Kalay, Malatya’da ilk kez düzenlenen festivalin yanı sıra ilçedeki eğitim hizmetlerinde desteklerinden dolayı Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’a teşekkürlerini sundu.


    Malatya’da çocuklara yönelik düzenlenen ilk kitap festivaline ev sahipliği yapan Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, çocuklara ve gençlere yönelik hizmetlerini Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivali ile taçlandırdıklarını söyledi.


    Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliğiyle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına katkı sunmak amacıyla organize ettikleri Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivalini bir hafta boyunca şenlik havasında gerçekleştireceklerini ifade eden Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, “Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivalimizi çocuklarımızla buluşturmaktan büyük bir onur duymaktayız. Açılış törenimize ve etkinliklerimize gösterilen yoğun ilgi bizleri mutlu etti. Çocuklarımızın ve gençlerimizin hem fiziksel hem de kişisel ve zihinsel gelişimlerine katkı sunmak adına ilçemizde çok sayıda yatırımı gerçeğe dönüştürdük, toplumda farkındalık oluşturan projeleri teker teker hizmete sunduk ve sunmaya da devam ediyoruz. Konu çocuk, gençlik ve eğitim olunca toplumda farkındalık oluşturan hizmetlere büyük bir önem veriyoruz. Çocuklarımızın fiziksel, sosyal ve kişisel gelişimlerini destekleyecek, onların doğru, düzgün ve kaliteli bir hayat yaşayarak topluma yararlı bireyler olmasına imkan tanıyacak projelerimize bugün bir yenisini daha eklemenin sevincini yaşıyoruz. Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivalimiz ile de bu hizmetlerimizi taçlandırmış oluyoruz.350 bine yakın nüfusuyla 27 kentten daha kalabalık bir nüfusa sahip, Malatya’nın en büyük ilçesi ve aldığı göçlerle nüfusu sürekli artan Yeşilyurt’ta çocuk ve genç sayısı fazla olunca bizlerde bu yöndeki yatırımlarımıza ve projelerimize ağırlık veriyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Ankara’da düzenlenen ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyon toplantısında anlattığı projelerden yola çıkarak bizlerde kendi bölgemizde belirlenen projelere destek vermek için daha çok çalışacağız, özellikle de çocuklara ve gençlere yönelik faaliyetlere daha fazla ağırlık verip, genç neslimizi en iyi şekilde geliştirmek için her türlü alanda çalışacağız. Ülkemizin yeni insan kaynaklarına ihtiyacı var yetişmiş, bilgili ve donanımlı bir genç nesille bizler geleceğe daha umutla bakacağız” şeklinde konuştu.


    Çınar, “6 Kasım’a kadar devam edecek olan festivalimizin her gününü dolu dolu yaşayacağız. Çocuklarımızı festivalde hem kitaplarla hem de çeşitli sosyal, sportif ve kültürel faaliyetlerle buluşturacağız. Açılış törenimize gösterilen yoğun ilgi festivalinde yüksek bir katılım ve hareketli geçeceğinin göstergesidir. Malatya’da bir kitap bayramını hep birlikte yaşayacağız. 30’dan fazla yayınevinin katılım gösterdiği, çok sayıda yazarın yer alacağı festivalimizde çocuklarımızı Rafadan Tayfa, Z Takımı ve Nasreddin Hoca tiyatro gösterilerinin yanı sıra konserler, sirk ve animasyon gösterileri ile buluşturacağız. Festivalimize davet ettiğimiz yazarlarımız söyleşi etkinliklerinde sevenleriyle bir araya gelecekler. Malatya Park AVM’nin arka kısmında kurduğumuz bu özel alanı tamamen çocuklarımız için ayarladık, renkli bir ortamda dolu dolu bir festival heyecanı yaşayacağız. Çocuklarımız buradaki stantlardan istediği kitap alacak okuyacak ve bilgi dağarcığını daha fazla geliştirecek. Bugün bizim için özel bir gün. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız ve Türkiye Cumhuriyetinin 99.Kuruluş Yıldönümünü kutlamanın gururunu yaşıyoruz. Ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere İstiklal Savaşımızın tüm kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyor, milletimizin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum. Bayramımız kutlu olsun. Böylesine detaylı ve geniş bir organizasyonun hayata geçmesinde aylardır yoğun mesai yapan Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğümüzdeki mesai arkadaşlarımıza, katkı sunan İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerimize, festivalimize güç katan bütün yayınevi sahiplerine ve çalışanlarına, yazarlarımıza, okul müdürlerimize, öğretmenlerimize, konser, tiyatro ve animasyon gösterilerinde sahne alacak tüm sanatçılarımıza ve gözümüzün nuru tüm çocuklarımıza teşekkür ediyorum. Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivalimiz hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı.


    Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivaline ev sahipliği yapan Çınar’ı tebrik eden Vali Hulusi Şahin ise, “Yeşilyurt Belediyemizin ev sahipliğinde, Yeşilyurt Kaymakamlığımız ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün katkılarıyla çok güzel bir festivalin startını veriyoruz. Festival, Cumhuriyet Bayramına çok yakıştı. Fikir bazından gerçekleşme seviyesine kadar çok ciddi emek veren Yeşilyurt Belediye Başkanımız Mehmet Çınar’ı tebrik ediyorum, onun eseridir, ellerine sağlık. Kitap fuarları düzenlemek öyle kolay değildir. Malatya bunu başaran iller arasında ve çok başarılı bir kitap fuarı geleneğini yerleştirdi. Bu hususta emeği geçenleri tebrik ediyorum. Genel kitap fuarları dışında çocuk kitapları fuarı düzenlemekte ayrıca değerlidir. Bizler çocuklarımıza okuma alışkanlığını verirsek sonradan o çocuklarımızla ilgili eğitim hayatıyla ilgili, ahlak öğretimiyle ilgili hiçbir sorun yaşamayız. Yeter ki okumayı ve okuma sevgisini çocuklarımıza öğretelim. Bugün açılışını yaptığımız festivalin çocuklarımıza kitap alışkanlığını kazandırmakta büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Buradan ailelerimize sesleniyorum, çocuklarınız fuara gelsin, buradan istedikleri ve beğendikleri kitapları almalarına fırsat tanıyalım. Çocuklarımız kitaplıklarını buradan aldıkları kitaplarla oluşturmaya başlasınlar. Çocuklarımız kitap sevgisi kazandıkça bundan sonraki eğitim hayatlarında hiçbir sorun yaşamazlar ve hem ahlaken hem de karakter anlamında sağlam yetişirler. Kitap okuyan çocuktan hiçbir zaman zarar gelmez. Kitap okuyan çocuk geleceğin irfan sahibi ve entelektüeli olarak yetişir. Hangi işi yaparsa yapsın iyi, doğru ve düzgün yapar. İnsan karakterinin oturması için ilk 10 yaş çok önemlidir. Çocuklarımıza kitap sevgisini mutlaka sağlayalım. Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivali hayırlı olsun” diye konuştu.


    Protokol konuşmalarından sonra İl Müftüsü Veysel Işıldar’ın okuduğu duanın ardından 6 Kasım’a kadar hizmet verecek olan Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivalinin açılış kurdelesi kesildi. Vali Şahin, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ve Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar ile protokol heyeti, Malatya’nın dört bir tarafından gelen aileler ve çocukların yoğun ilgisi altında başlayan festivalde stant açan yayınevi sahiplerini tek tek ziyaret ederek tanıtımı ve satışı yapılan kitaplar hakkında bilgiler aldılar.


    Çınar, festival çerçevesinde kurulan Kayısı Çekirdeği Kahvesi standında vatandaşlara kahve ikram ederek, Yeşilyurt Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü ekipleri tarafından düzenlenen bilgi yarışmasında vatandaşların heyecanına ortak oldu.


    TRT Çocuk Kanalı’nın sevilen çizgi filmlerinden Rafadan Tayfa karakterlerinin yer aldığı tiyatro gösterisi ve konserine çocuklar büyük ilgi gösterdi. Çocuklar renkli ve keyif dolu anların yaşandığı tiyatro gösterisini ilgiyle takip edip, festivalin coşkusunu ilk günden yaşamaya başladı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:35 +0300 Modern Sanat
    Selçuklu Belediyesi Cumhuriyet Bayramına özel konser düzenledi https://modernsanat.org/selcuklu-belediyesi-cumhuriyet-bayramina-ozel-konser-duzenledi https://modernsanat.org/selcuklu-belediyesi-cumhuriyet-bayramina-ozel-konser-duzenledi Konya’nın merkez Selçuklu İlçe Belediyesi Cumhuriyetin kuruluşunun 99. yılı sebebiyle “Anadolu Türküleriyle Cumhuriyet Konseri” düzenledi.


    Cumhuriyet coşkusunu sahneye taşıyan Selçuklu Belediyesi “Anadolu Türküleriyle Cumhuriyet Konseri” ile programa gelen misafirlere Anadolu’nun sevilen Türküleri ile müzik ziyafeti sundu. Türküler ise Selçuk Üniversitesi Dilek Sabancı Konservatuarı öğretim üyeleri tarafından icra edildi. Selçuklu Kongre Merkezinde düzenlenen “Anadolu Türküleriyle Cumhuriyet Konseri” etkinliğine Eflatun Can Tortop, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Selçuklu İlçe Emniyet Müdürü Ersan Aydın, Selçuklu İlçe Sağlık Müdürü Saliha Acar, AK Parti İl Başkan Vekili Adnan Bahçeci, AK Parti Selçuklu İlçe Başkanı Mustafa Hakan Özer, Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkan Vekili Şükrü Kökçınar, Selçuklu Muhtarlar Dernek Başkanı Mustafa Avcıoğlu ve Selçuklu Belediye meclis üyeleri katıldı.



    “Böyle anlamlı bir günü Türkülerimizle taçlandırdık”


    Cumhuriyet Bayramı gibi anlamlı bir günde böyle bir konsere ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, “Böyle güzel bir günde sizlerle birlikte olmaktan duyduğum memnuniyeti öncelikle ifade etmek istiyorum. Cumhuriyetimizin 99. yıl dönümünde öncelikle Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşları ve aziz şehitlerimizi rahmet, minnetle yad ediyorum. İnşallah nice 99 yıllara nice yüz yıllara diyorum. Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı münasebetiyle çok yoğun programlarımız vardı. Selçuk Üniversitemizin Dilek Sabancı Konservatuvarının çok değerli öğretim görevlileri, çok değerli hocaları hiçbir zaman bizi yalnız bırakmıyorlar. Bu gece de öyle oldu ve güzel bir final yaptık. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bütün misafirlerimize de katılımları için ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.



    “Cumhuriyete ve emanetlerine sahip çıkacağız”


    Selçuklu Kaymakamı Eflatun Can Tortop da konuşmasında, “Cumhuriyetimizin 99. kuruluş yıl dönümü olan bu özel günde değerli sanatçıları büyük bir beğeniyle, zevkle izledik. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çok zor şartlarda kurduğu en büyük eserim dediği ve büyük Türk milletine emanet ettiği Cumhuriyetimizi, devletimizi bizler de inşallah koruyarak, kollayarak güçlü bir şekilde sonsuza dek yaşatacağız. Ben bu güzel program için Selçuklu Belediyemize, Selçuklu Belediye Başkanımıza değerli sanatçılarımıza sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum” şeklinde konuştu.


    Program, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı’nın çiçek takdimi ve günün anısına çekilen hatıra fotoğrafı ile son buldu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:35 +0300 Modern Sanat
    Bursada Nilüfer rüzgarı https://modernsanat.org/bursada-nilufer-ruzgari https://modernsanat.org/bursada-nilufer-ruzgari Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ’29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Konseri’nde sahne alan ünlü sanatçı Nilüfer, seslendirdiği şarkılarla Bursalılara unutulmaz bir akşam yaşattı.


    29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 99’inci yılı, Bursa’da birbirinden özel etkinliklerle kutlandı. Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Merinos Park’ta düzenlenen ’29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Konseri’nde ise usta sanatçı Nilüfer sahne alarak Bursalılara coşku dolu bir gün yaşattı. Nilüfer, sevilen eserlerini Bursalılar için seslendirirken, vatandaşlar Cumhuriyet coşkusunu doyasıya yaşadı. Ellerindeki Türk bayraklarıyla şarkılara eşlik eden Bursalılar, Cumhuriyet Bayramı’nın 99’inci yılını unutulmaz bir konserle kutladı. Usta sanatçı Hakan Bilgin’in de sahne aldığı gecede, vatandaşlar heyecan dolu gece geçirdi. Konseri vatandaşlarla birlikte izleyen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, daha sonra sahneye çıkarak ünlü sanatçıya çiçek ve plaket takdim etti.


    Atatürk, şehitler ve gaziler tarafından bizlere emanet edilen Cumhuriyete sonsuzu kadar sahip çıkacaklarını söyleyen şarkıcı Nilüfer, ‘Yaşasın Cumhuriyet’ diyerek her zaman gurur duyacaklarını belirtti.


    Bursalıların 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı tebrik eden Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere dönemin kahramanlarını, şehitlerimizi rahmet andıklarını ifade etti. Bursa’da Nilüfer gibi önemli sanatçıyla Cumhuriyet Bayramı coşkusunu yaşadıklarını dile getiren Başkan Aktaş, “Bugün Cumhuriyeti büyük bir coşkuyla yaşayabiliyorsak bunda Atatürk’ün ve ecdadımızın büyük emekleri var. Usta sanatçımızı da Bursa’da ağırlamadığımız için mutluyuz. Cumhuriyet, kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla her kesimiyle bir ve beraber olmaktır. Cumhuriyet, onlarca yıl verilen mücadelenin adıdır. O yüzden hep beraber Cumhuriyetimize sahip çıkmalıyız” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:34 +0300 Modern Sanat
    50 yıldır tuvalleri renklendiriyor https://modernsanat.org/50-yildir-tuvalleri-renklendiriyor https://modernsanat.org/50-yildir-tuvalleri-renklendiriyor Zonguldak’ın Gökçebey ilçesinde yaşayan 69 yaşındaki Davut Karademir, 50 yıl önce çikolata kutusuna yaptığı resimle başladığı ressamlıkta 100’e yakın eser üretti.


    Gökçebey’de yaşayan 69 yaşındaki Davut Karademir, 25 yıl önce hobi olarak resim yapmaya başladı. Nişanlı olduğu dönemde eşinin "Sen çok güzel resim yaparım diyordun. Evinde hiç resim yok" demesiyle ressamlığa başladı. Çikolata kutusuna resim yaparak başladığı serüveninde 100’e yakın eser üreten Karademir, ürettiği eserlerin bazılarını sattı bazılarını da hediye etti. Hobi olarak başladığı ressamlıkta yaşadıklarını anlatan Davut Karademir, "Çocukluk yaşından beri böyle çizimleri severdim. Lisede kendimi daha çok geliştirdim. Yapa yapa eserleri ürettim. 40-50 yıldır hobi olarak ressamlık yapıyorum. Küçük çizimler yaparak, doğada gezerken çevreyi görüyorum. Aklımdan geçiyor resme dökebilmek. Bu hevesle bu mesleğe başladım. En ilginç eserim ise eşimle nişanlıydık. Bana ’Resim yapıyorum diyordun, evinde hiç resim göremiyorum’ deyince bu resmi yaptım. Böyle bir saat içerisinde resmi tamamladım. Resmi yaparken hatta elektrikler kesilmişti, mum ışığında bu eseri yapmıştım. Ben bunu ömrüm izin verdiği müddetçe hiç bırakmayacağım. Çok seviyorum. Son profesyonel şekilde yapmaya başlayışım en az 30-40 sene oluyor. Kimilerini sattım. Kimilerini hediye verdim. Aynı zamanda kitap okumayı, spor yapmayı da çok severim. Zaten bu resimlerin çoğu da yürüyüş yaparken çektiğim fotoğraflarla ortaya çıkıyor" diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:33 +0300 Modern Sanat
    Yıldırımda felsefe serüveni devam ediyor https://modernsanat.org/yildirimda-felsefe-seruveni-devam-ediyor https://modernsanat.org/yildirimda-felsefe-seruveni-devam-ediyor Yıldırım Belediyesi’nin felsefeye ilgilenen vatandaşlar için hayata geçirmiş olduğu ‘Felsefi Düşüncenin Serüveni Atölyesi’nin 2’nci dönemi başladı.


    Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi’nde gençlerin yoğun katılımıyla gerçekleştirilen eğitim tam not aldı. Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. DerdaKüçükalp’ın anlatımıyla gerçekleşen ‘Felsefi Düşüncenin Serüveni 2’ atölyesinin ilk dersinde “İdeoloji” kavramı üzerine konuşuldu. 10 hafta sürecek olan eğitim boyunca Batı düşüncesinin temel taşları arasındaki ilişkiler kurularak bağlantılı bir şekilde anlatılacak ve katılımcıların zihninde Batılı anlamda düşünme tarzının temelleri ve mahiyetinin anlaşılması kolaylaştırılacak. Önümüzdeki haftalar ‘Liberalizm, Muhafazakârlık, Marksizm, Faşizm ve Anarşizm’ konuları üzerine kursiyerlerin bilgilendirileceği eğitime düzenli iştirak eden kişilere sertifika verilecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:33 +0300 Modern Sanat
    Mersinde Patron ve Edis ile unutulmaz bir bayram gecesi yaşandı https://modernsanat.org/mersinde-patron-ve-edis-ile-unutulmaz-bir-bayram-gecesi-yasandi https://modernsanat.org/mersinde-patron-ve-edis-ile-unutulmaz-bir-bayram-gecesi-yasandi Mersin Büyükşehir Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 99. yıldönümü dolayısıyla kent genelinde hazırladığı kutlama programlarını, ’Patron’ ve ’Edis’ konserleriyle taçlandırdı.


    Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda gerçekleşen konsere, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de katılarak, Mersinlilerle bayram coşkusunu birlikte yaşadı.


    29 Ekim coşkusunun doyasıya yaşandığı etkinlikte önce ’Patron’ ardından ’Edis’, harika sahne performanslarıyla Mersinlilere unutulmaz bir bayram gecesi yaşattı. Başkan Seçer, bu güzel gecede sanatçı Edis’e çiçek takdim ederek tüm Mersinlilerin Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı.



    “Ben başkanınız olduğum sürece, sizler rahat edeceksiniz”


    Meydanı dolduran binlerce Mersinlinin Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayan Başkan Seçer, “Burası Atatürk’ün kenti, burası cumhuriyetin kenti, burası Mersin, bayramımız kutlu olsun. Gençler, Mersin sizlerle gurur duyuyor. Her zaman söylediğim bir şeyi tekrar söylemek istiyorum. Ben başkanınız olduğum sürece, sizler rahat edeceksiniz. Çünkü siz gençleri çok seviyorum. Çocuklarımızı çok seviyorum” dedi.



    “Bu tür etkinlikler, sınav öncesi moral oluyor”


    Büyükşehir Belediyesinin gençlere yönelik düzenlediği etkinliklerin son derece güzel olduğunu söyleyen Ece Eylem Orhan, “Bence çok anlamlı, çok güzel bir şey sunmuşlar bize. Bir üniversite öğrencisi olarak çok memnun kaldım. Sınav öncesi moral oluyor gerçekten. Gelip burada eğleniyoruz. Belediyemize teşekkür ediyoruz” diye konuştu.


    “Mersin’de yaşadığım için gurur duyuyorum”


    Büyükşehir Belediyesinin gençleri eğlencesiz bırakmadığının altını çizen Sedef Selin Tekin, “Etkinliklerden çok memnunum. Mersin’de yaşadığım için de çok gurur duyuyorum. Bizi konsersiz, eğlencesiz bırakmıyorlar. Öğrencilere böyle konserler sağladıkları için çok mutluyum. Açık öğretim öğrencisiyim ve bu etkinlikler sınav öncesinde çok iyi oluyor” şeklinde konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:32 +0300 Modern Sanat
    Hediye ile başlayan merak koleksiyona dönüştü https://modernsanat.org/hediye-ile-baslayan-merak-koleksiyona-donustu https://modernsanat.org/hediye-ile-baslayan-merak-koleksiyona-donustu Malatya’da yaşayan 33 yaşındaki Akın Bilal Akkoç’un hediye edilen bir duvar halısıyla başlayan halı merakı koleksiyona dönüştü. Genç koleksiyoncu, 16 yılda oluşturduğu 200’den fazla eski duvar halıların bulunduğu koleksiyona gözü gibi bakıyor.


    Battalgazi ilçesinde yaşayan 33 yaşındaki Akın Bilal Akkoç’un bir arkadaşı tarafından hediye edilen halı ile başlayan duvar halısı merakı zamanla koleksiyona dönüştü. Genç koleksiyoncu, 16 yılda oluşturduğu 200’den fazla eski duvar halısının bulunduğu koleksiyona gözü gibi bakıyor. Evindeki bir odada muhafaza ettiği halıların büyük bir kısmını kırsal bölgelerde topladığını kaydeden Akkoç, koleksiyonunda özellikle yıpranmamış halılara yer verdiğini söyledi. Fiyat aralığı 300 TL ila 6 bin TL aralığında değişen halıların talebe göre sinema ve dizi çekimlerinde dekor olarakta değerlendirildiğini belirten Akkoç, ”Yaklaşık 16 yıldır duvar halıları biriktiriyorum. Bir arkadaşımın hediye ettiği halı ile başladı merakım. Evimin iki odasını halılara ayırdım. 200’ün üzerinde duvar halısı elimde mevcut” dedi.


    1960 ila 70’li yıllara ait İtalyan menşeli halıların artık üretiminin yapılmadığını kaydeden Akkoç, “Halıların geneli İtalyan ve üretimi yapılmayan halılar. Özellikle sandıkta unutulmuş, zamanında kullanılmamış halılar. Artık köylerde de bulunmuyor. Halılara ilgi çok fazla” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:32 +0300 Modern Sanat
    Mezitlide Cumhuriyet coşkusu caddelere sığmadı https://modernsanat.org/mezitlide-cumhuriyet-coskusu-caddelere-sigmadi https://modernsanat.org/mezitlide-cumhuriyet-coskusu-caddelere-sigmadi Mezitli Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyetin ilanının 99. yıldönümünü meşaleli yürüyüş ve arkasından gerçekleştirdiği konserle kutladı.


    Dev Türk bayrağının ve Atatürk bayrağının açıldığı yürüyüş boyunca gençler, meşaleler ve renkli sis bombaları ile geceyi kırmızıya boyadı. Mezitli Belediyesi çalışanlarının yanı sıra siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri, belediye meclis üyeleri, mahalle muhtarlarının da katıldığı ve Mezitli Belediyesi eski hizmet binası önünden başlayan yürüyüşe, vatandaşlar da balkon ve pencerelerden atılan sloganlar ve alkışlarla eşlik etti. Korteje katılanlar slogan ve marşlarla Cumhuriyet Bayramı coşkusunu Mezitli geneline yaydı. Limon Caddesi ve Barbaros Hayrettin Paşa Bulvarı boyunca Demokrasi Meydanına kadar alkış, slogan ve marşlarla devam etti.


    Yürüyüşün ardında Cumhuriyet Bayramı coşkusu, Mersin’in sevilen müzik grubu Kibrit Kutusu konseri ile devam etti. Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan’ın katılımcılarla birlikte ’zafer bayramı meşalesini’ yakarak başlattığı konserde, binlerce cumhuriyet sevdalısı şarkı, marş ve türkülere bir ağızdan eşlik etti. Ses ahengi ve sempatik hareketleri ile büyük beğeni kazanan Kibrit Kutusu solisti Nebi Şengezer tarafından seslendirilen şarkı ve türkülere, müzik severler yaptıkları danslarla eşlik etti. Büyük beğeni kazanan konserde Kibrit Kutusu grubu Mezitlililere unutulmaz bir gece yaşattı.



    "Atatürk Mezitli’yi görse gurur duyardı"


    Yürüyüşe katılan tüm vatandaşlara teşekkür eden Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, cumhuriyete sahip çıkmanın en büyük görev olduğunu dile getirdi. Mezitli halkının Atatürk’e ve cumhuriyete bağlılığını bir kez daha gösterdiğine vurgu yapan Başkan Tarhan, “İki gündür Mezitli halkı her zaman olduğu gibi muhteşem bir kutlama gerçekleştirdi. Dün Pinhani konseri ile gençlerimiz, bugün sabah saatlerinde Çocuk Gündüz Bakımevlerimizdeki miniklerimiz, öğle saatlerinde Mezitli gönüllülerimiz zeybek oynayarak cumhuriyete ve Atatürk’e sahip çıkma azmini bu yıl daha büyük coşku ile herkese gösterdi. Bugün alanımızı binlerce cumhuriyet sevdalısı doldurdu" dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:24 +0300 Modern Sanat
    Atatürkün temsili zeybek oyunu geceye damgasını vurdu https://modernsanat.org/ataturkun-temsili-zeybek-oyunu-geceye-damgasini-vurdu https://modernsanat.org/ataturkun-temsili-zeybek-oyunu-geceye-damgasini-vurdu Denizli Büyükşehir Belediyesi, Denizli Valiliği himayelerinde düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kabul Töreni’ne ev sahipliği yaptı. Büyük beğeni toplayan törende, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün zeybek oyununun temsili olarak canlandırılması geceye damgasını vurdu.



    Denizli’de Cumhuriyet’in 99. yıldönümü kutlamaları birbirinden özgün ve coşkulu programlarla sürdü. 29 Ekim kutlamaları çerçevesinde Denizli Valililiği ev sahipliğinde düzenlenen Cumhuriyet Bayramı Kabul Töreni Denizli Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde yapıldı. Büyükşehir Belediyesi Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programa, Denizli Valisi Ali Fuat Atik, eşi Fulya Atik, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, eşi Berrin Zolan, şehit yakınları, gaziler ve davetliler katıldı. Vali Atik gecede yaptığı konuşmada, Denizli’de Cumhuriyet’in 99. kuruluş yıldönümünün coşkuyla kutlandığını belirterek, bundan gurur duyduğunu söyledi.



    Vali Atik’ten Başkan Zolan’a teşekkür


    Vali Atik, “Cumhuriyet Yürüyüşümüz ve belediyemiz önündeki ambiyans hepimizi çok derinden etkiledi. ‘İşte Cumhuriyet Bayramı böyle kutlanır’ diye geri dönüşler aldık. Bunu yaşatan, katılan herkese buradan canı gönülden teşekkür ediyorum” dedi. Programın hazırlanmasında çok ciddi emeği olan Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’a teşekkür eden Vali Atik, konuşmasını Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’nda Türk milletine seslendiği, “Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır” hitabı ile tamamladı.



    Atatürk’ün temsili zeybek oyunu büyük beğeni topladı


    Konuşmanın ardından Denizli Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı müzisyenlerinin hazırladığı müzik dinletisi sunuldu. Nezihe-Derya Baltalı Bilim ve Sanat Merkezi öğrencilerinin hazırladığı muhteşem dinleti ve gösterinin sonunda ise davetlilere büyük bir sürpriz yapıldı. Denizli Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları Topluluğu’nun gösterisinin ardından Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün zeybek oyunu temsili olarak canlandırıldı. Denizli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncusu Burak Ecmel Nayır’ın canlandırdığı zeybek oyunu davetlilerden büyük alkış aldı. Vali Atik, Başkan Zolan ve davetliler gecenin sonunda ellerindeki Türk Bayrakları ile 10. Yıl Marşı’na hep birlikte eşlik etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:24 +0300 Modern Sanat
    Eski Bursalılar Burada buluştu https://modernsanat.org/eski-bursalilar-burada-bulustu https://modernsanat.org/eski-bursalilar-burada-bulustu 120 bini aşan üye sayısı ile Bursa’nın önemli sosyal medya platformu olan ’Eski Bursalılar Burada’ üyeleri, her yıl olduğu gibi 29 Ekim de geleneksel toplantısı için Kültürpark’ta toplandılar. Büyük bir katılımın olduğu toplantıda grup üyeleri Cumhuriyet Bayramı’nı çoşku ile kutladılar.


    Ebediyete intikal eden başta Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gaziler için bir dakikalık saygı duruşu sonrası İstiklal marşı okundu. Platformun kurucusu Kemal Müezzinoğlu, üyelere hitaben 29 Ekim’in anlam ve önemi üzerinde görüşlerini açıkladıktan sonra, sosyal medyanın gücü ve platformun Bursa kamuoyu üzerindeki rolünün önemine değindi. Grup sayfasını günlük 40 bin kişi tarafından ziyaret edildiğini söyleyen Müezzinoğlu, daha sonra kendi yazdığı ’Eski Bursalılar Burada’ isimli kitabını üyeleri için imzaladı. Müezzinoğlu, kitabın gelirini Bursa Kanserle Savaş Derneğine bağışladığını da sözlerine ekledi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:23 +0300 Modern Sanat
    TDED 5. Olağan kongresini gerçekleştirdi https://modernsanat.org/tded-5-olagan-kongresini-gerceklestirdi https://modernsanat.org/tded-5-olagan-kongresini-gerceklestirdi Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Sivas Şubesi 5. Olağan Genel Kurulunu gercekleştirdi.


    Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi toplantı salonunda gerçekleştirilen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Toplantıya Sivas Belediyesi Başkan Yardımcısı Turan Topgül, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Sivas Şubesi Başkanı Aydın Yılmaz ve dernek üyeleri katıldı. Toplantıda konuşma yapan TDED Sivas Şubesi Başkanı Aydın Yılmaz, “Yaptığımız çalışmalar yönetim kurulu faaliyet raporunu birazdan okunacak 40 a yakın faaliyet arasında artık geleneksel hale gelen bir programdan bahsetmeden geçemeyeceğim. 21 Aralık ve 21 Haziran tarihlerinde olmak üzere senede iki kez, geniş katılımlı ve her defasında büyük beğeni toplayan şiir dinletileri gerçekleştirdik. Önümüzdeki aralık ayında, dokuzuncu şiir dinletimizle yolumuza devam edeceğiz. İlimizdeki önemli kültür miraslarını öne çıkarmayı amaçladığımız şiir dinletilerimizde özellikle genç kuşaklara yer vermeyi amaçladık” dedi.


    Tek listenin oy birliği ile onaylandığı genel kurulda Aydın Yılmaz yeniden başkan seçildi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:22 +0300 Modern Sanat
    Cumhuriyet Bayramı Tırı, coşkuyu tüm Toroslara yaydı https://modernsanat.org/cumhuriyet-bayrami-tiri-coskuyu-tum-toroslara-yaydi https://modernsanat.org/cumhuriyet-bayrami-tiri-coskuyu-tum-toroslara-yaydi Mersin’in merkezi ilçesi Toroslar Belediyesinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Tırı, ilçenin dört bir yanını gezerek bayram coşkusunu gün boyu caddelere, sokaklara ve evlere taşıdı.


    Cumhuriyetinin kuruluşunun 99. yıl dönümü, Toroslar Belediyesinin gezici bayram tırı ile bu yıl da coşkuya dönüştü. 7’den 70’e herkes, tüm neşeleriyle evlerinin, işyerlerinin önünden, pencere ve balkonlarından bu coşkuya ortak oldu. Marşlar ve şarkılar eşliğinde şehir turu atan kortej, ilçede bayram havası estirdi.


    Korteje eşlik eden herkese Türk bayrağı hediye edilirken çocuklar, gençler ve vatandaşlar da alkışlarıyla ve Türk bayraklarıyla cumhuriyeti kutladı. Akşam saatlerine kadar süren kutlamalarda Toroslar halkı hep birlikte saygı duruşunda bulunarak İstiklal Marşı’nı okudu.



    "Cumhuriyet bizim karakterimizdir"


    Toroslar Belediye Başkanı Atsız Afşın Yılmaz, bu coşkuya ortak olan tüm hemşehrilerine teşekkür ederek, “Biz hep birlikte Türkiye’yiz” dedi. “Cumhuriyet bizim karakterimizdir” diyen Yılmaz, cumhuriyete ve değerlerine sonsuza kadar sahip çıkacaklarını söyleyerek, “Cumhuriyet coşkusunu evlerimize, işyerlerimize ve ulaşabileceğimiz her noktaya taşımak aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize verebileceğimiz en büyük armağandır. Bu yıl da gezici tırımız ile bayram kutlamalarına renk kattık. Tüm neşeleriyle bu coşkuya ortak olan herkese teşekkür ediyorum. Cumhuriyetimizi ve vatanımızı korumak, bağımsızlığımızın sembolü bayrağımızı göklerde her daim dalgalandırmak hepimizin en büyük sorumluluğudur. İnanıyoruz ki, milletimiz bu bilinçle cumhuriyetini ve milli egemenliğini sonsuza dek koruyacak ve sahip olduğumuz değerlere bağlılığını her daim devam ettirecektir" diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:22 +0300 Modern Sanat
    Yalova Belediyesi Cumhuriyet Bayramını dolu dolu kutladı https://modernsanat.org/yalova-belediyesi-cumhuriyet-bayramini-dolu-dolu-kutladi https://modernsanat.org/yalova-belediyesi-cumhuriyet-bayramini-dolu-dolu-kutladi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Yalova Belediyesi tarafından kentte düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlandı.


    Belediye kutlama etkinlikleri çerçevesinde ilk olarak “Biz cumhuriyeti böyle kurduk” isimli konferans düzenlendi. Programa tarihçi yazar Prof. Dr. Tufan Gündüz konuşmacı olarak katıldı. Raif Dinçkök Kültür Merkezi Özgecan Aslan Salonu’nda düzenlenen konferansa vatandaşlar büyük ilgi gösterdi.


    Öte yandan belediye tarafından “Cumhuriyet, Milli Mücadele ve Atatürk” konulu pul sergisi de düzenlendi. “Cumhuriyet, Milli Mücadele ve Atatürk” konulu pul sergisi, 3 kasıma kadar Kent Müzesi’nde açık kalacak.


    Yalova Belediyesi ayrıca valilik ile 29 Ekim Yürüyüşü gerçekleştirdi. Gazipaşa Caddesi 17 Ağustos Parkı’ndan başlayan yürüyüş 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda son buldu. Yürüyüşe katılan binlerce vatandaş Cumhuriyet Bayramı’nı coşkuyla kutladı.


    Yalova Belediyesi tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın coşkusu yaşamak üzere Raif Dinçkök Kültür Merkezi hem de 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda 2 ayrı konser düzenlendi. Hoş Sada Korosu Raif Dinçkök Kültür Merkezi’nde, pop müziği sanatçı Güneş ise kent meydanını hınca hınç doldurdu. Yalova Belediye Başkan Vekili Mustafa Tutuk, konser veren sanatçılara teşekkür etti.


    100. yılı daha özel kutlayacağız


    Başkan Vekili Mustafa Tutuk, Cumhuriyetin 99.yılını Yalova’da büyük bir coşku ile kutlandığını ifade ederek, “100. yılı seneye çok özel kutlayacağız. Bizim için her anlamda özel bir yıl olacak. 99.yılımıza katılarak bizleri cumhuriyet coşkumuzda yalnız bırakmayan tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Yaşasın Cumhuriyet” ifadelerini kullandı.


    Programlar, 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda havai fişek gösterisi ile son buldu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:22 +0300 Modern Sanat
    Osmaniyenin tanıtımı için Kartalda yer fıstığı dağıtıldı https://modernsanat.org/osmaniyenin-tanitimi-icin-kartalda-yer-fistigi-dagitildi https://modernsanat.org/osmaniyenin-tanitimi-icin-kartalda-yer-fistigi-dagitildi Kartal’da Osmaniye’yi Tanıtma Derneği’nin Anadolu Yakası Temsilciliği binasının açılışının ardından Osmaniye’nin marka değeri olan yer fıstığı Kartal Meydan’da vatandaşlara ikram edildi.


    Osmaniye’yi Tanıtma Derneği’nce kentin marka değerlerinden birisi olan yer fıstığının tanıtılması amacıyla Kartal Meydanı’nda vatandaşlara paketlenmiş yer fıstıkları dağıtıldı. Kartal’da Osmaniye’yi Tanıtma Derneği İstanbul Anadolu Yakası Temsilciliği binasının açılışının ardından Osmaniye’nin marka değerlerinden biri olan yer fıstığını tanıtma amacıyla Kartal Neyzen Tevfik Meydanı’nda düzenlenen etkinlikte vatandaşlara yer fıstığı hakkında bilgiler içeren broşürler dağıtıldı. Dernek tarafından yer fıstığı dağıtımının Kadıköy ve Bakırköy ilçelerinde de devam edeceği öğrenildi.


    Açılış sonrası konuşan Osmaniye’yi Tanıtma Derneği Genel Başkanı Bahri Çolpan, "Bu bizim hayalimizdi. Ben buraya çok eski yıllarda geldim. ’Osmaniyeliyim’ dediğimde kimse bilmiyordu Osmaniye’yi. Ve ben bundan sonra Osmaniye’de bu derneği kurdum. Osmaniye artık herkesin tanıdığı bir kent haline geliyor. Osmaniye fıstığı artık Türkiye pazarlarında talep alıyor. Osmaniye çok güzel bir vilayet. Ama tanınma ile ilgili eksikleri var. Biz tanıtım elçileri olarak yola çıktık. Osmaniye’yi tanıtacağız, başka yolu yok" dedi.


    Osmaniye’yi Tanıtma Derneği Anadolu Yakası Şube Başkanı Mehmet İşbilir ise, "Çok mutluyuz. İlk defa Osmaniye’nin derneğini açmış olduk. Osmaniye’mizi en güzel şekilde tanıtmak için Kartal Meydan’da halkımıza ücretsiz fıstık dağıtımına başlayacağız. Herkes için hayırlı uğurlu olsun" ifadelerini kullandı.


    Osmaniye’yi Tanıtma Derneği Avrupa Yakası Şube Başkanı Dursun Donbaloğlu da, "Bugün sevinçliyiz. İstanbul’da yaşayan bütün Osmaniyeli hemşehrilerimize katılımlarından dolayı teşekkür ederiz. Osmaniye’mizin mütevazı insanlarıyla bir araya gelmenin keyfini derneğimizin açılışıyla taçlandırıyoruz" diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:21 +0300 Modern Sanat
    Vali Pehlivan şehit aileleri ve gazilerle bir araya geldi https://modernsanat.org/vali-pehlivan-sehit-aileleri-ve-gazilerle-bir-araya-geldi https://modernsanat.org/vali-pehlivan-sehit-aileleri-ve-gazilerle-bir-araya-geldi Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, eşi Yıldız Pehlivan ile birlikte cumhuriyetinin ilan edilişinin 99. yıl dönümü dolayısıyla şehit aileleri ve gazilerle Sahil Güvenlik Bölge Komutanlığına ait yüzde yüz yerli ve milli üretim olan TCSG Yaşam Gemisinde bir araya geldi.


    Vali Pehlivan ve eşi Yıldız Pehlivan, programda masaları tek tek dolaşarak misafirleriyle yakından ilgilendi, hasbihalde bulundu. Vali Pehlivan, günün anlam ve önemine yönelik yaptığı konuşmasında, “Her daim bir araya gelmekten onur duyduğumuz siz kıymetli şehit ailelerimiz ve gazilerimizle böyle bir etkinlikte bir araya gelmek istedik. Sağ olsun, sahil güvenlik komutanımız gemiyi bir süreliğine bu faaliyet için hazırladı ve sizlerle birlikteyiz. Hoş geldiniz, şeref verdiniz, onur verdiniz. Çok teşekkür ediyorum. Bu milli günler vesilesiyle geçmişten bugün ecdadımızın vermiş olduğu kahramanlıklarla dolu mücadeleleri hatırlıyoruz, yad ediyoruz. Biz bugün Akdeniz’de ’Mavi Vatan’ dediğimiz bu Akdeniz’de, şu anda olduğu gibi rahatlıkla seyri sefer yapabiliyorsak, aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin sayesindedir. Onlar terlerini akıttılar, kanlarını akıttılar, canlarını verdiler. Karada bir çakıl taşını dahi düşmana teslim etmediler. Denizde de bir damla suyu dahi düşmana vermediler" dedi.



    "Vatanımız karasıyla deniziyle, dağıyla ovasıyla bütün güzellikleriyle bir bütün" diyerek konuşmasını sürdüren Pehlivan, şöyle devam etti; "Ecdadımız Anadolu’muzu, yurdumuzu bize ebedi vatan olarak teslim etti. Bize düşen onu ilelebet muhafaza etmek. Ne mutlu ki bugünün nesli de büyüklerinden, atalarından aldığı emaneti yere düşürmüyor, mücadeleye devam ediyor. Burada şehit ailelerimiz var. Daha birkaç ay önce evladını vatana, vatan toprağına emanet eden ailelerimiz var. Allah hepinizden razı olsun. Allah şehitlerimizden razı olsun. Onların manevi hatıraları asla unutulmaz. Unutmayacağız, unutturmayacağız. Hele ki böyle milli günlerde daha da çok yad edeceğiz, daha da yakından idrak edeceğiz. Gençlerimize, çocuklarımıza anlatacağız. Onların da aynı ruhla, aynı heyecanla vatanımıza, bayrağımıza, ezanımıza, bütün milli ve manevi değerlerimize, devletimize, milletimize dört elle sarılmalarını inşallah hep birlikte sağlayacağız."



    Gelecek nesillere, bugünün ve geleceğin nesillerine, çocuklara ve gençlere güvendiklerini kaydeden Pehlivan, "Çünkü bu millet, bu devlet bir ulu çınar. Ve bu çınarın kökleri sağlam. İşte 29 Ekim’de cumhuriyet ilan edildiğinde bu ulu çınar bugün de konuşmalarımızda ifade etmeye çalıştık. Yeniden adeta yeşerdi. Dal budak oldu. Semaya doğru yükseliyor, yükselecek. Yeni eserler ortaya konuluyor, konulacak. Ürettikçe kazanacağız. Ve malumunuz bilimde, teknolojide her alanda ülkemiz üretmeye ve dünya devletleri arasında söz sahibi olmaya devam ediyor. Ben bu duygularla Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, milli mücadele kahramanlarımızı, aziz şehitlerimizi, kahraman gazilerimizi saygıyla, rahmetle, şükranla yad ediyorum" ifadelerini kullandı.


    Vali Pehlivan ve eşi Yıldız Pehlivan ile Sahil Güvenlik Akdeniz Bölge Komutanı Tuğamiral Oğuz Bavbek ve eşi Yasemin Bavbek, programın sonunda misafirlerini, katılımlarından dolayı teşekkür ederek uğurladı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:21 +0300 Modern Sanat
    Pamukkalede Cumhuriyet Bayramına özel motosiklet turu https://modernsanat.org/pamukkalede-cumhuriyet-bayramina-ozel-motosiklet-turu https://modernsanat.org/pamukkalede-cumhuriyet-bayramina-ozel-motosiklet-turu Pamukkale Belediyesi destekleriyle geleneksel hale gelen "29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Motosiklet Turu" yoğun katılımla gerçekleşti.



    Pamukkale Belediyesi tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile ilgili etkinlikler düzenlendi. Pamukkale Belediyesi tarafından desteklenen "29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Motosiklet Turu"nun başlangıcı Pamukkale Belediyesi YSE yerleşkesinden yapıldı. Yüzlerce motosiklet sürücüsünün katılımı ile yapılan turun startına Pamukkale Belediye Başkan Vekili Ayhan Soyfidan katıldı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusunu yaşayan motosikletliler, Pamukkale Belediyesi, İstiklal, Çınar, Otogar, Aydın Yolu, Gümüşler Bulvarı, Albayrak Meydanı, Askeri Yol, Ulus Caddesi ve Şehitlik güzergahında Cumhuriyet Bayramı korteji heyecanını yaşadılar.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:20 +0300 Modern Sanat
    Datçada boğa güreşleri nefes kesti https://modernsanat.org/datcada-boga-guresleri-nefes-kesti https://modernsanat.org/datcada-boga-guresleri-nefes-kesti Datça’da 15. Geleneksel Boğa Güreşleri yapıldı. Muğla ve Aydın’ın ilçelerinden getirilen 84 boğanın mücadele ettiği güreşleri, yaklaşık 3 bin kişilik bir kalabalık izledi.



    Datça Burgaz mevkiinde gerçekleştirilen boğa güreşleri, çekişmeli mücadelelere sahne oldu. Datçalılar kamyon, kamyonet ve traktör römorklarının üzerinde güreşleri izledi. Gün boyu devam eden etkinlikte, çeşitli kurum ve kuruluşlar adına yapılan mücadelelerde 42 kupa dağıtıldı. Atatürk Gazi Kupası’nı ise Akyaka’dan Şükrü Aslan’ın Karaman isimli boğasını yenen Ören’den Segen Umul’un Mike Tyson isimli boğası kazandı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:20 +0300 Modern Sanat
    Başkan Çerçioğlu ve Aydının Sultanları otizme dikkat çekti https://modernsanat.org/baskan-cercioglu-ve-aydinin-sultanlari-otizme-dikkat-cekti https://modernsanat.org/baskan-cercioglu-ve-aydinin-sultanlari-otizme-dikkat-cekti Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Aydınfest’in açılışında Aydın’ın Sultanları’yla birlikte otizme dikkati çekti. Başkan Çerçioğlu, binlerce Aydınlının katıldığı festivalde bu yıl formalarında otizm farkındalığına yer veren Aydın Büyükşehir Belediyespor Kadın Voleybol Takımı’yla birlikte Aydınlılarla buluştu.



    Herkesin Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayan Başkan Çerçioğlu "Bu tarihi haftada bizi biz yapan ortak değerlerimiz etrafında her zamankinden daha güçlüyüz. Birbirimize sarılmalıyız. Birbirimize sarılmalıyız ki Cumhuriyetimiz sonsuza dek devam etsin. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle anıyorum. Teşekkürler Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Her zaman izindeyiz. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun" ifadelerini kullandı.



    Başkan Çerçioğlu, otizmle ilgili de “Takımımız sporun yanı sıra sosyal sorumluluk projeleriyle de farkındalık yaratıyor. Geçen yıl formalarıyla kadına karşı şiddete dikkat çeken Aydın’ın Sultanları bu yıl da otizme dikkati çekiyor. Biz Aydın Büyükşehir Belediyesi olarak otizmin farkındayız. Otizm destek ve spor merkezlerimizle otizmli her bireyin yanındayız” diye konuştu.



    Şimdiye kadar Aydın’ı takım sporlarında Avrupa’da temsil eden tek takım olan Aydın’ın Sultanları ise sahneye son kazandıkları Balkan Kupası ile çıktı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:19 +0300 Modern Sanat
    Meksikadaki Ölüler Gününe yoğun ilgi: Geçit törenine 1 milyondan fazla kişi katıldı https://modernsanat.org/meksikadaki-oluler-gunune-yogun-ilgi-gecit-torenine-1-milyondan-fazla-kisi-katildi https://modernsanat.org/meksikadaki-oluler-gunune-yogun-ilgi-gecit-torenine-1-milyondan-fazla-kisi-katildi Meksika’da her yıl 27 Ekim ve 3 Kasım tarihleri arasında geleneksel olarak kutlanan Ölüler Günü dolayısıyla başkent Mexico City’de düzenlenen geçit törenine 1 milyondan fazla kişinin katıldığı bildirildi.



    Meksika’nın başkenti Mexico City’de Ölüler Günü dolayısıyla düzenlenen geçit töreni renkli görüntülere sahne oldu. Başkentte yaklaşık 9 kilometrelik bir güzergahta düzenlenen ve şehrin tarihi meydanında son bulan geçit töreninde, müzik ve danslar eşliğinde yürüyen 10 binlerce kişi her yıl olduğu gibi kurukafa desenli makyaj ve çiçekli kostümlerinin yanı sıra ölüleri temsil eden iskelet maketleri kullandı. Geçit törenine Mexico City halkı yoğun ilgi gösterirken, Mexico City Belediye Başkanı Claudia Sheinbaum etkinliğe 1 milyondan fazla vatandaşın katıldığını duyurdu. Halk, geçit töreni sonrası ise şehrin tarihi meydanında düzenlenen konsere katıldı.



    Ölüler Günü’nün kökeni sömürge dönemi öncesine dayanıyor


    Sömürge öncesi dönemde yaşayan Amerika kıtası yerlilerine kadar uzanan bir gelenek olan Ölüler Günü ile halk ölen yakınlarını anıyor. Etkinliklerde kullanılan kurukafa makyajı ve iskelet maketleri ise ölen yakınları temsil ediyor.


    Meksika’nın yanı sıra İspanya, ABD ve bazı Latin Amerika ülkelerinde de düzenlenen Ölüler Günü’nde genellikle 1 Kasım’da hayatını kaybeden bebek ve çocukların mezarları, 2 Kasım’da ise yetişkinlerin mezarları ziyaret ediliyor. Ancak Meksikalıların geleneğe yoğun ilgi göstermesi sebebiyle ülkedeki kutlamalar her yıl 27 Ekim’de başlayıp 3 Kasım’da sona eriyor. Meksika halkı 1 ve 2 Kasım’daki mezarlık ziyaretlerine ek olarak, 27 Ekim’de ölen evcil hayvanlarının, 28 Ekim’de kaza sonucu ölen akrabalarının, 29 Ekim günü boğularak ölen yakınlarının, 30 Ekim günü ise kimsesizlerin mezarlarını ziyaret ediyor. Kutlamalarda 31 Ekim günü Araf’taki ruhlar anılırken, 3 Kasım gününde ise evde, mezarlıkta ve sokaklarda kullanılan tüm süs ve dekorlar toplanıyor.



    Mezarlığa yapılan ziyaret sırasında mezarlar temizlenerek çiçekler ve mumlarla süslenirken, ölen kişiye sevdiği yiyecek ve içecekler sunuluyor. Ziyaretçiler mezarlıkta müzik ve sohbet eşliğinde vakit geçirirken, ölen kişinin ruhunun mezarına geldiği ve yakınları tarafından hatırlandığı için mutlu olduğuna inanılıyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:19 +0300 Modern Sanat
    Aydındaki festivale vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor https://modernsanat.org/aydindaki-festivale-vatandaslar-yogun-ilgi-gosteriyor https://modernsanat.org/aydindaki-festivale-vatandaslar-yogun-ilgi-gosteriyor Aydın Büyükşehir Belediyesi Aydın’ın en büyük festivalini düzenlerken, vatandaşlar festivale yoğun ilgi gösteriyor.



    Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve yarın da devam edecek olan Aydınfest’te binlerce Aydınlı festivali büyük bir coşkuyla eğleniyor.



    Saat 16.00’da DJ Burak Aydın ile başlayan festivalde daha sonra Random Aydınlıları coşturdu. Madrigal ve Pinhani’nin en sevilen şarkılarını seslendirdiği festivalde Aydın Büyükşehir Belediyespor Kadın Voleybol Takımı, Başkan Çerçioğlu ile birlikte otizme dikkat çekmek için Aydınlılarla buluştu.



    Aydınfest yarın da saat 16’da başlayacak. Festivalde Mary Jane, Evrencan Gündüz ve Fatma Turgut sahnede olacak. Başkan Çerçioğlu tüm vatandaşları Aydın Tekstil Park’ta düzenlenen Aydınfest’e davet etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:18 +0300 Modern Sanat
    Elibelinde Uluslararası Seramik Bienalinde https://modernsanat.org/elibelinde-uluslararasi-seramik-bienalinde https://modernsanat.org/elibelinde-uluslararasi-seramik-bienalinde Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü Öğretim Görevlisi Filiz Yıldız, Türk Seramik Derneği (TSD) tarafından Bursa’da düzenlenen Uluslararası Seramik Bienali’ne "Elibelinde" motifiyle katıldı.


    Ana teması “Zamanın Ruhu - Mavi” olan sergiye katılan Yıldız, küratörlüğünü Mutlu Başkaya, Fatma Batukan Belge ve İlhan Marasalı’nın yaptığı Uluslararası Seramik Bienali’nin ana açılış sergisine "Geçmişteki Motifler Güçlü Kadını Düşler - Elibelinde 3" eseriyle katıldığını belirterek, “Sergideki eserim Stoneware çamurdan yapılmış ve yüksek derecede pişirilmiştir. Büyük boyutlu bu duvar tabağında kobalt oksitten elde edilmiş koyu mavi renkte astarla fırça dekor tekniği uygulaması görülmektedir. Bu duvar tabağında Türk halı ve kilimlerinde görülen “Elibelinde” motifi ve diğer "Selçuklu Uygarlığı" halı motiflerinde görülen desenler ile yeni çağdaş bir kompozisyon kurulmuştur. Benim düşünceme göre eserime ismini verdiğim "Elibelinde" motifini Türk halı ve kilimlerine dokuyan Türk kadını bu motifte kendini temsil eden kadının elini belinde göstererek onurlu güçlü kişiliğini ve bunun ifadesi olan bu duruşunu bir dışavurum olarak şekillendirmiştir” diye konuştu.


    Bursa’daki serginin 22 Kasım 2022 tarihine kadar açık kalacağı belirtildi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:18 +0300 Modern Sanat
    Üstün zekalı çocuklar atıklar için şarkı besteleyip seslendirdi milyonlarca izlendi https://modernsanat.org/ustun-zekali-cocuklar-atiklar-icin-sarki-besteleyip-seslendirdi-milyonlarca-izlendi https://modernsanat.org/ustun-zekali-cocuklar-atiklar-icin-sarki-besteleyip-seslendirdi-milyonlarca-izlendi Bursa’da eğitim gören üstün zekalı öğrenciler vatandaşların atıkları doğru şekilde atması ve daha temiz çevre için şarkı besteleyip seslendirdi. Şarkı internet ortamında milyonlarca izlenmeye ulaştı.


    Gelişen teknolojiyle birlikte artan tüketim alışkanlığından dolayı atıkların çevreye verdiği zararın önüne geçmek isteyen Halil İnalcık Bilim ve Sanat Merkezinde eğitim gören 12 öğrenci; çevre kirliliği ve atıkların düzgün şekilde depolanması için şarkı besteleyip seslendirdi. İnternet ortamında paylaşılan klip milyonlarca izlenmeye ulaştı. Minik öğrenciler seslendirdikleri şarkıda vatandaşları çöplerini geri dönüşüm kutularına atmaları ve daha temiz bir toplum için uyarılarda bulundu. Temiz toplum uyarısını şarkı diline çevirip eğlenceli hale getiren çocuklar büyük takdir topladı. Çocuklara klipte müzik öğretmenleri de enstrümanlarıyla eşlik etti. Öğrenciler önümüzdeki günlerde toplumun farklı konularına dikkat çekmek için yeni besteler yapmaya hazırlanıyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:17 +0300 Modern Sanat
    Muhteşem sonbahar fotoğrafları https://modernsanat.org/muhtesem-sonbahar-fotograflari https://modernsanat.org/muhtesem-sonbahar-fotograflari Bursa ve çevre illerde doğa yürüyüşleri yapan Timsahlar Trekking Grubu’nun son durağı Kütahya’nın Domaniç ilçesi oldu.


    Hafta sonu tatilini değerlendirmek için sabahın erken saatlerinde Bursa’dan yola çıkan ekip, Topuk Yaylası’nı fotoğraflayıp, doğa yürüyüşü gerçekleştirdi. Domaniç Orman Müdürlüğü’nden itibaren 22 kilometre yürüyerek 1850 metre yükseklikteki Darı Tepe’de bulunan yangın gözetleme kulesine çıkan ekip, sonbaharın eşsiz güzelliğini keşfederken, tabiatın bütün renklerini görme fırsatı buldu.


    Timsahlar Trekking Grubu üyeleri o anları fotoğraflamayı ihmal etmezken, objektiflere birbirinden güzel tabiat fotoğrafları çıktı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:16 +0300 Modern Sanat
    Eskişehir Anadolu Bacıları Tiyatro Topluluğu ülke çapında turnelere devam ediyor https://modernsanat.org/eskisehir-anadolu-bacilari-tiyatro-toplulugu-ulke-capinda-turnelere-devam-ediyor https://modernsanat.org/eskisehir-anadolu-bacilari-tiyatro-toplulugu-ulke-capinda-turnelere-devam-ediyor Eskişehir Anadolu Bacıları Tiyatro Topluluğu; sahneledikleri ‘Kahraman Türk Kadınları’ müzikli gösterileri ve ‘Zafere Götüren Analar’ adlı tiyatro oyunları ile ülke çapında turnelere devam ediyor.


    Topluluğun Genel Sanat Yönetmeni Hafize Erdoğan konu ile ilgili yaptığı açıklamada, 2021-2022 sezonuna hızlı başladıklarını belirtti. Bir taraftan ülke çapında turneler, bir taraftan Eskişehir seyircisiyle buluşmaya devam ettiklerini anlatan Erdoğan, "’Kahraman Türk Kadınlarını’ sahneleyen Tiyatro Topluluğu: 7-8 Ekim 2022 tarihinde; Ankara Keçiören Belediyesi ile Yörük Türkmen Vakfı iş birliğinde, Keçiören de Yörük Türkmen Çalıştayı’nda ‘Kahraman Türk Kadınları’ müzikli gösterilerini sahnelediler. 25-26 Ekim 2022 tarihinde; Didim Belediyesi, Didim Çocuk Akademisi, Aydın Kültür ve Turizm Derneği, Cumhuriyet’imizin 100. yılına doğru ‘3 Kuşak Cumhuriyet’ adlı etkinliğinde; ‘Kahraman Türk Kadınları’ müzikli oyunu sahnelediler. Çocuklarla birlikte ayrıca küçük bir sahne çalışması yaptılar. Geçmişten geleceğe kuşakların buluşması, renkli sahnelerle sona erdi. 27 Ekim 2022 tarihinde; Eskişehir Mihalıççık Belediyesi ve Kent Konseyi daveti üzerine, ‘Zafere Götüren Analar’ adlı tiyatro oyununu sahnelediler. Türk kadınlarına ilham veren ve kadının gücünü gösteren destansı öykülerin sahnelendiği oyunda, program sonrası Eskişehir iline bağlı Mihalıççık Belediye Başkanı Haydar Çorum tarafından tiyatro ekibine ‘Yunus Emre’ figürlü tablo hediye edildi. Ekim ayı içerisinde: Ankara- Keçiören. Aydın- Didim. Eskişehir- Mihalıççık da 2 gösteri ve 1 tiyatro oyunu sahneledik. Ankara- Keçiören de yaklaşık 300 kişi, Aydın- Didim de 400 kişi ‘Kahraman Türk Kadınları’ gösterisini büyük beğeni ile izledi. Eskişehir Mihalıççık da yaklaşık 100 kişinin izlediği ‘Zafere Götüren Analar’ adlı tiyatro oyunu duygusal anlar yaşattı. Oyunu ve müzikli gösteriyi izleyenlerin arasında; TRT ve Kültür Bakanlığı çalışanları vardı. Son yıllarda izlenen en etkileyici müzikli gösteridir. İzleyiciler: ‘Konunun çok iyi seçilerek müziklerin ve sözlerin tam yerinde kullanılarak, kostümlerin kusursuz seçimiyle etkileyici müthiş bir gösteri ortaya çıkmış’ diyerek bizim tiyatro ekibini tebrik ettiler. Eskişehir Anadolu Bacıları oyuncuları adına ve kendi adıma büyük gurur mutluluk duydum’’ dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:16 +0300 Modern Sanat
    Mustafa Yıldızdoğan Manisalılarla buluştu https://modernsanat.org/mustafa-yildizdogan-manisalilarla-bulustu https://modernsanat.org/mustafa-yildizdogan-manisalilarla-bulustu Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin Cumhuriyet Bayramı coşkusunu katlamak amacıyla organize ettiği halk konserlerinde ünlü sanatçı Mustafa Yıldızdoğan Manisalılarla buluştu.


    Türkiye Cumhuriyeti’nin 99’uncu yıl dönümü kutlama etkinliklerinde Türk Halk Müziği’nin güçlü ve sevilen ismi Mustafa Yıldızdoğan Manisa’da sahne aldı. Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen konseri Manisa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mehmet Güzgülü, Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanı Nursel Ustamehmetoğlu, Ülkü Ocakları İl Başkanı Nazmi Akçay, MHP Yunusemre İlçe Başkanı Cemal Kutlar, MHP Şehzadeler İlçe Başkanı Şener Özten ve çok sayıda Manisalı takip etti. ’Türkiyem’, ’Şehitler Ölmez’, ’Ne Mutlu Türküm Diyene’, ’Türk Kalacağız’, ’Saçların’, ’Kızıl Elma’ isimleri şarkılarını Manisalılar için seslendiren Mustafa Yıldızdoğan, Manisalıların büyük beğenisini topladı. Ünlü sanatçı Mustafa Yıldızdoğan’a hediyelerini Manisa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mehmet Güzgülü takdim etti. Başkanvekili Mehmet Güzgülü, "Bundan 40 gün önce Manisa’nın düşman işgalinde kurtuluş haftasında bir hafta süren konserlerimiz vardı. Cumhuriyetimizin 99’uncu yılı kutlamalarında da Mustafa Yıldızdoğan ile bir aradayız. Bu bağımsız bayrağı göklerden indirmeyen başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyorum" diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:15 +0300 Modern Sanat
    Hisarcık Belediyesi, “Kütahya Tanıtım Günleri” fuarında https://modernsanat.org/hisarcik-belediyesi-kutahya-tanitim-gunleri-fuarinda https://modernsanat.org/hisarcik-belediyesi-kutahya-tanitim-gunleri-fuarinda Hisarcık Belediyesi, İzmir Bostanlı Pazar Fuar alanında organize edilen, "Kütahya Tanıtım Günleri" programı çerçevesinde fuar alanında stant açtı


    Belediye Başkanı Fatih Çalışkan, İzmir’de düzenlenen “Kütahya Tanıtım Günleri” fuarında ilçenin tarih, kültür, turizm zenginliklerini ve yöresel lezzetlerini tanıtmak amacıyla Hisarcık Belediyesi olarak stant açtıklarını söyledi.


    Başkan Çalışkan,” Fuar alanında açmış olduğumuz stantta ilçemizin yöresel lezzetlerini, tarihsel zenginliklerini, Hisarcık Esire Termal tesislerimizin tanıtımını gerçekleştiriyoruz. Ayrıca kadın kooperatifi ve Ziraat Odasınca ilçemizde üretilen yöresel ürünlerin tanıtımlarını yapıyoruz. Standımızı ziyaret ederek bizleri onurlandıran AK Parti Genel Başkan Yardımcımız Hamza Dağ’a, Kütahya Valimiz Ali Çelik’e, AK Parti İl Başkanımız Mustafa Önsay’a, İl Genel Meclisi Başkanımız Musa Yılmaz’a, İzmir Vali Yardımcımız İsmail Çorumluoğlu’na, değerli iş insanlarımız Mehmet Ali Tahtalı, Süleyman Tahtalı’ya, çok kıymetli hemşerilerimize ve İzmir halkına çok teşekkür ediyorum” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:15 +0300 Modern Sanat
    Çakırbeyli, hafta sonu rotalarının vazgeçilmezleri arasına girdi https://modernsanat.org/cakirbeyli-hafta-sonu-rotalarinin-vazgecilmezleri-arasina-girdi https://modernsanat.org/cakirbeyli-hafta-sonu-rotalarinin-vazgecilmezleri-arasina-girdi Aydın’ın Koçarlı ilçesi Çakırbeyli Mahallesi’nde kurulan, yöresel ve organik ürünlerin satışa sunulduğu pazara vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor.



    Çakırbeyli Pazarı, Aydınlıların hafta sonu tercihleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Hafta sonu güzel havayı fırsat bilen Aydınlılar Çakırbeyli Mahallesi’ne akın etti. Sabahın erken saatlerinde araçları ile yollara çıkan vatandaşlar hem güzergah üzerinde yer alan Adnan Menderes Demokrasi Müzesi’ni ziyaret etti hem de Çakırbeyli Pazarı’ndan alış veriş ederek yöresel ürünlerin tadına baktı. Çakırbeyli Mahallesi’nde kurulan pazarı ziyaret eden Aydınlılar mahalle halkının satışa sunduğu organik sebze ve meyvelerden satın alırken, pazarda satılan gözleme, keşkek, baklava gibi yöresel ürünlere de yoğun ilgi gösterdi. Yöresel lezzetlerden satın alan vatandaşlar, pazarın bulunduğu yerdeki park ve kahvehanelerde güneşli havada kahvaltı yapmayı da ihmal etmedi. Çakırbeyli Mahallesi’ndeki yoğunluğun akşam saatlerine kadar devam ettiği öğrenildi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:14 +0300 Modern Sanat
    Seyyid Ahmet Arvasi Balıkesirde anıldı https://modernsanat.org/seyyid-ahmet-arvasi-balikesirde-anildi https://modernsanat.org/seyyid-ahmet-arvasi-balikesirde-anildi Balıkesir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Halk Kütüphanesi ile Balıkesir Yazarlar ve Şairler Derneği (BAYŞAD) tarafından başlatılan “Şiir ve Edebiyat Buluşmaları” program dizisinin ilki gerçekleştirildi. Balıkesir’de 13 yıl görev yapan eğitimci, fikir adamı, yazar ve sosyolog Seyyid Ahmet Arvasi’yi anma etkinliği yapıldı.


    Balıkesir İl Halk Kütüphanesi ve Balıkesir Yazarlar ve Şairler Derneği salonlarında gerçekleştirilen anma etkinliğine Seyyid Ahmet Arvasi üzerine çalışmaları ve kitapları olan Eğitimci Yazar Mustafa Kuvancı konuşmacı olarak katıldı. Kuvancı, Arvasi Hoca’nın 1959 yılında Balıkesir’e tayinle geldiğini ve 1972’ye kadar Balıkesir’de görev yaptığını ifade ederek, şehrin eğitim ve fikir hayatına damgasını vurmuş bir münevver olduğunu belirtti. Arvasi Hoca hakkında bilgi veren Mustafa Kuvancı, hocanın öğrencileriyle anılarını anlatarak, nasıl örnek bir insan olduğunu da vurguladı. Ayrıca Ahmet Arvasi’nin ilk kitapları olan İleri Türk Milliyetçiliğinin İlkeleri, Kendini Arayan İnsan, İnsan ve İnsan Ötesi adlı eserlerini Balıkesir’de kaleme aldığını belirten Kuvancı, 44 maddeden oluşan İleri Türk Milliyetçiliğinin İlkeleri adlı kitapçığın, Türk İslam Ülküsü’nün iskeleti mahiyetinde olduğunu söyledi. Seyyid Ahmet Arvasi’nin Okumaları, Arvasi’nin eserlerinde okuyucularına bir kapı araladığını söyleyen Kuvancı şöyle devam etti: "Kitaplarında Doğu’nun ve Batı’nın sosyologlarının, felsefecilerinin, bilim insanlarının görüşlerini bize aktararak yol gösterir. Öğrencilerinden Sakin Öner, eğitimci Arvasi için şöyle der: ’Doğu ve Batı’nın bütün psikolog, sosyolog ve filozoflarının fikirlerini çok iyi bildiğinden, onunla tartışma cesareti gösterenler sürekli kaybediyorlardı.’ Onun ders anlatışını öğrencileri şöyle özetler: ’Sınıfta dolaşır, Doğu’nun ve Batı’nın düşünce insanlarının fikirlerini aktarır, sonra bunlardan kendisi bir sonuç çıkarırdı.’ O bir öğretmendir. Kitaplarında da sınıfta ders anlattığı ifadeyi görmemiz mümkündür. Arvasi’nin bilgi ve birikimini mantık süzgecinden geçirerek nakletmesi tüm eserlerinde mevcuttur. Okumalarına bakarsak, Eflatun’dan Emile Durkheim’e, Machiavelli’den Zimmerman’a, İbni Haldun’dan Karl Marks’a, Nietzsche’den Rabbani’ye, J. J. Rousseau’dan Mevlana’ya, S. Freud’dan İmam-ı Azam’a geniş bir yelpaze görürüz. Eserlerinde yaptığı alıntıları kaynak vererek belirtmesindeki amaç da bizi araştırmaya sevk etmek, ufkumuzu açmak, kalıplarımızı kırmak içindir. Müslüman’ın dünyaya ve olaylara geniş bir açıdan bakmasını ister."



    "Seyyid Ahmet Arvasi hakkında 7 kitap yazıldı"


    Programın devamında Seyyid Ahmet Arvasi üzerine yapılan çalışmaları şöyle sıralayan Yazar Kuvancı, "Mustafa Kuvancı, Seyyid Ahmet Arvasi Hayatı - Tefekkürü- Eserleri, Burak Yayınları, Hüdavendigar Onur, Asrın Yesevisi S. Ahmet Arvasi, Burak Yayınları, Hakkı Öznur, S. Ahmet Arvasi, Alternatif Yay. Şuayip Özdemir, Seyyit Ahmet Arvasi Hayatı, Eserleri ve Eğitim Üzerine Görüşleri, Arı Sanat Yayınevi, Hüdavendigar Onur, Arvasi Hocayla Baş Başa, Mustafa Kuvancı, Bir Gönül Dostu Seyit Ahmet Arvasi, Bilgeoğuz Yay. ve Mehmet Ozan Semerci. Hatıraların Aydınlığında Seyyid Ahmet Arvasi" kitaplarının yayımlandığını dinleyicilere aktardı.



    "Arvasi Hoca hakkında anlatılanlar"


    Seyyid Ahmet Arvasi Hocanın 27 yıllık öğretmenlik hayatı boyunca sayısız öğrenci yetiştirdiği ve milli şuurla dolu nice öğretmen mezun ederek okullara gönderdiğini ifade eden Mustafa Kuvancı, Arvasi Hoca ile ilgili bazı talebelerinin anılarını da dinleyicilere aktardı. Kuvancı, Yazar Beşir Ayvazoğlu’nun anılarını yazdığı bir makalede, “Onun talebesi olan herkes ondan etkilenmiştir. Her yeni ders, yeni ufuklar açan bir derstir. Sadece konuşmasıyla değil, çok güzel jestlerle, mimiklerle de etkilerdi. Aktör gibi anlatırdı. Acaba büyük bir aktör olabilir miydi diye sormuşumdur kendi kendime. Gözlerindeki derin ifade, çok okuyan, düşünen, rahatsız insan gözleri, insana sonsuzluk ve derinlik hissini verirdi. Adeta hipnotize ederdi karşısındakileri” diye yazmıştı.


    Emekli öğretmen, yazar Mehmet Ozan Semerci’nin de Hocayla ilgili bir anısını kitabında anlattığını açıklayan Kuvancı, o hatırayı şöyle aktardı:


    “1971 yılı kışında bir gece üç dört arkadaş, eğitim enstitüsünde okuduğumuz o günlerin sıkıntılı atmosferi içinde iyice sıkıldığımız, bunaldığımız bir günde ne yaptıysak bir türlü feraha çıkamamıştık. En nihayet ‘Haydi hocaya gidelim’ dedik. Saat gecenin 24’ü. Perdeden sızan ışıktan cesaret alarak kapısını çaldık. Tahmin ettiğim gibi hala yatmamış ama fakat yatmak üzere olduğundan bizi kapıda karşıladı. Her zamanki mütebessim çehresi ile şaka yollu bir ifadeyle; ‘Bre zalimler, saat kaç biliyor musunuz’ deyince biz de ‘Evet hocam’ karşılığını verdik. ‘Peki öyleyse girin içeri’ diyerek bizi kabul etti. O gece sabaha kadar son derece bereketli ve feyizli bir sohbet oldu. Moralimiz düzelmiş, ruhumuz aydınlanmış, gönlümüz ferahlamış olarak yanından ayrıldık.”


    Ahmet Arvasi, öğretmenliğinin ilk yıllarında başından geçen bir olayı anlattığı yazısında da, "Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesi Molla Şemdin köyünde köy muhtarı kendisine ’müellim bey’ diye seslenir her zaman. O, muhtarın şivesidir, ’muallim’ sözünü telaffuz edemediği için böyle söylüyordur diye düşünür. Ancak birkaç ay sonra muhtar Hoca’ya gelir ve şöyle der: ’Ahmet Bey, sen gerçekten muallimmişsin. Senden önce buraya gelenler hep ’müellim’ oldular ama sen ’muallim’sin’ diyerek, gerçek bir öğretmen olduğunu belirttiğini" ifade ediyor.


    Balıkesir İl Halk Kütüphanesi ve Balıkesir Yazarlar ve Şairler Derneği salonlarında gerçekleştirilen anma etkinliğine Seyyid Ahmet Arvasi üzerine çalışmaları ve kitapları olan Eğitimci Yazar Mustafa Kuvancı konuşmacı olarak katılırken, Balıkesir İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Mazak, İl Halk Kütüphanesi Müdürü Orhan Onocak, BAYŞAD Başkanı Gülçin Savaşaneril Yurdakul, BAYŞAD üyeleri, çok sayıda dinleyici katıldı. Program sonunda Yazar Mustafa Kuvancı’ya günün anısına teşekkür belgesini İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Mazak ve BAYŞAD Başkanı Gülçin Savaşaneril Yurdakul ve İl Halk Kütüphanesi Müdürü Orhan Onocak birlikte takdim ettiler.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:14 +0300 Modern Sanat
    Klasik otomobil ve modifiye tutkunları Kahramankazanda buluştu https://modernsanat.org/klasik-otomobil-ve-modifiye-tutkunlari-kahramankazanda-bulustu https://modernsanat.org/klasik-otomobil-ve-modifiye-tutkunlari-kahramankazanda-bulustu Ankara’nın Kahramankazan ilçesinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında düzenlenen ve 2 gün süren Yeraltıfest Drift ve Otomobil Festivali’nde klasik otomobil ve modifiye tutkunları bir araya geldi.


    Kahramankazan Belediyesi ev sahipliğinde Salı Pazarı alanında 300’e yakın klasik ve spor otomobilin katıldığı sergi ve gösteriye Kahramankazanlıların yanı sarı Ankara’dan da binlerce kişi gösteriyi izledi. Modifiye tutkunlarının bir araya gelerek organize oldukları ve sergiledikleri değişik marka ve modelde klasik, spor, ralli yarış arabaları ile özel ses sistemleriyle donatılmış araçlar sergilendi.


    Salı Pazarı alanında güvenlik önlemleri altında spor ve klasik araçların drift şovları da seyircilere yüksek adrenalin yaşattı. İki gün boyunca devam eden sergi ve gösterilerde 300’e yakın otomobil şovlarını yaparak seyircilerden büyük alkış aldı. Gösteriler vatandaşlardan büyük ilgi gördü.


    Belediye Başkanı Serhat Oğuz etkinlikte yaptığı konuşmada trafikte heyecan arayan gençleri pistlere davet ettiklerini belirterek, “Ben drift araçlarının birine bindim. Çok keyifli ve heyecanlı bir deneyim oldu. Ama en önemlisi de gençlerimizi tehlikeli olan trafik yerine bu güvenli alana çekebilmek ve gençlerin de bu anlamda önünü açmak belediye olarak görevimiz” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:13 +0300 Modern Sanat
    Bilecikin tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri anlatıldı https://modernsanat.org/bilecikin-tarihi-kulturel-ve-dogal-zenginlikleri-anlatildi https://modernsanat.org/bilecikin-tarihi-kulturel-ve-dogal-zenginlikleri-anlatildi Bilecik’te yapılan ’Dodurga Tarih ve Kültür Paneli’ konferasında kenttin tarihi değerleri, kültürel ve doğal zenginlikleri anlatıldı.


    Bilecik İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ortaklığında Dodurga Belediye Başkanlığı himayesinde ’Dodurga Tarih ve Kültür Paneli’ düzenlendi.Dodurga Kültür Merkezinde yapılan konferansta Bilecik’in en önemli yeri ve değerlerinden olan Dodurga’nın tarihi değerleri, kültürel ve doğal zenginlikleri turizm potansiyeli anlatılırken taşıdığı tarihi misyona uygun projeler masaya yatırıldı. Konferansa Dodurga Belediye Başkanı Selim Tuna, Bilecik İl Kültür ve Turizm Müdürü Serkan Bircan, Doç. Dr. Refik Arıkan ve birçok vatandaş katıldı.


    Konferans sonunda bir açıklama yapan İl Müdürü Bircan, "Kadim şehrimizin en önemli yeri ve değerlerinden olan Dodurga’nın taşıdığı tarihî misyona uygun projeleri masaya yatırıldı. Dodurgalı hemşehrilerimizin ve çok kıymetli Belediye Başkanımızın konuya ilgileri bizleri çok mutlu etti" dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:13 +0300 Modern Sanat
    Buzlar Çözülmeden oyunu Adanada sahnelendi https://modernsanat.org/buzlar-cozulmeden-oyunu-adanada-sahnelendi https://modernsanat.org/buzlar-cozulmeden-oyunu-adanada-sahnelendi Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu, ‘Buzlar Çözülmeden’ oyunu ile Adana’da tiyatroseverlerle buluştu.


    Adana Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosunun düzenlediği ‘7. Şehir Tiyatroları Festivali’nde sahne alan ekip, Adanalı sanatseverlerden tam not aldı. Temsil sonrasında Adana Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İsmail Güneş, Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Tiyatro ve Sanat Koordinatörü Alev Tol’a plaket ve teşekkürlerini sundu. 18 belediye şehir tiyatrosunun bir hafta boyunca Adana’da perde açtığı festivalde, Adanalı tiyatroseverler ‘Buzlar Çözülmeden’ oyununu büyük bir ilgiyle karşıladı.


    Cevat Fehmi Başkut’un unutulmaz eseri ‘Buzlar Çözülmeden’ oyununun rejisör koltuğunda ise Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Murat Atak oturuyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:12 +0300 Modern Sanat
    Tomarzalı İncili Çavuş kitaplaştırıldı https://modernsanat.org/tomarzali-incili-cavus-kitaplastirildi https://modernsanat.org/tomarzali-incili-cavus-kitaplastirildi Çocuk kitapları yazan ve aynı zamanda eğitimci olan Rafet Ural’ın son kitabı yayınlandı. Daha çok yazdığı çocuk kitaplarında yerli ve milli kahramanları ön plana çıkaran yazarın son kitabı Tomarza değerlerinden ’Güldürürken Düşündüren Kahraman’ İncili Çavuş adlı eseri geçen hafta yapılan Kayseri Kitap Fuarında okurla buluştu.


    Gülbey Yayınlarından çıkan kitap kısa süre içerisinde çocuk okurdan tam not aldı. Fuarda okurlarıyla buluşan Ural; “Serüven şöyle başladı. Yaşadığımız şehre, bu şehrin çocuklarına borcumuzu ödemek için çıktığımız yolda, şükür faydalı bir eser daha kazandırdık. Çocuklarımızın zihin dünyasını işgal eden batının sahte kahramanlarının yerine yerli ve milli bir kahramanı fıkraları ile ilk ve tek olarak farklı kurgu şeklinde hikayeleştirdik. Kayseri ili Tomarza ilçesi İncili köyü (Travşın) doğumlu hazırcevap ve nüktedan kimliği ile tarihe damga vurmuş, fıkraları yüzyıllar içinde dilden dile aktarıla gelmiş bizden biri İncili Çavuş. Bizden olan bu kahraman artık siz okuyucuların. çocuk edebiyatı eminim bu kahramanı çok sevecek” dedi.


    Dijitalleşen dünyada kitap okuma oranlarının gitgide düştüğü ve çocukların elektronik eşyaların başından ayrılmadığı çağda sınıf öğretmeni Rafet Ural, öğrencilerine kitap okumayı aşılamak amacıyla yazarlığa başladı.Daha sonra kitapları öğrencileri tarafından ilgi gören Ural, yazmak için iştahlandığını ifade ederek, "İnsanı en iyi tanıyan Allah (c.c.), cahiliye bataklığında, zifiri karanlıklar içinde kalan insanlığı aydınlatmanın ve medeni bir topluma dönüştürme yolunun, ilk basamağına ’ıkra’ diyerek ’oku’ kelimesini yerleştirmiştir. Bu sebeple insanın kendi dünyası inşa etmesin de kitapların ayrı bir yerinin olduğunu düşünüyorum. Kayserili ve Tomarzalı halkımız tarafından çok iyi tanınan İncili Çavuş’un gereken ilgiyi ve desteği göreceğini ümit ediyorum" şeklinde konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:12 +0300 Modern Sanat
    Akçakocalı gençler fakıllı mağarasını gezdi https://modernsanat.org/akcakocali-gencler-fakilli-magarasini-gezdi https://modernsanat.org/akcakocali-gencler-fakilli-magarasini-gezdi DÜZCE (İHA) – Düzce Gençlik ve Spor Müdürlüğü bünyesinde bulunan Akçakoca Gençlik Merkezince öğrencilere yönelik gerçekleştirilen faaliyette gençler Fakıllı Mağarası’nı gezdi.


    Akçakoca ilçesinde bulunan Fakıllı Mağarası ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Bu çerçevede Düzce Gençlik ve Spor Müdürlüğü bünyesinde bulunan Akçakoca Gençlik Merkezi tarafından başlatılan ‘ilçemizi tanıyoruz’ projesi çerçevesinde gençlere yönelik gezi faaliyetleri başlatıldı. İlçenin en önemli turistik merkezlerinden birisi olan Fakıllı Mağarası’na düzenlenen gezide Süha Güven Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde öğrenim görmek için yatılı olarak gelen öğrenciler gezdirildi. İlçeyi yakından tanıma fırsatı yaşayan öğrencilere ilerleyen günlerde çeşitli etkinlikler düzenlenecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:11 +0300 Modern Sanat
    Misiste güz dönemi antik höyük kazıları başladı https://modernsanat.org/misiste-guz-donemi-antik-hoyuk-kazilari-basladi https://modernsanat.org/misiste-guz-donemi-antik-hoyuk-kazilari-basladi Yüreğir Belediyesi’nin ‘Ölümsüzlük Şehri Misis’ projesi çerçevesinde güz dönemi kazıları başladı.


    Yüreğir Belediyesi’nin ‘Ölümsüzlük Şehri Misis’ projesi ile Misis’te 10 bin yıllık tarih gün yüzüne çıkıyor. Adana’nın tanıtımına büyük katkı sağlayacak proje çerçevesinde 2022 yılı güz dönemi antik höyük kazıları Adana Arkeoloji Müzesi Başkanlığı’nda başladı.


    Yüreğir Belediyesi koordinatörlüğünde yapılan kazı çalışmaları İtalya Pisa Üniversitesi’nden Prof. Dr. Giovanni Salmeri ve Akdeniz Araştırma Enstitüsü’nden Prof. Dr. Anna Lucia D’Agata danışmanlığında devam ediyor. Kazılara ekipte yer alan restoratör, arkeolog, sanat tarihçisi, filolog, heykeltıraş, ressam, topograf, fotoğraf sanatçısı ve üniversite öğrencileri destek veriyor.


    Kazı çalışmaları hakkında bilgi veren Yüreğir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Kocaispir, Misis’te arkeolojik kazıların 2012 yılından bu yana sürdüğünü söyledi. Yüreğir’in kültür miraslarına sahip çıktıklarını ve arkeolojik kazılara her yıl destek verdiklerini belirten Başkan Kocaispir, “Yüreğir’in güzelliklerini gün yüzüne çıkarıyoruz. ‘Ölümsüzlük Şehri Misis’ projemiz ile tarihi milattan öncesine dayanan, üzerinde sayısız medeniyetlerin kurulduğu, krallıkların, derebeyliklerin, padişahlıkların hüküm sürdüğü ve halk efsanelerinde bahsi geçen ünlü Lokman Hekim’in bu topraklarda bulduğu ‘Ölümsüzlük ilacını’ antik taş köprüden geçerken Ceyhan Nehri’ne düşürdüğü Antik Şehir Misis, dünyaca tanınacak. Misis Adana’mızın yeni gözdesi olacak” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:11 +0300 Modern Sanat
    Küçücük odadan hayvanların yününü dünyaya ihraç etmeyi başardılar https://modernsanat.org/kucucuk-odadan-hayvanlarin-yununu-dunyaya-ihrac-etmeyi-basardilar https://modernsanat.org/kucucuk-odadan-hayvanlarin-yununu-dunyaya-ihrac-etmeyi-basardilar KOCAELİ (İHA) – Kocaeli’nin İzmit ilçesinde açılan kurslarda eğitim alan ve ustalaşan ev hanımları, küçücük atölyede, hayvan yününü önce keçeye, ardından farklı farklı ürünlere çevirdi. Kadınlar, sosyal medyada sayesinde dünyanın dikkatini çekti. Ev hanımları, tamamı el işi olan ürünleri ABD, Almanya, Kanada, Arap ülkeleri ve Afrika’ya ihraç etmeyi başardı.


    İzmit Belediyesi’nin açtığı ‘Kadın Girişimciler Merkezi’ne gelen ev hanımları, gittikleri kurslarda ustalaşmayı başardı. Bir çok kursun yer aldığı İZGİM’de, ilgi gören branşlardan olan ‘Keçe Atölyesi’ farklı bir başarıya imza attı. Ev hanımlarının oluşturduğu kursta, keçeden yapılan ürünler yurt dışına ihraç edildi. Yaptıkları ürünleri, kadınlar sosyal medyada paylaştı. Amerikalı bir yatırımcının dikkatini çeken kadınların ürünleri, ABD, Kanada, Almanya ve Afrika’ya ihraç edildi.



    “Burası üreten bir fabrika gibi”


    İzmit Belediyesi Kadın Girişimciler Merkezi’nin (İZGİM) küçük ama işlevinin büyük olduğunu ifade eden İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “Üreten ve girişimci olmak isteyen kadınlara, istihdam desteği sağlamak üzerine kuruldu. Şu anda da tam amacını bulmuş durumda. Burası üreten bir fabrika gibi, ürettiğini de yine belediyenin kurumsal kimliğiyle pazarlayabilme ve bu pazardan da kadınların istihdam noktasında, ev bütçesine katkı sağlayacak gelir elde etme etmesi için, çok işlevsel bir mekan haline geldi. Biz bu merkezi çok önemsiyoruz. Kurarken da çok titizlikle, tüm detaylarını düşündük. Burada kadınların desteği ve dayanışması çok çok önemli. Bu merkez bir kompleks aslında. 6-7 tane değişik alanda üretim atölyesi var. Keçe atölyesinden, deri atölyesine, hediyelik eşyadan, takı atölyesine kadar özellikle piyasada parasal değeri olan, katma değeri olan, kadınlara ekonomik değer sağlayacak üretim atölyeleri kurduk. Üretmek isteyen ama dışarıda dükkan açmak, esnaflık yapmak istese elektrik, su, kira, vergisi derken yapmayacak ekonomik güce sahip olmayan kadılara dedik ki; ‘İşte merkez, burası gelin burada üretin ve ürettiğinizi de hep birlikte pazarlayalım.’ Burayı sadece üretim merkezi de yapmadık, üretim ve girişimcilik üzerine detaylı düşündük ama bunun dışında kadınların kendi ayaklarının üstünde durmasın sosyal sorumluluklarını, ev sorumluluklarını, kadın olmanın sıkıntılarını ve zorluklarını düşündüğümüzde ‘onları da hafifletmemiz gerekiyor’ dedik. Kadınlar daha çok üretim ve istihdamdan neden kaçar veya ne engeli vardır. Evde sorumlulukları vardır. Annedir, eştir yada bakıma muhtaç aile bireyleri vardır. Bunlar için de değişik merkezler ve bu merkezin içerisinde de her yaş gurubunda çocuğa hitap edecek alanlar kurduk. Ücretsiz çocuk oyun alanı. Küçük çocuğun varsa, ‘ben çocuğumu nereye bırakacağım, nasıl gelip üreteceğim’ diye kaygı duyma. Gel çocuğunu buraya öğretmenler eşliğinde bırak, sen yukarıda üretimini yap. Ya da daha büyük yaşta çocuğun varsa etüt merkezi kurduk, yine hocalar eşliğinde gel çocuğunu buraya bırak, sen burada üretimini yap. Ücretsiz psikolog, ücretsiz diyetisyenlik, hizmetleri ile kadınların her alanda sosyalleşmesi, özgüven sahibi olması, kendi ayakları üzerinde daha fazla cesurca durabilmesini sağlayacak bir çok argümanı, hizmet alanını düşündük ve burayı böyle bir kompleks halinde tasarladık” dedi.



    “Amerika’dan, Almanya’ya, Arap ülkelerinden, Afrika ülkelerine kadar 4 kıtada yaygınlaştırdılar”


    Şuanda gelinin noktanın kendileri için sevindirici olduğunu ifade eden Hürriyet, “Çok emek harcadık, emeklerimizin sonunda buradan ciddi sayıda kadın yararlanır hale geldi ve sınırları aştılar, burada üretiyorlar. Ürettiklerini artık sınırlar ötesi, kıtalar arası dolaşıma soktular. Kendilerine ciddi pazar alanı oluşturuldular ve var olan pazarlarda artık daha güçlü hale geldiler. Bu Türk kadınının gücüdür. Burada ürettiklerini Amerika’dan, Almanya’ya, Arap ülkelerinden, Afrika ülkelerine kadar 4 kıtada yaygınlaştırdılar satar hale geldiler. Belediyenin kurumsal kimliğinin desteğiyle beraber daha güven içerisinde ürettiklerini pazarlayabiliyorlar. Alıcı ve tüketici de daha güvenle yaklaştığı için tercih ediyor. Bulunur ve görünür olmaları, ürettiklerinin tanıtımına verdiğimiz katkıyla beraber, üretilen ürünler pazarlama alanında daha da güçlü hale geliyor. Artık yerli ve yabancı, ünlü modacılara yeni ürünler çıkartacak hale gelen ekiplerimiz var. Eve iş verir hale geldiler, burada sürekli üreten, belli sayıda kadınımız var” diye konuştu.



    “Hediye ettiğimiz ürünleri artık Çin’den almıyoruz, burada üretiyoruz”


    Binada 8 farklı atölyede üretim yapıldığını söyleyen İzmit Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Sinem Gülenç, “Burası İZMEK’ den çıkmış, İZMEK Plus olarak kısaca tanımladığımız bir nokta aslında. İlk başta can suyu olması için belediye olarak bu mekanı oluşturduktan sonra, keçeleri ham madde olarak üreticilerimize, girişimcilerimize sağladık. Daha sonra ürettiklerini sattılar. Satma imkanı sağladık. Satma imkanını çeşitli yöntemlerle belirledik. Birisi e-ticaret sitesiydi. İzmit Çarşısı e-ticaret sitemizi kurduk. Kadınlarımız o ticaret sistemi üzerinden tüm dünyaya açılabilme fırsatı buldular. Fiziksel pazarlar oluşturduk. Bu şekilde de artık İzmit’i de aştık. İzmit’in dışına da e-ticaret sitemiz ve çeşitli e-ticaret platformları aracılığıyla da yer bulabildik. Sadece keçe atölyemizden değil aslında makroma atölyemizden, sokak baskı ve hediyelik atölyelerimizden de ürünlerimiz dünyanın çeşitli noktalarına gidiyor. Amerika, Almanya, Kuveyt, Katar ve Afrika ülkelerine burada ünlü tasarımcılar ile beraber çalıştığımız ürünlerimiz de oldu ama onun dışında alanda çalışan modacılarla da üretim yapıyoruz. Nikahlarda, özel misafirlikler ve hediyeliklerimizde kullanılan ürünleri artık bu atölyedeki kadın girişimcilerimiz yapıyor. Çin’den gelen sıradan polyester ürünler yerine, Türkiye’deki ham maddelerin satın alınmasıyla ve kadınların dokunuşuyla ürünlerimiz meydana geliyor. Burada aslında hem yerli malını hem kadın girişimciliği hem de el emeğini değerlendirmiş oluyoruz” şeklinde konuştu.



    “Diğer ülkelere açıldık, üretiyoruz, kazanıyoruz”


    Keçenin kendisi için yaşam tarzı olduğunu ifade eden kursiyerlerden Selma Çolak, “İZGİM Kadın Girişimciler Merkezinde 1 yıldır aktif olarak çalışıyoruz, üretiyoruz ürettiklerimizi satıyoruz. Keçe benim için bir tutku 15 yıldır bu işe ilgileniyorum, bir takım ürünler çeşit çeşit tasarımlar yaptık. Bu şekilde yolumuza devam ediyoruz daha sonrada sosyal medya aracılığıyla Amerika’ya, Kanada’ya ve diğer ülkelere açıldık, üretiyoruz kazanıyoruz. Keçe, yün olarak buraya geliyor fakat biz bunun üzerinde bir takım tasarımlar yapıyoruz kendi hayal gücümüzü kullanarak değişik değişik ürünler çıkartıyoruz. Bunlar çeltik oluyor, yelekler, şallar, şapkalar, hediyelik eşyalar aklınıza ne geliyorsa bir takım ürünleri hem yapıyoruz hem de pazarlıyoruz, keyifle çalışıyoruz. Keçe gerçekten bir tutku bana ticaretin dışında pozitif enerji verdi bırakmadım. Yaptıkça insanın yapası geliyor sakinleşiyorsunuz” ifadelerini kullandı.



    “Doğal ve Organik bir madde”


    Keçeyi ve dönüşümünü anlatan atölye hocalarından Oya Tuncer, “Keçe doğal hayvan yünlerinden yapılmış bir madde. Hayvanları kırparak onların yünleri kök boyaları ile boyandıktan sonra bize ulaşıyor. Keçe normalde 2 ayrı faktöre ayrılmış vaziyette, birincisi ıslaklama keçe dediğimiz tepme keçe, ikincisi de iğneleme yani modernize edilmiş hali. Eskiden tepme keçe tamamen Asya ülkelerinden ve yüzyıllar önce yapılmış yörüklerin çadırlarından günümüze gelmiştir. Eskiden yürükler keçelerden üretirmiş çadırlar kullanırmış. Yılan ve akrep yürüyemediği için çadırlar keçeden yapılıyormuş. Şu anda günümüzde tamamen modernize edilmiş halde keçe var. Biz bu keçelerden yelekler, şapkalar üretiyoruz. Tamamen tekstil ürünlerinin ve kıyafetlerimizin üstüne işleyebiliyoruz doğal ve organik bir madde. Telefonlar bildiğiz üzere etrafa enerji radyasyon yayıyor. Biz bunları engellemek için telefon kılıflarını keçeden kaplıyoruz ve radyasyonu engelliyor. Keçe ayrıca termostat görevi görüyor sıcak ve soğuk tutuma özelliği var. Sıcak çayınızı etrafı keçe ile kaplı bir kupadan içtiğiniz zaman, çayınız soğumuyor. Keçenin birçok farklı özelliği var. İnsan vücudundaki elektriği ve ağrı olan bölgelerimizde ki ağrıyı da çeker ve bu yönden insan sağlığına çok faydalı” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:10 +0300 Modern Sanat
    Tarihi Osmanlı hamamı restore edilecek https://modernsanat.org/tarihi-osmanli-hamami-restore-edilecek https://modernsanat.org/tarihi-osmanli-hamami-restore-edilecek Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde bulunan tarihi Osmanlı hamamının restorasyon çalışmaları başladı. Ecdat hatırası hamam, aslına ve fonksiyonuna uygun olarak ihya edilecek.


    Ulaşlı Mahallesi’nde mülkiyeti Gölcük Belediyesi’ne ait arsada bulunan, II. Grup Korunması Gerekli Kültür Varlığı olarak tescil edilen tarihi Osmanlı hamamının restorasyon çalışmalarına başlandı. Restorasyon ile tarihi hamam, aslına ve fonksiyonuna uygun olarak yeniden imar ve ihya edilecek.


    Gölcük Belediyesi, hamamın arkeolojik kazı ve temizlik çalışmalarını Kocaeli Müze Müdürlüğü denetiminde yapmıştı. Çalışmaların ardından hamamın restorasyon ihalesi, Kocaeli Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu tarafından onaylanan rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerine uygun olarak yapıldı. İhaleyi kazanan firmaya yer teslimi sonrasında restorasyon çalışmaları başladı.



    Yukarı Halıdere’deki tarihi hamam için restorasyon ihalesine çıkılacak


    Öte yandan, Yukarı Halıdere’deki tarihi hamamın bulunduğu arsa da Gölcük Belediyesi tarafından satın alındı. Tarihi hamam, korunması gereken kültür varlığı olarak Kocaeli Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’na tescil ettirildi. Yapının arkeolojik kazısı da tamamlandı. Rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin onaylanmasından sonra, tarihi hamam için restorasyon ihalesine çıkılacak.


    Gölcük’ün tarihi değerine sahip çıkmaya devam edeceklerini söyleyen Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, "İlçemizin tarihsel değerlerini gelecek kuşaklara aktarma çalışmalarımıza verdiği desteklerinden dolayı, Kocaeli Valimiz Seddar Yavuz’a çok teşekkür ediyorum" dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:10 +0300 Modern Sanat
    Çakırlar Mahallesinde sinema keyfi https://modernsanat.org/cakirlar-mahallesinde-sinema-keyfi https://modernsanat.org/cakirlar-mahallesinde-sinema-keyfi Konyaaltı Belediyesi, kültür-sanat etkinlikleri çerçevesinde Çakırlar Mahallesi kapalı pazar yerinde açık hava sineması düzenledi. Umutlu Bir Hikaye filminin gösterildiği etkinlikte vatandaşlar keyifli bir sinema akşamı yaşadı.


    Konyaaltı Belediyesi, gerek şehir merkezi gerekse de kırsal bölgelerde gerçekleştirdiği kültür-sanat etkinlikleriyle vatandaşları bir araya getirmeye devam ediyor. Özellikle kırsal mahallelerde yaşayan vatandaşların taleplerine hızla dönüş yapan Konyaaltı Belediyesi, Çakırlar kapalı pazar yerinde açık hava sineması etkinliği gerçekleştirdi. Pazar yerine kurulan dev beyaz perdede yapılan gösterimi, bölge halkı yoğun bir ilgiyle karşıladı. Emekli müzik öğretmeni Şükran Akdeniz’in uzun yıllar sonra köyüne dönmesi ve o köyde yaşayan kadınlarla bir kadın korosu oluşturmasını konu alan film, bölge halkının 7’den 70’e büyük beğenisini topladı. Filmin sonunda beğenilerini alkışlarla ifade eden Çakırlar Mahallesi sakinleri, Konyaaltı Belediyesi’ne teşekkür etmeyi de ihmal etmedi.


    Açık hava sineması öncesinde Konyaaltı Belediyesi Halk Oyunları Topluluğu da vatandaşlara kısa bir gösteri sundu. Konyaaltı’nda yaşayan her bir vatandaşa eşit bir şekilde hizmet götürme gayretinde olduklarını ifade eden Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, özellikle kırsal mahallelerde yaşayan vatandaşların istek ve taleplerini yerine getirmekten oldukça mutlu olduklarını söyledi. Belediyenin rutin çalışmalarının dışında, kültürel ve sanatsal etkinliklerle de bölge halkının yanında olduklarını belirten Başkan Esen, ‘’Kırsal mahallelerimizde önümüzdeki günlerde de hem yetişkin hem çocuklarımıza yönelik etkinliklerimiz devam edecek’’ dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:10 +0300 Modern Sanat
    Öğrencilerin tarih bilinci, yarışmalarla geliştirilecek https://modernsanat.org/ogrencilerin-tarih-bilinci-yarismalarla-gelistirilecek https://modernsanat.org/ogrencilerin-tarih-bilinci-yarismalarla-gelistirilecek Şehitkamil’deki öğrencilerin tarih bilinci, ‘1918-1921 Antep Savunması Kronolojisi Bilgi Yarışması’ ve ‘Arkeolojik Çalışmalar ile Gaziantep Kronolojisi Bilgi Yarışması’ ile geliştirilecek. Yarışmaların usul ve esaslarını belirleyen protokolleri, Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, Şehitkamil Kaymakamı Ömer Kalaylı ve Şehitkamil İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Yağcı imzaladı.


    Şehitkamil Sanat Merkezi’nde imzalanan protokoller çerçevesinde 2 farklı yarışma düzenlenecek. 1918-1921 Antep Savunması Kronolojisi Bilgi Yarışması, Şehitkamil ilçesinde bulunan resmi ve özel tüm liselerin 9. sınıf öğrencilerine yönelik yapılacak. Protokol çerçevesinde yarışmaya katılacak tüm öğrencilere 1918-1921 Antep Savunması Kronolojisi kitabı dağıtılacak. Yarışmaya hak kazanan öğrenciler, 2 aşamalı sınavdan geçirilerek belirlenecek. Sınavın ilk aşaması okullarda yapılacak, ikinci aşaması İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilecek. Arkeolojik Çalışmalar ile Gaziantep Kronolojisi Bilgi Yarışması ise Şehitkamil ilçesinde bulunan resmi ve özel tüm liselerin 10. sınıf öğrencilerine yönelik yapılacak. Protokol çerçevesinde Gaziantep’teki tüm liselere Arkeolojik Çalışmalar ile Gaziantep Kronolojisi kitabı dağıtılacak. Ayrıca 200 okula Arkeolojik Çalışmalar ile Gaziantep Kronolojisi Panosu asılacak. Sınavın ilk aşaması okullarda yapılacak, ikinci aşaması İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilecek.


    Bilgi yarışmalarında birincilik kazanan öğrenciye tam altın, ikinciye yarım altın, üçüncüye ise çeyrek altın hediye edilecek. Dereceye giren okullara ise dizüstü bilgisayar armağan edilecek.


    “Amacımız geleneksel hale gelmesi”


    İmza töreninde konuşan Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, “1918-1921 yılları arasındaki Antep Savunması’ndaki o dönemin kronolojisiyle ilgili bir kitap yayınlamıştık. Bu kitabı okullarımıza dağıtmaya devam ediyoruz. 9. sınıfların bu kitaptan sorumlu oldukları bir bilgi yarışmasını geçen yıl başlattık. İnşallah bu yıl ikincisini gerçekleştirmiş olacağız. Amacımız bunun geleneksel hale gelip her yıl devam etmesi. Her yıl 9. sınıfta okuyan çocuklarımızın bu kitapçığı okuyup bunun üzerinden bilgi yarışmasına girmesini sağlayacağız. Antep Savunması’nın kronolojisini gösteren tabloları da okullarımıza astık. Şimdi yeni bir protokol ile 200 okulumuza arkeoloji çalışmalarıyla ilgili kronolojik çalışmanın tablosunu asacağız. Bunun yanı sıra Gaziantep bölgesindeki arkeolojik çalışmalar ve bunun kronolojisiyle ilgili bir bilgi yarışmasını da 10. sınıflar için bu yıl başlatmış olacağız. Bu konuda vermiş oldukları destekten dolayı Sayın Kaymakamımıza, İlçe Milli Eğitim Müdürümüze yürekten teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.


    “Gaziantep açık hava müzesi hüviyetindedir”


    Törende söz alan Şehitkamil Kaymakamı Ömer Kalaylı, “Bu yıl Şehitkamil Belediyemiz ve Şehitkamil İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile birlikte 2 bilgi yarışması düzenlenecek. İlk bilgi yarışmamız, Antep Savunması ile alakalı. Bu yarışma 9. sınıf öğrencilerini çerçeveleyen bir bilgi yarışması. 1918-1921 yıllarını çerçeveleyen ve dünyada eşine az rastlanan Antep Savunması’nı tüm çocuklarımızın öğrenebilmeleri, geçmişini daha iyi tanımalarını sağlamaya yönelik bir yarışma olacak. Türk milleti, geçmişinde, tarihinde istiklalinden ve istikbalinden hiçbir zaman taviz vermemiştir. “Ya istiklal ya ölüm” parolasıyla büyük bir savunma başlatmıştır. Fransız işgaline karşı yürütülen bu eşsiz savunmayı tüm öğrencilerimizin öğrenmesini istiyoruz. İkinci bilgi yarışmamız ise Arkeolojik Çalışmalar ile Gaziantep Kronolojisi konusunda. Gaziantep dünyanın en eski yerleşim yerlerinden bir tanesidir. Birçok medeniyete, birçok devlete ev sahipliği yapmıştır. Bundan dolayı da açık hava müzesi hüviyetindedir. Karkamış’ta, Belkıs Zeugma’da, Yesemek’te, Tilmen’de ve ilçemiz sınırlarında olan Dülük’te ne kadar tarihi geçmişe sahip olduğu, ne kadar zengin bir geçmişe sahip olduğunu görmekteyiz. Eğitime vermiş olduğu desteklerden, her zaman kurumlar arası iş birliğine önem vermelerinden dolayı Şehitkamil Belediye Başkanımıza ve kıymetli ekibine teşekkür ediyorum. Yine bu yarışmada görev alacak olan İlçe Milli Eğitim Müdürümüze, okul müdürlerimize teşekkür ediyorum. Şimdiden öğrencilerimize başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.


    “Öğrencilerimiz medeniyetlerini daha iyi tanıyacak”


    İmza öncesi konuşan Şehitkamil İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Yağcı, “Öğrencilerimizin tarihlerini, medeniyetlerini daha iyi tanımaları adına böylesine güzel bir etkinlik düzenliyoruz. Bugün de belediyemiz ile bu protokolü imzalıyoruz. Gazi Şehrimize, Şehitkamilimize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Bu konuda Şehitkamil Belediye Başkanımıza ve Sayın Kaymakamımıza desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:09 +0300 Modern Sanat
    Hakkaride 30 genç İstanbula uğurlandı https://modernsanat.org/hakkaride-30-genc-istanbula-ugurlandi https://modernsanat.org/hakkaride-30-genc-istanbula-ugurlandi HAKKARİ (İHA) – Hakkarili 30 genç, ‘Tarihimi Tanıyorum” projesi çerçevesinde İstanbul’a hareket etti.


    İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğünün proje desteği çerçevesinde Hakkari’den İstanbul’a uzanan tarihi ve kültürel gezi programını da içerisinde barındıran ve Hakkari Belediyesi tarafından yürütülen “Tarihimi Tanıyorum” projesi bünyesinde 30 genç İstanbul’a uğurladı. Gezinin ardından projenin Hakkari’de seminer ve konferanslarla devam edeceği belirtildi.


    Belediye Başkan Yardımcısı Hamit Zibek, Özel Kalem Müdürü Ahmet Çalıkuşu ve Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü İsa Ölmez tarafından çekilen hatıra fotoğrafı ile gençler İstanbul’a uğurlandı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:08 +0300 Modern Sanat
    Çobankalenin surları yeniden gün yüzüne çıkarılıyor https://modernsanat.org/cobankalenin-surlari-yeniden-gun-yuzune-cikariliyor https://modernsanat.org/cobankalenin-surlari-yeniden-gun-yuzune-cikariliyor Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izni ve Yalova Altınova Belediyesi’nin katkılarıyla Çobankale’de sürdürülen kazı çalışmaları çerçevesinde önümüzdeki yıl sur sisteminin tamamının gün yüzüne çıkarılması hedefleniyor.


    Yaklaşık 10. yüzyılda inşa edilen, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinin de izlerini taşıyan Çobankale’de 2022 yılı kazıları 1 Haziran itibariyle başlamıştı. Ekim ayı itibariyle de hız kesmeden devam eden çalışmalar neticesinde tarihi kalenin kuzey bölgesindeki sur sistemindeki kazı çalışmaları tamamlanarak rölöve ve konservasyon çalışmalarına başlandı.



    Kuzey ve doğu surlarında aynı anda çalışma


    Çobankale Kazı Başkanı Doç. Dr. Selçuk Seçkin, çalışmalarda gelinen son durum hakkında bilgiler verdi. Bir ekibin kuzey surlarında rölöve ve konservasyon çalışmalarına başlandığını ifade eden Seçkin, başka bir ekibin de doğu sur sisteminde kazılara devam ettiğini söyledi.


    Daha önceki kazılarda ortaya çıkartılan yapılarla ilgili projelerin ilgili kurumların onayına sunulduğunu ifade eden Seçkin, "Aralık ayının ortalarına kadar arazide çalışma yapılması planlanan Çobankale’de önümüzdeki yıl sur sisteminin tamamıyla açılarak bundan sonraki süreçte iç kalede kazı çalışmasına devam edilmesi planlanmaktadır" diye konuştu.



    Çobankale turizme kazandırılacak


    Altınova Belediye Başkanı Dr. Metin Oral ise Çobankale kazılarının yılın 12 ayı aralıksız olarak devam edeceğini hatırlattı. Oral, tarihi kalenin vatandaşların da gezebileceği ören alanı olacağı ve restorasyon çalışmalarının planlandığını ifade etti.


    Başkan Oral, belediye olarak kazılar için bugüne kadar verdikleri desteğin devam edeceğini belirterek, "Geçmiş tarihimizi aydınlatma, bilgilendirme, gelecek nesillere aktarma açısından ilçemizdeki arkeolojik çalışmaları önemli görüyorum. Bir yönü de turizm. İlçemiz tanınırlığı açısından bu konunun da ayrı bir önemi var" ifadesini kullandı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:08 +0300 Modern Sanat
    Cumhuriyet Bayramı Kardeş Kültürleri Kartalda buluşturdu https://modernsanat.org/cumhuriyet-bayrami-kardes-kulturleri-kartalda-bulusturdu https://modernsanat.org/cumhuriyet-bayrami-kardes-kulturleri-kartalda-bulusturdu Cumhuriyetin 99. yıl dönümünü dev organizasyonlarla kutlayan Kartal, önemli bir etkinliğe daha ev sahipliği yaptı. ‘Cumhuriyetin Işığında Kardeş Kültürler Buluşması’ konserleri, farklı kültürleri tek bir çatı altında topladı.



    Kartal Belediyesi tarafından 29 Ekim günü Cumhuriyet Meydanı, Kartallı Kazım Meydanı ve Kartal Meydanı gibi kentin en önemli noktalarında düzenlenen Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına on binlerce vatandaş katılım sağladı. Fener alayının ardından Oğuzhan Koç’un sahne aldığı konserle tamamlanan ilk gün kutlamaları unutulmaz anlara sahne oldu.



    Her yöreden türküler ve halk oyunları aynı sahnede buluştu


    Cumhuriyet’in kuruluşunun yıl dönümü kutlamaları, Kartal’da 30 Ekim Pazar günü de çeşitli konser ve etkinliklerle devam etti. Kültür Kardeşliği Platformu’nun Kartal Belediyesi’nin desteğiyle düzenlediği ‘Cumhuriyetin Işığında Kardeş Kültürler Buluşması’ etkinliği Kartal Meydanı’nda gerçekleşti.



    Sunumunu İlknur Kaplan’ın yaptığı kutlama programında; sanatçı Taner Özdemir, ‘Saygın Dans’ Gösteri Topluluğu ve ünlü sanatçı Resul Dindar sahne alan isimler oldu.



    Etkinliğe Kartal Kaymakamı Abdullah Demir, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, Kartal İlçe Emniyet Müdürü Sinan Dallı, Kültür Kardeşliği Dernek Başkanı Ömer İçmeli, mahalle muhtarları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve kalbi Cumhuriyet sevdasıyla atan binlerce vatandaş katıldı.



    Etkinlikte Kaymakam Abdullah Demir ve Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, Kültür Kardeşliği Platformu üyelerine plaket takdiminde bulundu. Dernek Başkanı Ömer İçmeli de destekleri için teşekkür ederek Abdullah Demir’e ve Gökhan Yüksel’e birer plaket verdi.



    ‘Cumhuriyetin Işığında Kardeş Kültürler Buluşması’ etkinliğinin ilk konseri, Türk Halk Müziği sanatçısı Taner Özdemir tarafından gerçekleşti. Özdemir, sevilen eserlerini ve Türk Halk Müziği’nin en güzel türkülerini Kartallılar için seslendirdi.



    Taner Özdemir’in ardından sahneye ‘Saygın Dans’ Gösteri Topluluğu çıktı. Cumhuriyet Bayramı coşkusuna yakışır bir performans sergileyen dans grubu, izleyenlere halk oyunları ve çeşitli kültürlerin danslarından oluşan görsel bir şölen sundu.



    Günün son etkinliği olarak ise Karadeniz’in sevilen sanatçısı Resul Dindar kendisini dinlemeye gelen kalabalığın alkışları eşliğinde sahne aldı. Karadeniz türkülerini horonlar eşliğinde hep bir ağızdan seslendiren Kartallılar, gün boyunca farklı kültürlerin Kartal’da buluşmasına şahitlik etti.



    Başkan Yüksel: “Cumhuriyet kendi evlatlarını yetiştirir”


    Konserin sonunda gençlik yıllarının Kartal’da geçtiğini belirten Resul Dindar’a plaket ve çiçek takdimi gerçekleşti. Takdim için sahneye gelen Başkan Gökhan Yüksel “Kıymetli Kartallılar, sevgili komşularım çok değerli bir sanatçımızı ağırlıyoruz, ve bir yanı Kartallı. Çok derin cümleler vardı, Kartal ona çok şey katmış. Önceden Kartal’ın Resul’u olarak dolaşıyordu, şimdi Türkiye’de. Dolayısıyla ben de Gökhan olarak dolaşıyordum Kartal’da, şimdi Kartal Belediye Başkanıyım. Cumhuriyet böyle bir şey. Cumhuriyet kendi evlatlarını böyle yetiştirir, büyütür. Bu vesileyle Cumhuriyetimizin 99. yıl dönümünü kutluyorum. Bu güzel öykünün, bu başarı hikâyesinin baş mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, emeği geçen bütün büyüklerimizi şükranla ve minnetle anıyorum. Sizleri çok seviyorum, iyi ki varsın Kartal. Milli bayramlar coşkuyla Kartal’da kutlanmaya devam edecek” şeklinde konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:08 +0300 Modern Sanat
    Gemlik Kitap Limanında görkemli final https://modernsanat.org/gemlik-kitap-limaninda-gorkemli-final https://modernsanat.org/gemlik-kitap-limaninda-gorkemli-final On gün süren Gemlik Kitap Limanı sona erdi. Fuarın son gününde Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ile gazeteci yazarlar Mustafa Hoş ve Can Coşkun konuk oldu.


    Depremler ve Kentsel Planlama Politikaları söyleşisinde konuşan Mikdat Kadıoğlu, depreme hazırlığın bireysel değil toplumsal bir problem olduğunu belirterek, “Rant politikalarının suçu iklim değişikliğine atılıyor. Doğadan koptuğumuz için kentsel dönüşüm de depreme ve sel gibi doğal afetlere dayanıklı yapılmıyor. Depreme hazırlık bireysel değil, toplumsal bir problemdir” dedi.


    Günün ikinci programında gazeteciler Mustafa Hoş ve Can Coşkun medya ve adalet konularını konuştu. Gazeteciler medya ve adaletin Türkiye’de kayıp olduğunu söyledi.


    Mustafa Hoş, “Siyasetin girdiği yerde gazetecilik zedelenir. Kitleleri harekete geçiren insanlar değiliz, yaptığımız haberlerle insanlara gerçeği göstermeye çalışıyoruz. Ben muhalif gazeteci değilim, gazeteciyim. Bütün ideolojiler gerçekten rahatsız olur. Bu ülkenin en çok savcılara ve gazetecilere ihtiyacı var. Siyasete bulaşan gazeteci gazeteci olamaz. Bu ülkede gazeteciliğin yaygınlaşmasına çok ihtiyaç var. Popülizme değil, gerçeği en yalın haliyle anlatan gazetecilere sarılın” şeklinde konuştu.


    Başkan Sertaslan: “Kitap Limanı’nda birbirimzi dinledik, özgürce soru sorduk”


    On gün süren Gemlik Kitap Limanı’nda edebiyattan siyasete, teknolojiden doğal afetlere kadar 21 farklı program düzenlediklerini söyleyen Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, fuardaki oyun alanında Gemlikli çocukların doyasıya eğlendiğini, becerilerini geliştirme imkanı bulduklarını söyledi. Fuarda gerek Gemlik’ten gerek çevre il ve ilçelerden yaklaşık 25 bin kişiyi ağırladıklarını belirten Başkan Sertaslan, “Barışın ve huzurun kenti Gemlik’in, tarımın, ticaretin, turizmin ve tarih kenti olduğu kadar kültür kenti haline getirmek de istiyoruz. Fuar boyunca farklı alanlarda, toplumun farklı kesimlerine hitap eden pek çok program gerçekleştirdik. Bu programlarda, en çok ihtiyaç duyduğumuz şey olan toplumsal barışı sağlamak istedik. Birbirimizi dinledik. Katılımcılar konularında bilgilerini paylaşırken ziyaretçilerimiz özgürce sorularını sordular. Aldığımız olumlu yorumlar, doğru ve güzel bir iş yaptığımızın en büyük kanıtı. Gençler başta olmak üzere tüm Gemlik’in keyifle takip edeceği programlar düzenlemeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.


    Başkan Sertaslan, fuarın son gününde yayınevi temsilcilerine zeytin fidanı ve Gemlik belediyesinin hazırladığı kitap, broşür ve magnetin yer aldığı paketleri hediye etti. Sertaslan ve yayınevi temsilcileri birlikte hatıra fotoğrafı çekildi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:07 +0300 Modern Sanat
    12. Antalya Kitap Fuarını 1 milyon 9 bin 678 kişi ziyaret etti https://modernsanat.org/12-antalya-kitap-fuarini-1-milyon-9-bin-678-kisi-ziyaret-etti https://modernsanat.org/12-antalya-kitap-fuarini-1-milyon-9-bin-678-kisi-ziyaret-etti Antalya Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde bu yıl 12’incisi gerçekleştirilen Antalya Kitap Fuarı, rekor ziyaretçi sayısı ile sona erdi. 10 gün boyunca süren, 215 yazar ve 220 yayın evininin katıldığı Antalya Kitap Fuarı’nı 1 milyon 9 bin 678 kişi ziyaret etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, kitap fuarının katılımcı ve okurlarına teşekkür ederken, gelecek yıl fuarı ‘Cumhuriyet’in 100. Yılında Atamızı Anmak’ temasıyla yapılacağını açıkladı


    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin en önemli kültür etkinlikleri arasında yer alan Antalya Kitap Fuarı, 10 gün boyunca Antalyalı vatandaşlara kültür şöleni yaşattı. Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi’nde 215 yazar ve 220 yayınevinin kitapseverler ile buluştuğu Antalya Kitap Fuarı’na Antalyalılar yoğun ilgi gösterdi. Kitap severler sevdiği yazarlar ile bir araya gelerek, kitaplarını imzalatma fırsatı buldu.



    Ünlü yazarlar okurlar ile buluştu


    Gülseren Budayıcıoğlu, Ayşe Kulin, Üstün Dökmen, Sevil Atasoy, Altan Öymen, Enver Aysever, Osman Pamukoğlu, Sinan Akyüz, Mustafa Karataş, Ahmet Şafak, Ömür Sabuncuoğlu gibi birbirinden ünlü yazarların okuyucularıyla buluştuğu 12. Antalya Kitap Fuarı, rekor bir ziyaretçi sayısı ile sona erdi. Yazarların önünde saatler süren imza kuyruklarının oluştuğu fuar, 1 milyon 9 bin 678 kişiyi ağırladı.



    Tema gelecek yıl ‘Cumhuriyet’in 100. yılında atamızı anmak’


    “Hayata Okuyarak Devam” sloganıyla düzenlenen fuarda, her gün kitaplarını imzalayan ve ziyaretçilerle sohbet eden Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek kapanışta emeği geçen herkese, tüm katılımcılara ve okuyuculara teşekkür etti. Başkan Muhittin Böcek, fuarın önümüzdeki yıl ‘Cumhuriyet’in 100. Yılında Atamızı Anmak’ teması ile gerçekleştirileceğini belirtti. Başkan Böcek, konuşmasının ardından tüm yayınevi temsilcilerine ve ziyaretçilere baklava dağıttı.



    Son günde uzun kuyruklar oluştu


    12. Antalya Kitap Fuarı’nın son gününde ise genç okurların sevdiği isimlerden Ceren Melek, Leman Veli, Meral Atmaca gibi isimlere kitaplarını imzalatmak isteyenler uzun kuyruklar oluşturdu. Naim Babüroğlu, Işık Öğütçü, Sadık Usta, Anooshirvan Mianji, Engin Alan da kitap fuarında okurları ile bir araya geldi. 12. Antalya Kitap Fuarı’nın 10’uncu gününde indirimli kitap almak isteyen vatandaşlar gün boyu fuarı gezerek, keyifli vakit geçirdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:07 +0300 Modern Sanat
    Talas Festivali iz bıraktı https://modernsanat.org/talas-festivali-iz-birakti https://modernsanat.org/talas-festivali-iz-birakti Talas Belediyesi tarafından düzenlenen ve 3 gün süren Talas Festivali, dolu dolu geçti.


    Talas Belediyesi tarafından kültür ve sanat ağırlıklı düzenlenen Talas Festivali 28 Ekim’de başladı. Bosna Kapıları Sergisi’nin açılışı ile başlayan festivalin açılış kurdelesini Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Talas Belediyesi ile ‘Kardeş Şehir’ olan Bosna Hersek’in Kalesija Belediyesi Başkanı Sead Dzafic, Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun ve diğer şehir protokolü kesti.



    Öğrencilere ufuk veren Genç Talas buluşmaları


    İlk olarak Gençlik Dergileri Buluşmaları çerçevesinde Sabit Fikir, İkinci Kat adı altında gerçekleşen toplantıda İlker Nuri Öztürk, Tuba Kaplan, Hasan Sarı ve Metin Uçar mesleki birikimlerini gençlerle paylaştı. Daha sonra ise Lacivert, Gençlik Dergisi ismi altında Birol Biçer, Tuba Kaplan, Hanife Palta ve İrem Özdemir gençlere mesleki deneyimlerini aktardı. Bir başka programda ise Genç Talas Buluşmaları adı altında ünlü oyuncu Ümit Erdim, Gri Koç Akademi kurucusu etkili iletişim uzmanı, youtuber ve yazar Gökhan Müftüoğlu ve otomotiv firması olan MusCar’ın kurucusu Mustafa Akan gençlerle bir araya geldi. Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın’ın da katıldığı soru cevap şeklindeki programda oyuncu Ümit Erdim hayatından kesitleri kendine has esprili bir dille anlattı. Gençlerden gelen sorulara MusCar kurucusu Mustafa Akan da oto galeri sektörüne nasıl başladığını ve nasıl ilerlediğini paylaştı. Yazar Gökhan Müftüoğlu ise, Erciyes Üniversitesinden mezun olduğunu ve öğrencilik yıllarının Talas’ta geçtiğini dile getirerek gençlere başarılı insanların hayatlarını okumayı tavsiye etti.



    Elif Buse Doğan ilk güne damga vurdu


    Talas Festivali’nin ilk gününde sahne alan türkülerin genç ve sevilen ismi Elif Buse Doğan, salonu dolduran Kayserililere türküler, şarkılar ve oyun havalarıyla unutulmaz bir gece yaşattı. Birbirinden özel programların yer aldığı Talas Festivali’nde ilk gün türkülerin sevilen ismi Elif Buse Doğan sahneye çıktı. Erciyes Kültür Merkezi’nde düzenlenen ve büyük salonu hıncahınç dolduran dinleyicilerin karşısına çıkan Elif Buse Doğan, Neşet Ertaş’tan Mahsuni Şerif’e, hüzünlü ezgilerden oyun havalarına birçok eser seslendirdi. Kimin zaman hüzünlendiren sanatçı, kimi zaman hem eğlendi hem de eğlendirdi. Yaklaşık 2 saate yakın sahnede kalan sanatçı, kendi eserlerinden de okudu.



    Talas Festivali’nde Cumhuriyete Özel Gün


    Talas Belediyesi tarafından düzenlenen Talas Festivali’nin ikinci günü 29 Ekim Cumhuriyet Bayramına özel programlarla geçti. Cumhuriyet yürüyüşü, edebiyatın 100. yılı ve “Türkiye’nin Gençleri Türkiye’yi Konuşuyor” programlarıyla milli bayram dolu dolu kutlandı.


    İlk gün ’Bosna Kapılarını Açın’ sergisiyle kapılarını aralayan Talas Festivali’nde gençlere rol model olacak isimlerin buluşmaları gerçekleşti. Ünlü oyuncu Ümit Erdim, Gri Koç Akademi kurucusu youtuber ve yazar Gökhan Müftüoğlu ile MusCar kurucusu Mustafa Akan gibi isimlerin buluşmalarıyla hareketlenen festival, akşam ise türkülerin sevilen ismi Elif Buse Doğan’ın muhteşem konseriyle devam etti. Festival çerçevesinde ikinci gün ise Cumhuriyet Bayramına özel hazırlanan etkinliklerle hız kazandı. 7/24 Kütüphanede düzenlenen günün ilk programında ‘100 Yıl Konuşmaları’ çerçevesinde edebiyat dünyasının önemli isimlerinden Prof. Dr. Mehmet Narlı tarafından edebiyatımızın bir asrı masaya yatırıldı. Erciyes Kültür Merkezinde gerçekleşen ’Türkiye’nin Gençleri Türkiye’yi Konuşuyor’ programda ise radyocu ve youtuber Adem Metan, şair, senaryo yazarı ve tv programı sunucusu İsmail Kılıçarslan ile edebiyatçı yazar Selahattin Yusuf, Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın’ın da yer aldığı salonda tecrübelerini gençlerle paylaştı. Günün bir başka programında ise Atatürk Bulvarında cumhuriyetin 99. yılı münasebetiyle 7’den 70’e herkesin katıldığı yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşe katılanlar ellerinde bayraklar, dillerinde marşlarla Cumhuriyet Bayramını doyasıya kutladı.



    İnce Saz vatandaşlara unutulmaz bir gün yaşattı


    Talas Festivali’nde sahne alan İnce Saz Grubu, salonu dolduran Kayserililere unutulmaz bir gece yaşattı. Erciyes Kültür Merkezi’nde düzenlenen konserde salonu dolduran dinleyicilerin karşısına çıkan İnce Saz Grubu, Türk Sanat Müziği başta olmak üzere birçok eser seslendirdi.



    Festivalin 3. gününde çocuklar doyası eğlendi


    Festivalin son gününde Erciyes Kültür Merkezi Fuaye Alanı’nda açılan çocuk atölyelerinde çocuklar doyasıya eğlendi. Taş boyama, quiling, kitap ayracı, nostaljik oyuncak, takı tasarımı, puzzle ve çid adam atölyelerinde eğlenceli vakit geçiren çocuklar, ardından Kaptan Pengu çocuk tiyatrosunu izledi.



    Konferanslar ve dinleti ile festival sona erdi


    Festivalin 3’üncü gününde Erol Göka ve Selahattin Yusuf’un konuşmacı olarak katıldığı “Hangi romanda yaşıyoruz”, Tufan Gündüz’ün konuşmacı olarak katıldığı “Cumhuriyeti biz böyle kurduk” ve İhsan Fazlıoğlu ile Yusuf Genç’in konuşmacı olarak katıldığı “Hayata hazır olmanın diyalektiği üzerine” konferansları da vatandaşlardan yoğun ilgi gördü. Birbirinden farklı davetlilerin katıldığı, binlerce vatandaşın takip ettiği festival, İbrahim Sadri ile Şiir Gecesi programıyla sona erdi.



    “Bir şehrin büyüklüğü binalarının büyüklüğü ile anılmaz. Kültürüyle, sosyal hayatıyla ve aynı zamanda da medeniyete verdiği hizmetler ile anılır”


    Festivali değerlendiren Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, “Yazarlar, bilim insanları, çocuk atölyeleri, aynı zamanda meslek atölyeleri ve konserler olmak üzere dolu dolu 3 gün geçirdik. Bir şehrin büyüklüğü binalarının büyüklüğü ile anılmaz. Kültürüyle, sosyal hayatıyla ve aynı zamanda da medeniyete verdiği hizmetler ile anılır. O yüzden kadim bir il olan Kayseri’nin kadim bir ilçesi olan Talas’ta böyle bir etkinliği yaparken öncelikle kültür ve sanat ağırlıklı düşündük. Sonuçta aldık. Şükürler olsun ki, vatandaşımızın bize olan itibarından ve bize olan ilgisinden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. Emeklerimiz yerine ulaştı. Emek veren arkadaşlarımıza da, sanatçılarımıza da, personelimize de teşekkür ediyorum” dedi.


    Yalçın, “Cumhuriyet Bayramımız nice yüzyıllara erişsin. Talas Festivali’nin 2’ncisini 100. Yılda yapmış olacağız. Yine 28-29-30 Ekim’de bu iş gerçekleşecek. Büyük bir plan çalışması zaten iki yıl önce başlamıştı. Bunları gerçekleştirmek adına şimdiden düğmeye basıyoruz ve seneye çok güzel programlarla vatandaşlarımızla buluşacağız. İnşallah çok coşkulu bir şekilde Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağız” şeklinde konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:06 +0300 Modern Sanat
    Çocuklar ülkesinde Cumhuriyetin 99uncu yıl dönümü kutlandı https://modernsanat.org/cocuklar-ulkesinde-cumhuriyetin-99uncu-yil-donumu-kutlandi https://modernsanat.org/cocuklar-ulkesinde-cumhuriyetin-99uncu-yil-donumu-kutlandi KidZania İstanbul’da, 29 Ekim’de Cumhuriyetin 99’uncu yıl dönümü kutlandı.



    Çocuklar Ülkesi KidZania İstanbul, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı. Gün boyunca süren Cumhuriyetin 99. yıl dönümü için düzenlenen kutlama etkinliklerinin yanı sıra çocuklara yazmayı, edebiyatı sevdirmek ve hayal güçlerini geliştirmeye destek olmak amacıyla düzenlenen “Sen de Yaz” öykü yarışmasında finale kalan genç yazarların öykülerinden oluşan “Gelecekte Ben” kitabının imza günü yapıldı. Yarışmanın seçici kurul üyelerinin teşekkür konuşmaları ile başlayan imza gününde genç yazarlar, kendi öykülerinden oluşan “Gelecekte Ben” kitabını okurları adına imzaladı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama etkinlikleri kapsamında düzenlenen çeşitli atölye, aktiviteler, özel danslar ve müziklerle Cumhuriyetin 99. yılı kutlandı.



    “Gelecekte Ben” öykü kitabı 29 Ekim’deki imza günü ile tanıtıldı


    Öykü yarışmasında finale kalan öyküler 23 Nisan’da Kidzania İstanbul’da yapılan törenle açıklanmıştı. Erbulak Evi iş birliğiyle hayata geçirilen ve 10-14 yaş aralığındaki çocukların katıldığı “Gelecekte Ben” temalı yarışmada, öykü kitabında yer almaya hak kazanan 20 finalistin kitabı, 29 Ekim’de çocuklar ülkesinde yapılan imza gününde okuyucuyla buluştu. Kitap satışından elde edilecek gelir ise Sosyal Ben okullarına kırtasiye yardımı olarak ulaşacak.



    Aslı Perker, Ayşe Erbulak, Dağhan Külegeç, Göktuğ Canbaba, Ömür Kurt, Özden İnal, Özden Özgürdal ve Sevinç Erbulak gibi Türkiye’de sanat alanındaki önemli isimlerin ve Kidzania İstanbul Yönetim Kurulu Üyesi Meral Molinas ve KidZania İstanbul CEO’su Ebru Timur’un yer aldığı Yarışma Seçici Kurulu’nun, çocukların hayal dünyasına yolculuk ederek belirlediği 20 öykünün yeni genç yazarları teşvik etmesi hedefleniyor.



    “Sen de Yaz” 2. dönem başvuruları başlıyor


    “Daha İyi Bir Dünya” temasıyla ikinci kez gerçekleştirilecek “Sen de Yaz” öykü yarışmasının yeni dönem başvuruları da 29 Ekim itibarıyla alınmaya başlandı. Başvuru için kullanabilecek QR koda; Gelecekte Ben kitabından, çocuklar ülkesinden ve çocuklar ülkesinin sosyal medya hesaplarından ulaşılabilecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:05 +0300 Modern Sanat
    “Karatay Okuyor” projesinin başarılı öğrencileri İstanbulu gezdi https://modernsanat.org/karatay-okuyor-projesinin-basarili-ogrencileri-istanbulu-gezdi https://modernsanat.org/karatay-okuyor-projesinin-basarili-ogrencileri-istanbulu-gezdi Konya’nın merkez Karatay İlçe Belediyesi, Karatay İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Karatay Kent Konseyi ile Karatay Gençlik Meclisinin işbirliğiyle yürütülen “Karatay Okuyor Projesi”nde başarılı olan öğrenciler, İstanbul gezisiyle ödüllendirildi.


    Sınavda başarı gösteren lise 9’ncu sınıf 250 öğrenci, uzman rehberler eşliğinde İstanbul’a götürülerek İstanbul’un tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini gezdi. Düzenlenen geziyle öğrenciler; Boğaz turuyla İstanbul’un eşsiz güzelliklerini görme fırsatı bulurken; şehrin önemli uğrak noktaları arasında bulunan Pier Loti, Eyüp Sultan, Sea Life, Topkapı Sarayı, Ayasofya, Yerebatan Sarnıcı, Gülhane Parkı, Eminönü ve Panorama 1453 gibi daha birçok yerini de gezdi. Daha önce gelmedikleri İstanbul’u çok güzel bir şekilde gezme fırsatı bulduklarını dile getiren öğrenciler; İstanbul’un tarihi ve kültürel güzelliklerini yakından tanıdıkları için mutlu olduklarını aktardılar. Geziden çok güzel anılarla döndüklerini belirten öğrenciler, her zaman yanlarında olan Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca’ya da teşekkür etti.



    “Gençlerimiz her zaman önceliğimiz”


    Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca da, Karatay Belediyesinin gençleri her zaman ilk planda tuttuğuna vurgu yaptı. “Karatay Okuyor” projesi ile amaçlarının gençleri daha fazla kitapla buluşturmak olduğunun söyleyen Başkan Kılca; projeyi İstanbul gezisi ile taçlandırdıklarını belirtti. Başkan Kılca, “Karatay Belediyesi olarak eğitim çağındaki tüm çocuklarımızı ve gençlerimizi önemsiyoruz. Onların eğitimde, kültürde, sanatta ve sporda kendilerini geliştirmelerine katkı sunmaya büyük gayret gösteriyoruz. Bu çerçevesinde gençlerimizin kitap okumaya yönelik farkındalık oluşturmak ve daha fazla okumalarını sağlamak amacıyla ‘Karatay Okuyor’ adlı projeyi hayata geçirmiş ve proje çerçevesinde başarılı olan öğrencilerimizi İstanbul gezisi ile ödüllendireceğimizi duyurmuştuk. Bu sözümüzü yerine getirdik. Gençlerimiz gruplar halinde İstanbul’un tarihi ve kültürel birçok yerini gezme fırsatı buldu. Belediye olarak eğitim ve öğretimi her zaman ilk planda tutuyoruz, gençlerimizin sosyal ve kültürel hayatına katkı sağlamak için üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle projemize destek veren Karatay İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüze ve Karatay Kent Konseyimize teşekkür ediyorum” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:05 +0300 Modern Sanat
    Şehir Tiyatrosu Kasımda 6 oyunla sanatseverlerle buluşacak https://modernsanat.org/sehir-tiyatrosu-kasimda-6-oyunla-sanatseverlerle-bulusacak https://modernsanat.org/sehir-tiyatrosu-kasimda-6-oyunla-sanatseverlerle-bulusacak Nitelikli yapımlarıyla Konyalı sanatseverlerin büyük beğenisini toplayan Konya Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu, Kasım ayında 6 oyunla seyircisiyle buluşacak. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’nın kültür ve sanat hayatına önemli katkıda bulunan Şehir Tiyatrosunun güzel oyunlarına tüm gençleri ve tiyatro severleri davet etti.


    Konya Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu, Kasım ayında Selçuklu Kongre Merkezinde sahneleyeceği 6 oyunla tiyatro severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Şehir Tiyatrosu’nun birbirinden nitelikli yapımlarıyla Konya’nın kültür ve sanat hayatına önemli katkıda bulunduğunu ifade etti. Başkan Altay, “7’den 70’e toplumun her kesimden insanımızın sosyal ve kültürel anlamda kazanımlar elde ettiği tiyatro oyunlarımız, Konya Şehir Tiyatrosu farkıyla seyircilerimizin beğenisine sunuluyor. ‘Kamyon’, ‘Amak-ı Hayal’, ‘Keykubat’, ‘Mavi Kuş’ ve çocuk oyunlarından ‘Küçük Kara Balık’ ile ‘Pati Kardeşliği’ oyunları Kasım ayı içerisinde Selçuklu Kongre Merkezinde yine Konyalılarla buluşturacağız. Sahnelenecek 6 oyuna tüm gençlerimizi ve tiyatro severlerimizi bekliyoruz” diye konuştu.


    Taner Büyükarman tarafından tiyatroya uyarlanan ve yönetmenliğini Mustafa Uzman’ın üstlendiği “Amak-ı Hayal” adlı oyun, 11 Kasım saat 19.00’da ve 12 Kasım saat 14.00’de sahnelenecek. Oyun, Şehbenderzâde Filibeli Ahmed Hilmi’nin kaleme aldığı eseri konu alıyor. Konya’nın Türkiye Selçuklu Devleti’ne başşehir oluşunun anlatıldığı “Keykubad” adlı tarih oyununun yazarlığını Taner Büyükarman, yönetmenliğini de Hüseyin Köroğlu üstleniyor. “Altın Çağ” olarak anılan Alaeddin Keykubat dönemi ve suikastların irdelendiği oyunu, 18 Kasım saat 19.00’da, 19 Kasım’da da saat 14.00 ve 19.00’da sahnelenecek. Dağın tepesinde bozulan bir kamyonet ve aniden gelen iki köylünün köylerinde tamirci olduğunu söylemesi üzerine umutla beklenen tamircinin anlatıldığı “Kamyon” adlı eser, toplumsal gerçekleri olduğu gibi değil ama geleneksel mizah anlayışı içinde tatlandırarak sahneye taşıyor. Mehmet Baydur’un yazdığı Oktay Gürsoy’un yöneteceği eser; 25 Kasım saat 19.00’da, 26 Kasım saat 14.00 ile 19.00’da oynanacak. Özgür Kaymak tarafından oyunlaştırılan, yönetmenliğini Mustafa Uzman’ın yaptığı oyunda; tren istasyonuna gitmek üzere kasabanın tek otobüsü “Mavi Kuş”ta yolları kesişen toplumun farklı kesimlerinden yolcuların sürprizlerle dolu tuhaf yol hikayesi anlatılıyor. Mavi Kuş, 4 Kasım saat 19.00’da, 5 Kasım saat 14.00 - 19.00 saatlerinde sahnelenecek. Şehir Tiyatrosunun çocuk oyunlarından “Küçük Kara Balık” ve “Pati Kardeşliği” de Kasım ayı içerisinde çocuklarla buluşacak. İranlı yazar Samed Behrengi’ye ait kitaptan uyarlanan “Küçük Karabalık” adlı oyun, annesi ile beraber bir derede yaşayan ve yaşadığı yerin dışındaki dünyayı merak ederek, uzun bir yolculuğa çıkan küçük bir balığın maceralarını konu ediliyor. Günay Ertekin’in uyarladığı ve Çağatay Çiftçi’nin yöneteceği “Küçük Kara Balık” oyunu 1 ve 8 Kasım tarihlerinde saat 10.30 ve 13.30’da sahneye konulacak. Eyüp Toru tarafından kaleme alınan ve yönetmenliğini Fatih Dinçer’in üstlendiği “Pati Kardeşliği” adlı oyun da; artık kullanılmayan ıssız ve boş bir çocuk parkında yiyecek arayan kedilerin ve köpeklerin dostluklarını ve parkta onları istemeyen insanlara karşı dayanışmaları anlatılıyor. Oyun; 15 - 22 Kasım tarihlerinde saat 10.30 - 13.30 saatlerinde çocuklarla buluşacak.


    Sanatseverler tiyatro biletlerini; Mevlana Kültür Merkezi, Selçuklu Kongre Merkezi, Konya Tren Garının karşısındaki Kültür A.Ş. Merkez Ofisi ile yine Belediye Yeraltı Çarşısı içerisindeki Kültür A.Ş. Satış Ofisi ve sehirtiyatrosu.konyakultur.com adresinden satın alabiliyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:04 +0300 Modern Sanat
    Yeşilyurt Çocuk Kitapları Festivali dolu dolu geçiyor https://modernsanat.org/yesilyurt-cocuk-kitaplari-festivali-dolu-dolu-geciyor https://modernsanat.org/yesilyurt-cocuk-kitaplari-festivali-dolu-dolu-geciyor Malatya Yeşilyurt Belediyesi ile Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlenen ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivali dolu dolu geçiyor.


    29 Ekim Cumartesi günü büyük bir katılım altında gerçekleşen açılış töreniyle kapılarını çocuklara açan ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivali yoğun ilgi altında devam ediyor. Festival 6 Kasım’da sona erecek.


    Çocukları erken yaşlarda kitap okumaya teşvik etmek amacıyla Yeşilyurt Belediyesi ile Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlenen ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivaline katılan çocuklar bir yandan kişisel gelişimlerini destekleyecek kitaplarla buluşurken diğer taraftan tiyatro ve animasyon gösterileri ile sosyal ve sportif aktivite alanlarında keyifli anlar yaşıyorlar. Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’da, Malatya Park AVM’nin arka kısmında kurulan özel alanda gerçekleşen etkinliklerde çocukları yalnız bırakmadı. Eşi Semra Çınar ile birlikte stantları ziyaret edip yayınevi sahipleri ve çalışanlarıyla sohbet eden Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’a çocuklar büyük ilgi gösterdi. Keyifli ve renkli anların yaşandığı etkinlikleri çok beğendiklerini söyleyen çocuklar, yapılan aktivitelerden dolayı Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’a teşekkürlerini sundular. Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar ile eşi Semra Çınar çocuklara kitap çeki ile şeker ikram etti. ‘Yeşilyurt Çocuk Kitapları’ Festivali çerçevesinde düzenlenen ‘Nasreddin Hoca Eşşeğini Arıyor’ Tiyatro Gösterisi ise büyük bir ilgi altında gerçekleşti. Yeşilyurt Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü personellerinden tiyatrocu Ömer Konakçı’nın sahnelediği tiyatro gösterisini büyük bir keyifle takip eden çocuklar, gönüllerince eğlendiler.


    Alanda bulunan çocuklara hitaben konuşan Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, Çocuk Kitapları Festivaline katılan çocukların heyecanı ve mutluluğunun paha biçilemez olduğunu söyledi. Çınar, “Festivalimizin coşku dolu ve hareketli geçmesi bizleri ziyadesiyle memnun ediyor. Cumartesi günü yoğun ilgi altında düzenlenen açılış törenimizle startını verdiğimiz festivalimize katılan çocuklarımız kitapla buluşuyor, sosyal, sportif ve kültürel etkinliklere katılıyor ve her anlarını dolu dolu yaşıyorlar. Çocuklarımızın mutluluğu, heyecanı ve coşkusu festivalimizin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Çocuklarımız kurulan stantlarda hikaye, roman, eğitim setleri ve kişisel gelişimi destekleyen kitaplara rahat bir şekilde ulaşıyor, yazarlarla sohbet ediyor, bununla birlikte Rafadan Tayfa, Hacivat-Karagöz, Nasreddin Hoca ve animasyon gösterilerine katılarak keyifli anlar yaşadılar. Buradaki muhteşem atmosfer doğru ve yerinde bir organizasyon yaptığımızın göstergesidir” ifadelerini kullandı.


    Çınar, “Sevgili çocuklar; çocuk kitap festivali şehrimizde ilk kez yapılıyor. Bu coşku dolu, yoğun ilgiyi gördükçe amcanız ve abiniz olarak söylüyorum, inşallah bundan sonra her yıl bu tür festivallerle sizlerle birlikte olacağız, kültürel etkinliklerimizi geliştirip daha iyilerini sizlerle buluşturacağız. Biz sizleri çok seviyoruz. 6 Kasım’a kadar etkinliklerimiz devam edecek. Hep birlikte Yeşilyurt’u daha fazla geliştireceğiz, daha fazla güzelleştireceğiz, sizin mutluluğunuz ve enerjiniz bizim için çok kıymetlidir. Bu etkinliklerin hepsi sizler için, sizin mutluluğunuz ve huzurunuz içindir. Yeşilyurt’un mutlu çocuklarını mutlu etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:04 +0300 Modern Sanat
    Bu keşkeği yiyen bir daha yiyor https://modernsanat.org/bu-keskegi-yiyen-bir-daha-yiyor https://modernsanat.org/bu-keskegi-yiyen-bir-daha-yiyor Afyonkarahisar’da çömlekte pişirilen ’Şuhut Keşkeği’, lezzeti ile damak çatlatırken, coğrafi işaret tescilli ünlü yemek Türkiye çapında büyük ilgi görüyor.


    İlçede uzun yıllardır keşkek yapan lokanta sahibi Sebahattin Akkaya, "Bizler de yöresel tescilli keşkeğini tanıtmaya çalışıyoruz. Bu keşkeği özellikle kahvaltılarda yemek için gelen çok konuklarımız var. İlçemizden Afyonkarahisar’a çömlek bazında gönderiyoruz. Burada keşkeğe olan talep genelde sabah kahvaltılarında oluşuyor. Ama biz bunu daha geniş yaydık, saat 15.00’a kadar yemek konusunda bir program oluşuyor" dedi.



    “Bu keşkeği daha önce hiçbir yerdi yemedim”


    Balıkesirli olan ve Afyonkarahisar’da ikamet eden Onur Çalış "Keşkek Balıkesir’de özellikle düğünlerde tüketiliyor. Ama burada Şuhut ilçe merkezinde yediğim keşkeği hiçbir yerde yemedim. Hem yapılışı hem yemek açısından çok memnun kaldım tavsiye ederim" dedi.


    Aksaray’dan Şuhut’a keşkek yemeğe gelen Fatih Demirbaş da "Hissetmekle olmaz yaşamak tatmak lazım. Farklı bir lezzeti var Afyon ilimizin Şuhut ilçesinde toplumumuzun buraya gelip bu lezzeti tatması lazım. Yaşamakla öğrenilirmiş bazen ben Niğdeliyim. Nakliye işi yapıyorum böyle bir lezzeti duyduk ve geldik. Şuhut ilçesinin lezzetli keşkeğini herkese tavsiye ederim" ifadelerine yer verdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:03 +0300 Modern Sanat
    Uluslararası Halk Bilimi Gastronomi Sempozyumu sona erdi https://modernsanat.org/uluslararasi-halk-bilimi-gastronomi-sempozyumu-sona-erdi https://modernsanat.org/uluslararasi-halk-bilimi-gastronomi-sempozyumu-sona-erdi Antakya Belediyesi, Mustafa Kemal Üniversitesi ve Motif Vakfı işbirliği ile organize edilen 21. Uluslararası Halk Bilimi Gastronomi Sempozyumu sona erdi.


    Antakya Bilim Merkezi’nde gerçekleştirilen sempozyum kapanışında konuşan Antakya Belediye Başkanı İzzettin Yılmaz, “Bu yıl 21.’si düzenlenen Uluslararası Halk Bilimi Gastronomi sempozyumunda Antakya Belediyesi adına paydaş olmaktan mutluluk duyuyorum. Değerli hocalarımız Antakyamızın gastronomi zenginliğinin konu edilmesi ve tanıtılmasına sağladığınız katkılardan dolayı sizlere teşekkürlerimi sunuyor, bundan sonraki sempozyumlarda yine sizi şehrimizde ağırlamaktan mutluluk duyacağımı belirtmek istiyorum” dedi.


    Hacettepe Üniversitesi Halk Bilimi Bölüm Başkanı Profesör Özkul Çobanoğlu ise konuşmasında, “Üç gün süren programımız boyunca seksen adet bildiri hazırlandı ve sunuldu. Bunların tamamı Halk Mutfağı yani “Milli Kültürün Temel Mayası” ile alakalıydı, gastronomi ile alakalıydı. Artık savaşlar kültür savaşları. Artık topla tüfekle değil kültür ile savaşlar yapılıyor. Bu nedenle millet olarak kültürümüze daha çok yatırım yapmalı, kültürel değerlerimizin tanıtılmasına ve tescillenmesine daha çok katkı sağlamalıyız. Bu nedenle burada yapılan sempozyumun gerçek anlamı budur. Biz Motif Vakfı yönetim kurulu olarak ülkemizin dört bir köşesinde her yıl bir yada iki farklı şehirde farklı konularda Halk Mutfağı ve Gastronomi sempozyumu düzenleme kararı aldık. Bu karar doğrultusunda sempozyumlarımızın ilkini Türk Mutfağının Başkenti Hatay’dan Antakya’dan başlamak bizlere gurur verdi. Buna vesile ve destek olduğunuz için teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.


    Uluslararası Halk Bilimi Gastronomi Sempozyumu süresince Antakya Belediyesi mobil mutfak tırı eşliğinde yöresel yemeklerin tanıtımları yapıldı. Bu çerçevede sempozyuma katılan Bilim İnsanları Hatay’ın en sevilen yöresel lezzetleri; öcce, kabak borani, irmik helvası, firik aşı ve zahter salatasını hem yapmayı öğrendiler hem tadına bakma fırsatı buldular.


    Ayrıca Antakya Bilim Merkezi bahçesinde simule edilen yöresel düğünde firik aşı, kuru fasulye ve aşurdan oluşan düğün yemeğini, davul zurna eşliğinde gerçeğe uygun şekilde tattılar.


    Akademisyenler, sempozyuma katkılarından dolayı Antakya Belediye Başkanı İzzettin Yılmaz’a ve emeği geçen herkese teşekkürlerini ilettiler.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:03 +0300 Modern Sanat
    İnegöl Belediyesi 6. Kitap Günleri için geri sayım başladı https://modernsanat.org/inegol-belediyesi-6-kitap-gunleri-icin-geri-sayim-basladi https://modernsanat.org/inegol-belediyesi-6-kitap-gunleri-icin-geri-sayim-basladi İnegöl Belediyesi’nin bu yıl 5-13 Kasım tarihleri arasında 6’ncısını gerçekleştireceği Kitap Günleri Fuarının tanıtımı gerçekleştirildi. Değerli yazarlar, seçkin yayınevleri ve 1 milyon kitap sloganıyla çıkılan yolda, 100’ü aşkın yazar ve yayınevi, 1 milyonu aşkın kitap İnegöllü kitapseverlerle buluşacak. 9 gün sürecek kitap şöleninde, tüm öğrencilerin fuarı ziyaret etmesi hedefleniyor.


    İnegöl Belediyesi’nin ilkini 2017 yılında gerçekleştirdiği ve her yıl geliştirerek daha geniş hale getirdiği İnegöl Kitap Günleri, bu yıl 6’ncı kez düzenlenecek. 05-13 Kasım tarihlerinde 9 gün boyunca adeta bir kitap şöleni havasında gerçekleştirilecek İnegöl Kitap Günlerinde bu yıl 100’ü aşkın yazar ve yayınevi ile 1 milyonu aşkın kitap okuyucu ile buluşacak. Kitap Günleri Fuarı öncesi bugün Kaymakam Eren Arslan, Belediye Başkanı Alper Taban, İnegöl Belediye Meclisi Kültür Komisyonu Üyeleri, Milli Eğitim Müdürü Ali Doğru ve Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Zengin’in katılımı ile Ortaköy Kervansarayında basın toplantısı düzenlendi.


    Düzenlenen basın toplantısında 6. İnegöl Kitap Günleri hakkında açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Alper Taban, şöyle konuştu: “Bugün mutlu ve heyecanlıyız. 6’ncı İnegöl Kitap Günleri programımızın tanıtım için bir aradayız. İnegöl Belediyesi olarak pek çok işin altına imza atıyoruz. Şehirleşme anlamında altyapıdan üstyapıya, insana yönelik yatırımlar olmak üzere pek çok konu başlığımız var. Bunlardan biri de devamlı hale getirdiğimiz Kitap Günlerimiz. Okumak, bir ağacı sulamaya benzer. Bildiğiniz gibi rabbimizin de bizlere ilk emri ‘oku’. Kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim’de de bizlere bu konu vurgu yapılıyor. Peygamber efendimiz de ‘Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu’ diyor. Bizler de bu bilinçle yola çıkarak, ilkini 2017 yılında yaptığımız ve bu yıl şehrimizde 6’ncısını gerçekleştireceğimiz “İnegöl Kitap Günleri” organizasyonunu hayata geçirdik. Gençlerimize, öğrencilerimize, evlatlarımıza yatırım yapmak istiyorum. Onların sağlam temellerle yollarına devam etmesini istiyoruz. Türkiye Yüzyılında gençlerimizin hedeflerine varmalarını istiyoruz.”


    Meyvelerini vermeye başladı


    Daha önce bu anlamda 5 tane organizasyon gerçekleştirdiklerini belirten Taban, “Bunların da aslında amacına ulaştığını ve meyvelerini vermeye başladığını ifade edebilirim. Bu süreç içerisinde bizler buralardan aldığımız güçle şehrimize 3 tane Nöbetçi Kütüphane kazandırdık. Bu modern kütüphanelere öğrencilerimiz ve gençlerimizin ilgisi bizleri ziyadesiyle heyecanlandırdı ve itici güç oldu. Kanal İnegöl projemiz üzerinde de 4. Nöbetçi Kütüphanemizin yapımına başladığımızı buradan müjdelemek istiyorum. İnegöl Belediyesi 6. Kitap Günleri Fuarımız 5-13 Kasım 2022 tarihleri arasında MODEF Fuar alanında yapacağımız bu çalışmada büyük ölçüde hazırlıklarımızı tamamladık. Fuar alanında geniş ve rahat bir ortamda etkinliğimizi gerçekleştirmiş olacağız. Değerli yazarlar, seçkin yayınevleri, 1 milyon kitap sloganıyla başlattığımız çalışmalar sonucunda; 100’ü aşkın yazar ve yayınevi, 1 milyonu aşkın kitapla hedeflerimizi aşarak çalışmalarımızı tamamlıyoruz. Öğrencilerimize 25 bin adet karton kumbara dağıttık. Bunlar anaokulu, ilkokul ve 5. sınıf öğrencilerimize hem para biriktirme alışkanlığı kazandırmak hem de biriktirdikleri parayla kitap alma alışkanlığı kazandırmak adına karton kumbaraları kendilerine ulaştırdık” diye konuştu.


    40 bin öğrenci servislerle taşınacak


    40 bin öğrenciyi Kitap Günleri süresince fuar alanına taşıyacaklarının altını çizen Alper Taban, “Kurduğumuz organizasyonla ücretsiz servislerimiz öğrencilerimizin hizmetinde olacak. Her öğrencimizin bu alanı mutlaka ziyaret etmesini istiyoruz. Yine aynı zamanda çevre il ve ilçelere davetler yaparak Kitap Fuarında kendilerini görmek istediğimizi ifade ettik. 5 Kasım Cumartesi günü açılışımızı gerçekleştireceğiz. Dolu dolu bir 9 gün geçireceğimizi şimdiden ifade edebilirim. Yazarlarımıza kendi yayınevi stantlarında ve imza salonlarımızda söyleşi ve imza günü düzenlenecek. Ahmet Şerif İzgören, Alişan Kapaklıkaya, Yusuf Kaplan, Beyza Alkoç, Şermin Yaşar, İhsan Süreyya Sırma gibi onlarca yazar, sevenleriyle imza günü salonunda buluşacaklar. Ayrıca bu yıl yine, Kitap Günlerinin bir geleneği haline gelen “Yerel Yazarlar Köşesi” oluşturularak İnegöllü yazarlarımızın eserleri tanıtılacak ve kitaplarını imzalayacaklar. Ben katkı ve desteklerinden dolayı yerel yazarlarımıza da teşekkür ediyorum. Kitap Günlerimiz içerisinde yer alacak etkinlik ve uygulamalardan bahsetmek gerekirse; çocuk ziyaretçilerimiz için oluşturacağımız çocuk atölyelerinde öğretici ve hoş vakit geçirmeye yönelik çalışmalar olacak. Belediyemizin standında kitaba entegre farklı yarışmalar yapılacak. Fuar alanı girişine yerleştirdiğimiz Kitap Kumbarası sayesinde, fuarımızı ziyaret edenlerin katkılarıyla toplanan kitaplar ile ihtiyacı olan köy okullarımızın ihtiyacını karşılamaya çalışacağız. Alan içerisinde TEMA VAKFI iş birliğiyle ve çocuklarımıza geri dönüşüm bilinci kazandırmak adına ‘Sıfır Atık’ standımız olacak. Gün boyunca etkinlik, yarışma ve bilgilendirmeler yapılacak. Geçen yıllarda olduğu gibi yine katılımcılarımız Instagram’da “inegolkitapgunleri” hashtagiyle paylaştıkları fotoğraflarını fuar alanı içerisinde bulunan “presstagram” cihazımızdan anında alabilecek ve Kitap Günleri Anısıyla alandan ayrılabilecekler” ifadelerini kullandı.


    Dev kitap kulesi çekilişi yapılacak


    Kitap Günlerimiz çerçevesinde geleneksel hale gelen bir ‘Dev Kitap Kulesi Çekilişi’ etkinliğinin yapılacağını sözlerine ekleyen Taban, “Fuar alanı içerisinde yer alan ve 100 kitaptan oluşan tam 5 adet Kitap Kulesini, bu yıl da Instagram üzerinden yapacağımız çekilişle hediye edeceğiz. @inegolbld hesabını ve Kitap Kulesi gönderisini beğenen, en az 3 arkadaşını etiketleyen kitapseverler arasından canlı yayında yapılacak çekilişle, 5 talihlimiz Kitap Kulesinin sahibi olacak. Çekiliş kampanyamız 05 Kasım Cumartesi günü başlayıp, 13 Kasım Pazar günü sona erecek. Kitap Günleri Fuarımız 9 gün boyunca hafta içi 09:00-20:00, hafta sonu ise 10:00-20:00 saatleri arasında ziyarete açık olacak Bizler bu işin organizasyonunda ön planda gözüksek de bu işin bir de arka kısmı var. Çalışma arkadaşlarımıza, meclis üyelerimize teşekkür ediyorum. Çok kıymetli Kaymakamımıza teşekkür ediyorum. Her zaman çalışmalarımızda bizlere destek oldu. Milli Eğitim Müdürlüğümüz ve Kent Konseyimize teşekkür ediyorum. Burada kurumlarımızın dışında bir de sponsorlarımız var. Ben sponsorlarımıza da çok teşekkür ediyorum. Burada bütçenin tamamını belediyemiz olarak değil sponsorlarımızın destekleriyle karşılamış oluyoruz. Bu katkılarından dolayı; İTSO, İSKO, Area Mobilya, Beytaş Cam ve Starwood’a çok teşekkür ediyorum. Sonuç itibariyle bu yatırım İnegöl’e yapılan yatırım. Evlatlarımıza, kitapseverlere bu konuda herkese yapılmış bir yatırımdır. Ben bu vesileyle tüm öğrencilerimizi, hemşerilerimizi, çevre il ve ilçelerden kitapseverlerimizi 6. İnegöl Kitap Günleri açılışına ve devamında 9 gün sürecek bu muhteşem kitap şölenine davet ediyorum” dedi.


    İnegöl Kaymakamı Eren Arslan ise özel bir organizasyonun duyurusu için bir araya geldiklerini ifade ederek, “6. Kitap Günlerinin duyurusu için bir aradayız. Aslında etkinlik kitap fuarı, kitap günleri olarak adlandırılsa da bundan çok daha fazlasını ihtiva ediyor. Yayınevleri, yazarlar, söyleşiler, konferanslar, imza günleri Gerçekten dolu dolu adeta bir kültürel etkinlikler manzumesi halinde şehrimize önemli katkı sunacak olan anlamlı bir çalışma. Bu anlamlı çalışmayı ortaya koyan Başkanımıza, ekibine, meclis üyelerimize, destek veren sponsorlarımıza teşekkür ediyorum. İyi bir kitap, gerçek bir hazinedir sloganıyla da çok doğru bir ifade ortaya konmuş. Gençlerimizin, çocuklarımızın, şehrimizin kitap ve yazarlarla buluşması, onlarla söyleşi imkanı bulması çok kıymetli. Yaşadığımız dijital çağda, kitabın biraz daha ötelendiği bir çağda bu tür etkinliklerin çok anlamlı, çok gerekli olduğunu düşünüyorum. Çünkü her ne kadar biz bilgiyi dijital ortamlarda 2-3 tuşa basarak ulaşsak da o bilginin arkasında büyük bir emek var. O emeği de aslında görmek lazım. Bu anlamda buraya gelecek olan yazarlar, onların söyleşileri, gençlerimize çizeceği perspektifler çok kıymetli. Biz bunu çok önemsiyoruz. Bu organizasyon içerisinde çocuklarımızın ve gençlerimizin değişik vesilelerle işin içine dahil ediliyor olması da çok kıymetli. Bu anlamda biz tüm Türkiye’de olduğu gibi ’İnegöl’de Kitapsız Okul Kalmasın’ projesi çerçevesinde şubat ayından itibaren hummalı bir çalışma yürütüyoruz. Bugün 21 okulumuzda kütüphane oluşturuldu. Kitap Fuarının anlam bulabilmesi için ziyaret edilmesi ve aktivitelerin takip edilmesi gerekiyor. Şimdiden hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:02 +0300 Modern Sanat
    Sütçü İmamın ilk kurşunu attığı günden bu yana 103 yıl geçti https://modernsanat.org/sutcu-imamin-ilk-kursunu-attigi-gunden-bu-yana-103-yil-gecti https://modernsanat.org/sutcu-imamin-ilk-kursunu-attigi-gunden-bu-yana-103-yil-gecti Maraş’ta Milli Mücadele döneminde düşmanlara ilk kurşunu atan Sütçü İmam’ın kahramanlığı 103 yıldır gönüllerde yaşıyor.


    ‘Maraş bize mezar olmadan düşman gülzar olmaz’ diyen Maraşlılar, 22 gün 22 gece süren kahramanca mücadele sonrası şehri işgal eden Fransızları ve Ermenileri kovmayı başardı.


    Sütçü İmam’ın 31 Ekim 1919 günü Uzunoluk’ta gösterdiği kahramanlığın üzerinden 103 yıl geçerken, o gün gerçekleşen olay gönüllerde yaşamaya devam ediyor.


    29 Ekim 1919’da Fransızlar tarafından işgal edilen Maraş’ta Fransız askerlerinin şehre geldiğini gören Ermenilerce coşkuyla karşılandı. Bu tarihten itibaren Fransızlar ile Ermeniler bir araya gelerek şehrin farklı yerlerinde taşkınlık yapmaya başlar.


    31 Ekim 1919’da tarihi Uzunoluk Hamamı’ndan çıkan Türk kadınlarına karşı Fransız askerleri ve Ermeniler taşkınlık yaparlar. Peçeli Türk kadınlarına “Burası artık Türk yurdu değil, bizim dediğimiz olacak, açın peçelerinizi” diyerek saldırır.


    Olayı gören Maraş halkı Fransız askerlerinin taşkınlığını durdurmak istese de başarılı olamaz. Maraş’ın Milli Mücadele sırasında en önemli isimleri arasında yer alan Gaffar Kabuloğlu Osman ve Çakmakçı Said, Türk kadınlarını taşkınlık yapan Fransız askerlerinin elinden almaya çalıştığı sırada düşmanın açtığı ateş sonucu orada şehit düşer.


    Tarihi Uzunoluk Hamamı yakınlarında küçük bir dükkanda süt satarak geçimini sağlayan Sütçü İmam, dükkanında bulunan beylik tabancasını alarak olay yerine gelir ve silahını Türk kadınlarına taşkınlık yapan Fransız askerlerinin üstüne doğrultur ve Maraş halkı ve Milli Mücadele için bağımsızlık fitilinin ilk ateşini verir. Sütçü İmam’ın ateşlediği kurşun bir Fransız askerini öldürürken, diğer askerlerin olay yerinden kaçmasına neden olur.


    Sütçü İmam’ın düşman askerlerine karşı sıktığı bu kurşun hem ‘kahraman’ Maraş halkının hem de Türk halkının kolayca teslim olmayacağının sinyallerini verir.



    “31 Ekim unutulmaması gereken bir gün”


    Tarihçi-Yazar Serdar Yakar, 31 Ekim tarihinin hem Maraş halkı tarafından hem de Türk halkı tarafından unutulmaması gerektiğini vurguladı. Yakar, “31 Ekim tarihinin üzerine filmler çekilmesi, senaryolar yazılması, şiirler ve destanlar yazılması gereken bir tarihtir. Yani bunun unutulmaması gerekir. Sütçü İmam’ın gerçek kimliğinin, nasıl bir halk kahramanı olduğunun kitaplarla, filmlerle anlatılması gerekir. Türk kadınına uzanan eli Sütçü İmam silahı ile kırmıştır. Başörtüsüne uzanan eli de aynı şekilde kırmıştır. Bir kadını savunmak adına savaş çıkartacak, hayatını hiçe sayacak kadar cesaret göstermiştir Sütçü İmam ve aynı zamanda Türk’ün namusunun ayaklar altına alınamayacağını tüm dünyaya göstermiştir” dedi.


    Sütçü İmam olayının Maraş halkına Ermeni ve Fransızlarla aynı coğrafyada yaşanılmayacağını hatırlattığını ifade eden Yakar, şunları kaydetti:


    “30 Ekim’de Maraş’tan henüz İngilizler gitmeden Fransızların işgal etmesi ve Fransızlara güvenerek taşkınlıklara başlayan Ermeni halkın taşkınlıkları Maraş’ta bardağı taşıran son damla oluyor. 31 Ekim tarihinde Uzunoluk’ta 3 kadın yanlarında çocukları ile hamama gidiyor ve hamam çıkışında Fransız askerleri kadınlara karşı sataşıyor ve yüzleri açılmaya çalışılıyor. Bu olay üzerine düşman askerlerine müdahale etmek isteyen Çakmakçı Said, açılan ateş sonrası orada şehit düşüyor. Bu durum sonrasında bölgede süt satan Sütçü İmam silahını alarak Fransız askerlere ateş ediyor ve 1 düşman askerini orada öldürüyor. Sütçü İmam olayı ile birlikte Maraş halkı Fransızlarla ve onların emrindeki Ermeni askerleri ile aynı toprakta yaşayamayacağını görüyorlar.”

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:02 +0300 Modern Sanat
    Çiğlide edebiyat buluşmaları sürüyor https://modernsanat.org/ciglide-edebiyat-bulusmalari-suruyor https://modernsanat.org/ciglide-edebiyat-bulusmalari-suruyor Çiğli Belediyesi, Kadın Yazarlar Derneği (KYD) ve Çiğli Kent Konseyi Kadın Meclisinin katkılarıyla hayata geçirdiği yazma atölyesinde, birbirinden önemli yazarlar ile Çiğlili kadınları buluşturmaya devam ediyor.


    Birçok farklı alanda kültür-sanat etkinliklerine ev sahipliği yapan Çiğli Belediyesinde, edebiyat buluşmaları da hız kesmeden devam ediyor. Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğünün organize ettiği yazma atölyesine yazarlar; Sevim Korkmaz Dinç, Şerife Yalçınkaya, Gönül Çatalçalı, Ferda İzbudak Akıncı, Sülbiye Yıldırım, Kamile Yılmaz, Atiye Tümüklü, Gülden Aykanat, Deniz Uluköse Ceylan ve Emine Şimşek Emiral katılım gösteriyor. Prof. Dr. Nermin Abadan Unat Kadın Yaşam Merkezinde Çiğlili kadınlar ile buluşan yazarlar; deneyimlerini, tecrübelerini, bilgi ve birikimlerini kadınlarla paylaşıyor.


    Öte yandan Çiğli Belediyesi, etkinliğin tamamlanmasının ardından kadınların kaleminden çıkan hikayeleri geniş okuyucu kitlelerine ulaştırmak ve çok daha fazla kadının edebiyat ile uğraşmasını teşvik etmek amacıyla tüm hikayeleri tek bir kitapta toplayacak.



    Başkan Gümrükçü: “Kadınların edebiyat ile bağını kuvvetlendireceğiz”


    Edebiyat buluşmalarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, “Hayatın her alanında olması gerektiği gibi edebiyatta da kadın erkek eşitliğinin sağlanması adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kadın Yazarlar Derneği (KYD) ve Çiğli Kent Konseyi Kadın Meclisinin katkılarıyla kurduğumuz yazma atölyesinde edebiyat buluşmalarına ev sahipliği yapıyoruz. Buluşmalarımıza katılan yazarların tecrübelerinden faydalanan kadınlar, yeteneklerinin ve gücünün farkına varacak, var olmak, kendi tarihlerini oluşturmak, dünyayı ve kendilerini değiştirmek ve dönüştürmek, bildiği ve öğrendiği her şeyi paylaşmak için yazmaya devam edecekler. Çiğlili kadınların hikayelerinin daha fazla okura ulaşması ve çok daha fazla kadının edebiyata yönelmesi için bu hikayeleri kitaplaştıracağız” ifadelerini kullandı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:02 +0300 Modern Sanat
    Efelerde doğa tutkunlarından Cumhuriyet yürüyüşü https://modernsanat.org/efelerde-doga-tutkunlarindan-cumhuriyet-yuruyusu https://modernsanat.org/efelerde-doga-tutkunlarindan-cumhuriyet-yuruyusu Efeler Belediyesi, Türkiye Dağcılık Federasyonu Aydın İl Temsilciliği tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlenen doğa yürüyüşüne ev sahipliği yaptı.



    Türkiye Dağcılık Federasyonu (TDF) programında olan, TDF Aydın İl Temsilciliği’nin organize ettiği ‘Cumhuriyet Yürüyüşü’ Aydın’daki spor kulüplerinin, dernek ve sivil toplum kuruluşlarının yoğun katılımı ile gerçekleşti. Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay’ın göreve gelmesiyle açık hava etkinlik merkezi haline gelen Pınarbaşı Mesire Alanı, doğa tutkunlarını ağırladı. Efeler Belediyesi’nin destek verdiği yürüyüş, Pınarbaşı Mesire Alanı’nın muhteşem doğasında başladı. Buradan Adnan Menderes Üniversitesi ve Kalfaköy Mahallesi’ne yürüyen ekip, Cumhuriyet Yürüyüşü’nü Aydın Valiliği önünde noktaladı. Yürüyüşe katılan Türkiye Dağcılık Federasyonu Aydın İl Temsilciliği, Efeler Kent Konseyi, Ayyıldız Doğa Sporları Kulübü, Aydın Dağcılık Spor Kulübü, Aydın Doğa Dostları, Biz Bize Doğa Sporları, Aydın Ant, Kamp ve Karavan Doğa Sporları Derneği, Antik Adımlar Doğa Sporları, Aydın Doğa Sporları üyeleri ile doğa severler Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay’a teşekkür etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:01 +0300 Modern Sanat
    Manisada 8. Uluslararası Yunus Emre Günleri başlıyor https://modernsanat.org/manisada-8-uluslararasi-yunus-emre-gunleri-basliyor https://modernsanat.org/manisada-8-uluslararasi-yunus-emre-gunleri-basliyor Yunusemre Belediyesi’nin, ünlü Türk Düşünürü Yunus Emre’nin öğretilerini gelecek nesillere aktarmak amacıyla bu yıl 8’incisini düzenleyeceği Uluslararası Yunus Emre Günleri 1-5 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek.


    Ünlü Türk Düşünürü Yunus Emre’nin öğretilerini gelecek nesillere aktarmak amacıyla yola çıkan ve bu doğrultuda Uluslararası organizasyonu hayat geçiren Yunusemre Belediyesi bu yıl da dopdolu bir program hazırladı. 1-5 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek 8. Uluslararası Yunus Emre Günleri’nin bu yıl ki teması “Yaratılanı hoş gör, Yaradan’dan ötürü” olacak.


    Yaklaşık 1 hafta sürecek etkinlikler 1 Kasım Salı günü Millet Çarşısı Fuaye Alanı’nda Geleneksel Türk İslam El Sanatları Sergisi açılışı ile başlayacak. Aynı günün akşamı Millet Çarşısı Etkinlik Salonu’nda Şair ve Televizyon Programcısı Serdar Tuncer Manisalılarla buluşacak. Programda Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Manisa Şubesi’nin anma gecesi yer alırken; Başarılı radyo programcısı Talha Bora Öge, Televizyon Programcısı ve Şair Serdar Tuncer, Eğitimci Sıtkı Aslanhan, Yunusemre Kent Tiyatrosu’nun “Nefes mi İstersin, Yoksa Buğday mı?” oyunu izleyicilerle bir araya gelecek. Bu yıl da güzel bir program hazırladıklarını kaydeden Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi etkinliklere Manisalıları davet etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:00 +0300 Modern Sanat
    Cumhuriyeti en iyi anlatan öğrenciler Yıldırımda ödüllendirildi https://modernsanat.org/cumhuriyeti-en-iyi-anlatan-ogrenciler-yildirimda-odullendirildi https://modernsanat.org/cumhuriyeti-en-iyi-anlatan-ogrenciler-yildirimda-odullendirildi Cumhuriyet’in 99’uncu yıl dönümü Yıldırım’da coşkuyla kutlanırken, 29 Ekim’i en iyi anlatan eserler Yıldırım’da ödüllendirildi.


    Barış Manço Kültür Merkezi’nde düzenlenen kutlama programına Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Süleyman Çelik, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.Protokolün ve vatandaşların, öğrenciler tarafından hazırlanan ‘29 Ekim Resim Sergisi’ni gezmesiyle başlayan kutlama programı; ilkokul, ortaokul ve lise kategorilerinde düzenlenen resim ve şiir okuma ve kompozisyon yazma yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödül takdimiyle sona erdi.


    Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Türk Milleti’nin, tüm imkânsızlıklara rağmen dünyanın en güçlü devletlerini dize getirdiğini söyledi. Başkanı Oktay Yılmaz, 99 yıl önceki ruh ve imanla Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza kadar yaşatacaklarını belirterek, “Bundan tam 99 yıl önce Anadolu’ya yeniden mührümüzü vurduk. Milletimizin iman, cesaret ve fedakârlığıyla zafere ulaşan bağımsızlık mücadelemiz, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ile taçlanmıştır. Türk milletinin asla tutsak yaşamayacağını bilmesi gerekenler bu büyük devletin küllerinden tekrar bir devlet çıkacağını hesap edememişlerdir. İmkânı olmayan ancak göğsü iman dolu olan milletimizin kurduğu Türkiye Cumhuriyeti, mazlum devletlerin emperyalistlere karşı elde ettiği en büyük zaferdir. Milletimizin yokluk ve yoksulluk içinde, cepheden cepheye koşarak, canı pahasına kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve yükseltmek bizlerin en büyük borcudur! Bugün; tıpkı 99 yıl önceki ruh ve imanla, Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza kadar yaşatacağımıza olan inancımızı bir kez daha haykırıyoruz” diye konuştu.


    Gençlerin ve çocukların programa yoğun şekilde katılmasından duyduğu memnuniyeti ifade eden Başkan Oktay Yılmaz, “Yıldırım Belediyesi olarak milli bayramlarımızı kutlarken çocuklarımızın etkinliklerimize dâhil olmasını önemsiyoruz. Bu doğrultuda geleceğimiz olan çocuklarımızın penceresinden milli mücadele günlerinde verilen var olma mücadelesini görmek istedik. Böylece gençlerimizi ve çocuklarımızı 29 Ekim ruhuyla buluşturmayı amaçladık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ’Küçük hanımlar, küçük beyler. Sizler hepiniz, geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl aydınlığa boğacak olan sizsiniz’ dediği evlatlarımızın ortaya çıkardığı eserleri incelerken hepsiyle ayrı ayrı gurur duydum ve geleceğe olan inancım arttı. Yarışmaya katılan tüm evlatlarımızı tebrik ediyorum ve onları teşvik eden kıymetli ailelerini ve öğretmenlerini kutluyorum. Bu kıymetli vatanı bize vatan yapan başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatanın bölünmez bütünlüğünü, milletin huzur ve sükûnunu sağlayan ve bu ulvi gaye için toprağa düşerek şehitlik mertebesine ulaşan bütün şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle anıyorum” dedi.


    Böylesi özel bir günde Yıldırımlılarla birlikte olmaktan dolayı mutlu olduğunu ifade eden Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Süleyman Çelik, insana dokunan önemli hizmetleri hayat geçiren Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ı tebrik etti. Program, dereceye giren çocuklara ödüllerinin verilmesiyle sona erdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:58:00 +0300 Modern Sanat
    Evliliğin Üç Hali kitabından iyileştirici yöntem: “Mutlu Anlar Kutusu” https://modernsanat.org/evliligin-uc-hali-kitabindan-iyilestirici-yontem-mutlu-anlar-kutusu https://modernsanat.org/evliligin-uc-hali-kitabindan-iyilestirici-yontem-mutlu-anlar-kutusu Yazar Betül Ak Örnek, ‘Evliliğin Üç Hali’ isimli kitabında evlilik ve buna bağlı biçimde tüm ilişkiler üzerine yaptığı tespitlerle daha mutlu bir iletişimin kilit noktalarına odaklanıyor. Kitapta tavsiye edilen ‘mutlu anlar kutusu’ ise ilişkilere kısa zamanda ‘olumlu bir etki’ vadediyor.


    Betül Ak, Örnek Evliliğin Üç Hali adlı yeni kitabıyla evliliği her boyutuyla ele alıyor ve üç ayrı bölümde evliliğin her aşamasını sağlıklı bir şekilde yaşamamız için ipuçları veriyor. Evliliğe başlarken, evliliği yürütürken ve evliliği bitirirken içinden geçtiğimiz süreçlerin ayrıntılı bir incelemesinin yapıldığı kitapta, bütün bu dönemlerde kişilerin kendi benliklerini kaybetmeden yol alması için yöntemler aktarılıyor.



    Mutlu anlar kutusu


    Betül Ak Örnek’in ‘Evliliğin Üç Hali’ kitabında bulunan ‘mutlu anlar kutusu’ isimli bir yöntem de oldukça ilgi çekici. Örnek, bu yöntemle herhangi bir ilişkide yaşanan herhangi bir soruna yönelik oldukça kolay ve hatta keyifli bir çözüm önerisi sunuyor. Kutuya atılan küçük kağıtlarla oluşturulan nostaljik ve geçmişi şimdiye taşıyan yaklaşım birçok insan için ‘ne güzel şeyler yaşamışız’ düşüncesini aktif hale getirmeye aday.



    “Sadece evli insanlar için değil”


    Betül Ak Örnek kitaba dair şunları kaydetti:


    “Bu kitap yalnızca evli insanlar için değil, evlenmeyi düşünen ya da evlilik planı yapan herkes için de iyi bir kılavuz olacak. Evliliğin sadece görünen ve gösterilmeye çalışılan tarafını değil her noktasını detaylıca anlatmaya çalıştım. Ayrıca ‘Evliliğin Üç Hali’ni okuyan herkes yalnızca evliliğe değil tüm ilişkilere dair de tatmin olacağı bilgilerle karşılaşmış olacak. Kitabı yazarken hem çevremden hem de akademik olarak çok sayıda kaynaktan faydalanarak en ideal sonucu ortaya çıkarmaya çalıştım. Kısacası, kitabı okuyan herkesin ‘bir de bu taraftan bakmış oldum’ demesini istiyorum. Umarım, bu niyet okuyucuda da bir karşılık bulmuş olur”

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:59 +0300 Modern Sanat
    İş Sanatın Kasım ayı programı belli oldu https://modernsanat.org/is-sanatin-kasim-ayi-programi-belli-oldu https://modernsanat.org/is-sanatin-kasim-ayi-programi-belli-oldu İş Sanat Kasım ayında özel etkinliklere ev sahipliği yapacak.



    İş Sanat’ın Kasım ayı programı açıklandı. Salonunun kapılarını orkestra şefi Patrick Hahn yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası ve piyanist Olga Scheps ile seyircisine açan kültür merkezi, Kasım ayında özel etkinliklere ev sahipliği yapacak.



    Türk pop müziğine hafızalarda yer eden şarkılarıyla adını yazdıran Nükhet Duru, 16 Kasım Çarşamba, saat 20.30’da “Nünü Caz Söylüyor” isimli özel konseriyle İş Kuleleri Salonu’nda sevenleriyle buluşacak. Sahnede POW Trio ve gitarist Cenk Erdoğan’ın eşlik edeceği konserde Duru kendi şarkılarının yanı sıra kabare ve caz şarkıları seslendirecek.



    İş Sanat, Londra prodüksiyonu “Simply Sinatra” konserini 24 Kasım Perşembe, saat 20.30’da İş Kuleleri Salonu’nda seyirci ile buluşturuyor. London Concert Orchestra’nın sahne alacağı konserde solistler Stephen Triffitt ve Katie Birtill’in seslendireceği Sinatra şarkılarına dans eşlik edecek. Müzik ve dansın bir araya geldiği Simply Sinatra, Avrupa’nın önemli kültür sanat merkezlerinden Barbican Center’ın sezon programında da yer alıyor.



    Türk edebiyatının usta şair ve hikâyecilerinin unutulmaz eserlerinin müzik ile bir araya geldiği dinletiler bu sezon Ümit Yaşar Oğuzcan şiirleri ile başlıyor. 7 Kasım Pazartesi, saat 20.30’da gerçekleşecek “Önce Aşk Vardı” başlıklı dinletide, şiirleri Metin Belgin, Bülent Emin Yarar, Hakan Gerçek seslendirecek. Serdar Yalçın’ın müzik yönetmenliğini üstlendiği dinletide Vedat Sakman bestelediği şarkılarla, Koray Hatipoğlu (klasik gitar), Zafer Aslan (bas ve buzuki) ile yer alacak. Mehmet Birkiye ve Atilla Birkiye’nin sahneye hazırladığı dinletiler kültür merkezinin video paylaşım platformu kanalından da yayınlanacak.



    İş Sanat’ın sevilen dinletileri, 19 Aralık Pazartesi, saat 20.30’da İş Kuleleri Salonu’nda Behçet Necatigil’in hikâyelerinden oluşan radyo tiyatrosu ile devam edecek.


    Müzik ve tiyatroyu aynı sahnede birleştiren İş Sanat’ın çocuk oyunlarında bu sezon “Robot Pinokyo” var. 20 Kasım Pazar, saat 15.00’te sahnelenecek müzikal oyunda çocuklar Robot Pinokyo’nun eğlenceli ve meraklı büyüme macerasına tanık olacak. Yekta Kopan’ın yeniden kaleme aldığı, Lerzan Pamir’in yönettiği oyunda anlatıcı rolünü Aslı Tandoğan üstlenirken, Pinokyo karakterine Anıl Altınöz canlandırıyor. Robot Pinokyo, 25 Aralık, saat 15.00’te İş Kuleleri Salonu’nda minik sanatseverler için yeniden sahnelenecek.



    Günümüzün çağdaş Türk Resim sanatının önemli sanatçılarından biri olan Mustafa Pilevneli’nin “Mavilerde 60 Yıl” sergisi İş Sanat Kibele Sanat Galerisi’nde devam ediyor.


    Pilevneli’nin tuvalleri aracılığıyla özel yolculuğa çıkardığı “Mavilerde 60 Yıl” sergisi, 60 yılı aşkın sanat hayatı boyunca ürettiği yağlıboya-akrilik tuval resminin yanı sıra suluboya ve renkli gravür çalışmalarıyla yetinmeyip cam, mozaik, vitray, seramik, ahşap, beton ve alüminyum gibi materyallerle mimari uygulama üreten sanatçının eserlerine tanıklık etme imkânı sunuyor.



    Resimleriyle yaşamın çok boyutluluğunu anlatan, figüratif resmin sıra dışı isimlerinden Nevhiz Tanyeli’nin yarım asrı aşan sanat hayatına dair izler taşıyan “Varlığımın Garip Şarkısı” başlıklı sergisi Ulus’ta bulunan İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nin 3. katındaki İş Sanat Ankara Sanat Galerisi’nde ziyaret edilebilir.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:59 +0300 Modern Sanat
    Gördeste Ayva ve Üzüm Festivali yapıldı https://modernsanat.org/gordeste-ayva-ve-uzum-festivali-yapildi https://modernsanat.org/gordeste-ayva-ve-uzum-festivali-yapildi Manisa’nın Gördes ilçesine bağlı Kıran Mahallesinde bu yıl ikincisi düzenlenen Ayva ve Üzüm Festivali büyük ilgi gördü.


    Kıran İlköğretim Okulu bahçesinde yapılan festivale Gördes Belediye Başkanı Muhammet Akyol, Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Esen, AK Parti İlçe Başkanı Rıza Dilcan, Kıran Mahalle Muhtarı Mehmet Aydın, kamu kurum ve kuruluşlarının amirleri, STK temsilcileri, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.


    Geçen yıla göre daha iyi organize edilen festivale yaklaşık 2 bin katıldı. Yöresel ürünlerin satışa çıktığı stantlarda, katılım sağlayan vatandaşlar tarafından yöresel ürünler büyük ilgi gördü. Kıran Festivaline Balıkesir Sındırgı, Aydın Yörük Dernekleri mensupları da katılarak renk kattı. Organizasyon komitesi, katılım sağlayan misafirlerine pilav ayran ikramında bulundu. Gördes Doğa ve Kültür Derneği folklor ekibinin gösterileri ilgiyle izlendi. Gördes zeybek ekibinin gösterilerini, Kıranköy Zeybek ekibinin gösterileri takip etti. Kıran Mahallesinin halk ozanı Âdem Ertaş’ın türküleriyle program coşkusu daha da arttı.


    En güzel ayva ve üzüm yarışmasında ilk üç dereceye giren üreticilere, çeşitli hediyeler takdim edildi. Ürünler daha sonra açık arttırmaya çıkarıldı. En güzel ayva bin 700 TL, en güzel üzüm 2 bin 500 TL’ye alıcı buldu.


    Festival yerel sanatçıların verdikleri halk konseriyle sona erdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:58 +0300 Modern Sanat
    Başkan Güderden kadınlara gezi jesti https://modernsanat.org/baskan-guderden-kadinlara-gezi-jesti https://modernsanat.org/baskan-guderden-kadinlara-gezi-jesti Malatya’nın Battalgazi Belediye Başkanı Osman Güder’in Kızılay Haftası dolayısıyla yaptığı jest ile Türk Kızılay’ının gönüllü kadın üyeleri Battalgazi’deki tarihi mekanları gezdi. Battalgazi’ye hayranlıklarını gizlemeyen gönüllü üyeler, Başkan Güder’e teşekkürlerini iletti.


    Battalgazi Belediye Başkanı Osman Güder, 29 Ekim-4 Kasım tarihleri arasında kutlanan Kızılay Haftası nedeniyle Türk Kızılay’ının gönüllü kadın üyeleri için tarihi tur jest yaptı. Türk Kızılay’ının gönüllü kadın üyelerinin tarihi gezi talebini geri çevirmeyen Güder’in talimatıyla harekete geçen ekipler, düzenlediği organizasyon ile Medeniyetin Kalbi Battalgazi’deki tarihi mekanları üyelere tanıttı. Gezi turu ile ilçedeki tarihi mekanları yakından tanıma fırsatı bulan üyeler, Battalgazi Belediyesi tarafından ilçede hayata geçirilen ve yapımı sürdürülen yatırımları da gezdi. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış kadim ilçeye ve yapılan yatırımlara hayran kalan üyeler, gezi sonunda Başkan Güder ile akşam yemeğinde bir araya geldi. Bu anlamlı gezi için Güder’e teşekkürlerini ileten gönüllü üyeler, özellikle Malatya ve Battalgazi’nin değerine değer katacak Kırkgöz Sahil Parkı Projesi’ne övgüler yağdırdı. Kırkgöz Sahil Parkı Proje alanında bol bol hatıra fotoğrafı çektiren üyeler, Battalgazi’de bir eser siyaseti felsefesiyle çalışıldığına dikkat çekti.



    Gönüllü üyeler unutulmaz bir gün yaşadı


    Kızılay Gönüllüsü Songül Koçer, “Çok güzel bir geziydi benim için. Battalgazi’mizin en özel yerlerini gezdik, çok memnun kaldık. İl dışından gelen gönüllü üyelerimizde ilçemizi yakından tanıdı ve memnun kaldıklarını ifade ettiler. Battalgazi’de hem tarih var hem de görsellik var. Kendimizi Malatya’nın dışındaymış gibi hissettik. Çalışmalarından dolayı Başkanımız Osman Güder’e, bu gezide bizlere eşlik eden Yıldız hanımefendiye de teşekkür ediyorum” dedi. Kızılay Gönüllüsü Şaziye Nur Akkuş ise “Çok keyif alarak yaptığım bir gezi oldu. İl dışından gelen bir insan olarak Medeniyetin Kalbi Battalgazi’yi yakından tanımak bizim için bir ayrıcalık oldu. Bugün bizim mutluluğumuza ortak olan Yıldız hanıma da teşekkür ediyorum. Sağ olsun var olsunlar. Unutulmayacak bir gün yaşadığımızı söyleyebilirim” şeklinde konuştu.


    Başkan Güder’e teşekkürlerini ileten Kızılay Battalgazi Şube Başkanı Semra Özcan, “Kızılay Haftası nedeniyle Battalgazi Belediye Başkanımız bizlere böyle bir jest yaptı. Kendisine teşekkürlerimi iletiyorum. Başkanımızın kıymetli eşi yıldız hanımla birlikte Battalgazi’mizi gezdik. Tarihi yerleri gördük. Yapılan hizmetleri inceledik. Güzel işlere imza atılmış. Emeği geçenlere şükranlarımı sunuyorum” dedi.


    Genç Kızılay Yeşilyurt Başkanı Dilara Şahin ise “Böylesine anlamlı bir gezi için başkanımıza ve eşine teşekkürlerimi sunuyorum. Battalgazi’de tarihi bir yolculuğa çıktık. Kazandırılan projeleri gördük. Battalgazi’nin değerine


    değer vizyonuna ise vizyon katan projelere imza atılmış. Özellikle Kırkgöz Sahil Parkı projesi Malatya’da bir ilk. Çok beğendim. Tamamlanmasıyla Malatya’ya yeni bir nefes sağlayacak” şeklinde konuştu.


    Kızılay Yeşilyurt Şube Başkanı Dilek Korkmaz da, “Her yıl 29 Ekim ile 4 Kasım tarihleri arasında Kızılay Haftası olarak kutlanıyor. Bu yılda Battalgazi Belediye Başkanımız Osman Güder bizlere böylesine güzel bir jest yaptı. Eşi Yıldız Güder hanımefendi ile birlikte bu güzel hareketine gönül vermiş gençlerimiz, Medeniyetlerin başkenti sayılan ilçemizi gezdiler. Gençlerimiz çok heyecanlıydı. Çok güzel bir gün geçirdik. Türk Kızılay’ı adına başkanımıza ve eşine teşekkürlerimizi sunuyorum” ifadelerini kullandı.



    “Bir parça mutlu ettiysek ne mutlu bize”


    Katılımcılara tek tek hediyeler takdim eden Başkan Güder, milletimizin gurur kaynağı olan ve din, dil, ırk ayrımı yapmadan dünyanın en uzak yerlerindeki ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını karşılayan Türk Kızılay’ının bu anlamlı haftasını kutladığını belirtti. Güder, “Türk Kızılayı 1868 yılından beri vatandaşlarımıza zor gününde yardım elini uzatarak varlığını sürdüren, başarılı çalışmalarıyla takdir toplayan kuruluşlarımızdandır. O yıldan bu yana ulusal ve uluslararası alanda her koşulda insanların acısını hafifletmeye çalışan ve hizmetlerinde hiçbir ayrım ve çıkar gözetmeyen Kızılay, ülkemizin en köklü ve güçlü yardım kuruluşudur. Yardım, insancıl duygularla yapılan gönül işidir. Sevgi, hoşgörü, şefkat, merhamet ve dayanışma kültürümüzün anlamlı bir tezahürü olan Türk Kızılayı, üstlendiği görevi kurulduğu günden bu yana başarıyla yerine getirmektedir. Çok güzel hizmetlere imza atıyorlar. Bugünde Battalgazi ve Yeşilyurt Kızılay’ının değerli üyelerini ilçemizde ağırladık. Haftalarını kutladık, ihtiyaçlarının olup olmadığını sorduk. İlçemizi gezdiler. Tarihi mekanlarımızı ve yatırımlarımızı incelediler. Çok beğendiklerini belirttiler ve buda bizi mutlu etti, gurur duymamıza vesile oldu. Battalgazi Belediyesi olarak biz zaten Kızılay ile sürekli istişare içerisindeyiz. Birlikte ilçemizde çok güzel çalışmalara imza attık. Özellikle pandemi dönemi ve sonrasında birçok ihtiyaç sahibi vatandaşlarımız için büyük mücadeleler verdik, vermeye de devam ediyoruz. O dönemde 70 bin ailemize destek olduk. Düzenli olarak yardım yaptığımız aileler mevcut. Bu noktada bizim en büyük destekçimiz Türk Kızılayı oldu” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:58 +0300 Modern Sanat
    Ayvalıkta Mesut Duran Müzik Derneği Korosundan unutulmaz konser https://modernsanat.org/ayvalikta-mesut-duran-muzik-dernegi-korosundan-unutulmaz-konser https://modernsanat.org/ayvalikta-mesut-duran-muzik-dernegi-korosundan-unutulmaz-konser Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, Ayvalık Belediyesi’ne ait Vural Sineması Nejat Uygur Sahnesi’nde konser veren Mesut Duran Müzik Derneği korosu izleyenlere unutulmaz bir gece yaşattı.


    TRT Sanatçısı Şef Selim Gönüldaş yönetiminde, Ayvalık Belediye Meclis Üyesi Ethem Vardı’nın yanı sıra salonu tıklım tıklım dolduran yüzlerce izleyiciye Türk Sanat Müziği, Türk Halk Müziği ve Türk Hafif Müziği’nden oluşan eserlerin seslendirildiği konser coşkulu anlara sahne oldu.


    Konserde Türk Sanat Müziği’nin en güzel eserleri koro ve solistler tarafından başarıyla seslendirildi.


    Konserin sunuculuğunu da üstlenen dernek başkanı Funda Öztolan sahnede solo olarak seslendirdiği şarkılarla büyük beğeni topladı.


    Funda Öztolan; Ayvalık’ın tanınmış gazetecisi Suat Salgın’a, katkılarından dolayı TRT Sanatçısı Şef Selim Gönüldaş’ın elinden bir plaket takdim etti.


    İzleyicilerin seslendirilen eserlere eşlik ettiği müthiş konser,10. Yıl Marşı’nın coşkuyla icra edilmesiyle sona erdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:58 +0300 Modern Sanat
    Anadolu Üniversitesi öğrencilerini yerli ve yabancı filmlerle buluşturuyor https://modernsanat.org/anadolu-universitesi-ogrencilerini-yerli-ve-yabanci-filmlerle-bulusturuyor https://modernsanat.org/anadolu-universitesi-ogrencilerini-yerli-ve-yabanci-filmlerle-bulusturuyor Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi (İBF), Film Saati projesi ile Anadolu Üniversitesi öğrencilerini yerli ve yabancı filmlerle buluşturuyor


    Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, Fransız Enstitüsü ve Goethe Enstitüsü’nün katkılarıyla her Çarşamba bir film ücretsiz olarak gösterime giriyor. Anadolu Üniversitesi Sinema Anadolu’da seyirciler ile buluşan “Aşk Tesadüfleri Sever” filmini İletişim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülend Aydın Ertekin de öğrencilerle birlikte izledi. KÜL199 Kültürel Etkinlikler dersi çerçevesinde gösterilen filme öğrencilerin ilgisi yoğundu.



    Prof. Dr. Ertekin: “Üniversitemiz kampüs donanımları ile öğrencilerinin yanında olduğunu gösteriyor”


    Film Saati Projesi ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Ertekin, projenin gerçekleştirilmesinde Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’ın büyük desteği olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bu proje, filmleri eğitim amaçlı olarak öğrencilerimizle paylaşacağımızın sözü üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ile Fransız Enstitüsü’nün katkıları ile başladı. Eğitim amacıyla başlattığımız bu projeyle film gösterimlerinde daha çok öğrenciye ulaşabilmek adına filmleri KÜL199 Kültürel Etkinlikler dersinda ücretsiz olarak gerçekleştiriyoruz. Bu hafta üçüncü film gösterimini gerçekleştirdik ve bugüne kadar bütün filmlerimiz kapalı gişe oynadı. Sinemayı hem sanatsal bir faaliyet hem de bir eğlence aracı olarak gören öğrencilerimizin ilgisi olduğu sürece bu faydalı uygulama devam edecek. İlerleyen günlerde Goethe Enstitüsü Alman filmlerini bizlerle buluştururken film listemize İtalyan filmlerinin eklenmesi de söz konusu. Kampüsümüz içerisinde yer alan Sinema Anadolu’da bu filmleri izlemek ayrıca gurur verici çünkü birçok üniversite böyle bir imkana sahip değil. Üniversitemiz sanata, bilime ve spora verdiği katkının yanı sıra kampüs donanımları ile de öğrencilerinin yanında olduğunu gösteriyor.”



    Ağırman: “Öğrencisini ön planda tutan bir üniversitede öğrenciyiz”


    Anadolu Üniversitesi Eskişehir Meslek Yüksekokulu (EMYO) Pazarlama Bölümü öğrencisi Enes Onur Ağırman, Film Saati projesi ile ilgili görüşlerini dile getirerek “Film Saati etkinliği, kültür birikimimizi artırmamız ve farklı filmleri görebilmemiz açısından bizler için önemli ve yararlı bir etkinlik. Öğrenciyi ön planda tutan bir üniversitede olmaktan ve Üniversitemizde bu tür etkinliklerin sayıca fazla ve çeşitli olmasından dolayı çok mutluyum.” dedi.



    Kurtuldu: “Film Saati öğrencilerin değerlendirmesi gereken bir fırsat”


    Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) İngilizce İşletme Bölümü öğrencisi Aslı Kurtuldu, etkinlikle ilgili görüşlerini şu şekilde ifade etti: “İletişim Bilimleri Fakültesi’nin başlatmış olduğu bu projeyle birlikte izlemek istediğimiz filmleri Sinema Anadolu’da izleyebilmek büyük bir fırsat. Haftalık filmleri severek takip ediyorum ve bu fırsatı herkesin değerlendirmesi gerektiğini düşünüyorum."

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:57 +0300 Modern Sanat
    RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin: “İletişimci olacak kardeşlerimize çok büyük görev düşmekte” https://modernsanat.org/rtuk-baskani-ebubekir-sahin-iletisimci-olacak-kardeslerimize-cok-buyuk-gorev-dusmekte https://modernsanat.org/rtuk-baskani-ebubekir-sahin-iletisimci-olacak-kardeslerimize-cok-buyuk-gorev-dusmekte SAMSUN (İHA) – Samsun’da 12. Gelecekte İletişim Çalıştayı’nda konuşan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, gelecekte iletişimci olacak gençlere, Türkiye’nin haklı davasının anlatılmasında ve savunulmasında büyük görev düşeceğini söyledi.


    12. Gelecekte İletişim Çalıştayı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’nde yapıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan tören, protokol konuşmaları ile devam etti. Programın açılışında konuşan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, “12 yıldır bu çalıştayı yapıyoruz. Sadece pandemi döneminde ara verdik. Bu çalıştayın teması; ‘Kuruluştan Kurtuluşa, Kurtuluştan Kuruluşa’ Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundaki 100. yıla atfen yapılan çalışmalar. Bu toplantılar Samsun’da başlayıp sırasıyla Amasya ve Sivas’a kadar gideceğimiz ve neticelendireceğimiz bir çalıştay olacak. Konuşmaların ardından atölye çalışmaları yapılacak. 20’ye yakın ülkeden gelen misafirlerle çalıştaya devam edeceğiz. Çalıştayın sonucunda bildiri yayınlayacağız. Ayrı bir programda da Erzurum’a giderek oradaki Kurtuluş Savaşı dönemindeki mücadelenin önemini medya açısından değerlendireceğiz” dedi.



    “İletişimci olacak kardeşlerimize çok büyük görev düşmekte”


    Gelecekte iletişimci olacak gençlere, Türkiye’nin haklı davasının anlatılmasında ve savunulmasında büyük görev düşeceğini ifade eden Ebubekir Şahin, “Kurtuluş Savaşı denince medyanın rolü çok önemli. Ajans, devlet kanalımız, İletişim Başkanlığı koordinasyonunda Basın İlan Kurumu ve RTÜK gibi bizler bu görevi ifa eden, yurt içerisinde ve yurt dışında halklı davamızı, gerek bize karşı yapılan yayınlar gerek bizim üzerimizde yapılmaya çalışılan algı operasyonlarına karşı, iletişimin de gücünü kullanarak yapmaya çalışanlara karşı elimizden gelen kudretle, güçle yapmaya çalışmaktayız. Yeter mi yetmez. İleride iletişimci olacak kardeşlerimize çok büyük görev düşmekte. İşin rengini, aslını öğrenerek mezun olduğunuzda ülkelerinize gittiğinizde Türkiye’nin haklı davasına yönelik yapılacak olan bütün saldırılara karşı yapacağınız çalışmaları gururla takip edeceğiz. Bu çalıştaya destek veren herkese şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.



    Vali Zülkif Dağlı: “OMÜ 5 binden fazla uluslararası öğrenciye sahip”


    OMÜ’nün bünyesinde eğitim alan 5 binden fazla uluslararası öğrenci olduğunun altını çizen Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, “Zor dönemlerde basına ne kadar önemli bir misyon yüklendiğini anlamamız açısından son derece önemli bir programda toplandık. Aslında her dönemde basının böyle bir misyonu var. Basın bu misyonu yerine getirdiği sürece zaten halkıyla bütünleşmiş, geleceğe güvenle bakan ve milletle birliktelik sergileyen bir basın görebiliyoruz. Bu manada bu toplantının özünü önemsiyoruz. Uluslararası öğrencilerimize özellikle bu toplantıda hitap edilmesi son derece önemli. Bizim üniversitemizde 55 bin civarında öğrencimiz var. 5 binin üzerinde uluslararası misafir öğrencimiz var. Bu azımsanmayacak bir rakamdır. Türkiye’de bu manada önemli üniversitelerden birisiyiz. Samsun aslında bir öğrenci şehridir. Şu anda uluslararası öğrenci şehirlerinden birisidir. Bu konuda potansiyelimiz çok fazla. Daha da arttırmak içinde kaliteyi de hiçbir zaman azaltmadan gelen öğrencilerin hepsi özel sınavlardan geçmek suretiyle seçilerek üniversitemize gelen uluslararası öğrencilerdir. Bu manada bu sistem önemli. Yani herkes Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde okuma hakkını kazanamıyor” şeklinde konuştu.



    Rektör Yavuz Ünal: “Uluslararası öğrencilerin döndüğünde de bizim kültürümüzle güçlü ilişkisini sürdürmesi arzusundayız”


    OMÜ’de eğitim alan uluslararası öğrencilerin ülkelerine döndükten sonraki süreçte de Türkiye ile bağlarını koparmamalarını ve kültür elçisi gibi çalışmalarını hedeflediklerini belirten OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, “Yaklaşık olarak 120 ülkeden 5 bin küsür yabancı ile uluslararasılaşma sürecinin tekemmül ettirmiş ancak bu öğrencilerin içerisinden 2021 yılı içerisinde 57 öğrenciyi seçerek OMÜ Vakfı aracılığıyla ‘kültür elçileri’ adı altında tanımlamış ve özel bir eğitime tabi tutmuştur. Burada hedef kendi ülkelerine döndüklerinde akranlarından farklı olmaları ve kendi ülkelerinde bir rol üstlenmelerini amaçlamaktır. Dolayısıyla olay sadece nitelikli öğrenci almak değil. Öğrenci iken öğrenci olduğu bu süreç içerisinde üretime ve sosyal hayata katılmasını bir aktör olarak yönlendirici lider ruhlu bir bireyi OMÜ’yü bitirip ülkesine döndüğünde bizim ülkemizde, bizim kültürümüzle güçlü ilişkisini sürdürmesini arzu etmekteyiz. Mezun olduğunuzda bu güçle hayata atılacak ve sadece kendinize değil milletinize, devletinize ve insanlığa çok ciddi katkılar sağlayacağınızı ümit etmekteyiz” ifadelerini kullandı.


    Konuşmaların ardından uluslararası öğrenciler, akademik bildirilerinin sunumu yaptılar. Arnavutluk’tan Era Doni, Etiyopya’dan Salih Meki, Türkiye’den Zeynep Sınar, Tunus’tan Takoua Ferchichi, Sudan’dan Rania Abdelazim, Arnavutluk’tan Elidjon Ulaj, Cezayir’den Salima Feredj, Ürdün’den Osama Yahya, Afganistan’dan Muhammad Hassanzoy ve Türkiye’den Muhammed Ersin Toy kendi konuları hakkındaki sunumlarını gerçekleştirdiler.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:57 +0300 Modern Sanat
    3 bin 500 parçadan oluşan “atık sanat duvarı” https://modernsanat.org/3-bin-500-parcadan-olusan-atik-sanat-duvari https://modernsanat.org/3-bin-500-parcadan-olusan-atik-sanat-duvari Antalya Gazeteciler Cemiyeti liderliğinde AGC ve Antalya Olgunlaşma Enstitüsü binalarının ortak kullanımındaki bahçe duvarı sanatı eserine dönüştürüldü. 26 metre uzunluğundaki bahçe duvarı ‘Burası Bizim Evimiz, Bizim Duvarımız’ anlayışıyla atık seramik ve camlardan ‘Atık Sanat Duvarı’ haline getirildi. Duvarın açılı kurdele kesimiyle yapılırken açılışa Antalya Valisi Ersin Yazıcı, Antalya İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çalışkan, Antalya Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Emine Erkal ve AGC Başkanı İdris Taş katıldı.


    Seramik ve cam sanatçılarından oluşan ekibin yaklaşık 1 ay süren çalışmasıyla tamamlanan duvarda, mozaik tekniği kullanıldı. Antalya Olgunlaşma Enstitüsü Seramik ve Cam Teknolojisi Bölüm Şefi ile 1 öğretmenin yanı sıra 4’ü cam, 3’ü seramik olmak üzere 7 usta öğretici eşliğinde 3 bin 500 parça atık seramik ve camlar sanata dönüştürülerek hem çevre korundu hem ekonomiye katkı sağlandı.


    Açılışta konuşma yapan, Antalya Valisi Ersin Yazıcı projeyi desteklediğini ve önemsediğini belirterek, “Atıklarımızın havamıza olumsuz bir etki oluşturmadan geri dönüştürülmesi lazım. Burada bunun sanatla buluşan bir örneğini görüyoruz” şeklinde konuştu.


    AGC Başkanı İdris Taş ise, “Olgunlaşma Enstitümüzün değerli sanatçıları 1 ay içerisinde bu atık sanat duvarımızı hayata geçirdi. Belki dünyada bir ilk dolayısıyla geri dönüşüm sağladık. Çöpe gidecek olan camları ve seramik malzemeleri duvarla buluşturduk. Eğer bir mimar ya da inşaat mühendisi inşa ettiği bir yapıyı fotoğraf çektiremeyecek şekilde yapıyorsa açıkçası ben ona bir yapı diyemem” ifadelerini kullandı.


    “Atık sanat duvarı” projesi hakkında bilgiler veren Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Emine Erkal proje hakkında bililer verirken, açılış konuşmaları sonrası AGC Başkanı İdris Taş, Vali Ersin Yazıcı ve İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çalışkan’a duvarda yer alan ve atıklardan yapılan sanat eserleri takdim etti. Tören kurdele kesimiyle son buldu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:56 +0300 Modern Sanat
    “Sait Faik Öykü Ödülü”nün sahibi Elif Yeşilkaya https://modernsanat.org/sait-faik-oyku-odulunun-sahibi-elif-yesilkaya https://modernsanat.org/sait-faik-oyku-odulunun-sahibi-elif-yesilkaya Nilüfer Belediyesi’nin “Yılın Yazarı” programı çerçevesinde gerçekleştirdiği “Sait Faik Abasıyanık Öykü Ödülü”nde dereceye giren isimler belli oldu. 142 yarışmacının toplam 284 öyküyle katıldığı yarışmada, Elif Yeşilkaya’nın “Aziz” isimli eseri, seçici kurul tarafından büyük ödülü değer bulundu.


    2022 yılını Sait Faik Abasıyanık’a adayan Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün bu çerçevede düzenlediği “Yılın Yazarı Sait Faik Abasıyanık Öykü Ödülü”nde kazananlar belli oldu. Her yarışmacının iki öyküyle katıldığı yarışmaya bu yıl da ilgi büyük oldu. 142 yarışmacının toplam 284 öyküyle yer aldığı yarışmada, ödüle değer görülen eserler, yapılan değerlendirmeler sonucu belirlendi. Bu yıl öykü yarışmasında büyük ödül 4 bin TL, mansiyon ödülleri ise bin 500’er TL olarak açıklandı.


    Birgül Oğuz, Hülya Soyşekerci, Jale Özata Dirlikyapan, Nahit Kayabaşı ve Şafak Baba Pala’dan oluşan yarışmanın seçici kurulu, puanlamada 1900’lerin başından günümüze uzanan süreçte modern Türk öykücülüğünün ulaştığı birikim ve genel düzeyi göz önünde bulundurdu. Her bir metin ve öykü türünü temel öğeleri çerçevesinde ele alan seçici kurul, eserleri dil bilinci, anlatım özelliği, kurgu, özgünlük, işlenen temanın yazınsal düzlemde olup olmadığını da değerlendirdi.


    Türk edebiyatındaki yerleşik öykü tekniğini yıkarak çığır açıcı yenilikler getiren Sait Faik’in, dünya görüşündeki derin insan ve doğa sevgisini, sınıfsal farklılıkları ıskalamadan, genellikle şehirli alt katman insanlarının yaşama biçimlerini şiirsel, yalın, coşkulu bir dille ortaya koyması, bütün yazdıklarında insana özgü gerçeklikleri araması gibi öğeleri de dikkate alan seçici kurul, puanlama sırasında her öyküyü, Sait Faik’in öykü anlayışından bağımsız olarak ele aldı.


    Seçici kurul, tüm bu etkenleri göz önünde bulundurarak yaptığı değerlendirme sonucunda, Elif Yeşilkaya’nın “Aziz” adlı öyküsünü, ele aldığı temadaki acıtıcı gerçeklikleri yeni anlam arayışlarıyla derinleştirerek, kendine özgü anlatım biçimiyle yansıttığı gerekçesiyle “Yılın Yazarı Sait Faik Abasıyanık Öykü Ödülü” yarışmasında büyük ödüle değer buldu.


    Yarışmada ayrıca, Işıl Madak, Alp Özalp, Metin Turan, Büşra Altuntaş, Özcan Doğan mansiyon ödülünün sahibi olurken, Emine Erdem Alpyürük, Onur Akbaba, Furkan Çetin, Elvan Ucur, Mehmet Edemen, İsmail Çevik, Nurhan Şahinkaya, Nuray Elçin, Serap Karakuş Besi, Aliye Zorlu Mit, Necla Akdeniz, Efe Eğilmez, Beyhan Keçeli, Uğur Morkaya’nın öyküleri de hazırlanacak kitapta yayınlanmaya değer bulundu.


    Ödüller, Aralık ayında düzenlenecek olan “Yılın Yazarı Sait Faik Sempozyumu”nda sahiplerine verilecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:56 +0300 Modern Sanat
    “Resim ve Fotoğraf Kardeşliğinde Kadın” sergisi Sanat Galerisinde açıldı https://modernsanat.org/resim-ve-fotograf-kardesliginde-kadin-sergisi-sanat-galerisinde-acildi https://modernsanat.org/resim-ve-fotograf-kardesliginde-kadin-sergisi-sanat-galerisinde-acildi Ayvalık Belediyesi Sanat Galerisi; ressam Ayşe Hilal Bilal ve fotoğraf sanatçısı Haşmet Demirbil’in "Resim ve Fotoğraf Kardeşliğinde Kadın" konulu sergisine ev sahipliği yapıyor. 6 Kasım tarihine kadar açık kalacak olan serginin açılışı;Ayvalık Belediyesi Başkan yardımcısı Tülay Çankaya, başkan yardımcısı Ersan Bahar, Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar ve Kültür İşleri Müdürü Ayşe Urul tarafından yapıldı.


    Ressamlığın yanı sıra avukatlık mesleğini de sürdüren Ayşe Hilal Bilal, lisede başlayıp hukuk öğrenimi gördüğü yıllarda devam eden resme olan ilgisini, usta sanatçılardan aldığı eğitimlerle pekiştirdiğini söylüyor. İlk kişisel sergisini 2010 yılında açan sanatçı realist tarzdan etkilenerek figüratif tablolar yapmaya başladığını belirtiyor.


    Kendisini “Fotoğraf Koçu” olarak tanımlayan fotoğraf sanatçısı Haşmet Demirbil de, 1963 yılında fotoğraf çalışmalarına başladığını, temel eğitimler aldıktan sonra fotoğraf çekimlerinin kendisi için bir tutku haline dönüştüğünü anlatıyor. Çok sayıda sergiye imza atan fotoğraf sanatçısı Haşmet Demirbil, Türkiye’nin çeşitli derneklerini ziyaretlerinde, sergileriyle beraber bölgenin turizm tanıtım elçiliğini de üstlendiğini bunu fotoğraf ve köşe yazılarıyla sürdürdüğünü ifade ediyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:56 +0300 Modern Sanat
    GSOdan saha EXPO Savunma Sanayi Fuarı ziyareti https://modernsanat.org/gsodan-saha-expo-savunma-sanayi-fuari-ziyareti https://modernsanat.org/gsodan-saha-expo-savunma-sanayi-fuari-ziyareti Gaziantep Sanayi Odası (GSO) tarafından firmaların savunma sanayiye yönelik ürünleri yerinde görmesi amacıyla Savunma Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı (SAHA EXPO)’ya 15 üye firma ve toplam 21 kişiden oluşan heyet ile organizasyon gerçekleştirildi.


    GSO’nun üye firmalara katma değeri yüksek teknolojik ve savunma sanayiye yönelik ürün üretmeleri amacıyla İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) ile birlikte gerçekleştirdikleri organizasyonda, İstanbul Tersanesi Komutanlığı, Gölcük Tersanesi Komutanlığı ve SAHA EXPO Savunma Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı’na ziyaretlerde bulunuldu. Tersane ziyaretleri esnasında firma temsilcileri savunma sanayi sektörüne temin edilebilecek ürünler hakkında bilgiler aldı. Firmalar, savunma sanayi üretim ekosistemini tanıma fırsatı bularak, işletmelerini geliştirecek olan teknolojik makine donanımları görme fırsatı buldular. GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi fuar hakkında yaptığı değerlendirmede, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde İstanbul Fuar Merkezinde gerçekleştirilen SAHA Expo Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı’nda savunma sanayisindeki en yeni ürünlerin ve yüksek teknolojili sistemlerinin sergilendiğini söyledi.


    Gaziantep firmalarının da stant açarak sektör temsilcileri ile bir araya geldiği fuarda yer almanın oldukça önemli olduğuna dikkati çeken Ünverdi, “Ülke olarak savunma sanayimizi daha üst noktalara çıkarma gayretiyle bu alanda yaptığımız çalışmalarla yolumuza devam ediyoruz. Sanayicilerimizin bu alanda yaptıkları üretimlerini tanıtmaları gerekiyor. Bu noktada GSO olarak elimizden gelen çabayı sunacağız. İpekyolu kalkınma Ajansımız ile işbirliğinde böylesine önemli bir organizasyonun düzenlenmesinde emeği olan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:55 +0300 Modern Sanat
    Tarsus Şehir Tiyatrosu Ezop oyunu ile Adanada sanatseverlerle buluştu https://modernsanat.org/tarsus-sehir-tiyatrosu-ezop-oyunu-ile-adanada-sanatseverlerle-bulustu https://modernsanat.org/tarsus-sehir-tiyatrosu-ezop-oyunu-ile-adanada-sanatseverlerle-bulustu Tarsus Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun kapalı gişe oynayan ‘Ezop’ oyunu, Adana 7. Şehir Tiyatroları Festivali’nde sanatseverlerle buluştu.


    Tarsus Şehir Tiyatrosu’nun başyapıtı olan ve çok beğenilen ‘Ezop’ oyunu, Adana 7. Şehir Tiyatroları Festivali’nde Adanalılar ile buluştu. Sosyal mesajları ile seyirciyi duygulandıran ‘Ezop’ oyunu, gösterim sonunda ayakta alkışlandı. Brezilyalı tiyatro eleştirmeni Guilherme Figueiredo’nun yazdığı ’Ezop’, M.Ö 6. Yüzyıldan bugünlere her kuşağa öğütler aşılayan Ezop’un, kölelikten özgürlüğe giden mücadelesini konu ediniyor. Reji ve dramaturji çalışmalarını Nihat Çapar’ın yaptığı oyunda Murat Çapar, Özmen Güvençli, Derya Güneri başrol oynuyor.



    "Adana seyircimize sonsuz teşekkürlerimizi sunarız"


    Oyun sonunda konuşan Genel Sanat Yönetmeni Murat Çapar, katılımcılara teşekkür ederek, "Burada oyunlarımızı izleyen, kıymetli yorumlar yapan Adana seyircimize sonsuz teşekkürlerimizi sunarız. Adana 7. Şehir Tiyatroları Festivali çok kıymetli bir festival. Her gün dolu dolu geçiyor. Bu süreçte emeği geçen Adana Şehir Tiyatrosuna, Adana Büyükşehir Belediyesine ve belediye başkanımıza teşekkür ederiz" dedi.


    Genel Sanat Yönetmeni Önder Özcan ise "Adana Şehir Tiyatroları olarak Tarsus Şehir Tiyatrosuna, belediye başkanımıza ve Tarsus halkına burada bizlerle olduğu için teşekkür ederiz. Onları yeniden görmek bizleri çok mutlu edecektir. Başarılar dilerim" diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:55 +0300 Modern Sanat
    Tuna Life Centerda Cumhuriyet Bayramı coşkuyla kutlandı https://modernsanat.org/tuna-life-centerda-cumhuriyet-bayrami-coskuyla-kutlandi https://modernsanat.org/tuna-life-centerda-cumhuriyet-bayrami-coskuyla-kutlandi Tuna Life Center Alışveriş Merkezi’nde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, büyük bir coşkuyla kutlandı.



    Açıldığı günden bugüne ziyaretçilerini sürpriz etkinlik ve kampanyalarla karşılayan Tuna Life Center Alışveriş Merkezi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda da ziyaretçilerine eğlenceli anlar yaşattı. Büyük küçük herkesin severek ziyaret ettiği Tuna Life Center Alışveriş Merkezi’nde Cumhuriyet Bayramı coşku ile kutlandı. Bu anlamlı güne özel Cumhuriyet Sergisi, Cumhuriyet Bandosu ve Kuvayi Milliye Destanı Tiyatro gösterisine yer verildi.


    29 Ekim’de minik müşterilerini de unutmayan Tuna Life Center Alışveriş Merkezi Cumhuriyet Bayramı’na özel atölye çalışmalarıyla eğlence dolu bir güne ev sahipliği yaptı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:54 +0300 Modern Sanat
    Neopolis, küçük heykeltıraşları ağırladı https://modernsanat.org/neopolis-kucuk-heykeltiraslari-agirladi https://modernsanat.org/neopolis-kucuk-heykeltiraslari-agirladi 3. Uluslararası Kuşadası Neopolis Heykel Sempozyumu çerçevesinde düzenlenen ’Çocuk Kil Atölyesi’ Kuşadalı öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirildi. Kuşadası’nın farklı okullarından gelen 80 öğrenci sempozyumun heykeltıraşları eşliğinde kilden şekiller yaparak keyifli vakit geçirdi.



    Kuşadası Belediyesi, Kuşadası Altın Güvercin Kültür Sanat ve Tanıtım Vakfı (KUSAV) ile Mehmet Nuri Göçen Kültür Eğitim ve Sanat Vakfı iş birliğinde Bayraklıdede Mahallesi’ndeki eski deve güreşi arenasında düzenlenen 3. Uluslararası Kuşadası Neopolis Heykel Sempozyumunda son günlere gelindi. Heykeltıraşların ‘Müzik’ temasıyla yonttuğu eserler sergilenerek Kuşadalıların beğenisine sunulacak. Sempozyum heykeltıraşlarından Bettino Francini çocukların eserlerini yorumlayarak, "Geleceğin Michelangelo’ları Kuşadalı öğrencilerden çıkabilir” dedi.



    Kil atölyesine iki grup halinde katılan 80 öğrenci, önce heykeltıraşların eserlerini inceleyerek bilgi aldı. Atölyede gün boyunca keyifli vakit geçiren öğrenciler, heykeltıraşlar eşliğinde hayal ettikleri eserleri tasarladılar. Çocuk Kil Atölyesi 2 Kasım’da yapılacak etkinlikle sona erecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:54 +0300 Modern Sanat
    Çavdarhisar Antik Kentinde heyecan veren gelişme https://modernsanat.org/cavdarhisar-antik-kentinde-heyecan-veren-gelisme https://modernsanat.org/cavdarhisar-antik-kentinde-heyecan-veren-gelisme Kütahya Valisi Ali Çelik, Çavdarhisar Aizanoi Antik Kenti’ndeki kazı çalışmalarında 2 bin yıl öncesine ait erkek başı heykel ile mitolojide aşk ve güzellik tanrıçası olan Afrodit heykeline ait parçaların gün yüzüne çıkarıldığını açıkladı.


    Haberi sosyal medya hesabından duyuran Vali Çelik, “Aizanoi Antik Kenti’nden iki müthiş heyecan veren keşif“ sözleriyle başladığı açıklamasında, ”2 bin yıl öncesine ait erkek başı heykel ile mitolojide aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit heykeline ait parçalar özenle gün yüzüne çıkarıldı. Emeği geçenlere teşekkür ederim” ifadelerine yer verdi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:53 +0300 Modern Sanat
    Aydın müziğe doydu https://modernsanat.org/aydin-muzige-doydu https://modernsanat.org/aydin-muzige-doydu Aydın Büyükşehir Belediyesi, Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri çerçevesinde Aydın’ın en büyük festivali olan Aydınfest’i düzenleyerek Aydınlıları birbirinden değerli sanatçılarla buluşturdu.


    Festivalin son gününde sahneye çıkan Mary Jane, Evrencan Gündüz ve Fatma Turgut Aydınlılara unutulmaz bir festival akşamı yaşattı. Yaklaşık yüz bin vatandaş üç günlük festivalde Aydın Tekstil Park’ı tamamen doldurdu. Aydınlıların yanı sıra festivali izlemek için diğer şehirlerden de birçok vatandaş Aydın’a geldi.


    Festivalin ilk gününde Colorzest düzenlenmiş ve Aydın Tekstil Park rengarenk olmuştu. Aydın’da düzenlenen en büyük festival olan Aydınfest’in ilk gününde Fondip, Sufle ve Dolu Kadehi Ters Tut sahneye çıkmıştı.


    Festivalin ikinci gününde de Random, Madrigal ve Pinhani en sevilen şarkılarını müzikseverler için seslendirmişti.


    Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ise festivale katılan sanatçılara ve festivalin üç gününde Aydın Tekstil Park’ı dolduran yüz bine yakın izleyiciye teşekkür etti.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:52 +0300 Modern Sanat
    Atılım Üniversitesi 25. yaşını CSO Konseri ile kutladı https://modernsanat.org/atilim-universitesi-25-yasini-cso-konseri-ile-kutladi https://modernsanat.org/atilim-universitesi-25-yasini-cso-konseri-ile-kutladi Atılım Üniversitesi kuruluşunun 25. yıl dönümünü Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası(CSO) Konseri ile kutladı.


    Atılım Üniversitesi kuruluşunun 25. yıldönümü nedeniyle etkinlikler gerçekleştirmeye devam ediyor. Etkinlikler çerçevesinde gerçekleştirilen programda CSO sahne aldı. Program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programa Atılım Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Yalçın Zaim ve heyet üyesi Zerrin Zaim, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış, Türk Hava Kurumu Üniversitesi Kayyum Heyet Başkanı H. Abdullah Kaya, Başkent Üniversitesi Rektörü Haldun Müderrisoğlu, İYİ Parti Milletvekili Ayhan Altıntaş, CHP Milletvekilleri Uğur Bayraktutan ile Utku Çakırözler katıldı.


    CSO Ada Ankara Ana Salonu’nda düzenlenen programda, Atlım Üniversitesi rektörü Mehmet Yıldırım Üçtuğ davetlilere konuşma gerçekleştirdi. Atılım Üniversitesi’nin dünya sıralamasında ilk bin 200 üniversitesi içerisinde olduğunu belirten Üçtuğ, “Cumhuriyetimiz 100. Yılına girdiğimiz bugün, üniversitemizin de 25. kuruluş yıl dönümünü kutluyoruz. Ben manevi miras olarak hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler bu temel mihver üzerinden akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevi mirasçılarım olurlar. Bundan 89 yıl önce 1933 Cumhuriyet Bayramı konuşmasında böyle söylüyor Mustafa Kemal Atatürk. Onun manevi mirasçısı olabildik. Akıl ve ilmin rehberliğinde üniversite kurarak, üniversitenin bir parçası olarak, ilmi, irfanı, vicdanı hür gençler yetiştirerek cumhuriyeti yükseltmek ve yaşatmak görev ve dürtüsü ile eğitim vererek hep birlikte bu gayeye ulaşmaya çalışmaktan daha gurur verici ne olabilir. Atatürk’ün çizdiği yolda, gösterdiği hedef doğrultusunda onun manevi mirasçısı olabilmek çabasıyla 15 Temmuz 1997 tarihinde kuruluş yasasının TBMM’de kabul edilmesiyle başlayan öykünün 25. seneyi devriyesi. O sene 3 fakültede 259 öğrenciyle başlayan serüven bugün 7 fakülte 4 yüksekokul 3 enstitüde 10 bin 300 öğrenciyle sürüyor. Yükseköğretim kurumuna üniversite denilebilmesi için temel şart olan araştırma ve bilgi üretimi konularında o günlerde konulan hedefler bugün meyvelerini veriyor. Atılım. Matematik ve fiziksel bilimler dünya sıralamasında ilk 600’e geliyor. Ülkemizde yapılan farklı sıralamalarda 80 vakıf üniversitesi içerisinde ilk 10’da kendine yer buluyor. Yükseköğretim kalite kurulu tarafından yürütülen kurumsal akreditasyon programında 5 yıllık tam akreditasyon almaya hak kazanan ilk 15 arasında bulunuyor. Tüm bu gelişmeler yalnızca 25 yıllık bir zaman diliminde gerçekleşiyor” dedi.


    Konuşmasını Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Bir millet sanat ve sanatkardan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz” sözü ile bitiren Üçtuğ, “Dünyanın ilk üniversitelerinin kurulduğu coğrafyalarda o günlerden bu güne devletler kuruldu yıkıldı. Yüzlerce binlerce farklı kurumlar oluştu. Yerlerini farklı kurumlara bıraktı ama o üniversitelerin birçoğu bugün hala ayakta. Geçmişten geleceğe ışık tutmaya devam ediyor bir. Toplumun, bir ülkenin bir toprağın en köklü kurumlarıdır üniversite. Devletler değişir, düzen, kurallar, hukuk değişir yönetenler ve yönetilenler değişir ama üniversite değişmez. Çünkü üniversite evrenseldir ayaktadır dimdiktir. Bu açıdan baktığınızda üniversitenin yaşından söz edemezsiniz. Kurulduğu günden ebediyete giden yolda üniversite hem gelenektir hem çağdaşlıktır hem geleceği aydınlatan bir meşaledir. Sonraki nesillerin teminatıdır. Evrensel bilginin ana kaynağıdır. Dolayısıyla yüzyıllar boyu bu sorumluluk anlayışıyla görevini yerine getirecek biri için çeyrek asır kısacık bir süredir, emekleme aşamasından ayakları üstünde durma evresinde geçebilmesi için ancak yetecek bir zaman dilimidir. İşte bu nedenle bugün çeyrek asırlık ama gencecik bir üniversitedir Atılım Üniversitesi. 1997 yılında başlayan bu eğitim yolculuğunun bugüne ulaşmasında çok fazla çaba vardır emek vardır. Ben 25. yılını idrak ettiği bugünlerde rektörü olmaktan onur duyduğun Atılım Üniversitesini kuruluş fikrin ortaya konduğu günden bu yana mevcut konumuna getirmek için gayret gösteren herkese teşekkür etmek istiyorum. Atılım ailesinin geçmişteki ve bugünkü tüm fertlerine bu yolculuğun bu denli başarılı olması için yaptıkları katkılardan ötürü şükranlarımı sunuyorum. Ancak tek bir kişiye özellikle vurgu yapmak istiyorum. Sayın Yalçın Zaim’e çok özel bir teşekkür sunmak istiyorum. Kurduğumuz üniversite 100. , 200. yılında bile aynı cumhuriyetimiz gibi payidar kalmaya devam edecek. Ülkemizin ve dünyanın sayılı eğitim kurumları arasında hep yer alacaktır. O yıllarda gerçekleştirilecek kutlama törenlerinde siz atılım ailesinin hep arasında olacaksınız ve asla unutulmayacaksınız. Atatürk’ün ilim ve fen kadar toplum hayatında önem verdiği bir diğer hususta hep sanat olmuştur. Bizde onun yılmaz takipçileri olarak, 25. kuruluş yıl dönümümüzü bir sanat şöleni ile taçlandırmak istedik” ifadelerini kullandı.


    Rektör Üçtuğ’un konuşmasının ardından Atılım Üniversitesi’nin 25. yılına özel film gösterimi izletilirken, program CSO Konseri ile son buldu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:52 +0300 Modern Sanat
    İşgalden Cumhuriyete, Çivrillilerle buluştu https://modernsanat.org/isgalden-cumhuriyete-civrillilerle-bulustu https://modernsanat.org/isgalden-cumhuriyete-civrillilerle-bulustu Denizli’nin Çivril ilçesinde, Cumhuriyetin 99. kuruluş yıl dönümü kutlamaları çerçevesinde “İşgalden Cumhuriyete” adlı oyunu vatandaşlarla buluştu.



    Pamukkale Belediyesi personelinin oluşturduğu “İşgalden Cumhuriyete” adlı tiyatro oyunu Çevrililer ile buluştu. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı haftası dolayısıyla sahnelenen oyun vatandaşlardan büyük ilgi gördü. Çivril Şevkiye Özel Fen Lisesi Konferans Salonu’nda Cumhuriyetin 99. Yıl dönümü çerçevesinde oynanan oyunda müzik, şiirler ve halk oyunu gösterileri yer aldı.



    29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusunu doyasıya yaşadıklarını ifade eden Çivril Belediye Başkanı Niyazi Vural, “Bugün bizim için çok özel bir gündü. Cumhuriyetimizin 99. Yılı için hazırladığımız etkinlikler çerçevesinde bu güzel organizasyonun hemşerilerimiz ile buluşmasına vesilen olan Pamukkale Belediye Başkanımız Avni Örki ve emeği geçen herkese ve bizi bu güzel gecede yalnız bırakmayan tüm vatandaşlarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu vesile Cumhuriyetimizin 99. yaşını bir kez daha kutluyorum” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:51 +0300 Modern Sanat
    Usta sanatçı Serdar Gökhan, Elazığ kürsübaşı etkinliğinde doyasıya eğlendi https://modernsanat.org/usta-sanatci-serdar-gokhan-elazig-kursubasi-etkinliginde-doyasiya-eglendi https://modernsanat.org/usta-sanatci-serdar-gokhan-elazig-kursubasi-etkinliginde-doyasiya-eglendi Hayata geçirmeyi hedefledikleri film projesi için Elazığ’a gelen usta oyuncu Serdar Gökhan ve senarist Talat Özpolat, kürsübaşı etkinliğinde doyasıya eğlendi.


    Usta oyuncu Serdar Gökhan, senarist ve yazar Talat Özpolat El-Aziz Kültür Eğitim ve Yardımlaşma Derneğinin davetlisi olarak Elazığ’a geldi. Elazığ’ın tanıtımı için düşünülen film projesi için Elazığ’da çeşitli incelemelerde bulunan Gökhan ve Özpolat tarihi Harput Mahallesi’ni gezdikten sonra El-Aziz Kültür Eğitim ve Yardımlaşma Derneğinde kürsübaşı etkinliğine katıldı. Tarihi Elazığ şarkılarına eşlik eden usta oyuncu Gökhan ve senarist ve yazar Özpolat, gönüllerince eğlendi.


    Çok önemli bir filmin yazım sürecini tamamladıklarını belirten senarist ve yazar Talat Özpolat, ’’Daha önce Elazığ’a birkaç defa geldik. O ruhu kazanabilmek için yaptık bunu. Yazar ekibi olarak filmimizi bitirdik senaryolarımızı hazırladık ve eksikliklerimi görebilmek için çeşitli ziyaretlerde bulunduk. Bizi bu filme davet eden, yazdıran ve çektirecek olan El-Aziz Kültür Eğitim ve Yardımlaşma Derneği Başkanına teşekkür ederiz. Onun sayesinde inşallah film hayata geçecek. İlk adımları o attı, biz de onu takip ettik ve buraya kadar getirdik. İnşallah sonuna da ereceğiz. Elazığ müziği, çok özel bir müzik. Diyarbakır’da Şanlıurfa’da da bu tarz müzikleri dinlersiniz. Ben bir dinleyici olarak konuşuyorum ama bu tür müziğin buradan doğduğunu hemen anlarsınız. Bir Elazığ türküsü dinlersiniz ve o keman ve klarnetin doğduğu yer olduğunu müziğin buradan dağıldığını hemen size hissettirir’’ dedi.


    58 senedir oyunculuk yaptığını belirten usta oyuncu Serdar Gökhan, ’’Artık biz geldik gidiyoruz bu tür işleri gençlere bırakacağız. Bıraktığımız yoldan büyük bir başarı ve mutlulukla ilerlemelerini tavsiye ediyorum. Çünkü sanatı olmayan bir ülke başarılı olamaz. Onun için başarıya ulaşmanın yolu da sanattır. Mustafa Kemal Atatürk’te bunu belirtmiştir. Değer verin sanata gerekeni yapın. Büyük bir özveriyle geleceğe sizler taşıyın bizde gurur duyalım’’ diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:51 +0300 Modern Sanat
    Nuri Gökaşan 54 yıldır sahnelerde https://modernsanat.org/nuri-gokasan-54-yildir-sahnelerde https://modernsanat.org/nuri-gokasan-54-yildir-sahnelerde Sivrihisar’da devam eden “Gönül Dağı” dizisindeki rolü ve “Ağaçlar Ayakta Ölür” oyunuyla yoğun bir tempoyla sanat yaşamını sürdüren, oyunculuğun yanı sıra, yönetmenlik, oyun yazarlığı, seslendirme ve spikerlik yapan Nuri Gökaşan 19 yaşında çıktığı sahneden 54 yıldır hiç inmeden sanatını devam ettiriyor.


    1950 yılında Ankara doğan ve Ankara’da İktisadi Ticari İlimler Akademisi Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’nun Radyo TV Bölümü’nden mezun olan, oyunculuk, yönetmenlik, oyun yazarlığı, seslendirme ve spikerlik yapan Nuri Gökaşan 54 yıldır sahnelerin tozunu yutmaya devam ediyor.


    Ömrünün büyük bir kısmını sahnede geçirmiş bir oyuncu olarak tiyatroyu değerlendiren Nuri Gökaşan, “Tiyatroyu diğer mesleklerden farklı bir misyon hiç bir zaman yüklemedim. Benim tiyatro sanatım, benim işim, diğer mesleklerden daha mühim, daha makbul, daha gösterişli hiç bir zaman olmadı. İnsanı iyileştiren bir doktordan, hayata insan yetiştiren bir öğretmenden, viyadük inşa eden bir mühendisten ya da kömür çıkaran bir madenciden daha önemli görmedim işimi. Hep bir emekçi olarak hissettim kendimi. Bir ressam çizdiği resim ile bir yontucu elinden çıkardığı heykelle, edebiyatçı eseriyle ve bir şair dilinden döktüğü mısralar ile ne kadar kıymetli ve saygınsa, tiyatro sanatım ve emeğimle ben de öyle saygı ve itibar gördüm“ dedi.


    Tiyatroya çok genç yaşta başladığını, 19 yaşından beri sahne üstünde olduğunu ifade eden Gökaşan, “Tiyatro seyirci için gerçekten bir rehabilite aracıdır. Tiyatro seyircisi sahnede adını koyamadığı sorunlarının açıldığı konu edildiği belki de kendi haklılığının ispatladığı oyunları izlediğinde rahatlar, insanın dert ettiği bir probleminin sahnede çözüme kavuştuğunu, doğrulandığını görmesi şifa değilse nedir? Kaldı ki sadece sorunlar değil. Özlemler, aidiyetler, gülmeceler, meraklar, aşklar, benzeri bir sürü iyileştirici etmen seyirciyi kavrar, mutlu kılar. Oyuncu ise, buna vesile olduğu için kıvanç duyar” dedi.


    Nuri Gökaşan, tiyatro ile televizyon arasındaki ilişki hakkında ise şunları söyledi:


    “Televizyon, tiyatrodan çok sonra ortaya çıkmış bir yapıdır. İnsanlığa, toplum hayatına, eğitim, öğrenim ve eğlence amaçlı hizmet verir. Bu hizmeti verebilmek için de bazı araçları elinin altında tutar, haber kaynakları gazeteler, araştırmacı yazarların eserleri, belgesel kurucular, spor ve sanat icracıları, politikacılar, sivil kitle örgütleri vesaire kuruluşlar gibi, tiyatro da televizyona hizmet verir, televizyon yapımlarında hem oyuncu kullanımı, hem bu yapımların yönetimi ve seslendirilmesinde de tiyatro, televizyon için çok değerli bir kaynaktır.


    Tiyatro içinse televizyonun önemi, tiyatro oyunlarının duyurulması, tanıtılması ve sanatçılarının takip edilmesi anlamın da çok ciddi bir değer taşır. Tiyatro ve televizyon arasında böyle karşılıklı birbirini besleyen bir ilişkiden söz etmek mümkündür.”


    Film sanatının 7. Sanat olarak nitelendirildiğini söyleyen Nuri Gökaşan, “Tiyatro iyiyi doğruyu güzeli haklıyı arar ve sorgular, irdeler. Bu kavramlar her insanın, her toplumun ihtiyaç duyduğu kavramlardır. Üstelik bireysel ve toplumsal gelişmenin önünü açar. İyiyi güzeli hak ve hukuku arayan sorgulayan diğer disiplinlerle içli dışlı olabildiğinden tiyatronun eleştiri kabiliyeti artar” şeklinde konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:51 +0300 Modern Sanat
    Tivibu Kasımda özel yapımları izleyiciyle buluşturuyor https://modernsanat.org/tivibu-kasimda-ozel-yapimlari-izleyiciyle-bulusturuyor https://modernsanat.org/tivibu-kasimda-ozel-yapimlari-izleyiciyle-bulusturuyor Dijital televizyon platformu Tivibu, Kasım ayında animasyondan komediye gerilimden drama farklı türlerdeki filmleri ekranlara taşıyor. “Teneffüs Vakti Klasörü” ile çocukların ilgisini çekebilecek içerikler 9-23 Kasım tarihleri arasında tüm kullanıcılara açık olacak.



    Türk Telekom’un dijital televizyon platformu Tivibu, Kasım ayında da özel içerikleri seyircisiyle buluşturuyor. Çocuk izleyiciler için 9-23 Kasım tarihleri arasında “Tenefüs Vakti Klasörü” tüm kullanıcılara açık olacak.



    Tivibu, ‘Teneffüs Vakti Klasörü’ ile “Damalı Ninja” ve “Gamonya: Hayaller Ülkesi” gibi heyecan dolu yapımların yanı sıra “Kral Şakir Korsanlar Diyarı”, “Peter Rabbit 2: Kaçak Tavşan” gibi birçok animasyonla çocuklara keyifli bir ara tatil deneyimi sunuyor. 2021 yapımı “Tom ve Jerry” ile çocuklar eğlenirken aileler de nostalji yaşıyor.



    Platformun Kirala & Satın Al Klasörü’nden “Top Gun: Maverick”, “Batman ve Süpermen: Süper Oğulların Savaşı” gibi beğenilen yapımlara ulaşılabiliyor. Tivibu Film Klasörü ile “Örümcek-Adam: Eve Dönüş”, “Örümcek Adam: Eve Dönüş Yok”, “Müslüm” ve “David Copperfield’in Çok Kişisel Hikayesi” gibi adından çokça söz ettiren güncel yapımlar ekrana geliyor.



    Hakan Günday’ın senaryosunu kaleme aldığı, Türk arabesk müziğinin efsane isimlerinden Müslüm Gürses’in hayat hikâyesini konu alan filmde Timuçin Esen Müslüm karakterine hayat verirken, Müslüm Gürses’in eşi Muhterem Nur’u Zerrin Tekindor canlandırıyor.



    Tivibu’nun ‘National Geographic Now Klasörü’yle belgesel içerik yelpazesi genişliyor. “Nesli Tükenmekte Olan Türler”, “Kanunsuz Okyanus”, “Timsah Günü” ve birçok National Geographic yapımı izlenebiliyor.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:50 +0300 Modern Sanat
    “Bütüne Dair” resim sergisi, SKSMde sanatseverleri ağırlıyor https://modernsanat.org/butune-dair-resim-sergisi-sksmde-sanatseverleri-agirliyor https://modernsanat.org/butune-dair-resim-sergisi-sksmde-sanatseverleri-agirliyor Küçükçekmece Belediyesi Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi’nde (SKSM) ilk kişisel sergisini sanatseverlerle buluşturan sanatçı Aysel Kılagöz, doğa, deniz ve özgürlük temalı çalışmalarını izleyicinin beğenisine sundu.


    Küçükçekmece Belediyesi Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi’nde sanatçı Aysel Kılagöz, ilk kişisel sergisini sanatseverlerle buluşturdu. Ressam Aysel Kılagöz’ün yağlıboya ve akrilik tekniğiyle yapmış olduğu eserlerinden oluşan “Bütüne Dair” isimli serginin açılışına sanatseverler büyük ilgi gösterdi. Doğa, deniz ve özgürlük temalarından ve 52 adet eserden oluşan sergi, 20 Kasım’a kadar SKSM’de ziyarete açık olacak.


    “Bütün yollar bende doğaya çıkıyor”


    Eserlerini ilk kez sanatseverlerin beğenisine sunmanın mutluluğunu yaşayan Aysel Kılagöz ‘’ Sanat her daim benim içimdeydi. 15 yıldır resimle uğraşıyorum. ‘Bütüne Dair’ uzun bir çalışma sonucu ortaya çıktı. Kısacası bu sergi resim yolculuğumun bir hikâyesi de diyebiliriz. Doğaya âşığım ve genelde doğa, deniz üzerine resimler yapıyorum. Bu temadan uzaklaşamıyorum. Bütün yollar bende doğaya çıkıyor. Beni bu yolculukta destekleyen başta Belediye Başkanımız Kemal Çebi olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Ayrıca heyecanıma ortak olan ve beni yalnız bırakmayan tüm sanatseverlere de katılımlarından dolayı teşekkür ederim’’ dedi.


    “Sanatın ve sanatçının yanında olmaya devam edeceğiz”


    Sanatçıyı tebrik eden Küçükçekmece Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Güney Özkılınç, ‘’Aysel Kılagöz’e kıymetli çalışmalarıyla kentimize değer kattığı için teşekkür ediyorum. Bir ülkede, bir ilçede nitelikli izleyici olması çok önemli. Küçükçekmece’de yaşayıp da güzel sanatlara ilgisi olan hiçbir gencimizi yalnız bırakmıyoruz. Dışarda para vererek alacakları eğitimleri Küçükçekmece Belediyesi olarak ücretsiz veriyoruz. Hem Güzel Sanatlar Akademimiz de hem de Müzik Akademimiz de eğitim gören gençler üniversitelerin yetenek sınavlarında rahatça başarı gösterebiliyor. İlçemizde 4 adet sergi salonumuz var. Sanata ve sanatçıya destek vermeye, onların yanında olmaya devam edeceğiz’’ dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:50 +0300 Modern Sanat
    Filografi kursiyerleri ‘İz bıraktı https://modernsanat.org/filografi-kursiyerleri-iz-birakti https://modernsanat.org/filografi-kursiyerleri-iz-birakti BUSMEK filografi kurslarına devam eden 11 ihtisas sınıfı öğrencisinin eserlerinden oluşan ‘İz’ temalı sergi, Bursa Akademik Odalar Birliği’nde ziyarete açıldı.


    Bursalıları 2006 yılından bu yana sanat ve mesleki eğitimlerle buluşturan BUSMEK’te el sanatlarını geliştiren kursiyerler, yaptıkları eserlerle göz doldurmaya devam ediyor. Zaman zaman düzenlenen sergilerle yaptıkları çalışmaları görücüye çıkaran BUSMEK kursiyerleri, bu kez filografi sanatıyla büyüledi. Filografi ihtisas sınıfından 11 kursiyerin 40 özel eserinden oluşan sergi, Bursa Akademik Odalar Birliği’nde izlenime açıldı.


    Bursa’nın tarihi mekanları ile Osmanlı ve Türk motiflerini simgeleyen serginin açılışını, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Halide Serpil Şahin yaptı. Büyükşehir Belediyesi olarak BUSMEK vasıtasıyla hayat boyu öğrenme esaslarıyla Bursalıları hem modern hem de geleneksel sanatlarla buluşturduklarını hatırlatan Şahin, birbirinden özel çalışmalara imza atan tüm kursiyerleri kutladı.


    Kurdele keserek sergiyi ziyarete açan Şahin, daha sonra eserleri yakından inceledi. Kursiyerlerin 1,5 yılı aşkın süredir büyük bir özenle hazırladığı eserlerden oluşan sergi, 7 Kasım’a kadar ziyaret edilebilecek.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:49 +0300 Modern Sanat
    Contactta ödüller sahiplerini buldu https://modernsanat.org/contactta-oduller-sahiplerini-buldu https://modernsanat.org/contactta-oduller-sahiplerini-buldu Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi ev sahipliğinde, bu yıl 8’incisi düzenlenen Contact Uluslararası Öğrenci Filmleri Festivalinde kazananlar belli oldu.


    Yaşar Üniversitesinin 2014’den bu yana düzenlediği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen 8. Contact Uluslararası Öğrenci Film Festivalinde ödüle layık görülen filmler belli oldu. Bu yıl ilk kez Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen ve 2 bine yakın başvuru yapılan festivalin finalinde; Türkiye, Rusya, Ukrayna, Fransa, Belçika, Hollanda, Polonya, Sırbistan, Çin ve Japonya’dan filmler yarıştı. Jüri üyeliklerini Beyrut Saint-Joseph Üniversitesi Tiyatro, Görsel-İşitsel ve Sinema Çalışmaları Enstitüsünden (IESAV) Toufic El-Khoury ve Hady Zaccak’ın yanı sıra Senarist ve Yönetmen Ayhan Sonyürek, Belgesel Yönetmeni Ebru Şeremetli ve İzmir Sinema Ofisi Koordinatörü Gülen Gözkara’nın üstlendiği festivale pek çok yerli ve yabancı akademisyen ve öğrenci katıldı. 4 gün boyunca festivale katılan filmlerin gösterimlerinin yanı sıra söyleşi ve atölye çalışmaları yapıldı.


    Festivalin kapanış töreni Selçuk Yaşar Kampüsü Ana Konferans Salonunda gerçekleştirildi. Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemali Dinçer’in de katıldığı törende ödüller sahibini buldu. Jüri tarafından yapılan değerlendirmenin sonunda 8. Contact Uluslararası Öğrenci Filmleri Festivalinde En İyi Film ödülünü Polonya’dan yönetmen Bartosz Brzezinski’nin The Howling isimli film aldı. En İyi Hikaye ödülü Sırbistan’dan Danilo Stanimirovic’in yönettiği Prokop isimli filmin oldu. Ukrayna’dan yönetmen Konoplya Oleksandra Andriyivna’nın yönettiği Well, You’re A Fool Lisa isimli film En İyi Sinematografi ödülüne layık bulunurken, En İyi Yapım ödülünün sahibi ise Türkiye’den yönetmen Engin Ökmen’in yönettiği Timeless Crow isimli film oldu. Polonya’da yönetmen Anna Josinska’nın Eastern Romance isimli filmi ise Öğrenci Jürisi ödülüne layık bulundu.


    Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevda Alankuş, “Dünyanın farklı yerlerinden gelen misafirlerimizle birlikte olmanın keyfini yaşıyoruz. Dört gün boyunca öğrencilerin çektiği filmleri izledik. Contact, bir kez daha bizleri iş birlikleri için cesaretlendirdi. Festivalin düzenlenmesinde emeği geçen başta Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nazlı Bayram’a, hocalarımıza, öğrencilerimize ve mezunlarımıza sadece festivaldeki 4 gün için değil, 8 ay süren hazırlık çalışmaları için teşekkür ediyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı başta olmak üzere tüm sponsorlarımıza verdikleri desteklerden dolayı özel olarak teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.


    Festivalin misafir okulu Beyrut Saint-Joseph Üniversitesi Tiyatro, Görsel-İşitsel ve Sinema Çalışmaları Enstitüsünden (IESAV) Toufic El-Khoury ise, “Yaşar Üniversitesine bu harika organizasyon için özel olarak teşekkür etmek istiyorum. Üniversitelerin arasındaki potansiyel iş birliği için çok güzel etkinlikler. Bu organizasyonda bunu gösteriyor. Öğrencileri, akademisyenlere ve emeği geçenleri kutluyorum” diye konuştu.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:49 +0300 Modern Sanat
    Kütahya Tanıtım Günleri fuarında, Gediz Belediyesi standına yoğun ilgi https://modernsanat.org/kutahya-tanitim-gunleri-fuarinda-gediz-belediyesi-standina-yogun-ilgi https://modernsanat.org/kutahya-tanitim-gunleri-fuarinda-gediz-belediyesi-standina-yogun-ilgi AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, Ege Bölgesi Kütahyalılar Federasyonu tarafından organize edilen “Kütahya Tanıtım Günleri” fuarında Gediz Belediyesi Standını ziyaret etti.


    Kütahya Tanıtım Günleri fuar sürecinde; AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, Kütahya Valisi Ali Çelik, Gediz Kaymakamı Hakan Alkan, Gediz Belediye Başkanı Muharrem Akçadurak, Merkez ve İlçe Belediye Başkanları, AK Parti Gediz İlçe Başkanı Mehmet Erkan katıldı.


    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın Gediz standını ziyaretinde, Gediz Belediye Başkanı Muharrem Akçadurak ve AK Parti Gediz İlçe Başkanı Mehmet Erkan eşlik etti.


    Ziyaretçiler tarafından Gediz Belediyesi standının yoğun ilgi gördüğü fuarda, Gediz’in tarih, kültür ve turizm zenginliklerini tanıtarak, ilçenin yöresel lezzetleri ikram edildi.


    Renkli etkinliklerin yer aldığı fuarda, Gediz Belediyesi Mehter Takımı konseri vatandaşlar tarafından ilgiyle izlendi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:48 +0300 Modern Sanat
    Cumhurbaşkanlığından şef, seyyah ve yazar Ömür Akkora gastronomi ödülü https://modernsanat.org/cumhurbaskanligindan-sef-seyyah-ve-yazar-omur-akkora-gastronomi-odulu https://modernsanat.org/cumhurbaskanligindan-sef-seyyah-ve-yazar-omur-akkora-gastronomi-odulu Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından sosyal medya üzerinden duyuruldu. Gastronomi alanında Şef, Seyyah, Yazar Ömür Akkor ve Yunus Emre Akkor ödüle layık görüldü.


    Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı paylaşımda, "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’ni almaya hak kazanan birbirinden kıymetli sanatçılarımızı, ilim ve kültür insanlarımızı en kalbi duygularımla tebrik ediyorum. Vefa Ödülü sahibi büyük halk ozanımız Aşık Veysel’i rahmetle yad ediyorum." ifadelerini kullandı.


    Akkor ödül ile ilgili yaptığı açıklamasında “Son 27 yıldır ilçe ilçe, il il bütün Türkiye’yi gezip bu seyahatlerde yerli üreticiler, geleneksel yemekler, geleneksel iklim ve kültür üzerine çalışmalar yapıp bunları yayınlıyorum. 4 cildini tamamladığım Türkiye Seyahatnamesi var, çok yakında birkaç yeni cildi daha çıkacak. Şimdiye kadar 30 üzerinde Türk ve Anadolu mutfağı üzerine kitabım var, son 10 yıldır ise arkeolojik kazılara eşlik ediyorum. Son 3 yıldır da biyo-coğrafya, prehistorya ve filoloji üzerine lisansüstü dersler alıyorum. Ömrümün sonuna kadar da Anadolu mutfağı üzerine yazmaya ve araştırmaya devam edeceğim. İlk günkü kadar heyecanlıyım, yeniden 27 yıl daha çalışmaya ve kendimi adamaya hazırım. Son yıllarda Türk edebiyatında seyahatname yazarlarına pek rastlamıyoruz. Benim ise en büyük düsturum Evliya Çelebi gibi 400 yıl sonra da okunmak, amaçlarıma adım adım ilerlediğim için mutlu ve gururluyum” dedi.



    Gastronomi alanında büyük ödül


    Geçtiğimiz yıl Ketebe Yayınları’ndan tamamen kendi çizimlerinden oluşan, 25 yıllık seyahatlerin sonucu Türkiye Gastronomi Atlası’nı seyahat ve lezzetseverlerle buluşturan Ömür Akkor, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’nde Gastronomi Ödülü’ne layık görüldü. Anadolu mutfağını, il il, ilçe ilçe işleyen Akkor, Türkiye’nin ardından Balıkesir’in de lezzet haritasını çıkarmıştı.


    Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’ne; müzik alanında Ajda Pekkan, resim alanında Süleyman Saim Tekcan, sinema alanında Yılmaz Erdoğan, tiyatro alanında Ayla Algan, ilim-kültür alanında Hayreddin Karaman, edebiyat alanında Yavuz Bülent Bakiler, karikatür-animasyon alanında Varol Yaşaroğlu, gastronomi alanında Ömür Akkor ve Emre Akkor, dans-bale alanında Tan Sağtürk, mimari alanda Hilmi Şenalp, zanaat alanında Sevan Bıçakçı, geleneksel sanatlar alanında Gülbün Mesera, "Vefa Ödülü"ne ise Aşık Veysel değer görüldü.



    Şef, seyyah, yazar Ömür Akkor kimdir


    Ömür Akkor, 1975 yılında Kilis’te doğdu. Uludağ Üniversitesi’nde İktisat okudu. 5 yıl Bursa‘nın ilçe ve köylerinde yemekleri kayıt altına aldı. 105 yıldır devam eden ve Türkiye’nin en eski arkeolojik kazısı olan Alaca Höyük’te kazı çalıştayı ekibinde şef olarak bulunmakta ve 4000 yıllık yemekleri hayata geçirmektedir. Son 27 yıldır Türkiye mutfağı üzerinde çalışmalar yapmak için 81 ili gezmiş ve “Türk mutfağı için 250.000 km” projesini tamamlamıştır. ’Bursa Mutfağı’ kitabını hazırladı. ’Bursa Mutfağı’ kitabı, Bursa’nın 500 yıllık yemek kültürünü masaya yatıran ilk yemek kitabı oldu. Kitap Mart 2009 tarihinde yayınlandı. Kitapta ilk kez yayınlanarak dünya mutfak literatürüne giren 140 tarif yer alıyor. 27 yıllık seyahatlerinin ardından ilk kez Türkiye’nin Gastronomi Atlası kitabını Ketebe Yayınları’ndan sevenleriyle buluşturdu. Devamında Balıkesir Gastronomi Atlası ile de ilk kez bir il özelinde kendi çizimleriyle lezzet noktalarını seyahatseverlere ulaştırdı.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:48 +0300 Modern Sanat
    İstanbuldaki Muğlalılardan ‘Muğla Düğün Yemekleri etkinliği https://modernsanat.org/istanbuldaki-muglalilardan-mugla-dugun-yemekleri-etkinligi https://modernsanat.org/istanbuldaki-muglalilardan-mugla-dugun-yemekleri-etkinligi İstanbul’daki Muğlalıların birbirleri ile bağlantılarını sağlamak, Muğla’nın kültürünü İstanbul’da yaşatmak ve tanıtmak, Muğla’dan öğrenim için İstanbul’a gelen öğrencilere rehberlik yapmak için çalışan Muğla İl ve İlçeleri Kültür ve Tanıtım Derneği hafta sonunda Sarıyer Fatih Sultan Mehmet Tabiat Parkı’nda ‘Muğla Düğün Yemekleri’ etkinliği düzenledi.


    Etkinliğe 200 den fazla Muğlalı ve Egeli katıldı.


    Etkinlik için Milas’tan Berkay Boncuk ve arkadaşlarından oluşan davul zurna ekibiyle Muğla türkülerinin çalınıp söylendiği, zeybek oynandığı etkinlik coşku içinde geçti. Etkinlik alanına asılan dev Türk Bayrağı ve Atatürk posteri ile katılımcılara dağıtılan el bayrakları ile görsel bir şölen oluşturularak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı da kutlandı.


    Çorba, Etli Nohut Yahni, Keşkek, Yoğurtlama, Pilav, Kabak Tatlısı ve içeceklerden oluşan Muğla Düğün Yemeği menüsünün ikram edildiği etkinlik Muglalilar_Dernegi insatgram hesabından canlı yayınlandı. Etkinliğe Muğlalı sanatçı Atilla Atasoy katılarak hemşehrileri ile biraraya geldi.


    Etkinlikle ilgili konuşan Muğla İl ve İlçeleri Kültür ve Tanıtım Derneği Başkanı Mustafa Ertürk; “Derneğimiz Muğla kültürünü İstanbul’da yaşatmak, İstanbul’daki Muğlalıları tanıştırmak ve kaynaştırmak için çalışıyor. En önemli misyonumuz ise Muğla’dan İstanbul’a Üniversite eğitimi için gelen öğrencilerimize destek olmak. Onlara hem burs desteği sağlıyoruz, hem de kariyer koçluğu yapıyoruz. Bu yıl da 70 Muğlalı öğrencimize burs veriyoruz. Etkinliğime destek veren, Muğlalı öğrercilerimize burs imkanı sağlayan Muğlalı işadamlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:47 +0300 Modern Sanat
    Gitar Festivali başlıyor https://modernsanat.org/gitar-festivali-basliyor https://modernsanat.org/gitar-festivali-basliyor Antalya’da Muratpaşa Belediyesi ve ODTÜ Antalya Mezunlar Derneği’yle düzenlediği Uluslararası Antalya Gitar Festivali, 11’inci yılında sahneyi, kuşağının en iyi gitaristlerinden kabul edilen Ignacio Rodes konseriyle açıyor


    Sanat danışmanlığını klasik gitarın önemli ismi Ahmet Kanneci’nin yaptığı 11. Uluslararası Antalya Gitar Festivali, 3-5 Kasım tarihlerinde gerçekleştirecek. Festival, perşembe günü Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde, saat 20.00’de uluslararası yarışmalarda birincilikleri bulunan ve kendi kuşağının en iyi gitaristlerin kabul edilen Ignacio Rodes konseriyle açılacak.


    Festivalde 2’nci gün Avusturya’da çalışan en önemli gitar profesörlerinden biri olan Gabriel Guillen konseriyle devam edecek. Festivalin son günü, 5 Kasım Cumartesi ise Hüsrev İsfendiyaroğlu sahne alacak. Her iki konser de Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde saat 20.00’de başlayacak. Ücretsiz konserler için 0553 131 98 35 numaralı whatsapp hattından rezervasyon talebi yapılması yeterli olacak.


    Belediye Başkanı Ümit Uysal, Uluslararası Antalya Gitar Festivali’ni 11’inci yılına ulaştırmanın mutluluğunu ve sevincini yaşadıklarını söyledi. Festivalin kentin merakla beklenen etkinlikleri arasında yer aldığını ve bir marka haline geldiğini belirten Başkan Uysal, “Ahmet Kanneci’nin sanat danışmanlığında her yıl yeni virtüözleri, gitarda yeni yaklaşımları dinliyor olmak Antalya’mızın kültür ve sanat dünyası içinde çok değerli. Kültür ve sanat etkinlikleri, bir şehir için temel altyapı hizmetlerinden farksızdır, vazgeçilmezdir, gereklidir” diye konuştu.


    ODTÜ Antalya Mezunlar Derneği Başkanı Yıldırım Şimşek ise 11 yıldır her festivale ilk günün heyecanıyla hazırlandıklarını söyledi. Bu yıl da gitarın çok önemli isimlerini sanatseverlerle buluşturacaklarını dile getiren Şimşek, “Bize her türlü desteği veren Belediye Başkanı Ümit Uysal ve sanat danışmanımız Ahmet Kanneci’ye teşekkür ediyoruz” dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:47 +0300 Modern Sanat
    Doç. Dr. Adnan Baysal: Canhasan höyükleri Çatalhöyükten erkene tarihleniyor https://modernsanat.org/doc-dr-adnan-baysal-canhasan-hoyukleri-catalhoyukten-erkene-tarihleniyor https://modernsanat.org/doc-dr-adnan-baysal-canhasan-hoyukleri-catalhoyukten-erkene-tarihleniyor Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adnan Baysal, Karaman’da bulunan Canhasan Höyükleri’nin, Çatalhöyük’ten erkene tarihlendiğini söyledi.


    Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ankara Üniversitesi iş birliğinde, merkeze bağlı Alaçatı köyünde 3 höyükten oluşan Canhasan Höyükleri’ndeki kazı çalışmaları yaz aylarında yapılan çalışmaların ardından tamamlandı. Kazı yapılan alan mevsim şartlarından etkilenmemek için üzeri tekrar toprakla kapatıldı. 2023 yılının yaz aylarında kazı çalışmalarına tekrar başlanacak.


    Doç. Dr. Adnan Baysal gazetecilere yaptığı açıklamada, Canhasan Höyüklerinde 2 yıldır projenin devam ettiğini söyledi. Canhasan Höyüklerinde, 1960’lı yıllarda ilk defa çalışmaların yapıldığını ifade eden Doç. Dr. Baysal, "Kazı çalışması yapılan höyüklerden bir tanesi Canhasan 1 Höyüğü. Neolitik ve Kalkolitik dönemleri içeren bir höyüktür. Buranın hem kazı çalışmaları yapıldı hem de yayınları yapıldı. Bizim elimize geçen bilgiler buradan insanların neolitik dönemde yani tarım ve hayvancılık ekonomisiyle geçindiğini daha sonra Kalkolitik dönemde de insanların yavaş yavaş ekonomik dönemde insanların evrimleştiği hem de metal kullanımının yavaş yavaş başlamaya bir sürece ulaştığını görmüş olduk. 1960’lı yıllarda Canhasan 3 höyüğü çömleksiz neolitik olarak tanımlanmıştır. Bizde buradaki çalışmalarımıza yeni başladık ama 1960’lı yıllarda küçük sondaj çalışmaları yapılıyor. Sondaj çalışmalarından sonra da herhangi bir kazı çalışması yapılmıyor" dedi.



    "Uzmanların gelmesini bekliyoruz"


    Baysal, yapılan sondaj çalışmalarının ardından elde edilen bilgilerle höyüğün Çatalhöyük’den çok daha erkene tarihlendiğini dile getirdi. Doç. Dr. Baysal, "Hem de aynı zamanda bu bölgede ilk yerleşim sürecine geçen tarım ve hayvancılık yapma aşamasına başlayan, ilk kez hayvanları evcilleştirmeye başlayan ve tarıma geçmek için buğday gibi bitkileri evcilleştirmeye başlayan insanların yerleşmiş olduğunu görüyoruz" dedi.


    Baysal, tarihsel olarak bakıldığında Konya Ovasında erken bir yerleşim olan Canhasan 3 Höyüğünün tarımcı bir topluluğun başladığını, yerleştiğini gördüklerini ifade ederek şunları kaydetti:


    "Yapılan sondaj çalışmalarında da bulunan bazı bitki kalıntılarından yapılan tarihlemelerde de 7 bin 500 - 7 bin 700 gibi milattan öncesine tarihlenen bilgiler kalibre edilmiş, karbon tarihlerinden bunları öğreniyoruz. Bu konuyla ilgili bir yayın var. 2020 yılında yabancı bir dergide çıktı. Bu dergide çıkan yayında bir botanik uzmanının vermiş olduğu bilgilere istinaden verilen tarihlerde bir tohum tanesinden kaynaklanıyor. Dolayısıyla bu da bize gösteriyor ki burada bir tarım toplumundan söz ediyoruz."


    Daha çok uzman kişilerin kazı çalışmalarında höyüğe geleceğini belirten Baysal, "Uzmanların gelmesini bekliyoruz. Önümüzdeki yaz döneminde uzmanlar gelip buraya katkı sağlayacaklardır. Ekibimizde büyüyecek. Bu çalışmalar uluslararası bir çalışmaya dönüşmekte kalmayacak öğrencilerimizin yetişmesi içinde çok önemli platform oluşturacak. Türkiye’de uzman azlığını göz önünde aldığımızda bu tür çalışmalar bizim için uzman yetiştirebilmek için uluslararası iş birliği altında yapılacak olan çalışmalar büyük önem arz ediyor" dedi.

    ]]>
    Tue, 01 Nov 2022 11:57:46 +0300 Modern Sanat